Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç #
Genel Yayın Koordınatorü Hikmet
Çetinkava # Yazıışlerı Müdürlerı
fbrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu)
9 Haber Merkez Müdüni Hakan Kara
O Görsel Yönetmen Fikret Escr
Di!) Hdberler Ergun Balcı 0 tstıhbarat Cengiz
Yıldırım 0 Ekonomı Bülent Kızanıık
# Küllur Handan Şenköken 0 Ş.Por
Abdülkadir Yücelman 0 Makakler Sami
Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı
0 Fotoğraf Erdogan Kdseoğfu 0 Bılgı-Belgc.
Edibe Buğra 0 \ urt Haberlen. Mehmct Faraç
>j\ıoKurulu UhanSetçuluRaşkaıu
Oıiuuı Erinç, OkUy Kurtböke,
HikmetÇetinkaya, Şûkran Soner,
frgun Bakv Dinç Tayanç, lbnfaim
S ıldız. Orhan Bursalı, Mustafa
Baiba\, Haluuı Kara.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balba\ 0 Haoer Mudun.
Doğan Akın Atatıirk Bulvart No 125. Kat 4. Bakanlıklar-
Ankara Tel 4195020 (7 hat). Fak5
4195027 • Izmır
Temsılcisr Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352 S 2/3 Tel
4411220, Faks 4419117« AdanaTemakısı Çetin Yiğenoğlu,
InönûCd 119S.No 1 Kat l.Tel 3522550, Faks 3522570
Muessese Mudurü EroiErkntO
koordınatör Ahmet Koraisan 0
Muhasebe. Bülenl Yener 0_ldare
Höse>inCüı-er01^!etme Önder
MEDYA C: • YoiKtun
Kurulu Baskanı-Genel
Müdür Gülbâ) Erdnran
• Koordınatör Reha
Çelik 0 Bılgı-tşlem lNail Inal 0 Ifitman • Genel Mudur
Bılgısayar Sıstem MürûvetÇUer Yariuncısı MineAkda{
MEDYA G : •
Yonetım Kunılu
Başkanı - Genel
Mudür ÜrtSıı
AJnneo •Murahhas
ûye BoraGöoenç
Yaytmla>an ve B»sav: Venı Gun Haber Ajansı. Bastn ve Yayıncılık \ Ş
Turtucagı Cad 39-41 Cagaiogfu 14334 Isl PK J>46 Islanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95 25OCAK1996 fmsak:546 Güneş:7.15 Öğle: 12 23 İkindi: 14.54 Akşam 17.18 Yatsı: 18.41 MEDYACTel 51407 53 - 513 95 80 - 513 8460-61. Faks 5118466
föteııtino'daıı
yaza merhaba
• Haber Merkezi - Ünlü
modacı Valentino 1996
ilkbahar-yaz
koleksiyonunu önceki gün
Paris'te tanıttı. Alman
ınanken Claudia Schiffer
modacının beyaz ceket ve
askılı bluzunu sundu.
Gıysıyi bol birpantolon
tamamlıyordu.
(Fotoğraf: AP)
TÜBA'dan laiklik'
suçlaması
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)-
Türkıye Bilımler
Akademesi (TÜBA)
Başkanı Prof. Dr. Ayhan
Çavdar, Türkiye'de
bılimsel \eözgür
düşüncenin köktendinci
akımlann tehdidi altında
olduğunu vurgulayarak
laiklik kavramının da
politik birpazarlık konusu
durumuna getırildığine
işaret ettı TÜBA Başkanı
Prof. Dr. Çavdar, dün
düzenledıği basın
toplantısında, TÜBA'nm
20 ocak günü yapılan 6.
Genel Kurulu'nda
hazırlanan bildiriyi sundu.
Çavdar, toplumda düşünce
ve gerçeğı arama
özgürlüğünün
önemsenmemesinin
yaygın ve kaygı verici bir
boyuta ulaştığını belirtti.
Harrana%
su vaazı'
• ŞANLIURFA
(Cumhuriyet) - Şanlıurfa
Valıliği, Fırat'ın
sulanndan yararlanan
Harran'daki 62 köyde
'özel irşat ve vaaz
programrnı uygulamaya
koydu. Köylülerin sosyal
olayiara karşı uyanlmasını
amaçlayan programda
'suyun dinimizdeki yeri'
de anlatılacak. Fırat'ın
sulanna kavuşan
Harran'ın 62 köyünde 21
ocakta başlayan vaazlar,
şubat ayının sonuna kadar
sürecek
Greenpeace
yargı önünde
• İstanbul Haber Servisi -
Çin"ınnükJeer
denemelerini protesto
etmek amacıyla, 19
Ağustos 1995 tarihinde
Mecıdiyeköy'deki
Başkonsolosluk binası
önünde gösteri düzenleyen
Greenpeace ve Nükleer
Karşıtı Platform üyesi 8'i
yabancı uyruklu 32
sanığın yargılanmasına
devam edildi. Şişli 1.
Asliye Ceza
Mahkemesı 'ndeki
duruşma, yabancı uyruklu
sanıklara ilışkin bazı
bilgılerin gelmesi ve
polislerin dmlenmesı için
7Mart 1996tarihine
ertelendi.
Sinema paneli
• Kültür Servisi-Film
Yönetmenleri Derneği
(Film-Yön), 1996 yılı için
her ayın ortasjnda
sinemayla ilgili konulann
tartışılacağı paneller
dûzenliyor. Panellerin ilki,
25 ocak perşembe 17.00-
20.00 saatleri arasında
derneğin Atlas Sineması
Pasajı'ndaki lokalinde
gercekleştiri lecek.
"Görüntü üretim ve iletim
teknolojisindeki
gelişmeler ışığında
sinemanın geleceği -
Sinema nereye gidiyor"
konusunun irdeleneceği
ganele, Marmara
Universitesi Sinema-TV
Yüksek Okulu'ndan Prof.
Dr. Zafer Doğan, uzun
film yönetmeni Erden
Kıral, dizi film yönetmeni
Semih Kaplanoğlu, kısa
film yönetmeni Serdar
Pehlivanoğlu, canlandırma
sinemacisı Derviş Pasin ve
akademisyen Cenap
Kuzuoğlu katılıyorîar.
Kadmlar iş, eğitim, sağlık, toplumsal yaşama katılım konulannda erkeklerin çok gerisinde
Ka<lnraı yiiz yıllık savaşı• Pekin Dünya Kadınlar
Konferansı'na katılan Ruth
Dreifiıss şöyle diyor:
"Yapmamız gereken çok şey var.
Bunlardan en başta geleni de
ekonomik sömürünün
önlenmesi. Eğer fahişelik hâlâ
yoksulluktan kurtulmanın tek
yoluysa o zaman ekonomik
politikalan yapan insanlar da en
az muhabbet tellallan kadar .
suçludur."
Çeviri Servisi - "Kadınlar ve erkekler
eşittir dediğimiz zaman oniarui aynı oidu-
ğiınu söylemiyoruz: Kadın da erkek kadar
degerlidir demek istivoruz.'' Busözler 1995
yılında Pekin'de söylenmedi. Bunlar tam
96 yıl önce, 1900 yılında Parıslı bir femi-
nistin söylediğı sözler. Her şeyı özetliyor:
Aynmcılığa hayır... FarklılıkJann gözardı
edilmesine hayır!
Dünya gündemi hâlâ erkekler tarafın-
dan belirleniyor olsa da kadın sorunlan ar-
tık gündemin ilk sıralannda yer alıyor. Ama
kadınlann bağımsızlık savasj çok uzun za-
man önce kadın entelektüeller, yazarlar ve
sanatçılar tarafından ateşlenmişti.
Devrimle gden kıpırdanmalar
İlk kıpırdanmalar 1789 Fransız Devrimi
ile başladı. Kadınlar, kralın huzuruna çı-
kıyor, artık yoksullukla fahişelik arasında
seçim yapmaktan bıktıldannı söylüyorlar-
dı.
1792 yılında parlamentoya sunulan bo-
şanma yasası ile de Fransa bütün Avrupa
ülkelerinin önüne geçiyordu. Özgürlüğün
evrensel bir hak olduğunu kabul eden dev-
rim hukukçulan, mutsuzevli kadınlan zor-
ba kocalannm elinden kurtarmayı hedef-
liyordu.
Ne var ki dın adamlannın karşı çıkma-
sıyla, bu yasa rafa kaldınlacak Napolyon'un
düşüşünden sonra da boşanma Fransa'da ye-
niden yasaklanacaktı.
İlk feministier
19. yüzyılda ortalık yine hareketlenme-
ye, yepyeni görüşleryayılmaya başlıyordu...
Kadın kulüpleri ve yayınlan Avrupa sah-
nestndeki yenni alıyor, kadınlar yavaş ya-
vaş erkeklerden ve ailelennden bağımsız
olarak toplumda güçlü bir konuma ulaşı-
yorlardı... George Sanddurmadan yazı-
yordu. 19. yüzyıl sonlannda Teminizm"
sözcügü kıtanın her yanında duyulmaya
başlamıştı.
1900 başlanndan itibaren bütün gelişmiş
ülkelerde kızlara daha iyi eğitim sağlama
politikası uygulamaya koyulmuştu. Ama
kimsenin aklına kızlara meslek eğitimi ver-
mek gelmiyordu...£u aşamaya çok uzun
zaman sonra ulaşılacaktı...
Savaşta kadının rolü
Binncı ve lkinci Dünya savaşlan kadın
hareketinde önemli bir rol oynadı. Ailele-
rinin ve işlerin başına geçen kadınlar ge-
leneksel rollerinden sıynlıp toplumda et-
kin ve güçlü bir konuma geçmeye başladı.
Ama bu geçici bir durumdu. Banştan son-
ra kadınlar yine evlenne dönmek zorunda
kalıyordu. Ama bazı şeylerdeğişmişti.
Sallanan kaleter
lkinci Dünya Savaşı'nı izleyen yıllarda,
çok sayıda kadının gelışen hizmet sektö-
rüne girmesiy le erkeklenn kaleleri çatırda-
maya başladı. Kadınlar, sendikalara ve si-
yasal partilere katilıyor ve oy hakkı peşi-
ne düşüyordu. Genç kadınlar, üniversite-
lere gidiyor ve kariyeryapıyordu. Gelişen
bılım ve teknoloji dünyası, bu yeni yete-
neklere şans tanıyordu.
Tıp dünyasındaki gelişmeler de kadın-
lann yaşamını kolaylaştırdı. Güvenli ve et-
kin doğum kontrol yöntemlerinın ortaya çı-
kışıyla kadınlar artık kendi istedikleri za-
man anne olabiliyordu.
1960'larda kadınlar konumlannı geliş-
tirme ve toplumda daha büyük bir rol oy-
nama çabalannı daha da arttırdılar. Betty
Friedman ve VTrginia Woolf ortalığı kasıp
kavuruyordu. Haklannı korumak için bir
arayagelen kadınlar, Amenka'da ünlü Ka-
dın Hakları Hareketi 'ni başlatıyor ve bu ha-
reket Avrupa'ya da sıçnyordu. 1968'deki
protesto dalgasıyla talepler daha radikal-
İeşiyor ve sertleşıyordu.
70'li yıllarda yeni hedefler ve öncelik-
lere yönelen hareket, erkek egemenliğine
karşı çıkıyor ve kadınlann özgürlüğünü
ilan edıyordu. Sıyasallaşan hareket, toplu-
mu ataerkillik ve cinsiyetçilikle suçluyor-
du. Eşler ve anneler greve gidiyor, kışkır-
tıcı gösteriler yapılıyordu. Bütün bunlar
ortak eşitlik talebini dile getiriyordu.
Arük eşitfer mi?
Sayaşçı feminizm hâlâaramızda, ama ar-
tık birincil amaç kadınlar ve erkekler ara-
sında her düzeyde eşit bir birliktelik sağ-
lamak. Gene de her şeye karşın, hâlâ ka-
dınla erkek arasında uçurumlar var. Top-
lumun kadınlara ilişkin görüşleri hâlâ de-
ğişmiş değil. Yasalarne derse desin, kadın-
lar; iş, ücret, eğitim, sağlık, toplumsal ya-
şama katılım ve bedenleri üzerinde söz sa-
hibi olma alanlannda hâlâ erkeklerin çok
gerisinde. Ve bu durumun artık değişme-
si gerekiyor.
Kadınsız demokrasi olamaz
"K^dmhaldannın^^rcekleştirimeave ka-
dın erkek eşidiği kavramlan insan haklan
bağlamında ek abnmalıdır." 7 Eylül 1995
günü Pekin Dördüncü Düma Kadın Kon-
feransı'nda genel sekreter Danid Tarchys'in
konuşmasının açılış cümlesi olan bu ıfade,
Avrupa'nın kadın haklanna karşı olan yak-
laşımının temelini oluşturuyordu.
Pekin Dünya Kadın Konferansı'nın ana
mesajı ise çok basitti: "Geleceğinıiz, yavaş
yavaşzindrlerini kırmava başJayan insanb-
ğuı unutulmuş yansuıın eHerindedir."
Konferanstan yedi ay önce, şubat ayında,
Kadmlarııı 1 M. \ u/yııda >aptıkJan mücadeleler 1995'te Pekin'deki kadın konferansında da sürdü.
Fransız kadınlan ty kullanma hakkı eide edebilmek için
vıllarca mücadele verdiler.
İtahan kadınlannın bu yüzyılm başJannda düzenledıği kongre. 1930 Marû'nda fngfliz kadınlan Londra'da toplandL
Avrupa Konseyi, kadın-erkek eşitliğini temel insan hakkı olarak göruyor
Demokrasinin vazgeçilmez koşuluAvrupa Konse\i'nin cinsiyet eşittiğini
destekieme çahşmalan, 1975 l luslararası
Kadın Ydı'nda başlamıştı. Konsey, 1988
yılında kadın erkek eşitliğinin bir insan
haklan ilkesi olduğunu ve demokrasinin
vazgeçihnez koşulu olduğunu açıkJadı.
Bunlar Konsey 'in çalışmalannda
uyguiadığı ve e% rensel olarak kabul
edilmesini istcdiği ilkeler. Konsey, eşitliği
temel bir insan hakkı olarak destekliyor
ve kadınların özgürlüğünü kısıtlayan ve
onurlannı kıran her türlü davranışa karşı
çıkıyor. Kadınlann, demokratik
toplumun ber düze>1nde erkeklerle eşit
olarak yer almasını istiyor. Kadınlara
yönelik şiddetin önlenmesi Konsey'in
başhca hedeflerinden birini otuşturuyor.
Konsey kadın - erkek eşitliği hakkının
tnsan Haklan Avrupa Konseyi'ne
aunması için de çalışryor. 1992 \üında
Kadın Erkek Eşitliği Yöniendirme
Komitesi'ni kuran Konsey. bu alandaki
karaıiıhğmı bir kez daha gösterdi. 1993
yılındaki Viyana Zirvesi'nin ardından
Konsey ırkçdık, yabancı düşmanhğı ve
hoşgörüsüziüge karşı çalışmalar
yapmava başladı. Düma kadın
Konferansı hazırlıklan icinde etkin
biçünde yer almrş olan Konsey, Şubat
1995'te ise demokrasi ve eşitlik üzerine
bir konferans düzenledi. Gelecek
kuşaklara daha iyi bir yaşam
sunabihnenin tek >olu, kadın ve erkek
arasında karşılıklı saygıya dayanan bir
ilişkinin kurulabilmesi gibi görünü\or.
Ve kadınlann, toplumun tam anianuyla
etkin üveJeri halinc gelmesini ve
erkeklerle aynı hak ve sorumluluklan
pay laşmasının sağlanması gerekiyor.
Eşitliğin yeni bir toplumsal sözleşme
olarak algılannıası şart. Kadınlar ve
erkekler birbirine yardım etmeyi ve
bhiikte çalışmav ı öğrenmeli ve arnk
iktktar kavgasını bıraknıalı. Bir başka
deyişle, erkeklerin artık kadınlan
destekJemenin kendilerine de çok şey
kazandıracağmı görmeye başlaması
gerekiyor.
Avrupa Konseyi, Avrupa Hazırlık Konferan-
sı'na ev sahipliği yapmıştı. Bu konferans-
ta, Avrupa Konseyi'nın başlıca görevinin hu-
kuk ve insan haklan demek olan çoğulcu de-
mokrasinin yaygınlaştınlması ve korunma-
sı olduğu vurgulanmış ve çoğulcu demok-
rasinin yalnızca gelişmiş Bah ülkelerinde uy-
gulanabilecek bir lüks olarak düşünülme-
mesi gerektiği behrtilmişti.
Konferansa katılan herkesin ortak görü-
şü ise kadın erkek eşitliğinin demokrasinin
ve toplumsal adaletin vazgeçilmez koşulu
olduğu idi
Sonraki adım: Eşitlik
Dördüncü Dünya Kadın Konferansı Bir-
leşmiş Milletler'ın şimdiye kadar düzenle-
miş olduğu en büyük konferanstı.
Konferans, kadının toplumdakı konumu
sorunun ne kadar önemli olduğunu ve bü-
tün dünya ülkelerinin daha da kalkınması bağ-
lamında kadınlann ne kadar önemli bir et-
ken olduğunu gösterdi.
Gene de genel görünüm pek iç açıcı sa-
yılmaz. Naırobi'dekı üçüncü konferansın
üzerinden on yıl geçmiş olmasına karşın,
kadınlar hâlâ her alanda aynmcılıkla karşı
karşıya kalıyor. Uluslararası ve ulusal yasa-
lara karşın kadınlann konumu erkeklerin
konumunun çok gerisinde.
Şimdiye kadar pek çok başan kazamlmış
olsa da yasalar ve uygulama arasındaki uçu-
rum çok büyük. Pekin Konferansı 'nın hede-
fi şimdiye kadar elde edılrruş olan kazanım-
lan pekiştırmek ve kadın erkek eşitlığıne
yönelik daha fazla çalışmalar yapmaktı.
Ne var ki bu pek de kolay görünmüyor.
Pek çok alanda egemen olan tutucular ve ge-
ncıler yüzünden şimdiye kadar kazamlmış
bazı cephelenn bıle yeniden yitinlmesi müm-
kün. Katıhmcı 185 ülkenin; kadın haklan-
nın, temel insan haklanndan bın olduğunu
kabul etmesı ışlen kolaylaştırmıyor. Kon-
feransta iki ana kamp vardı: Kanada, Avru-
pa Birlığı ülkelen. birkaç Afrika ülkesı ve
Amerika gibi liberaller ile Sudan, Arjantın,
tran, Mısır ve Vatikan gibi dındar tutucular.
Pekin Bildırisi'nde kadın ve çocuk hak-
lannm, msan haklannın ve temel özgürlük-
lerin devredilemez. tamamlayıcı ve bölün-
mez birparçası olduğu belirtilmişti Bubil-
dırinin yasal bir nıtelıği olmasa da Pekin'de
üzerinde anlaşılmış olan ılkelenn uygulana-
bilmesı için sağlam bir temel oluşturabile-
cek.
Onemli olan, imza
Pekin Dünya Kadınlar Konferansı'na
katılmış olan Isvıçre Federal Meclıs üyesi
Federal Içişleri Bölümü Başkanı Ruth Dre-
ifussizlenımlennı şöyle aktanyor:
" Konferansa katılmış olan iki yüze ya-
kuı üJkenin bir eylem platformuna imza
atmış olması çok önemli. Bu, bütün dünya
kadınlannın aynı şeyi istediğini ve aynı te-
mel ilkeleri onavladığını gösteriyor. Hâlâ
yapmamız gereken çok şey var. Bunlardan
en başta geleni de ekonomik sömürünün ön-
lenmesi. Eğer fahişelik hâlâ yoksulluktan
kurtulmanın tek yoluysa, o zaman ekono-
mik politikalan yapan insanlar da en az
muhabbet tellaian kadar suçludur."
Otistiklerin
eğitiminde
2 farklı görüş
• Uzmanlann bir bölümü otistildere, normal
kişilerle "kaynaştırma" programı uygulanmasmı
öneriyor. "Kaynaşma"dan yana olanlar ise
"Onlar kendi sınırlannı genişletme olanağına
sahip değiller. Bizse onlara yaklaşabiliriz. Onlar
bize gelmesin, biz onlara gidelim" görüşündeler.
FİGENATALAY
Otıstik bir çocnktan otobü-
se bindiğinde 'normal'ler gi-
bi davTanmasını mı bekle-
meli? Yoksa bızler mi otis-
tik bir çocuğun otobüsteki
'larkh' davranışlanru doğal
karşılamalıyız?
Yukandaki soruyu yanıt-
ladığımızda, "Ozûrlü eğiti-
minde özel okullar mı? yok-
sa'kayTaştırma programı' mı
uyguianmah?" tartışmasın-
dakı tarafımızı ortaya koy-
muşoluruz. Millı Eğitim Ba-
kaniığı kaynaştırmadan ya-
na. Konunun uzmanJan ise
ikiye bölünmüş durumda.
Türkiye'de özürlü çocuk
ve gençlere eğitim veren okul
sayısı 153. Kaynaştırma yo-
luyla eğirim veren okul sa-
yısı ise 2513 ve kaynaştırma
programındaki öğrenci sa-
yısı 8604.
MiUi Eğitim Bakanlığı'mn
bu konudaki görüşü şöyle:
"Özüriü çocuklann eğiti-
minde temel amaç, özd egi-
timin nicefiğini ve niteliğini
arttırmakhr. Bu amaca hiz-
met eden en iyi yöntem ise
kaynaştırma eğitimidir. Bu-
nunla beraber aynşnrmanın
zonınlu olduğu durumlar or-
taya çıkmaktadır. Özürlü ço-
cuklann özel gereksinimle-
ri, toplumun ekonomik ve
sosyal koşullan, özürlü ço-
cuklara eğitim veren okulla-
nn açılmasını gerekli kıfrnak-
tadır. Kaynaştırma yönte-
miyie sağhklı üısanla-engel-
li üısanın birtikte yaşaması,
sevgi, bflgi ahş-vcrişi içinde ol-
ması arzulanan en gûzel yol-
dur. Kaynaştırma progra-
nuna giremeyenler için özel
eğitim okulian ihtiyaçtu-."
Marmara Universitesi Ata-
türk Eğitim Fakültesı Eği-
tim Hizmetleri Bölümü, Eği-
timde Psikolojik Hizmetler
ABD öğretim üyesi ve otis-
tik Ece'nin annesi Yrd. Doç.
Dr. Psk. Nevin Eracar Ba-
şar, "kaynaştırma'dan de-
ğil, "kaynaşma"dan yana.
"Onlar kendi sınırlannı
genişletme kapasite ve ola-
nağına sahip değiller. Biz-
se onların sınırlarına yak-
laşabiliriz. Onlar bize gel-
mesin, biz onlara gidelim"
diyen Başar, şöyle devam
etti:
"Kav naşma bizim onlar-
la yaşamayı öğrenmemiz-
dir. Kaynaştırma progra-
mına uygun bulunan bir
özürlü çocuk sınıfa girdi-
ğinde ne yapacak? Çocuk
özriinden dolay ı dengesiz-
lik, kaygı, aşağılık komp-
leksi ve öfke hisleriyle do-
lacak. Hiç kimse zorunlu
olarak birbirine katlanma-
malı, bunu isteyerek yap-
malı. Benim kızım normal
insanlann arasında son de-
rece uyumlu zaman geçire-
biliyor, ama kendi okulu-
na gitmek istiyor."
Nevin Eracar Başar'ın
önerisi şöyle:"Kaynaşma
yöntemine Otistikler Klü-
bü bir örnek olabilir. Bu
klüpte otistiklerle kaynaş-
mak isteyenlerden oluşan
bir gönüllüler ordusu oluş-
tu. Otistikler ve onlaıia bir-
likte olmak isteyenler, bir-
lîkte gezilere gidiyor, çeşit-
li etkinlikler gerçekleştiıi-
yorlar. Okulfarda verile-
cek konferanslarla, özürlü
olmanın ne demek olduğu,
özürlüyleyaşamanın nasıl
bir şey olduğu anlatjlabilir."
Çocuk Ruh Sağlığı ve Nö-
ropsikoloji uzmanı, psiko-
log Murat Güvençer'e gö-
re ise bu tür çoculdar ayn
özel okullarda değil, diğer
çocuklarla bir arada öğre-
nım görmeli. Güvençer, so-
runlu çocukJann bir arada
bulunmasının sakıncalan ol-
duğunu belirtıyor.
Intemet gazetesi
Xn yayına başladı
Haber Merkezi - Türki-
ye'nin Intemet aracılığı ile
okuyuculanna ulaşacağı ilk
gazetesi, gazetemiz yazarı
L'ğur Mumcu'nun bir suikast
sonucu öldürülmesinin yıl-
dönümünde çıktı. Xn (Ek-
sen) adlı gazete tnternet'i
Uğur Mumcu'nun çizdiği ha-
bercilik anlayışı ile kullan-
mayı, klasik medyanın kir-
lenmişhğınden uzak, bilgı ek-
senli, alternatıf bir gazete ol-
mayı hedeflıyor.
Xn ile ilgili sorulanmızı
gazetenin kuruculanndan Be-
hiç Gürdhan'a yönelttık:
- Neden Xn, boyle bir fikir
akhnıza nereden geldi?
- tntemetgeleceğın ıletişım
ortamı. Çok yakın bir gele-
cekte insanlar bilgi ve haber
ihtiyaçlannı bu ortam üze-
rinden karşılayacaklar.
- Nasıl bir gazete düşünü-
yorsunuz?
- Bir haber ajansının da-
kiklığinı, bir gazetenin zen-
ginliğini, bir kitabın derinli-
ğini, televizyonun eşzaman-
lılığını ve Internet'in etkile-
şimli ortamını bir araya ge-
tirecek bir gazete olacak.
Mümtaz Soysal, Melih Aşık,
Hasan Pulur, İJmur Talu,
Osman L'lagay, Abdurrab-
man Yıldınm, Ahmet Al-
tan, Deniz Gökçe, Mustafa
Sönmez gibi isimlenn gün-
lük yazılan, Cumhuriyet ga-
zetesi eskı çizerı Kemal
Gökhan Gürses'in günlük
çizgileri Xn'de yer alacak.
- Gazetenin çahşma düze-
ni nasıl olacak?
- Gazeteye iki ana koldan
haber akışı sağlanacak. Rad-
yo Foreks/BBC'nin başlan-
gıçta günde iki üç kez yeni-
leyeceğı haberlerzamanla da-
ha sık yenilenecek. Aynca
bir finans data pazarlama şir-
keti Datascope finans hattın-
da yer alacak bılgileri önce
günlük daha sonra daha sık
olarak yenileyecek.
- Gazeteyknasıl haberleşi-
lecek?
- lnternet'e gıren herkes
bu gazeteye ulaşabilir. Inter-
net üzerindeki adresimiz:
http://www.planetcom.tr/Xn.