Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 OCAK 1996 PERŞEMBE
10 DIŞ HABERLER
Yunanistan Başbakanı Papandreu 'nun yerine gelen Simitis, 'Hep birlikte yeni biryol çizebiliriz' diyerek göreve başladı
Uzakkomşudayenidönembaşladı• Uzlaşmaz siyasetçi
Andreas
Papandreu'nun sağlık
nedenleriyle görevden
aynlmasmm ardından
başbakanlığa seçilen
Konstantin Simitis ile
'yeni bir siyasal
dönem' başladı.
ÖZGENACAR
ANKARA (Cumhuriyet) -
PASOK Genel Başkanı
olmadığı halde parti içinde
seçimle Yunanistan
Başbakanltğına getirilen
Konstantin Simitis (60) ile
uzak komşumuzda "yeni bir
siyasal dönem" başladı.
Simitis, ilk demecınde "Hep
birfikte yeni bir yol çizebiliriz.
Yunanistan'ın yeni bir döneme
girmesine katkıda bulunacak
yeni bir gün, yani 21. yy
doğuyor" dedi.
Uzlaşmaz politıkaci Andreas
Papandreu'nun yerine bu
göreve gelen "teknokrat
poütikacı" Simitis'e Batı'dan
ilk gelen tepkiler olumlu.
Amerikan basını Simitis'ten
"reformist başbakan" diye söz
ederken kendisini ilk kutlayan
yabancı devlet adamı ABD
Başkanı BDI Clmton oldu.
Ikınci telgrafın aynı anda,
Ankara'dan Türkiye Başbakanı
Tansu Çiller ve tslanbul'dan
Ortodoks Patriği
Barthalomeos'dan geldiği
söylendi. Simitis bu göreve
seçüirken PASOK'un
parlarnentodaki grubunda
ilginç gelişmeleryaşandı. Dört
ay ilk turda Konstantin Simitis
(53) ve Alds Tsohatzopoulos
(53) py alarak Yerosimos
Arsenis (50) ve Yannis
HaraJambopoulos'u (11)
elediler. Ikınci turda Arsenis
yanlılan Simitis'e destek
verince Simitis 86 oyla
Papandreu'nun veliahtı olarak
kabul edilen Tsohatzopoulos'u
75 oyla yendi. Böylece
parlamentodaki PASOK içinde
Papandreucular'm güçlü
olmadığı anlaşıldı.
Papandreu muhalifleri olan
Simitis, Theodoros Pangalos,
Bayan Vaso Papandreu ve
Pareskevas Avgerinos'a "dörtiu
çcte"denıliyordu.
1985'te PASOK'tan aynlarak
kurduğu Sosyalist Radikal
Parti ile başansızlığa
ugrayınca Arsenis yenıden
PASOK'a döndüğûnde "dörthı
çeteye"alınmamıştı.
Ancak Simitis, son turda
kendisini destekleyen Arsenis'i
Savunma Bakanlığı'nda
tutarak karşıhğını vermekle
kalmadı, parti içindeki
kcnumunu da güçlendirdi.
Simitis, Papandreu'nun
"Papandreu'cn
ohnayan
T>
oğlunu da kabinede
bıraktı. Dörtlü çeteden olup da
Avrupa Parlamentosu'nda
milletvekili olan Avgerinos
dışında çete üyeleri kabinede
yerlennı aldılar. Haziran
aymda PASOK kurultayı
toplanacak. PASOK
Başkanlığı'nı elinde tutan
Papandreu'nun sağlık
durumuna göre kurultayda
Iiderlik ve başbakanlık için
kıran kırana bir mücadele
yaşanacak. Simitis'in beş aylık
başbakanlığı kurultay
seçiminde etkılı olacak.
YENİ BAŞBAKAN SlMlTtS
'Çinli' Başbakan
Bay Simit
Konstantin Simitis 23 Ha-
ziran 1936'da Pire'de doğ-
du. Babası Yeorgios, aynı
zamanda avukat olan Eko-
nomik Bilimler Fakülte-
si'nde bir profesördü. Iç sa-
vaşta "D»ğ rlükümetTne
katılmıştı. Bir profesör olan
agabeyi Spiros ile birlikte
ailecek komünist EAM ör-
gütûndeydiler. Savaşta, gün-
leri dedeleri ile birlikte sak-
lanarak geçiyordu.
Simitis, içine kapanık bir
pohtikacı olarak tanınır. Ün-
İü politikacı-artist Melina
Merkuri çok sevdığı Simitis
hakkında "Gülmesini bilme-
yen bir pırUntadır" demiş-
ti. Olağarüstü temkınlidir,
başbakanlık seçımı öncesin-
de "Beni bakanyaparsan sa-
na oy vereceğim'' diyen hiç-
bir kişiye "ohır" demedi.
Kendisine "sağa" diye
takınılan Simitis, yılbaşı ön-
cesinde arkadaşlanna Ital-
yan fîlozof ve sosyalist se-
natör Norbertio Bobio'nun
bir kitabını hediye etti. Ki-
tap, sağ ve sol arasındaki
ayınm çizgisini sol eğilim
açısından inceliyordu.
Her konuda bilgi sahibi,
genel kültürü zengin bir ki-
şidir. Okul kitaplan dışında
okuma zevkini dûnya ede-
biyatım çok iyi bilen annesi
aşılamıştı. Bakanlıktan ısti-
fa ettığinde 20 kitap satın
alarak evinin yolunu tuttu.
Partideki arkadaşlan ara-
• Gözlerinden
ötürü 'Çinli'
takma adıyla
anılan Simitis,
olağanüstü
temkinli bir kişi
olarak tanınıyor.
sında gözlerinden ötürû
"ÇinM" takma adıyla anılan
Simitis, Almanya'da Ham-
burg Üniversitesi'nde, baba-
sı gibi hukuk ve ekonomi
öğrenımi gördü.
Aynı üniversitede dokto-
rasını verdi, çalışmalannı
lngiltere'de London School
of Economics'de sürdûrdü.
Almarrya'da kalarak üniver-
sitede ekonomi okutmanı
oldu. I971'de Almanya'da
Justus Liebig Üniversite-
si'nde ticaret ve medeni hu-
kuk profesörlüğüne yüksel-
di ve 1975'e kadar kaldı.
Amerika'dan çok Avrupa
yanlısı olarak bilinmesinin
nedenı, eğitimini ve eğitici-
liğini Almanya'da yapma-
sından kaynaklarur.
Yunanca yazdığı kitaplar
arasında "Patent HakkT,
"Hayafi Söz", "Muhalefet
YaptsT, "Siyaset, Hükümet,
Yasa", "Yunan Toptannı-
nun Modernleşmcsi ve Kal-
kınmasT, "Ekonomik Istik-
rar PoBtikası'',"Popûlinn ve
Sıyasa", "Siyasada Yön De-
ğiştirnıe Önerisi",
u
l lusafcı
Popölizm ya da Ulusal Stra-
teji", "Birleşmeyi Deneye-
Bm", "PASOK'un Üçûncfi
K'ongresindcn Yansınuüar",
"Etkin Tophım, Etkin Ytan*-
nistan" yer alır. "Kaımı Dö-
zininde lyi Ahtok" ve "Tü-
keticinin Korunması" adlı
kitaplan ıse Almancayazdı.
Çeşitli makaleler yayımla-
dı.
1965'te "Siyasal Araşhr-
malarMerkezj"nin kurucu-
lanndan bıri olarak siyasal
yaşa;na atıldı. Askeri cunta-
ya karsı yeraltına indi, an-
cak tutuklanacağını anlayın-
ca sahte pasaportla Yunanis-
tan'dan kactı. Eşi "Daphne-
(Defhe)" tutuklandı ve höc-
reye konuldu.
1970'te Papandreu'nun
direniş örgütü PAK'a girdi.
Almanya'da cunta aleyhin-
de toplantılar ve örgütlen-
melergerçekleştirdi. 3 Eylül
I974'te PASOK'un kurucu-
lan arasında yeT aldı. Mer-
kez Komitesi'nin yanı sıra
lcra Komitesi'ne seçildi.
Papandreu'nun ilk kabi-
nesinde teknokrat olarak ge-
tirildiği Tanm Bakanhğı
koltugunda dört yıl oturdu.
Avrupa Birliği'nden gelen
yardımlan Yunan köylüsü-
nün refahmın yükselmesin-
de kullandı.
tkinci kabinede iki yıl
ulusal ekonomi bakanı ola-
rak görevlendirildi. 1985'te
Pire'den Yunan Parlamento-
su'na girdi ve bu başanyı
günümüze kadar sürdûrdü.
1989'da eğıtım bakanı oldu.
1993'te sanayi, enerjı, tek-
noloji ve ticaret bakanlığı
yaptı. Papandreu ile anlaş-
mazlığa düşünce bu göre-
vinden birkaç ay önce istifa
etti.
Simitis'in seçilmesinin
AB'nın başkenti Brüksel'de
"oJumlu bir geiişme^olarak
karşılandıği ve Brüksel-Atı-
na diyaloğunun daha da iyi-
leşeceğine inanıldığı bildi-
riliyor.
Simitis'in "dış politikada
kaybettigimiz zeminleri ve-
niden kazanarak mevcut
olanaklardan yararlanmab-
yız" dedtgi ve Avrupa yan-
lısı bir siyasa ile Papand-
reu'nun gölge düşürdüğü
"Avrupa uvgarlıgının ve de-
mokrasisinin beşiği Yuna-
nistan'' kavramını canlandı-
racağı bildiriliyor.
Koltuk bekleyenleri kjz-
dırma pahasma bakanlık sa-
yısını azalttı. PASOK'ta Pa-
pandreu'nun eksilerinin ne-
den olduğu bozukluklan gi-
dermek amacıyla yeni bir
yapılanma peşinde oldugu
söyleniyor. Bunun parti
içinde bazı sürtüşmelere ne-
den olacağını biliyor.
Simitis'i dış politikada şu
dört temel sorundan oluşan
gûç gûnler bekliyor
1. Üskûp ile Makedonya
sorunu,
2. Kıbns,
3. Türk-Yunan anlaşmaz-
lıklan,
4. Avrupa Birliği ile iliş-
kiler.
Kendisini destekleyen Ta
Nea gazetesi "Simitis fle ye-
ni bir dönem açıldı'' diyor.
Simitis seçıldikten sonra
PASOK Genel Başkanhğı
unvanmı koruyan Andreas
Papandreu'yu hastanede zi-
yaret ederek kendisine
"izindegkJecefnH" söyledi-
ğini açıkladı.
Sosyalist PASOK'un yeni
hükümetinin başma Pa-
pandreu'dan sonra Simi-
tis'in gelişinden Yunan sa-
nayi ve işadamlannın mem-
nun oldukJan ve borsanın
yükseliş eğilimi gösterdiği-
ne dikkat çekifiyor.
İlginç bir espri anlayışı
olan Simitis, aleyhinde çı-
kan karikatûrleri arşivle-
mekten ve kendisini şiddet-
le eleştirmekten hoşlaruyor.
Müstehcen fıkralara pek il-
gisi olmayan Simitis'in 36
yıllık eşi ile arkadaşlannı
kıskandıracak bir "aşjt*! bu-
gün de yaşandığı bildirili-
yor.
Ünlü şarkıcı Yeorgios
Dallaras'uı mûzigini ve şa-
rabı seviyor. Tiryakisi oldu-
ğu tek şey adaçayı. En bü-
yük zevkinin Sifhos adasın-
da, başmda bir balıkçı kas-
keti, kıralık bir kayık ile ba-
lık avlamak olduğu bilini-
yor. Yine de usta bir balıkçı
olarak kabul edilmiyor.
Kolonaki'de Türk Büyü-
kelçiliği ile Yunan Başba-
kanlıgına yakın bir caddede
oturan Simitis, boş zaman-
lannda eşi ile el ele tutuşa-
rak ilk olimpiyat oyunlan-
nın düzenlendiği stadyumun
karsısındakj büyük Zappion
Parkı'na yürüyüşe gidiyor.
Simitis'in iki kızından bi-
ri olan Fiona (30) ressam,
Marilena (28) ise babasının
izinde New York'ta aynı eği-
timi görûyor.
76 yaşındaki Papandreu, uzlaşmaz siyaseti ve eşi Liani'nin skandallanyla dünya giindeminden inmiyordu.
Yeni Başbakan Simitis, göreve seçiMr seçflmez eski Başbakan Andreas Papandreu'yu ziyarete hastaneye git-
Yunan soyadları ve kökenleri
Bazı istisnalar dışında genellikle
bir Yunan'ın soyadından aile
kökeninin geliş yerini anlamak
olanağı vardır. Bu da bize
politikactnın geçmişi hakkında
ilginç ipuçlan verir.
"Soyadı" ile "köken"arasmdaki
ilışkiyi belirfemeden önce bir
başka olguyu anımsatmakta yarar
var. Türlciye 1922'de "bagunsızlık
savaşı
T
'nı kazandığında başta
Ingiltere olmak üzere Avrupalı
hükümetler "mübadele'' olgusunu
yarattılar. Buna göre Anadolu'da
yaşayan Rum-Ortodokslar
Yunanistan'a oradaki Türklerde
Türkiye'ye gönderildiler.
Savaştan yenilgıyle çıkmış,
ekonomisi altüst olmuş
Yunanistan'm 1922'deki nüfusu
sadece 2.8 milyon idi. Türkiye'ye
gönderilen 400 bin Türk'ün
karşılığında Anadolu'dan 1.4
milyon Rum'un Yunanistan'a
topluca göçü ile bu "ekonomik ve
tophımsal karmaşa" yaşandı.
("Bizans-Klasik Türk Halk
Müziği'"nin birleşmesinden oluşan
Anadolu kökenli bir "Blues" türü
olan "Rebetika" o günlerin
tzmir'in Mezarlıkbaşı ya da
Kordon'daki esrarkeşlerin
(rekabetlerin) meyhanelerinden,
Pire'nin yan mahallelerindeki
tavernalara göçe zorlanmış bir
müzik dalgasıydı.)
Bu rakamlardan hareket
ettiğimizde bugün Yunanistan'da
yaşayan her üç Yunan'dan birinin
kökeninin Anadolu olduğu ortaya
çıkar. Bu gerçeği günümüzde de
karutlandığını anlamak için
Yunan'lann soyadlanna birgöz
atmak yeter.
1. "—idis'' ile biten, örneğin
"Fidanidis" soyadlı Yunan
kesinlikle Doğu Karadeniz'den göç
eden Pontus Rumudur. (lşin ilginç
yanı bızim söylediğimiz "Laz"
öyküleri bugün Yunanistan'da
aynen "Ponti"ler için de anlarılır.)
2. "-^glu" soyadlı Yunan
vatandaşınm kökeni Konya,
Kayseri gibi Orta Anadolu
yöreleridir. Ömeğin Yunanistan'ın
en önemli sanayici ve
turizmcilerinden Haralambos
Tsaousoglou'nun soyadı tam
anlamıyla çavuşoğlu demekti.
3. " _ poulos" takısı Güney
Yunanistan'da özellikle Patras
yöresindeki insanlann soyadlannı
oluşturur. Tıpkı Kamu Düzeni
Bakanı Akis Tsohatzopoulos gibi.
4. " _ takjs" ise hiç kuşkunuz
olmasın o kişinin kesinlikle Girit
adasından geldiğini açık seçik
anlatır. Örneğin eski Başbakan
Konstantin Miçotakis.
5. "_.js" örneğin eski Başbakan
Yeorgios Rallis'de görülür. Bu takı
bu kişilerin kökeninin Anadolu
kıyısına yakın adalarda ya da
Türkiye'nin batısında yaşamış
Rumlar olduğunu ortaya koyar.
DIŞİ$LERİ BAKANI PANGALOS
1919Ma Izmir'i
işgal eden Yunan
konıutanın torıuııı
Şimdi, Yunanistan Dışişlen Bakanlığı
koltuğuna oturan Theodoros Pangalos
ile Atma'da 1983 Temmuz'unda o zaman-
ki ticaret bakanlığı yardımcılığı maka-
mmda konuştuğumda benim yerime o ilk
soruyu yöneltmiştı:
- Kaç yaşındasıruz?
-45
- Siz de mi I938'de doğdunuz?
- Evet...
- Ohalde aynı vaşda olduğumuza göre
birbirimizi daha iyi anlanz. iki aydın ola-
rak daha iyi anlaşabiliriz.
Ticaret Bakan Yardımcısı olduğu için
kendisi ile Türk-Yunan ekonomik ilişki-
lerinin nasıl geliştirilebileceğini öğren-
meye gitmiştim. Sorulanmı yöneltmeye
fırsat vermeden kendisi başlamıştı anlat-
maya:
- Biliyormusunuzki ben Türkiye'de sûr-
gün yaşadım. 1%7'de askeri cunta, Yuna-
nistan'da yönetimi ele geçirince ülkemi
terk ederek Türkiye'ye sıgındım. Am ay
süre ile Ayvahk'ta oturdum. Orada pek
çok Türk arkadaştm oldu. Bazılan ile za-
man zaman haberleşiriz. Antalva'va ka-
dar tüm kıyıyı gezerek gördüm. Çok gö-
zel bir ülkeniz var. Her gfttiğün yerde ba-
na ozel ilgi gösteriML
Ayvahk'ta sürgıin dönemi
Ben kendisine yaptığım ziyaretin ama-
cını unutarak bu ilginç yaşamöyküsünü
dinlemeye koyulmuştum. Genç Bakan
Yardımcısı Pangalos, Türkiye anılannı
anlattıkça mülakat beklediğimden daha
da ilginçleşiyordu:
- Ben Yunan askeri cuntası döncminde
AjTalık'ta sürgiin yaşar- ————
ken babam Yeorgios Pan-
galos ise orduda bir gene-
raldi. Karşüıklı ö/.lem
içindeydik. Babamın \e
benim içinde bulunduğu-
muz özel koşullar nede-
niyle bu özlemi gidermek
için bir yol bulmuştuk.
Babam Midilli Adası'na
geliyor ve ben de Ay>a-
hk'tan denize açılıyor. tch-
like altında buluşupözJem
gideriyorduk.
Pangalos'un sözü bit-
mesin istiyordum. Bu
arada bir noktaya değin-
mek istiyorum. Yunanis-
tan'da gelenektir. Erkek
toruna genellikle büyük-
babanın adı verilir. Bu
durum Theodoros Panga-
los için de geçerliydi. De-
de Pangalos'un (1878-
1932) kim olduğunu toru-
nun ağzmdan dinleyelim:
- Dedem Theodoros
Pangalos da babam gibi
bir subaydı. (Sevr Anlaş-
masına dayanarak) 15
Mayıs 1919'da tzmir'e çı-
kan Yunan ordusunun
başkomutanıydı.
Torun Pangalos'u bil- ^^"^~™~~™
miyorum, ama Yunan tarih kitaplan de-
deden "Büyük Türk Dûşmanı" diye söz
ediyor. Yunan tarih kitaplannda general
dede "Hırslı, aamasız ve politika merak-
hsı" diye tanımlanıyor. Dede Pangalos'un
ünlü Yunan devlet adamı Eleftheros Ve-
nizelos'agönderdiği birmektupta "_Bir
hafta içinde biz Türkterf sonsuzluğa dek
geldikleri Asya'ya kapatacağız._" diye ya-
zan kişi olarak tanınıyor.
Yunanlann "Köçûk Asya Fdaketi" de-
dikleri Anadolu bozgunundan sonra Tür-
kiye ile Lozan Anlaşması imzalandı. Tür-
kiye Cumhuriyeti kuruldu. Yunanistan
1925'te bir askeri ihtilale tanık oldu. th-
tilalin başında dede Pangalos vardı. Tek
başına "diktatör" olarak ülkesınin başı-
nageçtiğinde Venizelos'a yazdığı bir baş-
ka mektupta şöyle diyordu:
" „ thtilalin ılımlı niteligi hemen hemen
tüm ihtilalci subay lann çevremde toplan-
malanna neden olduve de ben ihtilalin ile-
rideki yönünü saptamak konusunda çalış-
maya kaoimak zorunda kaldım. Bir dik-
tatörtük hükümeti kurma yolunu tutma-
ya karar verdim."
Dedenın 1924'tekı bu "diktatörlük"
hevesine karşılık torun 1967'de "dikta-
tör"lere karşı bayrak açacaktı. Işte Pan-
galos ailesinin üç kuşak boyunca Türki-
ye ile bağlantılı yasamöykülerinden köşe
taşlan.
O gün torun Pangalos, Ticaret Bakan
Yardımcısı olarak iki komşu ülke arasın-
daki ticaret ilişkileri hakkında şu değer-
lendirmeyi de yapmıştı:
Türkiye'de sürgündeyken bir gözie-
mim oldu. Türkiye'ye yakın adalanmız
• Yunan tarih
kitaplan, yeni
Dışişlen Bakanı
Theodoros
Pangalos'un
dedesinden 'Büyük
Türk Düşmanı'
diye söz ediyor.
Yunan ana kıtasından daha kolay ve daha
ucuza, burunlannın dibindeki Türk li-
manlanndan beslenebilir. Bu adalar ile
Türkiye arasındaki ticari ilişkilergeliştiri-
lirse iyiolur. Türkiye'de kaldığım süre için-
de biçbir Türk 'ten ülkeme u> halkıma yö-
nelik düşmanca bir da\ranış görmedim."
Türkiye'nin de istedığı bu değıl mıydi?
Ama ne var ki genç Pangalos, daha son-
ra Avrupa Birliği'nden sorumlu dışişlen
bakan yardımcısı olduğunda bu söyledik-
lerinin tam tersine, ilk iş olarak 1986 ey-
lülünde "Türkiye'ye karşı veto"kullan-
mak oldu. Kuşkusuz bunda Papand-
reu'nun karan inkar edilemezdı. Kısa bir
süre önce Istanbul 'a bir konferans verme-
ye geldiğinde arkadaşımız Le>la Tavşa-
noğlu'na şöyle konuşmuştu:
"Ben hiçbir şe\i gizlemiyorum. Türki-
ye'nin AB üyeliğine karşmm. Ben, Müs-
İüman kökenli dinci militanlartarafından
yönetilen köktendinci Müslüman bir Tür-
kiye'nin AB üyesi olmasını istemiyonım,"
Pangalos, Papandreu'nun güvenilir
adamı ve Dimitra Liani'nin istediği
"Pembe Köşk"e cebinden birkaç yüz bin
dolar bağışlayan ve eskiden yardımcılığı-
nı yaptığı Karalos Papulyas'ın yerine Dı-
şişlen Bakanlığı koltuğuna oturdu.
Pangalos. Atina yakınındaki Elefsi-
na'da doğdu. Atina Üniversitesi'nde hu-
kuk ve ekonomi okudu. Öğrencilık yılla-
nnda Kıbns'ın "kendi geleceğine kendisi
karar vermesi gerektiği'' yolunda gösteri-
lerdüzenledı.
Ünlü ' Z ' olayının gençlik örgütünde
görevaldı. Çeşitli kereler tutuklandı. De-
ğişik aşın solcu gençlik örgütlerinde bas-
— — ^ — ^ — kanlık yaptı. Fransız hü-
z: ' kümetinin bir bursuyla
Sorbonne Üniversite-
si'nde doktorasını tamam-
ladı. Ayvalık'tan sonra git-
tıği Batı Avnıpa'da "Sür-
gündeki Ünrversite Me-
zunlan Birliği"nı kurdu.
Cunta. genç Pangalos'u
"Yunan vatandaşüğTndan
,ıkardı. Bu arada çeşitli
Avrupa dergilerine askeri
yönetım aleyhine makale-
ler yazdı. Fransız üniversi-
telenndeçeşitli ekonomik
seminerlen yönetti. Pan-
galos'un yaşammda
"Türkiye"nin genellikle
"kader çizgisi*'ni sıkça et-
kilediği göriilüyor. Panga-
los, cuntanın Kıbns'taki
sağcı darbe girişimi üzeri-
ne Türkiye'nin adaya mü-
dahalesi sonucunda
1974'te Yunanistan'a dön-
me olanağını elde etti.
Pangalos. Elefsina'da be-
ledıye başkanlığına aday
oldu. Papandreu, kendisini
198l'de ticaret ve 1984'te
Avrupa bırliğinden sorum-
lu dışişlen bakan yardım-
cılıklannda görevlendirdi.
1987'de PASOK tcra Ko-
mitesi'ne seçildi. 1989-93 yıllan arasın-
da Yunanıstan'ı Avrupa Parlamento-
su'nda temsil etti. Atina Beledıye Baş-
kanhğı seçimıni kaybetti.
Muhalefetten tepld
Yunanistan*da ulusal sorun olarak kabul
edilen "Makedonya Cumhuriyeti"nin
adındakı "Makedonya" kavramı konu-
sunda tam ters bir yaklaşım içinde oldu.
"Makedonya denilmiş ya da denilmemiş
nefarkeder" sözü muhalefetın büyük tep-
kisine neden oldu.
Avrupa Birlığı'nde Almanlar hakkında
söylediği "cücebeyinlidev'' sözünden do-
layı bu görevden aiınıp özür diletilınce
Papandreu'nun karşısma geçti.
Pangalos'un bu göreve getiriüşinden
Avrupa Birliği ile ABD'nin rahatsızlık
duyduklafı yolundaki bir soruyu hükümet
sözcüsü Dimıtns Rcppas, "Pangalos'un
kendi kişisel görüşleri ounası doğaTdır. An-
cak Pangalos'un hükümet çizgisini izle-
mesi de zorunludur"diye yanıtladı.
Muhalıf Elefteros Tipos gazetesi. "Tu-
tarsız bir politikacı olan Pangalos,yeni hü-
kümetin barometresi olacak" diyor. Gaze-
te. Pangalos'un bu göreve seçilmesinin
"Papandreu'nun dış politikasına bir tep-
ld anlamına geldiğüıi" de öne sürdü.
Hükümet yanlısı Elefterotypia ise
"Pangalos'u zor günJer, ancak bildiğJ ko-
nular beklijor'' demekle birlikte, "Pan-
galos'un geçmişte dış konularda izlediği
tutumun birkaçkezkınandıgını" da anım-
sarmaktan gen kalmadı.
Yarın: Ağır toplar'