Katalog

16 AĞUSTOS 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER :J)YP kongresine Itiraz ediMi • İSTANBUL(AA)- Doğnı Yol Partisi Istanbul II Teşkilatı'ndaki muhalif grup, geçen hafta gerçekleştırilen İl Kongresı'nin ıptali için yapılan itirazın reddedilmesi üzerine, karann yeniden incelenmesi için Şişli 1. tlçe Seçım Kurulu'na başvuruda "bulundu. DYP Istanbul İl Kongre Delegesi Mehmet Sofuoğlu imzasıyla Şişli 1. tlçe Seçim Kurulu'na gönderilen dilekçede, DYP'nin 9 ağustos taıihinde yapılan il kongresine kadar yaşanan gelişmeler hatırlatılarak, kongrenin yasal olmadığı öne sürüldü. Dilekçede, yapılan ilk itirazı " reddeden Şişli 1. tlçe Seçim Kurulu Başkanı Hâkim Süreyya Bilgin'in verdiği •'karann kaldınlması istendi. Uyuştupucuyla savaşım • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD ıle Türkiye arasında uyuşturucu madde • kaçakçılığı ve yasadışı - kullanımı ile mücadeİe . konusunda dün Ankara'da biranlaşmayapıldı. Anlaşmayı, ABD adına Büyükelçilik Maslahatgüzan James Holmes, Türkiye adına da .Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu. Afrika ve Uluslararası Siyasi Kuruluşlar Genel Müdürû Büyükelçi Gün Gür imzaladı. Özel sektöre kaynak aktarımı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Elektrik Eneıjisi Fonu'ndan, şirketlere. yatınm projeleri ve ışletme faaliyetleri için kredi açılabilecek. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan Bakanlar Kurulu Karan'yla Elektrik Eneıjisi Fonu yönetmeliği yürürlüğe girdi. Karara göre, Fon Yönetim Kurulu üyelerinden biri Hazine Müsteşarlıği'nın bağlı olduğu bakanın, biri Devlet Planlama Teşkilatı'nın bağlı olduğu bakanın, 3'ü de Eneıji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'nın atayacağı kamu görevlilerinden oluşacak. Eylemci işçi hastaneye kaldırıldı • İstanbul Haber Servisi - Eminönü Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya tarafından işten atılan 265 işçinin direnişi 91. günûne girerken îölüm orucunda bulunan 3 Sşçiden Hüseyin Gürgen durumunun ağırlaşması üzerine dün saat 10.30 sıralannda Haseki Hastanesi'ne kaldınldı. Ölüm orucunun 27. gününde hastaneye kaldınlan Gürgen'in sağlık durumu ciddiyetini korurken Erol Ekici ile Haydar Arslan ölüm orucuna devam ediyor. Açıklama _ Müzisyen Yaşar Doruk, gazetemizde. "Kayıp tablo skandalı" başlıklı haberle ilgili yaptığı açıklamada, Kültür Bakanlığı Genel Müdür Yardımcılığı yaprnasının. sanatçı kariyerine uygun olduğunu bildirdi. 1974 yılında Kültür Bakanlığı'nda müzik araştırmacısı olarak göreve başîadığını ve 2 bin 500 türkü derlediğini belirten Doruk, Devlet Halk .Danslan Topluluğu'na 1989 yılında sanat kurulu karan ile müzik yönetmeni olarak atandığını belirtti. Doruk, ;geçen yıl sanatçı kadrosundan değil teknik eleman kadrosundan emekli .olduğunu açıkladı. Yazıda adı geçen Meliha Ersoy adlı çalışan da, haberde •belirtildiği gibi "sanatçı" 'kadrosunda değil, "devlet memuru" kadrosunda bulunduğunu bildirdi. KISA KISA • Ankara Milletvekili Mümtaz Soysal'ın, Kıbns, ideolojiler, sol gerçeği, SHP-CHP ilişkileri, anayasa ve denizcilik konulannı içeren 6 kitabı, bugün piyasaya çıkıyor. • PKK'li tutuklu ve hükümlülerin yakınlanndan oluşan 20 kişilik bir grup, RP'nin Antarya il binasında başladıklan açhk grevinden hemen sonra polis tarafından gözaltına ahndL • Esenler'de, Vahit Korkmaz adlı kişiyi kaçırarak zorla senet imzalattırdıktan sonra serbest bıraktıklan öne sürûlen 7 kişı yakalandı. Kamer Genç, yardım edilmezse milletvekilliğinden istifa edeceğini söyledi CHP'de TunceK isyanı• CHP Tunceli Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Kamer Genç, partisinin basına kapalı olarak yapılan grup toplantısında, halkın yüzde 80'inin göçe zorlandığını söyleyerek "Bosna- Hersek'teki insanlara yardım ediliyor. Elbette edilsin. Ama Tunceli'deki vatandaşa da yardım edilmeli. Aksi halde istifa edebilirim" dedi. • İnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu ise kaynaklann keyfi kullanıldığını ileri sürerek "Köye dönüş, Doğu ve Güneydoğu onanm programından Olağanüstü Hal Bölgesi'ndeki birçok kaymakam ve valinin haberi bile yok. Geçen yıl Acil Destek Fonu'ndan 1.7 trilyon para verildi. Bunun keyfi harcandığı kanısındayım" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, seçim bölgesindeki yurttaşlara hiçbir yardımda bulunulmadığını belirterek "Bu kayıtsızlık sürerse, mületvekiUiğinden istifa edebilirim" dedi. İnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu da bölgeye aktanlan kaynaklann keyfi olarak harcandığı kanısında olduğunu söyledi. CHP grup toplantısının basına kapalı bölümünde. Tunceli'deki olaylar da gündeme geldi. Ahnan bilgiye göre, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ile Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, şu görüşleri dile getirdıler: Kamer Genç: Tuncelfde bugün köylülerin yüzde 70'i. 80'i göçe zorlanmış. Bu insanlar, Afrika ülkelerindeki en ilkel kabilelerin yaşadığı hayat şartlannm daha altında şartlarda yaşıyor. Artvin'de bir yangın oldu, insanlara yardım edildi. Bosna- Hersek'teki insanlara yardım ediliyor. Elbette edılsın. Ama Tunceli'deki vatandaşa da yardım edilmeli Bir yıldır hiç yardım yapılmadı. Tunceli halkından hiç kimse büvük şehirlerde kapıcıhk yapmıyordu. şimdi insanlar bizden ekmek istiyor, "Açız" diyor. Temsılci olarak içlenne gidemiyoruz. Nasıl milletvekilliği yapacağız? Bu kayıtsızlık sürerse. milletvekilliğinden istifa edeceğim. Kış geliyor. devletin en ufak bir katkısı yok. Algan Hacaloğlu: Köye dönüş, Doğu ve Güneydoğu onanm programından Olağanüstü Hal Bölgesi'ndeki birçok kaymakam ve valmın haberi bile yok. Geçen yıl Acil Destek Fonu'ndan 1.7 trilyon para verildi. Bunun keyfi harcandığı kanısındayım. Olağanüstü Hal Bölge Valisi ile Necmettin Cevheri'nin istediği yere bu paralar verilmiş. Bu yıl yine 2.8 trilyon venlecek. Bu kaynağın İceyfi harcanmaması için önlem alınmalı Komisyon ara seçimi reddetti • TBMM Genel Kurulu, bugün olağanüstü toplanarak ara seçim önerisinin reddedilmesine ilişkin komisyon raporunu görüşecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAP ve RP'nin 15 ekimde ara seçim yapıl- ması önerisi, TBMM Ana- yasa Komisyonu'nda. CHP'li 2 üyenin katılma- dığı oylama sonucunda 10'a karşı 9 oyla reddedıl- di. Toplantıya katılan ve ara seçim zorunluluğunu savunan CHP'li Mümtaz Soysal ve Seyfi Oktay ise muhalefetle birlikte hare- ket ederek kabul oyu kul- landı. CHP Genel Başkanı ve Başbakan Vekili Hik- met Çetin, daha önce ara seçim yapılmasmı istedik- lerinı, ancak siyasi ve eko- nomik gerekçeler dikkate alındığında, savunduklan görüşe göre oy kullanama- yacaklannı söyledi. Karar bugün TBMM Genel Kurulu, bugün olağanüstü toplana- rak ara seçim önerisinin reddedilmesine ilişkin Anayasa Komisyonu rapo- runu görüşecek. TBMM Anayasa Komisyonu dün toplanarak ANAP ve RP'nin ara seçimlerin 15 ekimde yapılmasına ilişkin yasa önerilerini ele aldı. Önen sahipleri adına konu- şan ANAP'lı Oltan Sun- gurlu, ara seçimın anaya- sal zorunluluk olduğunu, Meclis'i anayasanın ihJali suçuna ortak olmaktan kurtarmak için öneri ver- dıklerini bildirdi. CHP Ankara Milletveki- li Mümtaz Soysal, ortada bir zorunluluk bulunduğu- nu, tartışmayagerekolma- dan ara seçim karan almak gerektiğini söyledi. Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe ara seçimin anayasal zo- runluluk olmadığını savun- du. DYP'nin lOmilletvekili ile hazır bulunduğu toplan- tıda, CHP'li üyeler Soysal ve Oktay da muhalefetle birlikte kabul oyu kullandı. Ancak, CHP'li diğer 2 üye AM Dinçer ve Coşkun Gö- kalp oylamaya katılmadık- lan için ara seçimi destek- leyenlerin sayısı 9"da kal- dı. Dinçer ve Gökalp'in, Deniz Baykal'ın talimatı üzerine komisyon toplantı- sına katılmadığı ögrenildi. Yılmaz: Ara seçim için anayasayı ihlal edenleri herkes bilmeli Açık oylama isteyeceğiz • Yılmaz, "Sayın Çiller'in, bir süre daha koltuğunu koruyabilmek için ağır bir suça cüret edebilmesi gerçekten bizi çok şaşırtan ve milletimize de ibret olması gereken bir durumdur. Seçim tek çözümdür." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. Basbakan Çiller'in kendi koltuğunu korumak uğruna devletin olanaklannı bazı kişilere peşkeş çektiğini ve seçim ekonomısini ülkenin kaldıramayacağını gerekçe göstererek ara seçimden kaçtığını söyledi. Yılmaz, Türk ekonomisinin bazı medya kuruluşlan tarafından yansıtıldığı gibi pembe bir tablo çizmediğini belirterek. döviz rezervlerindeki artışın döviz kurlannın düşük tutulmasından kaynaklandığını söyledi. Koalisyon hükümetinin, ara seçim yapılması yönündeki önerilerini kabul etmemeleri durumunda, hem seçimden kaçacaklannı hem de anayasayı ihlal edeceklerini belirten Yılmaz, şu görüşleri dile getirdi: "Sayın Çiller'in. bir süre daha koltuğunu konıvabilmek için ağır bir suça cüret edebilmesi gerçekten bizi çok şaşırtan ve milletimize de ibret olması gereken bir durumdur. Seçim tek çözümdür." Yılmaz, Çiller'in 2 yıllık başbakanhğı döneminde ekonominin daha da kötüye gıttiğini kaydederek. hükümetin işçilere yüzde 5 oranında ücret artışı önermesinin ekonomide yanlış politikalar uygulanmasımn bir göstergesı olduğunu savundu. CHP'yi DYP'nin çalışanlara yaptığı zulme kalkan olmakla suçlayan Yılmaz, "CHP'yi tutumunu değiştirmeye davet ediyonız. Eğer değiştirmezlerse DYP'ye >önelik suçlarımız oıüar için de geçerh* olacaktır. Koaüsyonun küçük ortağının yann normal seçim zamanı geldiği zaman da seçimden kaçmayacağının garantisi yoktur"dedı. Yılmaz. ara seçimin TBMM Genel Kurulu'unda oylanması sırasında "açık oytama" yapılmasını isteyeceklerini belirterek "Anayasayı çiğneyenleri herkes bümelidir1 ' diye konuştu. Yılmaz, Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) yeni binasma taşınması nedeniyle dün ATO Başkanı Ahmet Çavuşoğlu'nu ziyaret etti. Yılmaz, gelecek günlerde ekonomideki sıkıntılann artacağını ileri sürerek, yılın son aylannda enflasyonun yeniden 3 rakamlı duruma gelmesi olasılığına dikkat çekti. Döviz rezervlerindeki artışın döviz Yılmaz, Türk ekonomisinin \ansıtıldı«ı gibi pembe bir tablo çizmediği- ni belirterek, döviz rezervlerindeki artışın döviz kurlannın diişük tutul- masmdankaynaklandığınısöyledL(Fotoğraf: HATİCE TUNCER) kurlannın düşük tutulmasından kaynaklandığını kaydeden Yılmaz. sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu sıcak para yahnmlara yönelmek yerine spekülatör amaçlarla Türkiye've gelivor. Bu getir, spekülatör ve rantiyecilerin geliri olarak tüketflmektedir" dedi. Yanlış politikalar nedeniyle halkın ekmek, et ve şeker gereksiniminin döviz karşılığı yurtdışından ithal yoluna gidilerek karşılanmaya çalışıldığını kaydeden Yılmaz. "Sayın Çilkr, devlet olanaklanyla desteklediği birkaç gazetenin manşetleriyle, pembe tablolanyla halkı kandıramaz" dedi. Yılmaz, Türkive Odalar ve Borsalar Birliği'nce (TOBB) Prof. Dr Doğu Ergil'e hazırlatılan rapor konusunda da ATO'nun görüşünü paylaştığmı söyledi. ATO Başkanı Ahmet Çavuşoğlu, TOBB raporunda "federasyon" sözcüğünün geçmesını kabul edemeyeceğıni belirterek, Türkiye'nın bütün insanlanyla aynlmaz bir bütün olduğunu kaydetti. Çavuşoğlu, odalannın TOBB'ye milyarlarca lıra dolayında aidat ödedığine dikkat çekerek "TOBB, rapordaki bu hatasını düzeltmeli ve Doğu'dald kardeşierimizle ilgili hangi yatınmların yapılabileceğini düşünmclidir" dedi. Tutuklu yakınlarmın açhk grevine destek İstanbul Haber Servisi - TYS Genel Sekreteri HaHI İbrahim Ozcan, en yaşlı ko- münistlerden Mehmet Bo- ztsıkjdris Erdinç'in de ara- lannda bulunduğu bazı ay- dın ve yazarlar, PKK dava- lan nedeniyle cezaevinde bulunanlar ile ailelerinin sürdürdüğü açhk grevini desteklediklerini açıkladı- lar. Birleşik Sosyalist Parti (BSP) il merkezinde açlık grevinı sürdüren tutuklu ve hükümlü aılelerinı dün bir grup aydın ve yazar ziyaret etti. Ziyaret sırasında yazılı bir açıklama yapan şair Su- na Aras, 12 kışinin imzala- dığı bir metni okudu. TYS Genel Sekreten Halil tbra- him Özcan, sanatçı Orhan Aydm, Eğitim Sen 3 Nolu Şube Mali Sekreteri Üten Sayın. Sine-Sen Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Ay- dın, gazeteci-yazar Sezai Sanoğlu, Emin Karaca, şa- ir Yusuf Çetin, Arslan Ba- şer Kafaoğlu, tıyatro sanat- çısı Servet Yalçuı, Türki- ye'nin en yaşlı komünistle- rinden Mehmet Bozışık (Boz Mehmet), Idris Erdinç (Şoför Idris) ve Yeni Gün Müzik topluluğunun imza- sırun bulunduğu açıklama- da "Kirli savasm" sona er- mesi gerektiği vurgulandı. Halay çekılip. türkülerin söylendiği ziyaret sırasında ailelerin ve cezaevinde bu- lunan tutuklulann açhk gre- vini haklı nedenlerden dola- yı başlattığı öne sürüldü. Devletın savaşa trilyonlar- ca lira harcadığını savunan sanatçı ve aydınlar, "Kan, izleyenin üstüne de sıçrar. Öldürülen on binlerce in- sandan, yakılan ormanlar- dan, köylerden, yok edilen doğadan ve yerlerini yurtla- nnı terk etmek zorunda bı- rakılan yüz binlerce insan- dan susaraksorumlu olmak ve yannlanndan utanmak istemiyoruz" dediler. Gözaltında ölüme protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Emnıyet Müdürlüğü Hırsızlık Masa- sı ekiplerince gözaltına alın- dıktan dört gün sonra cese- di ailesıne teslım edilen Ali Haydar Efe'nın işkence so- nucu yaşamını yitirdiği öne sürüldü. Ankara Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, Efe'nin gözaltında bulundu- ğu binanın 2. katından atla- varak ıntihar etiğıni savu- nurken Ankara Adlı Tıp Ku- rumu, ölümün solunum ve dolaşım yetersızliğinden kaynaklandığını bildirdi. İn- san Haklan Demeği (İHD) Ankara Şubesı Başkanı Na- ciye Erkol, Efe'nin Türki- ye'de yaygın olarak kullanı- lan sistematık ışkencenin kurbanlanndan biri olduğu- nu ileri sürdü. Ankara'nın Gaziosman- paşa semtinde bir apartman- da kapıcı olarak çalışan Ali Haydar Efe'nin, hırsızlık yaptığı savıyla 8 ağustosta güvenlik güçlerince gözaltı- na alındığı bildirildi. 12 ağustosta Ankara Numune Hastanesi'ne kaldınlan Efe'nin, aynı gün yaşamını yitirdiği kaydedildi. Yoğun işkence Aynı hırsızlık olayına adı kanştığı gerekçesiyle A. Haydar Efe'den 3 gün sonra gözaltına alınan kardeşi Müslüm Efe. yoğun işkence gördüîvkrini vurguladı. Müslüm Efe. şunlan söyle- di: "GözaHmda insanhk dısı uygulamalarla karşı karsıya kakük. Askıya alma, elekt- rik vernte, kaba dayak ve so- payla cinsel taciz yöntemleri u> guladılar. Ağabeyimi has- taneye kaldıımadan bir gün önce tekrar sorguva aldılar. l zun süre ha>kınslannı din- ledim. Bir süre sonra sesi ke- siidL Gördügüm işkence so- nucu Adli Tıp'tan 3 gün ra- por aldım. Polisler konuşma- mam için beni sürekli tehdh ettiler. Ağabeyim işkence so- nucu yaşamını >itirmiştir." Ankara Emnyet Müdürlü- ğü yetkilileri. Efe'nin gözal- tında bulunduğu binanın 2. katından atlayarak intihar etiğini savunurken Ankara Adli Tıp Kurumu ise ölüm olayının solunum ve dola- şım yetmezliği sonucu ger- çekleştiğini kaydetti. İHD Ânkara Şube Başka- nı Naciye Erkol, dün düzen- lediği basın toplantısında, 12 Eylül 1980'den bu yana Türkiye'de 2 bin 689 kişiye işkence yapıldığını açıkladı. Koalisyon, Cindoruk'a katihnach AYŞE SAYIN ANKARA - TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un. '1996 ydı içinde bir erken genel seçim tarihi belniemesi durumunda, parlamentonun fesholmuş sayılacağı ve çıkaracağı yasalaıia ilgili Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusunda bulunabileceği' yorumu, DYP içinde ve TBMM Anayasa Komisyonu üyeleri arasında tartışma yarattı. TBMM Anayasa Komısyonu'nun DYP'li Başkanı Şerif Erean, "Sayın Cindoruk böyle bir kanaate nasıl" vardı anlayamadık" derken CHP'li Anayasa Komis\onu üyesi Mümtaz Soysal da bu görüşe katılmadığını beîirterek. "Sanıyorum Sayın Cindoruk, 'Meclis fiılen fesholur' demek istiyor, hukuken böyle bir şey söz konusu değil" görüşünü dile getirdi. TBMM'nin bu yıl erken seçim karan almaması durumunda 2 ekimde Meclis Başkanlığı'ndan istifa edeceğini açıklayan Cindoruk'un. erken seçim karan alan Meclıs'ın kendisinı feshetmiş olacağı yorumu, koalisyonda destek bulmadı. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı DYP'li Şerif Erean, Cumhuriyet'ın sorulannı yanıtlarken. Meclis'in erken seçım karannı yasayla alabıleceğine dikkat çekerek şunlan dedi: "Yüksek Seçim Kurulu da (YSK) bunun geregini .^par ve hazırlıklannı başlaür. Ama bu süre içinde Vleclis'in feshi söz konusu değiidir. Anavasada böyle bir hüküm yok. Mecüs'in vetkileri. yeni Meclis secilinceye kadar devam eder. Sayın Cindoruk, bu kanaate nasıl vardı anlavamadım." Kırca: Cindoruk yanıhyor TBMM ,\nayasa Komisyonu üyesi DYP'li Coşkun Kırca da Cindoruk'un 'yanıldığını' belirterek "Anayasa hükmü çok açık. erken seçim karan alınsa da bu Meclis'in vetkileri, \'SK'nin, milletvekili seçimi sonuçlannı açıklamasına kadar devam eder. Cindoruk, bu fesih işini nereden çıkanh, bihmyorum" diye konuştu. DYP Grup Başkanvekili Nevzat Erean da grup olarak. Kırca'nın görüşlerine katıldıklannı söyledi. CHP Ankara Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Mümtaz Soysal da Cindoruk'un sözlerinin tartışmalı olduğuna dikkat çekti. Soysal, erken seçim karan alınması durumunda Meclis seçilene kadar, mevcut Meclis'in aldığı kararlar ile çıkardığı yasalann geçerli olduğuna dikkat çekerek şunlan söyledi. "Anayasada Meclis'in feshi diye bir şey yok. Meclis normal çahşmasını devam ettirir. Samyorum Sayın Cindoruk, 'Meclis fıilen fesholur' demek istiyor. Yani, 1 >il önceden seçim karan ahnırsa Meclis seçim havasına girer. çalışmaz, millervekilleri seçim bölgelerine dağılır demek istiyor. Çünkü, hukuken, Meclis'in feshi diye bir şey söz konusu değiL" Anayasa ne diyor? Anayasanın, TBMM'nin 'seçim dönemi'ni düzenleyen 77. maddesınin Meclis'in yetkılerine ilişkin son fıkrası, Cindoruk'un yorumunu destekleyecek açık bir hüküm içermiyor 77. maddenin son fıkrası, "Yenilenmesine karar verilen Meclis'in yetkileri, yeni Meclis'in seçilmesine kadar sürer" hükmünü taşıyor. PO • • • • w • • GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Şeriat... Aileleracılı... Diyorlar ki: "Aynı durumda bir Amerikah ve Ingiliz olsa Suudi yönetimi böyle davranamazdı..." Beş gün önce Suudi Arabistan'ın Sakaka kasaba- sında Kilısli Mehmet Nuri Kasapoğlu ve Seyfettin Erkut başları kılıçla kesilerek idam edilmişlerdi. Ön- ceki gün de yine aynı kasabada Kilisli Ahmet Müla- yim ile Fevzi Dana ya yine aynı yöntemle 'şeriat ya- salan' uygulandı. Suçları neydi dört TIR şoförünün? Mehmet ile Seyfettin, ıddiaya göre Suudi Arabis- tan'a esrar sokmuşlardı; Ahmet ile Fevzi ise 'Copta- gon' adlı hapla yakalanmışlardı. Dört gencin 'şeriat' hükümlerine göre başlan ke- silerek öldürülmeleri Kilis'te yoğun tepkilere neden ol- du. Kilisliler, bizce çok anlamlı pankartlarla yürüdü- ler ve Suudi Arabistan bayrağını yaktılar. Işte pankartlardan bazılan: "Kahrolsun şeriat düzeni", "Allah adına cinayet iş- liyortar", "Sen Allah mısın Fahd" ve "Müslümanız El- hamdülillah, Seyfı, Nuri ölmediniz." Kilis caddeleri "Kahrolsun şeriat" diye inlerken 'şe- riatçı basın' dört Türk yurttaşımızın 'şeriat hükümle- ri'ne göre başlarının kılıçla kesilerek idam edilmesi karşısında ne yaptı? Sadece sustu; ne tek satır haber verdi ne de yo- rum yaptı... Türkıye'yi 'ortaçağın karanlığı 'na götürmek iste- yen 'karayobaz çeteleri' Sıvas'ta onlarca aydının di- ri diri yakılmasına ne denli taraf olduysa bu olayda da susarak gerçek kimliğini gösterdi. Suudi Arabistan'da yaşanan bu vahşet sanınz sa- bah akşam "Şeriatçılaria uzlaşalım" diyen bizim dö- nek 'sosyalistlerimize', ayaklan yere basmayan bir kı- sım 'aydınlanmıza' ders olur. • • • Suudi Arabistan'da yaşanan ve ortaçağın hukuk anlayışını yansıtan bu vahşet karşısında şeriatçı ba- sın ve onun arkasındaki güçler susacaktır. Çünkü on- lar Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlannın can- lanyla, kanlarıyla kurdukları laik, demokratik cumhu- riyeti yıkıp yerine şeriata dayalı bir Islam devleti kur- mak istemektedırter. O nedenle de Suudi Arabis- tan'daki insanhk dışı olayı görmemezlikten geliyorlar. 25 yaşındakı Ahmet Mülayim'in babası Yusuf Mü- layim bakın ne diyor: "Eğer Coptagon hapını sokan bir Amerikalı ya da Ingiliz olsaydı, başını koparmak bir yana tırnaklannı bile çekemezdiler. Türk devleti son zamanlarda za- afa düşmüştür. Suudi Arabistan dabu zaaftan yarar- lanmıştır. Hiç olmazsa cenazesini Türkiye'yegetirsin- ler..." Suudi Arabistan hem Amerikalılara hem Ingilizlere göbeğınden bağlıdır... Ya Türkiye'ye? Al Rajji Banking bugün Türkiye'deki Kuran kursla- nna parayardımı yapmaktadır. Suudi kökenli bu ban- kanın yöneticilerine Turgut Özal yok pahasına arsa- lan peşkeş çekmiştir. [zmir Büyükşehir Belediye Baş- kanı DYP'li Burhan Özfatura'nın Suudi Arabistanlı Al Rajjı Banking yöneticileriyle şirket kurduğu bilin- mektedir. Biz bu köşede Al Rajji Banking'in Içel'in Ay- dıncık ilçesinin yatılı Kuran kursuna para yardımında bulunduğunu 1.5 yıl önce iki kez yazdığımız halde Di- yanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz dan yanıt bile alamadık. Belgeleriyle ortaya koyduğumuz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni küçük düşüren bu ko- nunun üzerine o zaman tek bir bakan gitti: Içel CHP Milletvekili Fikri Sağlar. DYP'liler, ANAP'lılar ve CHP'liler bu olayı görmemezlikten geldiler... ••• Şeriatçı basın, Suudi Arabistan yönetiminetoz kon- d'jrrr.az, dört kişinin başlannın kılıçla kesilerek vah- şice öldürülmesine ses çıkarmaz. Şeriatçı basın Gü- müşhane Baro Başkanı Avukat Ali Günday'ı öldüren Izzet Kıraç'ı ise savunur. Bakın bir sakallı yobaz ne yazıyor: "...Anladığımız kadanyla, Izzet Kıraç, Gümüşhane Baro Başkanı'nı taammüden ve tasariayarak öldür- müş değiidir. Kıraç'ın maksadı, anlaşıldığı kadanyla, maktüle tebliğde bulunmak, onu tesettüriülere bas7 kıyapmama konusunda ikna etmeye çalışmak... Top- lumsal banşın temini için giriştiği bu işte Izzet Kıraç, oldukça iyi niyetli görünmektedir. Ama kanaatimiz- ce, medeni iki insan olarak konuşmak niyetiyle gitti- ği Gümüşhane Baro Başkanı, Izzet Kıraç'ı anlamak istememiş, hatta Kıraç'a ağır hakaretlerde bulun- muş, dini duygulannı rencide edici sözler sarf etmiş- tir. Bunun üzerine uzun süre hakaretlere sabretme- ye çalışan sanık, sonu gelmeyen hakaretler ve ağır tahrik karşısında kendisinı tutamayıp hepimizi üzen o cürümü işlemek zorunda kalmıştır. Izzet Kıraç 'ın ifa- delerinde bu yönde biripucu olmalıdırmutlaka. Yok- sa bile, davaya bakan avukatlann meselenin bu bo- yutu üzerinde durmalannda yarar vardır." Kendileri gibi düşünmeyenlerı 'Müslüman' olarak görmeyen 'karayobazlara' karşı demokratik güçle- rin tavır almalannın zamanı artık gelmiştir. Bunlar, Türkiye'yi Suudi Arabistan gibi 'ortaçağın karanlığı 'na götürmek istemektedirier. Haydi öyleyse Kilisliler gibi haykırahm: "Kahrolsun şeriat düzeni..." Harun Karadeniz mezarı başında anıldı İstanbul Haber Servisi - "68 kuşagı" öğrencı lider- lerinden Harun Karade- niz, ölümünün 20. yıldö- nümü nedeniyle dün Ka- racaahmet Mezarlığı'nda- ki kabri başmda ailesi ve arkadaşlan tarafından anıldı. Anma toplantısın- da eşinin mezanna kırmı- zı karanfillerbırakan Hül- ya Karadeniz. "O çok gü- zel bir insandı. Onu çoköz- lüyorum*' dedi. Harun Karadeniz'in ya- kın arkadaşlanndan Masis Kürkçügil de anma sıra- sında yaptığı konuşmada. Karadeniz'in 33 yıllık kı- sa yaşamında toplumsal sorunlara somut çözümler getiren yaklaşımlarda bu- lunduğunu söyledi. Karadeniz'in yazdığı dört kıtapla bu düşüncele- rinı kamuoyuna aktarmaya çalıştığına dikkat çeken Kürkçügil, arkadaşının çocuklara tarih bilincini aşılamak için "Çocuklara Masallar" isimli bir kitap yazma projesinin olduğu- nu da hatırlattı. Masis, "Daha yapacak çok şeyi vardı. Çok verim- Ğ olduğu bir dönemde ara- mızdan ayrüdı" diye ko- nuştu. Kürkçügil, Harun Kara- deniz'i anmak için 15 Ey- lül 1995 tarihinde Beyoğ- lu Küçüksahne'de bir top- lantı düzenleneceğini de sözlerine ekledi. 1942 yılında Giresun'da doğan Harun Karadeniz, 13 Ocak 1965 yılında baş- latılan "petroiün miOiIeşti- rilmesi" kampanyasında etkin bir rol oyjıamış, 1968'de ise İTÜ Öğrenci Birliği Başkanı seçilmişti. 12 Mart döneminde çeşit- li davalardan yargılanarak hapis yatan Harun Kara- deniz, 15 Agustos 1975'te kansere yenik düşerek yaşamını yitirmişti.