Katalog

14 AĞUSTOS 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER RP'nin usulsüzlüğü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Anayasa Mahkemesi, Refah Partisi'nin (RP) 1989 yılına ait hesaplannın incelemelerini tamamlayarak 12 milyon 650 bin liralık malvarlığının Hazine'ye gelir yazılması karannı verdi. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan kararda, kişiler adına dûzenlenmiş bazı fatura bedellerinin ve partiye ait olmayan otolara ilişkin masraflann partı gideri olarak kaydedildiğinin saptandığı. bu faturalann toplamı olan 481 bin 5001 iranında Hazine'ye devrinin uygun olduğu bildirildi. DB>'liler için kader günıi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Anayasa Mahkemesi. cezaevinde bulunan eski DEP mılletvekilleri Hatip Dicle, Leyla Zana, Ahmet Türk, Orhan Doğan. Sırn Sakık, Selim Sadak ve Sedat Yurtdaş'ın, milletvekilliklerinin iadesi için yapılan baş\Tiruyu bugün karara bağlayacak. Eski DEP milletvekillerinin avukatı Yusuf Alataş, anayasanm 84. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, Yüksek Mahkeme'nin DEP'in kapatılmasına ilişkin 16Haziran 1994 günkü karannın yeniden gözden geçırilmesi ve müvekkillerinin TBMM üyeligi sıfatını yeniden kazandıklan iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunmuştu. 14 bin polise sonuşturma • ANKARA (AA)- Emniyet Genel Müdûrlüğü bünyesinde. son 11 yılda, çeşitli suçlara kanştiklan iddiasıyla bin 832 'si emniyet müdürü olmak üzeretoplam 14 bin 141 görevli hakkında soruşturma açıldı. Soruşturma sonucu 8 bin 729 polise ceza verildi. Polislerin, en çok görevi suiistimal, rüşvet ve irtikap, meskun yerde silah atmak ve göreve sarhoş gelmek gibi suçlan işledikleri belirlendi. Emniyet Genel Müdûrlüğü Hukuk Müşavirliği Disiplin kurullannca, 1984 yılından bu yana 14 bin 142 emniyet görevlisi hakkında soruşturma açıidı. Bunlardan suçlu görülen 8 bin 729'una çeşitli cezalar verildi. 23 PKK'li oMuruldu • Haber Merkezi - Güneydoğu'da sürdürülen operasyonlarda güvenlik kuvvetleriyle çatışmaya giren 23 terörist öldürüldü, 1 güvenlik görevlisi şehit oldu. Batman'ın Aydınkonak Köyû yakınlannda bir erkek cesedi bulundu. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamada. operasyonlar sırasında çıkan çatışmalarda Tunceli'nin Mazgirt ilçesi Şişik Ormanlan bölgesinde 13, Bitlis'in Mutki ilçesine bağlı Kırmızı Tepe yakınlannda 5, Batman'ın Gercüş ve Sason ilçeleri kırsalında 3, Bingöl'ün Merkez Ilıcalar mevkiinde ise 2 olmak üzere toplam 23 teröristin öldürüldüğü bildirildi. Çatışmalarada 1 güvenlik görevlisi de şehit oldu. Trafik canavarı 17canaWı • Haber Merkezi - Yurdun çeşitli yerlerinde meydana gelen trafik kazalan sonucu ise 17 kişi öldü, 15 kişi yaralandı. Diyarbakır-Çınar karayolunun 35. kilometresinde meydana gelen trafık kazasında Şahin Şan, Sevim Şan, Çetin Şan, Recep Çınar, Hasan Ertek, Vezire Şan hayatını kaybetti. Diğer kazalann yerleri ve kazalarda ölenlerin isimleri ise şöyle: Antalya'da Bayram Sağdıç, Çorum'da Zafer Kon. Amasya'da Hüseyin Çetin, Kemal Çolak, Mehmet Çolak, Omer Demircan. Konya'da Kemal Yalçın, Fetih Korkut. Meltem Sulu ile Bekir Bakır, Gaziantep'te Şahin Öztemiz. CHP'li Ercan Karakaş, ara seçim yapılmasını ya da seçimlerin öne alınmasmı istedi: Seçim anayasal zorunhıhıkANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Merkez Yürütme Kuruİu (MYK), bugün toplanarak seçim konusunda tavnnı belir- leyecek. CHP Meclis Grubu da aynı konu- yu ele almak üzere yann toplanacak. Ara seçimin anayasal zorunluluk olduğu- nu savunan ve adı genel başkan adaylan arasında geçen eski Kültür Bakanı. Istan- bul Milletvekili Ercan Karakaş. "Hükü- met ve Meclis çoğunluğu gereğini yapmak zonındadır. Yani ya ara seçime karar veril- mesi ya da seçimlerin öne alınması gerekir. Seçim Vasası'nı adaletli ve demokratik ha- le getirerek, erken seçim yapmak ülkc için daha yarariı olur" dedi. ANAP'ın, ara seçim konusunda umudu- nu bağladığı tek parti olan CHP, seçim ko- nusundaki tavnnı bugün ve yann yapacağı toplantılar sonucu belirleyecek. Sol kana- dın önde gelen isimlerinden Karakaş, ko- nuyla ilgili olarak Cumhuriyet'e değerlen- dirmelerde bulundu. DYP Meclis Grubu'nun geçen yıl bir ya- Cereğİ yapilmall Eski Kültür Bakanı, İstanbul Milletvekili Karakaş, hükümet ve Meclis çoğunluğunun anayasanın gereğini yapmak zorunda olduğunu belirterek "Ya ara seçime karar verilmesi ya da seçimlerin öne alınması gerekir. Seçim Yasası'nı adaletli ve demokratik hale getirerek erken seçim yapmak ülke için daha yarariı olur" dedi. saönerisi hazırlayarak ara seçimlerin 4 ara- normal olduğunu kaydeden Karakaş. şun- lıkta yapılmasını istediğini, bu önerinin de kabul edildiğini anımsatan Karakaş, ancak 90 milletvekilinin Anayasa Mahkemesi'ne yaptığı itiraz sonucu yasanın seçmen liste- lerinin güncelleşmesine ilişkin maddcsinın bir fıkrasının iptal edildiğine dikkat çekti. Karakaş, bunun üzerine SHP grubunun, ara seçimin 18 aralıkta, ANAP ve RP'nın de 11 aralıkta yapılmasına ilişkin bireröne- ri verdiğini belirterek "Ancak ilk teklifi ge- riren DYP, bu kez anlaşılmaz nedenletie bu tarihlere karşı çıkmış ve yeni bir tarih de önermemiştir" dedi. Ara seçim konusunun tartışılmasının lan söyledi: "Anyasanın 78. maddesi 'TBMM üyelik- lerinde boşalma olması halinde ara seçime gidilir' diyor. 'Gıdilebilir' demiyor. Bu.biz- ce kesin bir hükümdür. Çünkü, TBMM üyelerinin yüzde 5"i eksildiğinde /orunlu olarak yaptlacak ara seçimlere ilişkin olarak da avnı ifadeler kuUanıbyor. 78. maddenin 3. fıkrasında "Ancak boşalan üyeliklennsa- yısı üye tam sayısının yüzde 5'ini bulduğu hallerde, ara seçimlerin üç ay içinde yapıl- masına karar verilir" diyor. Yani 'Karar ver- mek zorunludur' demiyor,' Verilır'diyor. Ve buradaki 'Verilir' sözünü zorunluluk ola- rak anhyoruz. Bu durumda 'Ara seçime gi- dilir' sözü de aynı şekilde zorunluluğu ifa- de eder." Ara seçim, hükümete bağlı değil Ercan Karakaş. "Bu. partüerin, grupla- nn veya hükümetin isteyip istememesi ile il- gili bir durum değildir. Bugün birçok ilinıi/ pariamentoda eksik temsil edilmektedir. Çünkü, 22 milletvekilliği boş bulunmakta- dır. O millervekillerinin nasıl boşaltıldığı ay- n bir sorundur. Ancak. doldurulmalannın bugün için seçimJeoiacağı anlaşılmıştır" de- di. Tüm bu nedenlerle hükümet ve Meclis çoğunluğunun gereğini yapmak zorunda olduğunu belirten Karakaş, "Yani ya ara se- çime gidilmesi y a da seçimlerin öne alınma- sı karan alınması gerekir. Herhalde, seçim yasasını adaletli ve demokratik hale getire- rek ikinci çözümü yeğiemek ülkc için daha yararü olacaktır" dedi. Kayıplara karşı 'gözaltı büroları' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - lçişlen Ba- kanı Nahit Menteşe, polis- halk ilişkilerinin olumsuz birşekildeetkilendiği sav- lanna karşılık il emniyet müdürlükleri Emniyet Ko- muta Kontrol Merkezi şu- be müdürlükleri bünyesin- de gözaltı izleme bürolan- ntn kurulduğunu bildirdi. Menteşe, gözaltı izleme bürolannın kurulmasıyla demokrarikleşme yolunda önemli biradım atıldığını söyledi. Menteşe, CMUKgereği olarak gözaltma alınanla- nn yakınlanna haber veri1- mesine karşın, yurttaşlann herhangi bir nedenle haber alamadıklannda büyük bir tedirginlik içine girdikle- rini kaydetti. Menteşe, gözaltı izleme bürolann kuruluş. görev ve çalışma esaslanyla ilgi- li yönetmeliğin yürürlüğe girdiğini bildirdi. Açıkla- mada gözaltı izleme büro- lannın nasıl çalışacağı ko- nusunda şu bilgilere yer verildi: - Gözaltma alınan şahıs- lar hakkında bilgileri ta- kiplc gözaltı takip formuna geçirerck ildeki yetkili ve görevtilere bildirecek. - Alınan bılgiler gün ve sayısına göre korunacak. - Gözaltma alınanlann birinci derecede yakınlan- na, var ise av ukadanna du- rumlan hakkında bilgi ve- rilecek. - Gözaltma alınan ve hakkında bilgi verilen ya- kınlannın adı, soyadı, ad- res ve telefonlannı alma- rak korunacak. - Gözaltma ahnan kişiyi, gözaltma alan birimi, gö- zaltına alan şahsın açık kimliği ve hakkında bilgi verilecek birinci yakınının açık kimligi ile adresi ve te- k'fonu tespit edilerek gözal- tı takip formuna yazılacak. Tansu Çiller, devlet olanaklannı kullandı AYŞESAY1N ANKARA - Başbakan Tansu ÇiDer'in, partısinin taşra örgütlerine gönder- diği propaganda kasetleri- nin giderlerini de Başba- kanlığın "örtülü ödene- ğmden'* karşıladığı belir- lendi. Anayasa değişikJi- ğinin gerçekleşmesinin ar- dından, bu konuyla ilgili görüşlerinı içeren video ve teypkasetlerini çoğaltarak parti örgütlerine gönderen Çiller, örtülü ödeneği kul- lanarak, bu kez İstanbul il kongresinde yaptığı ko- nuşmanın kasetlenni ço- ğalttırdı. Başbakanlık kaynakla- nndan edinilen bilai ve eö- Çffler'in. İstanbul il kongresinde yapüğı konuşmanın kaseti, Milli Eğitim Bakanhğı'nın. FRTTV1 stüdyolannda çoğalnlarak örgütlere dağıüldı. re Çiller'in, DYP'nin is- tanbul il kongresinde yap- tığı konuşma. hafta için- de, Milli Eğitim Bakanlı- ğı'na bağlı, Film Radyo ve Televizyon Merkezi'nde (FRTM) çoğaitıldı. FRTM'in 32 milyon lirayı bulan "kayıt ücreti*'nin fa- turasının ise "seçim ve propaganda çahşmasT ol- duğu için, DYP Genel Merkezi yerine, Başba- kanlığa kesilmesi dikkat çekti. FRTM stüdyolann- da çoğaltılan 500 video kaset. bedeli ile örgütlere gönderilmeye başlanan dolu kasetlerin kargo üc- retlerinin de yine Başba- kanlık tarafından karşılan- dığı öğrenildi. Genel başkanlık yanşımn önemli ölçülerinden bin olan CHP İzmir tl Kongresi sönükgeçti. . Dışişleri Bakanı İnönü 8. maddenin kaldınlacağmı söyledi 'Koalisyon, CHP'yiyarahyor' MERİHAK İZMİR- Dışişleri Bakanı Erdal İnönü. gümrük bırlığınin sağlanması için Avrupa'nın beklediği anayasal değışıkliklerin tamamlandığını belirterek. "Bu değişiklik ufak bir şey. Biz daha büyük değişikükler yapacağı/, 8. madde kaklınlacak ya da bir şekilde değiştirilecektir r dedi. Krcan Karakaş ise koalısyon hükümctinın CHP'ye büyük yara verdiğini vurgulayarak, "Parti programının yüzde 10'unu gerçekleştirip, y üzde 90'ını ortak yüzünden yapamazsanız o parti oy kazanamaz" görüşünü savundu. CHP'nın tzmir il kongresinde genel başkanlık yanşında , "saflar* yerine oturmaya başladı. Kongrede konuşan inönü. koalisyonu ve CHP Genel Başkanı Hikmet Çetin'i savunup, ıktidann devamını isterken, karşıt grubun önde gelen isimlerinden Ercan Karakaş, "Partiye yeni hareket" gereklıliğıni vurguladı ve koalısyon hükümeti içindekı CHP'yi sert bir dille eleştirdi. İnönü. Avrupa'nın Türkiye'den beklediği anayasal değişıklıklerin gerçekleştirildiğinı. ancak bu değışikiiklerin kendı hedeflerinin çok altında olduğunu dile getirdi. İnönü şunlan söyledi: "Seçimlerde anayasayı değiştinteğimizi vaat ctmistik. Anayasa degişikliğinde gümrük birligi için Avrupa'nın beklediğini yaptık. Ama bu ufak bir şey. Biz daha büyük degişimk'ri yapacağu. Antiterör maddesL 8. madde kaldınlacak ya da bir şekilde değişririleccktir \ ılhaşına kadar. Türkiye'nin bölünmez bürünlüğü. yargının bağımsızlığı, fikir özgürtüğü bir arada yürümüyor mu? Bu üç ilkey i berabcr götürecek siyasal karar ve yasal değişim olmuyor mu? Oiacak. Lzun sürüyor, yavaş gidiyor ama bu olacakar." CHP, 61 ilde kongresini tamamladı Haber Merkezi - Kurultay hazırlık- lannın sürdüğüCHP'dedün 17 il kong- resi daha gerçekleştirildi. CHP bugü- ne kadar 61 il kongresini tamamlamış oldu. CHP Genel Sekreter Yardımcısı E^şref Erdem. kamuoyunda "kongre- lerde kan gövdeyi götürür" gibi yanlış yorumlann yapıldığını belirterek, 3-5 kongrenın dışında hiçbir sorun yaşan- madığına dikkat çekti. CHP Çankın II Kongresi "ne katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ziya Halis, "Şeriatın ayak seslerini ensemde hissediyorum" dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı Ziya Halis, Çankın tl Kongresi'nde yaptığı konuşmada ülkedeki şeriat yanlısı gelişmelere değindi. CHP Beyoğlu Ilçesi'nin 23 temmuz- da tartışmalar nedeniyle ertelenen ve önceki gün olaylı şekilde yapılan kongresi, dün sona erdi. Yapılan oyla- mada, ilçe başkanlığına tsmail Polat seçildi. Dilson Oteli'ndeki kongreye 394 de- legenin katılması beklenirken 250 de- legenin geldiği bildirildi. Kongrede çı- kan olaylar nedeniyle Halil Ergün ve arkadaşlannın aynlması üzerine 128 delege oy kullandı. Tek adayın katıldı- ğı seçim sonucunda, 128 oyun tamamı- nı alan tsmail Polat, Beyoğlu İlçe Baş- kanı seçildi. "Kıran kırana bir yansın*' yaşandı- ğı CHP Adana il kongresi, dört saat gecikmeyle başladı. Sait Ozaydın, Se- dat Doğan ve Aldf Akay'ın adav oldu- ğu kongrede, ortak önerivle AB Topuz divan başkanlığına seçildi. Topuz'un kongrede alabildiğine yumuşak, den- gelı ve dıkkatlı bir yönetim sergiledi- ği gözlendi. CHP Konya tl Kongresi'nde baş- kanlığa Bayİcalcı aday Nezir Büyük- cengiz seçildi. CHP Manisa 11 Kongresi'ni Baykal- cı olduğu belirtilenAli Sermet Ağar' ın listesi kazandı. Seçimlerde 598 delege oy kullandı. Ali Sermet Ağar 305 oy al- dı. Diğer aday LeventEvran ise 228 oy aldı. CHP Giresin il kongresinde baş- kanlığa Hayati Tökez seçildi. 245 de- legeden 238'inin oy kullandığı kong- rede eczacı Hayati Tökez 111, Bekir Balcı 101 oy aldı. Zonguldak il kongresinde Şerafet- tin Turpçu yeniden il başkanlığına se- çildi. 386 delegenin katıldığı kongre- de Şerafettin Turpçu 164, Ali Osman Odabaşı 132 oy aldı. 74 oy da geçer- siz sayıldı. CHP Bingöl il kongresinde başkan- lığa Muzaffer Kurban seçildi. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Coşar, TOBB Raporu'nu, Cumhuriyet'e değerlendirdi: lHke gerçelderinden korkmamak gerek DÜRDANE KOCAOĞLU ANKARA - CHP Genel Sekreter Yar- dımcısı, sol kanattan Kenan Coşar, TOBB tarafından hazırlatılan Güneydoğu Rapo- ru'nda dile getirilen görüşleri, siyasilerin çok ciddi düşünmesi gerektiğini söyledi. Ulke gerçeklerinden korkmamak gerekti- ğini belirten Coşar, siyasilerin olaylara ya- sakçı polis mantığı ile yaklaştığını savuna- rak "Bflünsel ve kurumsa! hazırlıklan ol- mayan siyasilerin, sorunları çözmeye de ni- yetleri olmadıgı ortada. Siyasiler, ülke ger- çeklerinin dile getirilmesinden de çok ciddi rahatsızlık duyuyortar" dedi. Kanan Coşar, TOBB tarafından Prof. Dr DoğuErgB'e hazırlattınlan Güneydoğu Ra- poru'nu Cumhuriyet'e değerlendırdı. Coşar. raporda dile getirilen düşüncele- rin demokratik çevrelenn şimdiye kadar di- le getirdiklerinin bir benzeri olduğunu söy- ledi. Bunlan dile getiren demokratik çevrele- rin, bu görüşlerin bedelini de ödediklerini kaydeden Kenan Coşar, araştırmayı yaptı- ran kurumun sermayeyi temsil ettiğine dik- kat çekerek sermaye kesiminin de aynı nok- taya gelmesinden rahatsızlık duymadığını söyledi. Coşar. bu durumun gerçeklerin üstü ör- tülemeyecek kadar ortada olduğunu göster- diğini belirtti. Raporu hazırlatan ve hazırlayanlann DGM'ye götürülmeye çalışıldığını anlatan Coşar, raporda dile getirilen düşüncelere karşı çıkılsa bile değerlendırilmesi. ince- lenmesi gerektiğini savundu. Siyasilerin, çeşitli makamlara suç duyurusu yaparcası- naaçıklamalaryapmasını üzüntüyle karşı- ladığını söyleyen Kenan Coşar, siyasilerin yasakçı poîis mantığıyla olaylara yaklaştı- ğını ileri sürerek "Üikegerçekleriniözellik- le tartışmaktan uzaklaştıran siyasiler, ken- di var oluştanna da karşı çıkıyorlar. Demek ki bilûnsel, kurumsal hazırtıklan olmayan sivasilerin, sonınlan çözme nivetteri de yok" dedi. Feshedilen SHP'nin Güneydoğu ve Kürt sorunu konusunda kararlı adımlar attığını. bu konuda araştırmalar yapıp kamuoyuna açıkladığını vurgulayan Coşar, "Hattako- nu 1993'teyaptığımıztüzük veprogram ku- rultay ında. kurultay karanna dönüştürül- müştür. Öncelikler bilgirgesindc. sorunun adı Kürt sorunu olarak doğru adlandınl- mış, çözüm önerileri de sıralanmışür"* de- di Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ile Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü, Gü- neydoğu'ya gıttiğmde "Kürt reaMtesini" kabul ettiklerini açıkladıklannı anımsatan Coşar, raporu soruşturan makamlann o za- man neden Demirel ve İnönü hakkında so- ruşturma açmadıklannı merak ettiSinı söv- ledi. Once düşünce özgûriüğü Herkesin baskıva, şiddete başvurmadan düşüncelerini açıkladığı. araştırma ve ince- leme yaptığı, yazı yazabildiği zaman so- runlann çözülebileceğinı savunan Kenan Coşar, şöyle devam etti: "Bu rapor konusunda gösterilen tepkilcr, Türk siyasetçilerinin demokratik hukuk kurallannı içlerine sindiremediğini ve dev- leti demokratik hukuk kurallanna oturta- madığını gösteriyor. Batılı anlamda demok- rasi. önce düşünce özgürlüğü demektîr. Hin- di gibi düşünüp, düşünüp hiçbir şey söyle- memek değildir. Bırakın, herkes istediği gi- bi araştırma, incelcme yapsın, düşünceleri- ni özgür bir biçimde yazılı ve söziü olarak ama hiçbir baskı ve şiddete başvurmadan dile getirsinler." Beşikçi'nin eündeld kakm Türkiye'nin ünlü yazar İsmail Beşikçi'yı hapse armakla ne kazandığını soran CHP Genel Sekreten Coşar, sözlenni şöyle ta- mamladı: "Ben, Beşikçi'nin elinde kalemden baş- ka bir şey görmedim. Beşikçi'nin kalemi, kâğıdı, kitabından başka bir şeyi yoktur. Hiçbir zaman şiddete başvurmamıştır. Fe- tullah G ülen de Beşikçi de aşın milliyetçi de olsa herkes, istediğini. baskıva şiddete baş- vurmadan dile getirmeüdir. Şimdiye kadar yasakçı zihniyetle Türki- ye hiçbir şey kazanmamıştır. Yıllarca, in- sanlar 141, 142"den eziyet görmüş, acılar. sıkıntılaryaşamıştır. Ama sonunda gerçek- ler görülmüştür. Şimdi Terörle Mücadele Yasası'nın 8. maddesi aynı şekilde binler- ce insanın hapislerde çürümesine neden ol- maktadır Hatta. o kadar ileri gidilmiştir ki işaretler bıle suç kapsamına alınarak ya- sakçı mantığın en çarpıcı örneği ortaya ko- nulmuştur." POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Balyoz Gibi... 'Malum gazete'öe bir ilan dikkatinizi çekti mi bil- nniyorum... İlan şöyleydi: "imam-hatıp lisesi düşmanlanna duyunı1 ... Geçen yıIkiÖYS Türkiye birinciliğimizin tesadüfol- madığı bu yılki başarımızla ispatlanmıştır. Yükselen İHL gençliğinin başanlan Allah'ın izniyle artarak de- vam edecektir. Kâfirler istemese de AHah nurunu ta- mamlayacaktır. Kartal ekibi Muhammet, Murat, Raif, Şükrü.." Acaba imam-hatıpli gençlerin 'kâfır' dedikleri kim- lerdir? Kimler olduğunu öyle uzun boylu düşünmeye ge- rekyok... Laik, demokratik cumhuriyet yanlılarının hepsi 'kâ- ftr'dir; onlar gibi düşünmeyen, Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek isteyenlerin foyalannı meyda- na çıkaranların tümü yıne 'kâfir'dır. Adlan Muhammet, Murat, Rarf ve Şükrü olan bu gençlerin beyinlerini yıkayan; onlan laik, demokratik cumhuriyete karşı yetiştirenler, bugün ortalıktadolaş- maktadır. Özel televizyon ve radyolarda "Laik devlet yıkılacak" diyenlere, Türkiye Cumhuriyeti'nin savcı- lan göz yummaktadırlar. 'Malum gazete', kışkırtma görevini başanyla yeri- ne getırmekte, İBDA-C adlı dinci terör örgütüne des- tek vermektedır. Yine 'malum gazete', Adalet Baka- nı Mehmet Moğuttay'ı, Türkiye Barolar Biriiği Baş- kanı Av. Önder Sav'ı hedef gostermektedir. Gümüş- hane Baro Başkanı Av. Ali Günday'ı da hedef gös- terip öldürülmesine 'araç' olan bu malum gazetedir. Dinci terör örgütlerini, 'hayali Islami örgüt' olarak nitelendiren de bu gazetedir. Işte örnek: "İSTANBUL- Hayali Islami bir örgüte üye oldukla- n ve dini esaslara dayalı devlet düzeni kuımaya ça- lıştıklan öne sürülen bin tutuklu 5 kişinin yargılanma- sına başlandı. Davanın iddianamesinde bir kişi hak- kında idam cezası isteniyor. İstanbul 3 No'lu DGM'de yapılan duruşmaya tu- tuklu Ibrahim Günaydın katılırken tutuksuz olarak yargılanan Yakup Tekin, Muhammet Hanefî Tekin, Nurettin Düzen ve Dursun Özdemir ise duruşma- ya gelmediler. Duruşmada ilk sorgusu yapılan tutuklu Ibrahim Günaydın, Islami örgüt üyesi olmadığını belirterek hakkındaki suçlamalan reddetti. Daha sonra sözalan Günaydın'ın avukatı Mustafa Akçay da müvekkili- nin suçlu olduğuna ilişkin maddi bir delil bulunma- dığını iddia ederek tahliye talebinde bulundu. Tahliye talebini reddeden mahkeme heyeti, diğer sanıklann sorgulannın yapılabilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe bıraktı." • • • Devlet, şeriatçı kuşatmayı görmüyor ya da görme- mezlikten geliyor. Durum böyle olunca da karayobaz çeteleri azdıkça azıyor... Önceki gün Van'da görev yapan bir bayan ögret- men geldi. Van'daki şeriatçı örgütlenmenin ne denli vahim olduğunu anlattı. Şöyle dedi: î "Maraş Caddesı 'nde yürüyordum. Üzerimde, diz kapaklanmın altına dek inen bir etek vardı ve sade- ce başım açıktı. Peşime üç kişi takıldı. Üçü de başı sanklı ve çember sakalhydı. Önce 'Şeytan' diye ba- ğırdılar. Içlerinden birisi kolumdan tutup yüzüme tü- kürdü. Bir polis memuru gördüm o sırada. Elinde 'Malum gazete' vardı. Şikâyet ettim. Polis aynen şu- nu söyledi: 'Eğer hak etmeseydin yüzüne tükürmez- lerdi.' Çok korktum. Eve geldlm. Eşime durumu aç- tım Eşim de öğretmen. Hiç bir şey yapamadık. Van'ın Maraş Caddesi en kalabalık caddelerden bi- ridir. Olayıesnafgördü, amagörmemezliktengeldi..." Türkiye, ortaçağın karanlığına doğru hızla sürükle- niyor... Devlet ne yapıyor, Türkiye Cumhuriyeti'nin savcj- ları yoksa gözlerini mi kapatıyorlar? Malum gazete açıkça hedef gösteriyor, Gümüşha- ne Baro Başkanı öldürülüyor, diğer baro başkanlan- na gözdağı veriliyor. -• Haberin başlığına bir bakın isterseniz: \ "Baroya yargı tokadı..." j Başörtülü Av. Güler Yıldız, 'malum gazete 'ye açrfc- lıyor "Gümüşhane Barosu Başkanı Ali Günday, kanun- lan hiçe sayarak bizım üzerımize Barolar Biriiği ve ba- zı politikacılar yönlendirdi. Barolar Biriiği, Günday'ı bize karşı tahrik ve teşvik etti..." Bunlan söyleyen hukuk fakültesi mezunu bir ba- yan... Bayan avukat, öldürülen baro başkanını suçluyor, şeriatçı katili savunuyor... Nasıl mı?.. Şöyle: "Ali Günday'ın katili, Barolar Biriiği ile bazı siyasi- lerdir..." • ••• i Karayobazlann içlerindeki karanlık, yüzlerine wt- muş... Şöyle fotoğraflanna bir bakın. Tümünün gözlerinj- de bir öfke var. Hepsinin avurtları çıkmış, çirkinlik anı- tı gibiler. Kirli sarı bir yüz, insana tiksinti veren bir ruh yapısı tümünde egemen. Ben onlara, zavallılar diyorum hep. Her gördüğüm- de yüzlerine tükürmek geliyor içımden. inanın PKK'den daha tehlikelıdirter... Alçaktırlar, haindirler... Ama bu ülkenin aydınlık geleceğini, ne yapariarsa yapsınlar engelleyemeyeceklerdir. Çünkü demokratik güçler, kafalanna bir balyoz gi- bi inecektir... Isveç, Kürt aileleriii iadesini durdurdu GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Beş yıldır Isveç'te bulunan ikı Kürt ailenın durumu, günler- dir Isveç kamuoyunun gün- deminde. Toplam 9 çocuklu ikı aıle, sığınma başvurulan defalarcagen çevnldiğı için. polis tarafından Türkıye'ye gen gönderilmelerinin önle- mek amacıyla Asele adlı il- çenın kılısesıne sığınmışlar veyaklaşık 1 yıldır oradaya- şıyorlardı. Devlet Göçmen Dairesi, iki ailenin polisten. aıleyi sınırdışı etmesıuı ıste- dı. Bölgedeki polis şefi. "Bu isteğin henflz yerine getirile- meyeceğini''söyleyınce, Devlet Göçmen Dairesi Baş- kanı Björa VVeibo, karann kendisinde olduğunu, polis- te olmadığını belirterek tep- ki gösterdı. Ne var ki, bu ko- nuda basına açıklama yapar- ken Kürt aılelerin adlannı ve Türkiye'de ne ile suçlandık- lannı da söyleyince dururn değişti. Yabancı Işleri Kuru- mu, Kürtlenn gönderilmesi- nı durdurdu. Af Örgütü'nün lsveç şu- besı, Yabancı Işleri Kuru- mu'na başvurarak Kürtlerin iadesi konusunda 'uyanda bulundu'. Türkiye'de, *iş- kence, kayboüna,yargısız in- faz ola>1annın' vaşandığı bc- lirtılen yazılı basvuruda, özellikle Kürtlerin çok zof durumda olduğu belirtildi.