Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30CASIM 1996 CIMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Danimarkalı
miletvekili
sınırdışı
• ANKARA (Cumhurnet
Bünsu)-Türkive'ye I jçak
gırdei beıirtilen
Danmarkjlı Milletvelili
Soer^n Seendergaad'ıı
smırlışı edildiği bildirldi
AJının biijıvegöre.
Tıirk>e">egınşine
""lahdit" konulan
Danmarkalı MıllervelâÜ.
dtin Esenboğa
Ha\aılam'ndan çıkış
vapnak isıedı. Pasapoılu
incelemeye alınan
Soendergaad'm Türkiye'ye
nonrnl gır^ vapmadığ
belirlenirken mi)letvek]i
"pasaport yasasına"
muhaefetten gözaltına
.alındı Çubuk Cumhuriyet
*Sa\cı ığına if'ade veret
Soencergaad'ın Esenbcğa
J-Java£İanı"nda >apı/an
«şlemlerin nrdmdan sınrdı$ı
edildiği kavdedıldi.
RTÜK kararına
yürütmeyi
flurdurma
• ANKARA (Cumhur*et
Bürosu ) - Radvo ve
Teleyizyon Üst Kurulu
< RTÜ'K ) tarafından Karul
D'ye.ifj» kasım. ! ve 2
aralık tarihlen ıçin verilen
"yayın durdurma" cezabrı
hakkında. ••yürütmevi
durdurma" kararı \erild.
Kanal O. RTÜK"ün "Hev
C anlı" adlı magazin
programında "e^cinsel hr
ki^inın erkek .se\gilisiyle
yaşadıklannın konu edilp
üizlı çekimle pomografiL
eörüntülere >er verildiği"
ııerekçesiyle 30 kasım \c I
aralık günlennde
uygulanmak üzere verdiği
ya>ın durdurma cezası içm
3. İdare JVÎahkemesi'ne
itirazdabulundu.
Mahkenıe. itırazı verinde
bularak. \ iirütmenın
durdurıılmasına karar verji.
Bedük: Çatlı'nın
hizmeti vardır
• ANKARA (Cumhuriyrt
Bürosu)- DYPGrup
Başkanvekili. eskı Emniyet
Genel Müdürü ve eski V'aîi
SaftetAnkan Bedük. 18
yıldıraranan katliam zanlısı
ülkücü AbduJlah ÇatJı'nın
ülke>e hızmetlerı olduğunu
sö> ledi. SafYet Arıkan
Bedük. DYP partı ıçi eğitim
seminerinde vaptıği
konuvnada. Abdullah
Çatlı'nm "ülkeve
hizmetleri bulundugunu",
ancak "eksiklerinin de
olabileceğini" belirterek
"Biz de\ leti yıpratacak
düşüncenın içındeolmadık
ve olmayacağız. De\ leti bı.
işin içine sokmak demek.
kendı kendine ihanet etmel
demektir" diye konujtu.
Meclis'te tuvalet
tartışması
• .ANKARA (Cumhurivet
Bürosu) - Dev let Bakani
L'fuk Söv lemez'in TBMM
Plan ve Bütçe
Komisyonu'nun ardından
yaptığı "tu\alet gafı" CHP
ve DYP milletvekillerini
birbirine düşürdü.
Söylemez in. Hazine
bütçesi görüşülürken dışan
çıkarak. bır gazetecive. "Bu
saçma sapan konuşmalan
dınleyeceğime. tuvalete
giderim" dediğine ilişkin
lıabere sert tepki gösteren
CHP İstanbul Mifletvekili
•\lgan Hacaloğlu. bakanın
Meclis'ten özürdilemesini
ıstedi.
PKK'nîn elindeki
refiîneler• ANKARA (Cumhurivet
Bürosu)-PKK'nin elinde
rehin tutulan askerlen
kurtarmak amacıyla ınsan
haklan savunuculanndan
oluşan bir heyetin yenıden
Kuzev Irak'a gidebileceği
bildırildı. İnsan Haklan
Derneği(İHD) Genel
Başkanı Akın Birdal.
durumu
değerlendirdiklerıni
belirîirken. .VJazlum-Der
Genel Başkan Yardımcısı
Ihsan Arslan. askerlenn
teslim edileceği >olunda
güvence alınması
durumunda veniden
»ıtnıelerınin söz konusu
olabileceğini
PKK'den saldırı
• KILP(AA)-
Dnarbakır'ın K.ulp ilçesine
bağlı Kavhan köyünde. 2'si
çocuk 3 ki^ı PKK'nin
saldinsı
sonucu havatmı
kavbederken. 2 çocuk da
varalandı. Kalo Korkut
(59). F.K.. (12)veF.B."nin
Sıöldürüldüğü saldında.
200 koyunun da telef
jlduğu belırtılirken.
caçan PKK'lılerin
/akalanması için
ıperasvonlann bâşlatıldığı
nldirildi.
Hükümet, Diyanet bütçesi görüşmelerinde medreselere resmi statü verilmesini savundu
Hilitfet düzeni istedüer
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
ANKARA (Cumhurhet Büro-
su)- Hükümetin RPkanadı. Dı\a-
net İşleri Başkanlığı bütçe göni^-
mesinde. cumhuriyet devrimleri
öncesi •'hilafet" sıstemıne aşama
oluşturan düzenlemelerde rsraret-
ti. RP"li Plan-Bürçe Komısvonu
Ba^kanı Ertan ^ üİek. Güneydo-
ğu'da 5-20 >aş arasındaki birçok
insanın medreselerde eğitim gör-
düğünü belirterek "Bunlarade\-
lettegöre\ \erilsin.Güne>doğu''da
mane>ıliderolarakçalışabiJirler"
önerısindebulundu. Koalısvonun
küçük ortağı DYP, dinı >övlemde
• RP'li Komisyon Başkanı Ertan Yülek. Güneydoğu'daki tarikatlann resmi
olmayan statüyle medrese işlettiğini itiraf etti. \'ülek. "Doğu ve Güneydoğu'da 5
yaşından 20 yaşına kadar birçok insan medreselerde dini eğitimden
geçiyor. Bunlara de\lette göre\ \erilsin. Güneydoğu'da manevTiider olarak
" çalışabilirler" dedî.
RP ıle janştı.
Divanet İşleri Başkanlığı'nırı
1 W v ılı için öngörülen 45 trihon
995 miljar liralık bütçesi. önceki
gece hükümet ortaklarının o>la-
rıyla kabul edildi. Divanet'ten >o-
rumlu Devlet Bakani Nevzat Er-
can. kurumun partilerü^tü kalma-
>ının zorunlu olducunu belirterek
**Si>aset cami>e. okula ve kışla>a
sokulmamair dedı. Ercan, dinın
bağnazlıktan. lıurafelerden kur-
rulma>ı. \r
urtta^larm din korıusun-
da doğrıı bılgıleııdirilmesı ıcm
TRT yasasına ek madde konulma-
Mtıı önerdi. Konıi>,\on ihelerinıtı
Dıvanefin "başörtüsü" \e Islanı
dıııine karşı yapılan saldırılarda
suskun kaldığı ele^tirilerini Ercan.
" Di> anet neden suskun kalsın? İs-
lamın gereği ne>se ona göre hare-
ket edi>or. Tesettür Allah'ın emri.
Bunun gizlisi sakJısı vok" dive ya-
nıtljdı. Bazı dın görev liierinin po-
lıtik kimlığı ile göre\ vaptığı. bu
doğrultuda telkinde bulundugu şi-
kâvetleri üzerine söz alan Ercan.
Brifing
'KKTC'de
din iman
yok'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Koalisvon
ortaSı RP'nin milletvekıl-
lerı."TBMM"de aldıkları
Kıbns brıfınginde. KK-
TC'de gerçekleştinlmesı-
ni istedlkleri köktendincı
vapılanmayla ilgilı öneri-
İerini dilegetırdiler. "KK-
TCde din iman >ok~ dı-
yerek. diplomatlan şaşir-
tan milletvekıllerı. Kuzev
Kıbrıs'ta imam-hatip lı^e-
leri açılmasını istedıler.
TBMM Dıs İJişkiler
Komisvonu'na verilen
brifınge Dı>ı;>leri Bakan-
lıgı'nın Kıbris \e Yuna-
nistan işlerinden sorumlu
Nfüsteşar Yardımcısı Bü-
vükelçi İna/Batunun va-
nısıra bazı emekli bü>ü-
kelciler ve vazarlar katJİ-
dı. Yaklaşık 4.5 saat süren
Kıbrıs brıfinginde RP.
KKTC'de dini görüşlerin
şaygınlaştınlma.M konu-
sunu veniden gündeme
getırdi. Milletvekilleri-
nin. "KKTC niye tanıtıJ-
nıadı ve bugüne kadar
Türkhe'den başka bu ül-
ke\i niye tanıyan olma-
dı?" soruları üzennevapı-
lan açıklamada. "tek bir
Müslüman ülkenin dahi
KKTC'yi taıumadığıııa"
dikkat çekıldı.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
Çiller TEDAŞ'tan sonra TOFAŞ'tan da -aklandf
Muhalefete göre DYP Genel Başkanı Tansu Çiller aklanmış değil
Iktidar diyetîne isyanANKARA (Cumhurivet Bürosu) -
DYP Genel Başkanı Başbakan Yar-
dımcısı Tansu Çiller'ın. kapalı zarf
usulü ihalevedoğrudan müdahaleet-
mesı nedenıv le açılan TOFAŞ soruş-
turmasından da hükümettekı gızlı uz-
laşmav la aklanmasına muhaletet par-
tıleri tepki gösterdiler. Muhalefet par-
tilerınin temsılcileri. Çiller'ın par-
mak hesabıyla \'üce Divan'dan kur-
tulmasının aklandığı anlamına gel-
medigini belirterek "RP ortaklığın
diyetini ödedi" değerlendırmesini
yaptılar.
AN'AP Genel Başkan YardımciM
AbdülkadirBaş. dündüzenlediğı ba-
sın toplantısında. RP'li Dev let Baka-
ni Lütfü Esengün'ün TOFAŞ önerge-
sini Meclis gündemine genrirken.
"E\de. konutta zarf açmak. başlı ba-
şına ihaleye fesat kanştırma suçunun
btitün unsuriannı ihtiva eden birev-
lemdir" dediğmı anımsattr. Ba^.
önergevi verenlenn şimdı deÇiller'i
akladığını belirterek bunun tek nede-
ninın koalisvon görüşmeleri sırasın-
da \ apılan pazarhklar olduğunu söv -
ledi. Baş. RP'li Esengün'ündahaön-
ce DYP için ""Sizö> le bir partisiniz ki
kuracağınız koalisıonun birinci şartı
olarak hakkınızda vapıian soruştur-
malann geri çekilmesini isti>orsu-
nuz" sözlenne de dikkat çekerek şöy-
'RP ÖZÜr dîleSİn' CHP'U Sav. Meclis
araştjrmalannın yozlaştırıldığmı söyledi. Deniz Baykal
RP'nin halktan özürdilemesini istedi. ANAP'Iı Baş.
"Çiller aklandığını zannetmesin" dedi.
lacağı en münasip ver önce soruştur-
nıa isteoen. sonra koltuk uğruna bun-
dan vazgeçen >e kendisine divet bor-
cu olanların bovunlandır" dedı.
Sav: Araştırmalar yozlaştı
CHP Grup Bajkaınekıli Önder
Sav. en önenılı denetım mekanizma-
larından bırı olan Meclis araştırma-
larının şozla^tırıldığını söv ledi. Hü-
künıete bağlı bırpartınin mıllehekil-
len tarafından \erilen ıddialarla açı-
lan TOFAŞ >oru}tunnasmda göster-
melik raporlann ha/ırlandığını belır-
ten Sav, soruijturnıa açılması ıstenı-
lenlenn TBMM tarafından aklanma-
yaçalışıldıâını kavdetti.
REFAHYOL hükünıeti kurulma-
dan önce. soruşturma konıısvonları-
na ellerinde belge olduğunu sövle-
venlerın. hükümetin kuruima.smın ar-
dından bakan olunca sövlediklennı
\e vazdıklarını unuttuğunu vurgula-
van Sav şunları söv ledi:
"Komisvondaki milletvekillerinin
shasirozeûerinikomisvon kapılann-
da bırakmafarı gerekirken, iktidar
le dedı "Işte RP. REFAHYOL hükü-
metinin kurulmasınm divctiııi binle-
ce ödemis oldu. Dün TEDAŞ soruş-
rurmasını. bugün TOFAŞ soruştur-
masını \e >arın da muhtemelen mal-
varlığısoruşturmasını RP hükümetin
de\amı hatınna kapatacakhr. Çün-
kü bu husus DYP'nin bir partiv le ko-
alisvon kurmasının ilk şartıdır. Nite-
kim ANA'V'OL hükünıerinin bozul-
masının da tek sebebr olmuştur. TO-
FAŞ dos>asının REFAHYOL hükü-
metinin devamı için kapatılnıava ça-
lışılması. temiz toplum ve temiz sha-
set adına utanç \ericidir."
AN'AP'h Baş. Çiller'in mevcut
Meclis antnıetığının arkasına sığınıp
aklandığını zannetmemesi gerektıği-
nı belirterek "Esas aklanma millet
vicdanındaki aklanmadır. TOFAŞ
kumisvonundaki dünkü (önceki gün-
kü) ovlanıa bir aklama değil. iktidar
uğruna volsuzluklan saklama ııvla-
masıolmuştur~dı\e konuştu.
Abdülkadir Baş. Çiller'ın her so-
ruşturma sonunda birçandan bahset-
tiğini dıle aetırirken de "Onun takı-
partilerine mensup komisvon üveleri-
nin katı bir parti disiplini u>guladık-
larına tanık olmakta>ız. Çiller. TE-
DAŞ ve TOFAŞ komisvonlannı işlet-
memiş, i^lemez hale sokmuştur. Hiç
kuşku olmasın ki Malvariığı Komis-
>(imı'rıun da akibeti bundan farldı ol-
ma>acaktır."
CHP Genel BaşUıı DenizBav kal.
Partı Meclısı toplantısıninaçılışında
vaptığı konuşmada. "TEDAŞ'tayol-
suzluk var" diven RP'lı vönetıcile-
rin. "olnıadığını" gördülerse kamu-
ovuna borçları olduğunu savundu.
Bavkal şunları sövledı:
"Bu kadar tutarsızlığı bu kadar sü-
kûnetle kabul eftiremezler. RP, öziir
dilemelidir. "Haksızlık yaptık. İddi-
alardan vazgeçtik. onları ortaklığa
zorlamak ıçın vaptık' demelidirler.
TürkıŞe bunun hesabını sormayacak
mı? REFAHYOL iktidan başlangıç-
ta manhk e\ liliği. çıkar ittifakı olarak
düsünüldü. Birbirlerini çok se\diler.
kavnaştılar. Havırlı olsun. Birbirieri-
ne \akışı>ıırfar. Giderek de benzeşi-
vorîar. Allah mübarek etsin. RP öz-
güriükçü, volsuzluklann üzerine gi-
den parti olma iddiaiannı kavbetti.
Erbakan. 'Bızimle olan sütten çık-
mış ak ka>ık olur" dhordu. Sütten
çıkmış ak kaşık oluvor. ama artık süt
ak olmaktan çıkıvor. karanvor."
hizmet içi eğitimın gerekliliğine
ışaretetti Ercan. "Kimine kadar
vetiştirdik ki ondan çok şe> isti-
vorsunuz? Para yok. Eğitimden
yoksun bıraktığımız din adamla-
nndan şikâvet ediyorsunuz. Bir > ıl
sürevle eğitim versek poh'tika \a-
pıyordemezsiniz" diye konuştu.
Bütçe Komi>vonu Başkam
RP'li Ertan Yülek'in. Doğu \e
Güneydoğu'da 5 vaşından 20 >a-
şına kadar birçok insanın medre-
selerde dinı eğitimden geçtiğini
belirtınesı dikkat çekti. "Bunlar
özelkurslar olarak açıhyor" diven
\ulek. mezunlara devlette
görev verilmes/nı istedi. Yü-
lek. mezunlann Osmanlıca,
Kürtçe, Farsça ve Arapçayı
çok ivi konuştuklarını belir-
terek "Güneydoğu'da mane-
vi lider olarak çalışabilirler"
dıve konuştu.
diyanet laik mİT
Kültür Bakanlığı bütçe-
sinde Dev let Opera \ e Bale-
si'nin özelleştirilmesini is-
teven RP'liler. Di>anet büt-
çesine de av nı tartışmav, ı ta-
şıdılar. "Laiklik". görüşme-
lerde anlamı \e içeriğı vö-
nünden en çok tartışılan
kavranı olurken. RP Kahra-
manmaraş Milletvekili
Mustafa Kamalak. Diva-
net'ın laıklık ilkeM doğrul-
tusunda çalişıp çalışmadığı-
nı sordu. Anavasanın laıklik
tanımı vapmadığını. bunun
da "zulme doğru bir u> gula-
ma\ı getirdiğini" öne süren
Kamalak. "Acaba Diyanet
laik midir? TürkıŞe Cumhu-
riyeti laikse. 100 bin din gö-
re\ lisinepara ödüyor. De> let
başörtüsüne nıüdahale edi-
vor. Başını örtüvorsa laik
devlete ne?" dıve konuştu.
RP'lı Vfusa l'zunkaya. Tür-
kışe'de. Nakşi. Kadiri. Rıfaı
gıbı birçok tarikat ve mez-
heplenn olduğunu. bunların
cemaat savılarının da gide-
rek arttığını sövledı. "Devle-
tin dini \ar mı yok mu tartış-
nıalan \ersiz" diven Uzun-
ka\a. laiklik adı altında da-
yatmaeılık vapıldığını sa-
vundu. RP'li Nezir Aydın.
din adamlarına sahıp çıkma-
>an birülkenın "iflah'olma-
>acağını öne iürerken, Di-
yanet'in pmtokoldekı $eri-
nin değiştirilmesini istedi.
Yer konusundaki rahatsızlı-
ğını. "bilmem ne>in arkasın-
da" sözlerıvle dile getiren
Aydın, **Bir hareketi>le>er
verinden ovnaması gerekir-
ken, va lavık olduğu ver ve-
rilsin \a da mensuplar istila
etsin"dedı.
Dini yanştan inciler...
Görüşme sırasında RP ve
DYP'lilerçarpıcı benzetnıe-
lerde bulundular. Komis-
şonda dile getırilen '"in-
ci"Ierden bazıları şunlar:
- Buluğ çağına ermemiş
kızların zorla ev lendirilme-
sinin f'aturası İslama çıkarı-
lı>or.
-Kadrolu genç imamların
sabah namazına kalkmama-
lan önlenmelı.
- Turiste iyi da\ ranın hut-
besinin hiç turist uğramavan
kö>deokunmasının ne yara-
rı var?
- Geri kalmışlığımızın te-
meli. varlığımızın Batı'ya
endekslenmesinde yatmak-
tadır.
- Kocatepe Camisiimamı-
na müsteşaruk kadrosu >e-
rilmeU.
- Çiçek açmav an çiçek se-
venlerderneğibildiridağıtı-
yor. Divanet dağıtmıyor.
- Opera-baleve5 trihon li-
ra aktaran bütçeden. Diva-
net binasına 1 trihon lira
çıkaramazsam kinısenin
yü/üne bakamam.
- Medrese mezunlan çok
profesörlerden daha bilgili.
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin " planet.com.tr
Sohbetlerin de tadı kalmadı.
Eskiden sebep rakı sanılır, fık-
ralar anlatılırdı. "Rakı masası-
na oturanlar ikinci kadehten
sonra mutlaka, 'Ne olacak bu
memleketin hali' diye sorar ve
geyik muhabbeti başlar" 6e-
nirdi.
Şimdi rakıya gerek yok. Bir
yudum "Susurluk Ayranı "çe-
ken soruyor: Ne olacak bu
memleketin hali?
Dün gece bizim sohbetin or-
tasına da taş gibi düştü bu so-
ru. Bıkkın (yılgın değil bıkkın)
bakışlar birbirine döndü. Ses-
sizliği bir arkadaşın mırıltısı
bozdu:
- Alışacağız. Pislikle birlikte
yaşamaya alışacağız...
Genesessizlık...
"Devlet uğruna kurşun sı-
kan"katillerfe, ülküleri (idealle-
ri) mafya haraççılığına, tetikçi-
liğine dönüşmüş "vatansever-
ler'le. en çarpıcı fotoğrafını
Tansu Çiller'de gördüğümüz
ilkesiz. duyarsız. birikimsiz.
Kanserle Birlikte Yaşanmaz...
Amerika ve Amerikan Doları
bağımlısı politikacılarla bırara-
da yaşamak ve buna alışmak...
• • •
Bir anı:
Çok gelişmiş, sosyal devle-
tin olanaklarmı bir siyasi göç-
menin de hizmetine sunabile-
cek kadar gelişmiş Federal Al-
manya'da uzun ve karmaşık
tıbbi araştırmalar. pahalı tahlil-
lerden sonra doktorun karşı-
sında "yargı"yı bekliyorum.
Donuk gri gözlerinde hiçbir ışjl-
tı yok. Sesı de öyle. Tonsuz,
vurgusuz:
- Alışacaksınız Herr Engin...
Ostten dördüncü omurla be-
ş/ncı omur arasında yastık iş-
levi gören kıkırdak doku sert-
leşmiş ve çökmüş. S/rt ağnla-
rınızla birlikte yaşamaya alışa-
caksınız. Arada bir ağn arta-
cak, arada bir hafifleyecek. A-
ma bundan böyle birlikteyaşa-
yacaksınız. Alışın...
Yıllar geçti. Doktor haklı çık-
tı. Sırt ağnlarımla yaşamayı öğ-
rendim ve alıştım. Bazen kat-
lanılmaz. bazen fark edilmez
ağrılarım ve ben. Birlikte yaşa-
yıp gidiyoruz...
Acaba "Pislikle, katillerle,
vatansever tetikçilerle birlikte
yaşamaya alışmak'' derken
kastedilen bu mu?
Buysa olabilir, belki katlanı-
labilir. En azından paniğe gerek
yok.
• ••
Bır anı daha:
Sümeyra Çakır göğüslerin-
de beliren kuşkulu urlar için
uzun tahlıllere, pahalı aletler-
deki araştırmalara katlandı. U-
mut, gün geldi büyüdü. gün
geldi dibe vurdu. Tahliller bitti,
araştırmalar sona erdi. Doktor
sonucu -kederini saklamaya
çabalayarak- açıkladı:
- Frau Tsakırmaalesefur ha-
bis. Yani... Yani... Bundan son-
ra birlikte yaşayacaksınız. Bu-
na alışacaksınız. Kanserinizle
birlikte yaşayacaksınız.
Sümeyra Çakır'ın iri kara
gözlerinde biten bır umudun
gölgesi. iri kara gözlerde ölü-
mün soğuk ışılîısı... Kınk dö-
kük birkaç cümle. Sonra bugü-
ne dek bellekten silinmeyen bir
soru:
- Birlikte?.. Kanserle birlik-
te?..
Kız haklıydı... Kanser ölüm
demek. Ölümle birlikte belki
her şey yapılır ama yaşanmaz.
Biri ölüm. Zıddı yaşam.
Bir süre daha birlikte yaşa-
yacağımız, birlikte yaşamaya
alışmamızgereken, köşetaşla-
rını ülkücü mafya çetelerinin,
devlet ıçindeki gizli erklerin,
aşiret reislerinin oluşturduğu
bu uğursuz üçgen, bu pislik
apaçık ortada: Kanser.
Ölümün habercisi kanseri
toplumun hücrelerinden. kılcal
damarlarından kazımadıkça,
kanserli hücreleri yok etmedik-
çe ölümün, toplumsal ölümün
soluğunu hep ensemizde du-
yacağız.
• • •
Kanserliyiz. Tamam. Kanser-
le birlikte yaşamayı deneme-
yecek kadar deneyimliyız. Biz
yaşamız. Ölümle birlikte ya-
şanmayacağınt biliyoruz.
O yüzden alışmaktan değil
savaşmaktan söz edelim.
Adımıztarihe, "Birzamanlar,
Anadolu yarımadasında onur-
lu, gelenekli, görenekli, aynı
gür çeşmelerden su içmiş
halklaryaşardı. Türktüler, Kürt-
tüler, Ermeni, Yahudi, Ftumdu-
lar. Yırminci yüzyıl biterken
kansere yenildi/er" diye geç-
mesin...
"Kanserin ilacı yok kı" diyen-
lere kanmayın. Kanserin ılacını
bulalım veyenelim...
• ••Bilmece Çözer Gibi
Ülkemizin üzerine çöken sis perdesi, nedense
kaldırılmak istenmiyor...
Toplumda bir korku ve yılgınlık egemen...
Uğur Dündar ve arkadaşları olmasa Susur-
luk'taki trafik kazasıyla ortaya çıkan 'mafya, siva-
setçi vepolis'ılişkilennt, eroin kaçakçılığının bo
yutunu öğrenmek olanaksız olacak.
Birkaç gazetenin köşe yazan dışında kimse bu
'kirlioyunun' üzerine gitmek istemiyor. Sanırım ba-
sında da bir korkunun izleri görülüyor...
Ya şerıatçı basın ne yapıyor?
Onlar 'başörtüsü zulmüne' kilitlenmiş durum-
da!..
ANAP Manisa Milletvekili. emekli subay Tevfik
Diker, Erez ailesiyle ilgili 'eroin dosyası 'nı açarken
bakın Uğur Dündar'a ne diyor:
"Pek çok kişi benim bu işin üzerine gitmemem
için telkinde bulundu..."
Demek ki bir mılletvekilinin bile konuşması, ba-
şına türlü belalar açabilecek...
Şimdi ortada bir gerçek var. O da Oral Çelik'in
Türkiye'de oluşu. Şu anda tutuklu bulunan Çelik,
konuşursa her şey apaçık ortaya çıkacak. Üstelık
12 Eylül 1980 öncesi. sonrası ve 19901ı yıllardakı
'karanlık ilişkiler' aydınlanacak...
Çünkü olayların 'kilit adamı' Oral Çelik'tir. Çelik.
17 yıl yurtdışında kaldıktan sonra 'güle oynaya'
Türkiye'ye gelmiştir.
Isterseniz Abdi Ipekçi cinayeti sonrasına döne-
lim ve neler oldu bir bakalım...
Mehmet Ali Ağca, bir ihbar sonucu yakalanmış-
tı. Ağca'yı ıhbar eden kişi, tombalacı Ramazan
Gündüz'dü.
Ramazan Gündüz, bu olaydan bir süre sonra öl-
dürüldü. Öldürenler yakalandı ama olayın üzerin-
deki 'gızperdesi' kaldırılmadı...
Burada üzerinde durulması gereken önemli nok-
ta şudur: Ağca, Papa suikastından önce Ispan-
ya'nın Majarko Adası'na niçin gitmiştir, Abdi Ipek-
çi cınayetini araştıran istihbarat görevlisinin o sıra-
lar Majarko'da bir turizm bürosunda çalışır gözük-
mesi bir rastlantı mıdır?
Şimdi yine burada duralım; aslında 'karışık gibi
görünen' bu olaylara. Sevgıli Uğur Mumcu'nun 24
Mart 1990 tarihli yazısından bir alıntı yaparak açık-
lık getirmeye çalışalım:
"M Ali Ağca da tutuklu bulundugu İstanbul Kar-
tal - Maltepe Askerı Cezaevi'nden kaçırılmıştı. Ağ-
ca 'yı cezaevinden kaçıran örgütün içinde Oral Çe-
lik de vardı. Çelik, Malatya kökenli bir ülkücü terö-
ristti. Ipekçi cinayetınde Oral Çelik de vardı.
Ağca, Istanbul'da önce Çatiı'nın evinde kalır,
sonra da 34 RF 601 plaka sayılı araba ileAnkara 'ya
götürülür.
Bu araç, Mehmet Şener'/n kardeşi Hasan Hü-
seyin Şener'/ri üzerine kayıtlıdır.
Araç, Yalçın Özbey adındaki bir ülkücü tarafın-
dan Hasan Hüseyin Şener'e satılmıştır. Yalçın Öz-
bey'ın de Ağca ile ortak banka hesapları olduğu.
polis ve MİT'çe de bilinmektedir.
Bu araç. eski ve yeni sahipleri ile birlikte polis-
çe bılinmesi. tanınması gereken biraraçtır."
• • •
Görüldüğü gibi Mehmet Ali Ağca, Abdullah Çat-
lı, Mehmet Şener, Oral Çelik gibi ülkücüleri polis ve
MlTçok yakından tanıyor, kaldıkları yerleri de bi-
liyordu...
Dönemin içişleri Bakani Hasan Fehmi Güneş,
bu olayın üzerine gitti ve olayı tam çözerken 'aşk
oyunu' tezgâhlanıp gündem değiştirildi...
Sonunda Türkıye bir askeri darbe yaşadı...
Ya olayı araştıran polis ve MİT görevlileri ne ol-
du?
Onlar da ya emekli edildi ya da 'solcu' denilerek
meslekten uzaklaştınldılar...
Bugün olduğu gibi o günlerde de korku ve yıl-
gınlık birçok kişiyi teslim almıştı. Bu karanlık iliş-
kileri aydınlatmak isteyenler de en ilkel suçlarla ka-
ralanmıştı...
Türkiye 1980li yılları yaşarken eli kanlı çeteler
yurtdışında gününü gün ediyor, villalarda yaşıyor-
du. Hiç para sıkıntısı çekmeyen bu kişiler, birileri
tarafından himaye ediliyordu.
Abdullah Çatlı'nın Avusturyalı silah kaçakçılann-
dan Horts Grillmaye ve Otto Tinter'den satın al-
dığı 'Brovvning' marka tabancalardan birisi Papa
suikastında kullanıldı. Bu tabancanın seri numara-
sını izleyen bir başka tabanca ise Hollanda'da ül-
kücü Samet Aslan'ın üzerinden çıktı.
Samet, Türkiye'ye iade edildi...
Sonra ne oldu?
Samet Aslan. Ağn'da tutuklu bulundugu ceza-
evinde intihar etti.
Acaba intihar mı etti, yoksa öldürüldü mü? Ora-
sı bugüne dek öğrenilemedi...
Abdullah Çatlı ile Mehmet Şener niçin birbirleri-
ne düşmüşlerdı?
Şener, ülkücü mafyadan aynlıp Kürt mafyasına
girdiği için...
• • •
Kürt kökenli Mehmet Şener, Liceli Behçet Can-
türk'le ilişki kurdu mu?
Kurduğu söylenir!..
Paul VVaridel adlı Isviçreli kaçakçının Behçet
Cantürk'le ve diğer Türk, Kürt kaçakçılarla ilişkisi
var mıydı?
Vardır!..
Yargıç Falcone, italya'da bu Türk ve Italyan maf-
yası soruşturmasını yürütürken öldürüldü mü?
Evet!..
Paul VVaridel, Amerikafı yargıçlara verdiği ifade-
sinde Avni Karadurmuş'un (Sarı Avni) ortağı ol-
duğunu, Behçet Cantürk'ün de San Avni'yle ortak-
lık yaptığını söylemiştir. VVaridel, ifadesinin bir baş-
ka bölümünde Cantürk'ün Yunan gizli istihbarat
örgütüne bilgi verdiğini anlatmıştır (Southern Dist-
rict Reporters U. S. Court House. Foley Square,
NewYork.NY-791-1026).
Abdullah Çatlı ve arkadaşları Paul VVaridel'i ta-
nıyorlar mıydı?
Tanıyorlardı!
Behçet Cantürk yaşıyor mu?
15 Ocak 1994 günü Sapanca'nın Kırkpınar yö-
resinde Behçet Cantürk ve şoförü Recep Kuzu-
cu'nun cesetleri bulundu...
Biliyorum 'yazı' bir hayli karışık, ama yine de siz-
ler, bu karışıklığı çözebilirsiniz.
Tıpkı bilmece çözer gibi!
• • •
Işçi Partisi'nin bugün Istanbul'da Abide-i Hürri-
yet Meydanı'nda saat 14.00'te mitingi var. Konuş-
macı Doğu Perinçek.
Temiz toplum için haydi mitingeL
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR