28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 AĞUSTOS 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yatağan Termik Santrah antma tesisinin yapımı, Almanya'dan beklenen kredi gelmeyince ertelendi Aıitıııa tesisiııe kredi engeH• Yatağan Termik Santrah'nın çevreye verdiği zarann ortadan kaldınlması amacıyla kurulacak olan desülfirizasyon tesisi için açılan ihaleye, geçen yıl ltalyan Ansaldo ve Japon Mitsubishi ortaklığı ile Alman Bisshof ve Türk Güriş ortaklığı teklif verdi. Ansaldo- Mitsubishi, Gürermak konsorsiyumu tarafından 83.7 milyon dolar teklif edilirken Bisshof-Güriş ise 90.6 milyon dolar önerdi. ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA-Yılan hikâyesine dönen Ya- tağan Termik Santralı desülfirizasyon "anöna" tesisi yapımı Avrupa'ya takıl- dı. Alman Bisshof-Türk Güriş ortaklığı- nın kuracağı tesise, Alman Çevre Vak- fi'nın söz verdiği kredi gelmeyince, te- sisin kuruluşunun belirsız bir tarihe kal- dığı ileri sürüldü. Sayılan 14'ü bulan Türkiye'deki ter- mik santrallar, yabancı şirketlerin iştahı- nı kabartıyor. Bu santrallann çevreyi kir- letmesinj engelleyeceği ileri süıülen ''de- sülfirizasyon'' için TEAŞ'ın (Türkiye Elektrik Üretim ve Iletişim AŞ) yapma- sı gereken harcama 2 milyar dolan (90 trilyon lira) buluyor. Yatağan Termik Santrah'nın çevreye verdiği zarann ortadan kaldınlması ama- cıyla kurulacak olan desülfirizasyon te- sisi için açılan ihaleye, geçen yıl ltalyan Ansaldo ve Japon Mitsubishi ortaklığı ile Alman Bisshof ve Türk Güriş ortaklığı teklif verdi. Ansaldo-Mitsubishi, Gürer- mak konsorsiyumu tarafından 83.7 mil- yon dolar teklif edilirken Bisshof-Güriş ise 90.6 milyon dolar önerdi. Japon-ltalyan-Türk konsorsiyumunun düşük teklifinden sonra TEAŞ, taraflar- dan ıkinci defa teklif istedi. Bu defa ltal- yan- Japon-Türk ortaklığı ilkinden daha düşük 72.1 milyar dolarhk teklif verirken Alman Bisshof-Türk Güriş ortaklığı bu tekliften 94 bin dolar daha düşük teklif verdi. Bisshof-Güriş ortaklığı teklifin- de, Alman Çevre Vakfı (KTV) sayesin- de Dünya Bankasf ndan kredi alınacağı ibaresi de yer aldı. Bunun üzerine ihale Türk- Alman ortaklığında kaldı. Muğla Valisi Dr. Lale Aytaman, yöre halkı ile çevrecilere müjdeyi verirken Ya- tağan'da hummalı biçimde temel atma töreni hazırlıklanna başlandı. Bütün de- taylann düşünüldüğü hazırlıklar sırasın- da, gerekli olursa diye Başbakan Tansu Çiİler için seyyar tuvalet dahi hazırlan- dı. Ancak dört ay kadar önce yapılması gereken temel atma töreni iki defa erte- lenerek yapılamadı. Erteleme nedeni ise açıklanmadı. Yatağan Termik Santralı desülfirizasyon sistemi temel atma töre- ninin ertelenme nedeni açıklanmazken Yatağan Termik Santralı yetkililerinden sızan haberlere göre Alman Çevre Vak- fı'ndan söz verilen kredi gelmeyince te- sısin temeli atılmadı. Tesisin kurulup ku- rulmayacağı konusunda ise belirsizlik sürüyor. Bu konuda yetkililerbiraçıkla- mayapmazken kendisiyle görüştüğümüz Muğla Valisi Dr. Lale Aytaman, "Benim en son bildiğim teklifin VKP'de (Yüksek Planlama Kurulu) olduğu şekünde. Te- mel atılmama gerekçesi doğru olabilir de olmavabilir de. Hiçbir gelişme >ok. TE- AŞ'a sormanız daha doğru otur" demek- le yetindi. Bu arada Yatağan Termik Sant- ralı desülfirizasyon tesisi ihalesine şike kanştınldığı yolunda iddialar da ortaya atıldı. tddiaya göre Yatağan Termik Sant- ralı için açılan 2.3 trilyonlukihalede kay- beden Itlayan şirketini temsil eden firma, TEAŞ'ı ihalede devleti 360 milyar lira kayba uğratmakla suçladı. ABD'de faali- yet göstere Aydın Şirketler Grubu tara- fından TEAŞ Genel Müdürü Mustafa Turhan'a gönderilen raporda TEAŞ yö- netimini suçlayıcı şu görüşlere yer veril- di: - Ihale yapıldıktan sonra teamüle ay- kın olarak Bisshof'a kopya verir nitelik- te 52 soru yöneltildi. Ansaldo için bu uy- gulama yapılmadı. - Birbirine çok yakın fiyat veren iki teklif sahipleri yeniden pazarlık masası- na davet edilmedi. - İhale zaptında zarflar açılmadan An- saldo verdiği fiyatı yüzde 1.5 (108 bin dolar) daha indireceğini belirttiği halde bu zabıt dikkate alınmadı. - Uluslararası uygulamada aynı mü- essesenin benzer iki ihaleyi aynı zaanda gerçekleştirmek üzere aynı şirkete veril- diği görülmedı. Söz konusu raporda, Bisshof-Güriş or- taklığının aynı zamanda Çayırhan Sant- ralı ıhalesini de aldığına dikkat çekilerek iki ihaleyi birden alan şirketin karşılaşa- cağı herhangi bir sorunda her iki işin de durmasına neden olabileceği belirtildi. Daçe, kongreye katıldı Hükümetten işçiye 'masaya oturalım' çağnsı • Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, Demiryol-lş Sendikası'nın 5. olağan genel kuruluna katıldı. Daçe, işçiden hiçbir şeyi esirgemeyeceklerini belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamuda çalışan işçilere yüzde 5.4 oranında- ki ücret artışı önerisi, bir günlük iş bırakma eylemiy- le protesto edilen hükümet Demiryol-lş Sendikası'nın 5. olağan genel kuruluna ka- tılarak "masa başına otur- nw" çağnsını yineledi. Top- lantıya katılan teplusözleş- melerden sorumlu Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, iş- çiden hiçbirşey esirgemeye- ceklerini ve "olanı verecek- lerini" söyledi. Türk-lş Ge- nel Mali Sekreteri ve Demir- yol-lş Sendikası Genel Baş- kanı EnverToçoğju ise hükü- metin teklifini "sonımsuz- lukörneği" olarak nitelendi- rerek "Kendimizi, kandınl- mış hissediyoruz" diye ko- nuştu. Genel kurul sürerken De- miryol-Iş Sendikası delege- leri, ücret artışı önerisinden dolayı hükümeti yuhalaya- rak istifaya çağırdı. Divan başkanlığına seçilen Türk Metal Sendikası Genel Baş- kanı Mustafa Özbek de ma- saya oturmak için hüküme- tin "yüzde 25-30" oranmda ücret artışı önerisi getirmesi gerektiğini vurgulayarak "Pturuisun masava, bu işin bir ortası bulunsun. Müza- kere ederek bitirelinı bu işL Masa başında bitirmezsek karakolda biter. Gre\ ler baş- larsa ok y a> dan çıkmıştır. Ya bu hükümet gider ya da Türk-İş gider" dedi. " Demiryol-lş Sendika- sı'mn dün, Tes-lş Sendikası Genel Merkezfnde yapılan 5. olağan genel kurulunun açilışına, hükümet adına Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ziya Halis. Ulaştır- ma Bakanı AK Şevki Erek, Devlet Bakanı Daçe katıldı. Türk Metal Sendikası Baş- kanı Özbek'in, hükümetle uzlaşma çağnsı, Liman-lş Sendikası tarafından ''Türk- İş adına konuşmak, saygısız- lıkûr*' diye eleştınldı. Enver Toçoğlu, konuşma- sında, demiryolu işçilerinin Türk-lş çatısı altındaki işçi- lerle "bütûn" olduğunu vur- guladı. Demiryolu işkolunda işçilerin 6 aylık ücret kaybı- nın yüzde 52.3 olduğunu ifa- de eden Toçoğlu, hükümetin "emege saygı göstermesinr istedıklerini belirtti. Konuş- masında. ANAP'ın 1991 se- çimlerinde aldığı yenilgiyi de anımsatan Toçoğlu. "Bu- gün iktidarda olan partilere verilen o> lar, bu partilerin bi- ze verdiği sözlerle yakından üişkilidir. Bu sö/Jerin çoğu tutulmamış olduğundan, kendimizi kandırümış hisset- mekteyiz" dedi. Daçe de genel kurulu "de- mokrasi arenası" diye nite- lendirerek işçi ve hüküme- tin fedakârhğı karşıhklı ola- rak yapması gerektiğini söy- ledi. Daçe, "adaletterazisini kaybetmeden" olanı verme arayişında olduklannı ifade etti'. Asgari ucrete tepki 'Hükümet sermaye yanmda' • DİSK Genel Sekreteri Mehmet Atay, milyonlarca işçi ailesinin yine sefalet ücretine mahkûm edildiğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet di. Açıklamada, Asgari Üc- Bürosu)- Yeni asgari ücrete, işçi konfederasyonlanndan tepki geldi. Önerilen ücret- leri protesto ederek Asgari Ocret Tespit Komisyonu toplantılanna katılmayan Türk-lş, hükümeti, "senna- venin yanmda oimakla" suç- larken Hak-lş, asgari ücretin 1 eylül itibanyla yürürlüğe girmesinin, devleti 5 trilyon zarara, 5 milyon asgari üc- retliyi de perişanlığa ittiğini savundu. DlSK Genel Sek- reteri Mehmet Atay, asgari ücretin büyükşehirde ancak kira bedelini karşıladığını belirterek milyonlarca işçi ailesinin yine sefalet ücreti- ne mahkûm edildiğini bil- dirdi. Türk-tş Genel Mali Sekreteri ve Demiryol-lş Sendikası Genel Başkaru Enver Toçoğlu, yeni belirle- nen asgari ücreti eleştirerek "Asgari Ücret Tespit Komis- yonu'nda işveren ve hükü- met temsikilerinin işbiriiği yaparak asgari ücreti düşük belirieme \e 1 ağustos yerine 1 e>lülde >ürurlüğe sokma çabalan. hükümetin serma- yenin yanmda tavır aklığının bir kanıtKÜr*' dedi. Hak-Iş'ten yapılan yazılı açıklamada da "Asgari uc- retin 1 ağustos itibanyla yü- rürlüğe girişi. iki dönemdir ihlal edilmektedir. Sorumlu- luKTürk-İsle birlikte hü- küaıet \e TISK'tedir" den- ret Tespit Komisyonu'nun bütün çalışmalan boyunca, asgari ücretin vergi dışı bı- rakılması gereği üzerinde durulmadığına değinilerek şu görüşlere yer verildi: "Türk-İş'in son topianüla- ra katılmavışı. asgari ücretin ne belûienişine ne de 1 evlül rtibari\ le yürüriüğe girişine engel teşkil etmiştir. Türk-İş, son toplanülara katümama karannı baştan u> gulay abU- seydi bö>lesi bir acı ve kötü sonuçla karşılanmayacakû. Komisyonda görev alan ku- ruluşlar. sonucun sorumlu- luğundan kurtulamavacak- lardm" DlSK Genel Sekreteri Mehmet Atay, asgari ücret tespitine ilişkin yaptığı açık- lamada, asgari ücretin düze- yinin 4 kişilik işçi ailesinin gereksinimlerini karşılaya- cak bir miktar olarak belir- lenmesi gerektiğini ifade ederek bu çerçevede tek ki- şilik işçi ailesi için 1978 yı- tı temel alındığında asgari ücretin bugün 18 milyon li- ra olacağını bildirdi. Uzun tartışrnalarsonucu açıklanan asgari ücretin yaşam düzeyi için gerekli olanın çok altın- da olduğuna dikkat çeken Atay, 5 milyon 547 bin lira olarak belirlenen miktann birçok kentte kira bedeli dü- zeyinde bulunduğunu söy- ledi. Safnınbolu'nunanıavuttaşhdaraakıssBSokaklaniKİa ihtiyarkadınvekedisi >abancılan tatbbirgülümsemeyie hoşgeMinizdiyerekkarşılar. Gönüllerde birşiirdirSafranbolu HATİCETUNCER tki yanına beyaz boyalı, ahşap evler dizilmiş, arnavut taşlı, daracık ıssız sokaklardrr Safranbolu. Bazen günün telaşındaki Safranbolulu bir kadın, hızla geçer gider, sessizliği hiç bozmadan. Kimi zaman kentlerin beton yığınlanndan onsekizinci, ondokuzuncu yüzyıldan kalma evlere kaçan meraklı ruristlerin gürültüsü, yüksek avlu duvarlannı aşıp evlere doluşur. thtiyar bir kadın ve kedisi, cumbalan açılmış pencereden kırmızı sardunyalar arasindan uzanıp bakar, gürültücü yabancılara. Ihtiyar kadın gülümser yabancılara, "hoşgeldiniz" der.Anadolu'da 13. yüzyıldan itibaren ticaret yollan üzerinde önemli bir konaklama yeri olan ^^^™^~~" Safranbolu, Karabük'te Demir-Çelik lşletmeleri'nin kurulmasıyla ticari önemini yitirmiş. Safranbolu'nun ekonomik canlılığını yitirmesi, eski dokunun korunabilmesinin nedenlerinden biri. Böylece Safranbolu, Anadolu'da eski mimari dokusunu koruyabilen. eski evleri. hanlan, çarşılan ile bir açıkhava müzesi haline gelmiş. Safranbolulular, 1975'ten beri StT alanı ilan edilen eski Safranbolu'nun yerli ve yabancı turistleri çekmesiyle kendileri için yeni bir gelir kaynağı olduğunun farkındalar. fstanbul Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut ve bir grup basın mensubu geçen günlerde Safranbolu Belediyesi'nin konuğu oldu. İki başkan kardeş ilan etmek istedikleri ilçelerinin sorunlannı konuştular. Safranbolu •Ihtiyar bir kadın ve kedisi, cumbalan açılmış pencereden kırmızı sardunyalar arasından uzanıp bakar, gürültücü yabancılara. fhtiyar kadın gülümser yabancılara, "hoşgeldiniz" der. Bazen günün telaşındaki Safranbolulu bir kadın, hızla geçer gider, sessizliği hiç bozmadan. Belediye Başkanı Mustafa Eren. belediyelerin devletle vatandaş arasında tampon dummunda olduğunu söyleyip halkm şikâyetlerini aktardı. Safranbolu'da 1080 birinci derecede koruma altında ev olduğunu belirten Eren, evlerini onarmak isteyenlerin bürokratık işlemlerinin çok uzun sürdüğünü söylüyor ve isteyenlere Toplu Konut ldaresi'nden kredi verilmesini istiyor. Evlerini onaramayan vatandaşta apartman tutkusu başladığını ve 200'e yakın kooperafın kurulduğunu anlatan Eren, bu gelişmenin eski mimari dokuyu bozmayacağını düşünüyor. Eren'e göre Safranbolulular, bilinçli ve geçmişten kalan mirası koruma konusunda duyarlı. Safranbolu'nun daracık çarşı sokaklannda dolaşırken güler yüzlü bir şekerci içeri buyur eder. Eski, yüzyıllık dükkânın raflannda çeşit çeşit lokumlar, kavanozlarda akide şekerleri, reçeller dizilidir. Satın ^ ^ ^ ^ ^ ^ almasanız da lokumlardan ^^^^~^™" tatmanız istenir. Lokumlan tadanın satın almadan gitmeyeceğini bilirler. Safranbolu'dan mutlu aynlır ziyaretçiler. Yol üzerindeki Karabük Denıir-Çeîik lşletmeleri'nin kirli san dumanının ötesindeki daracık sokaklan. cumbalı evleri, ihriyar kadın ve kedisıni düşünürler. •" • » ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Tutturabildiğine... 5 ağustos cumartesi günü istanbul basınının en çok satan renkli gazetelerinden birinin tam sayfa manşeti "Tutturabildiğine..." idi. istanbul'un değişik semtlerindeki yarma şeftali, Değirmendere fındığı, limon vb. gıda maddelerinin fiyat farkları irdeleniyor ve halkımızın nasıl kandmldığı (!) anlatılıyordu. Oysaki aynı gün Ankara'da Türk-İş tarafından dü- zenlenen, DİSK ve Hak-iş'in ve memur sendikaları- nın da desteklediği bir "uyan mitingi" vardı. Ve bu gazeteyi satın alanlardan onbinlercesinin katıldığı bu mitingle ilgili tek haber, ekonomi sayfasındaki ufak bir haberdi. Sayın Çiller'in yeni saç modeline birinci sayfada geniş yer veren bu gazete, Türki- ye'de emekçi krtlelerini böylesine ilgilendiren habe- ri "önemli" bulmuyordu. Aynı gün, gene^ok satan bir diğer renkli gazete, Fatih Altaylı ve Unal Erkan'ın Tunceli seyahatini manşete çıkarmıştı. Yeni saç modeli ile Sayın Çiller'in "hızımıza kamuoyu bile yetişemiyor" (her ne de- mekse...) ifadesine birinci sayfasında yer bulan bu gazete de emekçilerin bu önemli mitingine 25. say- fasının alt köşesinde bir yer ayırabilmişti. Hem de "Kı- zılay'da eylem krizi" başlığıyla ve tümüyle saptıra- rak. Türkiye'nin "en iyi"ve "en çoksatan "gazetesi ol- ma iddiasmdaki bir başka renkli gazetede ise, "Iş- çinin eylem günü" başlığı ancak 26. sayfada yer bulabilmişti. Sayın Çiller'in yeni saç modeliylefotoğ- rafının gene manşette yer aldığı bu gazetenin 6. say- fasındaki bir yazar da bu mitingi, "İşçi eylemlerine değişik bir bakış" başlığıyla ele alıyordu. (Ne demek ıstediği pek anlaşılmıyordu ya, neyse...) İstanbul basınının görebildiğim gazetelerinden sa- dece ikisinde bu miting birinci sayfada yer bulabil- mişti. O da çok küçük olarak. ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın "Üç büyük gazete- nin birinci sayfalan Çiller'ler tarafından satın alınmış- tır" biçiminde ileri sürdüğü korkunç iddianın ne de- recede doğru olduğunu bilemeyiz. Ama böyle bir id- dia sonunda yer yerinden oynamalı; taraflar, yani hem gazetelerin yöneticileri ve hem de Sayın Çiller yargıyı hareketegeçirmek için ellerinden geleni yap- mak zorundaydılar. Ama bakıyoruz kimsenin umur- sadığı yok... Cumhuriyet bu miting haberini birinci sayfadan ve manşetten verdi. Ama eminim ki bu mitinge katılan- lardan ve bu mitingden bir şeyler bekleyenlerden yüzde biri evinde bizim gazeteyi okumuyor. Ve ge- ne eminim ki, bu mitinge katılanlardan tümünün evinde, yukanda sözünü ettiğim gazetelerden biri okunuyor. Zira bu üç gazete, Türkiye'de basılan ga- zetelerin neredeyse dörtte üçünü oluşturuyor. Bu üç gazete (çalışanlanna sendikaya girmeyi ya- sak etmiş olsalar bile), sırasında "demokrat olma- yı" kimseye bırakmaz. Öylesine köşe yazarlan var- dır ki; kendilerinden başka herkesi "cuntacı", "as- kerden yana" ve "demokrasi karşıtı" ilan ederier. Hele ülke bütünlüğünü dile getirirseniz, insan hak- lanna karşı çıkmakla suçlarlar. Ama böylesine önem- li bir gövde gösterisini görmezden gelirler. Demokrasi, örgütlü insanlann rejimidir. Ve örgüt- lü insanlar ve bunların örgütlerı, ancak böyle *ğöv- de gösterileriyle" bir kamuoyu oluşturabilirler, ses- lerini duyurabilirler. Ama kitle iletişim araçlan bu tür gösterilere karşı kör, sağır ve dilsiz olursa ne yapar- larsa yapsınlar etkili olamazlar. Türkiye'deki hemen tüm "sivil toplum örgütlerinin" katılacakları bir miting nasıl "haberolmaz".. anlaya- bilmek mümkün değil. Türkiye'de demokrasi şam- piyonu olduğunu iddia eden ve ciddi olmaya çalı- şan bir gazete, bu mitinge birinci sayfasında mini- cik bir yerayınrken, bu haberin on katı büyüklüğün- de yeri bir tuvalet tasanmına" ve bunun tasanmcı- sına ayırabiliyor. Çıldırmamak mümkün değil... inanın çok kızıyor ve çok üzülüyorum. Ama bu gazeteleri çıkartanlara ve bu gazetelerde yazanlara değil, böylesine dışlanmalarına ve yok sayılmalan- na karşın bu gazeteleri satın almaya devam eden emekçilere kızıyor ve onların adına üzülüyorum. Bu gazeteler netice olarak birer "ticariişletme"ve çıkarlan nereden sağlanıyorsa, onların "borazanlığı- nı" yapmalan kendi açılarından doğal. Zaten birinin yöneticisi birzamanlar. "Bizim işimizpara kazanma, ötesi laftır" demişti. Ve bence kendi açısından hak- lıdır. Ama bu gazeteleri satın alanlara ne demeli?.. Bir süre önce, Ankara'daki memur eylemleri sıra- sında da benzer bir tutum içine girmişler ve kimi me- mur örgütleri, "bu gazeteleri bir süre almama" ka- ran vermişti. Amatutmadı. İnsanlar "kuponlardan" ve bu kuponların getireceğini umduklan armağan- lardan vazgeçemediler. Tam anımsamıyorum ama, sanıyorum tirajları da biraz yükselmişti. Bu mitinge katılacak kadar "siyasal bilinci" olan kimi emekçiler; kimin kendilerinden yana olduğunu ve kimin kendilerine karşı olduğunu anlayamazlar- sa, bu işler böyle sürer gider. Ama ne zamana kadar gider.. bilemiyorum. Adam nediyor manşetinde: 'Tutturabildiğine..." Başkan Erdoğan, Iş Bankası gökdelenîni istemiyor MİYASE ÎLKNUR Yapılması halinde İstan- bul'un en yüksek binası ola- cağı söylenen Iş Bankası gökdelenini İstanbul Büyük- şehir Belediye Başkanı Tay- yip Erdoğan engellemeye çalışıyor. Levent Büyükdere Caddesi üzerinde 45 bin metrekare arazi üzerinde ya- pılması planlanan üç kuleli gökdelenin en yükseği 44, diğer ikisi 26"şar kat olarak inşa edilecek. lSKl'den ÇED raporunu alan ve projesini onaylatan Iş Bankası'nın, gökdelenine Teknik Uygu- lama Sorumluluğu (TUS) belgesi alabilmek için Bü- yükşehir Belediyesi 'ne yap- tığı başvuru, Başkan Erdo- ğan tarafından bekletiliyor. Şirketlerinden T.Şişe Cam Fabrikalan'na ait 45 bin met- • Türkiye îş Bankası'nın, Levent Büyükdere Caddesi üzerindeki 45 bin metrekarelik arazi üzerinde yapacağı biri 44, diğer ikisi 26'şar katlı olacak üç kuleli gökdelenini tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan engellemeye çalışıyor. rekarelik arsanın 25 bin 900 metrekaresi üzerine Istan- bul'un en büyük binasını yapmayı planlayan T.Iş Ban- kası, avan projesini 18.10.1988 tarihinde döne- min Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'a onaylattı. Dalan'ın, toplam alan ile inşaat yapılacak alan arasında kalan arazinin bele- diye tarafından değerlendi- rilmesi koşuluyla imzaladı- ğı avan proje, emsal hesabı bedelsiz olarak belediyeye terkedilen parsel ile satın alı- nabilir eski iç yollar da da- hiledilerekyapıhruş. SHP'li yönetim işbaşındayken 12 Kasım 1991 tarihinde tadilat için belediyeye başvuran Iş Bankası'nın bu başvurusu, projede bu kez de kat kazan- mak için kotun en yüksek yerden alındığı ve emsal he- sabı net alan üzerinden değil toplam alan üzerinden hesap edildiği için geri çevrilmiş- ti. Aynca arsasının 19 bin metrekarelik bölümü Kara- yollan tarafrndan kamulaştı- nlan ve parası ödenen Iş Bankası 'nın tadilat projesin- de, kamulaştınlan alan da emsale dahil edilmişti. Ek- sikliklerin giderilmesi ve emsal hesabının yeniden ya- pılarakgetirilmesi istemiyle geri çevrilen proje yeniden düzenlenerek onanması için belediyeye getirildi. RP'li yönetim döneminde İSK.1 Çevresel Etki Değerlendir- me Kurulu'ndan olumlu ra- poru alan Iş Bankası'nın gökdeleni, bu kez İstanbul Büyükşehir Belediye Başka- nı Recep Tayyip Erdoğan'a takıldı. Park Otel'e karşı çı- kan eski Başkan Nurettin Sözen'i bu konuda destek- lediğini belirten Başkan Er- doğan, Park Otel'den daha büyük olan bu dev binayı, imar yasalanna aykınlığı bu- lunmamasına karşın durdur- manın yollannı anyor. T R A V E L A G E N C Y (Merkeı) KAPIKOY (0216) 349 95 30 Pfcx MKIRKÖY (0212) 570 79 15 Mu BOYDAN BOYA KARADENİZ (YAYLA SEFALARI) BARTIN-SAMSUN-ORDU-GİRESUN-TRABZON-RİZE-ÇORUM-ABANT-BOLU Fiyatlarımıza Lüx Ofobüslorle Ula;ım + Çevre Gezileri + Rehberlik 8 gece 9 g-ün • • • ve *•••*• olellerde Y.P. konaklama dahil 12 AĞUSTOS-20 AĞUSTOS 26 AĞUSTOS - 3 eYlU 2 EYtÖl -10 EYlÛt 9 EYlÛt • ? 7 EYIÜI KESİN HAREKET 1 1 . 4 5 0 . 0 0 0 . - T.L. BOYDAN BOYA EGE - AKDENİZ PAMUKKALE-KUŞADASI-BODRUM-MARMARİS-FETHİYE-KAŞ-KALKAN KEMER-ANTALYA-SİDE-ASPENDOS-ALANYA Fiyatlarımıza Lüx Olobüslerle Ula»ım + Çevre Gezileri + Rehberlik 7 gece 9 gün •••* ve •*••••* otellerde Y.P. konakloma dahil 11 AĞUSTOS - 20 AĞUSTOS 18 AĞUSTOS - 27 AĞUSTOS 25 AĞUSTOS - 3 EYIÜL 9.9OO.OOO.- T.L. MAVI YOLCULUK TEKNEYLE MARMARİS - FETHİYE MARMARİS 6 Kamaralı 12 kişilik 2 direkli gulet lipı tekneler. Fiyallanmıza 7 gece 6 gün **-* ve •*•••* otellerde T.P. konaklama dohil HER CUAMRTESİ HAREKET 1 9 . 9 5 O . O O O . " T . L . BODRUM - KEMER - FETHİYE - BELEK - AYVALIK - SİDE - ANTALYA - ALANYA - KUŞADASI - MARMARİS - KIBRIS Bu yörelerdeki tesislerimizi acentemizden öğrenebilirsiniz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle