22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 HAZİRAN 1995 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 CUMHURIYET'TEN OKURLARA I Baştarafı 3. Sayfada gehşmelerı ızlerken Rıza Ezer, Tarık Tınazay, Hati- ce Tuncer ve Kerem llgaz fotoğraflan ıle olayları yansıttılar. • Bin yıllık Manas Destanı'nı Milli Eğitim Bakanlığı'nın ahlak dışı bulması, arkadaşımız Kemal Yurteri'nin il- ginç bir haberiydı. • Özal Dosyası'nı açan Almanya muhabirimiz Metin Dalman bu kez de Özal'ın bankası için Alman ma- kamiarının ıflas karan aldığını ortaya çıkardı. • Adaiet Bakanı Moğultay, Uğur Mumcu suikastı- na ilışkın soruşturmayı savsakladığı kaydedılen eski DGM savcısı yedek hâkim Üfkü Coşkun hakkında "doğrudan ıcra etmesı gereken kımı işlemlen yerine getırmemek suretiyle arzulanan özven ve duyarlıtığı göstermediği izlenimini uyandıracak bir tutum izle- dığı" gerekçesiyle soruşturma açılması gerektiğini bildirdi. • Avrupa Bırliği, Kıbrıs'ta tek muhatap olarak kabul ettiği Rum yönetıminin tam üyelik sürecini hızlandır- dı. Birliğin savunma kolu BAB, Kürtlere özerklik ta- nınmasını öneren ve KKTC'deki Türk askerlerini "iş- gal kuvvetı" olarak nıteleyen raporu onayladı ve Ba- •kanlar Konseyi'ne gönderdı. Avrupa Konseyı ıse Par- lamenterler Asamblesi'ne sunmak uzere hazırladığı tavsiye raporunda. Türkiye lehine ıfadeler kullandı. Haberı ve Turkiye'ye yönelık etkılerini arkadaşımız Lale Sarıibrahimoğlu hazırladı. • Şışlı Belediye Başkanı Gülay Atığ'ın ışten çıkarma- ,sı üzerıne dırenışe başlayan ışçılerle polıs arasında çı- kan çatışmada 17 işçi ve 11 polis yaralanırken olay- lar Istanbul Haber Servısımız tarafından ızlendı. • Danıştay, Çatalca secbest bölgesiyle ilgili olarak hükümetın temyız isteminı reddettı. Istanbul'un çev- resorunlarına biryenısının eklenmesını engelleyen bu karar, arkadaşımız Mehmet Demirkaya tarafından haberieştirildi. • Istanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir'in CHP'ye yönelik sözlerinın, üniversıtede sınav soru- suyla bir kez daha gündeme geldiği, Büient Sarıoğ- Ju'nun haberı ıle kamuoyuna yansıdı. • Genelev kadınlarının sendikal hak istemini kamu- oyuna duyuran Ayşe Yıldırım, geçen hafta da sen- dıkalanna başvuran genelev kadınlarının taleplerıne olumlu yanıt venlmemesi halinde greve çıkabılecek- lerini duyurdu. • Dün yapılan üniversıte seçme sınavlarının 2. basa- mağı öncesınde puan saptama yöntemlerinden ünı- versıtelerin kontenjan durumuna kadar haberleri An- kara'dan Emine Kaplan ve istanbul Haber Servi- si'nden Figen Atalay toparladılar. • Önümüzdekı pazartesiye kadar gönlünüzce bir haf- ta geçirmenız dileğı ve saygılanmızla. TURNIKE • Baştarafı 10. Sayfada kın yapabıleceklennı konuştular. Gelecek aylargözle- rımin önünde karabasan gıbı seriliyor. Şair dostum Şinasi Özdenoğlu, bana. "Acısıyla ;- Yanmak Turkıye'nın" başlıklı patetık yapıtını armağan jÇettı. Bu kıtabın ılk baskısı 19 yıl önce yapılmış. Krtap o tarihte 200 bin adet basılmış. Konular değışmemiş, üzüntü nedenlerı de. Daha da artmış. Yaprt bu defa an- cak 2000 adet basılabilmış. Özdenoğlu, kitabını, "Şı- ırsel düz yazı ile toplum ve insan gerçeğıne bakışlar" olarak sunuyor Şaır-yazar, Türkıye'yi çok seviyor ve ul- kenın sorunları ile tutuşuyor. Isyan ediyor ve haykırı- yor: "öldürüp başı ucunda ağladığımız Sevgilimiz gibi, ' "ölüme terkettiğimizı bıle bıle ve çaresiz "Oturup başı ucunda ağladığımız en Sevgilimiz gibı ' "Utançla "Seviyonım vatanımı." TYS'nin 1. Sanat Gürıleri başlıyor U Baştarafı 1. Sayfada rer konser verecek. Müjdat Gezen'in sunacağı geceye Tuncel Kurtiz. Genco Erkal ve ArifDamar şiirleriy le ka- tılacak. Türkiye Yazarlar Sendıkası yöneticilen, bu yıl ılkını düzenledıkJen 1. Sa- nat Gunlen etkinlıklennı. her yıl geleneksel olarak sürdürmek ıstedıklenni söy- lediler. G U N D E M MUSTAFA BALBAY H Baştarafı 1. Sayfada Yanı, sevgili memur kardeşim, bırakı- nız bu yasayı. Para da ıstemeyın, tüket- tıler kasayı. Ben sıze son bir lyılık daha yapayım. Bu daha sağlam bir yol. Hem öyle bir yol kı, yok sağ sol. Dayayın kovayı, dol babam dol... . . . Önerim şu: Tankatlaşın... Ne o, Tüm Bel-Sen, Ener-Sen. Eğı- tim-Sen... Artık değiştirin. Bundan boyle "Tüm Bel-Tar, Ener-Tar, Eğıtim-Tar"... Kamu Çalışanları Sendıkaları Konfe- derasyonlaşma Kurulu'nu da değişti- rin. "Tarikatlaşma Kurulu" yapın... Bunun faydaları ne mı olacak? He- men bırkaç kalem sayalım: Bir defa, Başbakan Tansu Çiller'den randevu istemek ıçin günlerce Kızılay Alanı'nda beklemezsiniz. Anında ran- devu. Nerede ıstersenız; Konut'ta, Baş- bakanlık'ta, bağevınde, dağevınde, ya- lıda... Pazartesı de olur, salı da... Sadece Başbakan'la mı? Yardımcı- sıyla görüşmek ıçin de fazla beklemez- siniz. Ikıncisı, maddı sıkıntınız olmaz. Hem "nakdı" hem "ayni" yardım alırsınız. Üçüncüsü, devlet size omuz verir. Ba- zı vakıf binalarını sıze tahsıs ederler. Memurlar, Tarikatlaşın Hatta özelleştırılecek KIT'lerden de bır- kaç tane verirler. Bunlar ıçin sızın çaba harcamanız gerekmez. Bizzat, Başba- kan'ı yönetmekten sorumlu Özer Bey, sıze önenyi getirır. Siz de "lütfen " kabul etmek durumunda kalırsınız. Dördüncüsü, çocuklarınızın gelece- ğini garanti altına almış olursunuz. Yurt- lar, dershaneler, daha neler neler... Beşıncısi, uluslararası yardımlardan da payınız) alırsınız. Kim bılır, gözü tu- tarsa Suudi şeyhlen de şahin avına ayır- dıkları petro-dolarların bir kısmını verır. Bu kadar avantajı nerede bulacaksı- nız? Bu önerimi de tepıp yıne demokrası demeye devam edersenız, kabahat benden gıttı. Onerımı pekıştırmek ıçin, bugünkü hükümetın çalışma sozlüğü- nü de aktarmalıyım: Sıvil toplum örgutlerı hangıleridır? Tarıkatlar, tekkeler, vakıflar, mafya bi- nmleri... Polisın adım adım ızlemesı, ılk fırsat- ta kapatması gereken yasadışı örgütler hangıleridir? Memur sendıkalar, öğrencı dernekle- rı, demokratık kıtle örgutlerı, meslek odalan... Memur kımdır? Sabah sekız, akşam beş arasında ge- reken, aminnden süreklı ürken, hayatta kalması ıçin cebine üç-beş kuruş ko- nan, bütçe açık verınce ılk suçlanan. devlet çarkını ışletmekten sorumlu Tür- kiye Cumhurıyeti vatandaşlandır. Mılletvekılı kımdır? Meclis çatısı altına gırmek ıçin gerek- li parasal bedelı ödeyen, ölünceye dek yaşamını garant/leyen, "Seçilmek ıçin her yol mübahtır" ilkesini benimseyen, bu uğurda gerektıkçe partı değıştırrp ayrıldığı partıyi küçümseyen, 1/450'lık yurttaştır. 'Çiller'e Bakanlar Kurulu' Hak nedir? Yönetıcılerın verılmesıni uygun bul- duğu şeye hak denır. Devlet nedir? Iki kesımi kendi çatısı altında toplayan bir kurumdur kendısıne hizmet eden- ler ve kendisinden yarartananlar. Hükumet nedir? Devletten yararlananların hak ettiği çıkarlan düzenlemek, herhangı bir tat- sızlık çıkmadan ve çaktırmadan bunu yürütmekle yükumlu kurumun adıdır. Bakanlar Kurulu kımlerden oluşur? Adı hep yanlış yazılır. Gerçek adı ve işlevi, "Çiller'e Bakanlar Kurulu"dur. Ona bakmayanlar aynlmak zorundadır. TBMM'nın ışlevı nedir? Anayasanın ve yasaların değişmeme- sini sağlamak, mevcut durumun pekış- mesini "sağ"lamak. devletın küçuk dü- şürülmesinı sağlamak, halkın kendısıne bağladığı umutların boşa çıkmasını sağlamak.. Yargı nedir? Kendisinden "on"ceki yargının kesin- leşmesını sağlayan kurumdur. Cezaları yasa maddelerıne göre değil, "adamı- na" göre vermek gıbı, yenı bir ilkenin ön- cülüğünü yapmaktadır. Fahışe nedir? Dıplomatık bir deyımdir. Uluslararası ve partılerarası ilışkılerde kullanılır. Av- rupalı fahışe, sıyasi fahışe gibı alt ku- ramları vardır. Emniyet müdürünün görevi nedir? Bakanlara not vermek, devlet çarkı içındeki noksanlıklara dıkkat çekmek, ıl- gıli kişileri uyarmak, terörıstlerı ölü ele geçirmek, dinı ve rejımı koruyup kolla- mak... Işte sıze demokratık bir hukuk devletı tanımı Neee, bu tanımlarda demokrası ve hukuk yok mu? Yok dıyenın.. Devlet, dini inceliyor • Baştarafı 1. Sayfada açık bir çelişki arzetmekte- dir. Ancak, hiikmün sadece AHah'a ait olduğunu bildi- ren ayetler dikkatle ineelen- diğinde. onlann egemenlik ile hiçbir ilgisi bulunmadığı açıkça görülür... Egemenlik Ha/reti Âdem'in soyundan gelmiş olan bütün insanlığa aittir... Saltanatı için kardeşleri- ni bile >ok etmekten çekin- meyen sultanlar. başta sad- razamlar olınak üzere te- baasından herkesin hayatı- na diledikleri an son ver- mekhakkına sahip bulunu- yoriardı. Onurlu mücadele Bütün bu ola>lar değer- lendirildiğinde egemenliğin halkageçmesinin önemi da- ha iyi anlaşılır... Laiklik di- ni baskılara karşı verilen onuriu mücadele sonucu olarak ortaya çıkmışür. İn- sanoğlu doğasının çağnsına ce\ap \ererek özgürlüğünü elde etmiştir. Bö>lece 'ya- bancılaşmış' dine karşı za- fer kazandığını sanmıştır. Gerçek din Bundan böyle ilhamını semadan değil, sosy al \ aka- lardan alacağını hay kırmış- tır. Aslında böy le yapmakla dine karşı çıkmamış, tam tersine gerçek dini gerçek- ieştirmistir. Çünkü yabancılaşmamış din, müesseseleşmiş kurum değil. bozulmamış insan fıt- ratı. insan doğasıdır. (Ey Peygamber, sen yüzünü 'Hanıfolarak dine, .41- lah'ın insanları kendisine göreyarattığı doğay a yöneft. Allah'ın doğasında değişik- ük yoktur. İşte dosdoğru din budur; ancak insanlannço- ğu bunu bilmemektedir. 30 er-Rum,30) \ ah>in kurum- sallaşmaması büyük önem arzeder; çünkü 14 asırlık tecrübe laikliğe değil teok- ratik monarşilereyol açmış- ür." Her evin Kelebek'i Kelebek her evin mobilyasuiır. Girdtğı her evdefarkh ortamlar yaratır. Siz de evinizi Kelebek'le döşeyin. thtiyacımzlartntza ve ktşihğınize en uvgun eviyaratın. MUKEMMEL MOBiLYA Başbakan Çiller'in laiklik heyeti • Baştarafı 1. Sayfada madığı' gerekçesiyle top- lantılannı MGK bınasında yapıyor 10 kışılık heyette, Ankara Ünıversıtesi ilahiyat Fakültesi öğretım üyelerı aeırlıkta bulunuvor Başbakan Çıller 1995 yı- lı başlarında Yüksek Öğre- tım Kurumu (YÖK) aracılı- ğıyla öğretım üvelenne gön- derdiği yazıyla. boyle bir heyetın oluşturulmasını ıs- tedı Yazıda. kamuoyunda Is- lam ve laıklıgın uyuşmadı- ğı konusunda bazı göruşle- rın bulunduguna değınen Çiller. bu yanlış anlamalan gıdermevı amaçladığını vurguladı. Çiller'in istemı Ü2enne oluşturulan heyetın haftada bırkaç kez bir araya gelerek çalışmalarını surdürdüğü bıldırildı. Heyet tarafından gerçekleştrnlen çalışmanın daha sonra kıtap halıne ge- tınleceği öğrenıldi Heyette, Demırel'e de ra- porsunan Ankara Universı- tesı İlahiyat Fakültesi Fıkıh Bölümii öğretim üyesı Prof. Dr Salih Akdemir'de yer alıvor OLAYLARIN ARDUVDAKI GERÇEK • Baştarafı 1. Sayfada lı değil..." İSKİ yetkılileri de çeşme sularına ilişkın şu görüşü dile getiriyorlar: "Evimızde çoluk-çocuk çeşme suyu ıçıyoruz..." Böyle yanıtlar ise kişiye ister ıstemez 'radyasyon- lu çay içme yarışı 'nı anım- satıyor... İnsan sağlığına önem verilmeyen bir ülkede ya- şıyoruz... Büyük kentlerin su so- runu gıderek büyüyor, a- ma hükumet bu sorunu nedense görmezlıkten ge- lıyor. Su sorununu çözmek salt yerel yönetimlerin işı değıldir. Sorunun • çözü- müne hükümetın katkısı gerekmektedır. Su tankerlerıyle susuz- luğa çözüm aranmaz. Kentlere yenı barajlar ve su havzaları yapılmalıdır. Bugün Lıbya, su sorununu denız suyuyla çözmek için çölü baştan başa kanal- larla donatmaktadır. Istanbul'un ve Turkı- ye'nın önemlı bir bölümü- nü 'SL/si/zyaz'beklemek- tedır. Su kirliliği geniş boyutlar kazanıyor. Dıkkat!.. • * • ANAP, TOFAŞ davasuıın peşinde DÜRDANE KOCAOĞLU ANKARA - ANAP. TO- FAŞ'ın kamu hısseierının sa- tışına danışmanlık >apacak fırmaların belırlenmesı ıçm açılan ıhalede. teklıf zarflan- nı Başbakan Tansu Çiller'e götıirerek ıhalede usulsüzlük yaptıkları gerekçesıvle yargı- lanan Özelleştırme Idaresı Başkanı Can Veşilada v e ıha- le komısyonu üyelen hakkın- da açılan davaya müdahıl ola- rak katılma\a hazırlanıyor. ANAPGenel Başkanı Me- sutYdmaz.asılsuçlunun Çıl- ler ıle Can Yeşıladaolduğunu bıldırdı. Yılmaz, Başbakan Çıller hakkında bir şey yapamaya- cağını, konuyu Meclıs'ın bir karara bağlaması gerektığını açıklayan Cumhurıyet Baş- savcısı Nazmi Şarvan'la da görüştüğünu belırttı AVDIN EN'GIN Hanı Amenkan fılmlennın mah- keme sahnelerınde tanıklar >emın ederken bir görevlı onlara vemın metnmı soyler. onlar da ^-ınelerler: "_ Gerçeği ve yalnız gerçe^ söyle- jeceğjme-." fılan derler. Bence ga- zetecının ışı de bu. Okuyucuya 'gerçegi, yalnız gerçeği' aktarmak, yansıtmak. Gazetecının meslek ah- lakı da meslek hünen de burada sı- nanır. Yansıttıgı 'gerçek' gazetecı- nın hoşuna gıtmeyebılır. ışme gel- meyebılır. kendı sıyasal eğıhmlerı ıle örtüşmeyebılır Ama o ne bir sı- yasetçı ne de bır seçmendır Gaze- tecıdır ve ınsanlann haber alma öz- gürluğünün ana halkasıdır. Demok- rası, toplumsal yaşamın saydamlaş- masıyla, kapalı kapılar ardında olup bıtenlenn halkm bılgı ve bı- lıncıne yansımasıyla ete kemıge bûrünür Gazetecının, yansıtmaya çabaladığı gerçeğın kimı okuyucu- nun hoşuna gıtmeyebıleceğını dü- şünüp elı tıtrerse meslek zedelenır, demokrasi güdükleşır. Kımı okuyucular anımsayacak- tır. ıkı ay kadar önce küçük bır Ege turu yapmıştık GediZ \e Küçük Yeni Demokrasi Hareketi başarırsa... Menderes ovalannı dolaşmış, sıya- sal eğılımler üstüne gözlemlenmızı aktarmıştık. Bır yennde de özellık- le genç polıtıkacılar arasında YDH'nın büyük ılgı topladığını yazmıştık Kımı okuyucunun hoşu- na gıtmedı bu satırlar Faks çekıp 'hoşnutsuzluklannf ıletenler oldu. Yüz yüze gelebıldığımız kımı oku- vucu dostlarımız serzenı^lerde bu- îundular Haydı bunlar YDH'yı tut- mayan. Cem (Jim degıl Cem) Boy- ner'den hoşlanmayanlann ıtırazlan Ya YDH'lılere ne demeiı 7 Öncekı gün YDH'nın Istanbul tl Kongresı"nı ızledık Salonda eskı- den tanıdığımız. hatta bır zamanlar 'yol arkadaşlığı' fılan yaptığımız YDH'lılerle konuştuk. - Abi YDH için çok iyi bir yazı yazdın geçenlerde. - Nerede yazdım, ne zaman yaz- dım? - Cumhuriyet'te abi. Hani Ege Bölgcsi'ndc fılan... Yani Boyner'in Kars gezisinde aleyhte yazmıştın. Ama o Ege notlarında filan üü- üüffT. iyt yazıydı abL. Ey okuyucu. ben muhabırım. Yanı habercı Bız muhabırler habe- rı venrken "Bu okuyucunun hoşu- na gider, bu ise gitmez" dedık mı meslegın amentusunu çığnemış. okuyucuyu kandırmış oluruz. Bu ılke çığnendı mı muhabır ıstedıgı kadar hunerlı. ıstedıgı kadar usta olsun nafîle . fşımız. gördüğumüz. duydugumuz. denetleyıp, olmadı bır kez daha denetleyıp doğrulugu- na gü\endığımız 'gerçek'ı okuyu- cuya aktarmaktır Bu kadar açıkla- madan sonra, şu YDH üstüne ne düşündügümuzü de yazıp bu notla- n noktalayalım. Türkiye sıyasetınde merkez sa- ğın bütün kanatlarını Demokrat Partı \e Demirel'ın Adaiet Partisi uzun süre tek başına temsıl ettı. Ancak gelışen, bır tanm ülkesınden sanayıleşme yolundakı bır ülkeye, bır köylüler ülkesınden kentlıler ül- kesıne dogru gelı^en Türkiye de ayrışmalar. polıtıkanın sag kana- dmdakı güçlen de etkıledı. AP'den önce Erbakan'ın Milli \izam Partisi (Adı sonra Mıllı Se- lamet Partisi, şımdı de Refah Parti- si olan sıyasal örgûtlenme) koptu ve dınsel yanı ağır basan güçlenn partısı olarak ortaya çıktı. Alpaslan Türkeş faşızan eğılımlı aşın sagı toparladı. Ardından 12 Ey lül geldi ve ülke cıddı bır polıtık deprem geçırdı. Özal'ın kısa ömüriü dört eğilimi birieştiren merkez sağ parti dene- mesı sona erdı Bugûn Türkıye'de sıyasetın sağı ANAP. DYP. Refah \e MHP'de örgütlü Bunlardan ANAP ve DYP merkez sağ olarak nıtelenıyor Sorun da burada zaten? Ilımlı sağ eğılımlı seçmen. doğal olarak merkez sağı saiunan büyük ve orta sermaye ANAP ve DYPde gerçek sıyasal temsılcılerını bulamıyor GB köprüsunden geçerek AB'ye yürümek ısteyen Turkıye. \y\az Gökdemir'lenn yaşam olanağı bul- duklan partılerle yol alamıyor. YDH. ı»te bu sıyasal tıkanma ve çurüme noktasında ortaya çıktı. Dört eğılımı Özal gıbı birleştırebıl- mek ütopyası YDH'de -bızce- çi- ELECTROLUX çek açamadan kurudu Boyner ve ekıbı Refah ıskele- smden çıvı sokemedı. Türkeş'm to- sunlarından da cıddıye alınır bır yandaş derleyemedı YDH'ye. Özal'ın salt ekonomıyle sınırlı li- beralızmını sıyasal lıberalızmle pe- kıştırmek ve tamamlamak ısteyen kesımler destek \enyor. YDH başarabılecek mı' Bıle- mem Ben muhabınm. kâhın değil. Başarırsa ıyı oîur mu? Tabıı iyi olur Türkıye'de merkez sag. onca gerılıgme rağmen, Gökdemır'lere ve benzerlenne layık değil. Bır başka çoküşü \e çürümeyı yaşayan sosyal demokrası ıçin de "Keşke \ DH başanva ulaşsa" dıye düşünüyoruz. Karşısında sıyasal rakıp olarak Çiller'Ierı. Vümaz'lan ve hatta Ayvaz'lan gören sosyal de- mokratlar(') da cıddı sınav lara gir- meden sosyal demokrat olarak nı- telenebılıyorlar Cıddı bır sosyal demokrası bu- gunku DYP'nın. ANAP'ın tozunu atar Cıddı bır merkez sağ da (ör- neğın YDH) sosyal demokratları aptes tazelemeye zorlar. Bundan da Türkıye kazançlı çıkar. 3070^ M I K R D A L B A F I R 1 \ Bu ziyafet hep sürsün ister misiniz? Aynı anda mikro dalga ve ızgara kullanımı. Turbo sisfem.. Paslanmaz çelik iç gövde... 30 It'lık genış iç hacım Emsalsiz pılıç çevırme Pişirme ve/veya ısıtmada 9 ayrı güç seçimi... Besin agırlıklarına göre ayarlanabilen ptşırme süresı ve gücü.. Pişirme ısısını pişirme sonrası 15 dakıka otomatık olarak koruyan sıstem.. 1-2-3 dakikalık çabuk ısıtma programı... Pışırmeyi ilerı bır saatte başlatma programı... Electrolux EMC 3070 mikro dalga fırın yemeklerınize benzersız bir lezzet, hayatınıza benzersız bir kolaylık getınyor. Farklı özelliklere sahip diger Electrolux modelleriyle siz de bir an önce tanışın! Sıze en yakın Electrolux bayiinı ögrenmek ve ayrıntılı bılgı ıçin Türkıye'mn her yerınden ücretsız servıs îelefonumua rtemen arayın EIectrolux B e y a z E ş y a d a D ü n y a L i d e r i • MERKEZ T Ş NO 35 TAKSIM 60Û6C IST«(BUL_ TEL D2-2İ931020 FAX 0ÎTÎ25160S • ŞUK. *T»TUF»<CAD NO 378 K.5-501 ALSANCAK 35220 I2MIR TEL 0232 463 3315 FAX 0232 463 92 K tIİCRETSİZ TUKETİCİ DANIŞMA SERVİSİ 0800 211 6032 <<• ^
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle