Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3HAZİRAN 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Bayındırlık ve Iskân Bakanı Erman Şahin, otoyollann yapımında ANAP'm müteahhitlere çalıştığmı iddia etti
'Devlet zararauğratddı'Devlete kur Oyunu: Gümüşova-Gerede ve Edirne-
Knalı otoyollan içın Japon Yeni ve ECU üzerinden alınan
kıedilerin, ABD Dolan olarak devlet tarafından yapılan
geri ödemelerinde cari kur esas ahnırken müteahhitlerden,
öcemeye karşılık yapılacak kesintiler için 2 yıl öncenin
kı paritesi esas alındı.
MÜteahhİde Ödeme: fhalesi 1987 yılında
gerçekleştirilen 8 otoyol için yapılan fiyat farkı
ödemelerinde, fiyat artışlan 1985 yılı dikkate alınarak
hesaplandı. 1987 yılında çıkanlan kararnameye dayalı
olarak yapılan bu işlemden dolayı devlet, 217 milyon
dolar zarara uğradı.
Karayolları'na Hazine davasi: Hazine. devlet
zarannın karşılanması için Karayollan Genel
Müdürlüğü'ne dava açacak. Hazine davasına muhatap
olacak genel müdürlüğün, eski Bayındırlık bakanlan Safa
Giray ve Cengiz Altınkaya ile Atalay Coşkunoğlu ve ilgili
müteahhitlere rücu edeceği bildirildi.
ESRA YTNER
UVKARA - Bayındırlık ve Iskân Baka-
nı Erman Şahin. ANAP'ın iktidar oldu-
ğudönemde ınşa edilen otoyollar için kul-
lanlan kredilerin gen ödemeleri ve mü-
teanhitlerden yapılan kesıntilere uygula-
nan yöntemlerle devletm 370 milyon do-
larcivannda (yaklaşık 17 trilyon lira) za-
ran uğratıldığını belırtirken, "ANAPmü-
teahhitiere çalıştT dedi. ANAP iktidan
dönemınde yapılan otoyol ihalelerinde.
Devlet Ihale Yasası hükümlennın uygu-
lanmadığına dıkkat çeken Şahin, ışlemle-
nn. devlete karşı müteahhıtlerin çıkarla-
n gözetilerek yürütüldüğünü vurguladı.
Şahin'in verdığı bılgılere göre, Gümü-
şova-Gerede ve Edırne-Kınalı otoyollan
için Japon Yeni \e ECU (Avrupa Para Bi-
nmi) üzerinden kullanıtan kredilerin
ABD Dolan olarak kredi kuruluşlanna
yapılan gen ödemelerinde. cari kur esas
ahnırken ödemeye karşılık müteahhitler-
den yapılacak kesintiler için 2 yıl önce-
nin paritesi esas alındı. Devlet, kurhesap-
lannda dikkate alınan pantelerin farklı
olmasından dolayı 31 milyon dolar zara-
ra uğradı.
Yüce Divan'da görülen davalarda,
ANAP iktidan döneminın eskı bayındır-
lık ve ıskân bakanlan Safa Giray ve Cen-
giz Alûnkaya ile bırlikte beraat eden eskı
Karayollan Genel Müdürû Atalay Coş-
kunoğhj. fiyat farkı kararnameleri ve oto-
yollar konusunda alınan kredıler için ya-
pılan kur hesaplanndan doğan devlet za-
rarlannın tahsılı için yeniden dava edile-
cek. Bayındırlık ve Iskân bakanı Şahin,
Coşkunoğlu'nun genel müdürlük yaptığı
dönemde yapılan otoyol ihalelerinde,
Devlet lhale Yasası hükümlennın uygu-
lanmadığına dikkat çekerken işlemlenn
müteahhitlenn çıkarlan gözetilerek yü-
rütüldügünü vurguladı.
Devletin, otoyollar için saptanan kredi
gen ödemelerinde esas alınan kurparite-
leri ve müteahhitlerle görülen tazminat
davalannda hakeme gidilmemesinden
tSKİ, VALtLtĞt UYARDI;
Âbksular
barajlara
dökülüyor
• İSKI, barajlann su toplama havzalannda
yaptığı inceleme sonucunda evsel atıklann
dereler aracılığıyla baraj göllerine akıtıldığını
belgeleyerek Istanbul Valiliği ve ilgili
belediyelere uyan yazılan gönderdi.
tBRAHİMGÜNEL
lstanbul'un içme ve kul-
lanma suyunu sağlayan El-
malı, Ömerlı ve Alibeyköy
barajlanna kanalizasyon
hattı bağlandığı belirlendı.
ISKl, barajlann su toplama
havzalannda yaptığı incele-
me sonucunda evsel atıkla-
nn dereler aracılığıyla ba-
raj göllerine akıtıldığını bel-
geleyerek Istanbul Valiliği
ve ilgili belediyelere uyan
yazılan gönderdi. Ancak bu
konuda hiçbır önlem alın-
madığı ve geçen sürede ka-
çak yapılann sayısının da
hızla arttığı tespıt edildı.
lstanbul'un çözümlene-
meyen su sorununun yerel
yönetımler elıyle daha da
büyüdüğü bir İcez daha or-
taya çıktı. Geçen yıl gazete-
mizde de yayımlanan RP'lı
Gaziosmanpaşa Belediye-
si'nin Alibeyköy Barajı'na
kanalizasyon bağladığı ha-
ben üzerine soruşturma
açılmıştı. RP'lı Şultanbeylı
Belediyesi'nin kaçak yapı-
lara göz yumduğu ve Ömer-
li Barajı'nın su toplama
havzasındakı kaçak yapıla-
nn tümünün kanalızasyonu
veya foseptiklennin baraj
gölüne kanştığı haberi ga-
zetemizde yer almıştı. Istan-
bul Büyükşehir Belediye
Meclisi üyesi Zabit Demir.
22 Temmuz 1994 tarihinde
Istanbul Büyükşehir Bele-
diye Meclis Başkanlığı'na
yaalı ve görsel basında çı-
kan haberler üzerine genso-
ru vermıştı. Demir'in ver-
diği gensoruda, barajlann
yakınında meydana gelen
kaçak yapılaşmanın sonu-
cunda evsel ve sanayi atık-
lannın su kaynaklannı kır-
lettiğı belirtılerek herüç be-
ledıyenın projesız ve kaçak
olarak barajlara kanalizas-
yon bağladığına dikkat çe-
kildi.
Ancak bu kadar yaşam-
sal öneme sahıp konuyla il-
gili olarak verilen önerge-
nin yanıtı ancak 1 yıl sonra
Demir'e ulaştınldı. Bu ara-
da aradan geçen bır yıl ıçin-
de bu yönde hiçbır önlem
alınmadığı ortaya çıktı. İS-
KJ Genel Müdürü V'eysel
EroğhTnun imzasını taşı-
y_an yanıtta Elmalı ve
Omerlı barajlannın bu yol-
la hızla kirlendiği kabul
edıldi. Ancak. yazıda soruş-
turma bıle açılan Gazios-
manpaşa Beledıyesı tarafın-
dan Alibeyköy Barajı'na
bağlanan kanalizasyon hat-
tından söz edilmedi.
Veysel Eroğlu'nun De-
mır"e gönderdıği yazıda Sa-
ngazi ve Sultanbeyli beledi-
yelerinin kanalizasyon hat-
tı çalışmalan yaptığı ve ka-
nalizasyon mansaplannın
(boşaltma noktalan) Ömer-
li Barajı'nı besleyen dereler
olduğu belirtılerek "Yerin-
de ve havza planında yapı-
lan incelemede Sangazi ve
Sultanbeyii'de projesiz ka-
çakolarak inşa edflen kanat-
lann Ömerli Baraj Gölü
uzak mesafeti koruma ala-
nında kaldığı, bölgelerdeki
yoğun yapdaşmadan kay-
naklanan evsel ank sulann
Ömerli Barajı'na bu kanal-
lar vasıtasıv la aknğı ve bara-
jın daha çabuk kirlenmesi-
ne neden olduğu tespit edil-
miştir"denıldi.
Toyota işçisi
açhk grevinde
• Toyota-SA fabrikasında, sendika
örgütlenmesi yürüttüğü gerekçe gösterilerek
işine son verilen 12 işçinin ölüm orucuna
başlayacağı bildirildi. Birleşik Metal-İş Kocaeli
Şubesi'ne üye olmak için çalışan 12 işçinin
işten atılmasına tepki gösteren diğer işçiler.
işyerine kollanna siyah bant takarak geldiler ve
üretimi yavaşlattılar.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Adapazan yolu
üzerinde kurulu Toyota-
SA fabrikasında sendika
örgütlenmesi yürüttüğü ge-
rekçe gösterilerek işine son
verilen 12 işçinin ölüm
orucuna başlayacağı bildi-
rildi.
Birleşik Metal-lş Koca-
eli Şubesi'ne üye olmak
için çalışan 12 işçinin işten
atılmasına tepki gösteren
diğer işçiler, işyerine kolla-
nna siyah bant takarak gel-
diler ve üretimi yavaşlattı-
lar. tşçilerin başlattığı eyle-
me, fabrikada çalışan Ja-
pon mühendısler de kolla-
nna siyah bant takarak des-
tek verdi. İşten atılan 12 iş-
çinin fabrika önünde dire-
nişi devam ediyor.
Atılan işçılerin kayıtlı
bulunduğu Birleşik Metal-
lş Kocaeli Şube Başkanı
Hasan Ali Akyddız. 12 iş-
çinin işine 15 hazıranda
son verildiğini anımsatarak
şunlan söyledi:
"Bu arkadaşlar, yasal
haklannı kullandılar. Bu
sorun çözümlenmezse, işçi-
ler ölüm orucuna başlaya-
caklar. To>ota-SA gibi dev
firmanın, sendikalaşmaya
öncülük vapması gerekir-
ken tam tcrsini yapıyor. Bir
an önce yöneticücri duyar-
lılığa çağmyoruz."'
Akyıldız, "Sendikalaş-
ma mücadetemize yapılan
saldınlara, örgütlü gücü-
müzle karşı çıkacajpz "de-
di.
_ Birleşik Metal-lş Genel
Orgütlenme Daire Başkanı
Mehmet Çabuk da Adapa-
zan'nda bulunan Toyota-
SA fabrikasında 654 kişi-
nin çalıştığmı belirterek,
"Sendikamıza üye olmala-
nndan dolayı işçilerin iş
hakları feshedildi. İşçiler.
fabrika müdürü Tamer
Ünlü tarafından istifaya
zorlanıyor. Üst düzey yetki-
lilerle görüşme talebinde
bulunduk, ama bir gelişme
olmadı" diye konuştu.
Cerrahpaşa Hastanesiçalışanlarudün işten çıkanlan arkataşlannadestekoldular. (Fotoğraf: ERZADE ERTEM)
Memurun sorunu bitmiyor
İstanbul Haber Servisi - Kamu ça-
lışanlan bu kez ışyerlenndeki sorunla-
nnın çözümü ıçın eylem yaptı. Cerrah-
paşa Hastanesi çalışanlan dün işten çı-
kanlan iki sağlık çalışanı ıçın oturma
eylemi başlatırken Tekel çalışanlan
•sözieşmeli personele çifte standart uy-
gulanmasuıTprotesto ettiler. Gözaltın-
da tutulan ve aralannda Nakliyat- Iş
Sendikası Genel Sekreten Zeki CM-
kun'un da bulunduğu 24 grevcı Aras
Kargo işçisının ıfadeleri ise dün Eyüp
Cumhuriyet Savcılığı
tarafından alındı. Cer-
rahpaşa Tıp Fakültesi
Hastanesi çalışanlan,
ıkı arkadaşlannın iş-
ten çıkanlması nede-
niyle dün hastane bahçesinde otunna
eylemi başlattılar. Bır imza kampanya-
sı da açan çalışanlar "Sırada işten <p-
kanlacak başka arkadaşlannuzın da
olduğunun farkındayız, bu olay özeffleş-
tirmenin bir parçasıdır" dediler.
Cerrahpaşa Hastanesi'nde sabah sa-
atlennde başlayan eylem sırasında bir
açıklama yapan Tüm Sağlık Sen Ak-
saray Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi
Sevinç Iklan, kadın doğum servisinde
çalışan iki kadın sağlık çalışanının hiç-
bır gerekçe gösterilmeden görevlerine
son verildiğini vurgulayarak işten çıka-
nlması beklenen başka çalışanlar da
olduğunu söyledi. lldan. *"Biz bu olayı
özeUeştirmenin bir parçası olarak gö-
rüyoruz" derken işten çıkanlan Ner-
min Güler ise ızne çıktığı sırada işten
çıkanldığını, daha sonra yaptığı başvu-
rulardan hiçbır sonuç alamadığını be-
lirtti. Sağlık çalışanlan da eylemlerin
süreceğıni, işten çıkarmalara karşı top-
luca mücadele edeceklerini söylediler
Cerrahpaşa Hastanesi çalışanlan, dün işten çıkanlan iki
sağlık çalışanı için oturma eylemi başlatırken Tekel
çalışanlan 'sözieşmeli personele çifte standart
uygulanmasını' protesto ettiler.
Tüm Gıda-Sen üyesi bir grup Tekel
çalışanı, Tekel Müdürlüğü'nde çalışan
beş bin sözieşmeli personele yüzde 25
yenne, yüzde 20 zam uygulanması ne-
deniyle bir protesto gösterisi yaptı. Te-
kel Genel Müdürlüğü'nün Unkapa-
nı'ndaki binası önünde öğle saatlerin-
de toplanan kamu çalışanlan adına ya-
pılan basın açıklamasında "Enflasyon
yüzde 150'lerde dolaşırken ve kamu ça-
İışanlannın dişini bmağına katarak
sürdürdükleri hak mücadelesi ı
ederken Tekel yönetimi iki saydı cetve-
le tabi 5 bin sözieşmeli personele nisan
1995 tarihinden geçerli olan yüzde 25
oranındaki zam yerine yüzde 20 zam-
mı avans biçiminde vermistir. Hakkı-
nuz olan yüzde 5'Bk tutaruı derhal ve-
rilmesiniistiyonı/"denıldı. Açıklama-
da aynca, sendıkal çalışmalanndan do-
layı görev yeri değıştinlen lzmir Sıga-
ra Fabnkası personelı ve Tüm Gıda
Sen İzmır Şubesi Yönetim Kurulu üye-
si Mustafa Yördem'ın görevine iadesı
ıstendi. Cibali
ve Bomonti Te-
kel fabrikalan-
nın kapatılması
ile gündeme ge-
len işsizleştir-
me çabalannın Tekel'in kâr eden fab-
rikalannda da sürdüğüne dikkat çeki-
len açıklamada, Çay- Kur, SEK, EBK
ve Tekel'deki özelleştirme uygulama-
lanna karşı işkolundaki tüm çalışanlar
ortak mücadeleye çağnldı.
Eylem sırasında "Yaşasın grev,
yaşasın toplusözleşme", "Işçi memur
el ele genel greve"ve "Sendika hak-
kımız grev silahımız" sloganlan atan
kamu çalışanlan basın açıklamasının
ardından dağıldılar.
dolayı 370 milyon dolar zarara uğratıldı-
ğına dikkat çeken Şahin. bütün zararlann
tahsılı için Hazıne'nın Karayollan Genel
Müdürlüğü'ne dava açacağını bıldirdi.
Bakanlığının, dava konusunda, dönemın
Karayollan Genel Müdürü Coşkunoğlu
ve ilgili müteahhitlere rücu edeceğıni bil-
dıren Şahin, ıddıalar ve davayla ilgili
ANAP'tan halen bir yanıt gelmediğıne
işaret etti.
Şahin'in verdiği bilgılere göre, otoyol
ihalelerinde devletin 370 milyon dolar za-
rara uğramasına neden olan
ışlemlerşöyleyapıldı:
Kur paritesi
hesaplamalan
thalesı 1987 yılında yapı-
lan Edirne-Kınalı otoyolu-
nun finasmanı içın Doğuş
Holding, devlet tarafından
ABD Doları olarak geri
ödenmek üzere Japonya'dan
10 mılyar 600 milyon yenlik
kredi aldı. Kredinın 3 milyar
460 milyon yenlik bölümü
içın parite. kredi anlaşması
çercevesinde. '1 ABD Dota-
n = 139J0 Japon Yeni'ola-
rak hesaplandı. Kredınin ge-
n kalanı için de ödemenin
yapılacağı günkü cari kur
dikkate alındı. Kredilere kar-
şılık, müteahhide verilecek
ihale bedelinden yapılacak
kesintinin hesaplanmasında
ise 1 ABD Dolan'nın 203.50
Japon Yeni olduğu 6 Aralık
1985 tarihli parite dikkate
alındı. Böylece, gen ödeme-
sini devletin yapacağı kredi
ahnırken 139.30 yen olarak
hesaplanan 1 ABD Dolan,
müteahhitten yapılacak ke-
sintinin hesaplanmasında
203.50 Japon Yeni olarak iş-
lem gördü. Devletin müteah-
hit ıçın doların Japon Yeni
karşısında daha değerli oldu-
ğu pariteden ışlem yapması,
anlaşma gereğı ABD Dolan
üzennden ödenen ıhale be-
delinden yapılan kesintinin
de düşmesine neden oldu.
Devlet kredinın yalnızca 3
mılyar 460 milyon yenlik
kısmı ıçın Japonya'ya 24
milyon 838 bm dolar gen
ödeme yaparke, pariteyı
yüksek almasından dolayı
aynı miktardaki kredi karşı-
lığında müteahhitten yalnız-
ca 17 milyon 2 bin dolar kes-
tı. Kredinın tümü için Doğuş
Holding'e yapılan ödemede,
1985 paritesinin dikkate alı-
narak hesaplama yapılma-
sından dolayı devlet, 16.7
milyon dolar zarara uğradı.
Fiyat farkı
kararnamesi
Rahmi Koç. diploma töreninin özel davetlisi Dr. Peter VVallenberg'e gümüş ibrik hediye etti.
Koç Ünivejrsitesi ilk mezıuılarmı verdi
tstanbul Haber Servisi- Koç
Üniversitesi ilk mezunlannı önceki
gün Altunizade'deki Şark Sıgorta'da
düzenlenen bir
törenle verdi. Koç Üniversitesi'nin
çalışmalannın ve amaçlannın
tanıtıldığı bir multivizyon
gösterisinde konuşan Vehbi
Koç, "Bu okulun öğrencileri
parmakla gösterilecek kişiler
olmalıdır" dedı.
Daha sonra açılış konuşmasını
yapan Rektör Prof. Dr. Seha M.
Tıniç, öğrencilere. kendilerinden
sonrakilere temel hak ve
özgürlüklerin tanındığı. akla,
adalete dayalı bır dünya bırakmalan
içın çok çalışmalan gerektiğini
söyledi. Mütevelli Heyeti
Başkanı Rahmi Koç da, okul
açılışını yaparken, lıderlik vasfı
taşıyan, yaratıcı, açık fikirlı, en az
iki dil bilen komplekssiz
yöneticiler yetiştirmeyi amaç
edindiklerini. bu ilk mezunlarla da
bunun temelini attıklannı
ifade etti. Rahmi Koç, babasının
görüşlennıde aktardığı
konuşmasında."Zaman ve tecrübe
sıkıştınlamaz. Bu merdivenlerden
ağır ağır çıkmakta fayda vardır"
dedi. Oğrenci temsilcileri de Koç
Üniversıtesi'nde okumanın
ayncalığından ve zorluklanndan
bahsettiler. Uluslararası Tıcaret
Odalan eskı Başkanı tsveçli
işadamı Dr. Peter Wallenberg'in de
söz aldığı törende öğrencilere
dıplomalannı Prof. Dr. Seymour
Smidt verdi. Bu arada Rahmi Koç,
törenin özel davetlisi Wallenberg'e
gümüş bır ıbnk hediye etti.
fşletme Yüksek Lisans Eğitimi
veren, MBA sınıfından 34,
Yönetıci MBA sınıfından da 23
mezun veren Koç Üniversitesi'nin
birincileri Semih Bulat, Mine
Cengiz ve Murat Tomruk oldu.
1987'de çıkanlan 'Fiyat
Farkı Kararnamesi'nde, mü-
teahhitlere yapılacak fiyat
farkı ödemelerinin, henüz
ihalelenn yapılmadığı
1985'tekı fıyatlaresas alına-
rak hesaplanması öngörül-
dü. Kararnameyle, 1987 yı-
lında ıhalesı yapılan 8 otoyol
için müteahhıtİere '1985 yı-
lı' baz alınarak hesaplanan
fiyat farklan ödendı. Müte-
ahhitlere 1992 yıhna kadar
yapılan yaklaşık 2 milyar 6
milyon dolarlık fiyat farkı
ödemesınin 217 milyon do-
larlık bölümü 1985-1986
yıllanndaki fiyat artışlann-
dan kaynaklandı. Devlet Fi-
yat Farkı Kararnamesi'nde
1985 yılının esas alınmasın-
dan dolayı 217 milyon dolar
zarara uğratıldı. Bayındırlık
Bakanlığı'nca hazırlanan
dosyalara göre, Fiyat Farkı
Kararnamesi çercevesinde,
Kazancı - Gümüşova ihale-
sıni alan Balfour-Beatty-En-
tes firmasına, Bolu Dağı ge-
çişini yapan Astalldı S.P.A
firmasına, Ankara Çevre
Yolu'nu yapan ENKA-
Bechtel kensorsıyumuna,
Tarsus-Pozantı otoyoluayn-
mını yapan Tekfen-Impersıt
firmasına. Tarsus-Pozantı ve
Tarsus Mersın otoyollannı
yapan Doğuş Holding'e,
toprakkale-İskenderun oto-
yolunu yapan Nurol AŞ'ye,
İzmir çevre yolunu yapan
Kutlutaş-Dillıngham kon-
sorsiyumuna ve tzmir-lirla
otoyolunu yapan Bayındır
Inşaat AŞ'ye toplam 217
milyon dolarlık fazla ödeme
yapıldı.
Tazminat için
hakeme gidilmedi
Kınalı-Sakarya otoyolu-
nun yapımında zararettikle-
ri gerekçesiyle 122 milyon
dolar tazminat isteyen STFA
(Sezai Turkeş-Fevzi Akkaya)
konsorsıyumuna hakeme gi-
dilmeden ödeme yapıldı. Ba-
yındırlık Bakanlığı yetkilıle-
ri, hakeme gidılmesi duru-
munda, devletin bu ödemeyi
yapmaktan kurtulabileceğini
öne sürdüler.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Kıbns Gidiyor mu?
Birinci kural: Dılim dilim yutmak, bütünü bir kere-
de yutmaktan kolaydır.
Hem daha kolay sindirırsıniz hem de fazlaca dik-
kati çekmezsinız. Bu nedenledir ki 'salam politikası'
uluslararası ilişkilere kadar girmıştir.
Ikinci kural: Düşman güçlü anında değil, zayıf anın-
da sıkıştırılır. Elleri kolları serbestken değil, başka
düşmanla boğuşurken ödün istenir.
Böylece salamdan bir dilimın daha gıttiğinin, çok
kişi aynmında bile olmaz!
• • •
'Neye mal olursa olsun' koltuğunu korumakta ka-
rariı bir başbakan.. onun kuyruğundan kopmayı
'dünyanın sonu' sanan bır CHR. ve RP'nin oyunca-
ğı durumuna düşmüş bir Meclis.
Salamı dilimlemek için bundan daha uygun bir or-
tam olabilir mi?
Kıbns'ta ilk dilim, 24 şubatta kesildi.
Ikinci dilim mart ayındaydı.
AB, Türk ve Rum taraflan 'federasyon' konusun-
da anlaşmasalar bile, Rum yönetimini -Kıbrıs'ın tü-
münü temsilen- tam üyetiğe kabul edeceğini bildir-
di.
Üçüncü dilim, anayasa, Meclis bataklığında debe-
lenirken kesildi.
Brüksel, Rum yönetimi ile tam üyelik görüşmele-
rini 'daha da öne' aldığını açıkladı.
Ve Kıbns Rumları ile 'savunma anlaşması' imzala-
yan Yunanistan, devreye Surıye'yi de soktu. KK-
TC'ye yapılacak bir saldırıda, Yunanistan'ın uzaklı-
ğını, Suriye'nin yakınlığı 'telafi' edecekti.
• • •
1960 Zürih ve Londra anlaşmalannın, Türkiye'ye
tanıdığı bir silah vardı.
Kıbns Cumhuriyeti'nin, Türkiye ve Yunanistan'ın
birlikte tam üye olmadıkları, hiçbir uluslararası kuru-
luşa giremeyecegi hükme bağlanmıştı.
Yani Türkiye, AB'ye şöyle diyebilirdi:
- Kıbns'ı tam üyeyapmak istiyorsanız, önce beni
tam üyeliğe kabul etmek zorundasınız! Rum yöne-
timini, Kıbns'ın tümünün temsilcisisaymanızı da ka-
bul etmiyonjm!
Ama Türkiye, Veto'sunu kullanmadı.
Ne uğruna?
AB'ye değil de 'gümrük biriiği'ne kabulü, bir bü-
yük 'zafer' gibi göstermek uğruna... Sorunlann altın-
da ezilen bir hükümeti, birkaç ay daha sürdürebilmek
uğruna.. ulusal iradeyi çarpıtan bir Meclis'in yenilen-
mesini, birkaç ay daha geciktirebilmek uğruna...
Değer miydi? Değer mi?
• • •
Salamdan artık ince değil, gıderek daha da kalın-
laşan dilimler gidiyor.
Bu süreç önlenemezse varılacak yer bellidir.
Gümrük biriıği anlaşmasının 64. maddesine göre,
Türkiye, AB'nin KKTC'ye uyguladığı ticari ambargo-
ya uymak zorunda kalacaktır. Kıbns Rum yönetimi-
nin AB'ye tam üyeliği kesinleşince de Türk askeri
adayı terk etmek zorunda kalacaktır.
Ada Türkleri, Erol Manisalı'nın deyimi ile 'Batı
Trakya Türktennin konumuna' düşeceklerdir!
21 yıl önce dökülen kanlar.. 21 yıldır direnilen am-
bargolar, baskılar, sıkıntılar..
Bütün bunlar, Bayan Çiller'in üç buçuk gün daha
iktidardakalması için miydi? CHP'nin, Atatürk par-
tisı olma niteliğinden. biraz daha uzaklaşması için
miydi?
• • •
Kıbns Türklerini kurtanma kararını, 21 yıl önce ver-
miş olan Ecevrt endişeli.
Kıbns davası ile bütünleşmiş olan Denktaş endi-
şeli.
Kıbns sorununun bir numaralı uzmanı Soysal en-
dişeli.
Ama hükümet rahat!
Hükümet, Sayın Ecevit'in, KKTC ile 'içişlerinde öz-
erk' bir bütünleşme önerisine de karşı... Sayın Denk-
taş'ın, 'Savunma Işbihiği Anlaşması' önerisine de...
Değiştirin, bu toplumun ayak bağı olan anayasa-
yı.. ve sonra da çekin resti:
- B'tz çağdaş, demokratik bir toplum olmak için
üzerimize düşeni yapıyonız. Gerisi sizin sonjnunuz!..
Eğer bize gereksınmeniz varsa, eşit koşullarda or-
taklık yapanz. Yoksa, şu ya da bu ödün uğnjna, ka-
pınızın önünde beklemeye niyetimiz yok!
Ama anayasayı değiştirmek zor, ödün vermek ko-
lay!
Küçük adamlaria büyük işler başanldığı nerede
görülmüş!
TGS: tSCt SÖMÜRÜLÜYOR
Medya çalışanına
'sendika' çağnsı
ktaabul Haber Servisi -
Türkıye Gazeteciler Sendi-
kası (TGS). basın sektörün-
de 'emek sömürüsünün had
safhava' ulaştığına dikkat
cekerek medya çalışanlan-
na 'sendikalaşma' çağnsı
çıkardı.
Istanbul'da dün toplanan
TGS Yöneticiler Kurulu,
basının ve basm çalışanlan-
nın içinde bulunduğu du-
rum ile sendikal örgütlen-
me ve geleceğe dönük he-
defleri değerlendirdi. Top-
lantı sonrasında yapılan ya-
zılı açıklamada. basın
emekçilerinin, sektörde
ağırlığını iyice hissettiren
sermayenin baskısı altında
ezildiğine dikkat çekilerek
emek sömürüsünün had
safhaya ulaştığı kaydedildi.
Basın emekçilennin çoğu-
nun ucuz işgücü olarak kul-
lanıldığının belirtildiği
açıklamada, basın patronla-
nnın aynı işyerlerinde çalı-
şanlann kadrolannı çok sa-
yıda şirkete dağıtarak sü-
rekli kadro değişiklikleriy-
le işgücü sırkülasyonunu
arttırdığı ifade edildı. Basın
emekçilerinin birbirleriyle
dayanışma olanaklannın da
engellenme amacının gü-
düldüğü kaydedildi.
TGS'nin Yöneticiler Ku-
rulu, basın sektöründeki so-
runlarla mücadele edebii-
mek, mesleğe saygınlık ka-
zandırmak, ucuz işçiliği, si-
gortasız çahştırmayı önle-
yebilmek için güçlü ve yay-
gın bir sendikal örgütlen-
meye ihtiyaç duyulduğunu
belirtti ve basın emekçileri-
ni sendikalaşmaya çağnldı.
TGS'nin 3-4 yılı kapsayan
yeni dönemde, basında yay-
gın sendikal örgütlenmeyi
kendisine temel hedef seç-
tiği ifade edilen açıklamada
şöyle denıldi: "Basınemek-
çileri, demokrasinin bir ge-
reği olarak sendika üyesi ol-
malıdırlar. Sendikalaşmak
bir onur. bir demokrasi raü-
cadelesidir. TGS basın
emekçilerini, sendikal ör-
gütlenme için verilecek bü-
yük mücadeleve katılmava,
bu uğurda aktif görev alma-
ya. propoganda \apmaya ve
sendika üveşi olmaya çağır-
maktadır. Örgütsüz, hele
hele sendikasız bir gazeted
aslaobnaz."
Açıklamada aynca yayın
organlannın "ta'bak çanak
değil, halkın, haklının ve
gerçeğin sea" olması gerek-
tiğı savunuldu. Açıklamada
"Basın emekçileri, işini,
hakkını. özgüriüğünü sa-
vunnıak için sendikana üye
ol! Meslek onurunu koru-
mak çin sendikana üye ol!
Emeğin onuru sendikalı ol-
makbr. Demokrasi için hay-
di sendikaya!"" çağnsında
bulunuldu.