14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 1995 ÇARŞAMBA 12 KULTUR 1 4 U L U S L A R A R A S I Î S T A N B U L F İ L M F E S T İ V A L İ PORTRE/ ROBERT ALTMAN Son filmı Pret-a-porter (Ha- nr Giyim) ile moda dünyasının şimşekJerini iizenne çeken Amenkalı yönetmen Robert Altman, 1925'te Missori eyale- tinın Kansas City kentınde doğ- du. 45 yaşına kadar birkaç kısa ve belgesel fılm yöneten Alt- man, 1970'teM^S.H/Cephe- de Eğlence ile birdenbıre dik- katlen üzerine çekti Bundan sonra türa>Timı yapmadan wes- tern. polisiye, dram, güldürü, müzikal peİc çok fılme imzası- nı atti ve el attığı her türde de alışılmış kahplan ters-yüz ettı. Mc Cabe ve Mrs. Miller, Uzun Elveda, Bir Düğün, Aramıza Geri Dön gibi fılmlerden sonra 80'lerde bir dutgunluk donemı yaşayan Altman. 1991'de Oyuncu ile sinemaya dönüş yaptı ve 1993 'te Sosyeteden tn- san Manzaralan'nı çekti. Yönetmen Robert Altman. BUCÜN EMEK: 12.00' Bendenız Rocco Papaleo, 15.00/ Nashville, 18.30 Bendeniz Rocco Papaleo. 21.30/ Nashville FİTAŞ1: 12.00' Hoşçakal Amerika. 15.00 Toward the Vvithin. 18.30 Hoşçakal Amenka, 21.30/ Toward the Within FİTAŞ2: 12.00 Cehennemde Iki Devre, 15.00/ Kutlama, 18.30/ Cehennemde İki Devre. 21.30' Kutlama FİTAŞ3: 12.00/ Babam Askerde, 15.00/ Limonlu Kahve. 18.30/ Sessiz Çığlık, 21.30 Limonlu Kahve REKS: 12.00/ Kimse Benı Sevmıyor, 15.00/Ölü Mevsim. 18.30'vVoyzeck. 21.30' Arzunun Kuralı. YARIN EMEK: 12.00 Yaşamımm En Güzel Akşamı, 15.00/ Bir Kez Yaşanır, 18.30- Yaşamımın En Güzel Akşamı, 21.30/ Bir Kez Yaşanır FtTAŞl: 12.00/Orakve Çekiç. 15.00/ Sevecek Bin. 18.30'OrakveÇekiç, 21 30- Sevecek Biri FİTAŞ2: 12.00/ Yumuşak Kalpler, 15.00/Masum Sohbet. 18.30 Yumuşak Kalpler, 21.30/ Masum Sohbet FİTAŞ 3: 12.00/ Yumuşak Ten. 15.00/ Sudan Çıkmış Bahk. 18.30/ tş, 21.30' Sudan Çıkmış Balık REKS: 12.00' Duvarlı Bir Öykü, 15.00/ Yann Görüşürüz Mario. 18.30' Nashville. 21.30' Mutlu Noeller Bay Lavvrence. KAÇIRMAYIN \Vayzeck: Demiryollannda makasçı Woyzeck'in ya- şamı tekdüze. Günleri küçük kulübesinde şe- finden gelecek emirlen dinlemekle ve tanfe- ye göre makas değiştirmekle geçiyor.. Büch- ner'ın ünlü tıyatro oyununu sınemaya uyar- layan Janos Szası fınale doğru artan tempo- suyla başanlı bir film yapmış. Filmde ışığa ve'gölge oyunlanna dı'kkat. (1994, S,B, 93 dk.) Kuttama: Jarman, Kraliçe 1. Elizabeht'i, krallığın gelecekte ne hale geleceğini gösterebilmek ıçın bir melek yardımıyla 1970'lerin punk kültürünü yaşayan Ingilteresi'ne yolculuğa çıkanyor. Kutlama'da Jarman'ın kadın cın- selliğıne getırdiği olumsuz yorum tepkiyle karşılanmıştı. (1978, 1203 dk) Cehennemde İki Devre: Zoitan Eabri, flıtbolun popülaritesinden ya- rarlanarak2. Dünya Savaşı'ndan birkesit ge- tınyor beyazperdeye. HHler'ın doğum günü kutlamalan ıçın Lkrayna'daki birçahşma kampında cılız. güçsüz mahkûmlardan besili Alman gardiyan- lara karşı takım çıkarmalan istenıyor. Sonuç kâğıt üzennde baştan belli. a- ma her zaman olduğu gibi top da yuvarlak (1962. 124 dk.) NVovzeck'den bir sahne. M,'oskova'daki gergin ve korku dolu yaşama daha fazla tahammül edemeyen ünlü oyuncu Valery Ostrovsky. son göstensine çıktıktan sonra mesleğini, ününü. hayranlannı ve karlı Rusya'yı bırakarak kansı ve oğluyla birlıkte. güneşlı İsraıl'e goç eder. Amacı oyunculuğa Kudüs'te devam etmektir. Yabancı ülkede farklı gerçekle yüzleşen Valery uyum zorluklan Başrol: IsraiFde var olıııa savaşıçekmeye başlar.Bu arada oğlunun ögretmenı Mıchal, Valery'ye âşık olur. Dil sorununu aşamayan Valery'nın yenı ülkesınde düşkınkhklan gitgıde artmaktadır. Rusya'da çevirdıği fılm için Berlin Film Festnalınde ödül alan Valery, sonunda Moskova'ya ve hayranlanna geri dönmeye karar verir. Ama Rusya durum değışmiş, eskisinden de kötü olmuştur. Ülkede politık ve ekonomık açıdan ıstikrar sağlanamamaktadır Üstelık tıyatrolann durumu da kötüleşmıştır. Sokaklarda patlak veren ısyan sonucu. Valery. daha önce hıç yaşamadığı olaylara tanık olur. Üç yıl önce İsraıl'e yerleşen yönetmen Leonid Gorovets'ın gözlemlennı yansıttığı filmde, Doğu Avrupa'daki büyük göç ele alınıyor. Filmdeki karakterler, yazgılannı denetleme gücünden yoksundurlar Valery'nin göçe karar veımesinin arkasında tek güç vardır: Yaratma ve oynama tutkusu. Filmde başlıca rollen Alexander Abdulov, Bruria Albec ve Tatyanan Vasüyeva paylaşıyorlar 'Ölüyü bile dans ettiren, müzik üstüne... Toward The \Vithin. Dead Can Dance grubunun turnelerini anlatıyor. SÜNGU ÇAPAN Geçenyıl festıvalınençok ıl- gı gören fılmlerinden bin olan Ron Fricke'nın "Baraka-Yasa- mın Soluğu'nun ekıbınden Mark Magidson'un yönetmen- lığıni ustlendiğı "Tavvard The NVıthin". 13 yıldır birlikte çalıp söyleyen ve dünyayı dolaşan Brendan Perry-Lisa Gerrard ıkılısıyle, Perry'nın müzısyen kardeşlerinden oluşan Dead Can Dance adlı grubun müziğı ve konserierı üstüne. müzik ağırlıklı bir röportaj-film. irlanda folk müzığınden İn- giliz-Kelt müziğin. ortaçağ ıla- hılerinden Orta Doğu'nun kıv- rak göbek dansı ntmlenne ka- dar yayılan genış bir müzik yel- pazesini sunan Dead Can Dan- ce grubu. ınsan sesınden bızim darbuka, davul. tef. vb çalgıla- nn da yer aldığı. dünyanın dört bucağından derlenmış, çeşıtlı egzotık vurmalı ve yaylı çalgı- lara kadar uzanan, çoksesli bir karma müziğı seslendıren, ben- zerlerinden farklı bir topluluk. Rum-Türk göçmenlenn ara- sında. Melbourn'de. egzotık Doğu müzığiyle küçük yaşta ta- nışarak yetışmış. Avustralyalı şarkıcı Ltsa Gerard'la. West Si- de Story filmınin müziğinden erkendönem Pink Floydalbüm- lerine kadar çeşith kaynaklar- dan etkilenerek kendini geliştir- mış, Irlandalı bestecı. müzısyen ve şarkıcı Brendan Perry'nın oluşturduğu Dead Can Dance grubunun çıktığı dünya tume- sıni göriintüleyen TowardThe VVithin" filmı, hem geleneksel- den hem de teknolojinın nimet- lennden yararlanarak ve özel- lıkle insan sesinı görkemlı bı- çımde kullanarak. karma dünya müzıği kavramına yeni bır bo- yut katıyor gerçekten. Lisa Ge- rard'la. şarkıcının vokal yaptı- ğı "Baraka-Yaşamın Solu- gu"nun çekiminde tanışan ya- pımcı-yönetmen Mark Magid- son, yıne "Baraka"nın ekibın- den Alton VValpole'yle David Aubry'nın de katkılanyla ger- çekleştırmış "Tovvard The Wrt- hin"ı. Brendan Perry ve Lısa Gerard'la yapılmış kımı söyle- şı bölümlennı de ıçeren bu son derece etkıleyıci konser filmı- nin, kulaklann pasını sileceği kesin. festivalde. Genelde do- ğaçlamaya açık, zaman zaman v okallerin zaman zamansa dün- yanın dön bucağından bulunup keşfedilmış kimi bilinmedık ve karakteristik çalgilann, egzotik ritmlerin, oryantal melodılerin ön plana çıktığı. Dead Can Dan- ce Sound'u ve müzik yaratımı üstüne ilginç bir film "Twrord The VVrthin". Bu 78 dakikalık konser fılmını ızledıkten sonra Brendan Perry'nın ve özellikle de bır çeşıt melek sayılabıleck Lısa Gerard'ın sesıni uzun süre unutamayacaksınız! Muzıkle uzak ya da yakından ilgılenen- lere gönül ferahlığıyla tavsiye edilebılecek bır konser fılmi "Taward The VVithin". Amerikan hayafleri Nashvîlle'de yeşerîr CUMHUR CANBAZOĞLU "Country music"ın anavatanı Nashvil- le'de (Tennesse) her yıl düzelenen festıva- li, milyonlarca Amenkah'nın hayallennin yeşerdiğı merkezı 'anti-müzikal'ı ıçın sah- ne olarak seçmış Robert Altman. Nashville Amenkan hayallennin naıfbır freski ışlevınde. Zaferlerden Vıetnam ba- tağına dek uzanan bır mını hesaplaşma bu film. Şov dünyasında da her şey yaşamm aynısı: sahnede sevgıler. zaferler. yenilgı- ler aynı şekılde tüketılıyor ve sahnede ölü- nüyor... Robert Altman filme, ABD'nin çeşitli yerlennden gelen 24 kahramanını tanıtmakla başlıyor. Önce geleneksel bir müzikaldekı gibi şöhretı yakalamak ıçm şehır şehır dolaşan bu kahramanlann, şov dünyasının içınde yaşayan bu ınsanlann müzik eşlığınde duygulan, alışkantıklan- nı sergılıyor. Sonra bu küçük büyuk dramlardan sıy- nlıp Amenkan Rüyasf nın peşınde Nash- ville'e sığınanların. "country'ninkalbinr dınliyor Nashvılle'de geçen hafta sonuna bır de devlet başkanlığı seçım kampanya- sı kanşıyor.Burada da polıtikayla şov dün- vasının kurallannın ne derece bırbırıne benzediğine.zirve için yetenekten çok dik- kat çekmenin önemine. kapıtalist toplum- da mekanızmaların nasıl çalıştığına değı- nıyor yönetmen. Altman 2.5 saat boyunca müzik ve he- yecanın desteklediğı büyük bir gösten su- narken, bir yandan da dev let yapısı hakkın- dakı görüşlenni seyırcıye aktarmaktan ge- ri kalmıyor. Cnlü şarkıcılar, ünlü ya da ün- süz menajerler. sinema oyunculan. ılahla- n alkışlamaya gelen kıtleler... Bütün bol kahraman gerektiren konulara cesurca da- lan Altman. sonralan Oyuncu, ShortCuts ve Pret-a Porter'da deneyeceğı anlatımı ilk kez Nashv ılleYte denedı. En tyı Fılm ve Yönetmen dalannda Os- car"a aday olan Nashville, 1975"te l'm Easy (Keith Carradine) ile En lyı Şarkı Os- carı aldı. Nevv York Fılm Eleştırmenlen Ödüllen'nden En tyı Fılm. yönetmen ve yardımcı kadın dallannı kazandı. Müzıksevelere bır not daha: filmde Ke- ith Carradine'den Honey, I Don't Worr> Me'yı. Karen Black'ten İ Donı Knovv If 1 Found It ın You. Rollıng Stone ve Memp- his gıbı parçaları dınleyebılırsınız Alt- man'ın da The Day I Looked Jesus in the Eyeadlı bırparçası var Can Yûcel, Kimesne Olâü; Ali Ulvi Ersoy, Karikatûr, Orhan Alkaya, Onat; Necad Abaa, Istnail E)ûmİJti!lü Portresı; Yunus Koray. tsmail Dûmbûllü; Doç.Dr.Ünsal Özûnlû, Yaşam ve Gülmece; Richard Ward, Soytan Olmamn Onemi; Emre Senan, Karikatûrler; Turgut Çeviker, "Ağaç Yaşken Eğilir'in TorOt Sahnesinden Çefeılmesı Anısına Kemal Göfehan Gûrses ile Görüşme; Carlo Scaringi, Tenten'in Serûvenlen; Pierette Rosset, KimsinizSiz Bay Hergi?; Hüsnû Çoruh, Tenten'in Türkiye Kronolojisı, Orhan Kologlu, Basımn Kûrifeatörlerle özelejtirisı 1874/1994, Yavuz Pekmen-Üveys Akıncı, Genco Erkal ile "Bir Delimn Hatıra Defterı" Üzerine; lzel Rozental, Karikatûrler; Yavuz Pekmen, Ferhan-Derya Baykal Şensoy ile "5u Gogol Delisi" Üzerine; G. Jean Aubry, ingihî Kanfeatûrû; Metin Üstündag, Aforizmalar; Handelsman, Karl Marx'm Diyalektik Dönüşü; Turgut Çeviker, GûUifcen Günlüğü; Necati Abacı, Semih Balcıoğiu Portresi Nashville, 1975'te Oscar'da bulamadığı başanyı, Nevv York Sinema Eleştirmenkri ödülleriyle yakalamışü. Münir Giil Dik Kt| t l »ATI * enMİZAH lOlTÛlû DIKOİSI ?r?s G«IdiİKn,DönAyhkMİ2!ihKûlıarûDapsı,KışS5 Sayı 6, Qlt 3 YaasmıAdrcsı Gûldıkaı Dagıs. PK «Bahanyt 81311 Isombul Tildon:0 216 414 30 64-65; "feleekrem-Faki 0 216 414 30 66 GCTKdD«gmmBntesıkB«BuıDagıaıııAŞ 0212 350 2504 Noc Bu mf\ Nuan-MıVB ayiannd» sadşa Cumhuriyet Kitap Kulübü'nden J %50 İNDİRİM8 NİSAN-31 MAYIS Sergi salonlarımıza gelin, Kampanya Standlarımızdan kitaplarınızı seçin. ıd. 39/41 CAĞALOGLU Tel: 512 O5 O5 Istiklal Cad. Zambak Sok. 4/1 BEYOĞLU Tel: 252 38 81 Nureddin Selçuk'u anma konserleri İSTANBIJL(A.A)-Kül- tür Bakanlığı İstanbul Dev- let Klasik Türk Müziğı Ko- rosu Müdürlüğü. "Münir Nureddin Selçuk'u Anma Konserlen" düzenliyor. Şef Ender Ergün'ün yönetüece- ği koronun solistliğini Me- ral Uğurlu ve Münıp Utan- dı yapacak. Yalnızca Münir Nureddin Selçuk'un yapıtlannın ses- lendinleceği konserler 9 ve 16 nisan tarihlennde saat 11.30'da Atatürk Kültür Merkezi Konser Salonu'n- da izlenebilır. Antalya Sanat Derneği Kültür Servisi- Antal- ya'da yaşayan sanatçılan An- talyalılara tanıtmak amacıy- la "Birlikte Yaşadığımız Sa- nat ve Kültür Insanlan" adlı bir etkinlık düzenlendi. Bu etkinlikler kapsammda her ay bır sanatçının tanıtılacağı etkinliklenn ilkınde Ali Ney- zı tanıtılacak. "Ali Neyzi, Bir Gönüllü Antalya Sürgünü" adlı etkinlik 8 nisan cumar- tesi günü saat 15.30'da An- talya Müzesi Konferans Sa- lonu'nda gerçekleştinlecek. Ali Neyzi, Istanbul'un Ana- dolu yakasında çocukluğu- nun geçtıgı Kızıltoprak ve ai- lesine ılişkin anı romanlan ile tanınıvor. NEW YQRK ? TAN İLHAN MİMAROGLU Ahmaklık Modası Yedıden yetmışe dizildiler sinema kapılanna. Gü- le ağlaya izlediler filmi. Gidip bir daha, bir daha gör- düler. Yığın psikolojisı alanında bir olguydu bu fılm. Uz- manlar, gözlemciler inceleme yazıları yazdılar. Filmin kahramanında Amerikan halkının "masumiyetini" bulduğunu öne sürdüler. Sonra gitgide baklayı ağız- larından çıkarmaya başladılar. "Masumiyet" dedik- leri düpedüz ahmaklıktı. Bir ahmağın hayatının konu alındığı filmde halk kendi ahmaklığını bulmuştu. Çok geçmeden Amenka'da adıyla sanıyla bir ah- maklık modası başladı. Yeni bir şey degildi gerçi ah- maklık. Her alanda çok iyi satıyordu hem de. Adı konduğunda, hele filmin yardımıyla modaya dönüş- türüldüğünde daha da iyi satardı. Hangı filmden söz ettiğımi anlamışsınızdır. Bek- lendiği gibi bu yılın en iyi fiim Oscan'yla ödüllendiri- len (yönetim, senaryo, erkek oyuncu gibi başka dal- larda da ödüiler kazanan) "Forrest Gump." Oscar'la- nnın etkisıyle film daha aylarca afışten inmeyecek; bu ara filmin romanının, hem de Forrest Gump'tan özlü sözleri ıçeren kitapçığın satışlan gitgide yükse- lecek. Ahmaklık modasına karşı tepki gösterenler çıkma- dı değıl, azınlıkta kalıyorsa da bunlar. "Forrest Gump"\ yılın en kötü filmlerı arasında sayan, Holly- wood filmlerinin ahmaktan daha ahmağa ve en ah- mağa yöneldiğini belirten birkaç eleştitmen; Nevv Y- ork Tımes'ın köşe yazan Bob Herbert'in Amenkan halkının kara cehaletini televizyonun ve Hollyvvo- od'un etkisıne bağlayan "Ahmaklar Ulusu" başlıklı yazısı... Öyle anlaşılıyorki kırtasiyeci dükkânına gidip Ame- rika küresı almak isteyen Amerikalının şakaya gelir yanı yoktur artık. O ahmak yeryüzünü Amerika kü- resine dönüştürme yolunda. "Çirkin Amerikalı"run çirkinliğıne ahmaklığın eklenmesi, takkenin düşüp kelin görünmesine bağlıydı. "Forrest Gump"\n üç yapımcısından birinin, Oscar'ını alırken dünyadaki bütün Forrest Gump'lara teşekkür edişini unutma- yalım. Ahmaklık bugün için modanın dokunulmazlığın- dan, giderek kutsallığından yarartanıyor. Her moda gibi geçip gittiğinde, eskiden olduğu gibi, adı anıl- madan yaygınlığını sürdürür. Ahmaklığa karşı korunmanın yollan yok değil. Te- levizyonu kapat ve bir daha açma; sinemaya gitme; müzik dinleme; gazete, kitap, dergi okuma; nerede olursa olsun reklamlara göz ucuyla bile bakma; ora- da burada konuşulanlara kulağını tıka; hele politika- cıların sözlerine sakın aldırış etme... Kısacası, ah- maklık salgınına karşı kendini karantinaya al. Olacak şey mi? Değil. Hem böyle bir korunma, çevreye ka- pıları tümüyle kapama, başka bir tür ahmaklık geliş- tirmez mi? Nedir öyleyse ahmaklık salgınına karşı savaşın yo- lu? Ne mi? Bana sorarsanız, beyin yıkamak. Bilinen- den başka anlamda kullanıyorum bu deyimi. Kendi- mi karantinaya alamadığım için beynim durmadan kirlendiğınden günde birkaç kezyıkıyorum beynimi. Ne aradığımı, neyi görmeyi, dinlemeyi, öğrenmeyi, anlamayı ıstediğimi bilmeye çalışarak sinemaya da gidiyorum; müzik de dinliyorum; kitap, gazete, der- gi de okuyorum. Bulmak kolay değil aradıklanmı. Bulamadjğımda, ahmaklığı daha iyi tanımış oluyo- rum. Hele televizyonu açtığımda, hele reklamlara göz attığımda, hele orada burada konuşulanlara kulak verdiğimde, hele politikacılan dinlemeye kalktığım- da, gerçeküstü boyutlara ulaşıyor gördüğüm, işitti- ğim ahmaklık örnekleri. Forrest Gump'ın özlü sözle- rine taş çıkartırcasına. O ahmağin sözlerinden biri, ahmaklık modasının alıpyürüdüğü bugünlerde, geçeriiğini yitirmişe ben- ziyor: Ahmak olmak eğlencelidir, kimsenin gözüne çarp- mazsan. işte Gumpizm'lerden birkaçı daha. Ahmaklık sal- gınına karşı aşı gibi kullanılabilir bu sözler belki. Bir hastalığa karşı o hastalığın küçük dozlanyla direnç sağlama gıbısinden ışe yarayabilir: Aç ve parasızsan, yahni pişir. Çişin varsa çişten söz edeceğine git çişini et; yok- sa gecikirsin. Çorba içme, miden göl olur. Daha mı? Unutma ki kıç yalayan, ısırabilir de. Hoşunuza gideceğini biliyordum bunun. "Pek de ahmak değilmiş meğer o ahmak demediniz mi? Nitekim Forrest Gump'ın özlü sözlerinden biri önemli bir uyan niteliği taşıyor. Iş işten geçmediyse: Kimi benim gibi ahmak doğar; pek çok kişı gitgide ahmaklaşır. Sandoz dergisinde 'Ara Güler'in Objektifinden Onat Kutlar' • Kültür Servisi - Sandoz dergısinın son sayısında Onat Kutlar'ın yakın dostu Ara Güler tarafından 1967'de Strasböurg'da çekilen fotoğraflan ve 1993'te Anavarza'da çekilen hıç yayımlanmamış bir renkli fotoğrafı yer alıyor. Derginin önsözünde Erman Atasoy "Dünya sinemasının, sinema sanatmın ülkemizde tanmması ve sevilmesinde Onat Kutlar kuşkusuz en önde gelır. Sinemanın 100. yıldönümünde kendısine şükran ve saygımızı sunmak istedik. Büyük fotografçı Ara Güler'ın objektifinden. yakın dostu Onat Kutlar'la anılannı paylaşabıldiğimiz içm mutluyuz"' diyor. Aynca dergide Sevin Okyay, sinemanın yüz yıllık serüvenıni anlatırken, sinema tarihinın teknik ve sanatsal gelişiminı gözler önüne senyor. .Mac- ıntosh opera- toruReklam ajansının dinamik ortamında çalışacak, Ouark XPress ve Aldus Freehand programlanna hakım Macıntosh operatörlerı alınacaktır. llgılılerm 293 89 78 no'lu telefondan Nurşen Demır'le görüşerek randevu almalan gerekmektedır Isiıkla Caö Sok Dunya Han 18-20 Kai 3 BeyoğlıHsartıui
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle