09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 MAYIS 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Akdenizti işadaımna lerör dersi' • Ekonomi Servisi - Sanayi ve Ticaret Bakanı Hasan Akyol, Türkiye'ye iş bağlantısı yapmak üzere gelen Akdenizli ışadamlanna, Türkiye'nin "teröre karşı verdiği mücadelenin" birmeşru müdafaa olduğunu ve "kimsenin, hiçbir devletin iç işlerine kanşma hakkının" bulunmadığını söyledi. tTO Başkanı Atalay Şahinoğluda geçmişte Akdeniz ülkelerinin birbirleriyle ilişkilerinin zayıf kalmış olduğunu, ancak ilişki olanaklannın araştınldığını kaydetti. Turizmcilere yeni ödeme planı • ANKARA (AA)- Türkiye Kalkınma Bankası'nın (TKB) alacaklı olduğu turizm kuruluşlannın borçlannın yeni bir ödeme planına bağlanması kararlaştınldı. Söz konusu karar, Devlet Bakanı Onur Kumbaracıbaşı başkanlığında, Türkiye Kalkınma Bankası Genel Müdürii, Başbakanlık, Hazine ve DPT müsteşarlannın da katıldığı toplantıda alındı. Eczacıbaşı Bilişim Vakfı Başkanı • tSTANBUL(AA)- Bilişim Vakfi Başkanlığı'na Eczacıbaşı Bilgi İletim Genel Müdürü Faruk Eczacıbaşı seçildi. Bilişim Vakfi'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre başkan yardımcılığına ise Halıcı Bilgi tşlem Genel Müdürü Emrehan Halıcı getirildi. Hesap uzmanları kurıriu 50 yaşında • ANKARA (ANKA)- Türkiye genelinde en üst düzeyde vergi denetimiyle görevli hesap uzmanlan kurulunun 50'nci kuruluş yıldönümü 29 mayıs pazartesi günü kutlanacak. AB'yle ticaret açığı küçülüyop • ANKARA (ANKA)- Yılın il üç ayında AB ülkeleriyle yapılan ticarette verilen açık geçen yılın aynı dönemine göre yan yanya azaldı. Açık. ocak-mart dönemleri ıtibanyla 568.3 milyon dolara geriledi. Sanayiciler, başta Çiller ile İSO toplantısına katılmayan Gürkan olmak üzere iktidan topa tuttu Sabancı'dan hükümete: YiyicilerEkonomi Servisi- Sana- yiciler tstanbul Sanayi Oda- sı'nın (ISO) meclis toplan- tısına katılmayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Giiven Gürkan'a ve hükümete veryansın etti. Bakanın toplantıya gelme- mesine hayü sinirlenen İSO meclis üyesi Sakıp Sabancı, "Biz buraya spor yapmaya gelmiyoruz. Sorunlaranızı gerekli yerlere iletmek için geliyoruz. Burası Türkiye sanayiinin kaJbinin atağı yer. Çauşma Bakanı'na, 'Sen buraya nasıl gelmez- sin' diye sormak lazım. Hangi tşin var ki sen benim toplantıma gelmezsin. Gel- mi>orsan seni her toplantı- ya çağıny orum. rvaçöğm ye- re kadar seni kovalıyorum. Gelip beni dinleyeceksin. Gelirken takunlannı da ge- tireceksin" diye konuştu. Başbakan Tansu Çiller"i 23 haziranda yapılacak Ve- rimlilik Konferansı'na çağı- nrken de oldukça sert bir dil kullanan Sabancı, Çiller'e şöyle seslendi: • Çalışma Bakanı Aydın Güven Gürkan'ın İSO toplantısına gelmemesi sanayicileri çileden çıkardı. Beklenmedik sert ve sinirli bir üshıpla, "Sen nasıl buraya gelmezsin?" diye bakana çatan Sakıp Sabancı, Verimlilik Kongresi'ne katılması için Başbakan'ı da uyardı. sakıp Sabancı siniriiydi diyekonuştu. • Işadamı ve İSO meclisi üyesi Sakıp Sabancı, "Biz sanayiciler, biz üretenler siz yiyenlere sesleniyoruz. 28 haziranda Başbakan'ı da ; bekliyoruz. Kendi gelirken sosyal kafalı fren memurlanndan bazılannı da çağırması şarttır" "Haziran 23'te başbaka- nı da beküvonız. Gelip gel- meyeceğini henüz bümiyo- ruz. Biz sanayiciler. biz üre- tenler siz yiyenlere sesleni- yoruz. 23 haziranda başba- kanı da bekliyoruz. Kendi gelirken sosyal kafalı fren memurlanndan bazılannı da çağırması şarttır" 'Yiyenlere ortak olduk' Sabancı "dan sonra söz alarak, "Sakıp Bey'den he- yecanlandım. Ben de o yi- yenlerle yiyenlerin ortağı olan bizlere seslenmek isti- yorum" diyen İSO eski Başkanı Memduh Hacıoğlu da rant ve faiz politikalan- na çattı. Ankara'da yiyenle- rin birbirlerini kolladığını belirten ve aynı zamanda Yeni Demokrasi Hareketi Başkan Yardımcısı olan Ha- cıoğlu. "Türkiye'nin en bü- yük sanayicisini konımuş- lar. Krizde, "Zorda kaldık diye işçi çıkaranlann cirola- nna bakm. Çok yüksek kâr- lar açıkladılar. Bunlar üre- timden değil, faizden eide edilen kârlardı" dedi. ISO'nun nisan ayı olağan meclis toplantısı yapıldı. Ana konusu, "TürkSanayi- inde tstihdam Sorunlan ve Getişmderi" olarak belirle- nen toplantıya Çalışma Ba- kanı Gürkan davetli olduğu halde gelmeyince işveren- ler istihdam, çahşanlartn so- runlan ve sosyal güvenlik politikalan gibi konulan aralannda taıtışmak zorun- da kaldılar. Toplantının açılış konuş- masını yapan ÎSO Başkanı Hüsamettin Kavi, toplantı- da oluşan fikirleri yazılı olarak Çalışma Bakanı'na ileteceklerini belirtti. Tür- kiye'de uygulanan politika- lann sanayinin gelişmesine olanak vermediğinden şikâ- yet eden Kavi. sosyal gü- venlik sistemiyle ilgili ola- rak da şunlan söyledi: "Sistemin çarpıklığı ve bunun sonucu sosyal güven- lik sisteminin maİi sorunla- n ortadadır. Yülardır sö> lü- yoruz. Zorunlu tasarruf, ko- nut edindirme yardımı ve di- ğer fonlar, sigortalı sayısının artmasıbir yana, mevcut ça- kşanı dahi sistemin dışına iti- yor. Artık dağınıklığa son verecek, Tü rkiye'yi 21. yüz- yıla taşıyacak yeni bir sosyal güvenlik şemsiyesi şarttır." Toplantıda yaptığı konuş- maya tepki alan slogamnı değiştirdiğini belirterek başlayan TtSK Başkanı Re- fik Baydur, "O zaman, 'E- mek kutsal olmaktan çık- mıştır. Üretken-verimli e- mek kutsaldır' demiştim. Şûndi bunu da değiştiriyo- rum. ^OOO'li yıllarda kutsal olan işyeri ve işletmedir. E- mek teknoloji ile birlikte bu yuvayı ayakta tutmak için vardır' diyorum. işyeri yok- sa emek de yoktur" dedi. Türkiye'deki çalışma yasa- lannın Nazi Almanyası dö- nemindeki haliyle durdugu- nu belirten Baydur, "Pöliti- kacılann oy avcıuğı için ne- ler yapûğuu, iktidar uğruna nasıl el etek öptüğünü gör- dük hep görmoruz. Çalış- ma Bakanı 'Ben işçinin ba- kanıyım" diyor. Ben33yıkür böyle diyen ikinci bakana rastlıyorum. Birincisi 15-16 Haziran olaylanna neden ol- muştu. İkincisi neye sebep olur onu bilemem" diye ko- nuştu. Ekonomik sıkıntılarm aşılmasında 95 'in reform yılı olması gerektiği savunuldu TOBB de pembe tablo çizemedi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hükümetin ekonomik po- litikalanna verdigi destekle tanı- nan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, ekoomideki yapısal so- runlan görmezden gelemedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Bir- liği (TOBB) Başkanı Yahm Erez, 1995 in "yapısal reform yıh" öl- ması gerektiğini bildirdi. Odalar Birliği'nin önümüzdeki cumar- tesi yapılacak 50. Genel Kuru- lu'na sunulmak üzere ha- zırlanan "Genel Ekono- mikRapor"yayımlandı. f TOBB Başkanı Erez, 1994'ündeğerlendirildiği ve 1995 beklentilerinin ele alındığı raporda yer alan önsö- zünde, Türkiye'de 1994'teçeşit- lı ekonomik ve sosyal değişik- likler ve gelişmelerin birlikte ya- şandığını hatırlattı. Bu değişi- min, bazı sorunlan da beraberin- de getirdiğini vurgulayan Erez. ekonomik sorunla- | nn en önemlisinin uzun süredir devam eden "fi- yat istikrarsızlığı'" olduğu- nu kaydetti. Erez. süregelen istikrarsız- lığın giderilmesi için zamanında önlemlerin alınmaması sebebiy- le ekonomideki sorunlann da gi- derek büyüdüğünü kaydetti. 1994'te "ihracabn artması, cari işlemler büançosunun fazla vermesi. dö\iz kurlannda istik- rar sağlanması, kamu fınans açıklannın azalması" gibi olum- lu gelişmeler yaşandığını da ha- tırlatan Erez, aynı yıl, "enflasvt)- nun yüksolmesi. GSMH'nin kü- çülmesi, yatınmlann azalması, işsizliğin artması, maaş ve ücret- lerde reel gerileme" gibi geliş- meler meydana geldiğini de söy- ledi. Gümrük birliğinin yaklaşmasına karşın Meclis'in çalışmadığını belirtiyorlar i sanayiciler seçimden yana İZMİR (Cumhurh»et Ege Bü- rosu)- Ege Bölgesi Sanayi Oda- sı Yönetim Kurulu Başkanı Se- lim Yaşar, TBMM'nin yetennce çalışmadığını belirtti ve seçimin 'kaçınılmaz' olduğunu söyledi. Gümrük birliğinin yaklaşmasına karşın TBMM'nin yapısal deği- şikJikJeri yapmadıgını belirten Yaşar "Seçimden korkmamak gerekir. Şu anda seçim ekononû- si üst düze>1ere çıkmıştır. Bize la- zım olan seçün ekonomisi değil, geçim ckonomisidir" diye konuş- tu. Yaşar, asgan ücretinde brüt 10 milyon lira olarak belirlenmesi gerektiğini savundu. Ege Bölgesi'nin sanayicileri. tüccarla- nn aksine seçim isti- yor. EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ya- şar, dün düzenlediği basın toplantısında sanayicilerin gümrük birlığine hazır oldu- ğunu söyledi. Krizin tüm ağırlı- EBSO Başkanı Yaşar ğına karşın sanayicinin fiziki ka- pasitelerini arttırdığını beliren Yaşar, Ege'de yeni yatınmlarla kapasitenin yüzde 20-30 arasın- da büyüdüğünü dile getirdi. Türkiye'de şirket kârlannın üretim ye- rine Hazine bonolan olduğunu da savunan Yaşar, "Yani devlet, öyle bir borclanma al- Onagü-miştirkihesa- bını ancak böyle denklestirebiüyor. Bu gelecek için önemli bir sorundur. Paranın yatınm için kullanılması asıl amaç olmabdır. Türkiye'de guişim eksikliği var- dır. Bunun nedeni, yaşanan kriz- den dolavı herkesin öz ksynakla- nna dönmüş olmasıdır. Geçen >> la göre yüzde 71 fiyat artışı görül- mektedir. Bu da enflasyondur. Kamunun \erimsiztiği gidcrilme- den enflasvonun aşağıya iıunesi çok zor" dedi. Yaşar. "Sanayinin gelişmesi için asgari refah düzeyüıin olma- sı şarttır. İşverenin asgari ücrete karşı lobi oluşturduğu iddialan var. Bu lobinin içinde Egeli sana- yiciler yoktur. Egeü sanayici, işçi- srvle el ele. kol koladır. .\sgari üc- retin brüt 10 milyon lira olması gerekir'' dedi. AB GENEL MUDURU; Gumruk bırlığı topu siyasilerde lZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Dış Ticaret Müsteşarlığı AB Genel Müdü- rü Reyhan Atmaca. Avrupa Birliği ülkele- riyle Türk bürokratlann gümrük birliği için ellerinden gelen tüm çabalan göster- diğini belirterek sıranın siyasilere geldiği- ni dile getirdi. Atmaca. TBMM'nin gün- deminde bulunan yasalann bir an önce çı- kanlması gerektiğini vurgulayarak bunla- nn gerçekleşmemesi durumunda gümrük birliğinin 6 ay ertelenebileceğini dile ge- tirdi. Ege Sanayici ve Işadamlan Derneği'nin konuğu olarak Iz- mir'e gelen Dış Tica- ret Müsteşarlığı AB Genel Müdürü Atma- ca, gümrük birliğiyle ilgili sanayici ve işa- damlarını bilgilendirdi. Türkiye'nin AB'deki gündeminin 35 yıllık bir geçmi- şi bulunduğunu belirten Atmaca, "Bizbu- na kendi aramızda artik' Dede Korkut Ma- sallan' diyoruz. Çünkü bir türlü sonu gel- miyor" dedi. Gümrük birliğinin bir anlaşma olmadı- ğını, bunun da kamuoyunda yanlış anlaşıl- dığını dile getiren Atmaca, "Biz Türki- ye'nin topluluğa tam entegrasyonunu isti- yoruz. Ancak Roma Anlaşması'na göre bu entegrasyonun gerçekleşme şekU degişti. Bunu istiyorsak Roma Anlaşması'nda ka- raıiaşnnlan tüm kararlan ülkemizde yü- rürlüğe sokmanuz gereldr" diye konuştu. ıı ıtaiK ıııııtı MM TOFAŞ SERVIS GUNLERI BAŞLADI. İşçilikte ve yedek parçalarda indirim. Tofaş Servis Günleri başladı. Bütün Tofaş sahiplerini, 22 Mayıs-3 Haziran 1995 tarihleri arasında devam edecek olan bu kampanya boyunca, Yetkili Tofaş Servisleri'ne davet ediyoruz. Tofaş'ın üstün hizmet anlayışını yansıtan servislerimiz, uzman kadro ve modern donanımlarıyla, siz ve otomobiliniz için en doğru seçimdir. Tofaş Servis Günleri boyunca, aşağıdaki hizmetlerden yararlanacaksınız. • Ücretsiz egzoz gazı analizi: Çevreye duyarlı bütün Tofaş sahiplerini, karbonmonoksit gazı ölçümü yapormaya davet ediyoruz. • Ücretsiz diagnostik bakım: Son derece gelişmiş test cihazlarıyla sunulan bu hizmet sayesinde, otomobilinizin motorunun bütün hayati fonksiyonları test ediliyor, durumu hakkında bilgi veriliyor. • Ücretsiz genel durum kontrolü: Bu hizmetle, kaportasından boyasına, yağından suyuna kadar otomobilinizin genei durumuyla ilgili her konuda bilgilenmeniz sağfamyor. • Tofaş Servis Günleri İndirimi: Tofaş, Senis Günleri boyunca % 10 oranında özel indirim sunuyor. Kampanya sûresince Yetkili Tofaş Servisleri'ne gelen herkes, bütün işlemlerin işçlliginde ve yedek parçalarda bu indirimden yararlanacak. "1 ofaj Servii Günleri" kampanyası, hasarsı/- ve boya-kaporta ışlemi gerektirmeyen otomobiller için geçerlidir. Senıslerımız, kampanya sûresince. Cumartesı ve Pazar günleri de hizmetinizdedir. Lütfen servisinizden randevu alınız. Tofaş otomobilleri hakkında daha aynntılı bilgi için, ücreısiz Tofaş 24 hactını arayabilirsiniz. Türkiye'nin her yerinden 0 800 211 42 42. EN İYI HİZMETI DAIMA TOFAŞ VERIR. İŞÇİNtN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Mirkelam "Mirkelam firtınası" diye ilk televizyon anonsunu duyduğumda, ne olduğunu hiç anlayamadım. Son- ra sanat dünyamıza bir bomba gibi düşen, yeni bir pop sanatçımızın soyadı olduğunu öğrendim. Fer- gan Mirkelam, hemen hemen bütün büyük tirajlı gazeteler ve reatingi yüksek televizyon programla- rında. "Mirkelam"\n sözcük karşılığını açıklamayı da unutmayarak, beni bir meraktan kurtardılar. Mirke- lam "doğru söz" demekmiş. Keşke, yeni rock-klasik Türk müziği bileşimi pop müzik yapacağını söyleyen sanatçımızın ünlenme- si uğurtu gelse de Mirkelam'dan ilham alarak, poli- tikacılanmızda, yaşamımızda, birazcık "doğru söz", "dürüstlük" arayışı başlasa. Eski Kuşadası Belediye Başkanı Lütfi Suyolcu ci- nayetinin, imar izni rüşveti, rant terörü ile ilişkili ol- duğu ortaya çıkmış. Kuşadası'nda Çiller ailesinin de adının kanştığı çok büyük kirii işlerden söz ediliyor. Bir yandan da Çillerler'in Türkiye'de sembolik ola- rak ödedikleri vergilerden, ikinci vatanlan ABD'de kaçamadıklan ortaya çıkıyor. Cavit Çağlar'ın vergi kaçakçıhğı, ticari oyunlan- na ilişkin haberter bir günlüğüne büyük tirajlı gaze- telerin manşetine çıkıyor. Ortalığın kanşması, büyük tepkilerin doğması gerekir değil mi? Normal bir ül- kede bu türden işlerin sonucunda Başbakan'ın, es- ki bakan, şimdi DYP muhalefetinin liderlerinden Çağlar'ın milletvekilliğinden istifasına, yasal, yargı- sal hesap sorulmasına kadar uzanması gerekir. Biz- de daha önceleri skandal olarak patlamış daha bü- yük işlerden hiçbirinin hesabı bile sorulamadı. Çiller ve Çağlar henüz iktidar plmanın korumasın- da. Biz düşenleri de gördük. Özal hanedanı onca skandalın ardından neyin hesabını verdi? Semra Hanımefendi, Selim Edes, oğul özal yasalara gö- re onca neden, vergi borçlan, açılmış davalar durur- ken, ellerini kollannı sallayarak yurtdışına çıktılar. Is- viçre bankalarındaki şifreli hesaplan, rüşvet olayla- nnı unutup gittik. Haksız kazanç, vergi kaçakçıhğı, yolsuzluk, rüş- vet olaylanna kanşma, nerede ise sosyal ayıp olmak- tan çıktı. Yakalananı bile siyasal itibarını(!) kaybetmi- yor. Yakalanmaytp köşeyi dönmek nerede ise başa- rı, saygınlık ölçüsü. Özel yaşamlara dönük bu deformasyonla atbaşı, toplumsal değerierin çöküşü de yaşanıyor. Meclis, geçmesi zorunlu yasalar için bile toplanamıyor. Par- lamenterlerin seçim bölgeîerine dağıldıklan, önümü- zün yaz olduğu anımsanınca, çok acil yasalara çıka- nlması gerekli yasalara ilişkin umutlar kınlıyor. Gere- ken yasalar çıkmazsa gümrük birliğinin başka hiçbir neden olmadan otomatikman suya düşeceği uyan- lan bile partilerimizi, parlamenterlerimizi sarsmıyor. Refah'la şeriata teslim olma yanşına giren bütün sağ partiler, cuma namazı izninde sağladıklan ittifa- kı, uzlaştıklan, kamuoyunda söz verdikleri, anayasa değişiklikleri, seçim yasası, diğer pek çok yasa üze- rinde ortaya koymaya hiç niyetli gözükmüyorlar. Ver- gi reformu, sosyal paket, memurun sendika hakkı gibi toplumumuz için çok önemli, kitlelerin yaşamın- da çok önemli işlevi olan konular ise rafa kalkmışa benzer. Son zamanlarda siyasi partilerimizin çizdiği tab- loya şöyle bir dikkatle hiç göz attınız mı? Yaptıklan, savundukları ilkeler ile sosyal demokratlar ancak bir sağ liberal parti kimlik ve sorumluluğunda. Sağ ve ortada geçinen partiler ise liberal-demokrat çizgiden fazlası ile sapmış, ırkçılık ve şeriata ödün verme ya- rışında. Hiç bu kadar ağır bir değerler erozyonu süreci ya- şamış mıydık? Durumumuzu Osmanh'nın çöküş yıl- larına benzetenler var. 2. Cumhuriyet, Sevrtartışma- lannın aynı süreçte yaşanması elbet bir rastlantı de- ğil. Milli futbol takımının zaferi sonrası, Türkiye'nin her yerinde yaşanan sahneleri, bugünlerde şehirlerara- sı otobüs garajlanna yakın oturanlar, her gece ay- nen yaşıyorlar. Ben de her gece askere uğurtama şö- lenleri(!) arasında uyuyup uyanıyorum. Meğersem geçen yıllar atılan "En büyük asker, bizim asker" sloganları ne kadar masum ve insancılmış. Bugün- lerde çılgın sarhoş gençler, arabalardan etrafa akıl almaz bir taşkınlık ve saldırganlık içinde, bozkurt se- lamları ile, silahları patlata patlata. davul zurnalarla dönenip duruyorlar. Bazan devriye polis araçlan ile karşılaşıyoriar. Taşkınlıklannın, ateş açmalannın önü- negeçilirsanıyorsunuz. Negezer? Karşılıklı, bozkurt işaretli selamlaşmalar yaşanıyor. Gelişmelerden TÜSİAD bile çok kaygılı, radikalle- rin, Hitler eğilimlilerin iktidar olmaları tehdidine kar- şı seçim sisteminde yaratılabilecek güvenceler üze- rinde çalışmalar yapmışlar. Solun fanatik karşıtı ol- duğunu bildiğim bir işadamı, önceki gece Hikmet Çetin'in konuştuğu Taksim toplantısında, "Solpar- tiler bile birteşme, iktidar olma altematifini yaratma becerisini göstersin, oyumu veririm" diyordu. Fergan Mirkelam'ın pop dünyamıza bir fırtına gi- bi girmesi belki uğur getirir. Mirkelam "doğru söz", "dürüstlük", "değerler" arayışı yeniden yaşamımız- da bir yer, anlam kazanır. OECD, Türkiye Raporu hazarlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomik lşbirli- ği ve Kalkınma Teşkilatrnın (OECD) Türkiye'nin ulusal bilim ve teknoloji politikala- nnı gözden geçirerek bir ra- jx)r hazırlayacağı bildirildi. Türkiye Bilimsel ve Tek- nik Araştırma Kurumu'nca (TÜBtTAK) düzenlenen "OECD Ülke Raporu" top- lantısı dün yapıldı. TÜBt- TAK. Feza Gürsey Salo- nu'nda düzenlenen toplantı- nın açış konuşmasıru. insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu yaptı. Hacaloğlu. OECD ta- rafından hazırlanan "Ülke Raporu"nun bilim ve tekno- lojinin gelişimi açısından önemine değinerek, "Türki- ye'nin yedinci 5yüuk kalkın- ma planı için de kaynak teş- kil edecektir" dedi. TÜBİTAK Başkanı, Prof. Dr. TosunTerzioğlu da. Türk eğitim ve teknolojisine kat- kılannı vurguladığı TÜBİ- TAK'ın, bilim adamlannın yetişmesinde önemli bir rol üstlendiğini söyledi. ISEDAK, eylem planını tarbştı Ekonomi Servisi - lslam Konferansı Teşkilatı (|KT) Ekonomik ve Ticari lşbirliğı Daimi Komitesi (ISEDAK) Izleme Komitesi'nin 11. top- lantısı Istanbul'da başladı. Toplantının açılışına bir me- saj gönderen Cumhurbaşka- nı Sülevman Demirel, İSE- DAK çalışmalarının başla- masının üzerinden 11 yıl geçtiğineişaretederek "Bu- günün dümasındaki politik ve ekonomik durumu soğuk savaş dönemiyle karşılaştır- dığııruzda, daha kompükeve kararsız bir >-apı görüyomz'' dedi. Maliye Bakanı Ismet Atti- la da 7. lslam Zirve Konfe- ransı'nda onaylanan yeni Eylem Plam'nın dagerçekçi bir yaklaşımla uygulamaya geçirilmesi gerektiğini be- lirtti. Bu arada lslam Kalkın- ma Bankası'nın aralannda Türkiye'nin de bulunduğu çeşitli ülkelere 177.4 milyon dolarlık mali anlaşmalar im- zaladıgı belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle