Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 1995 ÇARŞAMBA
8 DIŞ HABERLER
Yunanistan
rahatsız
• ATtNA(AA)-Milli
Savunma Bakanı Mehmet
Gölhan'ın Yunanistan'daki
NATO karargâhlan ve 12
mil konulanna ilişkin
önerileri, Atina'yı rahatsız
etti. Brüksel'de bulunan
Yunan Milli Savunma
Bakanı Gerasimos
Arsenis, "Yunanistan'da
NATO karargâhlannın
kurulması için Türkiye'nin
onayına karşıhk,
Yunanistan'ın da Ege'de
12 milden feragat etmesi"
önerisine ilişkin,
Gölhan'ın "gecikmeli
olarak 1 nisan şakası
, yaptıgı" karşılığını verdi.
PKK sempatizara
Türkiye
raportörü
• STRASBOURG (AA)-
„ Avrupa Parlamentosu'nun,
Komûnist Grap üyesi
Ispanyol parlamenter
"; Carlos Gonzalez
Carnero'yu, Dış İlışkiler
Komisyonu'nun gümrük
, " birliği raportörü olarak
- görevlendirdiği bildirildi.
Avrupa Parlamentosu
kaynaklan, Carnero'nun,
"Türkiye aleyhtan
görüşleri" ile tanındığım
- ve bölücü terör örgütû
sempatizanı olduğunu
belirtiyorlar.
Ortadoğu barışı
konseriçin
İTELA\İV(AA)-Ünlü
Amerikalı şarkıcı Stevie
Wonder'ın mayıs ayında
tsrail'de konser vereceği
açıklandı. Stevie
Wonder'ın organizatörleri
gözleri görmeyen ünlü
şarkjcının "Peace
Conversatıons" adlı
albümünün tanıtımı
için turneye çıkacağını ve
bu çerçevede tsrail'de 70
bin kişilik Park
Hayarkon'da konser
vereceğini bildırdiler.
70'li yıllarda Filistin
halkına desteğini
açıklayan Wonder, siyasi
nedenlerle lsrail'e hiç
gitmemişti.
Çfcı'de maden
kazası: 32 ölü
• PEKİN(AA)-Çin'in
güneyindeki Yunnan
eyaletinde bir kömûr
ocağında meydana gelen
gaz patlamasında 32 kişi
öldü, 12 kişi yaralandı.
Işçinin Günlüğû
gazetesinin dünkü
haberine göre 13 martta
meydana gelen kazadan
sonra maden, güvenlik
önlemlerine uyulmadığı
gerekçesiyle kapatıldı.
Kaza ile ilgili
yapılan sonışturmada
"Güvenlik önlemlerinın
alınmadığı ve hükümet
kurumlannca yapılan
denetimlerin de etkisiz
kaldığı" belirtildi.
Başkan Zervara
destek gösterisi
• CEZAYİR(AA)-
Cezayir'in
gûneybatısındaki Ain
Defla bölgesinde, devlet
başkanı Liamin Zerual'a
destek vermek amacıyla
önceki gün 100 bin kişinin
katıldığı bir gösteri
düzenlendi. Cezayir
televizyonunda yayımlanan
haberde, göstencilerin
ülkedeki "terör"
eylemlerini ve toplu
katliamlan kınadıklan
bildirildi. Ain Defla
bölgesi, hükümet
güçlerinin önceki
haftalarda, aşın dinci
gruplara karşı düzenlediği
geniş çaplı operasyona
sahne olmuştu.
Di Pietro resmen
istitaetti
• MİLAN (AA) - ltalya'da
"temiz eller"
operasyonunu yürüten
savcı Antonio Di Pietro,
istifa ettiğini açıkladı. Di
Pietro, Milan'da
gazetecilere yaptığı
açıklamada, savcılıktan
aynldığını bildirerek
"Artık sıradan bir
vatandaşım" dedi. Di
Pietro, "Şuanda
politikaya girme gibi bir
planının da olmadığmı"
söyledi.
Antoino Di Pietro geçen
aralık ayında, ülkedeki
yolsuzluklar konusunda
yürüttüğü soruşturma
çerçevesindeki
çalışmasının "Siyasi bir
futbol" haline geldiğini
belirterek görevinden
aynldığını bildirmişti.
Daha sonra uzun bir taile
çıkan Di Pietro, resmi
olarak istifa ettiğini
açıkladı.
Ruanda'da acı yddönümü• 6 Nisan 1994'de Ruanda Devlet Başkanı Habyarimana'nın öldürülmesiyle
başlayan olaylar kısa zamanda toplu kıyıma dönüşerek bir milyona yakın
insamn ölmesine yol açmıştı. Olaylann komşu Burundi'ye sıçramasından
kaygı duyan dünya kamuoyu yeni bir katliamı önlemenin yollannı anyor.
oyu tarafından tartışmaya açılmış-
ken Ruanda'da yayımlanan bağım-
sız Kinyamateka îsimli gazete,
hükümetın basına uyguladığı ka-
tı sansüre karşın bu kıyımın kı-
Dış Haberler Servisi - 6 Nisan
1994'de Ruanda Devlet Başkanı
Habyarimana ve Burundi Devlet
Başkanı Cjprieo NtaryaminTmn
içinde bulunduğu uçağın düşürülme-
siyle başlayan olaylar çok kısa za-
manda bir toplu kıyıma dönuşerek
bir milyon kişinin ölümüyle sonuç-
lanmıştı. Dünya kamuoyunun seyir-
ci kaldığı Ruanda'daki olaylar ne ya-
zık ki geçen günlerde Ruanda nın
komşusu Burundi'yesıçradı. Ulusla-
rarası topluluklar Ruanda ile benzer
bir etnik yapıya sahip olan Burun-
di 'de aynı hatalann tekrarlamasını en-
gellemeye çabalıyor.
1993 ocak ayında Ruanda'da göz-
lemci olarak bulunan uluslararası bir
komisyon yayınladığı raporda Hutu-
lann Tutsilere karşı "yok eöne poüti-
kası" izlediklerini belirterek Hutula-
nn yönetimindeki ordu birlıkleri ile
Tutsılerden oluşan Ruanda Yurtsever
Cephesi'nin (RPF) savaş suçu işle-
diklerini ileri sürdü.
Son yıllarda Afrika'da esen çok
partili demokrasi riizgarlan 1993'de
Ruanda'yı etkisi altına almış, muha-
lefetin sesini duyurmasına ve hatta
koalisyon hükümetinde görev alma-
lanna yol açmıştı. 30 yıldır iktidarda
seslerini duyuramayan Tutsi azınlık
için bu çok büyük bir gelışme idi.
1993 yılının ağustos ayında Tanzan-
ya'nın Arusha kentinde, Hurulann
egemen olduğu hükümet güçlen ile
aynlıkçı RPF arasında imzalanan ba-
nş antlaşması, iki topluluk arasında-
ki düşmanlığın sona erdiğini müjde-
liyordu.
Ne yazık kı çok kısa zamanda bu
aruaşmanın yalnızca Baîılı gözlemci-
lerin gözlerini boyamak amacıyla
gerçekJeştinldiği ortaya çıktı. Devlet
Başkanı Habyarimana anlaşmamad-
delenni "kagıt üzerinde kalmaya
mahkum saçmauklar" olarak nite-
lendirerek Tutsileri ve muhaliflerini
vatan haini olduklan iddiası ile suç-
ladı. Bu gelişmelerin ardmdan ülke-
nin yüzde 85'ini oluşturan Hutular,
azınlık Tutsileri dünyada görülmemiş
bir şeblde yok etmeye başladı. Tut-
siler komşu ülkelerde kurulan sığın-
macı kamplanna kaçtılar.
Bugün 5500 BM askeri Ruanda'da
banşı sağlamayaçalışıyor. Insan hak-
lan gözlemcıleri gelışmeleri izliyor.
Ne var ki uluslararası güçlerin ülke-
deki insan haklan ihlallerini engelle-
mede yetersiz kaldığı ıddia ediliyor.
Bugüne dek Batılı yayın organla-
nnın gözlemlerine dayanarak elde
edilen bilgilerin gerçekleri ne
denli yan-
sıttığı
dünya
nanması doğrultusunda dünya
çapında bir kampanya başlattı.
Gazete bugün Ruanda'da Tutsile-
rin güdümünde bir hükümetin ik-
tidarda olduğunu bıldiriyor. Top-
lu kjyımlann sona ermesine kar-
şın yargısız infazlann ve faili meç-
hul cinayetlerin ülkeyi bir korku
tüneline çevırdiği ilen __
sürülü-
yor.
\
BURUNDrDE 400 HUTU OLDURULDU
Katliam smır tanımıyor
• Ruanda'nın ikizi
olarak tanımlanan
Burundi'de
Tutsilerin,
çoğunluğu kadın
ve çocuklardan
oluşan 400
Hutu'yu
öldürdükleri
bildirildi.
Dış Haberler Servisi -
Burundi'de Hutu kabile-
sinden çoğu kadın ve ço-
cuk, 400 kişinin Tutsiler
tarafından öldürüldüklen
bildirildi.
Bölgedeki diplomatlar
ve yardım görevlileri, ül-
kenin kuzeydoğusundaki
Gasorvve bölgesinde. ge-
çen hafta ıçınde 400"den
fazla Huru'nun Tutsilerin
denetimindeki ordu ve si-
lahh militanlarca katledıldıklennı söyledi-
ler.
Gasonve'de incelemelerde bulunan
ABD'nin Burundi Büyükelçısi Robert Kru-
eger de Reuters'e yaptığı açıklamada, öldü-
rülenlerin büyük bölümünün çocuk ve ka-
dın olduğunu bildirerek olayın katliam ta-
nımlamasına kesinlikle uyduğunu ifade et-
ti. Katliamdan ağır yaralı olarak kurtulan
dört çocuğun bölge hastanesinin yoğun ba-
kım bölümünde tedavi altına alındıklan bil-
dirildi. Krueger geçen ay BBC'ye verdiği
demeçlerde Burundi "deki katliamlan açık-
ladığı için ölüm tehditleri almıştı.
Hutu Devlet Başkanı Sylvestre Ntiban-
tunganya. önceki gün düzenlediği basın top-
lantısında. Burundi'de bir katliam başlama-
sı halinde bunun dünya tanhinde benzeri
bulunmayan ve geçen yıl Ruanda'da yaşa-
nanı gölgede bırakacak korkunçlukta bir
_ . Ngozi
Bubanza
O
Muramvya
O
400 Hutu'nun
öldürûldüğü
bölge
Ruandah mutteatefin kamplan
Mûltecı akınt
katliam olacağını belırtti. Geçen yıl Ruan-
da'da meydana gelen katliamda yanm mil-
yonun üzerinde insan öldürülmüştü.
Bu arada Burundi'den kaçmaya çalışan
Ruandalı mültecilerin akınını durdurmak
için sınınnı kapayan Tanzanya. Bırleşmış
Mületler'in sınınnı açması için yaptığı çağ-
nya olumsuz yanıt verdi Tanzanya Savun-
ma Bakanı Abdülrahman Kinana. Re-
uters'e yaptığı açıklamada "Karanmızdan
dönmeye niyetimiz yok. Nereden gelirse gel-
sin bu konuda hiçbir baskıya boyun eğme-
yecegK"dedi. Bırleşmiş Milletler'ı Burun-
di'deki olaylara yeterince önem vermemck-
le suçlayan Kinana
tt
Onlar için Tanzan-
ya'njn suunnı açıp daha çok mülteci kabtii
etmesi öncelik taşıyor" diye konmuştu. Tan-
zanya geçen hafta, Burundi'den kaçmaya
çalışan 50 bin Ruandalı mültcciye sınınnı
kapatmıştı.
Sırplar saldırıyor, BM kınıyor• Savaşın üçüncü yılına girilirken Sırplar BM
tarafından silahtan anndınlmış bölge ilan edilen
Igman dağına yoğun bir saldın başlattı. BM,
Sırplan sadece protesto etmekle yetindi.
Dış Haberler Servisi - Yugoslav-
ya'nm parçalanmasının ardmdan
Bosna-Hersek'te patlak veren savaş
yann üçüncü yılına giriyor. Bu süre
içerisinde ne savaşan taraflar ne ara-
buluculuk görevi üstlenen Batılı ül-
keler ne de Birleşmiş Milletler (BM)
savaşı sona erdirmeyi başarabildi.
Bosna'daki savaş üçüncü yılına
girerken dünyanın tek yapabildiği
savaşın Bosna-Hersekdışına yayıla-
rak yenı bir Balkan savaşına dönüş-
mesini önlemek için çaba harcamak.
Güvenli bölge ilan ettiği bölgelerde-
ki Sırp saldınlanna göz yuman
BM'nin saygınlığı her geçen gün
azalırken Sırplar Bosna'da bıldıkle-
rini okumaya devam ediyorlar.
Saraybosna'da ve Bıhaç'taki Sırp
saldın lan dün de devam ederken
hem Hırvatlarhem de Krayina Sırp-
lan Hırvatistan topraklannda bulu-
nan BM banş gücü askerlennden
duyduklan rahatsızhğı dile getirdi-
ler Bosnalı Sırplar, hükümet birlik-
lerinin elinde bulunan ve Saraybos-
na'nm ihtiyaçlannın karşılanması
açısından can daman niteliğıni taşı-
yan Igman dağı yoluna top. ha\"an ve
ağır makineli tüfeklerle saldırdılar.
BM Koruma Gücü sözcüleri İgman
dağının silahtan anndınlmış bölge
olduğunu, Sırplann derhal protesto
edildiğini bilidirdiler.
Bihaç'ta keşif uçuşu
BM, Hırvatistan'daki birtiklerin
varlığını korumaya çalışırken bir
yandan da Bosna-Hersek'teki Sırp
saldınlan ile uğraşmak zorunda ka-
lıyor.
'BM Banş Gücü, NATO'dan, müt-
tefik uçaklannm Bosna-Hersek'te
Sırplar ve aynlıkçı Boşnak lider Fik-
ret Abdic kuvvetlerinin kuşatması
altındaki Bihaç kenti üzerinde keşif
uçuşlan yapmasını istedi.
BM Banş Gücü Sözcüsü Aleran-
der Ivanko. Banş Gücü'nün aynca
Bosnalı Sırp liderliğıni. BM "gü-
venli bölgesi" olan Bihaç'ı yeniden
bombardımana tutmalan nedeniyle
protesto ettiğini belirtti.
Sözcünün açıklamasına göre Bos-
na BM Banş Gücü komutanı Gene-
ral RupertSmith, Bihaç'a ateş eden
Sırp topçulannın yerini tespit etmek
için NATO'dan kent çevresinde ke-
şif uçuşu yapmalannı istedi.
Krayina Sırplan
Hırvatistan topraklannda tek yan-
lı olarak ilan edilen Krayina Sırp
Cumhuriyeti. denetimi altında tut-
tuklan bölgede, BM Koruma Gü-
cü'nün konuşlandınlmasını reddet-
me tehdidinde bulundu.
Krayina Sırplannın lideri Milan
Martiç, BM arabulucusu Thorvald
Stohenbergve Güvenlik Konseyi'ni
uyararak bölgeye BM Gücü konuş-
landınlmadan önce Krayina Sınpla-
nnın bu konudaki tavnnın göz önün-
de bulundurulması gerektiğini be-
lirtti.
Martiç, BM Güvenlik Konse-
yi'nin Hırvatistan'a yeni bir BM
Gücü yerleştirilmesini öngören 981
sayılı karannın Hırvat tarafını ödül-
lendırdiğini ve Krayina Sırp Cum-
huriyeti ile Hırvatistan arasında ba-
nşçı bir çözüm bulunması çabalan-
na eölge düşürdüğünü iddia etti.
Ote yandan, Hırvatistan'ın, Hır-
vatlann çoğunlukta bulunduğu Slo-
venya'nın batısında konuşlandınl-
mışolan BM Koruma Gücü'nün çe-
kilmesinı isteyeceği bildirildi.
•e, Mİ
Sara\ bosna kenti üç yıldır süren savaş sonucunda bir harabe görünümü aldı. Saraybosna halkı
Sırp keskin nişancüan kadar vıkılmış evleri ile de uğraşmak zorunda kahyorlar.
RUANDA
Önlenemeyen bir
katliamın öyküsüDış Haberler Servisi -
1993 yılında Tanzanya'daım-
zalanan banş anlaşmasından
sonra bir milyon kişinin ölü-
müne yol açan Ruanda olay-
lannın kronolojisi;
1993
4 ağustos: Hutu hükümeti
ile Tutsi agırlıklı Ruanda
Yurtsever Cephesı (RPF),
Tanzanya'nın Arusha kentin-
de anlaşmaya vardı.
5ekim: BM Ruanda'yage-
lerek geçici hükümeti izleme
göre\ ini üstlendi.
10 arahk: Ekim 1990'den
beri Ruanda'da konuşlanan
Fransız askerleri, ülkeyi terk
etti.
1994
23 şubat: Etnik çatışmalar-
da 38 kişinin ölmesi üzerine
geçici hükümet ve karma
meclis süresiz dağıtıldı.
6 nisan: Ruanda'nın Hutu
kökenli Devlet Başkanı Ju-
venal Hab>arimana ve Bu-
rundi Devlet Başkanı Cypri-
en Ntaryamira, Tanzan-
ya'dan Kigalı'ye dönerken
kimliği belirsiz güçler tara-
fından bindıkleri uçağın dü-
şürülmesi sonucu öldüler.
7 nisan: Ruanda. Başbakan
Agatha l vvilingiyimana'nm
askerler tarafından öldürül-
mesi sonucu büyük bir kar-
maşa içine sürüklendi.
9 nisan: Ulusal Meclis
Sözcüsü TheodoreSindikub-
wabo, Knz Komıtesı tarafın-
dan devlet başkanı seçıldi.
4 tenunuz: RPF başkent
Kigali'yi ve Batare kentini
ele geçırdı.
6 temmuz: Faustin 1wagi-
ramungu adında bir Hutu
başbakan oldu.
14 temmuz: Bınlerce Ru-
andah Hutu, Zaıre'ye kaçtı.
Goma ve Bukavu sığınmacı
kamplanna yerleştirildıler.
19 temmuz: Hutu kökenli
Pasteur Bizûnungu devlet
başkanı olarak göreve ba^la-
dı. RPF'ninaskenkanadıko-
mutanlanndan General Paul
Kagame devlet başkanı yar-
dımcısı oldu.
20 temmuz: Zaire'deki sı-
ğınmacı kamplannda kolera
salgını başladı. BM"ye göre
50.000 kişi koleradan öldü.
25temmuz: BM'nmbıldır-
diğine göre 3.9 milyon kişi
evlerini terk ederek komşu
ülkelere göç etmek zorunda
kaldı.
26 temmuz: ABD. sığın-
macılara yardım etmek ama-
cıyla başlattığı "Vmuda
Destek" harekatı çerçevesin-
de 2.600 askenni Ruanda'ya
gönderdi.
7 eylül: BM bünyesinde 25
ülkeden 4000 asker ülkeye
geldı.
9 ekim: Ruandalı yönetici-
ler yurtdışında maİi destek
arayışına girdi.
I arahk: BM gözlemcıleri,
Tutsi katliamının devlet baş-
kanma bağlı ölüm mangalan
tarafından düzenlendiğini or-
taya çıkarttı.
1995
I1 ocak: Zaire'de sığınma-
cı olarak bulunan Ruan-
da'nın eski düzenli ordusuna
bağlı birimler, Ruanda'nın
güneybatısında konuşlanan
yenı ordusuna bağlı askerle-
re saldırdı.
Konuk
yazar
Batı, Kuzey Irak'ta Kürt devleti istiyor mu?
Prof. Dr. EROL MANİSALI
Avrupa ve Ortadoğu Araştırma Merkezi Başkanı
Körfez krizi sonrası K. Irak'ta meydana gelen
gelişmeler, bağımsız bir Kürt yönetiminin ABD
ve Avrupa tarafından desteklendiğini göster-
mektedir. ABD ve Avrupa (en azmdan lngilte-
re, Almanya ve Fransa) K.Irak'ta bağımsız bir
Kürt yönetimini (veya devletini) niçin isteyebi-
lirler? ABD ve Avrupa ülkeleri, Irak'm toprak
bütünlüğünden söz etmeklebirlikte, fiili tutum-
lan ve gelişmeler, kendilerinin bölünmüş bir
Irak ve kuzeyinde bağımsız bir Kürt devletini
tercih ettiklerini göstennektedir. ABD ve büyük
Avrupa ülkelerinin böyle bir seceneğe yöneline-
leri için gerekçeler nelerdir diye düşünüldüğün-
de, gerçekten de önemli nedenler söz konusu-
dur.
1. K.Irak'ta Kürt devleti. Körfez petrollerinin
kontrolü bakımından ABD ve kısmen de bazı
B.Avrupa ülkeleri için daha elverişli dengeler
sağlıyor. Bölünmüş, küçültülmüş bir Bağdat
yönetimi (yann da) özellikle Batı denetıminde
(veya ABD denetiminde) bir Kürt devleti tara-
fından kuzeyden baskı altından kurtuldukça,
S.Arabistan, Kuveyt ve diğer Körfez emirlikle-
ri rahat etmiş olurlar. Bu genel tercih içinde,
ABD ve bazı B. Avrupa ülkeleri arasında bir re-
kabet de söz konusudur. ABD'nin Körfez pet-
rollerindeki mutlak hakimiyetine karşı Alman-
ya ve Fransa da bu hakimiyet içinde pay alma
arzusundadırlar. îngilizleri, ABD çizgisinde ka-
bul etmek gerekir. Aralannda rekabet olması-
na rağmen ABD ve Avrupa'mn ortak noktası,
K.Irak'taki deA'letin yaran üzerine oturtulmuş-
tur. K.Irak'ta da hakim olan bir Bağdat yöneti-
mi (Saddam dışındaki seçeneklerde de) bölün-
müş Irak'a oranla daha az avantajhdır ve petrol
için her zaman risk unsurlannı potansiyel bakı-
mından da taşıyacaktır.
Aynca K.Irak'ın dabaşlıbaşına petrol kayna-
ğına sahip olduğunu gözden uzak tutmamak ge-
rekir.
Bu nedenle K.Irak'tabir Kürt devletinin ABD
ve Avrupa himayesinde kurulması, (aralannda-
ki rekabete rağmen) kendilerinin petrol politi-
kasına uygundur. Körfez krizinden bugüne ka-
dar ABD ve Avrupa'nın, bu açıklanmamıs. ge-
rekh ortamı hazırlayarak yavaş yavaş uygula-
malan ve bu politikaya rağmen Irak'ın bütün-
lüğünden söz etmeleri başta Türkiye olmak üze-
re lran ve Suriye"nin tepkilerini çekmemek için-
dir. Çünkü Türkiye, lran ve Suriye kararlı bir şe-
kilde K.Irak'ta Kürt devletinin kurulmasına kar-
şı çıkarlarsa ABD ve B. Avrupa ülkelerinin ye-
ni politikayı gerçekleştirmesine imkân yoktur.
Türkiye, Irak ve Suriye arasında Kürt soru-
nu ve PKK ile ilgili olarak sürekli sürtüşmele-
rin bulunması ABD ve Avrupa'yı rahatlatmak-
tadır. ABD \e Avrupa için en büyük tehlike.
Türkiye. İran ve Sunye arasında K. Irak'takı
oluşum konusunda ortak politika izlenmesidir.
Hele bu üç ülke, Bağdat yönetimi ile de işbirli-
ğine girerse istenen politika kesinlikle uygula-
namaz. Her ne kadar Ankara, Tahran ve Şam
arasında bu konuda bazı görüşmeler yapılmış
ise de kapsamlı ve uygulatnaya konmuş bir iş-
birliği yoktur. Işbirliği bir yana, Türkiye ve Su-
riye arasında, lran ve Türkiye arasında, PKK ko-
zu Türkiye'ye karşı kullanılagelmektedir. Tür-
kiye üzerinde ise Çekiç Güç kanah ile K.Irak
üzerinden PKK baskısının 1991'den itibaren
yoğunlaşmasma ortam hazırlanmıştır. Koşullar
çok iyi değerlendirilerek Çekiç Güç'ün Türki-
ye için vazgeçilmezliği gibi bir durum yaratıl-
mıştır. Türkiye'nin içine sürüklendiği bu çeliş-
kili ortam K.Irak'ta Kürt devletinin oluşumunu
sağlamaktadır.
Türkiyeninmart 1995'teK.Irak'a35.O0O ki-
şilik bir kuvvet ile müdahale etmesi, PKK'nin
bölgede temizlenmesinden çok K.Irak'taki Ba-
tı destekli oluşumu durdurmak içindir. Bu ne-
denledir ki sert tepkiler Tahran, Şam ve Bağ-
dat'tan çok Batı'dan gelmiştir.
2. K.Irak'ta Kürt devleti, İsrail'i de rahatla-
Un bir yapılanmadır. Batı kontrolünde (veya
ABD kontrolünde) bir devlet. Suriye, lran ve
Bağdat üzerinde bir koz ve baskı unsurudur.
K.Irak'taki devlet Israil ile yakın ilişkiler içine
girerek bölgedeki dengeleri tsra.il ve Batı lehi-
ne değiştırebilir. Bu arada, lsrail ile yakın iliş-
kiler içine girmiş bir Türkiye, yalnız lsrail için
değil, Batı için de ideal bir durum yaratır.
Bu değerlendirme, ABD'nin Ortadoğu poli-
tikasında, Türkiye, İsrail, S.."\rabistan, Kuveyt
ve K.Irak'a dayalı bir yapılanmayı öngördüğü
gibi bir sonuç doğurmaktadır. K.Irak'ın ağırlık
olarak bu şemadaki yeri "marjinardir. Ancak
K. Irak, lran, Türkiye, Bağdat yönetimi ve Su-
riye ile sınırlandınlmıştır.
Coğrafyanın \ermiş olduğu bu stratejik
önem, ölçek küçüklüğünü telafi etmektedir.
K.Irak'ta bir Kürt devletinin oluşumu. bütün
sınır ülkelerine (4 ülke) zarar vermekle birlik-
te PKK faktörü dolayısıylaen büyük fatura Tür-
kiye'ye çıkar. Bu nedenledir ki Ankara hükü-
metleri, K.Irak'ta böyle bir oluşuma kesinlikle
izin vermeyeceklerini açıklamışlardır. Ancak
K.Irak'ta 1990 sonrasında ""yaratılan" otorite
boşluğu. Türkiye'yi çelişkili bir konuma getir-
miştir.
3. hLIrak'ın Ermenistan faktörü ile Uişkisi:
Özellikle ABD ve Fransa, uzun dönemde Erme-
nistan'ı daha rahat bir konuma getirmek zorun-
dadırlar. Her iki ülkede çok güçlü Ermeni ya-
pılanması vardır. İki ülke de Ermenistan'ı Kaf-
kasya'da doğal uzantılan ve stratejik müttefik-
leri olarak görmektedir. Ermenistan, Fransa dı-
şmda B. Avrupa ülkeleri tarafından da destek-
lerunektedir. Şimdilik Azerbaycan topraklannın
% 20'sinin Ermenistan tarafından işgalinin bek-
çiliği "bedeli de ödenerek" Rusya Federasyo-
nu'na yaptınlmaktadır. Ermenıstan'ın mevcut
fiili sınırlannı koruyacak şekilde Rusya asker
yerleştırmeye başlamıştır. Ermenistan'm "ilk
genişleme hedefi" Azerbaycan topraklannın %
20'si ışgal edilerek gerçekleştirilmiştir. ABD ve
B. Avrupa, işgalin ortadan kaldınlması için cid-
di bir girişimde bulunmamaktadır. lleride, so-
nuç verecek bir girişim de beklenmemelidir.
ABD ve B. Avrupa'nın Ermenistan'a yönelik
"destekçi" politikalannda tek engel olarak Tür-
kiye gösterilmektedir.
SÜRECEK