14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8EYLÜL1995CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dil ve anlatım bozukluklannın yanı sıra coğrafya kitaplanndaki haritalann da yanlışhğı eleştiriliyor Kitaplar I>iltii yanhşlarıyla <lolıı MERİHAK İZMtR-Talim \e Terbiye Kunılu'nun denetiminden geçip onaylanan ders ki- taplan yanlışlarla dolu. Kitaplardaki dıl ve anlatım bozukluklannın yanı sıra özel- likle coğrafya kıtaplannda yer alan hari- talann ve bilgilerin yanlışhğı eleştiriliyor. Talim \e Terbiye Kurulu'nca tncelen- dikten sonra okullara önenlen kıtaplar gerçekten gerektiği gibi ırdeleniyor mu? Bu sorudan yola çıkarak yapılan araştır- malarda birçok ders kitabının hatalı ya da yanlış baskılı olduğu gözlerden kaçmı- yor. Kimi sayfa sayısını yükseîtmek ama- cıyla gereksiz fotograflar. şemalar, bilgı- len kitaplanna alıyor. Dokuz Eylül Oniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof.Dr tbrahim Atalay Talim ve Terbi- ye Kunılu'nun kitaplan yeteri kadar ir- delemediği görüşünde. Kurul tarafmdan onaylanarak okullara önerilen coğrafya kitaplannın büyük bir bölümünün hata- larla dolu olduğunu savunan Prof.Dr. Atalay, kurulun görevini yerine getirme- diğini söylüyor. Talim ve Terbiye Kunılu'nun onayını alan 6 coğrafya kıtabını ıncelediğini be- lırten Prof.Dr. Atalay, bu kitaplarda çok saynda ve ciddı hatayla karşılaştığını bil- dirdi. Kitap yazmanın belli bir yöntemi- nin olması gerektiğini belirten Prof.Dr. Atalay şunlan söyledi: "Bir insan çok bilgili olabilir. ancak ki- tap \azamayabilir veya yazdığı kitap pek iyi anlaşılmayabilir. Coğrafya kitapların- da bunlarla çok sıkça karşılaştim. Şekil- ler bozuk ve öğrencinin anlayamayacağı biçimde. Kitabın. muhakkak surette an- laşılır olması \e bilimsel > önden bir açığı doldurması gerekir. Hele hele kitap. özel- Hkle ders kitabı. orta dereceli okullarda okutulacak kitaplar, sadece ticaret ama- cıyla, para kazanmak için yazılmaz. An- cak bugiin bu böyle. Bu kitaplar, Talim ve Terbiye Kurulu BaşkanlığTnda bir ko- misyondan geçiyor. daha sonra kurulda incelendikten sonra kabul edili>or. Ora- da coğrafyacılar yok mu diye sorulabilir. Talim ve Terbiye Kurulu'nun bu tepkile- re karşı alacağı tedbiri hep birlikte göre- ceğk." Prof.Dr. Atalay, kendi yazdıği coğraf- ya kitaplannda da hataların bulunduğu- nu söylüyor. Coğrafya 1 kıtabında. "Dünyanm ekliptik düzleme 66733' eğik yazüması gerekîrken 23?27' yazıldığınr. yıne aynı kitapta "AbantGölü'nün heye- İansetgölü" olarak nıtelendırildığinıbe- lirtiyor. Prof.Dr. Atalay'm coğrafya ki- taplannda saptadığı yanhşlıklar ve ken- di yorumlan şöyle: -Celal Aydın'ın Coğrafya 1 kitabında Türkıye"nin yıllık sıcaklık ortalamalan- n ı gösteren haritadaki yanlışlıklar olduk- ça dikkat çekici. Urfa bölgesıyle Akde- niz'in kıyı şeridinin büyük bir bölümü- nün vıllık sıcaklık ortalaması 4 derece- den düşük olarak göstenliyor. Aynı kitap- ta Türkıye'nin depremleri, bilimsel görüş ve anlayıştan uzak değerlendirilıyor. Tür- kıye'de deprem alanlannın dağılışı hari- tasında ise deprem bölgeleri yer almıyor. Ancak siyah çizgılerle faylar gösterili- yor. - Celal Aydın'm Coğrafya 2 kitabında Ege Bölgesi'nin Türkiye'nin elektrik üretımine önemli ölçüde katkıda bulun- duğu belirtıliyor. Ege Bölgesi'nde üreti- len enerji toplam 11 bin GW. Türkiye'de de yaklaşık 65 milyar kws'nin üzerinde olduğuna göre. Ege Bölgesi'ndeki sant- raller nasıl olur da Türkiye elektrik üre- timine önemli katkıda bulunabilır? Ko- caeli Yanmadası'nın yükseklik ortalama- sı 500- 600 metre olmasına karşın kitap- ta 1000-2000 metre olarak yer alıyor. - Akdenız bölge hantasında Mersin, denizden uzak göstenliyor. Köyceğiz Gölü'nün bulunmadığı haritada. Eğirdir ve Beyşehir göllen. olduklan bıçimden farklı yer alıyor. Aynca Anamur da bu- lunması gereken yerden uzakta biçim- lenmış. Kitapta Kemer, taşkömürü üre- tim merkezi olarak gösteriliyor. - Celal Aydın ve Mehmet Aydın'm Türkiye Cografyası 1 kitabında Türki- ye'nin yeryüzü şekilleri haritasında yük- selti basamaklannda önemli hatalar bu- lunuyor. Madra Dağı yerine Kozak Dağı yazılırken, Emir Dağlan, Mercan Dağla- rı ile Karasu-Aras dağlannın yeri yanlış göstenliyor. Bozok Platosu yerine Kızı- lırmak Platosu yazılırken sadece bir yer- de bin metreyi aşan Yıldız Dağlan 3 bin metrenin üzerine çıkanlmış. - NurşenAslan'ın Coğrafya 1 kitabın- da atmosfer ve özellikleri konusunda ve- rilen bılgi ve şekillerin bazılan yanlış. Ömek olarak troposfer katmın 12 kilo- metre olmasına karşın, şekilde kullanılan ölçeğe göre 3 kilometre, 90 kilometre yükseklikte atmosferin sıcaklığı 250 de- receyeçıkanlıyor. Ayaz: Eğitimde a yıllık kayıp : 6 Okuflarnı geç açdıııasma gerekyok' ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Milli Eğitim Ba- kanhğı, hselerde yeni sınıf geçme sistemine geçilmesi- nin okullann yeni öğretim yı- lına başlama tarihinın erte- lenmesine gerekçe olamaya- cağını bıldirdi. Bakan Nev- zat Ayaz. Türkiye genelinde kredili sisteme altyapı hazır olmadan geçildıği için eği- timde 4 yıllık bir kayıp oldu- ğunu söyledi. Milli Eğitim Bakanlıgı Müsteşan BencrCordan. lı- selerde yeni sisteme geçil- mesi nedeniyle okullann geç açılması gerektiği konusun- Gözaltma alınanlar serbest tstanbul Haber Servisi - Cağaloğlu'nda Eğıtim- Sen üyesi bir grubun yürüttüğü, "Parah Eğitime Hayır Kampanyasr çerçevesınde lstanbul tl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde öncekı gün yaptıgı izınsız gösteride gözaltına alınan 2 Eğitim- Sen yöneticisi ve bir öğrencı savcılıkça serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıktan sonra gazetecılerin sorulannı yanıtlayan Egitım-Sen 1 No'lu Şube Başkanı Servet Öncü. gösterinın engelenmesinin "demokratik haklara ve demokrasiye yönelik bir saldın" olduğunu ılen sürerek. "Mücadelemiz, kamu çalışanlan grevli toplusözleşme hakkı alana kadar sürecektir" dedı. daki tartışmalara açıklık ge- tırdi. Cordan, program ve haftalık ders çizelgelerının hazırlanmasında herhangı bir gecikmenin söz konusu olmadığını belirterek, "Okullann bir hafta geç açıl- masınagerekyok" dedi. Cor- dan. ders programı ve çizel- gelerin bir günde hazırlana- bileceğıni belirterek şunlan söyledi: "Okullann bir hafta geç açılmasıyla öğrencilere ve öğ- retmenlere sistemin daha iyi anlatüacağı düşüncesini doğ- nı bulmuyorum. Okullar er- ken açüsın ki Öğrencüer bir an önce yeni sisteme başlasın- lar. Oğrenciye sistem, en iyi okulda anlaulabilir." Ankara Milli Eğitim Mü- dürlüğü yetkilileri, okullann önceden belirlendıği gibi 11 eylülde açılacağını, herhangi bir ertelemenin söz konusu olmadığını bildirdiler. Milli Eğitim Bakanı Nev- zat Ayaz, TRT 1 'de yayımla- nan "Politika KulvarT prog- ramına yaptığı açıklamada, Türkiye genelinde kredili sisteme altyapı hazır olma- dan geçildıği için eğitimde 4 yıllık bir kaybın söz konusu olduğunu söyledi. Ayaz, kre- dili sistemin 1970-1974'lü yıllarda bazı okullarda de- nenmesıne karşm başanlı olunamadığına işaret ederek şunlan söyledi: "Bu uygulama neticesinde bunun genel uygulamasın- dan vazgeçildi. Öndan sonra 1990 yılında sistem yeniden uygulamaya geçildi. Ama bu uygulama da bu defa pilot uygulama şeklinde degil. tüm okuUanmızda başladı. Altya- pı hazır olmadan geçildiği için de arzu edilen sonuç afi- namadı. Netkede 4 yılhk bir kayıp söz konusu oldu." Nükleer denemelereprotesto Birleşik Sosyalist Parti, 5 eylülde Güney Pasifikte ilk nükleer denemeyi gerçekleştiren Fransa'yı. dün Fransa Kosolosluğu önünde protesto etti. BSP örgütünden yaklaşık 30 kişi Fransa Konsolosluğu önünde bir basm açıklarhası yaptılar. BSP adına konuşan İl Başkanı Erdal Kara. dünyanın her yerindeki nükleer denemelerı protesto ettiklerini belirterek Fransa hükümetince planlanan nükleer denemelerin durdunılmasını ıstediklerini bildirdı. Erdal Kara, "İnsanuk Um da geçmişteki terör dengesinden' kurtuldum derken daha vahim bir nükleer silahlanma yanşı ile karşı karşıyadır. Çin ve Fransa, nükleer denemelerde ısrar ediyorlar. Nükleer silahlanmanın bugün gelmiş olduğu düzey, insan türünün ve gezegenimizin yok olmasını an meselesi haline getirmiştir" dıye konuştu. Kara. tüm nükleer silahlann ımha edılmesını ıstediklerini belirttı. Grup. daha sonra "Nükleer denemeler durdurulsun", "Nükleere Karşı ^aşamı Seç", "Hiroşima, Çernobil, Mururoa: ya sonra", "Fransa evine dön*\ "Stop Chirac, start banş" "Hiro-Chirac" yazılı pankartlan konsolosluğun önündeki parmaklıklara , , _.... asarak aynldı. (Fotoğraf: ERZADE ERTEM) ' ' Türk-Iş, htikümeti DemirePe şîkâyet etti • Kamu kesimi toplu iş sözleşmelerinde, Başbakan Çiller'den randevu alamayan ve uzlaşma sağlayamayan Türk-İş, dün Başkanlar Kurulu'nda görevli 33 sendika genel başkanı ve 500'e yakın profesyonel sendika yöneticisi ile Çankaya'ya giderek hükümeti, Cumhurbaşkanı Demirere şikâyet etti. ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetle sürdürdüğü 680 bin ka- mu işçisini kapsayan sözleşme pa- zarlığında 8 aydır bir ilerleme sağ- layamayan Türk-îş. hükümeti. Cumhurbaşkanı Süleyman Demi- rere şikâyet etti. Demirel. "kendini dev aynasındagören**sıyasilerin, iş- çileri "enflasyoncana\^nna"teslim ettiğinı ıfade eden sendikacılara. "devletin hakyemeyeceğini" belirte- rek, kanunlar çerçevesinde gre\ yapmalarını söyledi. Sendikacılan. hak ararken haksız konuma düşme- meleri konusunda uyaran Demirel. " Katlanabileceğiniz kadar fedakâr- lık istenebilir. Sabredin"mesajını verdi. Kamu kesımı toplu ış sözleş- melerinde. Başbakan Tansu Çil- ler'den randevu alamayan ve uzlaş- ma sağlayamayan Türk-Iş. dün Baş- kanlar Kurulu'nda görevli 33 sendi- ka genel başkanı ve 5OO'e yakın pro- fosyonel sendika yöneticisi ile Çan- kaya'ya giderek. hükümeti. Cum- hurbaşkanı Demirel'e şikâyet etti. Türk-İş Genel Başkam BayramMe- ral. Köşk'te yaptığı konuşmada, si- yasilenn kendilerini "devaynasında gördüklerini* 1 ifade ederek. 5 Nisan Kararlan'ndan sonra işçinin 100 li- rasının. 28 liraya indinldiğini. Tür- kiye ekonomisinde ise IMF'nin söz sahıbı yapıldığını söyledi. "Hükü- Cenan Bıçakçı, bugün toprağa veriliyor HaberMerkezi- Sosyalist hareket değer- li bir üyesinı daha yitırdi. Geçırdiğı kalp knzi sonucu önceki gün ölen, Sosyalist Devrim Partısı'nin (SDP) kuruculan ara- sında yer alan ve genel başkanlığmı yapan Cenan Bıçakçı. bugün Ankara"da toprağa verilecek. Bıçakçı. bir süre önce "Dünyada veTürkiye'desosyalizmingeJeceği1 'ni Cum- hunyet'e değerlendırmış. arkadaşımız Emi- ne Algan'ın sorulannı yanıtlamıştı. Cenan Bıçakçı. sosyalızmm geleceğinden umutlu olduğunu söylemış ve bugünkü sorunun, emekçi halkla bütünleşmenin yolunu ara- mak olduğuna dikkat çekmişti. Türkiye'de öncelikle. sosyalizmi bir aka- demik uğraş gibi görmekten uzaklaşmayı başarmak gerektiğini vurgulayan Bıçakçı, bu konuda stratjenin ne olması gerektiğini de şöyle anlarmıştr "Türkiye'de, devrim stratejisini taroşmaktan önce yapmanuz ge- reken işler var. Srrateji. güçler dengesinin hesabıyla başlar. Ister niceliğiy le ister niteli- ğhle olsun. aradığımız güç emekçilerdedir. Onlar işçilerdir. yoksul köylülerdir. Onlar küçük esnaf ve zanaatkâriardır. Kamu çab- şanlandır. İşsiz emekçilerdir, emeklilerdir. Emekçikr, çalışabilir nüfusıınıuzun yüzde 90'ını oluştunııİar. Onlar olmadan Türkün Kürte. Kürtün Türke kırdınlması önlene- mez. Onlarolmadan Alcvi kıyımlan durdu- rulamaz. Onlar olmadan. yaptıklanmızuı adı mücadele bile değildir." Türkiye sosya- • Sadun Aren, MuzatTer İlhan Erdost ve Halit Çelenk, Cenan Bıçakçı'nın ölümü üzerine yaptıklan açıklamada, "sosyalist hareket için önemli bir kayıp" olduğunu belirttiler. list hareketinın önde gelen ısımlerinden Bı- çakçı için bugün saat 11 00'de Ziya Gökalp Caddesı 16 numarada bulunan, Geleceği Birlikte Kuralun Parti Girişimi bürosu önündebirtören düzenlenecek. Bıçakçı'nın cenazesı, saat 13.00"te Maltepe Camıf nde kılınacak öğle namazından sonra Karşıya- ka Mezarhğı'nda toprağa \ enlecek. Bıçakçı kimdir? Adana'da 1933 yılında doğan Bıçakçı, eğitimini bu kentte tamamladı. lncırlık Amerikan Hava Üssü'nde çalıştığı dönem- de sendıkal yaşama adım atan Bıçakçı, Tür- kiye Yapı Işçileri Sendikası'nm bölge tem- silciliğini yaptı. Ağaç sanayıi işçilennin sendıkal mücadelesıne katkıdabulunanBı- çakçı, 1973 yılında kurulan ve 1974 yılın- da DİSK'e katılan Ağaç Sanayıi Işçileri Sendıkasf nın (ASİS) Genel Başkanlığı'na seçildi. Aynı dönemde Türkiye lşçi Parti- si'ne (TİP) de giren Bıçakçı, partinin Ada- na tl Başkanlığı \e genel yönetım kurulu üyelıği görevlerinde bulundu. TtP ıçindekı aynşmada. Mehmet AH Aybar'la birlikte hareket eden Bıçakçı, 1975 yılında SDP'nin kuruluş çalışmalanna katıldı. SDP Genel Sekreterliği'ne getınlen Bıçakçı. Aybar'ın tüzük gereğı genel başkanlıktan aynlması üzerine bu görevı devraldı. 12 Eylül askeri darbesi sonrasmda S- DP'nin yeniden açılışında aktıf görev alan ve yeniden gene! başkanhğa getınlen Bı- çakçı. bir süre önce partisinın. sosyalist so- lun bırliğıne katkıda bulunmak amacıyla feshedilmesınm ardından. bırhk çahşmala- n konusunda çaba harcadı. Sosyalist solun önde gelen isimlen, Bıçakçı'nın ölümüyle ilgilı olarak görüşlerinı şöyle dılegetırdiler. Sadun Aren (BSP Genel Başkanı): Cenan Bıçakçı arkadaşımızı en az 30 yıldan beri tanınm. Birlikte birçok çalışmalanmız ol- muştur. Sonra aradan y ıllar geçti, araya as- ken darbelergırdı. TtP kapandı ama. sonra onu gene aynı saflarda gördüm. Bu bakım- dan kendısıne karşı sevgım, saygım de%am etmıştır. Kaybı gerçekten çok beklenmedik bir zamanda olmuştur. MuzafTer İlhan Erdost (Yayıncı-yazar): Bıçakçı ıletanışmam 12 Mart'ta emnıyette oldu. Bizı 19 nolu bıldıriden dolayı gözal- tına aldılar. Cenan Bıçakçı ilebızı emniyet- te 1. şubeden müteferrikaya aldılar. Orada 2-3 gün birlikte kaldık. 19 Mayıs 1971 de Ellrom'un kaçınlması üzenne bizı tstan- bul'a götürdüler. Sansaryan'da aynı hücre- de kaldık. Sonra Davutpaşa Kışlası'nda bir ay kaldıktan sonra Ankara'ya getirdiler. Yıl- dırım bölgesınde gözaltında kaldık. Böy- le bir birlikteliğimiz oldu. Daha sonra da kendisini tamdım. görüştük. SDP'deki görev. bir yerde Aybar'ın politıkasını de- vam ettiren bir görev olduğu için, benim sosyalist çerçevedeki politik görüşlerim karşı idi. Ama karşılaştığımızda. görüş- tüğümüzde dostça birbirimızle konuşu- yorduk. Ölümden bütün devrimcilergibi derin üzüntü duydum. Halit Çelenk (Hukukçu-yazar): Cenan Bıçakçı, daha önce TlP'te çalışan \e Ada- na İl Başkaniığı'nı yapmış değerlı bir arka- daşımızdı. O zaman toplantılarda, propa- ganda çalışmalannda hep birlikte olduk. Ül- kemızde sosyalist hareket açısından önem- li bir kayıptır. Tüm sosyalistlere başsağlığı dıhyorum. met, 1995 yılında uyguladığı politi- kalarla, yoksulu daha da yoksullaş- tırarak. zenginleri daha da zengin yapma çabasını sürdürmektedir. Azıcık aş,ı olanın elinden aşL işi ola- nın elinden işi alınmaktadır. Yatınm- lar durmuştur. L retenin \e çalışanın değil, paranın para kazandığı bir Türkheyaratılmıştır'' diyen Meral. Başbakan'ın halkı ve ışçileri enflas- yon canavanna ezdirdiğini ileri sür- dü. Meral. Türk-Iş'in, sadece ücretle- rin satınalma gücünün korunmasını istediğıni vurgulayarak, hükümetın halkın ısdıraplanna ve çığlıklarına kulaklannı kapadığını söyledi. De- mirel'den, hükümetın "yanlış icra- atına müdahale etmesini" isteyen Meral. şunlan söyledi: "Toplumun en örgüttü kesimi v« demokrasinin teminatı olan sendika- larla ve Türk-lş'le diyaloğu kesmiş bir hükümeti zabalinize şikâyet edi- yoruz. L Ikesine. halkına \e de\ letine bağh ve halkının mutluluğunu ve hu- zurunu her şeyin üstünde tutan işçi- ler olarak, sorunlarımızı bir rapor halinde arz ediyor. çözümüne katkt- larınızı beküyoruz. Hükümetın bu sorumsuz tavrına müdahale etmeni- zi istiyonız. Şunu herkes biLsin kL geç- miste TUrk-lş'in haklı taleplerini cid- diye almayan siyasilerin akıbeti, Türk-İş'in mücadelesi sonucu ne ol- muşsa, bugün de işçinin sorunlanna yüz çeviren siyasilerin akıbeti aynı olacaktır. Bu, Türk-İş için bir onur meselesidirf Meral, bugün tanm işkolunda baş- latılacak olan greve de değınerek. iş- çilerin haklarını kullanmasına engel çıkartılmamasını istedi. Demirel: Sabredin Sendikacılan, "Atatürk'ün mekâ- nında sizi sevgiyle selamlıyorum" di- yerek karşılayan Demırel. Türk-İş'in demokrasinin önemli kurumlanndan bin olduğunu belirtti. Türk-lş'in. hak ararken her zaman kendini sorumlu hissettığini kaydeden Demırel. "hak arama yollannın açık olması duru- munda. kanunlar çerçevesinde hak aranması gerektiğini'" vurguladı. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI CHP'de İsimler ve Resimlep... İlgilenenler her geçen gün biraz daha azalıyor. A- ma, gene de soranlar var. - CHP nıçin bu duruma düştü? Oysa nedeni çok açık: Yapısal ve ıdeolojik tutarsız- hk! Solun hemen her türü ve hatta bazı sağcılar, aynı şemsiyenin altına girdiler. Partinin bayrağındaki ilke- lerin yansına karşı olanlar bakan oldular. Netlık yok olunca, ıdeoloji önemini yitirdı; hizipsel, mezhepsel, etnik ve çıkarsal dayanışmalar öne çıktı. "Toplumsal ıdeal"\erin yerinı, "bıreysel çıkarlar al- dı. Partiye oy verenlerle. örgüte egemen olanlar birbir- lerinden koptular. Parti ıçi tercihlerde; partiyi değil, parti içi bölünmelen en iyi temsil edebilecek olanlar seçilıroldu. Seçmenle örgütün bağı koptuğu için, yozlaşmayı önleyebılecek "demokratık denetim" süreçleri işle- mez hale geldi. Parti. inandırıcılığını ve güvenilirliğini yitirdı. Ve elbette seçmenini de yitırdi. • • • Bugün CHP'de hangi gruplar var? Önce Baykalcılar. Grup, bir ideolojiye göre değil, önderinin ismine da- yanarak oluşmuş. Yirmı yıllık bir geçmışi bulunuyor. Kemalist çizgıye bağlı olanlar oldukça kalabalık. Ama bazı eski Marksıstleri ya da bazı 12 Eylül ihbarcılannı da görmek olanaklı. Çünkü Sayın Baykal için önemli olan, ideolojiye değil kendisine bağlılık... Bu nedenle de geçmişte kol kola olduğu bazı isimler, şimdi Sayın Boyner le kol kola. ikinci grup, Karayalçıncılar. Bu grupta da ıdeolojik bir bütünlük yok. Çoğunluk eski SHP'lilerde. SHP'nın ıdeolojik tutarsızlığı -doğal olarak- oraya da yansıyor Sayın Karayalçın'ın çevre- si de bir çorba. Numaracı cumhurıyetçisi de var; es- ki CHP'nin "hızlı" sol kanatçılığından, 12 Eylül sonra- sının hızli işadamlığına, oradan da "yükselen değer- ler"e hızla yükselenler de var. (Bu sonuncular, Işık Kansu'nun köşesinde iyi sergilendiler.) Bu iki grup arasında ideolojik bir tartışma hiçbir za- man olmadı. Çünkü ikisinde de grup içi dayanışmayı ideploji sağlamıyor. Öyleyse ne sağlıyor? • • • Bir de "soi kanat" var. Diğerlerinden farklı olarak, kendilerine ideolojik bir etiket koymaya özen gösteriyorlar. Öyleyse -hiç de- ğilse onların- ıdeolojik bir bütünlükleri, tutarlılıklan ol- ması gerekir. Ama yok! Mümtaz Soysal, Kemalist solun en tutarlı ve etki- li temsilcilerinden birisi. Bu nedenle. aynı grup ıçınde yer alan -ama kendi çızgisiyle bağdaşmayan- bazı isimlerle aynı kaba konulmaktan hoşnut değil. Seyfi Oktay da Kemalist soldan bir isim. Ama -Ke- malizme karşı olan- Ercan Karakaş ile ya da -Kema- lizme karşı tutumunu netleştirmekten özenle kaçınan- Aydın Güven Gürkan'la "kader birliğı" yapabilıyor. Ercan Karakaş'ın ayakları Anadolu'ya basmaya ça- lışıyor; ama kafası Almanya'da kalmış. ismail Cem ise Kemalizm ile solculuğu ayrı ayn kefelere koyma- nın sıkmtısında... "Sol kanat", CHP'nin durumundan rahatsız olanla- rın oluşturduğu, birtur "düşünen kafalar" kulübü! • • • Şipşak bir de "Livanelı'ler grubu" oluştu. Yanında Karakaş, arkasında da Fikri Sağlar, civar- larında Doğan Taşdelen. Zülfü üvaneli, aslında CHP'Iİ değil. Ne gam, za- ten Karakaş da değil... Sağlar'ın ne olduğunu söyle- meye gerek yok. Taşdelen ise Kemalist. Onları bir araya getiren acaba nedir? Geriye kalıyor, Kemalist grup. Bu grupta, Hikmet Çetin, H. Fehmi Gürteş, Erol Tuncer, Ali Dinçer gibi eski CHP'den gelen isimler de var; Timurçin Savaş, Hasan Basri Eler gibi yeni isimler de. Ideolojik olarak. Erdal Inönü. Soysal, Oktay, Taş- delen de oraya sokulabilır. CHP içinde, ideolojik tutarlılığı olan tek grup da bu. • • • CHP, ne ideolojik ve yapısal bir tutarhlık kazanabi- liyor ne de -hıç değilse- farklı grupların "banş için- de"yan yana yaşayabilecekleri bir "orantılı temsil"\ içinesindirebiliyor... "Hiziplerkoalısyonu" bileolamayınca, "hiziplersa- vaşı" süruyor. Ve halk da savaş alanını terk ediyor!.. Tarmı ve metal işkolunda grev .\NK.\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Tanm ve metal işkolunda çalışan toplam 23 bin 250 işçı 1995 yılı toplusözleşme döneminin ilk grevinı bugün başlatı- yor. Tanm Bakanlığı'na bağ- lı Tanm İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) ile Sanayi ve Ticaret Bakanlı- ğı'na bağlı Taksan'da çalı- şan toplam 9 bin 850 işçi- nin bugün başlatacağı gre- \in. "genel sağlık ve mili güvenlik" gerekçelerıyle ertelemesi için imzaya açı- lan Bakanlar Kurulu kara- n, CHP'li bakanlara takıl- dı. Çalışma \e Sosyal Gü- venlik Bakanı Ziya Halis. Adalet Bakanı Mehmet Moğultay. Kültür Bakanı İsmail Cem ile Devlet Ba- kanı Onur Kumbaracıba- şı'nın grevin ertelenmesi- ne karşı çıkarak, Bakanlar Kurulu karannı imzalama- malan üzerine, CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı HikmetÇetin'inde imzalamaktan vazgeçtığı öğrenildi. Kayseri Taksan Fabrika- sı'ndaki 650 işçinin bugün başlatacağı grevi "milli gü- venlik'"gerekçesiyle ertele- me girişiminde bulunan Sanayi ve Ticaret Bakanı Hasan Akyol'un yanı sıra dığer CHP'li bakanlann er- teleme karannı imzaladık- lan bildinldi. Hükümet. TtGEM ve Taksan'ın yanı sıra, Tanm Bakanlıgı merkez ve taşra teşkılatında çalışan 13 bin 400 işçinin grevini ertele- mek için yargıya baş\ ura- rak, yürütmenın durdurul- ması karan almmasını is- tedi. Ancak. grev erteleme yolundaki Bakanlar Kuru- lu karannın çıkmaması ne- deniyle bu başvuru da ge- çerlilık kazanmadı. Gün - Kent Bodrum merkezinde sizler için kuruluyor. mUIUKHBlMSTII Hafriyat Nakliyat Inşaat Turizm ve Ticaret Ltd. Şti. Neyzen Tevfik Cad. No. 212/B BODRUM Tel: (0252)313 05 54 Fax : (0252) 313 05 54 Broşür isteyiniz. SAATİNİZİ KURUN BODRUM'DA RANDEVUNUZ VAR! GOO-KENT# le SİZ DE BODRUM'LU OLUN G O H KENT Konut Yapı Kooperatifi hk nlü ayda yapAKak ri» sabit ve kssırieşniş odemder. PEftnur Z5d.ow.ooo.Ti AYlIÖOBtf 21.000.000. Tl »ino.no. (tlrâKi 6 Av)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle