Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 HAZİRAN 1995 PAZAR • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
PENCERE
• Baştarafi 2. Sayfada
n Avrupalının önyargısız değerfendirmesi için daha
zamana gerek var. "Hıristiyanlık ve sömürgecilik"
mirasını taşıyan Batılı "Aydınlanma Devrimi"nde
değişmeye başladı. "Laikiik, antiemperyalizm, sos-
yalizm" akımlannın da beşiği olan Avrupa, kendi
içinde özeJeştirisini yaptığında, yeryüzündeki bütün
insanları ve halklan eşit sayan öğretileri üretti.
Marksizm bunlann başında gelir.
Aydınlanma, Hıristiyanı dinsel bağnazlıktan, sos-
yalizm ise sömürü ve emperyalizm hırsından ann-
dırdıkça, Batı'da yoksul halklara ilişkin önyargılar
azaldı.
Ne var ki bu önyargıların büsbütün aşıldığını kim-
se rahatça dile getiremez.
POLÎTtKA GUNLUGÜ
• Baştarafi 5. Sayfada
Menekşe devam etti:
"Selçuk'un okulu nasıl, dersleri nasıl gidiyor?.."
Ayşe "Okulda mafya var" dedi...
Menekşe bir çığlık attı:
"Haraca mı kesiyorlar çocuklan..."
Ayşe:
"Evet, öyle yapıyohar..."
Bir kelebek kondu kahve fincanlannın üzerine...
Her ikisi de gençlik yıllannı düşündü...
Karşıda Kız Kulesi büyük yalnızlık içindeydi...
Az ötede bir adam oturuyordu tek başına...
O yıl Konya Ovası'na kar yağmıştı...
llgın'da elektrik yoktu...
Çocuksu düşleri bir sevdanın içinde eriyip gitmiş-
ti...
Uzun birsolukaldı...
Öteki masaya Ali ile Nurten geldi...
Tartışma büyüdü. Kavga çıktı.
Ali ile Nurten çekip gitti...
Ayşe ile Menekşe masada kaldı...
13 yaşındaki Ünal Ç.'nin fotoğrafina baktı Me-
nekşe...
Sonra bir sigara yaktt. Umudun içinde biraz da es-
kiye özlem vardı.
Susturulmuş bir şarkıyı anımsadı...
. İkisi birden kalkıp bir anda uzaklaştılar...
Adam onları sadece hüzünle izledi...
Güvercinleri aradı gözleri. Güvercinler yoktu...
Sınav heyecanı
diiıı sona erdi
Istanbul HaberServisi-Fen liseleri ve Anadolu öğretmen
liseleri sınavı, dün i! merkezleri ve Lefkoşa'da yapıldı.
Birlikte gerçekleştirilen sınava, 121 bin 511 öğrencı gir-
di. Sınav sonucunda fen liselerine 5 bin 310, Anadolu öğ-
retmen liselerine ise 4 bin 752 ögrcnci alınacak.
llkokul sonu devlet yatılı ve bursluluk sınavı ise bugün
tüm il merkezleri ile Lafkosa, Cidde, Riyad ve Trablus'ta
yapılıyor.
FEN LİSELERİ VE:ANADOLU ÖĞRETMEN
USELERİ SINAVI CEVAP ANAHTARI
Türkçe
Testi
1.D
2.B
3.A
4.C
5.B
6.D
7.B
8.C
9.A
10.C
11.A
12.C
13A
14.C
15.C
16.B
17.D
18.B
19.D
20.C
21 .A
22.D
23.A
24.D
25.A
26.B
27.D
28.B
29A
30.C
Sosyal
Grb.Testi
1.C
2.D
3.D
4.A
5.C
6.D
7.B
8.D
9.C
10.D
11.C
12.A
13.B
14.C
15.B
16.A
17.A
18.B
19.D
20.B
Matematik
Testi
1.B
2.D
3.C
4.C
5.C
6.A
7.B
8.C
9.A
10.B
11.B
12.D
13.B
14.A
15A
16.C
17.C
18.D
19.D
20.B
21 .A
22.D
23.C
24.A
25.B
26.D
27.D
28.A
29.C
30.D
Fen Grubu
Testi
1.A
2.D
3.B
4.C
5.B
6.A
7.D
8.B
9.D
10.C
11.B
12.C
13.A
14.A
15.B
16.D
17.C
18.B
19.C
20.A
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
ipek üretimi başlıyor.
Ne var ki dünyanın diğer bölgelerin-
de üretilen ipek, Çin'dekine benzemi-
yor. İpek Yolu da iki bin yıl boyunca
önemli ulaşım hatlanndan biri oluyor.
Şiyan'dan yola çıkan kervanlar on bin
kilometre kat ettikten sonra Batı'nın
ipek özlemini gideriyor.
Avrupalılar birara, ipeği erkeklere ya-
saklayıp sadece kadınlann kullanması-
nı kararlaştınyorlar, ama olmuyor. Hem
kadınınki can da erkeginki değil mi?
Zaman, İpek Yolu'nu aşındınyor, ama
ipeğe hükmedemiyor. Orta Asya'daki
devlet yapılarının değişmesi, ulaşım
araçlanndaki gelişme, kervancılann öz-
lemleriyle sulanıp yeşeren İpek Yolu'nu
toprağın altına gömüyor. 19. yüzyıl Al-
man coğrafyacılanndan Ferdinand von
Richthofen'in "İpek Yolu" adını îaktığı
bu ticaret ağı ıçine kapanıp on yıllarca
birinin dokunmasını bekliyor ki "ahh"
desin.
O gün, gelmiş görünüyor.
Medyanın, "bavul... bavulll" diye da-
vul çaldığı Çin gezisinde, en çok konu-
şulan konuların başında İpek Yolu geli-
yordu. Bu kez İpek Yolu "demirden"
olacak. Yakın gelecekte Londra'dan tre-
ne bınilip, hiç "aktarma" yapmaksızın,
Anadolu üzerinden Pekin'e ulaşılacak.
İpek Yolu Yeniden
Her ülke kendi sınırları içindeki duru-
mu gözden geçiriyor. Şu aşamada Tür-
kiye'nin tek sorunu Van'dan ötesi.
İpek Yolu'yla birlikte yeniden canlana-
cak "anılann" başında ise "kültûrel bağ-
lar" gelecek. Bu konuda şimdiden ha-
zırlık yapılıyor. 1996-97'de ilginç bir yol-
culuk yapılacak. Alman Ruhr Tiyatrosu,
İpek Yolu'nun geçtiği tüm dillerin kulla-
nıldığı bir oyun hazırlıyor. Oyun 1996'da
Türkiye'de başlayacak, adım adım
Çin'e kadar uzanacak.
Rkri Sağlar'ın Kültür Bakanlığı döne-
minde temelleri atılan projeye, Timur-
çin Savaş ve ardından Ercan Karakaş
da omuz verdi.
Oyun, Istanbul ve Ankara'da sahne-
lendikten sonra şu kentlere uğrayacak:
Kahire, Iskenderiye, Şam, Halep, Am-
man, Irbid, Trflis, Bakü, Tahran, Isfahan,
Aşkabat, Buhara, Semerkant, Taşkent,
Bişkek, Almaata, Pekin, Şanghay,
Urumçi, Şiyan.
llk iki ve son dört kenti değişik tarih-
lerde, zaman arkamdan koşturmaksı-
zın, tadınavara varagezdim. Yeryerta-
nık olduğum benzerliklere şaşırdım.
Farklılıklar ufkumu genişletti.
örneğin çay. Anayurdu Çin. "Çay"da
Ingilizcede "tea"de Çince sözcükler.
Kahire'de ve Iskenderiye'de, bizim su
içmek için kullandığımız bardaklarda
servis yapılıyor. Yanında mutlaka su ve-
riliyor.
Çin kentlerinde de öyle. Büyük bar-
daklar, yanında su. Ancak Çin'de cam
bardak yerini porselene bırakmış.
Bir de renkler. Mısır'da katran karası,
Çin'de gül sansı.
Acaba, insanlar derilerinin rengini mi
çaya yansıttılar?
Geçen pazar sözünü ettiğim, Çin im-
paratorlarının ve Mısır firavunlannın
ölümsüzlük arayışı da bir başka "ev-
rensellikti".
İki uçtaki karşılıklı etkilenmelerin dini
boyutu da İpek Yolu üzerinde yer yer Is-
lamiyetin yayılması olmuş. Bugün yeni-
den dillendirilmeye başlanan İpek Yolu,
rtiraf etmeliyim ki beni çok heyecanlan-
dınyor. Mevcut koşullar bu yolu baştan
sona aşmayı güçleştıriyor. Kopuklukla-
n birleştirmek hem zaman hem ciddi bir
araştırma işi.
Benim boş zamanlarımda en çok
yaptığım şey dünya haritasını seyret-
mektir. İpek Yolu güzergâhını izlerken
hayıflanınm. Sanki Marco Polo kapıyı
vurmadan içeri girecek, başlayacak fır-
çalamaya.
"Haritayı karşına alıp ne yaptığım sa-
nıyorsun? Yaptığın şey, cam bölmenin
arkasından padişah sofrasını seyretme-
ye benziyor. Ne tadından haberdarsın
ne tuzundan. Biritaç yüz kilometrelik y-
ol için aylanmı harcardım. Bugûn ben
senin yerinde olsam dünya turunu be-
şe katlardım..."
Ingilizlerin bir atasözü var
"Görmek inanmaktır."
Biz de "Çok yaşayan değil, çok ge-
zen bilir" demişiz.
Amagünümüzde "çok gezmenin" sı-
nınnı çizmek de olanaksız.
ipek Yolu'nun iki ucunu gördüm. Or-
tasına dalmazsam çıldıracağım. Sonra
da Sibirya'ya uzanmadan olmaz ki...
Insan öğrendikçe nasıl bilgisizliğini
anlıyorsa, gezdikçe de ne kadar az yer
gördüğünü hissediyor... Ülkesini daha
iyi anlıyor.
Demirel'in son gezisi Türkiye'ye iyi
yansıtılsaydı, "Avnıpa'nın neresinde-
yiz" değil, "Dünyanın neresindeyiz" so-
rusunu sormamız gerektiğini gösterebi-
lirdi.
Başımızı "bavuldan" kaldınp dünya-
ya baktığımız gün, yerimizi ve yönümü-
zü daha iyi göreceğiz...
OLAYLARIN
ARDINDAKI
GERÇEK
• Baştarafi 1. Sayfada
lara çıkması işten değildir.
Ne yapmalı?..
Bir ilçenin il olması için
gerekli koşullar 'objektifö\-
çülere bağlanmalı, yasalar-
la saptanmalıdır. Yoksa her
seçimde ortalık allak bullak
olacaktır. Bu konu, seçim
kazanmak hırsıyla aklı ba-
şından bir kanş havada po-
litikacılann kürsü nutuklan-
na bırakılırsa, Türkiye'de il
olmayan ilçe kalmayacak-
tır.
Ne yazık kı 4 haziran se-
çimlerinde koalisyon parü-
leri herkesin gözü önünde
bu oyunu oynamakta du-
raksamadılar.
Ancak tepkisini hüküme-
tın içinden aldılar ve
Köşk'ün freniyle durdurul-
dular.
Türkiye'de devlet yöne-
timi, tehlikeli bir eğik düzey-
de kayıyon iktidarda kal-
mak için her şeyin "mübah"
görüldüğü yöntemlerle hiç-
bir yere vanlamaz.
•••
KürÜere özerklik isteniyor ABD'den çift taraflı
• Baştarafi 1. Sayfada
di. Türkiye konusunda yan-
lı unsurlar içerdiğı dıkkat
çeken raporda, başlıca un-
surlar şöyle:
- Siyasi amaçlara ulaşmak
için kullanılsa dahı terörün
her biçimini kınıyoruz.
- Hoşgörülmeyecek PKK
terörü ile Kürt halkının Tûrk
devletı içinde kültûrel kım-
liğini serbestçe kullanması
olan meşru istekleri arasın-
da kesin bir aynm yapılma-
lıdır.
- Kürt sorununun çözümü
Türkiye'nin toprak bütûnlü-
ğü çerçevesinde, bir çeşit si-
yasi ve idari otonomı
(özerklik) verilmesinden ge-
çer Aksi takdirde bu sorun
Türkiye'deki güvenlik ve is-
tikran tehdit etmeye devam
edecek ve Türkiye'nin den-
geli güvenlik ve savunma
politikalan uygulama ve Av-
nıpa'nın kurumlan ile bü-
tünleşme olanaklannı smır-
layacaktır.
- Bölgedeki Kürt milliyet-
çilerinin isteklerini global
düzeyde tatmin edici bir çö-
züm, yalnızca ilgıli tüm ül-
kelerin, vatandaşlanna ait
olan kültûrel kimliği ser-
bestçe kullanmalanna ola-
nak tanıyacak daha çoğulcu
ve yerel yönetimlerin güç-
lendirildiği bir sistemin uy-
gulanması ile bulunabilir.
- 1984 yılından bu yana
Kürdistan Işçi Partisi
(PKJC), Türkiye'nin gûney-
doğusunda yoğunlaştırdığı
ve terörist faaliyetlerle bir-
leştirdiği şiddete dönük bir
gerilla savaşı veriyor. Ama-
cı ayn bir Kürt devletinin
kurulması. Yıllar içinde
Türkiye'nin PKK'ye karşı
mücadelesi, yaklaşık 315
bin askerin. özel birliklerin
ve devletin desteklediği köy
koruculannın katıldığı geniş
çaplı bir operasyona dönûş-
tü. Bu operasyonun yıllık
maliyeti, Türk hükümetinin
bütçesinin beşte birine teka-
bül eden 8.2 milyar dolara
ulaştı.
- Gerilla operasyonlan ve
karşı taarruzlar sonucu yak-
laşık 15 bin kışi öldü. Son üç
yıl içinde çatışmanın tarafla-
n operasyonlan topyekûn
savaşa dönüştürdüler.
- PKK faaliyetlerini, Tür-
kiye'nin tüm doğu kesimi ve
Ermenistan sınınna kadar
uzanan kuzey kesimi ile gü-
neyde Irak sınınna kadar ge-
nişletti.
- Kuzey Irak içlerine de
operasyonlar düzenleyen
Türk hükümet kuvvetleri,
1994 ilkbahannda karşı ta-
arruzlannı, 2. ve 3. ordu ve
batıdaki birlikleri ile takvi-
ye edip 240 bin askere çı-
kartarak genişletti.
- Türk hükümetinin terö-
re karşı halkını koruması,
hakkı ve yükümlülüğüdür.
Ancak Türkiye, Kürt millı-
yetçilığinin askeri operas-
yonlarla çözülemeyeceğini
debilmelidir. Türkiye, Kürt-
lere, aynm yapılmadan
Kürtçenin konuşulması da-
hil, kültûrel haklar tanımış
olsaydı, Kûrt millıyetçiligi
sorununun bir devlet güven-
lıği sorununa dönüşmesini
önlemiş olabilirdı. Ancak
Türk hükümetleri, devletin
etnik Türk karakterinı vur-
gulayarak diğer etnik kim-
liklerin ifade edilmesine
açık kapı bırakmadılar.
- Türkiye'nin güneydoğu-
sunda ayn bir Kürt devleti-
nin kurulmasının hayal bile
edilmesi çok güç. Bunun bir
nedeni de her biri toprakla-
nnda güçlü Kürt azınlığı bu-
lunduran İran, Irak ve Suri-
ye'nin, bir Kürt devletinin
kurulmasına karşı göster-
dikleri kuvvetlı direniştir.
Aynca Türkiye'deki 15 mil-
yon Kürt nüfusun büyük bö-
lümü Güneydoğu dışındaki
bölgelerde yaşıyor.
- Türk Silahlı Kuvvetle-
ri'nin Irak topraklanndan
geri çekilmesini memnun-
lukla karşılıyoruz. Ancak
Cumhurbaşkanı Sûleyman
Demirel'in, gerektiğinde
Irak topraklanna TSK'nin
girebileceğı yolundaki ola-
sılıktan söz ettıgi açıklama-
lanndan endişeliyiz.
- Bölgedeki tüm ûlkelerin
toprak bütünlügüne saygı
gösterilmesinin önemini
vurguluyoruz. Ancak Demi-
rel, 2 mayısta Irak ile sınınn
değiştirilebileceginden söz
etti. Cumhurbaşkanf nın bu
yöndeki açıklamasının, Tür-
kiye'nin dış politikasmda
bir değişiklik olup olmadığı
ya da iç politik nedenlerle
yapılıp yapılmadığı bilinmi-
yor.
- Türkiye, Kuzey Irak'ta
PKK'yi yok etmede başan
kazansa dahi kendi toprakla-
n içindeki savaşın devam
edeceği gözleniyor. Türki-
ye, aynlıkçı Kürtlere karşı
Güneydoğu'da gerçekleştir-
diği operasyonlar sırasında
sivil nüfusa karşı şiddet kul-
lanıyor ve aynmcılık yapı-
yor. Işkence, cinayet ve di-
ğer insan haklan ihlallen,
halkı aynlıkçı hareketler ve
hatta PKK'nın kucağına dü-
şürûyor. Yoksa kimse
PKK'nın toplu infazlar, re-
hin alma ve sivıllere ait mal-
lara zarar verme gibi eylem-
ler ve terörist saldınlardan
sorumlu olduğunu inkâr
edemez.
- Raporun ana konusu ol-
maktan uzak olmakla birlik-
te, Türkiye'deki ınsan hakla-
n durumunun yakın Batılı
müttefikkri için ana endişe
oldugu belirtilmelidir.
- Birleşmiş Milletler'in iş-
kenceyle ilgili soruşturma-
cısı Nigd Dodfcy, 1995 Şu-
bat ayında, Türkiye'de iş-
kencenin yaygın olarak uy-
gulandığını bildirdi tşken-
ce sırasında elektrik şoku,
cinsel saldın veölüm tehdit-
leri, en yaygın kullanılan
yöntemler.
- Kuzey Irak'taki sözde
"güvnılikbölgesi''nin (Incir-
lik'te konuşlu Çekiç Güç'ün
oluşturduğu güvenlik bölge-
si) varlığının devam etmesi,
bölgedeki güvenlik ve istik-
ran ciddi şekilde tehdit eden
bir yasal belirsizlik ve siya-
si kaosa neden oldu.
- Irak'ın, Birleşmiş Mil-
letler Güvenlik Konseyi'nin
688 sayılı karanna tam ola-
rak uyarak, uluslararası top-
lum ile kısa sürede yeniden
bütünleşmesi ve daha de-
mokratik bir sistemi yerleş-
tirmesi, Türkiye ve Irak ara-
sındaki sınırda istikrann
sağlanmasına önemli ölçü-
de katkıda bulunacaktır.
- Kıbns'ta Türk ve Rum
toplumlannın eşitliğıne da-
yalı iki kesimli federal bir
devlet kurulması yolundaki
BM çabalannı destekliyo-
ruz.
- Türk askerinin "adayıiş-
galinin" devamı Kıbns so-
rununun çözümü önündeki
en önemli engellerden biri-
ni oluşturuyor.
- BAB Parlamenterler
Asamblesi; BAB Konse-
yi'ne, "Kıbns" ile başlatı-
lan diyaloğu, BM çabalan-
nın ardından Kıbns sorunu-
nun çözümünde kullanma-
smı tavsiye eder.
- Asamble, "Tûridye'nin
askeri işgal güçleri"nin Kıb-
ns'ın kuzey kesimınden çe-
kilmesinin, üye ülkeler ara-
sında ve ortak üyeler arasın-
da kuvvet kullanılması ya da
tehdide başvurmaktan ka-
çınmasını öngören Peters-
berg Deklarasyonu çerçeve-
sinde kaçınılmaz olduğunu
anımsatılmasını Konsey'e
tavsiye eder. Bu çekilme iş-
leminden sonra adanın ta-
mamen askerden anndınl-
mış hale getirilmesi yönün-
de tüm Kıbns'ta kuvvet ve
teçhizat indirimine gidilme-
lidir.
- Kıbns sorununun çözü-
münü öngören Güyen Artı-
ncı Önlemler (GAÖ) Pake-
ti, ancak Türk Silahlı Kuv-
vetleri'nin Kuzey Kıbns'tan
çekilmesi ile yürürlüğe gi-
rebilir. Tüm adanın ileride
askerden anndınlması yo-
lunda bir adım olarak çekı-
lecek Türk askerlerinin yeri-
ni BM Banş Gücü askerleri
almalı.
- Göçmenler sorununu
çözmek için iki toplum ara-
sındaki müzakerelere, Avru-
pa Nüfus Komitesi'nin Kıb-
ns'ta yapacağı nüfus sayunı
konusu da dahil edilsin.
- BAB'ın, Kıbns (Rum
kesimi) ile diyalog başlat-
masını memnunlukla karşı-
Jıyaruz. Kıbn&'ın (Rum ke-
siminin) AB ile baglannı da
gûçlendırecek diyalog kara-
nna Türkiye'nin çekince
koymasını esefle karşılıyo-
ruz.
• Baştarafi 1. Sayfada
Atina mutabakatı ile taciz
benzeri olaylann engellen-
mesini öngören yine 1988
tarihli Istanbul mutabakat-
lannın gelıştınlmesini ön-
gören Güven Arttıncı Ön-
lemler (GAÖ) paketi çerçe-
vesinde bir centilmenlik an-
laşmasını taraflara sunduğu
bildiriliyor.
Türkiye'nin, sorun çıka-
ran taraftn kendisi olmadığı-
nı belirterek böyle biranlaş-
manın varlığını kabul etme-
diği belirtiliyor.
Ancak diplomatik kay-
naklar, ABD'nin Türkiye ve
Yunanıstan arasında vanlan
1988 mutabakatlanna, ge-
liştirilerek uyulması yolun-
daki GAÖ paketine, Anka-
ra'nın "Ege'de taciz eyiemle-
rinin daha etkiü bir meka-
nizma içinde önlenmesi"
açısından sıcak baktığını be-
lirtiyorlar.
Yunanistan ise ABD'nin
ihtilaflı bölgelerde her iki ta-
rafin da manevra yapmama-
sı yolundaki önerisine, ege-
menlik haklan savlan nede-
niyle uzak duruj;oj;
Ege'de yaşanan taciz so-
runlan ve 1988 mutabakat-
lanna taraflann nasıl baktı-
ğı şöyle özetlenebilir:
- Uçaklar, gelen uçağm
dost ya da düşman olup oJ-
madıgını teşhis için uçuşa
geçtOderi sırada tehlikeli bir
manevra yaptıklan zaman
bu taciz kabul edilivor. Tür-
kiye ve Yunanistan, Ege'de
çok sık yaşanan bu taciz ey-
îemleri nedenivlc sık biçim-
de karşılıklı notakşıyor.
- Türkıye, Atina mutaba-
katı ile öngörülen planh tat-
bikatlann dışında Ege'de
ferdi uçuşlar yapıyor. Yuna-
nistan, kendisine bildirme-
den Türkiye'yi ferdi uçuşlar
yapmakla suçluyor. Ancak
Ankara, Atina mutabakatı-
nın yalnızca planlı tatbikat-
Ian kapsadığını ve Yunanis-
tan'ın konuyu çarpıttığını
belirtıyor.
- Atina mutabakatı, tem-
muz ve ağustos aylannda
Ege'de planh tatbikat yapıl-
mamasını öngörüyor. Bu ay-
lar içinde Türkiye'nin ferdi
uçuşlar gerçekleştirmesini
mutabakatın ihlali sa>ıyor.
Ankara ise metnin çok açık
olduğunu ve ferdi uçuşlan
kapsamadığmı beiirtiyor.
- Yunanıstan'ın ferdi u-
çuşlardan rahatsızhğının ö-
zünde, hava sahasında tek
yanlı ilan ettiği 10 mil konu-
su yaüyor. Türk uçaklannın
bu alana girmesi halinde,
bunu hava sahasının ihlali
olarak görüyor.
Her evin
Kelebek'i
Kelebek her evin mobilyasıdır.
Girdiği her evdefarkh ortamlar
yaratır. Siz de evinizi Kelebek'le
döşeyin. îhtiyacmızlannıza ve
kişıhğinize en uygun eviyaratın.
kMUKEMMEL MOBİLYA
ELECTROLLJX ER
OUATTRO CFC-FREE BU
Bu tazelik hiç bitmesin ister misiniz?
4 kapılı, rahal ulaşılabilir dizayn... Genış iç hacım . Kapı içi soîjuk ıçecek çeşmesı...Sıfır freon gazı. çevre dostu..
Çok sessiz Düşük enerjı tüketımi... No-Frost derin dondurucu ve uzun süreli tazelik için sıfır derece bölmesi...
Buz makinesı.. Şok sogutma ve dondurma işlemi Derin dondurucu raflarında raylı sistem...
Ayarlanabilır camlı raf sistemi sayesinde kolay temızlık..
Electrolux ER 4671 S Ouattro CFC-Free buzdolabı hayatınıza yepyeni bir ferahlık,
benzersiz bir kolayhk getıriyor.
Farkiı özellıkiere sahıp dıtjer E!ectrolux modelleriyle siz de bir an önce tanışın!
Size en yakın Electrolux bayiini ögrenmek ve ayrıntılı bilgi ıçın Türkiye'nin her yerinden ücretsiz servis telefonumuzu hemen arayın.
Electrolux
B e y a z E ş y a d a D ü n y a L i d e r i
• HERKEZ. TARLABAŞI BLIVARI
NO 351>K3IM 80060 IST*^BUL
TEL 02122931020 FAX 02122516094
• ŞUBE: ATATÛRKCAD NO 378
K.5-501 ALSANCAK 35220IZMIR
H L 02324639315 FAX 02324639252
• 0100 2116032