Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 HAZİRAN 1995 PERŞEMBE
10 DIŞ HABERLER
Somali, Ruanda ve Bosna'daki fiyaskolar Dünya Teşkilatı'nı büyük ölçüde yıprattı
BM50* yaşnıaburukEDİPEMİLÖYMEN
25 Haziran
1945'de Birleşmiş
Milletler'in tarihteki
ilk toplantısı Sarı
Francisco'da bitti. 26
hazıranda BM Ana-
yasası imzalandı.
Bosna, Somali ve
Ruanda'daki becerik-
sizlikleri Birleşmiş Milletler'i tam da 50.
yıldönümünde buldu. BM, 50 yıl önce tan-
tana ile ilan ettiğı ulu amaçlanna artık bir
daha varabilecek mı?
Daha bır ikı hafta önce adj sanı belirsız
bir Sırp sözcü. gayet pişkin bir eda ile şöy-
le diyordu: "Eger bize karşı kuvvet kullan-
ma seçeneğl, yani daha açık bir ifadevle bi-
ze yöneük hava harekatından vazgeçilmez-
se.rutsakJanmızıbırakmayacağı/."' Tutsak-
lanmız dediğı, Birleşmiş Milletler'in Bos-
na Hersek'de insancıl yardımlan yerlerine
ulaştırmak için yola sürdüğü konvoylara eş-
lik edecek banşgücü askerleriydi. Birleş-
miş Milletler'in, 50. yaşgününde ne kadar
güçsüz ve utanç vericı bir iktidarsızlık içi-
ne düştüğünü bütûn dünya görüyor.
Birleşmîş Milletlere islerlik kazandırmaya yönelik reform önerileri
Almanya'nm eski Cumhurbaşkanı Richard Vbn
VVeizsaecker ile Pakistan'ın eski Başbakanı Mooen
Kureys'nin başkanlığındaki Bağimsız Çalışma
Grubu'nun BM için önerdikleri reformlar şöyle:
1- Güvenlik Konseyi'nin üye sayısı 15'ten 23'e
çıkanlmalıdır. Konseye üye olacak ülkeler temsiliyet
esasının yanı sıra BM Banş Gücü operasyonlanna
katılma istekleri de göz önune alınmak suretiyle
belirlenmelidir.
2- Genel Kurul BM'nm ana organı olmaya devam
etmeli ve bu organda tüm üyeler eşit oy hakkına sahip
olmalıdır.
3- BM tarafindan gerçekleştirilecek banşı koruma,
banş sağlama \e banş yapma operasyonlan
birbirinden kesin hatlarla aynlmalı, aynca BM
bünyesinde bır acil müdahale gücü oluşturulmalıdır.
4- Veto yetkilisi sadece banşı koruma ve banş
sağlama operasyonlan için kullanılmalıdır.
5- Üye ülkelerin katkılanndan ayn olarak BM'ye gelir
sağlamak amacıyla yeni kamu fonlan oluşturuunası
imkanı araştınlmahdır.
Oysa 50 yıl önce ne umutlarla kuruldu
BM. tkincı Savaş bitmişti. Savaşı müttefik-
lerin kazanacağı anlaşıldığı zamandan iti-
baren bır daha böyle bir savaş yaşanmama-
sı için önlemler planlanmaya da başlamış-
tı Oyle bir örgüt kurulacaktı ki dünyanın
beş büyük ülkesi, Amerika, tngiltere, Fran-
sa. Sovyetler Birliği ve Çin, elbirliği ile dün-
ya banşını sağlayacaktı Ama daha savaş sü-
rerken bile Sovyetler Birliği'nin ayn telden
çalacağı anlaşılmıştı. Savaş bitti, BM kurul-
du, ama ardından Avrupa'nın orta yerine
bir Demir Perde indi.
ABP-Sovyet inatiaşması
BM, kurulduğu andan itibaren sürekli
olarak Sovyetler Birliği ile Amenka arasın-
daki inatlaşmayı yasadı. tnatlaşma ancak
1990'larda sona erdi. O zamandan beri de
BM yönünü yıtırmış durumda.
Zaten dönüm noktası, 1990 Körfez Bu-
nalımı oldu. Soguk Savaş'ın hemen ardın-
dan gelen bunalımı çözmek için çıkarlar
hızla eşleştinldi. Ama diğer bunalım nok-
talannda bu eşleşme saglanamadı.
Hele Bosna'da. Banşgücü operasyonun-
da 40 bin personel görevli. Masraf 1993'de
1 milyar 124 mılyon dolar, 1994'de 1 mil-
yar 900 milyon dolar. Ama banşgücü, ol-
mayan bır banşı korumakla yükümlü. Ve
sadece yardım konvoylanna eşlik etmekle.
Çünkü Bosna Bunalımı karşısında BM, Gü-
venlik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin bile
çıkarlannı ancak bu kadar eşleştirebildi.
BM'de kilit üye ABD'de yeterlı siyasi
ınanç ve irade olsaydı, Bosna'ya yönelik
BM operasyonu tam da 50. yıldönümünde
bu kadar büyük bır fîyaskoyla sonuçlan-
mazdı.
Ğâli
Bosna konusunda herkesin şikayet ettiği
BM Genel Sekreteri Butros Gali ise çok
haklı olarak şöyle diyor: •*Birleşmiş MiDet-
ler, adı üzerinde birleşmiş milletlerdir. On-
lar karar veririer. Bizim ordumuz yok. Ma-
li kaynağunız yok. Her şeyi, iiye ülkelerden
ödünç alryoruz. Bu yüzden üye iilkeier ka-
rar veririer. Sorumluluk. onlanndır. Başan
da onlanndır. Başansıziık da."
Başansızlık, BM içm artık alışıldık bır
duygu. Çünkü banşgücü operasyonlan hız-
la arttı. Oysa BM bu işe göre örgütlenme-
mişti. Soğuk Savaş'ın bittiği sıralarda, ya-
ni 5 yıl kadar önce, dünya çapında neredey-
se 10 bin banşgücü askeri varken şimdi sa-
yı 100 bine yakın. BM, böyie bırörgütlen-
me için yetersiz. Hem askeri eşgüdüm ko-
nusunda yetersiz hem de en önemlisi, fîkri
bakımdan yetersiz. Çünkü savaşın önlene-
mediği biryere gidip olmayan bir banşı ko-
rumaya çahşmak kadar anlamsız bir görev
olamaz. Savaştan vazgeçenlerin arasına ıse
BM başanyla gınniştir. Ömeğin Kıbns'da.
Ama bu tür örnekJer tek tük.
Aynca BM banşgücünün görev yetki ve
sorumluluğunu belirleyen Güvenlik Konse-
yi de reforma muhtaç. Çünkü saptadığı yet-
ki, gerçek ihtiyaçlara uygun düşmüyor ço-
ğu kez. Örnek: Ruanda'ya aralık 1993'de
2500 banşgücü askeri gönderildi. Banşı ko-
rumalan için. Nisan I994'de soykınmbaş-
ladı. BM bakakaldı. Çünkü banşgücüne ve-
rilen emirde, silahsızsıvil halkı korumak di-
ye bir madde yoktu.
BM de kendıne göre dertli. Bir kere sü-
rekli borç ıçinde. 50 yıl önce kurulurken en
varlıldı üye ABD'ydi. Hala öyle. Banşgü-
cü operasyonlannın masrafinın yüzde
30'unu ABD karşılıyor. BM'nin bütçesinin
yüzde 25'inı de ABD karşılıyor Bu neden-
le de Amerika "Madem parayı veriyorum
ohaJdedüdüğüçalanm" havasında. Ve he-
le şimdı artık Sovyetler de yok.
BM'yi bir ikinci elli yıla taşıyacak re-
form önenleri çok. Bütçeye katkmın yüzde
10 ile sınırlanması. Güvenlik Konseyi da-
imı üyeliğine Almanya ve Japonya'nın da
alınması. Afırika ve Latin Amerika'dan da
temsilci katılması Ama bütün bunlann tar-
tışması bir ellı yıl alacaksa, arada BM ki-
mın derdine deva olacak?
SAN FRANCISCO KONFERANSI
tlk toplantı
opera binasındaBirleşmiş Milletler'in ilk genel kurul
toplantısı San Francisco'da 25 Nisan
1945'debaşladı. Yer, kentin opera bina-
sıydı. Savaş Avrupa'da sona yaklaşmış,
ama daha resmen bitmemişti. Uzakdo-
gu'da ıse hiç bıtecek gibi görünmüyor-
du.
Türkiye'yı Dışişleri Bakanı Hasan
Saka. Washıngton Büyükelçisi Hüse-
yin Ragıp Baydur ve Genel Sekreter Bı-
rincı Yardımcısı Feridun Cemal Eridn
başkanlığında bir heyet temsıl ettı. Er-
kin, toplantı dönüşünde Genel Sekreter-
liğe atandı. Toplantının ortalannda kı-
zışan tartışmalan 28 Mayis 1945'de
Profesör Yavuz Abadan, Cumhuri-
yet'dekı bir makalesin-
de yorumlarken BM
hakkındakı umutlan da
dile getiriyor "Kuru-
lacakolan millerlerara-
sı güvenlik teşkilatınuı
büyiik, küçük bütün
banssever devletlerin
eşit egemeniiği ve işbir-
liği esasına dayanması
gerekir. En büyük güç-
lük, güvenlik teşkilan-
nın yaratacağı milletle-
rarası otorite ile ınilli
egemenüği uzlaşöra-
mamadan ilcri geliyor.
Yeni teşkilatın, Miİlet-
lerCemiyeti'nin çaresiziiğuıe düşmeme-
si için so/ünü gecirecek bir kuvvet ve
otorite>c sahip olması gerekmektedir.
Herhangi bir devlctin kendi dileğj ol-
maksızın böyle bir otoriteje tabi olma-
sı (bpyıın eğmesi) milli egemenlik pren-
siplerine aykın düşerf
San Francisco'da BM'nin yapısı ve
catısı çatılırken karşılaşılan en büyük
sorun, kurulacak olan Güvenlik Konse-
yi'nin 5 üyesine veto hakkının tanın-
ması önerisiydi. Bir üye veto ettiği tak-
dirde Güvenlik Konseyi karar alamaya-
cak demekti. Bu konuda, Dışişlen Ge-
nel Sekreter Birinci Yardımcısı Feridun
Cemal Erkin anılannda şunlan yazı-
yor "Geçmişte büyük savaşlar, daima
büyük devietier arasındaki rekabetler
ve ihtilaflar (anlaşmazlıklar) yüzünden
çıkıp bütün dün\a>B >a\ı)dığı bir ger-
çektL Bu bakımdan savaş ve banşı Ugi-
Jendiren bütün sorunlann Güvenlik
Konseyi'nt getirilmesi \f orada ancak
beş büyük de\letin oybirligi ile alacak-
lan karar volu ile geçerli olması şarrı ile-
ri sürülüyordu. Veto konusunun ne de-
receye kadar iieri götürüldüğunü gös-
termek için şu kadannı $öyleye\im ki,
bu hakkın tadüi (değiştirilmesi) için ya-
pılacak taleplerindahi vçtoya tabi rurul-
ması gerekecekti."
26 Haziran 1945 akşamı BM'nin ilk
genel kurulu sona erdı. Ve ertesi gün
imza törenı başladı. 8 saat süren tören-
de önce Çin, sonra Sovyetler Birliği, ar-
dından Ingıltere ve Fransa adına imza-
lar atıldı. Sonra da genel kurula katılan
45 ülkenin temsilcileri belge>i imzala-
dılar.
İlk imzayı atan Çin temsilcisi Dr Wel-
lington Koo, 50 ulusun bayraklanyla
süslü bir tak altından ağır adırnlarla iler-
leyerek mavi bir halının üzerine bulu-
nan mavi örtülü bir masanın üzennde
mavi ciltli bir kitap şeklinde duran ana-
yasa metnini bambu bir fırça ile Çin
harfleriyle imzaiadı. Anayasaya daha
imzalar atıldığı sırada
bile BM'nin, masa ba-
şında kararlaştınlan
hedeflerine kuşku ile
bakanlar vardı. Döne-
min ünlü gazetecisı
Ahmet Emin Yabnan
şöyle yazıyor: "Konfe-
ransı ciddiye alarak
münakaşa etmek iste-
yen küçük millctlcr.
münakaşa kapısının
kapalı olduğunu pek
çabuk fark etmişler ve
iki ayı aşan komisyon
ve komite mıizakerele-
rinin neticcsi de kelime
oyunlanndan ibaret kalmışrır. Büyük
devletler arasında iptidadan (önceden)
hazırlanan proje sadece küçük milletle-
re dikte edilmiş. onlar da dünya emni-
yetinin muhafazası meselesinde kendi-
lerini her rüıiü teşebbüs ve saiahiyetten
mahrum bırakan bu \csikava körii kö-
riine imzalannı basmışbrdır."
Tfirkiye'ye Sovyet notası
Feridun Cemal Erkin de BM'den
ümitli olmaktan çok, kuşkulu olduğu-
nu şöyle göstenyor: "BM Anlaşması
gerçekten bir başan sayılabilirdi, şu
şarda ki,Amerika ile Rusya. yer yüzün-
de birttktevaşamm ı öğrensinler ve Rus-
ya da kendi eihle imzaJadığj söze sadık
kalsın."
Ve tam imza gününde BBC, Sovyet-
ler Birliği'nin, Türkiye ile dostluk an-
laşmasını yenilemek için Türkiye'ye,
Kars'la Ardahan'ı ve Boğazlarda ayn-
calık isteyen bir nota verdiğini açıkla-
dı Türkiye'nınadetasondakikadada-
vet edildiği San Francisco Konferansı,
tam bu günlerde Türkiye'nin gelecek
50 yılının dış siyaset anahtannı da ve-
riyordu: ABD ile ittifaklabaşlayıp, Av-
mpa Konseyi ve NATO ile sürüp, bu-
gün Çekiç Güç'le sonuçlanacak bir sü-
recin anahtannı...
• Türkiye'yi ilk
toplantıda Dışişleri
Bakanı Hasan Saka,
Washington
Büyükelçisi Hüseyin
Ragıp Baydur ve
Genel Sekreter
Birinci Yardımcısı
Feridun Cemal Erkin
başkanlığında bir
heyet temsil etti.
BM'nin organları
Cenel Kurul: 185 ülkenin
temsılcılennden oluşuyor. Kararlar
zorunlu olmayıp tavsiye niteliğinde.
Ancak genel kurulun kararian
güvenlik konseyinin onayı ile
zorunlu nitelik kazanabilir.
Ciivenlik Konseyi: 5i daimi 15
uyeden oluşuyor. Daimi üyelerin
(ABD, Rusya, Ingıltere, Fransa ve
Çin) veto yetkisı var. Diğer 10 üye 2
yıllık dönemler için seçilir. Güvenlik
konseyinin kararlan bağlayıcıdır BM
•\nayasası'nın 42. maddesine göre
askeri yaptınm karan alabılir
Ekonomik ve Sosyal Konsey:
Ekonomik ve sosyal sorunlarla
ilgılenen çeşitli komisyonlan vardır.
Uluslararası Adalet Divani:
Hollanda'nın Lahey kentinde
bulunan Adalet Divanı, uluslararası
anlaşmazlıklara bakar. 15 yargıçtan
oluşan Uluslararası Adalet
Divanı'nın kararlan nihaidir. Üye
ülkeler kararlara uymakla
yükümlüdür.
: Başında BM Genel
Sekreteri'nin bulunduğu Sekreterya,
BM'nin günlük ışleyışinden
sorumludur. Çeşitli ülkelere dağılmış
yilzhrce memuru vardır.
vesayet Konseyi: BM
kurulduğunda 3. Dünya'da çok
geri kalmış ülkelerin BM'nin
vesayeti altında gelişmelerini
amaçlayan vesayet konseyinin
günümüzde bir ışlevi kalmamıştır.
Başlangıçta Ruanda, Somali, Yeni
Gine. Batı Samoa, Nauru, gibi
ülkeler vesayet konseyinin denetimi
altına konmustu.
Bosna'da Sırp saldınlan karşısında etkisiz kaJan Birieşmiş Vlilletier Koruma Gücü (UNPROFOR^ büyük prestij kaybına uğradL
Olmayan banşı korumaya çalışmak
Birleşmiş Milletler'in, dünyanın pek çok bölgesinde binlerce askeri bulunuyor
Birleşmiş Milletler'in banşgücü
operasyonlannın sayısı arttıkça,
New York'taki merkezde bu
konuyla ilgili birimde memur
sayısı da artıyor. 1990'da 8 kişı
çalışırken şımdi bu sayı 4O'ı aştı.
Bu sayıya, her banşgücü
operasyonu için atanan irtibat
görevlilen dahıl değil.
Operasyonlann kapsamı ve
niteliği gitgide daha uzmanlık
gerektirdiği için, bu BM
örgütlenmesıne de yansıdı.
Eskıden banşgücü
operasyonlan tek bir bırimden
yönetılirken şimdi artık iki birim
var" Bin, operasyonlann stratejik
ve lojistik kısmıyla ilgili; ikincisi
ise yönetsel ve parasal kısmıyla.
Artan bürokrasi. operasyonlan
hantallaştırdığı gibi parasal
yükünü de ağırlaştınyor.
Birleşmiş Milletler'in ilk
kurduğu banşgücü (UNTSO)
haziran 1948'den beri Israıl ile
Arap ülkeleri arasında
kararlaştınlan ilk ateşkese
uyulmasını denetliyor. Halen
Beyrut, Güney Lübnan, Sina,
Ürdün, Israil ve Suriye'de 224
gözlemci görev yapıyor.
Israil ile Suriye arasındaki
ateşkesi denetlemek için 1974'te
kurulan banşgücünde (UNDOF)
ise 1120 görevli var. Bu güce
Avusturya, Kanada, Finlandiya ve
Polonya katılıyor.
tsrail'in Lübnan'ın güneyinden
geri çekilmesini denetlemek üzere
1978'de kurulan banşgücü
(UNIFIL) ise o tarihten bu yana
sürekJi olarak Israil-HizbuIIah
ateşı arasında kalıyor.
5300 kışiden oluşan banşgücünde
Fijıli askerler olduğu kadar
Finlandiya, Fransa. Gana'dan
Nepal'e, Polonya ve Isveç'e
kadar bir düzine ülkeden katkı
var.
Birleşmiş Milletler'in kurduğu ve
halen görev yapan en eski
banşgüçlerinden biri de Kıbns'ta.
1964'de kurulan banşgücünde
(UNFICYP) 1000 personel var.
Avusturya piyade, Ingıltere ise
piyade ve lojistik destek veriyor.
Aynca Danimarka, Finlandiya,
Irlanda. tsveç'ten gözlemci
subaylar, Avustralya ve îsveç'ten
sivil polisler de banşgücünde
görevli.
Dünyanın sorunlu diğer yöreleri
için oluşturulan banşgüçleri ise
şunlar
# Keşmir sınınnın denetimi
(UNMOGIP)(1948)
• El Salvador(ONUSAL)
(Temmuz 1991) * Irak-Kuveyt
sınınndaki ateşkes denetimi
(UNIKOM) (Nisan 1991).
Türkiye de katılıyor.
# Batı Sahra-Fas smınnın
denetimi (MINURSO) (Nisan
1991)
# Angolacia ateşkes denetimi
(UNAVEM) (Haziran 1991)
# Kamboçya'da ateşkes denetimi
(UNTAC)(Martl992)
# Hırvatistan'da ateşkes denetimi
(UNPROFOR I) (Mart 1992)
# Bosna-Hersek'e insancıl
yardım operasyonlannı
denetlemek (UNPROFOR II)
(Haziran 1992). Bosna-Hersek
Komuta Bölgesı'ne Türkiye de
katılıyor.
# Makedonya-Sırbistan sınınnın
denetlenmesi (UNPROFOR M)
(Haziran 1993)
# Somali'de ateşkes denetimi
(UNOSOM) (Nisan 1992)
# Somali'ye ABD ağırlıklı
denetim (UNITAF) (Aralık 1992)
0 Somali için BM ağırlıklı
denetim (UNOSOM II) (Mart
1993). Buna Türkiye de katıldı.
# Mozambık'te ateşkes denetimi
(UNOMOZ) (Mart 1993)
# Uganda-Ruanda sınınnda
denetim (UNOMUR) (Haziran
1993)
Doğrudan BM denetimi altında
olmayan bir düzine kadar daha
operasyon hala sürüyor. Bunlar
büyük ölçüde ateşkes denetimi
yapan gözlem heyetlen.
Birleşmiş Mılletler banşgücü
operasyonlanna yardımcı
olmak üzere AGIT, 1992-94
arasında 7 gözlemci grubu kurdu.
Aynca Yugoslavya
Federasyonu'na uygulanan BM
ambargosunu denetlemek
amacıyla 165 sınır ve gümrük
denetcisi görevlendirdi.
Başyazarımız Nadir Nadi'nin 27 Haziran 1945 te yazdığı yazı
San Francisco konferansı işini bitirirken
Eski Mılletler Cemiyeti iki se-
bepten ötürü iyi yürüyememişti:
(l) Büyük devletlerin cemiyete
aynı ilgıyi göstermemesı, (2) Ka-
nun dışı harekette bulunacak
olanlara karşı yeterderecede tesır-
li vasıtalardan cemiyetin yoksun
kalışı...
Şimdı hazırlanan teşkilatta bu
iki noktanın kısmen gidenlmeye
çalışıldığını görüyoruz. ABD in-
fîratcılık (sadece kendisı ile ılgi-
lenme) politikasını bırakmışa
benziyor. Amerika'nın dünya iş-
Jerinde aktıf bir rol oynamaya ka-
rar vermesi, yeni milletlerarası
teşkilatına büyük bir kuvvet katan
başlı başına bir unsurdur.
Maddi manevi değerleri ile
dünya terazisinde ağır basan
Amerika böylelikle bir milletle-
rarası ahlakın yeryüzünde belir-
mesine ve kökleşmesine yardım
etmek mevkıindedir. Bu yeni po-
litika ahlakı iyiden iyiye milletler
vicdanına sindiği gün, kanun dışı
saldırganlık duygulanna karşı
dünya milletlerinin gösterdıgi tep-
ki şiddetlenecek ve yeni milletle-
rarası teşkilatı yürütmek de ko-
laylaşacaktır.
Eski Milletler Cemiyeti'nin,
suçlu devletlere karşı tatbik ede-
bileceği zecri (cezalandmcı) ted-
birler yeter derecede tesirli değil-
di. Bu nokta üzerinde de bu sefer
ileri bir adım atılmış ve gerektiği
zaman silah kullarunak suretiyle
banşı korumak imkanlan sağlan-
mıştır.
Yalnız, insan elinden çıkma her
eserde olduğu gibi yine BM teş-
kilatını başan ile yüriitmek her
şeyden önce o teşkilata giren mıl-
letlerin iyi niyetine bağlıdır. Dün-
yanın bugünkü durumu banş ma-
kinasının tam manası ile demok-
ratık esaslar üzerine oturtulması-
na manı olmuştur. Güvenlik Kon-
seyi, banş mekanizmasına hakim
vaziyettedir. Beş büyük devlet de
Güvenlik Konseyi'ne hakimdir.
Nihai kararlarda bunlardan herbi-
rine veto hakkı tanınması, yeni
dünya teşkilatınuı en zayıf nokta-
sını teşkil ediyor. Bu itibarla yer-
yüzünde sağiam bir banş hayatı-
nın devjım etmesi, her şeyden ön-
ce büyük devletler arasında anla-
yışlı bir işbirliği politikasınuı yü-
rütülmesıne bağlıdır.
Büyük devletler birbirleriyle iyi
geçinemezlerse, dünya milletleri
bir gün ikı, üç bloğa aynlmak teh-
likesiyle karşılaşabilecektir. Fakat
her devlet iyi niyetle hareket eder,
egoist ve emperyalist duygular-
dan uzak durursa, San Francis-
co'da kurulan banş mekanizması-
nın dünyayı her gün daha sağiam
bir banş hayatına kavuşturmama-
sı için hiç bir sebep yoktur."
Cumhunyet
San Francisco Konferansı
Hü'JndH
verrJiğı larüıl söyta
SoTyet şartları
Dorthık mıuholaiııi
tçin bızden Kanla Ardahuıı
\nayua 50 milletin oy
TC Bo^azkrda bnbyaz btedüer
[Bajkan 7ruman UeUif
' Rakammız arasında
dinkü azun milâkat