Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
&AYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 1995 ÇARŞAMBA
10 DIZIYAZI
'Zorunlu din dersikaldınlsın'
"Okullarda 12 Eylül sonrasında
din dersi zorunlu halegetirildl
Bu konuda Alevilerin belli bir
rahatsızlığı olduğu anlaşılıyor.
Ne diyorsunuz, okullarda din dersi
zorunlu olsun mu?
Ayrıca okullarda Aleviliğin de
öğretilmesi önerisini nasıl
karşılıyorsunuz? "
BftoRT
AYDIN ENGİN, AHMET ŞIK,
BÜLENT SARIOĞLÜ,
YÖRÜKHAN ÜNAL
• Görüşlerine başvurduğumuz
Alevi temsilcilerinin tümü,
okullarda zorunlu din dersi
uygulamasına karşı. Din eğitiminin
evde verilmesi gerektiğini belirten
Alevi sözcüleri, okullarda din dersi
okutulması durumunda, içeriğinin
tüm dinleri kapsar şekilde
değiştirilmesini ve dersin seçmeli
hale getirilmesini istiyorlar.
Alevi örgütleri sözcülerinin okullarda zorunlu
din dersi uygulaması ve devletin Kuran kursu, ca-
mi gibi kurumlara parasal destek vennesi konusun-
daki görûşleri şöyle:
MURTAZA DEMİR
Pir Sultan Abdal Derne-
ği Genel Başkanı
Din dersinin kaldınlma-
sını ıstiyoruz. Bir sınıfta
farklı dersler görülecek,
kamplaşma ve kutuplaş-
malar beraberinde gelecek
ve orada bir huzursuzluk
kaynağı olacak. Din öğre-
tıminin aıleden kaynakian-
masını, ailede yerine getirilmesini ıstiyoruz. Daha
ileri düzeyde de ımam-hatiplerde devam ettinlebı-
lir. Bizim nihai talebimiz, devletin bu konuda mç
para ayırmamasıdır. Ama olacaksa, imam okullan
sadece imam yetiştirmeli, mezunlan da sadece
imam ve hoca olmalı. Sayılan da ındirilmeli.
VELtDOĞAN
Alibeyköy Pir Sultan Abdal Kültûr Demeği Sek-
reten
Zorunlu din dersleri kaldınlmahdır. Zorunlu din
dersi laisizmle çelişir. Bizler zaten Aleviliği çocuk-
lanmıza öğretiyoruz.
MUHARREMERCAN
Alevi Dedesi
Din dersleri zorunluluktan çıkanlmahdır. EğeT
ki kalacaksa tarafsız olunmalıdır. Zaten biz çocuk-
larımıza Aleviliği öğretiyoruz. Tarafsızsa onlar da
öğretsın.
'Zorunlu inanç dersi olmaz'
REHAÇAMUROGLU
Şahkulu Dergâhı Basın Sözcüsü
Islamiyette sıkça tekrarlanan bir kural vardır:
"Dindezorlama yoktur" diye. Alevilerin ağzına bir
parmak bal çalip kendileriyle çelişmeleri demek
olan böyle bir durum kabul edilemez. Alevilerken-
dı eğitimlennı kendı sıvıl inisiyatifleriyle üstleni-
yor ve üstlenecektir. Zorunlu inanç dersleri, inanç
kelimesinin yapısıyla dahi çelişmektedir. Dolayısıy-
la zorunluluğun sona erdirilmesınden yanayım. An-
cak din kültürü dersleri gerçek anlamıyla verile-
cekse bunun da seçmeli olması gerektiğini düşünü-
yorum.
SELAHATTtNÖZEL
Alevi-Bektaşi Temsilciler Meclisi Genel Sekre-
teri
Biz, bilim yuvası olması gereken okullanmızda
zorunlu dm dersinin okututmasını istemiyoruz. Ale-
vilikle ilgili derslerimizi çocuklanmıza biz kendi-
miz veriyoruz. Herkes böyle yapmalıdır. Devlet ke-
sinlikle zorunlu din derslerini kaldırmalıdır.
'Bu kadrolarla din dersi olmaz'
CEMAL ŞENER
Araştırmacı, Yazar
Kesinlikle kaldınlmah-
dır Bu kadrolarla, bu
imam-hatip çıkışlı kadro-
larla, olsa olsa şeriat öz-
lemleri genç bilinçlere ışle-
nir.
Okullarda Alevilik de
öğretılsin diyenleT var. Sor-
mak gerek: Bu kadrolarla
mı? Bu imam-hatipçilerle
Alevilik eğitimı yapmaya kalkmak demek, Alevili-
ği katletmektir. Kanımca Yavuz Sultan Selim'ın kat-
lıamından daha şiddetli sonuçlar doğurur.
'Yeni bir içerikle seçmeli olsun'
PROF. IZZETTlN DOĞA1N
Öğretim Üyesi ve Alevi Dedesi
Zorunlu din derslerinin, din kültûrü dersi olarak
ve başta Islam olmak üzere diğer dinler hakkında
bügilerin verildiği, ancak velinin onayıyla öğretil-
mesi gereken seçmeli bir ders olarak okutulmasın-
dan yanayım.
Ancak, dın dersleri zorunluluğu getirilecekse bu
takdirde bütün sakıncalanna karşın tüm inançlann,
özellikle de bu ülkedeki Alevi-Sünni anlayışlannm
yer aldığı şekilde okutulmahdır.
Ne tür sakıncalan olabilir? Din dersleri zorunlu
olursa, AvTupa ile bütünleşmeye gidildiği şu gûn-
lerde bu ülkede yaşayan ve yaşayacak olan insan-
lann sahip olduğu dinlerin sayısı da artacak.
2015 yılında 30 devletli bir Avrupa Birliği düşü-
nülüyor. Türkiye'de sadece Islam dini değil, Türki-
ye'ye iş yapmaya gelerek buraya yerleşen insanla-
nn, dolayısıyla çocuklannın da farklı inançlan mez-
heplen olacak.
Budisti, Brahmanı, Musevisi, Protestanı... Onlar
da bu ülkede vergi ödeyip vatandaşlık hakkından
yararlanırsa -kı öyle olacak- herkese gerekli olana-
fın sağlanması şeklinde bir sakınca yaratacaktır.
Kaldınlsın'
ALİ RIZA GÜLÇİÇEK VE TURGUT ÖKER
Avrupa Alevi Birliklen Federasyonu
Anayasa değişikliği yapılarak zorunlu din dersle-
ri kaldınlmahdır. Dinler tarihi içerisinde bütün din-
lere bilımsel anlamda yer venlebilinır. Ögrenci ve ve-
lilennın kendi istekleri üzerine dinler tarihi içerisin-
de Aleviliğe ve Sünniliğe yer verilebilinir.
Aleviler
Brüksel 'de
yürüdü
İstanbul Gaziosman-
paşa ve Ümraniye'de
meydana gelen son oiay-
lan protesto etmek ama-
cıyla Avrupa'daki Alevi
örgütleri Almanva'dan
sonra Belcika'da da bir
\ ürü\ üş düzenlediler.
2 Siisan günü Briik-
sd 'de gerçekkşti rilen gös-
teride Aleviler, açtıklan
pankartiardavesloganla-
nnda Türkiye'nin bölün-
mesini istetnediklerini be-
lirterek Atatürk'ü savun-
dular.
Sünni ve AJevilerin
kardeş olduklanıu da di-
le getiren Alevi örgütleri,
yürüyüş kohına kaölmak
isteyen Dev-Sol yandaşla-
nna da izin vermediler.
(Fotoğraf:AA)
'Devlet, Alevi memur istemiyor'REHAÇAMUROGLU
Şahkulu Dergâhı Basın Sözcüsü
Hayatımda hiç devlet hizmetinde
çalışmamış biri olarak bu soruya so-
mut örnek getirmem zor. Yalnız çok
önemli memuriyet görevlerine gelip
de Alevi olmasına karşın kimliğini
saklamak zorunda kalan insanlar
gördüğümde de bunun bir nedeni
vardır diye düşünmekten kendimi
alamıyorum.
PROFESÖR İZZETTİN
DOĞAN
Öğretim Üyesi ve Alevi Dedesi
Buna verebıleceğımız örnek çok.
Mesela Ale\ i \ atandaşlann güvenlik
soruşturmalan, dığer vatandaşlara
göre çok daha uzun sürdürülüyor.
Yani, bir Aleviyi Aleviliğinden uzak-
lastırmak için her yöntemi sonuna
kadar uyguluyorlar.
Aleviler. polis camiası ve Milli
Eğitim'e alınmıyor. Dıyanet'e zaten
hiç alınmıyor. Yani, devletin tarafsız
olması gereken kurumlanna Aleviler
alınmıyor. Bu, yıllardan beri böyle.
Aleviler, Aleviliklerini saklamak zo-
runda kalıyorlar. Buna hem Alevi ol-
"Devletin istihdam politikasmda, örneğin orduya,
polis kadrolanna, katnu kuruluşlanna memur ve
işçi alımında Alevüereyönelik bir ayrımcılıktan
sö'z edilebilir mi? Bunu somutlayabilir misiniz?"
mayan dığer vatandaşlar hem de dev-
let sebep oluyor. Türkiye'nin bütün
bölgelennden bu tıp olaylan duyu-
yoruz. Onlan da teker teker belgele-
yip ortaya çıkaracağız. Kuran kursu
ve camilere yapılan yardım da kal-
dınlmalı
'Darbeden sonra
mezhepçilik yapıldı'
NEVZAT ALTUN
Gazi Mahallesi Muhtan
1980 darbesınden sonra devlet
hizmetinde çalışacak kışılenn seçı-
mınde mezhepçilik yapıldı, yapılı-
yor.
Sadece Emniyet teşkılatını baz
olarak alsak bile oradaki aynmcılığın
boyutlannı görebıliriz. Emniyet teş-
kılatına yapılan başvurulann yüzde
30'luk kismı Alevilerdendir. Ama
gelin görün ki sudan gerekçelerle
ahnmamaktadırlar. Asıl neden ıse
Alevi olmalandır.
'Polisin yarısı imam*
hatip mezunu'
MURTAZA DEMtR
Pir Sultan Derneğı Genel Başka-
nı
lstatistiki olarak polisin yanya ya-
kıtıı imam-hatıp okullan mezunu.
Bunlann Alevilere, laiklere ve de-
mokratlara tarafsız davranma.sının
imkânı yoktur. Koşulu hiç mümkün
degil. Bu bakımdan da dinsel eğı-
tımden geçenlenn devlet hizmetinde
kadrolaşması, devleti bu hale getir-
di. Bu kadrotera alınacak insanlarda
seçım yapılarak Aleviler diskalifiye
edıliyor.
Din sorulan sorularak Aleviler
eleniyor Su anda poliste Alevi sayı-
sı yok denecek kadar azdır. Diya-
net'te yoktur. Milli Eğıtım'in temel
kadrolan Sünnı anlayıştan olan in-
sanlar tarafından ele geçınlmiştir.
Okullardaki dın öğretmenleri bunun
örneğidır. Orta ve ilköğretimdeki
okullarda yüzde 70'e varan ölçüde
imam-hatip okulu mezunlan müdür-
lük yapmaktadır.
CEMAL ŞENER -,(
:
Araştırmacıi, Yazar
Kamu kuruluşlanna Alevi olduğu
bilinip de alınan insan nadirdir. Bu
konuda doğum yerlerine bakılıyor.
Tuncelı, Erzincan, Sıvas doğumluy-
sa dikkat ediliyor. Sonra soyadlar.
Hasan, Hüseyin fılan varsa en azın-
dan kafalarda bir işaret konuyor. Ke-
za terfıler söz konusu olduğunda ay-
nı işleyış var. Memurun, kamu gö-
revlısının siciline ışleniyor Alevi ol-
duğu. Bakın size bir örnek vereyim.
12 Eylül döneminde bilıniyor, 750
bin dolayında yurttaş gözaltına alın-
dı. kimılen serbestbırakıldı, kimile-
ri tutuklandı, hüküm giydi ya da be-
raat etti. Ama 750 bin kişi bu tezgâh-
tan geçti Bunlann yansından çoğu
Alevi kökenliydi. Hiç soruna bu göz-
le bakmayı denediniz miydi?
Alevi örgütleri, devletin kuran kurslanna ve camilere parasal destek sağlamasına karşı çıkıyor.
"Devlet, cami yapımına, Kuran kurslanna arsa tahsisinden
parasal katkıya kadar yardımda bulunuyor. Aynca imamlann
maaşları da devletçe ödeniyor. Buna Alevilerin bir itirazı var mı?"
ALİBALKIZ
Pir Sultan Abdal Derneği Yönetim Kurulu
Üyesi
Aparthotel tanımından hareketle "apartcami"
deyimini bunlara kullanıyorum. Doğrusu, cemev-
lerine de para aynlması değildir. Çağdaş talep, ne
ona, ne onadır. Kim dini eğitim istiyorsa, bu ihti-
yacını giderecek tedbirler almalıdır. Büyük bir tu-
zak vardır. Kızılbaşlık ve Pir Sultan geteneğinı yok
etmenin sinsi tuzağı vardır işin içinde. Aleviler bu-
nun farkındalar.
PROFESÖR tZZETTİN DOĞAN
Öğretim Üvesi \e Alevi Dedesi
lbadethanelerde görev alan insanlar, kamu hı?-
metlilen sıfatında ıse tabii ki maaş ödenecektir. Bu.
gördükleri hizmetın karşılığıdır. Ancak Sünni Isla-
mın dışında bu ışi görmeye aday olan ve olacak ke-
simlere de devlet bütçesinden gerekli yardımın ya-
pılması gerekir. Yoksa adaletsiz ve farklı uygula-
malar insanlan incitir.
MUHARREM
ERCAN
Alevi Dedesi
Kuran kursu ve camile-
re, imam-hatip lıselerine
yardım yapılıyor. Devlet,
imamlara maaş veriyor.
Ancak Alevilerin dedele-
rine, cemevlerine mali
olanaklar sağlanmıyor.
Tck taraflı mali olanak
sağlanmasına karşıyım. He-
pimize olanak sağlanmalıdır.
'Yardım hemen
durdurulmalı'
ALİ RIZA GÜLÇtÇEK
VE TURGUT ÖKER
Avrupa Alevi Birliklen Fe-
derasyonu
Devlet, cami ve Kuran
kurslan gibi Sünni kurumla-
ra yaptığı yardımlan derhal
durdurmalı ve her cemaat
kendi kurumlannın ihtiyacı-
nı kendisi sağlamalıdır. Ce-
mevleri de Alevilerin kendi
mali olanaklan ile kunılmah
ve yaşatılmalıdır.
İnsanlar. kendi
gereksinimlerini
karsılar'
REHA ÇAMUROĞLU
Şahkulu Dergâhı Basm
Sözcüsü
Kuran kurslanna özelinde
devletin ne gibi mali olanaklar sağladığını kesin
olarak bilmıyonız. Ama camilere gelınce, din gö-
rev lilerinin maaşlı olduğu ve camılerin elektrik, su
gibi masraflannm devlet tarafından karşılandığını
biliyoruz. Aleviler olarak bizim, daha çok yeni ola-
rak büyük şehirlerde başlattığımız cemevlerimizi
çoğaltma hamlemız bize gösterdi ki, insanlar bağ-
landığında, inandığinda bu tür sorunlann çözümü-
ntfdevletten beklemek gereksiz hale geliyor. Aynı
şeylerin camiler ve diğer Sünni din hizmetlen için
de geçerli olmasını bekliyorum.
VELİ DOĞAN
Alibeyköy Pir Sultan Abdal Derneği
Biz Diyanet'e karşı olduğumuzu söyledik. Bu-
nun yani sıra devletin dini kurumlara mali olanak-
lar sağlamasına da karşıyız. Her inanç sahibi top-
luluk, kendı birimini oluştursun ve ondan sonra ay-
nmcılık olmadan hepsine yardım yapılsın
Yarın: cami yapılmadık Alevi köyü
mü kaldı?
POLİTİKA VE OTESİ
MEHMEDKEMAL
Gözümdeki Katarakt...
Gözümde katarakt vardı, ne zamandan beri ame-
liyat olmak istiyordum, bir türtü karar veremiyordum.
Kime rastlasam,
"Çok kolay, 10-15 dakikalık bir şey" diyordu.
10-15 dakikalık bir şey gene de ne olsa ameliyat-
tı, insan bıçağın altına yatıyor.
"Daha önce hiç ameliyat oldun mu?" diye soran-
lara, "Oldum" diyordum, "safra kesemi aldılar."
Sağ böğrümde dostum, operatör Selçuk Özar-
mağan'ın açtığı bıçak yarası durur.
Ne de olsa deneyli sayılınm.
Son zamanlarda görme sıkıntısı çekiyordum. Oku-
yacağım kağıdı açıyor, okumak istiyor, bir türiü sö-
kemıyordum. Bana harfler küçük de ondan okuya-
mıyorum gibi geliyordu. Sonunda ondan olmadıgını
anladım, bir göz doktoruna göründüm. Sağ gözüm
yüzde otuz görüyordu; sol gözüm yüzde 70. Her iki
gözüm yüzde yüz görüyordu ama sağ gözümde ha-
yır yoktu. Sağ gözümde katarakt (perde) vardı. Çare
yok alınacaktı, ama olgunlaşmasını beklemek gere-
kiyordu. Olgunlaştıktan sonra "tıbbi müdahale şart"b.
Müdahale başladı.
Bir gece yattım, ameliyata hazırladılar. Sabah ol-
du. Masaya yatırdılar. Büyuk lambalar attında çevre-
me bakarken, "İki iğne yapacağız" dediler. Acisını
duydum duymadım.
Hünerli eller, becerikli parmaklar sanki bir gergef
işliyordu. Renkler gidip geliyor. Her şey bir ivmenin
döngüsünde. Cerrahlar tepemde konuşuyor. Hükü-
met programı, enflasyon, ucuzluk, pahalılık, dışarda
ne varsa ameliyat masasında da onlar vardı. Bir ses
"Az kaldı..." dedi.
Bu az öyle uzadı ki bitmek bilmiyordu. Lazerle ame-
liyat ederlermış, benimki lazer değil. Neler gelip geç-
miyoraklımdan...
Kanuni Sultan Süleyman görkemli bir Osmanlı
padişahı olduğu kadar divanı da bulunan (Avni Diva-
nı) ulu bir şair. Sağlık işlerinde kişinin başı sıkıştı mı
"Olmaya devlet cihanda" diyebiliyor; "birnefes sıh-
hat için" devleti yadsıyor. Kanuni'nınyıllarötesınden
bıze ulaşan iki ünlü dizesi var, şöyle der:
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Kendimi bıraktım, sedyeler üstünde gidiyorum.
Her şey olup bitmişti. Suvarilerde bir deyim vardır.
Binici attan düşerken; "Birdüştüm, birkalktım" der.
Benimki de ona benziyordu, sedyeler üstünde bir
gitmış, şimdi bir de geliyordum.
Her şey çoktan olup bitmişti.
Sırtımda pijamam, sağ gözüm bandajlı, gelip oda-
dakı karyolanın üzerine oturduğum zaman bir saat
bile olmamıştı. Kulağımda, "Geçmiş olsun!" sesleri
çınlıyordu.
"Teşekkür ederim."
"Biraz dinleneceksiniz."
"Hayhay!.."
Öğle oluyordu.
"Isterseniz taburcu olabilirsiniz" dediler.
Taburcu oldum.
Şimdi düşünüyordum. Bana bu ameliyatta destek
olanlar ve güç verenler vardı. Başta Prof. Gönül Pek-
sayar ve ekibine, Prof. Ferhunde Dizdaroğlu'na,
Kaya Ergün Dizdaroğlu'na, Prof. Sadi Gündoğ-
du'ya. koşuşturmalanyla her güçlüğü yenen Doğan
Katırcıoğlu kardeşıme, ilgilerini esirgemeyen eşe
dosta şükranlarımı sunuyorum, elimden gelen bu;
varolsunlar, sağolsunlar!..
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
1
2
3
4
5
;
ı
1 2 3 4
I II
İi
5 6 7 8 9
SOLDANSAĞA:
1/ Maddı çıkar
sağlamak ama-
cıyla hastalan
okuyup üfleyerek
tyı edeceğı savın-
da bulunan kişt. 2/
Kısa çorap. .
Kars'ın doğusun-
dakı ünlü esktçağ
kenh.3/Ses. Ha-
reketlı ve eğlen-
celi bir konuya
dayanan, şarkıla-
ra da yer venlen
hafıf güldürü. 4/
Türlü ışlerde kullanılan, bır
ucu kapalı cam boru... Bı-
lınç. 5/ Tarunda kullanılan
azotlu gübre... Kuş kanadı-
nın büyük tüyü. 6/ Hındıs-
tan'ın bır eyaleti. II Slayt...
Kalayın sımgesi. 8/ Ev işle-
nnde çok çahşkan ve bece-
rikli kadın. 9/ Mezopotam-
ya'da kurulmuş en büyük sı-
telerden bıri... Süs bitkısı
olarak bahçelerde yetiştin-
len küçük bır ağaç.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Delı, çılgın... Dervış selamı. 2/ Belirli bır ış için aynlan
para... Radyo dalgalannm yankısını alarak cısimlenn yen-
nı ve uzakhğını saptayan aygıt. 3/ Bır görevın yürütülebil-
mesı ıçın merkez olarak seçilen yer... Bir bılim ya da sanat
dalında kullanılan özel anlamlı sözcük. 4/ Çeşıtli dans ve
oyunlardan oluşmuş sahne gösterisi... Hz. Muhammed'i
övmek ve ondan şeiaat dilemek amacıyla yazılan kasıde.
5/Gerçekleştınlmesı olanaksız tasan ya da düşünce... Rad-
yumun simgesi. 6/ Çevre. dolay. II Balıkçılann, tuttuklan
balıklan ıçıne attıklan sepet.. Paramızı sımgeleyen harf-
ler. 8/Hem kadınlann. hem erkeklenn kullanabıleceği giy-
si. 9/ Vilayet... Bır çalgı.
T.C.
tHSANİYE
ASLtYE ÇEZA MAHKEMESİ
HÜKÜM ÖZETÎ
EsasNo. 1994/17
Karar No: 1994/27
Sanık: Mustafa Ulu, Mahmut ve Hatice oğlu, 1949
D.lu, Ihsaniye Ilçesi Döğer Köyü nüfusuna kayıtlı ve
mukım.
Suç: Gıda maddeleri tüzüğüne aykın davranmak.
Suçtanhı: 17.03.1992
Karar tarihi: 16.5.1994
Sanığm suç tanhinde imal edip piyasaya sürdüğü
Uğur Sucuklan'nda sakatat kullandığı, bu durumun gı-
da maddelen tüzüğünün 171. maddesine aykın olarak
aynı tüzüğün 179/c md.since sağlığa az veya çok zarar
verecek derecede sucuğun bozulmuş sayılacağından
TCK 398, 59. 402;'1-2, 72, 95/2, 647 sk. 4 maddeleri-
nin uygulanması sonucu sanığın neticeten 425.000 TL.
ağır para cezası ile cezalandınlmasına, meslek ve sa-
natının ve tıcaretinin 2 ay 15 gün süre ile tatiline, 7
gün süre ile ışyerinin kapatılmasına, Ihsaniye Sulh
Ceza Mahkemesı'nden verilmiş 1991/75-166 esas ve
karar sayılı tecillı ilamın aynen infazına karar verilmiş-
tir.
•'- ' Basın: 14883