Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 MAYIS 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Akdenizti
işadaımna lerör
dersi'
• Ekonomi Servisi -
Sanayi ve Ticaret Bakanı
Hasan Akyol, Türkiye'ye iş
bağlantısı yapmak üzere
gelen Akdenizli
ışadamlanna, Türkiye'nin
"teröre karşı verdiği
mücadelenin" birmeşru
müdafaa olduğunu ve
"kimsenin, hiçbir devletin
iç işlerine kanşma
hakkının" bulunmadığını
söyledi. tTO Başkanı Atalay
Şahinoğluda geçmişte
Akdeniz ülkelerinin
birbirleriyle ilişkilerinin
zayıf kalmış olduğunu,
ancak ilişki olanaklannın
araştınldığını kaydetti.
Turizmcilere yeni
ödeme planı
• ANKARA (AA)-
Türkiye Kalkınma
Bankası'nın (TKB) alacaklı
olduğu turizm
kuruluşlannın borçlannın
yeni bir ödeme planına
bağlanması kararlaştınldı.
Söz konusu karar, Devlet
Bakanı Onur Kumbaracıbaşı
başkanlığında, Türkiye
Kalkınma Bankası Genel
Müdürii, Başbakanlık,
Hazine ve DPT
müsteşarlannın da katıldığı
toplantıda alındı.
Eczacıbaşı Bilişim
Vakfı Başkanı
• tSTANBUL(AA)-
Bilişim Vakfi Başkanlığı'na
Eczacıbaşı Bilgi İletim
Genel Müdürü Faruk
Eczacıbaşı seçildi. Bilişim
Vakfi'ndan yapılan yazılı
açıklamaya göre başkan
yardımcılığına ise Halıcı
Bilgi tşlem Genel Müdürü
Emrehan Halıcı getirildi.
Hesap uzmanları
kurıriu 50 yaşında
• ANKARA (ANKA)-
Türkiye genelinde en üst
düzeyde vergi denetimiyle
görevli hesap uzmanlan
kurulunun 50'nci kuruluş
yıldönümü 29 mayıs
pazartesi günü kutlanacak.
AB'yle ticaret
açığı küçülüyop
• ANKARA (ANKA)-
Yılın il üç ayında AB
ülkeleriyle yapılan ticarette
verilen açık geçen yılın aynı
dönemine göre yan yanya
azaldı. Açık. ocak-mart
dönemleri ıtibanyla 568.3
milyon dolara geriledi.
Sanayiciler, başta Çiller ile İSO toplantısına katılmayan Gürkan olmak üzere iktidan topa tuttu
Sabancı'dan hükümete: YiyicilerEkonomi Servisi- Sana-
yiciler tstanbul Sanayi Oda-
sı'nın (ISO) meclis toplan-
tısına katılmayan Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Aydın Giiven Gürkan'a ve
hükümete veryansın etti.
Bakanın toplantıya gelme-
mesine hayü sinirlenen İSO
meclis üyesi Sakıp Sabancı,
"Biz buraya spor yapmaya
gelmiyoruz. Sorunlaranızı
gerekli yerlere iletmek için
geliyoruz. Burası Türkiye
sanayiinin kaJbinin atağı
yer. Çauşma Bakanı'na,
'Sen buraya nasıl gelmez-
sin' diye sormak lazım.
Hangi tşin var ki sen benim
toplantıma gelmezsin. Gel-
mi>orsan seni her toplantı-
ya çağıny orum. rvaçöğm ye-
re kadar seni kovalıyorum.
Gelip beni dinleyeceksin.
Gelirken takunlannı da ge-
tireceksin" diye konuştu.
Başbakan Tansu Çiller"i
23 haziranda yapılacak Ve-
rimlilik Konferansı'na çağı-
nrken de oldukça sert bir dil
kullanan Sabancı, Çiller'e
şöyle seslendi:
• Çalışma Bakanı Aydın
Güven Gürkan'ın İSO
toplantısına gelmemesi
sanayicileri çileden çıkardı.
Beklenmedik sert ve sinirli bir
üshıpla, "Sen nasıl buraya
gelmezsin?" diye bakana çatan
Sakıp Sabancı, Verimlilik
Kongresi'ne katılması için
Başbakan'ı da uyardı. sakıp Sabancı siniriiydi diyekonuştu.
• Işadamı ve İSO meclisi üyesi
Sakıp Sabancı, "Biz
sanayiciler, biz üretenler siz
yiyenlere sesleniyoruz. 28
haziranda Başbakan'ı da ;
bekliyoruz. Kendi gelirken
sosyal kafalı fren
memurlanndan bazılannı da
çağırması şarttır"
"Haziran 23'te başbaka-
nı da beküvonız. Gelip gel-
meyeceğini henüz bümiyo-
ruz. Biz sanayiciler. biz üre-
tenler siz yiyenlere sesleni-
yoruz. 23 haziranda başba-
kanı da bekliyoruz. Kendi
gelirken sosyal kafalı fren
memurlanndan bazılannı
da çağırması şarttır"
'Yiyenlere ortak
olduk'
Sabancı "dan sonra söz
alarak, "Sakıp Bey'den he-
yecanlandım. Ben de o yi-
yenlerle yiyenlerin ortağı
olan bizlere seslenmek isti-
yorum" diyen İSO eski
Başkanı Memduh Hacıoğlu
da rant ve faiz politikalan-
na çattı. Ankara'da yiyenle-
rin birbirlerini kolladığını
belirten ve aynı zamanda
Yeni Demokrasi Hareketi
Başkan Yardımcısı olan Ha-
cıoğlu. "Türkiye'nin en bü-
yük sanayicisini konımuş-
lar. Krizde, "Zorda kaldık
diye işçi çıkaranlann cirola-
nna bakm. Çok yüksek kâr-
lar açıkladılar. Bunlar üre-
timden değil, faizden eide
edilen kârlardı" dedi.
ISO'nun nisan ayı olağan
meclis toplantısı yapıldı.
Ana konusu, "TürkSanayi-
inde tstihdam Sorunlan ve
Getişmderi" olarak belirle-
nen toplantıya Çalışma Ba-
kanı Gürkan davetli olduğu
halde gelmeyince işveren-
ler istihdam, çahşanlartn so-
runlan ve sosyal güvenlik
politikalan gibi konulan
aralannda taıtışmak zorun-
da kaldılar.
Toplantının açılış konuş-
masını yapan ÎSO Başkanı
Hüsamettin Kavi, toplantı-
da oluşan fikirleri yazılı
olarak Çalışma Bakanı'na
ileteceklerini belirtti. Tür-
kiye'de uygulanan politika-
lann sanayinin gelişmesine
olanak vermediğinden şikâ-
yet eden Kavi. sosyal gü-
venlik sistemiyle ilgili ola-
rak da şunlan söyledi:
"Sistemin çarpıklığı ve
bunun sonucu sosyal güven-
lik sisteminin maİi sorunla-
n ortadadır. Yülardır sö> lü-
yoruz. Zorunlu tasarruf, ko-
nut edindirme yardımı ve di-
ğer fonlar, sigortalı sayısının
artmasıbir yana, mevcut ça-
kşanı dahi sistemin dışına iti-
yor. Artık dağınıklığa son
verecek, Tü rkiye'yi 21. yüz-
yıla taşıyacak yeni bir sosyal
güvenlik şemsiyesi şarttır."
Toplantıda yaptığı konuş-
maya tepki alan slogamnı
değiştirdiğini belirterek
başlayan TtSK Başkanı Re-
fik Baydur, "O zaman, 'E-
mek kutsal olmaktan çık-
mıştır. Üretken-verimli e-
mek kutsaldır' demiştim.
Şûndi bunu da değiştiriyo-
rum. ^OOO'li yıllarda kutsal
olan işyeri ve işletmedir. E-
mek teknoloji ile birlikte bu
yuvayı ayakta tutmak için
vardır' diyorum. işyeri yok-
sa emek de yoktur" dedi.
Türkiye'deki çalışma yasa-
lannın Nazi Almanyası dö-
nemindeki haliyle durdugu-
nu belirten Baydur, "Pöliti-
kacılann oy avcıuğı için ne-
ler yapûğuu, iktidar uğruna
nasıl el etek öptüğünü gör-
dük hep görmoruz. Çalış-
ma Bakanı 'Ben işçinin ba-
kanıyım" diyor. Ben33yıkür
böyle diyen ikinci bakana
rastlıyorum. Birincisi 15-16
Haziran olaylanna neden ol-
muştu. İkincisi neye sebep
olur onu bilemem" diye ko-
nuştu.
Ekonomik sıkıntılarm aşılmasında 95 'in reform yılı olması gerektiği savunuldu
TOBB de pembe tablo çizemedi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Hükümetin ekonomik po-
litikalanna verdigi destekle tanı-
nan Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği, ekoomideki yapısal so-
runlan görmezden gelemedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Bir-
liği (TOBB) Başkanı Yahm Erez,
1995 in "yapısal reform yıh" öl-
ması gerektiğini bildirdi. Odalar
Birliği'nin önümüzdeki cumar-
tesi yapılacak 50. Genel Kuru-
lu'na sunulmak üzere ha-
zırlanan "Genel Ekono-
mikRapor"yayımlandı. f
TOBB Başkanı Erez,
1994'ündeğerlendirildiği
ve 1995 beklentilerinin ele
alındığı raporda yer alan önsö-
zünde, Türkiye'de 1994'teçeşit-
lı ekonomik ve sosyal değişik-
likler ve gelişmelerin birlikte ya-
şandığını hatırlattı. Bu değişi-
min, bazı sorunlan da beraberin-
de getirdiğini vurgulayan
Erez. ekonomik sorunla-
| nn en önemlisinin uzun
süredir devam eden "fi-
yat istikrarsızlığı'" olduğu-
nu kaydetti.
Erez. süregelen istikrarsız-
lığın giderilmesi için zamanında
önlemlerin alınmaması sebebiy-
le ekonomideki sorunlann da gi-
derek büyüdüğünü kaydetti.
1994'te "ihracabn artması,
cari işlemler büançosunun fazla
vermesi. dö\iz kurlannda istik-
rar sağlanması, kamu fınans
açıklannın azalması" gibi olum-
lu gelişmeler yaşandığını da ha-
tırlatan Erez, aynı yıl, "enflasvt)-
nun yüksolmesi. GSMH'nin kü-
çülmesi, yatınmlann azalması,
işsizliğin artması, maaş ve ücret-
lerde reel gerileme" gibi geliş-
meler meydana geldiğini de söy-
ledi.
Gümrük birliğinin yaklaşmasına karşın Meclis'in çalışmadığını belirtiyorlar
i sanayiciler seçimden yana
İZMİR (Cumhurh»et Ege Bü-
rosu)- Ege Bölgesi Sanayi Oda-
sı Yönetim Kurulu Başkanı Se-
lim Yaşar, TBMM'nin yetennce
çalışmadığını belirtti ve seçimin
'kaçınılmaz' olduğunu söyledi.
Gümrük birliğinin yaklaşmasına
karşın TBMM'nin yapısal deği-
şikJikJeri yapmadıgını belirten
Yaşar "Seçimden korkmamak
gerekir. Şu anda seçim ekononû-
si üst düze>1ere çıkmıştır. Bize la-
zım olan seçün ekonomisi değil,
geçim ckonomisidir" diye konuş-
tu. Yaşar, asgan ücretinde brüt 10
milyon lira olarak belirlenmesi
gerektiğini savundu.
Ege Bölgesi'nin
sanayicileri. tüccarla-
nn aksine seçim isti-
yor. EBSO Yönetim
Kurulu Başkanı Ya-
şar, dün düzenlediği
basın toplantısında
sanayicilerin gümrük
birlığine hazır oldu-
ğunu söyledi.
Krizin tüm ağırlı-
EBSO Başkanı Yaşar
ğına karşın sanayicinin fiziki ka-
pasitelerini arttırdığını beliren
Yaşar, Ege'de yeni yatınmlarla
kapasitenin yüzde 20-30 arasın-
da büyüdüğünü dile
getirdi.
Türkiye'de şirket
kârlannın üretim ye-
rine Hazine bonolan
olduğunu da savunan
Yaşar, "Yani devlet,
öyle bir borclanma al-
Onagü-miştirkihesa-
bını ancak böyle
denklestirebiüyor. Bu
gelecek için önemli bir
sorundur. Paranın yatınm için
kullanılması asıl amaç olmabdır.
Türkiye'de guişim eksikliği var-
dır. Bunun nedeni, yaşanan kriz-
den dolavı herkesin öz ksynakla-
nna dönmüş olmasıdır. Geçen >>
la göre yüzde 71 fiyat artışı görül-
mektedir. Bu da enflasyondur.
Kamunun \erimsiztiği gidcrilme-
den enflasvonun aşağıya iıunesi
çok zor" dedi.
Yaşar. "Sanayinin gelişmesi
için asgari refah düzeyüıin olma-
sı şarttır. İşverenin asgari ücrete
karşı lobi oluşturduğu iddialan
var. Bu lobinin içinde Egeli sana-
yiciler yoktur. Egeü sanayici, işçi-
srvle el ele. kol koladır. .\sgari üc-
retin brüt 10 milyon lira olması
gerekir'' dedi.
AB GENEL MUDURU;
Gumruk bırlığı
topu siyasilerde
lZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-
Dış Ticaret Müsteşarlığı AB Genel Müdü-
rü Reyhan Atmaca. Avrupa Birliği ülkele-
riyle Türk bürokratlann gümrük birliği
için ellerinden gelen tüm çabalan göster-
diğini belirterek sıranın siyasilere geldiği-
ni dile getirdi. Atmaca. TBMM'nin gün-
deminde bulunan yasalann bir an önce çı-
kanlması gerektiğini vurgulayarak bunla-
nn gerçekleşmemesi durumunda gümrük
birliğinin 6 ay ertelenebileceğini dile ge-
tirdi.
Ege Sanayici ve Işadamlan Derneği'nin
konuğu olarak Iz-
mir'e gelen Dış Tica-
ret Müsteşarlığı AB
Genel Müdürü Atma-
ca, gümrük birliğiyle
ilgili sanayici ve işa-
damlarını bilgilendirdi. Türkiye'nin
AB'deki gündeminin 35 yıllık bir geçmi-
şi bulunduğunu belirten Atmaca, "Bizbu-
na kendi aramızda artik' Dede Korkut Ma-
sallan' diyoruz. Çünkü bir türlü sonu gel-
miyor" dedi.
Gümrük birliğinin bir anlaşma olmadı-
ğını, bunun da kamuoyunda yanlış anlaşıl-
dığını dile getiren Atmaca, "Biz Türki-
ye'nin topluluğa tam entegrasyonunu isti-
yoruz. Ancak Roma Anlaşması'na göre bu
entegrasyonun gerçekleşme şekU degişti.
Bunu istiyorsak Roma Anlaşması'nda ka-
raıiaşnnlan tüm kararlan ülkemizde yü-
rürlüğe sokmanuz gereldr" diye konuştu.
ıı ıtaiK ıııııtı
MM
TOFAŞ SERVIS GUNLERI
BAŞLADI.
İşçilikte ve
yedek parçalarda
indirim.
Tofaş Servis Günleri başladı. Bütün Tofaş sahiplerini, 22 Mayıs-3 Haziran 1995 tarihleri arasında devam edecek olan bu
kampanya boyunca, Yetkili Tofaş Servisleri'ne davet ediyoruz. Tofaş'ın üstün hizmet anlayışını yansıtan servislerimiz, uzman
kadro ve modern donanımlarıyla, siz ve otomobiliniz için en doğru seçimdir.
Tofaş Servis Günleri boyunca, aşağıdaki hizmetlerden
yararlanacaksınız.
• Ücretsiz egzoz gazı analizi:
Çevreye duyarlı bütün Tofaş sahiplerini, karbonmonoksit gazı ölçümü
yapormaya davet ediyoruz.
• Ücretsiz diagnostik bakım:
Son derece gelişmiş test cihazlarıyla sunulan bu hizmet sayesinde,
otomobilinizin motorunun bütün hayati fonksiyonları test ediliyor,
durumu hakkında bilgi veriliyor.
• Ücretsiz genel durum kontrolü:
Bu hizmetle, kaportasından boyasına, yağından suyuna kadar
otomobilinizin genei durumuyla ilgili her konuda bilgilenmeniz sağfamyor.
• Tofaş Servis Günleri İndirimi:
Tofaş, Senis Günleri boyunca % 10 oranında özel indirim sunuyor.
Kampanya sûresince Yetkili Tofaş Servisleri'ne gelen herkes, bütün
işlemlerin işçlliginde ve yedek parçalarda bu indirimden yararlanacak.
"1 ofaj Servii Günleri" kampanyası, hasarsı/- ve boya-kaporta ışlemi gerektirmeyen otomobiller için geçerlidir. Senıslerımız,
kampanya sûresince. Cumartesı ve Pazar günleri de hizmetinizdedir. Lütfen servisinizden randevu alınız.
Tofaş otomobilleri hakkında daha aynntılı bilgi için, ücreısiz Tofaş 24 hactını arayabilirsiniz. Türkiye'nin her yerinden 0 800 211 42 42.
EN İYI HİZMETI DAIMA TOFAŞ VERIR.
İŞÇİNtN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Mirkelam
"Mirkelam firtınası" diye ilk televizyon anonsunu
duyduğumda, ne olduğunu hiç anlayamadım. Son-
ra sanat dünyamıza bir bomba gibi düşen, yeni bir
pop sanatçımızın soyadı olduğunu öğrendim. Fer-
gan Mirkelam, hemen hemen bütün büyük tirajlı
gazeteler ve reatingi yüksek televizyon programla-
rında. "Mirkelam"\n sözcük karşılığını açıklamayı da
unutmayarak, beni bir meraktan kurtardılar. Mirke-
lam "doğru söz" demekmiş.
Keşke, yeni rock-klasik Türk müziği bileşimi pop
müzik yapacağını söyleyen sanatçımızın ünlenme-
si uğurtu gelse de Mirkelam'dan ilham alarak, poli-
tikacılanmızda, yaşamımızda, birazcık "doğru söz",
"dürüstlük" arayışı başlasa.
Eski Kuşadası Belediye Başkanı Lütfi Suyolcu ci-
nayetinin, imar izni rüşveti, rant terörü ile ilişkili ol-
duğu ortaya çıkmış. Kuşadası'nda Çiller ailesinin de
adının kanştığı çok büyük kirii işlerden söz ediliyor.
Bir yandan da Çillerler'in Türkiye'de sembolik ola-
rak ödedikleri vergilerden, ikinci vatanlan ABD'de
kaçamadıklan ortaya çıkıyor.
Cavit Çağlar'ın vergi kaçakçıhğı, ticari oyunlan-
na ilişkin haberter bir günlüğüne büyük tirajlı gaze-
telerin manşetine çıkıyor. Ortalığın kanşması, büyük
tepkilerin doğması gerekir değil mi? Normal bir ül-
kede bu türden işlerin sonucunda Başbakan'ın, es-
ki bakan, şimdi DYP muhalefetinin liderlerinden
Çağlar'ın milletvekilliğinden istifasına, yasal, yargı-
sal hesap sorulmasına kadar uzanması gerekir. Biz-
de daha önceleri skandal olarak patlamış daha bü-
yük işlerden hiçbirinin hesabı bile sorulamadı.
Çiller ve Çağlar henüz iktidar plmanın korumasın-
da. Biz düşenleri de gördük. Özal hanedanı onca
skandalın ardından neyin hesabını verdi? Semra
Hanımefendi, Selim Edes, oğul özal yasalara gö-
re onca neden, vergi borçlan, açılmış davalar durur-
ken, ellerini kollannı sallayarak yurtdışına çıktılar. Is-
viçre bankalarındaki şifreli hesaplan, rüşvet olayla-
nnı unutup gittik.
Haksız kazanç, vergi kaçakçıhğı, yolsuzluk, rüş-
vet olaylanna kanşma, nerede ise sosyal ayıp olmak-
tan çıktı. Yakalananı bile siyasal itibarını(!) kaybetmi-
yor. Yakalanmaytp köşeyi dönmek nerede ise başa-
rı, saygınlık ölçüsü.
Özel yaşamlara dönük bu deformasyonla atbaşı,
toplumsal değerierin çöküşü de yaşanıyor. Meclis,
geçmesi zorunlu yasalar için bile toplanamıyor. Par-
lamenterlerin seçim bölgeîerine dağıldıklan, önümü-
zün yaz olduğu anımsanınca, çok acil yasalara çıka-
nlması gerekli yasalara ilişkin umutlar kınlıyor. Gere-
ken yasalar çıkmazsa gümrük birliğinin başka hiçbir
neden olmadan otomatikman suya düşeceği uyan-
lan bile partilerimizi, parlamenterlerimizi sarsmıyor.
Refah'la şeriata teslim olma yanşına giren bütün
sağ partiler, cuma namazı izninde sağladıklan ittifa-
kı, uzlaştıklan, kamuoyunda söz verdikleri, anayasa
değişiklikleri, seçim yasası, diğer pek çok yasa üze-
rinde ortaya koymaya hiç niyetli gözükmüyorlar. Ver-
gi reformu, sosyal paket, memurun sendika hakkı
gibi toplumumuz için çok önemli, kitlelerin yaşamın-
da çok önemli işlevi olan konular ise rafa kalkmışa
benzer.
Son zamanlarda siyasi partilerimizin çizdiği tab-
loya şöyle bir dikkatle hiç göz attınız mı? Yaptıklan,
savundukları ilkeler ile sosyal demokratlar ancak bir
sağ liberal parti kimlik ve sorumluluğunda. Sağ ve
ortada geçinen partiler ise liberal-demokrat çizgiden
fazlası ile sapmış, ırkçılık ve şeriata ödün verme ya-
rışında.
Hiç bu kadar ağır bir değerler erozyonu süreci ya-
şamış mıydık? Durumumuzu Osmanh'nın çöküş yıl-
larına benzetenler var. 2. Cumhuriyet, Sevrtartışma-
lannın aynı süreçte yaşanması elbet bir rastlantı de-
ğil.
Milli futbol takımının zaferi sonrası, Türkiye'nin her
yerinde yaşanan sahneleri, bugünlerde şehirlerara-
sı otobüs garajlanna yakın oturanlar, her gece ay-
nen yaşıyorlar. Ben de her gece askere uğurtama şö-
lenleri(!) arasında uyuyup uyanıyorum. Meğersem
geçen yıllar atılan "En büyük asker, bizim asker"
sloganları ne kadar masum ve insancılmış. Bugün-
lerde çılgın sarhoş gençler, arabalardan etrafa akıl
almaz bir taşkınlık ve saldırganlık içinde, bozkurt se-
lamları ile, silahları patlata patlata. davul zurnalarla
dönenip duruyorlar. Bazan devriye polis araçlan ile
karşılaşıyoriar. Taşkınlıklannın, ateş açmalannın önü-
negeçilirsanıyorsunuz. Negezer? Karşılıklı, bozkurt
işaretli selamlaşmalar yaşanıyor.
Gelişmelerden TÜSİAD bile çok kaygılı, radikalle-
rin, Hitler eğilimlilerin iktidar olmaları tehdidine kar-
şı seçim sisteminde yaratılabilecek güvenceler üze-
rinde çalışmalar yapmışlar. Solun fanatik karşıtı ol-
duğunu bildiğim bir işadamı, önceki gece Hikmet
Çetin'in konuştuğu Taksim toplantısında, "Solpar-
tiler bile birteşme, iktidar olma altematifini yaratma
becerisini göstersin, oyumu veririm" diyordu.
Fergan Mirkelam'ın pop dünyamıza bir fırtına gi-
bi girmesi belki uğur getirir. Mirkelam "doğru söz",
"dürüstlük", "değerler" arayışı yeniden yaşamımız-
da bir yer, anlam kazanır.
OECD, Türkiye
Raporu hazarlıyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ekonomik lşbirli-
ği ve Kalkınma Teşkilatrnın
(OECD) Türkiye'nin ulusal
bilim ve teknoloji politikala-
nnı gözden geçirerek bir ra-
jx)r hazırlayacağı bildirildi.
Türkiye Bilimsel ve Tek-
nik Araştırma Kurumu'nca
(TÜBtTAK) düzenlenen
"OECD Ülke Raporu" top-
lantısı dün yapıldı. TÜBt-
TAK. Feza Gürsey Salo-
nu'nda düzenlenen toplantı-
nın açış konuşmasıru. insan
haklanndan sorumlu Devlet
Bakanı Algan Hacaloğlu
yaptı. Hacaloğlu. OECD ta-
rafından hazırlanan "Ülke
Raporu"nun bilim ve tekno-
lojinin gelişimi açısından
önemine değinerek, "Türki-
ye'nin yedinci 5yüuk kalkın-
ma planı için de kaynak teş-
kil edecektir" dedi.
TÜBİTAK Başkanı, Prof.
Dr. TosunTerzioğlu da. Türk
eğitim ve teknolojisine kat-
kılannı vurguladığı TÜBİ-
TAK'ın, bilim adamlannın
yetişmesinde önemli bir rol
üstlendiğini söyledi.
ISEDAK, eylem
planını tarbştı
Ekonomi Servisi - lslam
Konferansı Teşkilatı (|KT)
Ekonomik ve Ticari lşbirliğı
Daimi Komitesi (ISEDAK)
Izleme Komitesi'nin 11. top-
lantısı Istanbul'da başladı.
Toplantının açılışına bir me-
saj gönderen Cumhurbaşka-
nı Sülevman Demirel, İSE-
DAK çalışmalarının başla-
masının üzerinden 11 yıl
geçtiğineişaretederek "Bu-
günün dümasındaki politik
ve ekonomik durumu soğuk
savaş dönemiyle karşılaştır-
dığııruzda, daha kompükeve
kararsız bir >-apı görüyomz''
dedi.
Maliye Bakanı Ismet Atti-
la da 7. lslam Zirve Konfe-
ransı'nda onaylanan yeni
Eylem Plam'nın dagerçekçi
bir yaklaşımla uygulamaya
geçirilmesi gerektiğini be-
lirtti. Bu arada lslam Kalkın-
ma Bankası'nın aralannda
Türkiye'nin de bulunduğu
çeşitli ülkelere 177.4 milyon
dolarlık mali anlaşmalar im-
zaladıgı belirtildi.