28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yonetmenı Orban Erinç # Genel Yayın Koordınatoru Hikmel Çetinkaya # Yazıışlerı Müdürlerı: fbrahim Yddız (Sorumlu), Dinç Tayanç • Haber Merkezı Müdürü- Hakan Kara # Gorsel Yönetmen Fikret Eser Dış Haberler Ergun Bakı • Istıhbarat Yalçın Çalur • Ekonomı. Bülent Kızanhk • Kültur HandfUiŞenköken»Spor Abdîlk.dir Yicelmaa • Makaleler Suni kırmören • Çevın Seyfettin Tnrkgn • Düzelone Abdnllah Yazıcı • Bılgı-Bel- ge Edib* Buğra 9 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu Yaym Kurulu. tlhan Sdçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktav Knrtböke. Özgen Acar, HUunet Çetiakaya, Şâkrcn Soacr. Ergan BıJcı. Dtarç Tıyanç, tbrahlm Yıidız, Orhaıı Bursak, Mnstafı Balbay. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav • Haber Müdürü: MûesseseMûdürü.ErolErtart»Ko- MEDYA C: • Yöoetım MEDYA G: • Doğan AkiD Atarurk Bulvan \ o 125, Kat.4. Bakanlıklar- ordınatör Ahmet Koruban • Kurulu Başkanı-Genel Yönetım Kurulu Ankara Tel 4195O20(7hat). Faks 419502?#lzmırTem- Muhasebe Bülent Yener • ldare. Müdûr Galbin Erduraa Başkanı - Genel sılasiSerdarKızık,H.ZıyaBlv.l 352 8.213X61 4411220, Hüseyin Gürer • \$\&me Önder • Koordınatör Reha Mûdür Ü«rân Ak- Faks 4419117» AdanaTemsılcısı-ÇrtkıYiğenoghu lnonü Ç«*k»Bügj-lşlern.>aillıal»Bıl- I|itmaD • Genel Mudur m » •Murahhas Cd 119 S No 1 Kat: 1, Tel: 3522550, Faks: 3522570 gısayar Sıstem. Mörûvet Çiler Yardımeısı Min« Akdağ ûye Bora Göoenç YayunlaTaa ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansi. Basın ve Yayıncıhk A Ş TMcocağı Cad. 39/41 Cagaloglu 34334 Ist PK 246 Istaobul Td (0/212)512 05 05(20 hat) Faks (0 212)513 85 95 17 AĞUSTOS 1995 Imsak: 4 32 Güneş: 6.08 Ögle: 13.15 fkindi: 17.02 Akşam 20.08 Yatsı: 21.38 MEDYACTCI. 5140753-513 95 80-513 84 60-61, Faks 5118466 Atların tatJı öfkesî • Çeviri Servisi - Dûnyada milyonlarca insan, yanşlarda atlann kıyasıya mücadelesıni heyecanla izliyor. Atlar da bu heyecanı farklı biçimlerde yaşıyor. Işte bunlardan biri. ABD'nin Wisconsin eyaletinde yanş için sıralannı bekleyen atlardan ikisi, startı beklemeden mücadeleye başlamışlar bile. Ahırda birbırlerini tatlı bir öfkeyle ısırarak oynaşan atlann bu resmı, yayımlandığı yerel gazetede büyük ilgi görmüş. (Fotoğraf: AP) kdzdere'de yayla şenlikleri • tKtZDERE(AA)- Rize'nin Ikizdere ilçesınde 18-19 ağustosta yapılacak Çağrankaya ve Varda yaylalan şenhkleri içın hazırlıklar tamamlandı. OTganızasyon komitesınden verilen bilgıye göre Varda Yayla Şenliğı 18 ağustos, Çağrankaya Yayla Şenlıği de 19 ağustosta yapılacak. Bu yıl ikincisı yapılacak şenliklerde çeşıtli eğlenceler düzenlenecek, spor karşılaşmalan yapılacak ve halk oyunlan ekipleri gösteri sunacak. Çağrankaya ve Varda yaylalanndan. îkızdere'ye bağlı 8 köy halkmın katılımıyla yaklaşık 5 bin kişi yararlanıyor. 1l Umut ışığr" hattı • ANKARA(AA)- Kendınızi yalnız ve çaresiz hissediyorsanız. ıntihar etmeyı düşünüyorsanız. 182 no'lu "Umut ışığı hattı"nı arayarak yardım isteyebilirsiniz. Sağlık Bakanlığı'na bağlı Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi bünyesinde kurulan, önümüzdeki hafta Sağlık Bakanı Doğan Baran tarafından hızmete sokulacak ve ılk aşamada lstanbul'da 24 saat hizmet verecek " 182 no'lu umut ışığı hattı"nda, uzman doktorlar görev yapacak. "Kendinizi yalnız veya çaresiz hissettiğinizde lütfen bizi arayın, konuşahm" slogaruyla yola çıkan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi, hat ile ilgili olarak bir de broşür bastırdı. Trafik kazaları ve tupizm • MUĞLA(Cumhuriyrt)- Avrupa basınmda Türkiye'de meydana gelen trafik kazalannın da Türkiye turizmi aleyhinde kullanıldığına dikkati çeken Muğla Valisi Dr. Lale Aytaman, yetkilileri somut önlemler almaya davet etti. Vali Aytaman, "Karayollanmızın iyileştirilmesi ve bir uçan ambulans tahsis edılmesi için girişimlerimiz sürüyor, ancak parasızlık nedeniyle bir türlü uygulamaya geçilemiyor'" dedi. Son zamanlarda Türkiye'de meydana gelen trafik kazalannın yabancı basında yer alması ve bu kazalann Türk turizmi aleyhinde malzeme yapılması üzerine Muğla VaJiliği'nin girişimi ve turizmcilerin katılımıyla "Turizm Güvenliği" toplantısı düzenlendi. Yatak yarası • KAYSERİ(AA)-Her 100 yaşlıdan 30'unda yatak yarası olduğu, aynı pozisyonda yatmaktan dolayı meydana gelen yatak (bası) yaralannın tedavisinde geç kalınması halinde ölüm vakalannın meydana gelebildiği bildirildi. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Baktır, yaptığı açıklamada, yaşlılarda cilt altı yağ dokusunun azaldığını, kemikle cildin iç içe olduğunu belirtti. Batı'da otistiklerin eğitiminde yeni yöntemler tartışılırken Türkiye'de ne okul var ne de program Otistiklerineğitim çıkmazı• Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Nevin Eracar Başar tarafından hazırlanan "Örgün Eğitim Kurumunda Otistik Çocuk ve Ergenlere Çok Yönlü Yaklaşım" başhklı eğitim modeli, Milli Eğitim Bakanlığı'na sunuldu. Öneri bakanlıkça onaylanırsa program haline getirilecek ve okullarda uygulanmaya başlanacak. FİGEN ATALAY / AŞK3N ELÇİ "Evsiz ve sürülmüş şeytanlara ben- zeyen akıllı insanlar. kalabalık ve gü- rüirûlü bu dünyada, bizim elimizden sakin ve iyi okullara gitme imkânını alıp bizi de kendilerine benzetmeye kaİkıyor, tüm şansımızı yok ediyorlar" dıyor, Nkolasadlı 13 yaşında bir otis- tik çocuk. Batı 'da otıstıklere uygulanan eğitim yöntemleri tartışılırken Türkiye'de otistılder için okul da yok eğitim prog- ramı da. Marmara Üniversitesi öğre- tim üyesi Yrd. Doç. Dr. Nevin Eracar Başar tarafından hazırlanan "Orgün Eğitim Kurumunda Otistik Çocuk ve Ergenlere Çok Yönlü Yaklaşım" baş- hklı okul, aıle ve çocuk için analitik iletişımi esas alan bir model önensı, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Genel Müdürlüğü'ne sunuldu. öneri bakanlıkça onaylanırsa prog- ram haline getinlecek ve Hayriye Ke- mal Kusun Eğitim ve Uygulama Oku- lu'nda uygulanmasına başlanacak. Almanya ve Fransada otistikler gazete çıkarıyor Reııkli Kuş'unfirbnalıdünyası MiDi Eğitim Bakanlığı"na önerilen modelde. otistik çocuklann da diğer özüriü çocuklarda olduğu gibi sürekli ve sistemli eğitimlerinin, eğitimin ve öğretimin işlevselliği açısından zorunlu olduğuna dikkat çekiliyor. Almanya ve Fransa'daki otistikler gazete çıkanyor. Belki başka ülkelerdekı otistiklenn de gazete ya da der- gilen vardır. Bilmiyoruz. Ama bildiğimiz, Türkiye'de- ki otistiklerin de bu ışe soyunmak istedıği. Otıstikler Ku- lübü, dergi çıkarmak istiyor; ama bu iş için hıç parala- n yok. Onlar, bir gazetenın ya da derginin haftada bir ayıracağı bır sayfaya da bir televizyon kanalının bir sa- atine de razılar. Berlin'de yayımlanan "Renkli Kuş" adlı gazete, bır öğrencı gazetesinden farksız. Aslında gazeteyı çıkaran- lar da okurlan da farklı... Onlar ıletişime, diğer insan- larla ılişkiye kapalılar. Gelişkin bir dil kullanmıyorlar ve ilgi alanlan epeyce dar. Onlar otistik... Bin adet basılan Renkli Kuş'ta 20'den fazla yazar var. Duygulannı ifade etme tarzı zaman zaman biz 'normal- kr'den aynlsa da onlan anlamak mümkün. Otizmı, ga- zetedeki bir yazısında "Otizm, damatsız bir geline, faa- vasrz bir rüzgâra, topraksız otlara benzer. Bin defa dua etmek gibidir aminsiz \e büyük bir aşk, tatminsiz.^" di- yen 27 yaşındakı Carsten'den kım daha ıyi anlatabilir? Fransa'da otistiklerin çıkardığı gazete ise röportajla- nyla tanınıyor. Otıstikler her sayıda bir ünlüyü konuk ediyorlar. Kural, konuğun her soruya doğru yanıt ver- mesi. Röportajlan ilginç kılan elbette otistiklerin sonı- lan. Onlar, akıllanna gelen, merak ettikleri her konuyu doğrudan soruyorlar Otistikler Kttlübü'nün girişimi Türkiye'deki Otistikler Kulübü üyeleri de otistikler- le normallerin birlikte yaşamayı öğrenmelerini ve bir- birlerini tanımalannı sağlamaya yardımcı olacak bir ga- zete ya da dergi çıkarmayı istiyor. Ancak, buna maddi olanaklan yok. Kulüp Başkanı Nevin Eracar Başar, bir gazete ya da derginin haftada bir gün bir sayfasını ya da bır televizyon kanalının bir saatini kendilerine ayırma- smın da yeterli olabileceğini belirtiyor. Bir gazete ya da televizyon kanalı onlara olanak tanırsa neieryapabildik- lerini görecek ve onlan daha iyi tanıyabileceğiz. Belki o zaman onlarla da öteki ÖZÜT gruplanndakı insanlarla da yaşamayı öğrenebiliriz... Program, daha sonra otistiklerin eği- tim gördüğü başka okullarda da uygu- lanabilecek. M.Ü. Atatürk Eğitim Fa- kültesi Eğitim Bilimleri Bölümü. Eği- timde Psikolojik Hizmetler Anabilim Dalı öğretim üyesi Eracar Başar, otis- tıklere özel modelin gereklilığini şöy- le açıklıyor "Otistikler normallere uymak zo- runda değiUer. Entegrasyon zaten derslerde mümkün olmuyor. Ama bir- likte müsamere düzenlenebilir, ti> atro \-apilabilir. korooluşturulabilir. Enteg- rasyon, otistikler için değil normaller için gerckLdir. Otistiklerie vaşamayı öğrenebilmeleri içnu." Önerilen modelde, otistik çocukla- nn da diğer özüriü çocuklarda olduğu gibi sürekli ve sistemli eğitimlerinin, eğitimin ve öğretimin işlevselliği açı- sından zorunlu olduğuna dikkat çeki- liyor ve şöyle devam edihyor "Bu yüzden eğjtim-ögretim progra- mmın. tüm çocuklan kapsavan genel eğitim programı yanı sıra her çocuğun kendine özgü niteliklerine uygun bi- reysel eğitim programlannın yapıbna- sı esastır. Bu programlarda çocuk için öngürülen hedef davranışlar rasyond bir zamanlama ile okulun eğJtim-öğre- tim komisyonunca hazuianan bir çer- çevede gerçekleşir. Çocuğun gösterdi- ği geüşmeler her ay değeıiendirilir ve meydana gelen olumlu ve/ve>a olum- suz değişim ve gelişmeler aylik değer- lendirme oturumlannda gözden geçi- rilip gerekirse program içeriği ve/veya yönteminde gerekli değişiklikler ka- rarlaştinlır \« uygulanır. Zaman için- deki değişim, düzenli grafıkler halin- de arşMenir." Anahtar keBme, 'fletişim' Nişantaşı'ndakı PSİ Çocuk ve Aile Merkezi'nde otistik çocuk ve aileleri- ne yönelik olarak da hizmet veren uz- man pedagog Feriha Şenkaya Düdar'a göre, otistik çocuklann eğitiminde anahtar keüme "iletişim". Şenkaya Dildar, "Bu, konuşma olur ya da ouna- yabflir. Otistik çocuğun ağır konuşma sorunu \arsa sözel ifetişimde ısrar et- mcnin anlamı vok. Önemli olan onda var olanı orta>a çıkarabilmek. iki aya- ğı üzerinde durabilmesini sağlamak ve becerilerini üretimde kullanabilecek düzeye getirebilmek" dıyor. Bu yüz- den de hedef, kendı yarattıklan dün- yada yaşayan içe kapanık otistik ço- cuklarla iletişim kurrnak. Her özüriü grubunda olduğu gibi otistik çocuklann eğitiminde de anne- babanınjolü büyük. Şenkaya Dildar bunu, "Ozel bir çocuğun annesinin de özel bir anneolması gerekiyor" dıye ni- telendinyor. Örneğin, belırli objelere bağımlılık, otistik çocuklarda çok gö- rülen bir özellik. Örneğin, ip takıntısı olan bir çocuk, sallayacak ip bulamaz- sa yakınında bulunan birinin ayakka- bısındakı bağı çıkanp alabiliyor. An- ne-babalar, çoğu zaman bu duruma tepkj gösteriyor ve çocuğu engelleye- biliyorlar. Dildar, "Butür darvranışla- rm onlann dfinyasuıda ne anlama get- diğini bilmiyoruz. Belki bizim kahve- mizi içerken duyduğumuz keyfı alıyor- lar. Çözüm. onu rahatlatacak bir şe>i ortadan kaldırmak değfl, sınırlandır- mak olmair dıyor. Fransa'nın nükleer deneme yalanı• Fransa'nın eylül ayında Güney Pasifik'te gerçekleştirmeyi planladığı denemeler için öne sürdüğü savlann bilimsel olmadığı, hükümetin amacmın yeni tip silah üretmek olduğu belirtildi. tBRAHİM GÜNEL Fransa'nın önümüzdeki eylül ayında, Güney Pasifik'te gerçek- leştirmeyi planladığı nükleer de- nemeler içın, Fransız yetkililerin öne sürdüğü görüşlerin, bilimsel temellere dayanmadığı kanıtlandı. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Fransa Senatosu'nda 12 Temmuz 1995 tanhinde yaptığı konuşmada, "Bu denemeler, yeni nükleersavaş baslığımızın deneme- si için yapılacak. Bu denemeler de, sessizliği, güvenliği. da> anıklılıgı ve yaşlanması konusunda bize bilgi- ler verecek. Geriye kalan 4 test de, sinıülasyon için gerekli teknolojiyi geüştirmemiz için yardımcı ola- cak" demiştı. VVashington'da bulunan Ulusla- rası Güvenlik ve Bilim Enstitü- sü'nde görev li Tom Zamora CoBi- na'nın Fransa'nın Lyon kentinde bulunan Centre de Documentation et de Recherche sur la Paix et les Conflits ile ortaklaşa hazırladığı ve 20 Temmuz 1995 tarihınde açıkladığı raporda ise Chirac'ın öne sürdüğü görüşlerin tam tersi Greenpeace'ten Çin'e serl tepld Haber Merkezi - Önceki gün, Pekin'deki ünlü Tianenmen Ala- nı'nda, Çin'in nükleer denemcle- rini protesto eden Greenpeace ör- gütü üyeleri, dün sınırdışı edildi. Londra'daki Çin Büyükelçiliği önünde toplanan Greenpeace gös- tericileri, örgüt üyelerinin Pe- kin'deki eylemden sonra sınırdışı ediimelerini protesto ederken, nükleer denemelere karşı Akde- niz ülkelerinde imzatoplamak için Ispanya'dan yola çıkan Greenpe- ace"in "Altair" gemisi Izmir'e u- laştı. Greenpeace'in hedefi, Tür- kiye'de anti-nükleer kampanya için 20 bin imza toplamak. Greenpeace eylemcilerinin Ti- enanmen Alaru'nda eylemleriyle ilgılı olarak dün açıklama yapan Çin Dışişleri Bakanlığı 6 eylemci- nin Hong Kong'a göndenldiğıni bildırdi. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, "Örgüt üyelerinin Çin'e turist vizesi alarak girmelerine karşın, eylemlerini statülerûıe uy- gun bir şekilde \apmadiklanni" belirterek, "Bu kişiler, vasadısı ey- lemleri nedeniyle özür de diledi- ler" dedi. Evlemcilerden, Green- peace'nin Fransa Başkanı Pendo- pe Komites, eylemm Çin'de ger- çekleştirdikleri ilk eylem olması nedeniyle Çin makamlannm ken- dilerini yargılamadıklannı belir- terek, "Eylefnimi/inyasadışıoldu- ğumı rü'raf etngimiz bir beigeyi im- zalamak zorunda kaldık" dedi. Greenpeace İzmirVfe Fransa ve Çın'i nükleerdeneme- lerden vazgeçirmek amacıyla im- za kampanyası başlatan Greenpe- ace'çiler, "Altair" gemisıyle Iz- mir'e geldiler. 4 Ağustos'ta Ispan- ya'dan yola çıkan gemi Türki- ye'den sonra, Israil, Kıbns, Lüb- nan, Yunanistan, Italya, Tunus, Fransa ve Malta yolunu izleyecek ve her gittiği yerde nükleer dene- melerin durdurulması için imza toplayarak, kamuoyu oluşturmaya çalışacaklar. Gerru Kaptanı Joel Stewart "Şu ana kadar 6 bin imza topiandL Bu, henüz başlangıç Tür- kh-e'dc 20 bin imza toplama>ı he- defhyoruz. Tabi i biz nükleerdene- meleVe karşı düzenlediğimiz bn tu- run, diğer kampanyalara da hizmet etmesini istiyoruz*1 dıye konuştu. savunuldu. Rap>orda, Fransa'nın nükleer sılahlannı modernize et- meye gerek olmadığı, simülasyon olayınm ise, denemelerden sonra bilgisayarlara aktanlamayacağı belirtilerek, amacın yeni tip silah yapmak olduğu açıklandı. Green- peace örgütünün ele geçirdiği ra- porda, Jacques Chirac'ın söyledik- lerinm aksine, yapılacak olan 7-8 denemenin, Fransa'ya siyasi açı- dan zarar vereceğı ve CTBT, NPT anlaşmalanna ters düşeceğı de açıklandı. Collına'nın raporunda yer alan ve Chirac'ın savundugu görüşle- rin aksinı ortaya koyan bilimsel gerçekler ise şöyle sıralanıyon - Fransa'nın, kendi stratejik si- lahlannı modernize etmesi için ye- ni denemelere gerek yoktur. M45 ti- pi füzelerde kuUanılan TN75 savaş başhklannı, tümüyle denemiştir. - Fransa. aslında nükleer sılahla- nnın güvenılirhğinı ve dayanıkh- lığını denemek istiyor. Hiçbir de- neme, "Palen Tipi Savaş Baslığı Programı" dahil, yaşlandıkça, bu silahlann güveniliriiğını sağlaya- maz. -BirFransEyetkflininsöyiediği- nin aksine, kesinükle laboratuvar- da nükleer denemelerin, simülas- yon yohıyla tümüyle denemesi ola- sıdegiLKaldıki ABD'nin bile böy- le bir programı yoktur. -Fransa 1995 eylül ile 1996ma- yıs aylan arasında 7-8 deneme yapmayı planhyor. Bu da geniş kapsamlı denemelen yasaklayan CTBT anlaşmasının öncesınde ya- pılmış olacak. Nükleer silaha sahip devletler bu anlaşmalan ımzalasalar bile. nük- leer denemelen sürdürmek, CTBT anlaşması altında olası. Fransa 200 ton TNT'ye eşdeğerde deneme yapmak ısteyebılir. Bugün, bu amaçlar geçersizdir. Fransa, "modern caydıncı güç" özelliğini M5 füzelerini ımal et- meden de koruyabilır. M45 füze- leri hâlâ yenidır HerdurumdaM5 füzeleri TN75 savaş başlıklannı yeni denemelere gerek kalmadan kullanabilir. Isparla'daMikkuyruk' isyanı Burdur Gölü kıyısında yapımı süren havaalanı ve sanayi bölgesi inşaatlanna çevrecilerin ve Burdur Belediyesi'nin tepki göstermesine kızan kent halkı, 'Isparta düşmanlığına son' kampanyası başlattı YUSUFÖZKAN ANKARA - Burdur Gölü kıyısında ya- pımı süren Isparta Göller Bölgesi Havaala- nı ile organize sanayi bölgesinin, gölde ya- şayan 'dikkuynık' kuşlanna zarar verece- ği gerekçesiyle Burdur Belediyesi ve çev- reci örgütler tarafından başlatılan kampan- ya, Isparta halkının tepkisine neden oldu. Kentteki çok sayıda kurum "Isparta düş- manhğına son" kampanyası başlatırken Is- partalı olan Çevre Bakanlığı Müsteşar Yar- dımcısı Aytaç Bilgiç, söz konusu yatmmla- nn çevre kirliliğıne neden olmadığını sa- vundu. Bilgiç, "Yaürunlara yönelik kara- lama kampanyalan Sayra Cumhurbaşkanı- mızı da üzmektedir" diye konuştu. Akdeniz bölgesinin iki komşu kenti Is- parta ile Burdur arasında yıllardır süren çe- kişme, Isparta Göller Bölgesi Havaalanı ve organize sanayi bölgesi yapımı nedeniyle yeniden su yüzüne çıktı. Çevreci örgütlerin. havaalanı ile sanayi bölgesi inşaatlannın Burdur Gölü'nü kırleteceği ve burada ya- şayan •dikkuynık' kuşlannı rahatsız edece- ği gerekçesiyle Danıştay'a yaptıklan 'yü- rütmeyi durdurma* başvurusunun, gerek- li sürede yapılmadığı gerekçesiyle redde- dilmesinden sonra çekişme şimdi de basın aracılığıyla sürüyor. Son günlerde bazı ga- zetelerde yer alan Isparta'nın yatınmlannın Burdur Gölü'nü kırlettiği yolundaki haber- ler, Ispartalılan öfkelendirdi. Kentteki ye- rel basın ve meslek örgütlen "Isparta düş- mannğuıa son" kampanyası başlatarak Is- parta'nm yatınmlannın engellenmemesinı istediler. ^eden oy k^ gısı' Burdur halkının da yatmmlan destekle- diğinı, ancak belediyenin oy kaygısıyla ola- yı siyasi amaçlara alet etmek istediğini öne süren Ispartahlar, "Burdur'dakitesisieryıi- lardır gölü kirletirken neredeydiler? Ispar- ta Havaalam'm bahane eden Burdur Bele- diyesi,gölün layısındaki Burdur Askeri Ha- vaalanı'nı niye görmezden geüyor?" görü- şünü savunuyorlar. Tatilini geçirmek için bulunduğu kentte "Isparta düşmanlığına son" kampanyasına destek veren Çevre Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Aytaç Bilgiç, yatınmlara yöne- lik engelleme çabalannın Cumhurbaşkam Süleyman Demirel'ı de üzdüğünü belirte- rek "Bölgemizin ve ülkemizin kalkınmasın- da, refaha ulaşmasında büviik önemc sahip olan yatınmlarla ilgili gerekli araşürma ya- pılmadan. bu yadrunlan atalete uğratmak ve küçük düşürmek amacıyla bir kısım ya- ym organlannda yapılan yayınların maksa- dını anlamakta güçlük çekiyoruz" dedi. Yatınmlarla ilgili mahkeme kararlannı anımsatan Bilgiç, sözlennı şöyle sürdürdü: "Hukuk devletinde, hukukun üstüniüğü esasür. Bağımsız yargmın karaıianna kar- şı çıkma hakkı hiçbir kurum ve kişiye veril- memistir. Mahkeme kararlanna savgılı ol- mak esastır. Her türlü kanuni prosedürden geçmiş. devletin yetkili makamlannın ona- yından çıkmış. ilgili bakanlık ve kanıu ku- ruluşlan tarafından yapdmakta olan ve ik- mal edilmesineazkalmış bu aydınhk ve ber- rak yabnmlan küçük düşürme gavTetleri- nin hiç kimseye faydası olnıavacağı aşikâr- dır. Biz Ispartalılar olarak memleketin han- gi köşesindebir yaünm görsek büyük sevinç duyarrz." 'Çevreyi kirletmiyor'' Isparta'daki yatınmlann hiçbirisinin çev- reyi kirletmediğini savunan Bilgiç, "Biz her zaman çevrenin korunmasma, doğal dengenin muhafazasma özen gösterdik. An- cak bir taraftan çevrevi koruyup kollarken diğer taraftan da ekonomik kalkınmamızı tamamlavatagız. Keşke ber yaünm Ispar- ta'dakiler kadar çevre dostu olsa" diye ko- nuştu. Ingiltere 6 Kafa bulduran' kokteyl çılgmlığı Çeviri Servisi - Çılgın partilerde kafa bulup neşe- lenen 80'li >ıllann gençli- ği, giderek uyuşturucu kül- rürünün kurbanı oluyor. Ulusal Knminoloji Ha- beralma örgütü tarafından yayımlanan gizli bir rapor- da, morfin gibi bedende alışkanlık yaratan türde uyuşturuculann kullanımı- nm giderek arttığı bildırili- yor. Bu tür uyuşturuculann gündeme gelmesi, bu sek- törden sağlanan korkunç gelirlerin de bir göstergesi sayılıyor. 150 trüyonluk pazar Henley Araştırma Mer- kezi uzmanlanna göre In- giltere'de bu alandan sağ- lanan gelir yılda yaklaşık 150 trilyon lirayı buluyor. Bir milyonu aşkın genç, her hafta bu tür çılgın uyuştu- rucu partiienne katılarak ortalama 2.5 milyon lira harcıyor. Pohse göre bu pa- ranm büyük bir bölümü ya- sadışı yollardan uyuşturu- cu alımına harcanıyor. Alışkanlık yaratan türde- ki uyuşturuculann bir za- manlar bu partilerde pek il- gi görmesine karşın, rapor- da "kafa bulmak" amacıy- la kullanılan hafıf uyuştu- ruculann, yerini giderek eroın ve morfine bıraktığı bildiriliyor. Danslı toplan- tılarda, yaüştıncı üaçlarla hafif uyuşturucular kanştı- nlarak elde edilen kokteyl- leriçiliyor. Bukokteyilenn bir bölümü bağımlılık ya- ratan uyuşturucular da içe- rebiliyor. Iskoçya kulüple- rinde son günlerde çok yay- gın olan "parti paketi" ad- lı bu türden bir kokteyl, ya- nm ekstaz tableti, LSD, bir uyku hapı, bir de anfetamin sülfat içerirken, güneyde hazırlanan ve muzlu, don- durmalı bır tatlı olan "ba- nana spUt" ise anfetamin, kokain ve LSD içeriyor. Rapor, reçete ile satılan ilaçlann da amaçlan dışın- da kullanıbnalan yönünde eğilimin giderek arttığını, özellikle ketamine ve tilen- nine adlı iki anestetik ilaca yoğun ilgi gösterildiğini belirtiyor. Bir antidepresan olan ve aşın neşeli olma sü- resini uzattığı söylenen Prozac'ın da gençleT tara- fından büyük ilgi gördüğü ileri sürülüyor. Alkolün gi- derek daha yaygın bir bi- çimde kullanılması, kimi uyuşturucularla birlikte almdığında "ölümcül"ol- masa bile ciddi sorunlar doğuracağı konusundaki kaygılann artmasma yol açıyor. Sporla ilgisi olma- dığı halde dans pistinde gö- ze çarpmak isteyen gençler arasında anabolik steroid- lerin kullanımının da yay- gın olduğuna parrnak bası- lıyor. Raporda, kimi genç- lerin kafa bulmak için şim- dilerde ginsang, guarane gibi alışılmamış, ancak ya- sal olan bitkilere ilgi gös- terdiği ileri sürülüyor. Bu durumda polis denetimi ye- tersiz kalırken, kâr amaçlı şirketler de büyük gelir sağlamaya çalışıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle