30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel YaymYönetmenı OrhanErinç# Genel Yayın Koordınatorü Hikmet Çetinka>a0 Yazıışlerı Müdürlen lbrahim Yüdız (Sorumlu), Dinç Tayanç # Haber Merkezi Muduru' Hakan Kara • Gorsel Yönetmen Fikret Eser Dış Haberter Ergun Balcı • tstıhbarat \ alçın Çakır • Yayın Kurulu llhan Setcuk Ekonomı Bülrnt Kızanlık 9 Rad>o-T\ lygar Eremektar (Başkan). Orhan Erinç, Oktay 9 Kültıir Handan Şenköken 9 Spor Abdülkadir V ücelman Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet 9 Yurt Haberien: Mehmet Saraç 9 Makaleler S»mi Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Karaören 9 Çev-ın Seyfettin Tıırtnn 9 Düzeltme Bakl.l>in<; Tavanç, İbrahimN ıküz. AbdulUh Yazıcı 9 Fotograf Erdoğan Köseoğhı Orhan Bursaİı. Mustafa Balbay. AnkaraTemsılcısı Mustafa BaJbay •HabfrMüdürü Doğan AkmAtaîurkBulvanNo 125.Kat4.Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020 Chat), Faks 4195027 • Izmır Temsılcısı: Serdar Kmk,H.ZıyaBK. 1352S 2 3 Tel: 4411220. Faks 4419117 • AdanaTemsılasıÇ*«inYiğtnoğla,lnönüCd 119 S.No:l KaU.Tel 3522550, Faks. 3522570 Müessese Müdürü: Erol Erkut • MEDYA C: • Yöoetm ICunılu Koordınatör Ahmet Korıüsan • Başkanı-Gene! Mudiir Gülbin Er- Muhasebe Bülent ^ ener • Idare duran • Koorrfınatör Reha tyıt- Hüseyin Gûrer 0 tşletme Önder man • Genel Mudur Yaıdımcısı Çetik • Bılgı-lşlcm: Nail tnıl • Mtae Akdağ • Halkla tlışbler Bılgısayar Sıstem Mürüvet Çiler Müdürü Norten Rcrluoy Yayımlayan >e Basan: Ycru Gün Haber Ajansı, Basm \e Yayıncıiık A Ş Türkocajıcad 39 41 Cagaloglu 34334 tst PK 246 lstanbu! Tel |(J<212) 512 05 05 (20 hat) Faks 10-2121 513 85 95 17 HAZÎRAN 1995 İmsak: 3.24 Güneş: 5.24 Öğle: 13.12 Ikindi: 17.10 Akşam 20.45 Yatsı: 22.37 MEDYACTei 51407 53-51395 80-5138460-61, Faks 5118466 Yakakentliler buluşuyorlar • Haber Merkezi- tstanbul'da yaşayan Yakakentliler bu akşam 'Yakakentliler Gecesi'nde hemşerileriyle buluşuyorlar. Düzenlemeyi yapan 'Yakakent Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği' yöneticıleri, geceden elde edilecek gelirin Yakakent'in tanıtımı etkinliklerinde ve yoksul hemşerilerinin tedavilerinde kullanılacağını belirttiler. Yakakent Belediyesi'nin de katkıda bulunduğu gece, Kartal-Pendik Yolu üzerindeki Akvaryum Tesisleri'nde 20.00-01.00 saatleri arasında yapılacak. Hayrettin Kılıç davası • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - NükleeT fızikçi Hayrettin Kıhç'ın dövülme olayı ile ılgili açılan kamu davasının ilk duruşması, Kılıç'ın avukatlannın katılmaması dolayısıyla ertelendi. Fethiye ÇevTe Vakfi (FET- ÇEV) adına girdiği ihalede "ülkücü mafya"dan olduğu öne sürûlen kişilerce dövûlen Kılıç, anti nükleercı yaklaşımlanyla tanınıyor. Sokak çocuMarı Için konser • Haber Merkezi-İÜ tletişem Fakûltesi Halkla iîişkiler Grubu tarafindan Tekinel Baby and Junior'un katkılanyla Sokak Çocuklan Derneği yaranna organize edilen konser, yann Ataköy Dolphm Disco'da saat 13.00'te gerçekleştirilecek. Konsere birçok ünlü Türk pop müziği şaıkıcısı katılacak. H.Ü/den açfclama • Haber Merkezi- Tababet Uzmanlık Sınavı sonuçlannın brr ay önce belli olduğunu belirten Hacettepe Üniversitesi, uzmanlık sınavında üniversitenin tıp fakültesinin ağırlıklı klinik ve temel tıp testleri puan ortalamalan bakımından birincı olduğunu açıkladı. Simavi ödülleri • tstanbul Haber Servisi - Sedat Simavi Ödülleri bundan böyle Türkiye Gazeteciler Cemıyeti tarafindan venlecek. TGC tarafindan yapılan açıklamada. cemiyetin ve Hürriyet gazetesinin kurucusu Sedat Simasi adına buyıl 19.'su gerçekleştirilecek yanşmada 8 dalda ödül verilecek. Başvuru süresi 30 Eylül 1995'tesona erecek olan yanşmada Fen Bilimleri, Sağlık Bilimleri, Sosyal Bilimler, Görsel Sanatlar, Edebiyat, Radyo-TV, Gazetecilik ve Spor dallanndaki ödüllerde toplam 200 milyon lıra dağıtılacak. UÇUP Haber Merkezi - tnsan Haklan Derneği tstanbul Şubesi'nin düzenlediği 7. Uçurtma Şenliği yann saat 11.00"deAskeriHastane Durağı karşısı Çamlık Mevkii, Acıbadem'de başlayacak. 23 yıllık düşünü gerçekleştirecek olan ünlü sanatçı dünyanın gözlerini yeniden Berlin'e çevirdi Christo, Reichstag'ıörtüyor•Tarihi Reichstag binasını örtecek 100 bin metrelik kumaş örtü, bugün Christo'nun gözetiminde binayı örtmeye başlayacak ve bu çalışma 23 hazirana dek sürecek. 6 temmuz tarihine dek dünyaya paketlenmiş olarak "teşhir" edilecek Reichstag'in paketlenmesi 11 milyon 500 bin marka mal olacak. GÜNERYÜREKLtK BERLİN- Duvann yıkılması- na daha çok vardı. Yıl 1971 ıdi. Christo. gazeteci arkadaşi Mic- hael S.Cullen'dan bır kartpostal alıyor, kartın üzenndeki Reichs- tag bınasının görüntüsü, onu, pe- şmi bırakamayacağı düşlerin tut- kunu yapıyordu. Doğu ile Ba- tı'yı birbirinden ayıran duvann hemen dibindeki, bu bir tarihe damgasını vurmuş görkemli bi- na, cezasının bitmesını bekleyen bır mahkûm gibi öylece ve usul- ca duruyordu oracıkta. O Alman tarihının bir simgesiydi. 1884-1894 yıllan arasında in- şaedilmişti. Alman tmparatorlu- ğu'nun ve Weimar Cumhuriye- ri'nin parlamentosu olmuşru. Sosyal Demokrat Milletvekili Phflipp Scheidemana, 9 Kasım 1918 günü onun bir penceresin- den cumhuriyetin kuruluşumı i- lan etmıştı. Almanya'nın de- mokratik atılımlannın ve parla- menter çalışmalannın bir odak noktası olduğu için Hitler bu bi- nayı hıç sevmezdi. Zaten hiçbir oturumunu da bu binada yapma- mıştı 27 Şubat 1933 günü Hıt- ler, Reichstag'ı yaktırdı. Dünya- yı kana bulayan bır başlangıcın kurbanı oldu o. Nazıler Reichs- tag'ın yakılmasından komunist- leri sorumlu tuttular. O hiçbir şey söyleyemedi. Savaş, bir Sovyet gazetecınin çektıği fotoğrafla, Reichstag binasının tepesine di- kilen orak-çekiçli kızıl bayrakla noktalandı. Berlin teslim olmuş- tu. Artık 0 sadece bir tarihti. 6O'lı yıllardan itibaren onanldı, eski haline getirildi. Amabirkö- şede bir anıt olarak kaldı. Ta ki duvar yıkılıncaya, ıkı Almanya birleşinceye dek. Christo'nun dûşü Şimdi yine eski günlerini ya- şamanın heyecanı içinde. Bu yüzyılın sonlannda Alman Mec- lisi ve hükümeti Bonn'dan Ber- lin'e taşınacak, o yine, Alman tarihinin geleceğini belirleyecek toplantılara tanık olacak. Yeni- den Federal Alman Büyük Mil- let Meclisi olacak. Christo 1971 'de Amerikalı ga- zeteci arkadaşı Michael S.Cul- len'dan Reichstag kartpostalını aldığında bu günleri düşünemez- di elbette. Ama onun düşündü- ğü, Reichstag'ın iki blok arasın- daki efsanevi görüntüsü ve dün- ya tarihindeki simgesel özelli- ğiydi. Christo daha 0 zaman ak- lına koymuştu. Bu binayı mutla- ka paketlemeliydi. Şimdı Chnsto onu yapıyor. Reichstag'ı paketleyerek, yani dondurarak, geçmiş bır zamanın bvr simgesinin içsel âlemine çek- mek istiyor bizi. Tarihsel bir es- tetiğin, kurşuni gölgelerinde olu- şacak grinin nüanslannda geç- mişi yeniden düşünmeye ve de yorumlamaya çağınyor bızi. Christo çok inatçı bir ınsan. Kafasına koyduğu bir projeyi gerçekleştirmeden bırakmıyor. REİCHSTAC'IN ÜÇ DÖNEMİ- Berlin'deki Reichstag binası, Alman tarihinin de ta kendisi. Yaşanan acıiann ve muthduklann hepsini 0 da yaşadı. Naziler tarafindan yaküdı. Savaşta yıkıldı. Son- ra tekrar onanldı ve bugünlere geldi. 2. Dün\a Savaşı \ ıllannda (iistte solda) ve günümüzdeki hali (üstte sağda) görülen tarihi bina Christo'nun projesinden sonra alttaki hale geJecek. 90 dağcı, 600 işçi çalışacak Christo'nun Reichstag paketleme projesiyle ilgili bazı sayılar ve notlar şöyle: •Reichstag binasını örtecek kumaşın büyük- lüğü 100 bin metrekare, ağırlığı 615 ton. #Kumaş, Almanya'nın Brandenburg eyale- tindeki küçük bir tekstil fabrikasmda üretiİdi. •Polipropilen ve alümınyum kanşımı gümüş renkli kurnaş yanmıyor, ışınlan çok ilgınç birbi- çimde yansıtarak hava koşullanna göre renkle- re büriinüyor. #Reichstag binasuu örtecek kumaşı saracak Polipropilen ip 15.600 metre uzunluğunda ve 32 cm çapında. •Reichstag binasının paketlenmesinde iki vardiyada 90 profesyonel dağcı, 600 kadar yar- dımcı işçi çalışacak. •Reichstag binasının paketlenmesine Ldn ala- bümekiçin Christo 1971-1995 VTİları arasında 60 kez Almanya'\a geidi •Reichstag binası 500 milyon marka sigorta ettirildi. •Reichstagbinasınınpaketlenmesi Christo ve eşine 115 milyon marka malolacak. Sanatçılar bu masra&, çizdikleri çok sa>ıda graflk ve desenle- rin sao^lanndan ve TV haklanndan elde edile- cek gelirierle karşılayacaklar. •Christo, Reichstag'ın 1933'teyakılmasıyla metafızdk bir enerjiye kavuştuğunu, paketlenin- ce binanın aklanacağını ve gelecekte yeni bir an- lam kazanacağını savunuyor. •Reichstag binasının pakedi olarak kalaı-agı 23 haziran ile 6temmuztarihleri arasında. nüfu- su 35 miKon olan Berlin'e en az 4 milyon turis- tin gelmesi bekleniyor. •Reichstag'ı görmeye gelenler binanındibi- ne kadar sokulabilecekler, kumaşı elleyebilecek- ler. 100 bin kışiye küçük birer kumaş parçası da- ğıtılacak. Reichstag binasını paketleme düşüncesinı de kafasına koydu- ğu an kollan sıvıyor ve hemen 1973 yılında bu iş için bır büro kuruyor. Berlin'de. Uç yıl beklı- yor, araştınyor. İîişkiler kuruyor ve 1976'da ilk kez Berlin'e ge- liyor, Alman politikacılarla gö- rüşmeler yapıyor. Düşünceleri- ni anlatıyor. Bir yıl sonra tekrar geliyor, o zamanki meclis baş- kanı Hıristiyan Demokrat Karl Carsten ile görüşüyor. Düşün- cesi reddedilıyor. Âma Berlin hükümet başkanı Klaus Schütz ile Sosyal Demokratlar'ın parti genel başkanı Wilry Brandt, Chnsto'ya yeşil ışık tutan ilk po- litikacılar oluyorlar. Hıristiyan Demokrat Partisı (CDU) tara- findan Chnsto'ya ilk ohımlu ya- naşan, 1982 yılında, o zamanın Berlin hükümet başkanı Ric- hard von \Veizsaecker oluyor. Sonuçta 9 Kasım 1989 günü duvarlar yıkılınca ve Berlin'in başkent ılan edilerek federal meclis ile hükümetin Berlin'e taşınmalan kabul edilınce iş de- ğişiyor. Bu kez CDU'lu politika- cılardan da Reichstag*ın paket- lenmesi için olumlu yaklaşım- lar çoğalıyor. Ve nıhayet 25 Şu- bat 1994 günü federal mecliste yapılan partiler üstü oylamada, Reichstag'ın paketlenmesi için tarihi karar veriliyor. 11.5 milyon mark Christo, Reichstag'ın paket- lenmesi ıçın ortayaçıkacakyak- laşık 11.5 milyon marklık mas- rafı bızzat üstleniyor. Ama bu etkinlıgın getireceği bütün ge- lirler de ona aıt. Bu gelırlerin ne kadar olacağı henüzbilinmıyor. Fakat Reichstag'ın paketlenme- si ile ılgili olarak satılan kata- loglar, basın-yayın haklan, TV çekimlerinden elde edilecek ge- lirler gibi Christo'nun çok bü- yük bir başanyla sürdürdüğü ça- hşmalar düşünülecek olursa, 35 küsur yıldır paketleme sanatıy- la (buna "pakerkme endüstri- sfdiyenler de var) uğraşan bir u işadamı"nın zarar edeceğmi düşünmek bıraz saflık olur. Çünkü o taaa 1958 yılında başlamıştı bu işe. Paris'te, Lond- ra'da, ltalya'da, Avustralya'da, Chicago'da, Milano'da, Colora- do'da, Califorma'da, Florida'da, Japonya'da gerçekleştirdiği sa- natsal etkinliklerle uluslararası düzeyde bir şöhrete kavuştu. Christo paketlediği her objeyle dünya çapında bir ilgiyle karşı- laşıyordu. 23 yıllık uğraş Ama Reichstag'ın paketlen- mesi o denlı kolay olmadı. 1971'de bu fikri aklına koyan Christo, 23 yıl uğraş verdi. So- nunda kabul ettırdı. Bugün Re- ichstag binasının üzerine 100 bin metrekarelik poliüretan ve alüminyum kanşımı, yanmaz, gümüş renkli bir kumaş serpile- cek. Christo'nun nezaretinde bi- nayı örtmeye başlayacak ve bu çalışma, binanın iplerle sanlma- sıyla 23 hazirana dek sürecek. Daha sonra Reichstag binası pa- ketlenmiş olarak 6 temmuz tari- hine dek dünyaya "te^ıir"edile- cek. Dünyanın dört bir yöresin- den gelecek ziyaretçiler, gaze- teciler ve TV ekipleriyle Berlin, duvarlanmn yıkılışından 4.5 yıl sonra bir kez daha dünyanın il- gi odağı olacak. Ama bu kez ağırlık siyasal değil sanatsal gi- bi görünüyor. Bıraz düşünürsek hiç de öyle değil... Christo 1961 yıhndan bu yana paketleme yapıjor. tfte bunlardan biri: Ünlü sanatçı eşi Je- anne-Claude Christo ile 1985'te paketlediği Paris'teki Pont Ne uf Köprüsü'nün önünde. Paketleme tutkunu... JavachetTChristol 3 Hazi ran 1935'te Bulga- ristan'da, Gabrovo'da doğdu. 1953-1956 arasında Sofya Sanat Akademi- si'nde öğrenim gördü. 1956'da Prag'a gitti. 1957'de bir sömestr Viyana Sanat Akademi- si'nde okudu. 1958'de Paris'e gitti, şimdıkı eşi Jeanne-Claude ile tanıştı. 1961 'de ilk kez res- rru bır binayı paketleme projesi oluşturdu. Üst üste yığılmış benzin bidonlan ve "Dockside Packages"i ile Köln Limanı'nda ilk kışısel ser- gisini açh. 1961-1962'de Paris'te Rue Viscon- tı'de, benzin bidonlanndan ördüğü duvarla "Demir Perde" çalışmasını gerçekleştirdi. Pa- ris, Düsseldorf. Londra, Minneapolis ve Phi- ladelphia'da "örtülü kadın" çalışmalannı ser- giledi. 1964'te New York City'ye yerleşti. 1968'de Teksas'ta 1.249.000 benzin bido- nuyla bir proje gerçekleştirdi, aynı yıl tüm Amerika'yı dolaşarak otoyollan trafığe kapat- tı. 1972'de Kolorado'da bir uçurumu portakal renkli naylon kumaşla örttü. 1983'te Florida yakınlanndaki 11 adayı gül renkli bir kumaş- la örttü. 1985'te Paris'teki Pont Neuf Köprü- sü'nü paketledi. 1991'de Japonya'da ve Kali- forniya'da geniş bir alana san ve mavi renkte açık şemsiyelerdikti. Bu, Christon'nun en pa- halı projesiydi (26 milyon dolar). ~T T"avalar çok sıcak gidiyor. Ma- I i lumunuz böyle havalarda si- JL A. nirler gerilir, bamtelleri ça- buk ses verir. Onun için de dikkatli olmak, heyecana kapılmamak gere- kir. Memlekette 'krizmatik' bır hava esiyor Gündemimiz hem canlı hem heyecanlı. Değerli Bakanımız Ayvaz Gökdemir'in Avrupalardan kalkıp buraya kadar geldikten sonra misafir- lik adabını bılmeyerek ileri geri ko- nuşan bacı adaylanna ilişkin sözleri bir kriz yaratmış görünüyor. Ama işin aslı öyle değildir. Bakalım nedir? Orospu ne demek?.. ~W~~1 fendim bu kelime 'elfazı gaB- r i ze'den sayıhrsa da işin aslı öy- " J le değildir. Bir kere bu galiz sanılan söz Farisi lısanından gelmiş olup 'ru-sepid' aslında kuUanıma gır- miştir. Bu da 'yüzü açık'demektir ki burada 'açık ahnla, suçsuz olarak do- laşan'anlamını taşır. Bunlan biz ıcat etmeyip tsmet Zeki Beyefendı'nin 'Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü'ne bakıp görmüşüzdür. Erdal tnönfi Be- yefendi yurtdışmda temaslarda bulu- nur ıken bu sözün söylendiği kendi- sine Uetildiğinde canı sıkılmış. söy- leyecek söz bulamamıştır. Zira, ken- dilen nezih bir muhitte yetiştiklen için belki de hayatlan boyunca böy- le bir söz duymak bahtsızhklan ol- mamıştır. Onun için de Erdal Beye- fendi, belki de sözlüklere bakarak bu sözün manasını ögrenip utançlara düşmüştür. İşin yanlışı da buradadır. Zira, sözlükler ne yazarsa yazsın, bu bedbaht kelime, buralann kültürün- de böyle bir mana için kullanılmaz. MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Kriz masası oluşturuldu mu?.. Bu sözcük, yanı 'orospu* sözcüğü, 'üsrüne vazife otanayan işlere kanşan kadıntaifesi'ıçın kullamlan bir dil pe- lesengi olmuştur. Burada asla ve kat'a öyle para karşılığında kendini.. diye bir kasıt yoktur ve olamaz. Za- ten Kenan Evren Paşamız da bu ko- nuda verdiklen vecız mütalaada bu hususu ehemmiyetle belirtip, "Mü- nasip değildir, orospuya orospu den- mez" dıyerek olaya açıklık getirmış- tir. Sayın Bakan Ayvaz Bey -bu sözle- ri söylediyse bile- işte bu manada. yani 'üzerine vazifeolmayan işlere ka- nşan kadınlar' manasında söylemiş- tır. Bu kültürel inceliği ifadeyle gö- revli hariciye teşkilatımız uyumakta olup durumu açıklayamayınca mem- leketin düşmanlan at oynatmak fırsa- tını bulmuşlardır. Efendım, öyle her sözün manası için lugatlara bakılacak olsa bu mem- lekette hakaret davasından geçilmez. Söylenen sözde kasıt nedır? Önce ona bakmak icap etmez mı? Kimi za- man güzel kadından anlayan bır er- keğimiz "Ne orospu ama" diyerek hayranlığını belirtip ıltifat ermiş olur. Şimdi buna özür mektubu yazmak mı icap eder? O Avrupalı bayanlan bır maça da- vet etmelı de taraftar tezahüratını dın- letmelidir. Sözleri dillerine çevrildi- ği zaman o bayanlar da "Demek ki burada adet böyleşmiş" diyecek, alınganhklanna son vereceklerdir. Demek kı neymiş, büyütülecekbir şey yokmuş, kültürümüzü anlatama- mak gibi bir derdimiz varmış. Şimdi yapılacak iş. Avrupa'yabir kültür heyetı gönderip hangı sözü, nerede kullandığımızı anlatmaktan ibarettir. Kendımizi bir türlü Avru- pa'ya anlatamıyoruz vesselam. Başbakanımızın mektubuna üzüldük... ayın Başbakanımız da alıngan- lık yapıp özür mektubu gön- A J dermiş. Doğrusu ya, biz de bu- na üzüldük. Öyle ya, siz neden sıkı- lıyorsunuz efendim? Böyle ortaya söylenmiş bir sözden kim gocunu- yorsa sıkılmak da ona düşer. Haddi- miz değil, ama keşke böyle hık mık mektubu yazılacağına telefonu açıp "Aman kardeşler, buna mı üzülüyor- sunuz, ne varmış bunda, hem siz öyle böyle misiniz ki üstünüze alınıyorsu- nuz?" deyıverseydınız işler tatlıya bağlanırdı. Onlar da "Sahi arkadaşlar, biz ne- den ahnıyoruz ki yarası olan gocu- nur" derlerdi. Burada mıllet birbin hakkında neler söylüyor da daha la- fın tükürüğü kurumadan sanlıp öpü- şüyorlar. Hayret yani, dünyada ne alıngan insanlar varmış. Bakın biz yann öbür gün, olmazsa daha ileride bir gün şu Avrupa Top- luluğu'na katılacağız değil mi? De- mek her gün başımıza böyle işler çı- kacak. Yani şimdi biz oraya katılınca ağız tadıyla küfür edemeyecek miy- iz? Böyle alınganlık ederlerse ne trafiğe çıkabiliriz ne stadyuma gide- biliriz ne de delikanlı bir sohbet ede- biliriz. Şimdi bunlann erkekleri de böyle alıngansa işimiz var demektir. Şöyle memleket işi bir muhabbette "Sen de itoğhı itmişsin ha" dedin mi yandm demektir. Haydi zamanın başbakanına mek- tuplar: "Bana şunu bunu dedi." Baş- bakan'da da "Ben de sıkddun, ama' olur böyle şeyler'demeler. Bu işin sonu gelmez. Bilmezler ki 'itoğlu it'demek. işini başanyla yürüten kışi; demektir tyisi mi biz şimdiden "Hangi sözün asıl manası nedir? Ne demeye gelir?' türünden bir sözlük' hazırlayalım da şu Avrupa dillerine, çevirtelim. Bizim gündelik dilimizi 1 küfür sanıp başımıza iş çıkarmasın- 1 lar. Tamam mı yenge?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle