Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
nhuriyet
'.Sahibi: BerinNadi
GenelYayınYönetmeıu.OrhanErinç •
Genel Yaym Koordınatörü Hikmet
Çetinkavat Yaznşlen Müdürlen.
fbrabim Yıldız (Sorumlu). Dinç Tayanç
d Haber Merkezı Müdürü Hakan Kara
# Görsel Y'onetmen Fikret Eser
Dış Haberler Ergun Bakı • btıhbarat Y«lçın Çalur • Ya>in Kurulu llhan Selçuk
Ekonomı Bûtent Ktzanbk• Radyo-FV Uygar EremekUr (Ba^kan). Orhan Erinç, Oktay
• Kühur HandanŞtnköken#Spor AbdtUkadirYücttman Kurtböke. Özgtn Acar, Hikmet
• Yurı Haberlen Mehmet Saraç • Makaleter S»mi Çetinkaya, Şükran Soner, ErgUD
Kar»ören • Çevın SeyfettinTurhtn • Düzeltme B»kı,DiırçT»\aırç,İbrahimYıMH,
Abduilah \ az>cı • Fotogrâf Erdog&n KöKoğlu Ortıan Bursah. MustafaBatbav.
AnkaraTemsılcısı Muslafa Balba> •HaberMûdürü Doğan
Akın AtatürkBulvanNo 12S.Kat4.Bakanlıklaı-AnkaraTel
4195020 (7 hat). Faks 4195027 »121™!Temsılcısr Sentor
Kıak,H ZıyaBlv BS2S 2/3 Tel 441122O.Faks 4419U7
• AdanaTemsilcısıÇetinYi|eBotJu.lnönüCd 119 S.No.l
Katl.Tel 3522550.Faks 3522570
Muessese Müdüru: Erol Ericııt • MEDYA C: • Yönetım Kt
Koordınalor \hnwt Konüsan # Başkanı-Genel Mudûr GOlbin t.
Muhasebe Biitent Yener*ldarx: duran • Koordınatör Reha lyt
HüseyinGürer • Uletme Önder m»n • üenel Mudür Yaıdırocısı
Çetik • Bllgı-lslem N»U İnal • Mine Akdag • Halkla uı«*> •
Bılgısayar Sıstem Mürüvet Çiler Mudûıü NntenBerk»» »
an: Yenı Oun Habeı Ajarsı. Basın \e Yayıncıhk A S
~-*»Joglo 34334 lst PK 246 tstanbul Td 10.212) 512 05 05 (20 hat) Faks (O'2!2) 513 »5 95
. ^ t(CumhuriyetEge
kürosu)- Alıağa Belediye
/leclisi. Kültür
4ahallesi'ı>de bir soka|a
Vunus Nadi Caddesi adını
yerdi. Belediye meclısının
13 haziranda yapılan
toplanftsuvda başkanhk
önergesi olarak sunulan
teklif belediye meclisınce
oybvriiğiyle kabul edildi.
Aliağa Belediye Baskanı
Hakkı Ûlkü, "Türkbasm
yaşamına öncülük yapmış
olan, cumhuriyetle yaşıt bir
gazetenin ilk sahibi olan bir
kişinin kentlerimizde sokak
ve cadde isirnleriyle
yaşatılmasmı istiyoruz"
dedi. YunusNadi
Caddesi'nin tabelasmı
bugün Aliağa Şenlikleri'ne
konuşmacı olarak katılacak
olan gazetemiz yazan tlhan
Selçuk, düzenlenen bir
törenle çakacak.
Moda Koyu Oeniz
• Haber Merkezi -Moda
Kayık Yanşlan' geleneği, bu
yıl 'Moda Koyu Deniz
Şenlikleri' kapsamında 1
Temmuz Denizcilik ve
Kabotaj Bayramrnda
yaşatılacak. Moda Koyu
Deniz Şenlikleri, Deniz
Ticaret Odası'nın
öncülüğünde Modalılu
Grubu, Moda Deniz
Kulübü. Kadıköy Belediyesi
ve Saınt Joseph Eğitim
Vakfı'nın katkılanyla
düzenlendı. $enlikte yelken
yanşı, deniz motosikîetleri
yanşı, kürek yanşı ve havai
fişek gösterilerinin yanı sıra
Gemi Modelcileri
Derneği'nin gemi modeüeri
gösterisiyle, Modahlar
Grubu'nun kartpostal sergisi
de gerçekleştirilecek.
Mü»akat»çm150
ttnıtotar
• LONDRA(AA)-AktOT
Hugh Grant'ın Los
Angeles'ta bir sokak kadını
ile otomobilde uygunsuz
durumda basılması, "çek
defteri gazeteciliğı"nde yeni
çığır açtı. lngiltere'nin
metro ve pub'larda okunan
ve en çok satan gazetesi The
Sun, Grant ile basılan kadını
bulmak için Sunset
Bulvan'nı "wanted"
(araruyor) afışleriyle
donattı. Gazetenin, 23
yaşındaki sokak kadınv
Divıne Brown ile mülakat
için 150 bin dolar önerdiği
kaydedildi.
Miipen yaşammt
yanyor
• BODRUM (AA) - "Sanat
Güneşi" Zeki Müren, sağlık
durumunun iyi olduğunu ve
Bodrum'da geçen gûnlerini
sanat yaşamını yazarak
değerlendirdiğmi bıldirdi.
Zaman zaman sağlığı
konusunda gazetecilenn
kendısini aradığını. hatta
gece yanlan bile telefon
geldigini ifade eden Müren,
"Biz ahştık artık" diye
konustu.
Leke tutmayan
• Haber Merkezi - Saray
Halı "Armotıi" adı verilen
yeni bir haliM pıyasaya
sürdü. "Sarlcn heat set"
ıpliklerinderı yûksek
teknolojiyle dokvınan
halının en ötıemli özelliği
"leke tutmaması" Firma
yetkılilen, hemen
silindiğinde her tûrlü
lekenin hahdan kolayca
çıktığmı belniiyorlar.
30HAZIRAN 1995 lmsak: 3.28 Güneş: 5.28 Öğle: 13.15 tkindi: 17.13 Ak$am 20.47 Yatsr 22.38 MEDYACTd 5140753-5139580-5138460-«ı,Faks suts? -
Altın madenleri inceleme gezisinde Eurogold'un yöneticileri, Ovacık'taki işletmenin çevreye zarar vermeyeceğini anlattılar
Siyanürlü ahma ^ikna olmak
7
zorSERDARKIZIK
SEVtLLA/PARİS - Bir hafta. sı-
yanür ve altınla geçti. Sıyanürle yatı-
lıp, altınla kalkıldı. Leziz Fransız şa-
raplan siyanür sobbetlerinde tükendi,
tspanyollann sıcak flamenko gecele-
rinde bile Eurogold'un yöneticileri.
gazeteci grubunu 'ikna'ya çalıştı.
Oysa daha İspanya ve Fransa'dakı
altın madenleri inceleme gezisine baş-
lamadan önce bazı gazeteciler 'ikna'
olmuştu. Bazılan da buna hazırdı.
Grup; iknaolmuşlar, olmamışlar ve
aradakalanlardiye zorunlubir ayrıma
doğal olaraksûrüklenirken gazetecili-
ğin nesnel ölçülen içınde kalıp, ancak
"Bütün insanlannsaglıklıvedoğalbir
çevrede yaşama hakkuu savunma il-
kesi"ni de gözeterek gezdık, incele-
dik, sorduk ve araştırmaya çalıştık.
5 yıldır Bergama Ovacık'ta siyanür
kullanarakaltın üretimine geçmekiçın
çalışan Kanada, Almanya, Fransa ve
Avusturya kaynaklı Eurogold şirketi-
nin üst düzey yöneticileri, gezide ve
düzenlenen toplantılarda temel olarak
şunu anlatmaya çalıştı"
"Birincisi, Ovacık'taki işletme, çev-
reye ve insanlara hiçbir zarar verme-
yecekti. Çünkü en çağdaş teknoloji
kullanılacak. sKanür antılıp, atık ha-
vuzlannda depolanacakti-
. tkincisi, işletmenin Bergama ve
çevresinde ekolojik bir felakete yol
açacağı yolundaki Avrupa Parle-
mentosu kararında belirtilen 'Siya-
nüre dayalı cevher madenciliğı yönte-
mi Avrupa Birliği üye ülkelerindekul-
lanılmamaktadır" defertendirmesi,
gen;eği yansıtmıyordu."
ikincısinde Eurogold haklıydı. ts-
panya'mn Sevilla kentı yakınlannda-
kı PÜoTmtove FüonSur ile Fransa'nm
güneyınde Le Bounıefat altın maden-
lerinde değişik yöntemlerle siyanür
kuUanılarak altın üretimı yapılıyordu.
Ancak Eurogold'un bu anlamdaki
haklılı|ı, Bergama Ovacık'a tesis ya-
pılmasını ne ölçüde geçerli kılabilir-
di? Bu yöndeki sorumuzu şirketin
Türkiye sorumlusu Jack Testard'a,
Sevılla'daki toplantıdayönelttik. Kişi-
seldüşüncesi olduğunu, şirketini bağ-
lamayacağını vurgulayarak şu yanıtı
verdr.
u
AvTupa Partamentosu'nda bir
grup, (Daha sonra adını bazı Alman
parlamenterler olarak verdı) Türki-
ye'de,Ovacık madenimizekarşıçıkan
çe\Teterte bilgj ahşverişindeler. Bu ne-
denle yanlış bilgiler vererek Avrupa
Parlamentosu'nu >^nılttılarr
Pekı, bu Almanparlamenterlerle iş-
letmeye karşı çıkan çevrecilerin, bi-
lım adamlannm, yerel yöneticilerin
ortak çıkarlan neydi ki? Yanıt, özetle
şöyle geldi'
"Çünkü, altın üretüninin ülkeniz
için çokbüyûk bir ekonomikpotansi-
• Siyanürün tehlikeli bir madde olduğu yönündeki sorulan,
gülerek "tçerseniz evet" diye yanıtlayan Eurogold
yöneticileri, sık sık gezdirdikleri madenlerin çevresindeki
yeşil dokuya işaret ettiler. Espriyle kanşık "Artık
gözlerinizle gördüğûnüz bu yeşil dokuyu, Ovacıklılara
anlattrsınız" demekten de kaçınmadılar.
ediliyordu. Örnegin 15 hektarlık atık
barajı ile bırlikte 60 hektarlık alanı
kaplayan maden işletmesinin, özellik-
le zeytmağaçlan üzennde çok önem-
li ürün kayıplanna yol açabıleceğıni
vurguluyorlardı. îki mılyon metreküp
atık maddenin çevreye ve yeraltı sula-
n üstüne etkilerinin 20-50 yıl olabile-
ceğini belirtıyorlardı. Yine lzmir Ta-
bip Odası raporunda işletme sonucu
bölgedeki bitki dokusununun kaldm-
lacağı, bv yolla ekolojik dengenin bo-
zulacağı, siyanür kullanımma bağh
olarakguatrgörülme sıklıgmm artaca-
gı, cılt hastahklannın çoğalabıleceği
vurgulanıyordu. Yine mahkemede gö-
rülen davada bölgenin faunasını bilır-
kişi olarak çıkaran Doç. Dr. Mehmet
Sıla'nın raporunda, çevrede yaşayan
19 kuş türünün Avrupa Yaban Hayatı
ve Yaşama Ortamlannı Koruma Söz-
yelotecakT
Siyanürüntehlikelibir madde oldu-
ğu yönündeki sorulan, gülerek "Içer-
seniz evef diye yanıtlayan şirket yet-
kilüeri. sık sık, gezdirdikleri maden-
lerin çevresindeki yeşil dokuşa işaret
ettiler. Espri>le kanşık "Arükgözleri-
ntzte gördüğûnüz bu yeşil dokuyu,
Ovacıkhlaraanlatırsınız" demekten de
kaçınmadılar
Oysa bırkaç saatlik, birkaç günlük
gözlemler tekbaşınabir şeyleri kanıt-
lamaya yeterlı miydi? Daha da önem-
lisi siyanürle üretim konusundakulla-
nılacak teknikleri değerlendirecek,
çevre etkilerini yorumlayacak ölçüde
uzmanlıklan olmayan gazeteciler, na-
sılolurda Ovacık'taki işletmenin çev-
reye zarar vermeyeceğini ya da tersi-
ni söyleyebilirlerdi.
Çünkü Ege Üniversitesi Ziraat Fa-
kültesı'nden Prof Dr. Kadir MendiV-
cioğlu, Yard. Doç. Dr. HüseyinTuncay
ve Prof. Dr. ErsinOnoğur'un dava ko-
nusu olacak Ovacık işletmesiyle ilgi-
h bilırkişi olarak mahkemeye verdik-
len raporda, farklı durumlardan söz
leşmesi'nde kesin koruma altına alı-
nan fauna türlen olduğu açıklanıyor-
du. Bütünbunlan da göz önüne alarak
Paris'tekı toplantıdabu kez şirkete üst
düzey yönetici olarak yeni kahlan es-
ki Avustralya Çevre Bakanı Ros Kd-
ry'ye sorduk:
"Siyanürünldmyasalantmadange-
çirileceğini. dola>ısıvla atık barajmda
hiçbir tehlikenin olrnadığını sö\lüyor-
sunuz. S'uin, taraf olarak bunlan söy-
lemenlz doğal. Gazetecikrin de veri-
len teknikbilgileribu aşamada doğnı-
latma olanaklan suurtu Oysa Türki-
ye'deki bağunsız ünhersite çevTeleri,
yukandaki sakıncalan suurhyor. Bu
çevTelerinşirketinizeözelbirdüşman-
Uğı ıru \ar'.' Bunu nasıl değeriendiri-
yorsunuz?"
Bayan Kelly, yanıtına güleTek baş-
ladı:
"Sözünü ettiginiy raporlar tümüyle
duygusal. Bizde istersek. bilim adam-
lanna khimizde raporlar >a/dırabili-
riz. Aynca raporlan hazıriayanlardan
hiçbiri madencifiği bilmiyor."
Pans'te ılıkbır yaz gecesi Saint'de,
küçük bir gemi yolculuğunda, bu kez
şirketin sahıbı Robert Champion de
Crespigny'e sorduk:
"Sürekli siyanürün kulianımının
tehlikeliya da tehlikesiz olacağuu tar-
bşı>'oruz. Oysayerseçimiönemlideğil
mi? Ovacık dünyanın en iyi pamugu-
nun yetişti^,zeytincilikyapılanbirböl-
ge. Bu özeHikler değerlendirilmiyor
mu? Aynca halkıntepkLsidevar. Bern
Sözleşmesi'ne göre referanduma ne
dersiniz?"
Crespigny, Türk yasalannda refe-
randumun olmadığım söyleyerek ek-
ledi:
"Kuracağpnız işletme Türkiye'nin
ilkaltın madeniolacak. ÜlkenizdeGü-
rnüşhane, Esldşehir,Nev^ehirgi5 iböl-
gelerde de çâhşmalarumz s« nucu
önemli bir potansişelin olduğunu gör-
dük. Bu potansiveti boşa harcamayın.
Teknolojm getirivonız. Elinizden ka-
çınrsana,Ka2akistangibibirkaçTür-
kicumhumettekiönemlipotansiyelk-
revöneleceğiz.Türkiye altın üretimiı,-
de dünvanm en önde ülkelerinden bi-
ri olabilir. Bu şansı ka<;ırma>ın.*'
Bu şansm eğer varsa bedelı ne ola-
caktı? 8-10 yıllık işletmelerin ardın-
dan terkedilen madenlerdeki siyanür-
le yıkanantonlarcatoprak, nasıl iyileş-
tirilecekti? Gerçek, 'ikna olanlann'
söylediği gibi salt yabancı sermay
düşmarıhğı, ülke gelişimıne engel ol-
mak gibi kaba bir yaklaşımda yatma-
dığına göre ülke çıkarlanmız ve in-
sanlanmızın doğal bk çevTede korku-
suzcayaşamalan daha mı önemsizdi'
7
Kendı ülkemizinçevTe ve insan saj-
Uğından sorumlu bakanlann ağızlan-
na burunlanna asbets sürüp. radyas-
yonlu çaylan, "Bir şe>' olmaz" diye
içerken sergilediklen yaklaşım, daha
henüzbelleklerde. Bunedenleyabaıi-
cı sermayenin çevrekirlılığı açısındanu
En önemlisi. bizûn çevTeye yöodik
otokontrolünıüzdür" bıçimmdeki
güvencelen yetmediğinden 'ikna' <>
lamadık.
Türkiye ile Belçİka
arasmdakültürelköprü
Köy Enstitüsü'nün 1945 mezunlan, öğretmenlerin ellerini öptüler
Savaştepeliler 50 yıl sonrabuluştu
Savaştepelilerin buluşmasında duygusal sahnekr ya-
şandı, anüar tazelendi. (UĞUR GÜNYÜZ)
BALlKEStR/SAVAŞTEPE (Curahuri-
yet) - Hemen hepsinin yaşlan 70'in üstün-
de. Ama gözlerinin ıçi pınl pınl, yerlerinde
duramıyorlar, sesleriheyecandolu. Gözlük-
lenni bumunun üstüne düşürmüş. saçlan
sık, ama beyazlaşmış bm; diğer beyaz ten-
lı, saçlan hafıf dökülmeye yüz tutmuş. gü-
leç yüzlü şahsın omuzlanndan tutmuş sar-
sıyor.
"Osman, haürla bakahm, ben kjmim?"
Kısa bir sessizlık; Osman Aygun gözle-
rini kısıyor, heyecanla seslenıyor. "Sami,
sevgili arkadaşun." Sanhyorlar.
Bır başka tarafta elinde bastonu olan bi-
ri, oturan bir diğer bastonlu kadınm yamna
sokuluyor ve birdenyüksek seslebağınyor
"\leserret Hocaıa, sevgili öğretmenim."
Ellerıne sanlıyor \e defalarca öpüyor el-
lerini. Öğretmen Meserret, aralannda 5 yaş
olduğunu öğrendiğimız öğrencısıne sanlı-
yor: "Evlatlanmbenim,seN01içocuklanm."
Seyredenlerin gözleri doluyor. Bahçe ka-
pıstndan gırenlerin kımilerine ismiylehıtap
edıyor, ama hepsıni öpüyor, sanlıyor. Kısa
boylu gri elbiseli göziüklü ufak tefek kışi
elıni bırakmıyor, gözlerini gözlennin içine
dikerek soruyor. "Söyle bakalım. benitanı-
dınmı?"
Kısa bir sessizlikten sonra "Çıkarama-
dım" dıyor, "inan çıkaramadunr Üsteli-
yor.
u
Nasıltanımadın,rtcnMustafaKjrkar."
Öpüşüp sanhyorlar. "Hani" diyorbirbaş-
kası, "şuradaki köprü yıkılmıştı da hep be-
raber yeniden yaprmştık." Gözlen dolu do-
lu oluyor dığenrun; "Evet" dıyor, "kız-er-
kek,öğretmen,hepimizçalısmıstık." Birbaş-
ka koşede sanldığı arkadaşından aynlarak
diğer tarafa seslenıyor. "Aİsaf, duydun mu
Mehmet Günyûz hastaneye yatmış, haber
göndermiş, getemiyormuş." "Evet" diyor
Asaf Bey, "Duydum. İnşailah bir dahaki
butuşmayageUr" ve böyle sürüp gıdiyor ko-
nuşmalar, sohbetleT.
Savaştepe Köy Enstitüsü'nün 1945 me-
zunlan, tam 50 yıl sonrabir araya geldıler;
birbırieri ileyenidentamştılar. Biribastonu-
na dayanarak geldi, kimi oğlunun koluna
tutunarak kimi de gençliğini arar gibi koşa-
rak... Opüştüler, sanldılar, aralannakatılan
öğretmenlerin ellerini öptüler, çocuklar gi-
bi başlannı göğüslerine yasladılar.
Duygusal sahnelerinyaşandığı 50. yılbu-
luşması, anılann tazelenmesi ile sürüp gıt-
ti.
Asaf Aktan'ın öncülük ettiği programla
bir araya gelen Savaştepeliler, hep beraber
yemekyediler. İnönü, H. Âli Yücei veTon-
guç öğretmenleri anma törenı sonrası, oku-
lun ilk öğrencisi Hüsniye Cevahir ile hâlâ
görevlerinin başmda olan, 52 yü hizmette-
kı Kadriye Oğuz ile Nevide Gökaydm'a bı-
rerplaket verildı.
•Tanıtım filmi, Belçika,
Hollanda, tngiltere,
Fransa, Almanya ve
tsviçre sinemalannda
gösterilecek.
HÜLYAKARABAĞL1
ANKARA - Türkiye ile
Belçika arasmda "Seleuk-
lu kervansaraylan peyzaj
tasanmı" ile kültürel bir
köprü kuruldu. Film, kitap
ve sergi üçlemesinden olu-
şan tasanma, Başbakanlık
Tanıtma Fonu'ndan 20 mil-
yar lira ödenek aktanlırken
kraliyet ailesi ile Belçika'da
faaliyet gösteren ve tasan-
n mimarhğını yapan
Peyzaj Vakfi, teknikve ma-
li katkı sağladı.
Tasanmın, geçen aylarda
terör örgütü PKK'nin Bel-
çika'daio faaliyetleri nede-
niyle Ankara ve Brüksel
hükümetleri arasmda iliş-
kilerin gerginleştiği döne-
me rastlaması nedeniylebir
süre açıklanmasmın gizh
tutulduğu ögrenildi.
Türkiye'nin doğal ve
kültürel özellikleri ve öz-
gün değerlerinin yurtdışın-
da tanıtımmı amaçlayari
projenin ortak komitesin-
de, Belçikalı kuruluşlardan
Peyzaj Vakfı ve Dünya
Enstitüsü, Türkiye'den,
Ankara Cniversitesi Geliş-
tirme Vakfı bulunuyor.
li»a\ önceişkriik
kazandı
AÜ Türk Peyzaj Grubu
Başkanı ve projede görev
alan Prof. Dr. Yüksel Öz-
tan, projenin altyapısının
bir yıldır sürdürülen çahş-
malar sonucundaoluşturul-
duğunu ve 1.5 ay önce de
işlerlik kazandığını söyle-
di. Peyzaj Vakfı'nın tasa-
nm ekipmanında uzman
bir kadro bulunduğunu
kaydedenÖztan. sözkonu-
suproje içın Beiçika'dan i-
ki ayn balon ve 4kişi, 6bi-
Kapadokya bölgesi de çeldmkrde yer akh.
limadamı, 7kışıdenoluşan
film ekibı ve 3 kişilik bir
fotoğraf grubunun geldiğı-
ni bıldirdi.
Çekim yapılan yerier
Karadan ve havadan ya-
pılançekimler. Kapadokya,
Ihlara Vadisi, Erciyes Dağı,
Sultan Sazhğı, Ereğlı Saz-
lığı. Tuz Gölü. Meke Tuzla
Kraten, Saltan Hanı. San
Han, Ağzı Karahankervan-
saraylan ile Ağzı Karahan,
Selime. Bögecik ve Ova
çıftliklerinde gerçekleştiril-
di Ele almış biçımiyle ker-
vansaraylann yalnızca mi-
mari yapısının irdelenme-
diğini kaydeden Prof. Öz-
tan, yakın çevrenin de do-
ğal ve kültürel özelliklerin-
den dolayı evrensel boyut-
lannın çizildiğine işaret et-
ti.
Projede, 35 mm'liktanı-
tım, 25 dakikalık video vt
55 dakikalık televizyon fıl
mi hazırlanması öngörülü-
yor. Buna göre, 35 mnVlft
tanıtım fılmi buyılın kasın
ayından itibaren Belçika
Hollanda, Almanya, tngil
tere ve lsviçre'de sinemi
fılmlerinin gösterimindeı
önce, 25 dakikalık videc
fılmi ise 1996'mn Kasın
ayında düzenlenecek_ serg
sırasındasunulacak. Öztan
tanıtım fılmlerinin A\Tup.
sinemalannın dışında ABI
ve Kanada'da göstenmi içi
Belçika Peyzaj Vakfı'nu
girişimlen bulunduğun>
beliutti. Söz konusu proj
çerçevesinde, 200 sayfada
oluşan bir kitap hazırlana
cak. Projede görev alan bı
lim adamlannın ortak üri
nü olarak sunulacak kitai
1500adetbasılacak.
Orman statüsünden çıkarmak, devlet arazilerini yok ediyor
Yakıp betonlaştırıyorlar
ASUMAN ABAC1OĞLI]
İZMÎR- Yaz aylanyla bırlikte orman yan-
gınlan da başladı. Orman yangınlan ile bir-
likte heryıl olduğu gibi nedenlen ve alınma-
sı gereken önlemlerkonusundaki tartışmalar
da yeniden gündeme geldi.
Yangımann çıkmasında eğitimsizlik, sön-
dürülmesmdekiteknikyetersizlikler gibiko-
nulan bır tarafa bırakan Kırsal Çevre ve Or-
man Sorunlannı Araştırma Derneği Başka-
nı Doç. Dr. Yücel Ç«#ar, sorunutemelinden,
yani yasal ve anavasal düzenlemeler çerçe-
vesinde ele alıyor. Her şeyin, devlet ormanı
sayılan arazilerin orman nıteliğinı kaybetti-
ği gerekçesiyle "orman statüsünden'" çıka-
nlmasıylabaşladığını belirtenÇağlar, bunun
arkasındanyangınlann ya dadiğer yanlış ta-
nmsal uygulamalann geldiğıni, sonucun da
"Hazine arazikruün başına gelenkr", yani
talan ve yapılaşma olduğunu söylüyor.
Doç. Dr. Çağlar'a göre 1951 yılından bu
yana, anayasal ve yasaldüzenlemeler yoluy-
la 8.5 milyon dön'üm "devlet ormanr sayı-
lan arazi. Hazine'ye veya "sahibi görünen"
gerçek ve tüzelkışılere bırakılmış. Hazıne
arazilenninbaşına gelenler isebiliniyor. *ka-
panuı elinde kalryor" Doç Dr. Çağlar, "Bu
düzen.doğalolarakormanlannyıkımma yö-
neük tutum v« davranışlan özendirtniştir''
diyor. Örnek olarak da orman yangınlannın
sayısmdaki artışı gösteriyor.
1980'li yıllann başmdayılda ortalama 900
olan orman yangını sayısının sürekli bır ar-
tışla 1994yılında3bm 193"eçıkmasınınne-
denlerinden bırismın de bu özendirici uygu-
lamalarolduğunukaydeden Doç. Dr. Çağlar,
şöyle konuşuyor: "Bakuıız, tstanbuL, 1993'e
değin orman yangını sa>ısı yönünden ancak
8-9. sıralarda yer ahrken 1993'te ikinci sıra-
ya yükselmiştir. Yanan alan genişliği yönün-
den yapılan sıralamada ise Istanbul ayıu yıl
t. arada yer almıştır. Neden acaba?"
Anayasal dayanağı var
"Devlet ormanı" sayılan arar'lenn orman
düzenı dışma çıkanlması, yanı artık orman-
dan sayılmaması, başta anayasanın 169
maddesine dayandınlıyor.
Anayasanın yanı sıra yürürlîikteki Orman
Yasası da orman alanlannın devlet eliyle or-
man düzenınden çıkanlmasına olanak tanı-
yor. Doç. Dr. Çağlar, 6831 sayılı Orman Ya-
sası'nın 2. maddesinin işletilerek 1986'dan
bu yana her yıl ortalama olarak 350 bin dö-
nüm devlet ormanı sayılan arazinin. duruma
göre Hazıne ya da sahibi görünen gerçek ve
tüzelkişiler adına ormancılık düzeni dışma
çıkanldığını ve çıkanlmaya devam edildiği-
nı söylüyor.
43 ceset cıkanldı
Kore'de bina çöktü,
300 kişi enkaz altmd
Seulde altşveriş ınerkeânin çökmesi nedeniyleyakla-
şık 300 kişi enkaz altında kaldı. 710 kişi de hastaneler-
de tedavi altına ahndı.
SEUL (Ajanslar) - Gü-
ney Kore'nin başkenti Se-
ul'de 5 katlı ahşveriş merke-
zmin çökmesi nedeniyle
yaklaşık 300 kişi enkaz al-
tında kaldı. Seul'ün Kang-
nam bölgesindeki Sampo-
ong ahşveriş merkezinin, ta-
mamen çöken binasının en-
kazı altından dün gece geç
saatlere kadar 43 kişinin ce-
sedi çıkanldı, 710 kişi de
hastaneye kaldınldı.
Seul Belediye Başkanı
olayı 'rezaiet' olarakniteler-
ken ilk araştırma sonuçlan-
na göre binanın bakımsız-
lıktançöktüğüve gerçek ne-
den bulunana kadar olayın
ınceleneceğini bıldirdi.
Enkaz altında kalanlann
sayısı konusunda kesin btr
açıklamayapılamazken Ko-
re haber ajansı Yonhap'ın
verdığı bılgiye göre sayınm
yaklaşık 300 olduğuiieri sü-
rüldü. Kurtarma çalışmala-
nnm çıkan yangın ve yo
duman nedeniyle aksa
bildirilıyor. Binamn ıli
katındaki araba park
bulunan arabalann be
depolan çökme sonras
patladı. Alt katlarda ga
çaklan da meydana 5
Ahşveriş merkezinin i
blokunun da çökmetel
siyle karşı karşıya ol
kurtarma ekiplerinin
malannı zaman zami
gelledi.
Askeri birliklenn <
dıma geldiği ve çev
binalann boşaltıldığ
rildi.Polisvegörgüt
nnın anlattıklanna
katlı bina. çok kısa
manda üst katlardai
yarak çöktü. Polis.
nedenininbinamn ç
pısı olduğunu ilet
Bina sahibi Lee Ju
lis tarafından turı
açıklandı.