Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8AĞUSTOS1995SALI
HABERLER
Ttosna girişimi'
iki gün ertelendi
• ANKARA (Cumhuri>et
Bürosu)-"'Bosna için
insanlık girişimi"
çerçevesinde 9 ağustosta
Mostar'a hareket edecek
olan yaklaşik 200 aydının
yolculuğu. Splıt
Havaalanı'ndakı belirsizlik
nedenıyle 11 ağustosa
ertelendi. Girişimin
sözcülerinden eski
millervekili Ertuğrul Giinay,
eskı Yugosla\ ya
topraklannda onaya çıkan
yeni durumun heyet
tarafından
değerlendirildiğini
befırterek "Spliı Ha\aalanı
kapalı olmazsa orada
mahsur kalma tehlikesi
meydana çıkmazsa 11
ağustosta Bosna'ya hareket
edeceğiz" dedi.
Hasan Heybetli
gözaltmda
• İSTANBIL(AA)-
Yeraltı dünyasının ünlü
isimlennden Hasan
Heybetli. kokain âtemi
yaptigı gerekçesiylc
gözaltına alındı. Alınan
bilgiye göre. bir ihban
değerlendiren İstanbul
Emniyet Müdürlüğü
Narkotik Şubesi'ne bağlı
polısler Osmanbey'de
bulunan Genç İşadamlan
Dernegı'ne biroperasyon
düzenlediler. Operasyon
sonucu. 80 gram esrar. b\r
miktar kokain \e 2 adet
silah ele geçiren polisler.
yakalanan 6 kişinın
verdikleri ifadede Hasan
Heybetlinin de kendileriyle
kokain âlemi yaptığını
sö> lemeleri üzerine aynı
>ere >eni bir operasyon
düzenlediler. Buoperas>on
sonucu Hasan Heybetli
yakalanarak gözaltına
alınırken Heybetlfnin
üzerinde herhangi bir
uyuşturueu maddcye
rastlanmadığı bildirildi.
36 kilo eroin ele
geçirildi
• VAN(AA)-Yan<ia.
piya^a değeri 18mil>arlira
olan 36 kilogram eroin ele
geçirildi. Bir ihban
değerlendiren emniyet
müdürlügü kaçakçılık
istihbarat \e harekât şube
müdürlügü ekipleri. 49 AR
343 plakalı kamyonda
yaptıklan aramada. arka ek
dingilin sol lastiğinin içinde
paketler halinde 36 kilo 481
gram eroin buldular. Olayla
ilgili olarak Adil Oskay.
Mehmet Celal Oskay.
Kazım Oskay. Mehmet
Selim Oskay. Nurettin
Oskay ve Adil Bayhan
gözaltına alındı.
Suyolcu'yu vuran
tetikçi
• AYDIN(AA)-Aydın
Valisi Kadir Uysal eski
Kuşadası Belediye Başkanı
Lütfi Suyolcu'nun
öldürülmesi olayında tetikçi
olarak aranan Fırat
Erdoğan'ın yakalandığını
açıkladı.
İl genel meclîsi
seçimi
• ANKARA (AA)- Yeni
kurulan Kilis \e Yalova
illerinde yapılan il genel
meclisi seçimlerinde. DYP
yüzde 33.23 ile birinci parti
oldu. İl genel meclisi
seçimlerinin resmi olmayan
kesin sonuçlanna göre.
DYP 39 bin 526 geçerli
oydan 13 bin 136'sını aldı.
Seçimlerde. ANAP yüzde
24.83 (9813 oy) ile ikinci
parti oldu. ANAP'ı sırasıyla
RP yüzde 16.91 (6682 oy).
CHP yüzde 11.33(4479
oy). MHP yüzde 11.15
<4408oy)izledi. 52 bin 665
seçmenden 40 bin 459'u
sandık başına gittı. Böylece
seçime katılma oranı yüzde
76.82 oldu.
TVHB'den ilginç
öneri
• ANKARA (.\A) - Türk
Veteriner Hekimler Birliği
(TVHB) Başkanı Hasan^
Metin, toplusözleşmelerde
"Işçilere et ve süt ürünleri
venlmesi" şeklindebir
maddenin yer almasının işçi
problemlerini
çözebilecegini öne sürdü.
Metin. düzenlediği basın
toplantısında. gelişmiş
ülkelerdeki kişi başına
düşen hay\ansal ürün
miktarı ile Türkiye'deki
arasında büyük uçurum
bulunduğunu belirterek.
tarını \e hay\ancılığa
gereken önemin verilmesini
ıstedi. Hasan Metin. halen
TBMM Bütçe Plan
Komisyonunda bekleyen
"Hay\ancılık ve Su
Ürünleri Müsteşarlığı
Kanun Tasansı"nın bir an
önce yasalaşmasını istedi.
Tansu Çiller, Almanya'nm suçlular cennetine dönüşmesinin engellenmesini istedi:
EtLdn öııleıııler bekHyoruzBONN (AA) - Başbakan Tansu Çiller.
Almanya'da Türk kuruluşlarına yapılan
saldınlarla ilgili olarak. "Almanya'nın
suçlulann cenneti haline gelmesine izin
verilmemelidir"dedi. Çiller.
"Almanva'daki Türk vatandaşlan için
endişe duyduğunu" da söyledi.
Almanyanın yüksek tirajlı gazetesi
~BUd"\ dün Başbakan Tansu Çiller ile
yaptığı bir röportaja yer \erdi. Bir soru
üzerine. "Almanya'daki vatandaşlanm
için büyük endişe duyuyorum" diyen
Başbakan Tansu Çiller. ""Hem de
vatandaşlarımıza büyük güven
duyuyorum. Gerçekten vatandaşlanmız
>asadışı bölücü terör örgütünün
terörünün bilinci içerisinde soğukkanlı
davranıvorlar \e Alman makamlarından
daha ctkin önlemler almalannı
bekliyorlar" dedı. Başbakan Tansu Çiller.
"Alman güvenlik birimleri Türk
vatandaşlanm istendiği gibi koruyabiliyor
mu?" sorusuna ise *u karşılığı \erdı:
"Alman güvenlik makamları bunun için
azami çaba harcnor. Ancak saldırıların
sürdüğü de bir gerçek. Demek ki,
alınması gereken daha bir mesafe var. Bu
konuda Alman kamuoyunda yükselen
sesler de sağduy unun bir göstergesi."
"Almaroa'nın suçlulann cenneti haline
gelmesine izin verilmemelidir" görüsünü
dile getiren Başbakan Tansu Çiller. yerel
planda Almanya'nın müsamahasından
yararlanan terör örgütlerinin aynı
zamanda Alman kamu düzenini de hedef
aldığını kaydetti. Bu grupların terörü
Alman topraklanna da taşıdığına dikkat
çeken Başbakan Çiller. güvenlik
güçlerinin saldırganların üzerine
kararlılıkla gitmeleri \e suçlulan adalete
sevk etmelerinin caydıncı etkisı
olacağını kaydetti.
"Yasadışı bölücü terör örgütünün
gelecekte Almanya'da faali>et
göstermesini önlemek için Alman
gü\enlik makamları ile daha sıkı bir
işbirliği beklivor musunuz?" sorusuna da
Başbakan Tansu Çiller. şu >anıtı verdi:
"Evet bekli>orum. Bu konuda temel bir
mutabakatımız \ar. Ancak bu
mutabakatın evaletlcr düzeyinde de tam
olarak yürürlüğe konması gerekir. Bu
bakımdan. Almanya'da suç işleyen
yasadışı bölücü terör örgütü
yandaşlannın iadesi önemli bir adım
olacaktır." Saldırıların bir Türk-Kürt
çatışması \eya onun uzantısı olnıadığına
dikkat çeken Başbakan Tansu Çiller.
Kürt asıllı vatandaşlann büyük
çoğunluğunun teröre karşı olduğunu
kaydetti ve "Onun için yasadışı bölücü
terör örgütü ile Kürt asıllı
vatandaşlanmızı mutlaka ayırmak
gerekir" dedi. Türk vatandaşlartnın
Almanya'daki yerel seçimlere katılmak
istediklerini. bunu kendisinin de doğru
bulduğunu kaydeden Başbakan Çiller.
Türkler'in seçme-seçilme hakkıyla artık
Almanya"da kalıcı olarak
yaşayacaklarını ve bu hakkın. Alman
toplumuna daha iyi entegre
olmalanna büyük katkı sağlayacağını
belirtti. Başbakan Tansu Çiller. çifte
vatandaşlık konusunun Almanya'nın
kendi iç sorunu olduğunu belirtti \e
Türkiye'nin çifte vatandaşlığı kabul
ettiğini ifade ederek. böyle bir olayın iki
ülke arasında kalıcı köprüler ve dostluk
bağları kuracağına inandığını söyledi.
Başbakan Çiller. Alman
vatandaşlığına geçmek isteyen
vatandaşlann Türkiye'deki haklarını
koruyan bir düzenlemenin
yapıldığını da ifade etti.
PKK'li hiikümlülere destek eylemi
RP ilmerkezinde
açhkgrevi
İstanbul Haber Senisi
- Cezae\lerindeki koşulla-
rın iyileştirilmesi için yurt
genelinde açlık gre\ i başla-
tan PKK'lı tutuklu \e hü-
kümlülere destek vermek
isteyen bir grup. RP İstan-
bul il binasıııda açlık grevı
başlattı. RP İl Başkanı
Mehmet Ali Şahin. eylem-
cilerin binadan çıkmaması
durumunda gü\enlik güç-
lennden yardım isteyecek-
lerini söylerken eylemciler
binayı boşaltmamakta ka-
rarlı olduklannı \ urauladı-
lar.
Önceki gün RP'nin Top-
kapı'da bulunan il binasına
gelen. çoğunluğunu kadın-
ların oluşturduğu 50"ye ya-
kın kişi. ey lemlerine dün de
devam etti. Binanın ikinci
katındaki bir odada açlık
gre\ i ba^latan grup. eylem-
lerine son verrneyecekleri
mesajımverdi.Öğlesaatle-
rinde eylenıcilerle görüş-
mek amacıy la binay a gelen
Erzurum Baöımsız Millet-
vekilı Abdülmelik Fırat.
RP'li yetkililerin kendisine
izin vermediğini söyledi.
İyi niyet için geldiğini söy-
leyen Fırat. "Beneylemcile-
re geçmiş olsun di\ ecek, ey-
lemlerini banşçıTolarak bi-
tirmelerini isteyecektim.
RP'liler oylemcilerle görüş-
nıeme izin vermedi" dedi.
Grubun güvenliği nede-
niyle içeriye basın mensup-
lannın aiınmadığını söyle-
yen 11 Başkanı Şahin. ey-
İemcilerin kendilerine "Ce-
zae\ inde açlık gre> inde bu-
lunan tutuklulara destek
\ermek amacıyla açlık gre-
\\ başlattık" açıklamasını
yaptığını belirtti. Binaçe\-
resinde yoğun güvenlik ön-
lemleri alındığı sırada ço-
ğunluğu kadın ve çocuklar-
dan oluşan eylemciler pen-
cerelere. "BM \e Kızdhaç.
Kürdistan'a he>et gönder-
sin". "Cezaevlerindt her
tüıiü basku işkence \e in-
sanlık dışı uygulamalara
son". yazılıdÖNİzlerastılar.
'Düşünceye Özgürlük'ün ifadesi almdı
"Düşünce Suçuna Kaı-şı Cirişim"in
kampaması çerçe\esinde
\ayımlanan ~Düşünce>e Özgürlük"1
kitabının ya>ıncısı olan aydın \e
sanatçıların ifadeterinin alınmasına
de\am edili>or. Dün de Gürcr
Ybntan. Ya\nz Ozkan. Latife Tekin,
Ragıp Zarakolu, Murat Morova,
Ayşenur Arslan ve Güner
Sarıoğlu'nun ifadeleri, DGM Savcısı
Ayiaç Tola\ tarafından alındı.
Düşünce Suçuna Karşı Girişim
adına bir açıklama \apan Şanar
Nurdatapan. kitabın
yavımlanmasından sonra
yayıncıların kendi isteklcriylc ifade
\erme\e geldiklerini. ancak bu kez
va\ ıncılann sa> cı tarafından ifade
\erme>e çağnldıklannı söyledi.
Hakkında dava açılan 99 yayıncıyla
ilgili da\aya 24 ağustosta
başlanacağım anımsatan
Nürdatapan, çalışmalannın
•düşünce suçu' tamamen
kaldınlıncaya kadar süreceğini
belirtti.
(Fotoöraf: KUBİLAY TÜNTÜL)
GUNDUZGOZUYLE
MELİH CEVDET ANDAY
Tarihe Bakmak
Tarihe nasıl bakılır, bilmiyoruz. Irkçılık ve din duy-
gusu, bu konuda doğru düşünmemizi engelliyor. Or-
taasyalılık nedense bir kahramanlık gururu uyandı-
rıyor bizde; İslâmiyet ise, uygarlık tarihine yabancı
düşmemiz sonucunu doğuruyor. Bu sınırlandınlmış
kafa yapısı, düşman ve kâfir ile dolduruyor dünya-
mızı. Bu iki kavramı geçmişe uzattıkça uzatıyoruz.
Kenan Evren'i. Çin'e gittiğinde, ünlü Çin duvan-
na götürmüşlerdi, adam dünyanın yedi harikasından
biri olan bu duvan gördüğünde. "Sız bu duvarı bi-
zim için mı yaptınız?" dedi. Utandım.
Çin uygarlığı, uygarlık tarihinin şaşırtıcı evrelerin-
den biridir: Çinliler yarattıkları yenilikleri, güzellikleri
göçebelerin saldırısından korumak için örmüşlerdi
duvarı. Ben ne diye kendimi o ilkel sürüden saya-
yım! Ama Kenan Evren saydı ve bununla övündü.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı'nın, Hitit
düşmanlığı, tarihin islâm ile başladığı inancından
dogmaktadır; islâm'dan önce ne tarih vardı, ne uy-
garlık. İlkçağ kalıntılan putatapariıktan başka bir şey
değildir, Hitit geyiğini kırıp atarsınız olur biter.
Bu dargörüşlülüğün parlak örneklerinden birini de
Alparslan Türkeş verdi. Milli Hareket Partisi Baş-
kanı, geçen gün televizyonda, kendisine sorulan Hi-
tit uygarlığına ilişkin bir soruyu yanıtlarken şöyle de-
di:
- Hitit, Isa 'nın doğumundan önce yok olmuştur.
Bugün Hititçe diye bir dil konuşuluyor mu yurdu-
muzda?
Böyle saçma sapan sözleri konu edinmek zorun-
da kaldığım içın üzülüyorum.
Hititçe var. ama konuşulmuyor, yazılı metinleri or-
tada duruyor. Bu tür dillere "ölü dil" denir, bilim
adamları çözer o tür dilleri ve uygarlık tarihine arma-
ğan ederler. Böylece biz, geçmişin sorularia dolu
kaynakiarına biraz daha yaklaşmış oluruz.
Geçenlerdeyazmıştım, yineleyeyim: İngilteretari-
hi, Ada'nın tarihidir. ingilizler onu Britonlar ile başla-
tırlar. Oysa bugün Britonca diye bir dil yoktur orta-
da. o dilden kalma birkaç sözcük bulunur bugünkü
ingilizce'de: Cradle (beşik) gibi.
Yazımın sonuna yaklaşırken, Andre Clot'nun "Fa-
tih Sultan Mehmet" adlı özgün araştırmasından bir
alıntıda bulunmak istiyorum.
"Midilli seferinden dönüşte, oraya yakın bir yer
olan Troya harabelerine gitti. 'Kahraman Achile-
us'un, Ajax ın veötekilerinin mezarları nerede?' de-
di. 'Ne mutlu onlara ki Homeros'un dilinde destan
olmuşlar.' Daha sonra 'başını iki yana sallayarak' di-
ye anlatmayı sürdürüyor Kritobulos. 'Troyalılann
bütün Doğu'nun Batı'dan gördüğü haksızlığın öcü-
nü aldığını söyledi.' Genel kanı, Türklerin Troyalıla-
nn devamı olduğu doğrultusunda idi."
Troya'da hangi dilin konuşulduğu bilinmiyordu,
gene de bilinmiyor. Peki, Fatih Sultan Mehmet ap-
tal mıydı ki, Troyalılan soydaş saydı?
Hitit, Homeros'un anlattığı savaşta, bütün Anado-
lu gibi, Akhailere karşı Troya'dan yana yer almıştı.
Anadolu tarihini benimsemek, bizim ırkçılara da
uygun düşmüyor, şeriatçılara da.
İPGenel Başkanı Doğu Perinçekin yanıti:
Devlete tavır, emperyalizme karşı mücadelede belirlenir
'Slupla "eleştin\or.
osyalistler Tartışıyor' dizisinin l8Tem-
muz 1995 tarihlı. 5. gününde. Mihri Bel-
li. 1970lı yıllardaSovyet Sosyal-emper-
yalizmıne \e günümüzde PKK've karşı
ta\ rımızı. gerçeğe dayanmayan yorumlar
ekleyerek \e arkadaşça olmayan bir üs-
So^yetler Birliği ve kapitalizme geri dönüş
Türkı\e İşçı Kö\lü Panısı. l970"ien başlavarak So\\etler
Birliğı'nde emekçıleri ezen birhâkim sınıfoluştuğunu \e bu
sınıfın ülkevi kapitalizme geri götürdüğünü saptadı. Ba^ta
sahte "TKP" ve bu arada Mihrf Belli'le'r. 1990'a kadar yır-
mi yıl "Ceri dönüş de nc demekmiş, hiç tarih geri gider
mi?"dediler \e bizi >
anti-So\A'et''olmakla suçladılar.
Bu tartışma sonuçlandı. Rusya yönetimı. 1990 yılında re-
jımin üzerindekı örtüvü kaldırdı \e kapitalizme geçtiklerinı
ılan etti. Kapıtalizmi ilan edenler. Gorbaçov-Yeltsin'lerdi.
başka deyışle 'sosyalisf olduğunu söyleyen birdevletin. adı
'komünist' olan bir partınm lıderlen.
Bu olav. So\\ctleı Bırliği'nde kapitalizme geri dönüş sü-
recınin daha önceki bir tarıhte başladığını kanıtladı. Çünkü
bırsistemi. liderlerdeğil. ancak bir sınıfkurabilir. Kapitaliz-
mi burju\azı kurar. sosyalızmi de işçi sınıfı. Herhalde Rus-
ya'da kapitalizmi. işçi sınıfı \e gerçek Komünist Partisi ge-
tırmedi. getiremezdi de. So\yetler Birliği'ndeGorbaçov'lar-
dan önce bir de\ let burju\azisi oluştuğu ve hem partiyi. hem
iktidan ele geçirdiği içindir kı. o sinıf kapitalizm yolunu tut-
tu. Okuyucular. bu sürecın çok yöniü birtahlilıni **Stalin''den
Gorbaço\"a adlı kitabımda bulabılirler. Bugün Rusya'daki
komünist parti ler(Rus> a Komünist İşçi Partisi \e Bütün So\-
yeı Bolşe\ik Komünist Partisi) Rusya'da kapitalizme geri
dönüş sürecinın 1956 yılında başladığını ve Kruşçev-Brej-
ne\-Gorbaçw'ların temsıl ettiği burju\azınin bu süreci vü-
rüttüğünü belirlıyorlar. Bu partilerin genel sekreterleri. İşçi
Partisi'nin 3. kongresıne katıldılar ve bu görüşlerini Türki-
>e kamuoyuna da açıkladılar.
Mıhrı Bellı. bu konuvu açmasaydı. biz üzerinde durmu-
>orduk: Hayat. Mihri Bellf lerin Rusya'da kapttalizme geri
dönüş olmadığı \olundakı o kaskatı tezlerini çürüttü. Bizim
tezımızisedoğrulandı. O kadar ki. Rusya'daki komünist par-
tıler artık bizim tahlilimızi sa\unuyorlar. Dahası. yayımla-
dıklan kıtaplarda. tşçı Partisi'nin SoNyetler Birliği sürecıni
tahlılde. düny a ölçeğmde önemli bir teorik bırikıme sahip ol-
duğunu belırtiyorlar. (Kıtapçık ekli) İşçi Partisi'nin bu ko-
nudakı teorik görüşleri bu partilerin organlannda sık sık ya-
yımlanıvor.
Böylece hangi tezin 'anti-Smyet' olduğu da ortaya çıktı.
"SovyetlerBirliği'ndegeridönüşolamaz'" dıyenler. Kruşçev-
Breıne% lenn kapıtalizmi geri getirmelerine destek oldular.
daha önemlısı Türkıye'de sosyalizme ilişkin devrim karşıtı
bir görüşü yaydılar \e 1990'lardaki büyük düş kınklığı \e
çözülü^e hızmet eden bir teorik çizgı ızlediler. Mihri Belli.
"yaratıcıMarksiznii'savunuyor. Işte 1970'lerde 'yaratıcrta-
vır. sosşalizmde gen dönüş tehlikesini ve sınıf mücadelesi-
ni saptamıştır. Bu süreci kavramayanlarda iseteori donmuş.
kalıplaşmıştır. So\>et Sosyal-emperyalizmı yandaşlığı ile
emperv alizmın •değişimciliği' arasında çok kısa bir yol oldu-
ğu zamanla göriildü. Eski Sovyetler Birliği hık deyicilerinın
önemli bir kesınıı. bugün Cem Bojuer'lerle buluştu. Neo-li-
berallerın yatıp kalkıp saldırdıkları güç ise. İşçi Partisi"dir.
Bugün sos> alızmi ayakta tutan. 1960 ve 70'lerde Mao'nun
ışık tuttuğu So\yet re\izyonizmi eleştirisıdir. Bilimsel sos-
\alızm. bu eleştirı sayesınde, dünyadaki süreçleri açıklaya-
bilen birıcik teorı olduğunu bir kez daha kanıtlamış. Bu eleş-
tirişi dışla>an teori. 1990 yılında gerçekten de bitmiştır. 21.
yüz\ ıla köprii kuran. Mao'nun bu önemli katkısıyla zengın-
leşen.\aratıcı Marksizıııdir: Sovyetrevizyoııızmıdeğıl. Bu-
gün so>\alızm davasını .sürdüren bütün partıler. Sosyetler
Bırlığı'ndekı gen dönü^ sürecini açıklamaya çalışırken.
Mao'ya ba^\uru\or \e onun katkılarını keşfediyorlar. Bu
arada bizim İşçi Partımizin teonk çabalarına büv ük değer ve-
Dünyada veTürkiye'de sosyalizmin geleceği
SOSVALİSTLER
TARTIŞIYOR
riyorlar. Uluslararası komünist hareketi izleyenler. bu gerçe-
ği görürler.
Buraya kadan teoriye ilişkindi. Siyasete gelince. Mihri
Bellı yanlış bılgi veriyor. Türkiye işçi Köylü Panisi. devrı-
min stratepsini belirleyen temel çelişmeyi. herzaman "Tür-
kiye halkı ile emperyali/m ve feodalizm arasında" diye belıı -
ledi(Doğu Perınçek. TiirkıveDevrinıının ^blu. Avdınlık Ya-
yınları. Mavıs 1979. s. 69."ayrıca TİİKP Programı). Politik
düzlemdeki baş düşman ise. "Sov\eder Birliği"değıldı. Tİ-
İKP. 1977 vılında baş düşmanı "iki süper devlet" olarak ta-
nımladı (TllKP 1. Kongre Belgeleri. Avdınlık Xa\ ınları. Şu-
bat 1978. s. 40). 1979 Mavısı'ndayayımlanan stratejıve iliş-
kin kitabım. avnı saptamavı sürdürüyor (Türkıve Dcvrimı-
nın Yolu. s. 93). 1980 yılı ocak avındaki TİKP 1. Kongresı.
temel çelişme ve baş düşman saptamalarını değıştirmedı.
"Ne Amerika ne Rusya, Bağımsız Demokratik Türkiye*1
te-
mel sloganını devanı ettırdi (bkz. Türkiye !şçi Kövlü Partı-
si'nin Siyasi Çızgisi. TİKP Yayınlan. Ankara. Mart 1980)
TİKP. l-2Haziran 1980'detoplananbaşkanlık kurulukarar-
larıyla faşist tırmanışa karşı mücadeleyi. 'günün göre\i' ola-
rak belirledi.
Bunlarla birlıkteTlKP. Sovyetler Birlığı'nın özellikle Af-
ganıstan'ı ışgalinden sonra inısıyatifi ele almasını abarttı.
•yükselen emperyalistten kaynaklanan bir düny a savaşı teh-
likesi olasıtağına' \e Sovyet Sosyal-emperyalızminin Türki-
ye üzerindeki tehdidi saptamasına dayanan politikalar üret-
ti. Bu hatalannı 1980'li yıllarda özeleştirilerle düzeltti. Öze-
leştıri. 27 Arahk 1992'de toplanan TİKP 2. Genel Kongre-
sı'nde onaylandı. (Teori. sayı 38. Şubat 1993)
Kürt sorununa \e PKK'ye tavır
Mihri Belli. "Devletin baş düşmanı PKK. Perinçek'in de
başdüşmanıPKK**diyor. Gerçek dışı! Ne teorı. program \e
siyasetlerımize bakarak. ne de pratiğimizden böyle bir sap-
tamayavarılabılir. İşçi Partisi'nin baş düşmanı emperyalızm
ve işbirlikleridir.
işçi Partisi. özellikle Körfez Savaşı'ndan beri PKK'y ı "Ye-
ni Düny a Düzeni" içinde rol isteyen bir çızgıye girdıği için
kararlı bir tavırla eleştiriyor. Çünkü işçi Partisi. emekçi sı-
nıflan seferber eden ve örgütleyen. Türk ve Kürt emekçile-
n birleştiren birçizgi izlıyor "Emekçicumhuriyeti** içın mü-
cadele edıyor.
Çağımız dev rimlerinin "emperyalizmin zayıf halkasında'
olduğunu ve olacağını bilıyoruz. Lenih'ın bu teorisi. bütün
20. yüzyıl pratiğinde doğrulandı. Günümüzde de devrim.
"Yeni Dünya Düzeni" ile he>aplaşmanın ürünü olacaktır.
PKK ise. Körfez Savaşı'ndan sonra hem teoride hem de
pratikte "Yeni Dünya Düzeni" projesiyle uyumlu bir çizgıye
gırmiştır. Türkiye emekçıleri. 1989 baharından bcrı emper-
yalizmin özelleştinne programına. IMF reçetelerıne karşı
kıtlesel bir mücadele yürütüyor. Bu cephele^mede PKK lı-
deri. açıkça "YeniDünyaDüzeni'nın yanında \erah\or. Ara-
lık 1994'teemperyalistbüy ükdevletlenn lıderlennebırınck-
tup yazarak 'acil müdahale" istedi. Böy le bir miidahaley i ko-
^ulsuz destekleyeceğinı belirtti. Daha birkaç gün önce gaze-
teler. PKK'nin vönlendirdıöi heyetlerin ABD'den 'arabulu-
culuk" talep ettikleri haberini verdi. Yine Apo. "Yeni Dünya
Düzeni" stratejısıne uygun olarak. Türkiye ile iran. Suriye.
Irak. Ennenistan. \unanistan gibi mazlum ülkeler arasında-
kı çelişmelerı derınleştiren. mazlumlararasındaki çatlaklar-
da hayat alanı arayan bir çizgı ızliyor. Dahası. Apo. Sevr'i
açık açık savunuyor. Enıperyalizme bundan daha somut bir
bağlılık. mazlum milletlere karşı bundan daha somut bir düş-
manlık olabilir mi? Yıne Apo. Sev r yandaşlığıy la tutarlı ola-
rak. Türkiye"dekı Sevrcıleri enyakındostolarak görüyor. Ba-
tı televızyonlarına verdığı demeçlerde. Cem Boyner'leri en
yakın müttefik kabul ettiğini söylüyor: IMF'nin Türkiye'de-
ki birinci şubesı olan YDH ile birlikte "demokrasi' mücade-
lesı v erdığmi belırtıyor. Apo daha önce de Turgut Özal'a hay -
ranlığını açıklamıştı.
Tutarlı. hep "Yeni Dünya Düzeni"nin temsilcileriyle bir-
leşme peşinde. Apo tavnnı gızlemiyor. tıpkı Talabani ve-
Barzani gibi ABD ve Çekiç Güç'ün koruması altında bir
kukla ıktidar yaratma stratejısıni benımsedi. Baş düşman
Türkiye"dır. baş müttefik ise emperyalistler. Apo. emperya-
lıstleri yeğledi. Türkiye emekçılerıyle birleşmeyi reddetti.
Daha kötüsü. "Yeni Dünya Düzeni"ne bel bağladığı için.
Türk ve Kürt halkları. Sünni ve Alevi kitleler arasında düş-
manlık kışkırtma çızgisıne girdi. Erzincan Başbağlar ve Er-
zurum Yavı köylerınde "Türktür" diye köylüleri kurşuna
dizdırdi. "Türktür"diye öğretmenleri katletmeyi marıfet sa-
y ıyor. Türklerin yoğun yasadığı yerlerde mağazalara bomba
attırdı: otobüslere. turistik yerlere. kahvelere sabotaj yaptı:
gazete köşelerinden "Türklerinormanlannıyakın" talimat-
lan yayımladı vebutalımatlaruygulanıyor. "Türklerecişbü-
cüştür: dünyanınenbarbarmilletidir" gibi saçma sapan "ori-
yantalist" görüşlerle Türk düşmanlığının teorisinı yapıyor.
komintern programında "Dünya devriminin halkalarından
biri" olarak kabul edilen Kemalist devrim. Apo'nun teori-
sinde ABD'yle birlikte yıkılacak baş düşmandır. Dinci geri-
cilık ise yerel plandakı baş müttefik. Bu çizgiyı onaylayan-
lar. biraz işçilerin köy lülerın arasına girsinler. bakalım nasıl
karşılanacaklar?
Özetı. dünya sermayesinin ınerkezlerinden bakıldığı za-
man Apo, OzaU Çiller ve Boyner'le aynı programı benimsi-
yor vc kendisini büyük emperyalist devletlere kullanılacak
bir kart olarak sunuyor. Elbette ABD'nin ilk tercihi. Türki-
ye'dekı işbirlikçılerdir: ancak onlara Kuzey Irak'taki kukla
dev letçiği himaye etmey i day atırken PKK'yı kullanıyor. Was-
hington. Türkiye hükümetini şöyle tehdit ediyor: "Taşeron-
luğu kahul ctmezsen. PKK sorununu da çözemez ve ulusal-
dinsel boğazlaşnıalann içineyuvarlanırsın". Son Cl A analiz-
lerınde PKK'den "en ulusal veen modern Kürt örgütü' diye
söz ediliyor.
Mihri Belli'nin Türkiye emekçılerini öncü partide örgüt-
leme ve mücadeleye seferber etme diye bir sorunu yok. Hep
emekçilerin dışındaki kuvvetlere bel bağlıyor. O nedenle P-
KK"ye tav ır alınmasını anlay amıyor. Dahası. oklannı Türki-
ye emekçisi ile Kürt halkını birleştirme mücadelesi veren İş-
çi Partisi "ne yöneltıyor.
Evet. Mustafa Kemal. Samsun'a çıktığı zaman denklemi
kurdu. Türk \e Kürdü birleştırmeden emperyalizme karşı sa-
vaşılamayacağını saptadı ve buna uygun bir pratiğe girdi. iş-
çi Partisi'nin yaptığı da budur. Kurtuluş savaşımızın anaya-
sal değerdekı ilke ve politikalannı yenıden yürürlüğe koya-
lım önerisini bir program haline getirip açıkladık. belgelerı-
ni yayımladık. Daha önemlisi. 1980'lerin ortalanndan beri.
Kürthalkına uygulanan baskılann karşısma köy köy ilçe il-
çe dıkildık: bölgede 13 yerde kitlesel toplantılar yaparak.
1990 kitle hareketlerinı başlattık. Kürt sorununu Türkiye
halkına kavratmada önemli bir rol oynadık. Kürt sorununun
küreselleşmesınin karşısına tek başına çıkan da. tşçi Partisi
oldu.
Açıkça Sevr'i savunan bir Apo ile nasıl ittifak kurulur?
Açıkça Cem Boynerı yeğleyen Apo ile ittifak. IMF'nin Tür-
kiye emekçılerini ezme planına katılmak anlamına gelmez
mi? Mustafa Kemal. Sevr'i savunanlarla mı kurtuluş savaşı
verdi'.' Parıs'teki Kürt Teali Cemiyeti ile mi birleşti? Kürt hal-
kını Türkiye emekçilerine düşman etme çızgisinde hayat ala-
nı arayanlarla mı ittifak etti?
Türkiye emekçileri ile Kürt halkı elbette omuz omuza mü-
cadele edecek. Bu mücadelenin eksenı emperyalizme ve iş-
birlikçisi Özal'lara. Çillerlere. Boyner'lere karşı kararlı ta-
vır olıışturur. Asıl devletle birleşenler. Çekiç Güç'ü ve am-
bargoyu ABD'nin dayatmasıyla ve Türk devletiyle birlikte
onaylayanlardır. Asıl devletle birlikte hareket edenier. em-
peryahzmden 'insan haklan" ve 'özgürlük" içın *actl müda-
hale' talep eden Apo'y la ittifak edenlerdir. Bu çizgı. işbırlik-
çilerin yönettıği Türk dev letınin ötesınde büyük emperyalist
devletlerle birleşmıyor mu? Emperyalisler devlet değil mi?
Türk dev letine karşı emperyalist devletlerle ittifak ederek ne-
reye varılır?
Mihri Belli. Sevr'i savunanlara tavır almamızı. 'de>letçi-
lik" olarak suçluyor. 15-16 Haziran 1970 işçi Hareketi'nden
sonra sıkıyönetime tavır aldık diye bize "Ordu ile aramızı
bozuyorlar" suçlamasını yöneltmiş ve işçilere baskı uygu-
larken. "Ordu miletin ordusudur" manşetleriyle dergi yayım-
lamıştı. Çünkü 12 Mart 1971 "e giden süreçte 27 Mayıs ör-
neği birilenci askeri müdahaleyebel bağlamıştı. Gençlik ha-
reketi içinde çıkan maceracı eğilimleri de bu nedenle teşvik
etmişti. Yine "Ordu Kıbnsa" şiarı da onundur. Kıbns'a as-
ken müdahaleyı eleştirdiğimiz zaman. devletin yanında ta-
v ır almıştır. Bugün ise yine Türkiye emekçi hareketi dışında
çözümlerin peşine takılmıştır. Bunlann hepsini topladığımız
zaman. Mihri Belli'nin düşünce veenerjisini emekçilennör-
gütlenmesine yoğunlaştırmayan çizgisi ortaya çıkar. Doğru
olan milli demokratik devrim stratejisine ne yazık ki böyle
yanlış bir yorum katmıştır. Cumhuriyet'teki görüşmeden de
anlaşıldığı gibi. şu anda da aklı fikri. Türkiye'nin sağa kayı-
şını önleyecek bir dinamizmi içinde banndıran genel eylem-
de değil. emekçi mücadelesinin ayağına dolaşan. bu amaçla
devlet tarafından kullanılan birtakım başıbozuk hareketler-
dedır.
Devlete karşı bilimsel sosyalist tutum
Devlete kan>ı bilimsel sosyalist tutum. belırleyici önem-
dedir. Lenin, çağımızda dünyanın ezen ve ezilen ülkeler ol-
mak üzere iki kampa ayrıldığını saptadı. Yine Lenin. devri-
min 'emperyalizmin zayıfhalkasında'olacağını teorileştirdi.
Komünist Enternasyonal bu tahlili ve devrim teorisinı kabul
etti. işte emperyalizm çağında devlete karşı tutumun anah-
tan buradadır. Biricik emekçi çizgisi. dünya ölçeğindeki
ezen-ezilen kamplaşmasında doğru saf tutmak, yani emper-
yalizme karşı mücadeleyi esas almak ve her ülkede emper-
yalızmi (ve işbirlikçilerini elbette) zayıflatarak('zajifhalka'
teorisi(devrımi başarmaktır. Devrim. emperyalist sistemden
kopmaktır. Dev lete karşı tavrı. bu genel çizgi belirler. Örne-
ğin Körfez Savaşı koşullannda Irak devieti düşmanlığı ya-
parsan, ABD'nin ve Ozal'lann yanına oturursun. oturmuş-
lardır. Bugün Apo'nun yaptığı gibi. 'ikinci Cumhuriyetçiler'
ve şeriatçılarla birlikte Kemalist devrim düşmanlığını esas
alan bir çizgi izlersen. yine Graham Fuller'lenn programını
uygularsın. emperyalizm ve Çiller takımı ilebuluşursun.bu-
luşmaktadırlar. Dev lete karşı mücadele. emperyalizme kar-
şı mücadele ekseninde devnmcı bir içerik taşır.
Dev let de zaten binyılların verdiği deneyimle hangi kuv-
veti ciddiye alacağını bilir. En önemlisi. siyasal örgütsüzlü-
ğü kırk yıla varan bir süredir gelenek haline getirenlerle bir
sorunu yoktur. Dev letin kendi örgütlerini bilgilendirmek içta
hazırladığı raporlarabakıyoruz. artık 1970 yılından beri Mih-
ri Belli'den söz etmiyorlar. Aynı raporlar. bugün İşçi Parti-
si'nın temsil ettiği hareketi. Türkiye solu içindeki en ciddi
tehdit olarak değerlendiriyorlar. MarmaraBrifingi'ne.terör-
le mücadeleye ilişkin "BeyazKitap"a. Hiram Abas \e Meh-
met Eymür'ün değerlendırmelerine ("Analiz") bakılabilir.
Eski kuşakların sosyalistlerı beni iyi tanır. sosyalizme e-
mek verenlere içten bir saygım vardır. Onlara bu büyük da-
vayı bize taşıdıklan için çok şey borçluyuz. Mihri Belli. be-
nim bu özelliğime güvenerek yine ölçüsüzkonuşmuştur. Ne
yapalım adeti böy ledır.
"BÎTTİ