Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 KASIM 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Adalet Bakanı Şevket Kazan ve Devlet Bakanı Zeybek'in metinlerinden alıntı yapıldı
Sansürde ortayol arayışı• DYP Grup Başkanvekili Ali Rıza Gönül. basın yasa taslağına son biçiminin
verilmek üzere olduğunu belirtirken. bu çalışmada. hem Devlet Bakanı Zeybek
hem de Adalet Bakanı Kazan'ın taslak metinlerinden vararlandıklarını sövledi.
• Gönül. yasada hapis cezalannın en aza indirildiğini ve bu tür cezaların para
cezalarına çevrildiğini belirtirken, devletin bölünmez bütünlüğüne karşı işlenen
cürümler için hapis cezalan öngörüldüğünü bildirdi.
ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - RP. DYP ka-
madını de\re chşı bırakarak gündeme getirdiği san-
s ü r hükümleri ıçeren basın >asa taslağından smırlı
ölçüde gen adım attı. DYP Grup Başkanvekili Ali
Rıza Gönül. Dev et Ba.tanı Namık Kemal Zeybek
ve Adalet Bakanı Şevket Kazanın hazırladıklan
taslaklardan yjrarlanarak hazırlanan ortak metne
s o n biçiminin lerilmck üzere olduğunu sövledi.
C H P Genel Ba^kjnı Deni/ Bavkal ise suçüstü _va-
kalanan hükümetın gerılenıeve başladığını söv ledi.
DVP Grup Başkam ekılı Gönül, dün parlamento-
da düzenlediği basın toplantısında. hazırlık çalişma-
lan süren basın yasa tasljğı konu;.unda bılgı verdı.
Bu tasiağın. SI'M'İ toplumörgütleri, meslek kuruluş-
lan ve siyasi partilerin görüşleri alındıktan sonra
T B M M Başkanlığı'na sevkedilmesinı düşündük-
lerini anlatan Gönül. birkaç gün içinde de tasiağın
tamam/anarak. ilgilı verlerıngörüşlerinesunulaca-
ğını açıkladı. Aınaçlannın basına sansür olmadığı-
nı söv leven Gönül. valan haber ıleözel yaşamıngız-
lılığineılişkin ılkelerin. "hembasınözgürlüğünüze-
delemeveceL hem de kişisel haklara saldırm önle-
yecek biçimde" hazırlanmasi içın çaba harcadıkla-
rını belırttr. Gönül. DYPoiarak basına vönelık \a-
pacaklan düzenlemeleri ^öv le siraladı:
- BaMnda tekelleşinevı önlemek. Buının ıçin an-
tı-trö^t \asasi şekliııde bır vasal düzcnleme çalış-
ma.M.
- Basın emekeılerı olarak nıtclcdığimız çalı.şan-
lann sossal ve sendıkal haklarının tcmınat altına
alınmasırıı sjğluvaedk vjsıl düzenleme çalışması.
Hcr ne kadar bu konuda >a>al düzenleme mevcııt
ise uvgulamada. basin emekçılerınin sosval hakla-
rını almada etkın olamadığı yavgın bir sikavettır.
Buııun için »o»\al lıaklan daha kapsanılı lıale ge-
tirnıe uvgulanabilır hükümlerle vasal düzenleme
vapma çalışmaları olarak devanı etnıektedir.
- Günün gerçeklerıııe ve teknolojik gelişme ile
birlikte vükselen değerler toplum ve kişilik hakla-
rına uvum sağlayamadığı görülen Türk Ceza Yasa-
sı \<?Ba»ın Yasası'ndakieksikliklerigidermeçalış-
malan.
Gönül. bu düzenlemelerden üçüncüsünün. hazır-
lanan vasa taslağmın ıçeriğini oluşturacağını belir-
terek. çalişnıalann tamamlanma aşama.Miıa geldi-
ğını bildirdi. Gönül. bu çalı^mavı yaparken Genel
Başkan TansuÇiller'iıı tahmatlarının dıkkate alııı-
dığını belimrken. ta.->laktaesasalman ılkelerı. "Ka-
nnıovunuıı doğru haber alma hakkının sağlanma-
sı. kişilik haklarının korunması, ö/el havahn gi/lili-
ğinin sağlanması. nıasumluk ilkevnin gerçekleştiril-
mesi. kişilik haklarının korunmasında >argının hu-
lı çalışmasının sağlanması" olarak aktardı. Bu çer-
çevede. hapis cezalannın buvük bölümünün para
cezasına çevnleceğinı. ortaja çıkan metnin türk
Ceza Yasası'nın ls)5 ve izleven maddelerindeki de-
ğışiklik ile Basın Yasası'ndaki değışıklik ve eklerı-
ni kapsavan çerçevc bir>asa niteltğinde olacağını
vurguladı.
Gönül. gazetecilerin soruları üzerine. metnin
Adalet Bakanı Kazan ile Dev let Bakanı Zeybek'in
hazırladıklan tasiağın birleştirilmesı ve iki grubun
görü.şlerınin katılımı ile oluşrururulan bir düzen-
leme olduğunu vurguladı. Gönül. valan haber
tanımı konusundaki tartışmalaradadıkkatçekerek.
bu konuda basın özgürlüğünü varalanıavaeak. kişi-
lik haklannı da koruyacakbirtanım üzenndeçahş-
tıkitinnı sövledi.
CHP Genel Başkanı DenizBavkalda. hükümetın
ba^ın vasası ginşiıni sıra>.ında suçüstü yakalan-
dığını ve kanıuoyunun tepkileri karşısında gerile-
meye başladığını söyledı. Bavkal. "Muhaîefetin
giicü karşısında düşiindükleri şekilde o yasavı
çıkaramayacaklarını anladılar. Hükümet geri > itese
taknıa aravışında. Hükümetten alıp gruba \erme.
sonra komisvona verme volunu arıvorlar" dedı.
Aydınlan basına sansür girişimlerini kınarken devlet içindeki yasadışı ilişkilere de tepki gösterdi
hükümete şeffaflık çağnsıHaber Merkezi- REFAH-
YOL hükümetininçalışmala-
rını yürüttüğü "basına san-
sürr
"getirme çalışmalan ile
"Susuriuk kazası" sonrasın-
da açığa çıkan dev let-mafya-
aşiret üçgenindekı yasadışı
ilişkilere tepkıler sürüvor.
Türkıve Vazarlar Sendika-
sı, Pen Vazarlar Derneği \e
Edebiyatçılar Derneği dün
Basın Müzesi'nde düzenle-
dikleri ortak toplantıda. bası-
na sansür getirme çalışmala-
rını protesto ettiler. Dev letin
güvenilirliğini vıtırdiği biror-
tamda toplumsal muhalefetin
devreye girmesi gerektiğinı
söyleyen T\'S Başkanı Ataol
Behramoğlu. top]umun mad-
di tabanı olan örgütlerden ön-
cülük beklediğini vurguladı.
Behramoğlu. geçmışte oldu-
ğu gibi günümüzde de gaze-
tecilere yönelik >aldınlar ve
failleri bulunamavangizlisu-
ikastlerde dev letin parmağı
olduğunu savunarak bu cina-
yetlerde muhatabın "devlet
1
olduğunu söyledı.
Toplantıda. üç derneğin or-
tak hazırladığı basın açıkla-
masını okuvan TV'S Genel
Sekreteri Emin Karaca da
yıllardır belgelerle açıklanan
dev letin gizli terör örgütünün
şans eseri ortava çıktığını
söyledi. Karaca. Türk kontr-
gerillalarının 1950"li vıllarda
faaliyete geçtiğini ve o günden bu yana
iktidar olan partilerin hiçbirinin bu pis-
liğin dışında kalmadığını kavdetti. Aydın
\e yazarlar olarak 46 yıllık iktidarların
tümündendavacıolduklannı \urgulavan
Karaca. sözlerini şöyle sürdürdü:
"]983'de kurulan ilk ANAP kabinele-
rinden itibaren çeşitli bakanhklar v apan.
|İM««İI
?
DİSK'e bağlı Genel-İşSendikası vöiRtinıi Susıııluk ka/asınaadı karışanların yargılanmasını istedi.(Fotoğraf: MEHMET DEMİRKAYA)
iki kez başbakanlık görevinde bulunan
saymMesut ^"ılmaz'ınvebirbölünıpar-
tilisinin şinıdi en amansı/ kontrgerilla
düşmanıgörünmesi bizleriçin fazla inan-
dırıcılık taşımaz. Temi/ toplum \e şefîaf
de> let için saminıi olan parriler \e parla-
menterler kendi üzerlerine diişeni >ap-
ma>açalışsınlar. BizTürki>ea>dınveya-
zarları. sorunun halka anlatılıp halkla
birlikte si\il toplum örgütlerinin gücü>-
le çözümlenmesini tek çare olarak görü-
>oruz."
Anavatan Partisi (ANAP) Genel Baş-
kan Yardımcısı \aşarOkuyan,basın öz-
gürlügünün önündekı her türlü engele
karşı olduklarım belırterek "Basınınsus-
turulması. baskı altında tutulmak isten-
mesi, demokrasinin önünde ciddi bir en-
geldir" dedi.
REFAHYOL Hükümeti'nin basınage-
tirmevı düşündüğü yasakları kınamak
için dün GazetecilerCemiveti'nizivaret
ederek. Türkiye Gazeteciler Cemıyetı
(TGC) Başkanı Nail Güreli'vle bir süre
görüşen Okuyan. hükümetin
girişimlerine karşı. parti ola-
rak basının >amnda oldukla-
nnı vurguladı.
DİSK. Genel-lş Sendikası
2'nei Bölge Şube Başkanı
Nlehmet Karagöz, Susur-
luktakı kaza ile ortaya çıkan
çetenin üyelerinin, görünen-
görünmeven tüm faalivetler
için bağımsız vargı organla-
rınca yargılanmalarını ve
hak ettikleri cezav ı görmele-
rini istedi. Bir grup sendika
üyesi ile birlikte Genel-fş
Sendikası önünde biraçıkla-
ma vapan Başkan Kara-
göz."Biz. ülkemi/in bir maf-
ya devleti değil, bir hukuk
devleti, bir sosvalde» letoldu-
ğunu görmek ve inanmak is-
ti\oruz"dedi.
Karagöz. basın üzerinde
sansürün olmadığı, öğrenci-
lerin coplanmadığı. düşün-
cenin suç sayılmadığı. köş-
lülenn büyük toprakagaları-
nın eline mahkûm edilmedi-
ği. sokaklarında korkarak
dolaşılmayan, işkence. ka-
yıp. faili meçhullerinyaşan-
madıgı bir ülke istediklerıni
belirtti.
DlSK'e bağlı Medya-Sen
Başkanı Mete Gönültaş ve
beraberindeki sendika ü>e-
leri de dün Adalet Bakaniığı
önüne siyah çelenk bıraktı-
lar. Gönültaş burada yaptığı
açıklamada yasanın "hükümetin basın-
dan duyduğu rahatsızlıktan dolayı çıka-
nlmak istendiği" görüşünü savundu. Ha-
tay Barosu Yönetim Kurulu tarafından
yapılan açıklamada da yolsuzluk iddi-
alan ile birlikte mafvanın dev letin içine
kadar uzandığının ortaya çıktığı savu-
nuldu.
Kitle örgütleri tepki gösterdi Hükümetin kaynak yaratmak için özelleştirme kararı almasına tepki yağıyor
Mimarlann binası
4
Oğretmenevleri mafyaya peşkeş çekilecek'
zorla boşaltıldı
İstanbul Haber Servisi -
Kültür Bakaniığı. 10 yıllık
bir protokol olmasına kar-
şın. Viimarlar Odası istan-
bul Büvükkent Şubesıni
Yıldız Sarayı Dış Karakol
Binası"ndan polis zoruvla
çıkardı.
Yöneticileri Oda"dan çı-
karan pofis. eşv alan biroda-
yatopladı Mahkemenin bü-
yük bir olasılıkla pazartesi
İcarar vereceginin bilinmesi-
ne karşın bakanlığın yargı
karannı bile beklemeve ta-
hammül etmediğini belirten
Oda vetkilıleri "Ortaya çı-
kan tablo. ne va/ık ki hükü-
metin sKil topium kuruluşla-
nna, meslek odalanna. basn
na uygulama\ı düşündüğü
baskinın bir parçası olarak
karşunıza çıkmaktadır" de-
diler.
Boşalftna kınandı
Polıs zoruyla boşaltmayı
duvar duymaz olav verine
gel'en sivasi parti temsilcile-
ri. yazarfar ve sendıkacılar
ve demokratik kitle örgütü
temsilcileri olavı kınavarak
Mimarlar Odası vöneticile-
rine destek verdiler. TM-
MOB Mimarlar Odası İstan-
bul Büvükkent Şubesi. Kül-
tür Bakanlığı'nın almış ol-
duğu bir karar gerekçe gös-
terilerek Yıldız Saravı Dış
Karakol Binasfndan dün
polisler tarafından zorla çı-
kanldı. Oda vönetıcileri ba-
kanlıkla aralarında vargıda
bulunan mahkeme karanna
karşın polislerin ısran üzeri-
ne. tutanak tutarak binavı
boşalttı. Oda vetkililcri.
Kültür Bakanlığı'nın bu tu-
tumunu protesto ettiler ve
bakanlığın. sürmekte olan
davanın büvük bir olasılıkla
pazartesi günü sonuçlanaca-
ğını bilmesine karşın fiili
durum varatmak istedığini
vurguladılar.
Yetkililer. "Kültür Baka-
nı İsnıail kahraman kesin
taJimat »ermiş ve "Bu ış bıt-
sin" denıiş. Eğer burası ku-
marhane>a da kara para ak-
lavan bir ver oisaydı. kesin-
likle açık kalnıasına izin \e-
rilirdi" diye tepki gösterdi.
Mimarlar. bakanlığın bu
ta\ nvia hukuk tanımadığını.
kendi imzaladığı protokole
bile uvmadığını söylediler.
Oda Başkanı"Prof. Dr. Cen-
gizEruzun, Kültür Bakanh-
ğrmn hiçbir kurumu değil.
yalnız kendilerıni çıkarmak
ıstediğine dikiat çekti \e
"Biz burada topluma hiznıet
veren, kamu çıkarlannı gö-
zeten bir kurumuz. Bakanlık
ile imzaladığımız protokole
göre binavı 10 yıl kullanma
hakkımız \ar" dedi.
Ba^kan Eruzun. odalanna
karşı ilk adımın ANAP'lı
Agâh Oktav Güner zama-
nında başladığını ve İsmaıl
Kahraman ile >ürdüğünü be-
lirterek. "Bakanın değişme-
si önenıli değil. Sözü bakan-
lık. }ani de^ let »ermiştir. O>-
sa devlet şimdi bizi buradan
atmak istiyor" di>e konuş-
ru. Mimarlar Odası'nm zor-
la boşaltılmak i;.tenmesi
üzerineodava sıejen CHP ve
DSPyetkiliİeri"ÖDP II Baş-
kanı .Vlehmet Ata>. Türkiye
Yazarlar Sendikası Başkanı
Ataol Behramoğlu ve TYS
Genel Sekreteri Emin Kara-
ca. ikinci başknn FevzaHep-
çilinsirler, Ne\ra Buıak.
Tansu Bele. Necati Mertnla-
yı sert bir dılle eleştırdıler v e
bakanın bu tutumunu kına-
dılar.
İstanbul Haber Senisi-REFAH-
YOL hükünıetınce hazırlanan ve
Cumhurbaşkanı tarafından geçtiğı-
miz perşembe günü onavlanarak
vürürlüğe gıren. Türkıve genelin-
deki }"0 öğretmenevinin bir yıl
içinde özelleştinlmesine ilişkin ka-
rara. çeşitli çev reler tepki gösterdi.
İşadamı Sakıp Sabancı. öğretme-
nev inın satılmasına karşı olduğunu
belirterek. "Öğretmenevlerinikim-
seleralmaz.alama/derken. İbtanbul
Milli Eğıtim Müdürü Ömer Balı-
be> ıse "Tahmin ediyorum ki de\-
letimiz bu konuda öğretmene gerek-
!i hassasiveti gösterecektir ve öğret-
menevlerini satmayıp daha »enisini
• Eğitim-Sen İstanbul 2 No'lu Şube Başkanı Alaattin
Dinçer, satışlara engel olmak için tüm örgütlü güçlerini
harekete geçireceklerini söyledi. İşadamı Sakıp Sabancı.
"Öğretmenevlerini kimseler almaz. alamaz" dedi.
>apacaktır"dedi. Eğitim-Sen İstan-
bul 2 No'lu Şube Başkanı AJaattin
Dinçer. 21 kasım tanhli Resmi Ga-
zetede vayımlanarak vürürlüğe gi-
ren "Kamu Kurum >eKuruluşları-
nın Taşınmaz Mallannın Satışına
İlişkin Esas ve L suller" başlıklı Ba-
kanlar Kurulu karan ilebirvıf için-
de satılması öngörülen öğretme-
nevlerinin, 15 vıldıröğretmenlerin
emeğinden kesilen paralarla vaptı-
rıldığını söyledi. REFAHYOL hü-
kümetınin. dayandığı kesime yeni
rant alanlan v aratmak için şimdi de
eğitım emekçilerinin haklanna göz
diktiğini öne süren Dinçer. "RE-
FAHYOL hükümeti, öğretmenevle-
rini özelleştirip. maf>a>a, çeteye peş-
keş çekerek kavnak yaratacak"gö-
rüşünü savundu. Öğretmenevleri-
nin özelleştirilmesine engel olmak
için tüm örgütlü güçlerini kullana-
Ödiil alanlar üniversiteöğrenciJeri arasında vapılan bir araştırma>la beliriendi. (L'GL'R GÜNYLZ)
Başarüı üetişimcüereödülleriverildi
İstanbul Haber Servisi-İstanbul Cniversitesi İleti-
şim Fakulte^ı 'niıı araştırma grubu Akademedya'nın.
öğreııcıler arasında vaptığı araştırmavla belirledığı
"96'nın Başanlı İletişimcileri" ödüllen dün Fen Fakül-
tesi'nde düzenlenen bir törenle sahiplerine verildi.
Köşe Yazarlığı dalında gazetemiz yazarı İlhan Sel-
çuk'u 96"nın başanlı ıletişimcisi olarak belırleven
öğrencıler. "S'ıIın İleti.şinı BiIinıciM olarak da Prof
[>
r
İ n\al ()>kav ı ^ectı
Stannul Lıııversitcsı'nnı ly^tVde kurulan llctışım
Fakültesi'nin kuruluş vıldönümünü nedenivle3. kez
venlen ödüllere göre vılın iletişimcileri şöyle:
Yazılı Basın. Haber: Sedat Bozkurt. Araştımıa-ln-
eeleme: A/er Bortaçina. Kö^e \'azarı. İlhan Selçuk.
Spor: Ali Sanıi Alkış, Fotoğraf. Coşkun Aral, Maga-
zın: Avkut Işıklar. Kültür-Sanat: Haldun Dormen,
Ekonomı: DenizGökçe.
Sinema. televızvon. reklamcılık ve halkla ilişkiler.
radvo, yazar. kurumlar dallannda da yılın iletişimcı-
M seçilenlerıninödiillerınin verildiği törende. Bengül
Erdanıar. \li Cı'ev «ilili. Oktav \erel\cOkta> Ekşive
oıııır ödüiü \ enldi: Baki A>cı, Mehmet.Şehirli. Hakan
Kumukve MğitGülöksüzdeözel ödüle lavık cörül-
dii.
caklannı belirten Dinçer. "Hükü-
metin aldıgı bu hukukdışı karara
karşı si\asi partilerle görüşeceğiz.
Öğretmenev leri öğretmenlerindir,
onları mafŞava peşkeş çektirtme-
>i/"diye konuştu.
Sabancı Holding Yönetim Kuru-
lu Başkanı Sakıp Sabancı iseöğret-
menlere büyük saygı duyduğunu.
bu nedenle 16 öğretmenev i ile çok
sayıda öğrenci yurdu yaptığını söy-
ledi. Sabancı. şövle konuştu: "Öğ-
retmenevinin satılmasına karşıviz.
Öğretmenevlerini kimseler almaz.
alamaz. Oğretmenin zaten nevı \ar?
Zaten fukara ve koşulları bozuk.
Bordrosuv la.eviyle lojmanıv la. nıo-
ralhle (öğretmene daha neler vere-
bileceğiz) dive ulusça buna bakaJım.
alnıayalım"
Milli Eğitim Eski Bakanı A\ni
Ak>ol da, öğretmenev lerinin satıl-
masını öğretmene ve öğrencilerin
geleceğine yönelik saygısızhk ola-
rak değerlendirdiğini belirterek.
" Bunu büyük saçnıalık olarak görü-
>orum"dedi. Türkgençlerini gele-
ceğe hazırlavan öğretmenlerin sav-
gın bir konumda olması gerektiğı-
ni vurgulayan Akyol. "Oğretmenle-
ri demokratik direnmeve davet edi-
yorum. Kendilerine vapılan bu sa>-
gısızhğa. bu ölçüsüzlüğe bu anlayışa
tepki kovmalannı. demokratik \ol-
larla kendilerine varaşır bir biçim-
de tepki göstermeve davet edivo-
rum" diye konuştu. Atatürk'ün
Türkiye Cumhuriyetf ni "iki ordu-
ya" teslim ertiğinı belirten Akvol.
şövle devam ettı: "Birincisi vatanı
kurtaran silahlı kuvtetler ordusu-
dur. Ama Atatürk (bundan sonra
asılgörev irfanordusunun)di>or.Si-
lahlı Kuvvetlerin orduevlerini ala-
bilivorlarsa. polisev lerini alabilivor-
larsa. bunlara güçleri vetijorsa. si-
lahsı/ olan, kalemli olan ama daha
kahcı olan öğretmenlerin öğretme-
nevlerini de aisınlar. Çok saçma bu-
luyorum. Asıl kalkınma savaşını ger-
çekleştirecek. Cumhurivetin temel-
lerini atacak irfan ordusu öğretme-
ne mi giicü >etiyorbu iktidann'.' Bü-
tün öğretmenler ekonomiye feda
edilmemeli."
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
KâbusGeçen salı günu Tansu Çiller'in DYP Meclis Gru-
bu'nda yaptığı konuşma. Türk siyasal yaşamının en
ciddi skandallarından bırisiydi. Haftada üç gün ya-
zan biri olarak, aktüalıteyı köşemde yansıtamıyo-
rum ama, bu konuşma üzerinde durmak zorunda-
yım.
Kim ne derse desın ve nasıl kıvırtırsa kıvırtsın;
Türkiye'de başbakanlık düzeyınde devlet sorum-
luluğu taşımış hiçbir parti başkanı. bu derecede
duygusal davranmamış. kın duygularıyla böylesi-
ne körleşmemiş ve bu derecede çırkin fotograflar
sergılememışti.
Ana muhalefet partısının devlet protokoıünde ye-
ri olan başkanma yapılan bır saldınyı. "Takdir'i lla-
hi" olarak ısımlendırmenm ve "Takdir-ı l'ahi'nm ışı-
ğıdırbu"gıbısınden ipe sapagelmez değerlendir-
meler yapmanın. yakın tarıhımizde örneğı yoktur.
Duyduğumda kulaklarıma inanamadım. gördü-
ğümde gözlerıme...
"Mesut Yılmaz kumar oynamaya gıtmışti'' gıbi-
sinden iddialar ılerı surmenın de hiçbir değeri ola-
maz. Mesut Yılmaz'ın canı ısterse kumar oynar.
canı isterse ıçkı ıçer. Sonuç olarak ANAP progra-
mında ve ıdeolojisınde kumarın ••haram" olduğu-
nu ileri süren bıryaklaşım yoktur. Bunu: kumar aley-
hıne yıllarca atıp tuttuktan sonra. "SayısalLoto" gı-
bi yenı ıcat kumarları Turkiye'nın gündemıne sokan
Refahhlar ve onlann koalısyon ortakları düşünsün.
Ayıp şeyler bunlar...
Fakat tüm bu ayıplar bır yana; Tansu Çiller'in
yaptığı talihsız konuşmada beni en çok şaşırtan, ür-
perten ve isyan ettiren husus, Abdulfah Çatlı ile il-
gili sözlerı oldu. Bu sözler: devlet ıçınde. katıllerle
ışbirlıği yapan bir çetenın varlığının ve Çiller'in bu
çeteyle bir anlamda işbırlığı (ve belki de kader bır-
liği) içinde olduğunun net bir itırafıydı.
Bir süre önce Drej Ali lakaplı eskı bır ülkücü,
Çatlı'nın vatanseverlığınden kuşku duyanların şe-
refsız olduğunu ıddıa etmıştı. Doğrusu ben de bu
gruba giriyorum. Fakat bu iddıayı ıleri sürene ba-
karak "Fesuphanallah" demış ve üzerinde durma-
mıştım. Fakat bu ulkede başbakanlık yapmış olan
ve şu anda da iktidann ortağı bir partının genel
başkanı oimanın yanı sıra, Başbakan Yardımcısı ve
Dışişleri Sakanı sıfatlarını taşıyan bir hanım böyle
konuşursa, "Durun bakalım" dememız gerekiyor.
Bunu demezsek, bu çırkinliklerin de unutulma-
sına göz yumarsak. bız de bu suça ortak olmuş olu-
ruz. Bunu dile getırmeyenler. elleri kanlı bu çeteye
arka çıkmış olurlar.
Sayın Çiller araştırma yaptırtmış. Çatlı'nın Türki-
ye'de kesınleşm/ş bırcezası yokmuş. Pes yahu...
Adam yıllardan beri kaçak. Devletın kımı güçleri
tarafından korunuyor ve kollanıyor. Bambaşka ne-
denlerden gözaltına alındığı zamanlarda da birile-
ri araya ginyor ve kurtarılıyor. Cezası nasıl kesin-
leşsin?
Mahkemeye çıkıp da beraat mı etmiş? Hakkın-
daki tutuklama kararı iptal mi edılmış? Dosyası mı
kapatılmış?..
Tansu Çiller aslında. "Bu adam şimdıye dek ne-
den korundu, kım korudu" sorusunu sormak zo-
rundaydı. Ama o, "Kesinleşmiş mahkûmiyetiyok"
diyor. Hem de haftalarca sustuktan sonra... Bu tu-
tumun tek adı vardır: işbirlığı.
Benzer bır şeyı Alparslan Türkeş de dile getir-
mıştı. Ama onu anlamak mümkün. Bır zamanlar
"Muhteşem Bozkurtlanm" diye "gaza getirdiği" ve
sokağa döktüğü ınsanlara. elbette bir bıçımde sa-
hip çıkacak. Ama ya Tansu Çiller? Bu insanlara o
neden sahip çıkıyor acaba?
"Ölenı rahmet'e anmak gerekır" diyor. Elbette
öleni rahmetle ananz. Çatlı şimdi en büyük hesa-
bını Tanrı katında veriyor. Ve bunun sonucunu kim-
se bilemez. Fakat bızı ılgılendıren. bu dünyada ne-
ler yaptığı.
Yurt içindeki cinayetlerı bir yana. acaba Interpol
tarafından kırmızı bültenle aranmasının sebebi ney-
di? Şebekesinin üstündekı örtü yavaş yavaş kalkı-
yor. Eroin kaçakçılığından yakalanan isvıçre'de
mahküm olan bır katıl zanlısını Türkiye Cumhuriye-
ti neden sahıplenmişti? Bu kaçakçılığı da Türkiye
adına mı yapmıştı? Neden kaçırılmış ve Türkiye'ye
nasıl getirilmişti? Nasıl koruma altına alınmıştı?
"Devlet adına kurşun atana da kurşun yıyene de
saygı duyulmasıyla'' Çatlı'nın ne ilgisi var? Tansu
Çiller bunu açıklamak zorunda. Nerede ve kime
kurşun atmış? Nerede ve kımden kurşun yemiş?
Bu bılgilerm kaynağı neresı?
Acaba Bahçelıevler katlıamı da devlet adına mı
yapılmıştı? Ozaman. "Devletadına öğrenciboğan
ve işkenceyapanları" rahmet ve saygıyla anmamız
gerekir,
Bambaşka iddialar da var. ASALA'nın liderini öl-
düren ınsanın Çatlı olmadığı ve bu görevlinın halen
MlT'te çalıştığı da ılerı sürülüyor. Acaba bunlar yan-
lışlıkla bir başkasını mı vurdular? ASALA'yı ortadan
kaldıran güç. PKK'yı Türkiye'nın basına saran güç-
tür. Zaten birınin ortadan kalkmasıyla. öbürünün
Eruh'u basması arasında bırkaç ay vardır. Acaba
bunların o taraklarda da mı bezı var?
Devletin bazı pis işlerde kimı zaman yasadışı iliş-
kileri olur. Ama bu pislikler ortaya çıkarsa devlet
bunları tanımaz. sahıp çıkmaz. Bu tür insanlar da
"Bizbunları vatan ıçın yaptık" diye ağlaşmaz ya da
kostaklanmazlar. Buralarda 'Vefa "duygusu yoktur.
Çok acı bir kural ama. bu oyunun kuralfarı böyle-
dir.
Eğer devlet içinde birileri bu işe sahip çıkarsa, bu-
nun nedeni "vefa" olamaz. Bunun nedenı olsa ol-
sa "korku" ya da "şantaj korkusu" olabilir. Ve her
ne olursa olsun. her kım olurlarsa olsunlar. bu işe
sahip çıkanların. arka ç'kanların da üzerine gidilme-
si gerekir.
Yok eğer gıdilemiyorsa. devlet bıtmış demektir.
Devlet elleri kanlı bir çeteye tutsak olmuş ya da dev-
let eli kanlı bir çete olmuş demektir.
Atatürk Türkiye'sınin bu noktaya geldiğine asla
inanmam. Bu cumhurıyetı devlet cıddiyetını ve dev-
let olma sorumluluğunu iliklerıne kadar hısseden bir
kadro kurdu. Bu cumhurıyet kanla ve fakat "irfan-
la7
' kuruldu. Eminım bu insanların şimdi kemikleh
sızlıyordur.
Herhalde bır kâbus yaşıyoruz. Bunlar gerçek ola-
maz...
Ulkemizin En Büyük Problemi
Sigarayla Savaşmak İçin Bize
Destek Olun / Aramıza Katılın
Her Yıl 1.000.0O0 Gencimizi
Kurtaralım
SİGARA SAĞLIK ULUSAL
KOMİTESİ
Tel: 0212 275 55 52 Pbx. Faks: 0212
267 32 97