28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 AĞUSTOS 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ; Rapor tartışması • Haber Merkezi - Türkiye Odalar ve Borsalar - Birliği'nin hazırlattığı r. Güneydogu raporu üzerinde ' dogan tartışmalar. rapora f . ılgiyi yoğunlaştırdı. Bu ilgi ' nedeniyle raporun 168 ~\ sayfalık tam metnini yayımlamaya başlayan Türkiye Gazeteciler •*' Cemiyeti'nin çıkardığı v ' Bizim Gazete'nin tirajında *' da artış görüldüğü " bildirildi. TOBB raporu Le Monde'da . • STRASBOl RG (AA) - ,; Fransa'da yay ımlanan Le Monde aazetesinde çıkan ., bir haberde. TOBB : tarafından hazırlatılan ,t Güneydogu raporuna geniş yer verildi. Le Monde. j. raporda Güneydoğu'daki .'- Kürt kökenli vatandaşlann _'r ayrı bir devlet ., istemediklerinin ortaya ^ çıktığına dikkati çekti. Le Monde'un haberinde, _.- raporun devlet politikasına ;" eleştiri getirdiği ifade X edilirken. sonuç bölümünde. bölge halkına E~ polirik ve kültürel haklann verilmesinin. "bölücü örgütün gücünûn T azalmasına yol açacağı" ,.^" yorumunun yapıldığı _„ kaydedildi. :: Valiye ökim tehdidi -. • ÇANAKKALE(AA)- r Çanakkale Valisi Hüsnü r* Tuğlu. Ayvacık ilçesi ,-• Koyunevi köylülerince. .,. deniz kenanndaki hazine -> arazisine yapttnlan cami -, yüzünden tehdit telefonlan i, aldığını açıkladı. V'ali Tuglu : düzenlediği basın • toplantısında. Koyunevi '• Köyü sahilınde "kaçak yazlık inşaat" yapmak amacıyla, hazine arazisi . üzerinde yaptırdıklan . caminin ibadete açılmamasını bahane eden bazı kişilerin. bir televizyon . kanalında. hakkında asılsız • suçlamalarda ;• bulunduklannı. bu arsa Hc spekülatörlerinın "Vali. .t camide ibadetimizi .< önlüyor'şeklindeki - : beyanlan üzerine. nereden .1 .geldiğini bilmediği tehdit c telefonlan aldığını söyledi. •• Uyuşturucu :, davası "-• • İstanbul Haber Servisi- - r Teşekkül oluşturarak " uyuşturucu madde ihraç ve •' ithal ettikleri öne sürülen 10 ,b sanıgın yargılanmasına '•. devam edildi. İstanbul 4 -'.: No'lu DGM'deki i : ' duruşmaya. tutuklu sanıklar .••< Mehmet Mustafa Akdemır. v Mehmet Murat Işık. -v Mehmet Karhan ve Feryal -, Biigin katıldı. Duruşmaya \\ tutuksuz olarak yargılanan Ahmet Sıdıkoğlu. Ferzan Biigin. Faysal Aydın ve Ali K Çavdar ile gıyabi tutuklu gî sanıklar Fettah Özcanan ve Hurşit Han gelmedi. Çürümüş ceset • İstanbul Haber Servisi - Çatalca'ya bağlı Muratbey Köyü yakınlanndaki bir tarlada 15-17 yaşlanndaki kişiye ait çürümüş halde bir ceset bulundu. Adnan Üner -• adlı bir çiftçinin ihban -' üzerine olay yerine gelen -- polis ve savcılık r ' yetkililerince yapılan '•'' incelemede. cesedin -' yaklaşık olarak 3-4 aydır •'• otlar arasında bulunduğu •J belirkndi. • Hırsız tecavüz etti •j~ I İstanbul Haber Senisi - .,, Oniversitede asistanlık yapan genç bir kız, evine n hırsızlık amacıyla giren _ < kişinin tecavüzüne uğradı. ,'-, Yetkililerden alınan bilgiye .'. göre, Bahçelievler Basın ,,, Sitesi'ndeoturan İstanbul '..j Oniversitesi Edebiyat ., Fakültesi Arkeoloji Bölümü .,. araştırma görevlilerinden ,~, F.N.C.'nin (24) dairesine r., giren kimliği belirsiz kişi. ., genç kızın evde yalnız ,,. olduğunu görünce zorla tecavüz etti. Tecavüze , • uğrayan F.N.C.. .. Süieymaniye Doğumevi'ne ., kaldınldı. ; Serinlemek isterken boguldu • İstanbul Haber Servisi - Anadoluhisarfnda sennlemek amacıyla denize giren bir genç. boğularak r öldü. Yetkililerden alınan ; biliiye göre Sabancı ; Ögretmenev i "nın önünde [ arkadaşı ile birlikte denize > giren Ercan Özyurt (20) i adiı genç. iyı yüzme I bilmediği içinhayatmı "• kavbetti. CHP lideri Hikmet Çetin, TOBB'nin Güneydogu raporuna mesafeli yaklaşıyor TOBB raporu DGM'tikDCM İnCelİyOr Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin Prof. D e n e k SayiSI yeterSİZ CHP Genel Başkanı ve Başbakan Dr. Doğu Ergil'e hazırlattığı Kürt sorunu raporu Devlet Güvenlik Yardımcısı Çetin, araştırmada kullanılan denek sayısının az olduğunu Mahkemesi'ni harekete geçirdı. DGM Başsavcılığı, TOBB savunarak "Bir-iki kişiye yaptınlan bir araştırmayı sahiplenmek raporunu incelemeye aldı. doğru olmaz" dedi. TBMM Olağanüstü toplantt haftaya • TBMM Başkanı Cindoruk'un, Meclis'i ANAP'ın önerdiği 14 ağustos pazartesi yerine salı günü toplayacağı öğrenildi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - TB- MM *nin. ANAP'lı 90 milletvekilinin çağnsı üzerine, "ara seçim" önerisini görüşmek üze- re gelecek hafta olağa- nüstü toplanması bekle- nirken. ara seçim tartış- malan yeniden alevlen- di. ANAP, DYP'yi ara seçimden kaçmakla suç- larken. DYP Grup Baş- kanvekili Nevzat Ercan. "Daha önce Meclis'te ara seçim iki kez oylan- dı. reddedildi. Halk se- çim istemiyor. ANAP bu konuda samimiyetsiz, reddediieceğini bile bile yeniden konuvu Meclis'e getiriyorlar" diye ko- nuştu. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk'un. Meclis'i ANAP'ın önerdiği 14 ağustos pazartesi günü yerine 15 ağustos salı günü toplayacağı öğre- nildı. İki önemli gündem ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz v e grubu- na mensup milletvekil- lerinin imzalan ile Mec- lis'e yapılan başvuruda, anayasa gereği en geç 22 ağustosta yapılması ge- reken ara seçimle ilgili karar alınması ve ön gö- rüşmeleri daha önce ya- pılan Bosna-Hersek İco- nusundaki genel görüş- menin yapılması istendi. Yılmaz. önceki gün yap- tığı açıklamada, tüm si- yasi partilerden bu çağ- nya destek vermelerini ve anayasa ihlaline izin vermemelerini istedi. Ancak ANAP'ın çağrı- sına. baştan beri ara se- çime karşı çıkan DYP'den olumsuz yanıt geldi. DYP Grup Başkanve- kili Ercan. Cumhuri- yet'in sorularını yanıt- larken. RP ve ANAP'ın ara seçim konusunda da- ha önce iki kez öneri verdiğini. ancak redde- dildiğini anımsatarak "Demek ki Tiirkiye'nin giindeminde ara seçim öncelikli bir mesele de- ğil. bir sorun değil. Va- tandaşın da böyle bir ara seçim >apılsın diye bir is- teği, arzusu, beklentisi yok" diye konuştu.Çebi. asıl samimi olmayanın DYP olduğunu öne sü- rerek, DYP'yi seçimden kaçmakla suçladı. TBMM'nin olağanüs- tü toplanması sırasında. TBMM Başkanlık Diva- nı'nın toplanarak Kurt'un istifasını genel kurulun oyuna sunması bekleniyor. ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birli- ği'nm ('TOBB). Prof. Dr. Doğu Er- gil'e hazırlartıgı Güneydogu rapo- runun yankıları sürerken, Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Baş- savcılığı raporu incelemeye aldı. CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı HikmetÇetin. araştırma- da kullanılan denek say ısının az ol- duğunu savundu ve "•Bir-iki kişiye yaptınlan araştırmavı sahiplenmek doğru olmaz" dedi. Içişleri Bakanı Nahit Menteşe. TOBB raporu ile or- taya çıkan fikırlerin benimsenmesi- nin olanaksız olduğunu bildirdi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı İmren Aykut raporun sonuçlannın şok yaratacak boyutta olduğunu be- lirterek PKK'nin lıedeflerinin "söz- de anketlerk desteklenerek bilimsel bir kisve altında kamuovuna sunul- duğunu" ileri sürdü. Bu tartışmalar sürerken Güney- dogu raporunu "sahiplenmeyen1 " TOBB'nin. Prof. Ergil'e "suv ve •*petn>r konulannda iki ayn rapor daha hazırlattığı bildirildi CHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Hikmet Çetin. TOBB ra- poruna mesafeli davrandı. Başba- kan'ın. bu rapordan önceden bilgi- si olup olmadığına ilişkin sorulara ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART "Bilmiyorum" yanıtını veren Çetin. "Bir-iki kişiye yaptırüan bir araştır- mayı sahiplenmek doğru olmaz. Bu araştırmada TOBB'nin kendi dam- gasının olup olmadığının düşünül- mesi gerekiyor" dedi. Hikmet Çe- tin. "Bu araştırma ve rapor. 8. mad- de değişikliği için zemin hazıriama- >a yönelik olabilir mi" bıçimındeki bir soruya karşılık. "8. madde için böyle bir zemin oluşturma\a ihtiv aç yok. Mevcut koşullar. zaten 8. maddenin değiştirilmesini gereklikılıvor.Neni bir zemin oluşturma ihtivacı vok" dı> c konuştu. TOBB'nin böyle bir araş- tırma yaptırmasının doğal olduğunu kaydeden CHP li- deri Çetin. ancak araştırma- nın yöntemi ve çıkanlan so- nuçİar açısından bilimsel olup olmadığının araştınl- ması gerektiğini söyledi. tçişleri Bakanı Nahit Menteşe. dün Bakanlar Ku- rulu öncesinde gazetecilenn sorularını vanıtlarken. P- KK'nin amacının federas- yon sonrası bağımsızdevlet kurmak olduğunu savuna- rak. TOBB raporunda orta- ya çıkan fikrin benimsen- mesinin olanaksız olduğunu sövledi. Menteşe, "PKK'- nin hedefi otonomidir. Bun- dan sonrası federasyondur. Daha sonra bağımsız devlet kurmaktır. Türkiye'den kopmayı amaçlamaktadır. Bu nedenle federasvon gibi fikiıieri kabul etmcmiz mümkün değildir" dedi Dün bir basın toplantısı düzenleyerek TOBB rapo- runu değerlendiren ve "Fev- kâlade tedirgin ve rahatsı- zım" diye konuşan ANAP Genel Başkan Yardımcısı İmren Aykut ise. araştırma- da deneklerin tümünün P- KK desteğinin olduğu yer- lerden seçildiğıni öne süre- rek "Burada maksatlı hedef seçilmiştir~dedı. Rapora destek Çetin'den veda gibi konuşma CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin, herhangi bir gruptan yana olmadığını söyleyerek 'Ben Çetinci de değilim' dedi ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin. bu göreve seçıldikten sonraki 6 ayın "yeterince verimii geçnıediği" itirafında bulundu. Parti meclısı (PM) üyelerine, 9-10 eylülde yapılacak kurultay öncesinde bir yemek veren ve veda konuşması yapan Çetin. ıl ve ılçe kongrelerinde Baykalcılar. Karayalçuıalar ve sol kanattan söz edilmesine karşın. Çetinciler"den söz edilmemesini "Ben hiçbir gruptan yana değilim. Yani, şucu bucu değilim. Ben Çetinci de değilim. Ben CHP'ciyim. Partili bütün arkadaşlanmın da CHP'ci olmasını istiyorum"* diye açıkladı. Hikmet Çetin. çalışma raporunu hazırlamak üzere bir kez daha formalite olarak toplanacak olan CHP PM'nin önceki günkü toplantısından sonra. PM üyelerine Gölbaşı'ndaki Vilayetler Ev fnde bir yemek verdi. Yemekte. bir veda konuşması yapan Cetin. CHP'nin gücünün her zaman aldığı oy oranının çok üstünde olduğunu söyledi. CHP olmadan laik bir Türkiye Cumhuriyeti düşünülemeyeceğini kaydeden Çetin. birleşmeden sonra. bütünleşmenin sağlanabilmesi için 6 aylık dönemde ister istemez içe dönük olarak çalıştıklannı bildirdi. CHP'de kongrelerin her dönemde çekışmeli geçtiğıni anlatan Çetin. Seyhan. Tarsus. Konak. Kırıkkale. Çankaya gibi ilçelerin hiçbir zaman gündemden düşmediğinı söyledi. Buralarda. 1980 öncesinde de hep aynı çekişmeler yaşandığını kaydeden Çetin. >öyle dedi: "Hatta bu tartışmalar vc çekişmeler. eski genel başkanınıız Sayın İnönü'vü istifava kadar götürdü. Bunlan aştık, aşarız. Hepimizözveriye hazırız. Kurultavın en doğru karan vereceğine inanıyorum. Ben bugüne kadar kurultavın hiç vanlış yaptığını görmedim. Bize düşen. gerekirse özveriye hazır olmaktır." Çetin. daha sonra gazetecilerle sohbet ederek. bazı değerlendırmelerde bulundu. Çetin. "Kongreler tamamlandıkça Baykalcılar önde. Karavalçın ekibinin durumu şöyle, sol kanat şu kadar yeri aldı deniyor. Ama. hiçkimse Çetincilerden söz etmiyor. Siz bu dunımda var mısınız. adav olacak mısınız. Çerinciler nerede" biçımindeki sorulara karşılık da şunları sövledi: "Ben şucu bueu değilim. Ben Çetinci de değilim. Ben CHP'ciyim. Bugüne kadar şucu bucucuîuktan partiye hiçbir yarar gelmedi. Ben, kendime göre bir yapılanma kurmak istemiyorum. Partideki herkesin de CHP'ci olmasını istiyorum. Kurultay her zaman olduğu gibi >ine en doğru karan verecektir." 'Demokrasi olsun diye yarışılmaz' CHP lideri. genel başkanlık yaptığı son 6 ayı nasıl değerlendirdiğine ilişkin soru üzerine ise "Son 6 a>ın çok verimii olduğunu söyleyemem. İ yunı için çalıştim. uv uma ağırlık verdim. l vumu bazen verimliliğe yeğledim. Bu bence doğruydu" yorumunu yaptı. Çetin. uzlaşma ısrannın sürüp sürmediği yolundaki soruvu da "Partinin ihrtyacuçekişme. çatışma ve >anş değil bence. Partinin ihtivacı uzlaşmadır. Sırf demokrasi olsun diye yarış yapılmaz"dedı. Hikmet Çetin, açlık grevleri ile ilgili bir soruya karşılık da Adalet Bakanı'nın grevleri çözmeve çalıştığını ve şu ana kadar birkaçını da çözdüğünü söyledi. Çetin. faili meçhul cinayetlerle ilgili birsoru>Ti yanıtlarken de. faili meçhul cinayetlerin aydınlatıldığını. ancak. toplumu derinden sarsan L'ğur Mumcu, Çetin Emeç, Bahriye Üçok cinayetlerinin faillerinin bulunamamasının konunun gündemde kalmasına yol açtığını bildirdi. Rapora Yeni Demokrasi Hareketi'nden (YDH) ise destek geldi. Raporda yer alan görüşleri 1 yıldır Y- DH'nin dile getirdiği belir- tilirken ANAP'ın Güneydo- ğu'da yaşananları sorgula- madığı vurgulandı. Açıkla- mada. Yılmazın içerigine bakmadan "ilkelce" raporu eleştirdiği öne sürüldü. EskiDEP'li İbrahimAk- so\'un Demokrasi ve Deği- şim Panisı de rapora destek verenlerden. DDP MYK- den yapılan açıklamada. "Rapor Kürtlerin yüzde 90'ının mevcut durumdan memnun olmadığını ortaya ko\u\or" dendı. Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı Nus- ret Demiral'ın izinde olma- sı nedeniyle. yerine bu göre- \i vekâleten sürdüren Te\- fik Hancüar. TOBB raporu- nu incelemeye aldıklannı bildirdi. Cumhuriyefe açık- lama yapan Hancılar, şunla- rı söyledi: "Raporu şu anda okuyo- rum. İşlerimizin yoğunlugu nedenivk' günde 5-10 sayfa ancak okuyabilivorum. Bu işin aciliveti yok. Zaten biz- deki tüm yanlışlıklar da bir şeyi tam okumamadan. in- celememeden kavnaklanı- yor. Raporun tümünü oku- duktan sonra bir değerten- dirmeye tabi tutacağun. An- cak şu anda herhangi bir so- ruşturma söz konusu değil." NOTLAR / ORAL ÇALIŞLAR CIA ajanlığı ve sahte Amerikan aleyhtarlığı T ürkiye'deki sağcı ve rutucu po- litikacılann son dönemde ABD aleyhtan gibi görünmeleri ve kendileri gibi düşünmeyenleri Amerikancılık ve CIA'cılıkla suçlamalan, doğrusu çok hoş. Bu vesiley- le çarpık siyasi tablomuza yeni bir çarpık- lık daha ekîenmiş durumda. Bu tür politi- kacıların en tipik örneklerinden birisi Me- sut Yılmaz. Mesut Bey, TOBB'nin hazırlattığı Gü- neydogu Raporu'na şöyle bir göz atmış ve bunun CIA raporuyla aynı paralelde hazır- landığı izlenimini edinmiş. Mesut Yıl- maz'ın açıklamasını okuyan ve Türkiye'yi bilmeyen birisi, Mesut Yılmaz'ı anlı şanlı bir ABD aleyhtan sanır. Mesut Yılmaz'la aynı dönemde Siyasal Bilgiler Fakültesi"nde okuduk. Yılmaz, o dönemin sağcı gençlerindendi. Yılmaz'ın dahil olduğu AP yanlısı gençler. o dönem- de MHP'lilerle birleşir. gençlik kitlelerinin ABD aleyhtan anti-emperyalist gösterile- rine taşlı sopalı saldınlar düzenler ve bu mitingleri "Kahrolsun komünistler" diye basarlardı. Mesut Yılmaz o mitingleri ba- san gençler içinde var mıydı hatırlamıyo- rum. Ama aynı dönemde AP'lilenn ABD aleyhtan gösterilerden büyük rahatsızlık duyduğunu bilivorum. Yineo dönemde Mesut Yılmaz'ın peşin- den gittiği Siilevman Demirel. AP'nin ba- şına ABD'nin yakın adamı olduğu izleni- mi verilerek getirilmişti. Demirel. 1964'teki AP Genel Başkanlık seçiminde rakibi Saadettin Bilgiç'e karşı yürüttüğü kampanyada kendisinin ABD'nin Morrison firmasının Türkiye temsilcisi olduğunu açıklamış ve ABD Başkanı .lohnsonla çekilmiş fotoğraflan- nı delegelere dağıtmıştı. Şimdi. Mesut ve Süleyman bey ler. Ame- rikan oyunlanna karşıymış gibi ortaya çı- kıyorlar. Her meselede ABD yönetimine danışan, seçim kampanyalannda ABD des- teğinı sağlayabilmek için Amerika'ya ge- ziler düzenleyen. ülkemizin bütün güven- lik sorunlannı NATO'da Amerikalı general- lerle birlikte kararlaştıran. MİT elemanla- nnınCIA tarafından eğitilmesini sağlamak için ABD yönetimiyle anlaşmalar imzala- yan sankı onlar değil de uzaylı yaratıklar. TOBB'nin hazırlattığı Güneydogu Ra- poru üzerine tartışmalan izlerken hayretle- re düşmemek mümkün değil. MHP'nin.Ecevit'in. bazı küçük solcu grup- lann Kürt sorunu sözcüğünü duyar duy- maz ABD senaryolan üretmeye başlama- lan da bir başka hoşluk. Türkiye'nin işa- damlan. tüccarları \e sanayicileri. Güney- dogu "da her gün onlarca gencin yaşamını yitirmesine yol açan ve milyarlarca liraya mal olan ve ülkemizin sosyal dengesini al- tüst eden bu savaşı sona erdirebilmek ama- cıyla araştırma yaptınyorlar, toplantılardü- zenliyorlar. Açıkçası, askeri yöntemlerin dışında çözüm arıyorlar. Bu savaşın bitme- sinde kendi ticari ve sosyal çıkarları da bu- lunuyor. Türkiye bütçesinin yaklaşık üçte birineyakınS-İOmilyardolarcivanndapa- ra onlara kredi olarak verilecekken, askeri harcamalara ve silahlara gidiyor. Güney- dogu. çöken ekonomisiyle. ülke maliyesi- nin dengelerini bozuyor. önemli bir pazar ticarete kapanıyor. Işadamlan bütün başka kaygılann ötesinde sınıf çıkarlan nedeniy- le savaşın bitmesini istiyorlar. Bunların CIA'yla ne ilgisi var. Türki- ye'nin siyasi, sosyal, ekonomik ve kültüre! dengesininbozulması.herkesimdenbuül- kenin insanlannı ilgilendiriyor. Çünkü bu savaş Türkiye'e zarar veriyor. CIA'ya de- ğil. Savaşın sona ermesinı istemek ve ba- nşçı yollar aramak Türkün de Kürdüıı de zenginin de yoksulun da hepimizin çıkan- na. Sırf savaşarak bir çözüm bulmanın mümkün olmadığı görülüyor. Bu konuyu enine boyuna araştırmak ve tartışmak zo- rundayız. Dünyanın her yerinde muhalifler, ikti- dardakilere göre daha demokratik çözüm- ler peşinde koşarlar. Iktidann iktidar ol- maktan gelen baskıcı uygulamalan muha- lefetpartilennce eleştiriİir ve halkçı çözüm- lersavunulur. Bizim muhalefetpartileri ise inanılmaz bir çarpıklık içinde. Her türlü baskıcı uygulamayı iktidardan daha karar- lılıkla sav unuyorlar. Demokratikleşme yö- nünde hissettikleri en küçük biradımın bi- le karşısına dikiliyorlar. TMY'nin 8.mad- desinin değişmesine onlar karşı çıkarlar. anayasanın demokratikleştirilmesini onlar engellerler. Polis müdürlerinin çızmeyi aş- maları, onların desteğini alır. Bir gün de demokratik bir adımı savunmak akıllanna gelmez. Hayret doğrusu. Kürt sorununa demokratik bir çözüm üretilmesı yönündeki çabalann karşısına dikilmelerı ve çözüm arayanları CIA'cılık- la suçlamalan. hepsinin üzerine tüy diktı. Tann böyle muhalefetten hepimizi koru- sun. POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Sorun... Güneydoğu'daki özel tim tartışması, yerini Odalar Birliği'nin Prof. Dr. Doğu Ergil'e hazırlattığı 'Güney- doğu Raporu'na bıraktı... DSP lideri Bülent Ecevit. rapora yönelik haklı eleş- tiriler getirırken olaya ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'dan daha farklı yaklaşıyor. Raporda, bizim de gözlediğimiz yararlı saptamalar ve sonuçlar gö- rülüyor. Ancak kimi bulgulardan yola çıkılarak elde edilen veriler, sakıncalı sonuçlan da beraberinde ge- tiriyor. Tüm bunlara karşın Güneydoğu'da bir gerçek var. O gerçek de 'iki ateş' arasında yaşam savaşı veren Kürt kökenli Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları. Biz 'Türk milleti' ya da 'Türkiye milleti' tartışmala- rını bir kenara bırakıp asıl sorun olan işsizlik. terör. ka- çakçılık, koruculuk vb. üzerinde durmak istiyoruz. Işsizliğin giderek yoğunlaştığı Güneydoğu'da, bir vurgun ve soygun düzeni azgınlaşarak büyüyor. Yok- sulluk zinciri biryıl öncesine dek daha da genişliyor. Köyler boşalıyor, Adana. Diyarbakır, içel. Antalya, An- kara. izmir ve istanbul, göçün 'en yoğun' olduğu bol- geler olarak saptanıyor Durum gerçekten vahim ve oldukça düşündürücü- dür... Dıyarbakır'da, Şırnak'ta, Cizre'de kıminle konuşur- sanız konuşun, sıze şunlan söyleyeceklerdir: "Kahveler 17-18 yaşlannda lise mezunu ışsız genç- lerle dolu. Bu gençler parasız ve aç. O zaman da da- ğa çıkıp PKK'Iİ oluyor..." Sanınz aynı izlenimleri Bülent Ecevit, Mesut Yıl- maz, Hikmet Çetin gibi liderler de edinmişlerdir... Ya özel tim?.. Özel time göre Lice'de, Diyarbakır'da ve Şırnak'ta vb. her Kürt kökenli yurttaşımız potansiyel suçludur, PKK ile mutlaka bir bağlantısı vardır... Güneydoğu'da beş yıl görev yapan biraskerin ise izlenimleri şudur: "İkiucu boklu değnek..." • • • "Güneydogu Raporu 'nu Tansu Hanım mı hazıriat- tı, yoksa Yalım Erez mi" tartışmaları yapıladursun - işin içinde CIA olduğu iddia edıliyor- Güneydoğu'da kaçakçılık trafiği ve buna bağlı olarak vurgun-talan da yaşanan gerçeklenn bir başka boyutunu yansıtıyor. Şimdi soruyoruz: "Tütün vurgunundan elde edilen trilyonlar kimin cebine girdi?" Biz bu konuyu birkaç kez yazdık. Güneydoğu'da içinde PKK, ağa, şeytı, korucu ve devletin de bulun- dugu çıkar gruplarının 'hileli tütün balyalarıyla' trilyo- na varan bir haksız gelır elde ettiğinı belirttik. Ama bu- güne dek bu olay nedense görmemezlikten gelindi... • • • Bizler Güneydogu -Kürt- sorununu nedense tartış- mayı, demokratik çözüm yolları aramayı, olaya insan hakları ve özgürlükler penceresinden bakmayı pek sevmiyoruz. Olay tartışılırken işin içine Türkçülük ve Kürtçülük giriyor, böylece 'ktsır bir döngü' içinde yıllardır oya- lanıp duruyoruz... Geçenlerde bir politikacıyla Tunceli'de yaşananla- rı konuşuyorduk. Politikacı "Tunceli'de köylerin yüz- de doksanı boşaltıldı" deyip ekledi: "Bu köylerde sadece yaşlılarkaldı. Ama PKKyine buralara geliyor, erzak alıyor. Devlet Tunceli'de gıda ambargosu uyguluyor. Böylece PKK'yi yiyeceksiz bırakmak istiyor." Burada ilginç bir nokta var. Devlet PKK'yi yiyecek- siz bırakarak teslim alacağını sanıyor ve bize göre de aldanıyor. Eğer bu yöntem tutsaydı PKK sorunu çö- zümlenirdi. Çünkü Güneydoğu'da bugüne dek iki bi- nin üzerinde köy boşaltıldı. Yine olayın bir başka boyutu gözden kaçınlıyor: Güneydoğu'da 'dinsel motif her geçen gün gelişi- yor. Hizbullah. camileri örgütyuvasınadönüştürüyor. Refah Partısi bu yörede tepkili Kürt kökenli yurttaş- ların' siyasal sığınağı' oluyor. Güneydogu sorunu bölgesel değildir. Bu sorun Tür- kiye'nin demokratikleşmesinden, daha doğrusu de- mokrasiyi 'biryaşam biçimi' seçmesinden geçmek- tedir... O zaman bu sorun kökünden çözümlenecek. Türk- çüler ve Kürtçüler kendi kaderleriyle baş başa kala- caklardır. Bir Kürt kökenli yurttaşımızın şu sözünü böyle za- manlarda anımsanm: "Türk milliyetçileriyle Kürt milliyetçileri dağa çıkıp savaşsınlar, bizKürtlerve Türkler kardeş kardeş banş içinde yaşanz..." TBMM'de yaralama olayı Ilyas Aktaş: Olay tamamıyla kaza AINKARA (Cumhurivet Bürosu)- TBMM Plan've Bütçe Komisyonu Başkanı İhas Aktaş. kendisi ve sek- reteri Fatma Akıntürk'ün yaralanmasıyla sonuçlanan silah patlaması olayının ta- mamen bir kaza olduğunu söyledi. Sekreter Akın- türk'ün yeni aldığı silahı. kendisine göstermek iste- mesi sırasında patladıgını belirten Aktaş. sekreteri ile arasında gönül ilişkisı bu- lunduğuna ilişkin iddialan da yalanladı. Fatma Akın- türk de dün verdiği ifade- sinde olayın kaza sonucu meydana geldiğini söyledi. Ancak. Aktaş'ın. aynntılı bilgi vermekten kaçınması nedeniy le. olayın üzerinde- ki "sır perdesi" kalkmadı. Ankara Cumhurivet Baş- savcısı Nazmi Şarvan olay- la ilgili sorusturnıanın sür- düğünü belirtirken. "Ancak kimsenin aşk ya da gönül ilişkilerini araştırmak bizim görevimiz değildir. Böy le bir şey yapamayız bile" dedi. TBMM Plan ve Biitçe Komisyonu'ndaki maka- mında önceki gün yaralanan Aktaş. dün ilk kez konuştu. Aktaş. olayda kesinlikle bir kasıt bulunnıadığını belirte- rek. "Fatma Akıntürk, sila- hını göstermek isterken ba- na çevirdi. Ben de "Aınan ne yapıyorsun' diyerek elini it- tim. Bu sırada silah patladı" dedi. Aktaş'ın tatil için Di- dim'e gittiği bildirildi. Olayın nasıl geliştıği yo- lundaki tartışmalar sürerken Meclis. işin içinde bir "gö- nül macerası" olduğu dedı- kodusu ileçalkalandı. Aktaş ve Akıntürk arasında 2 yıl- dır bir ilışki bulundugu. an- cak iki hafta önce Akın- türk'ün istifaya zorlandığı ileri sürüldü. Bir hafta önce işinden istifa eden Akın- türk'e Aktaşın. yeniden işe alma sözü verdiği saviandı. Olayla ilgili soruşturma- yı yiirüten Ankara cumhuri- vet savcılanndan Fahri Ar- tunç dün Fatma Akın- türk'ün ifadesıni aldı. Akın- türk olayın kaza sonucu meydana geldiğini belirte- rek. "Kesinlikİe bir kasıt yok. Olay. babama ait bey lik tabancayı gösterirken mey- dana geldi" dedi. Şarvan. Cumhuriyet'e. şunları söyledi: "Akıntürk'ün, olay günü izinli olduğu söyleniyor. Eğer, izinli olduğu halde iVIeclis'e gitmiş ise Memurin Muhakemat Yasası'nın hü- kümleri geçerli olacaktır. Vok eğer, izinli değilse o za- man Akıntürk hakkında normal olarak "dıkkat>izlik vetedbirsızlik sonucu yara- lamaya sebebiyet verme' suçundan dava açmamız söz konusu olacaktır."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle