02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
' 3 NİSAN 1995 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Nesin, Kuzey Irak harekâtım destekleyen sözleri nedeniyle DGM Başsavcısı Demiral'dan puan aldı DemiraPdan, Aziz Nesin'e övgiiEVİNGÖKTAŞ ANKARA - DGM Başsavcısı Nusret Demiral, 37 kişınin ölûmüyle sonuçla- nan Sıvas olaylan sırasında, halkı tahnk ve teşvik ettiği gerekçesiyle idamla yar- gılanmasını istediği yazar Aziz Nesiıı'i, Kuzey Irak harekâtıyla ilgıli sözleri ne- deniyle takdir etti. Demiral, "Zaten Sa- ym Nesin'in karakteri de bunu gerektiri- yordu" dedi. Nesin, öncekı gün Istanbul'daki Alman Kültûr Merkezi'nde yaptığı bir konuş- mada. Kuzey Irak operasyonunu savun- muş ve harekâta karşı çıkan Alman hü- kûmetine çatarak "Kze satûklan Alman tanklannıPKK'yekarşı kuBanmayacak- sak, kime karşı kullanacağız? Bu tankla- n Alman hükümeti turşusunu kuralım diye mi veriyor" dedi. Başsavcı Demiral, Nesin'in. gazeteler- de yayımlanan bu sözlenni okuyunca bü- yük memnunı>et duyduğunu ifade etti. "Sayın Nesin'in karakteri de bunu gerek- tirirdi" diyen Demiral, Aziz Nesin'in te- rörü ve teröristleri desetekleyen bir yaru- nın bulunmadığını vurguladı Nesin'in emiral, Sıvas olaylan sırasında halkı 'tahrik ve teşvik' ettiği gerekçesiyle idamla yargılanmasını istediği yazar Aziz Nesin'in, Almanlara karşı Kuzey Irak harekâtım destekleyen sözlerinden dolayı büyük memnuniyet duyduğunu belirterek 'Sayın Nesin'in karakteri de bunu gerektiriyordu' dedi. A isabetli olarak bu sözleri söy ledığini kay- deden Demiral, "Teröre ve teröristlere karşı olmakher Türkvatandaşının göre- vidir. Sayın Nesin de bunu yapmıştır. Bu sözlerini çok isabetli olarak sarf etmiştir. Zaten kendisine de bu yakışırdı" diye ko- nuştu. 'Harekâta karşı olmak, PKK'yi desteklemektir' Başsavcı Demiral, Kuzey Irak operas- yonuna karşı olmanın veya bu harekâtı eleştirmenin, terör örgütû PKK ve P- ziz Nesin'in terörü veya teröristleri destekleyen bir yanının bulunmadığını kaydeden Demiral, Nesin'in düşünceleri nedeniyle hakkında daha önce bir takibatın yapıldığını ammsattı.Demiral, Kuzey Irak harekâtıyla PKK'ye büyük bir darbe vurulacağını söyledi. KK'lileri desteklemek anlamma gelece- tin bu terör örgütünün faalnetierini ön- ğini ifade etti. Sınırötesi harekâtla P- lemek amacıvla bu şckilde bir harekâü KK'nin çok büyük bir darbe yiyeceğini yapması gerekirdi" diye konuştu. ve asla toparlanamayacağını savunan De- miral, operasyonun devletlerarası anlaş- malara uygun olarak yapıldığını anlattı. Operasyonun Türkiye Cumhuriye- ti'nin her açıdan lehine olduğunu vurgu- layan Demiral, "Çûnkii PKK'nin terör örgütü olduğunu bütün dünya kabul et- miştir. Terörörgütleriyle ilgili bugüne ka- dar dev letlerarası yapılan bir siirü topian- tdar ve aıuaşmalar var. Elbette ki devJe- 'Sûre tayin edilemez' Demiral, ordunun Kuzey lrak'ta ne ka- dar süreyle kalacagı konusunda şimdi- den bir şey söylemenın mümkün olama- yacağını savundu. Demiral. şunlan söyledi: "Türkordu- su. terör örgütünü Türkiye'yc karşı za- rarsız bir hale getirinceye kadar orada kalması gerekir. Bu konuda süre tayin ediimez. Türkiye Cumhuriyeti'nin dev- let anlayışı bunu gerektirir. PKK. Türki- yeT de bizim yapöğımEsoruşturmalardan da anlaşılmışür ki \atandaşlanmıza her bakımdan zarar vermekte ve yaşama haklannı ellerinden almaktadır. PKK böyle bir anlayışa sahiptir. Bu anlayışı da dev let bu harekânyla ortadan kaldıracak- ür. Kaldırdığı zaman da bu iş kendiliğin- den bitecektir. Dış dünya bunu anlamak zorundadır. Bizim anlatmamız şartdeğil. Hukuld bakımdan vazdığımız iddiana- melerde, PKK'nin durumu aynntıh ola- rak değerlendirildi. PPK'nin terör örgü- tü olduğu, mahkeme kanalryla da onay- landı." 'Talabani ve Barzani bizi ilgjlendirmez' Demiral. Irak'taki diğer Kürt grupla- nnın liderlenyle ilgili herhangi bir de- ğerlendirme yapmazken "Onlar kendi aralannda kavga da edebilirler, örgütle- nebilirler, bizi ilgUendirmez. Eğer, P- KK'ye destek oluyorlarsa, PKK'nin faali- yetine son verdiğimiz takdirde, bu dunun da kendiliğinden sona erecektir" dedi. îş kazasında Zimbabve ile aynı düzeydeyiz • 1993 yıhnda toplam 109 bin 563 iş kazasının meydana geldiği ve bu kazalar ile meslek hastalıklan sonucu 1516 çahşanın yaşamını yitirdiği belirtildi. BÜLENTSAR1OĞLU ANKARA-Türkıye, Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) istatistiklerine göre, iş kazası oranında Zimbabve, Togo ve Singapur'u da geride bırakarak Güney Afrika ile aynı düzeyde yer alıyor. 1993 yıhnda toplam 109 bin 563 iş kazasının meydana geldiği ve bu kazalar ile meslek hastalıklan sonucu 1516 çalışanm yaşamını yıtirdığı belirtildi. lşyeri bildirgesı vermeyen, TŞÇİ güvenliğini sağlamayan ve kaçak işçi çalıştıran kurumlara, 1988 yıhnda belirlenen çok düşük düzeydekı para cezalannın dışında yaptınm uygulanmamasınln, kazaya neden olan koşullann iyileştinlmemesinı özendirdiği vurgulandı. SSK'nin istatistiklenne göre, 1993 yıhiçinde 1075 kişi, yaptığı iş nedeniyle hastalanırken 3 bin 943 kişi değışik oranlarda sakatlanarak "daimi iş göremez" duruma geldi. 1993 yılı içinde 1516kişinin 1064"ü- nün iş kazası. 452'sinin de meslek hastalığı nedeniyle öldüğü belirlendi. İş kazası ve meslek hastalıklan sonucu 184bın628ışgünü. hastanelerde tedavı altında geçerken, uzmanlar SSK istatistiklerinin eksikliğine dikkat çekerek aslında Türkiye'nin iş kazası oranında dünya liderliğine oynadığmı belirttiler. DSP Parti Meclisi (PM) üyesi Mzamettin Sım Kazancı tarafindan yapılan ıncelemeye göre, riskle karşı karşıya bulunan 1000 kişiye göre iş kazası oranı Türkiye'de 0.381, Güney Afrika'da 0.4, Zimbabve'de 0.238, Togo'da 0.103, îspanya'da 0.114, Singapur'da 0.140, Hollanda'da 0.170, Yunanıstan'da 0.052 düzeylennde gerçekleşiyor. Kazancı 'nın incelemesinde, devletin, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerine uymayan işverenlere karşı yaptınm gücü bulunmadığı, yasal gereklıliklere uymayan işyerlerine 1 milyon lira ceza uygulanabildiği kâydedildi. Prens Edward Istanburu gezdi tSTANBUL (AA) - Istanbul'da bulunan tngil- tere Prensi Edvrard, kentın tarihi ve turistik yer- lerini gezdi. llk olarak bu sabah Ayasofya Müzesi'ne giden konuk Prens Edward, burada müze şeref defte- rini imzaladı. Kendisine kitap hedıye edilen Prens Edvvard ve beraberindeki heyet, daha son- ra Yerebatan Sarnıcı, Topkapı Sarayı'nın 'Ha- rem' ve 'Hazine' bölümlenyle Süleymaniye Ca- mii'ni gezerek bilgi aldı. Prens Edward'ın tarihi ve turistik yerlere yap- tığı ziyaretlere, Ingiltere'nin lstanbul Başkon- solosu Michael Cook da katıldı. Ziyaretlere, ba- sın mensuplan alınmadı. Konuk Ingiltere Prensi Edward, hamisi oldu- ğu 'The Mozart Players' adlı grubun dün akşam Ingiltere Başkonsolosluğu'nda verdiği konseri izlemek üzere lstanbul'a gelmişti. Prens Edvvard, bugün ülkesine dönecek. Çevreciler, anarşistler ve bisikletseverler Berlin'de Dünya'daki iklim değışiminin önüne geçmek amacıyla Birleşmış Milletler tarafindan düzenlenen Dünya îklim Değişımi Zirvesi, Berlin'de sürüyor. Zirve nedeniyle Berlin sokaklan oldukça hareketli saatler yaşıyor. Berhn'de iki bin kişinin katıldığı zirveyi protesto gösterileri düzenleniyor. Göstericiler, Birleşmiş Milletler'in dünyadaki ısmmayı ve kirlenmeyi önlemek amacıyla yeterli girişimler yapmamasını, protestolanna gerekçe gösteriyorlar. Gösteride plastikten yapılmış bir dünya maketi eller üzerinde taşındı. Berlin sokaklannda zırveye koşut olarak düzenlenen etkinliklere her an rastlamak mümkün. Brendenburg Kapısı'nda sergilenen güneş enerjısıyle çalışan motosıklct ve bisikletler de oldukça ilgi çekti. IkHmzjrvesindegörüş ctyııhğıBERLİN/DUBAİ(AA)- Çalışmalanna geçen hafta başlayan ve 7 nisana kadar sürecek olan Dünya tklim Zirvesi, 130 ülkenın katılımı ile Berlin'de sürüyor. İklim değişikliği konusunda sağlanan görüş birliğine rağmen ahnacak önlemler ve yöntemler konusunda görüş aynhğı ortaya çıktı. İklim zirvesinin ikinci oturumunda, gelecek olan hükümet başkanlan ve ülkelenn temsilcileri için imzalayacaklan ortak bir sözleşme hazırianamadı. Anlaşma sağlanamadı Çevreci gnıplar ve uluslararası kuruluşlar, atmosfere sera etkili gazlann emisyonunun azaltılarak, daha büyük doğal afetlerin önlenmesi için fosil kaynaklı yakıtlann kullanımının sınırlandınlmasını isterken, ihracat gelirlerinin azalacağından endişe eden petrol ve doğalgaz üreticisi ülkeler. bu girişimleri protesto ettiler. Bu çekişme sonunda, iki taraf da • 130 ülkenin katılımıyla Berlin'de gerçekleştirilen tklim Zirvesi'nde ortak bir sözleşme hazırianamadı. Zirveye katılan Körfez ülkeleri, karbonmonoksit emisyonunun azaltılması için petrol tüketiminin azaltılmasım aynmcıhk olarak değerlendirdiler. asgari müştereklerde anlaşamadı. Birleşmiş Milletler (BM) İklim Zirvesi' nin düzenlendiği Berlin kentinin ana caddelerinde yeryüzünü temsil eden dev bir plaj topu yuvarlandı. Güneş enerjisiyle çalışan motosiklet ve bisikletler ve diğer taşıt araçlan, ünlü Brandenburg Kapısı'nda gösteri yaptılar. Greenpeace (Yeşil Banş) örgütünün Almanya Sözcüsü Fuad Hamdan'ın sözleriyle, "Sanayikşmiş ülketerin, 1992'de imzalanan Rio Konvanshonu' ndaki yükümlüİükk'rinin daha fazlasnu üstlenmolerine dair görüşmelerden benüz sonuç alınamadı." Rio de Janeıro Konvansiyonu ile dünyanın en zengın ve çevreyi en fazla kirleten ülkeleri. yeryüzünün ısınmasma neden olan sera etkili gazlann emisyonunu 2000 yılında 1990'dakı düzeyine indirmeyi taahhüt etmişlerdi. Berlin'de 6-7 nısanda BM üyesi ülkelenn çevre ve çevTeden sorumlu bakanlan düzeyinde toplantı düzenlenecek. Berlin caddelerinde gösteri yapan çevreciler, anarşistler. bisikletseverler. 'paketleme tştenüerinin iyice azalblması, bisiklet kullanımının yaygınlastınlması, çevrenin, kâr etmekten başka bir şeyi gö/Jeri görmeyenlerden korunması' mesajlanyla. ınsanlann neden olduğu iklim değişikliklerinin önlenmesini istediler. Tüm dünya genelindeki petrol rezerv lerinin yaklaşık yansına sahip olan Körfez bölgesindekı Arap ülkeleri ise BM'nin Berlin'deki çevre konferansında, sera etkili gazlann emisyonunun azaltılması için petrol ve doğalgaz tüketiminin kısılması çabalannı, petrol ihracatçısı ve 3. Dünya ülkeleri aleyhinde 'aynmcıük' kabul ediyorlar. Körfez ülkelerinin endişekrL. Körfez'dekı diplomatlar ve çevre uzmanlanna göre Suudi Arabistan başta olmak üzere, bölgedekı ülkeler, fosil menşeli yakıtlann tüketiminin, petrol ve doğalgaza yeni vergiler konularak önemli ölçüde kısılması halinde, mılyarlarca dolarlık ihracat geliri kaybedeceklennden korkuyorlar. Körfez bölgesindeki bazı yetkililere göre. "Batılı sanayileşmiş ülkeler çevreci sanayiyi geliştiriyor, bunu da. petrol ve doğalgaz ihracatçılanna, 3. Dünya'ya fatura edi>T)riar; halbuki, kendileri aşırı tüketinı ve maddeciliğe gömülmüş vazjyettder." Akgüner'e denetim kıskacı HÜLYA KARABAĞLI ANKARA - Devletin en üst üç de- netim organınca. uygulamalan "usul- süz ve kanunsuz"bulunan TRT Genel Müdürü Tayfiın Akgüner, TBMM KÎT Komisyonu tarafindan da denetim kıskacına alınıyor. DYP Aydın Milletvekili Ali Rıza Gönül başkanhğında oluşturulan se- kiz kişilik çalışma grubu, 12 nisan ta- rihinde, TRT'de inceleme ve denetim faaliyetlerini başlatacak. TBMM KİT Komisyonu denetim süzgecine, hak- kında "usulsüzvekanunsuz" saptama- larda bulunan Cumhurbaşkanlığı Dev- let Denetleme Kurulu (DDK) ile Ma- liye Teftiş Kurulu raporlannın da alın- masını planladı. TBMM KİT Üst Komisyonu'na ha- zırlık nitelıği taşıyan TBMM Alt Ko- misyonu, gündemine TRT'yi aldı. Ko- misyon, Akgüner'in, uygulamalanna yönelik denetim ve incelemesini, Baş- bakanlık Yüksek Denetleme Kuru- lu'nun (YDK), "TRT1993yıhfealiyet- leri "ne ilişkin hazırladığı rapor para- • TRT Genel Müdürü Tayfun Akgüner şimdi de TBMM KİT Komisyonu'nca denetim Kıskacına alınıyor. TBMM KİT Üst Komisyonu'na hazırlık niteliği taşıyan KÎT Alt Komisyonu, 9 kişilik bir çalışma grubu ile 12 nisanda denetim startı verecek. lelinde sürdürürken çantasına, Cum- hurbaşkanlığı Devlet Denetleme Ku- rulu'nun (DDK) bir süre önce sonuç- landırdığı, Akgüner'ün usulsüzlükle- rine yönelik raporu ile Maliye Teftiş Kunılu'nun "görevini kötüye kullan- maktan"savcılıkça takibat istemini içeren bir diğer raporunu da koymayı amaçlıyor. Alınan bilgiye göre TBMM Alt Ko- misyonu, bu çerçevede, Cumhurbaş- kanlığı ile Maliye Bakanlığı'na, bırer yazı göndererek raporlann denetim ta- rihi olan 12 nisandan önce kendileri- ne ulaştınlmasını ıstedi. YPK ne diyor TRT'nin, denetimleri geleneksel olarak Başbakanlık Yükset Denetle- me Kunılu'nun (YDK) hazırladığı ra- por çerçevesinde, TBMM KİT Komis- yonu'nca gerçekleştiriliyor. TBMM KİT Alt Komisyonu'na bir süre önce sunulan raporda. Genel Müdür Tayfun Akgüner'in, bazı malzeme alımlan ile kurum dışı program siparişleri ve ku- rum içi uygulamalannda, "usulsüzlük ve yasaya aykınlık" saptandı. YDK, kunımun maddi kayba uğra- tıldığı görüşüne yer vererek bu konu- lann Maliye Teftiş Kurulu'nca soruş- turulmasını istedi. YDK'nin, "usulsüz ve yasaya aykı- n" bulup "kurumu zarara uğratan uy- gulamalar" olarak belirlediğı konular arasında. Akgüner'in, "Tasarruf Ge- nelgesi"ne aykın alımlan, Başbakan Tansu Çiller'in eski sinema danışma- nı Plato Film sahibi Sinan Çetin'le, usulsüz imzalanan yaklaşık 3 milyar 150 milyon liralık anlaşmanın yanı sı- ra Can Okanar-Cüneyt Canver ekibi tarafindan yapılan "Gündem"progra- mına fazla ödeme yapıhnası yer alıyor. Kunımun zaranna yol açan ışlemler arasında, Akgüner'in, dekanlığını yap- tığı lstanbul Üniversıtesi tletişim Fa- kültesı'ne karşılıksız olarak aktanlan 140 milyon lira ile TRT tanıtım broşür kataloğunun kurum dışında bir firma- ya sipariş edilmesi de sayılıyor. Ortak saptama Tayfun Akgüner, hakkındaki iddi- alar, TRT'nin kuruluşundan bu yana Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nca incelenecek kadar önemli bulunan ilk genel müdür oldu. Cumhurbaşkanı Demirel'in talima- tıyla başlatılan DDK denetimı ile ar- dından Maliye Teftiş Kurulu'nca yapı- lan soruşturma, uygulamalan "usul- süz ve kanunsuz" bulunan Akgüner için ortak saptama olarak nitelendiri- Uyor. DDK'nin, 30'u aşkın savın incele- me konusu yapıldığı 90 sayfalık rapo- runda, 10 konu için soruşturma açıl- ması istemi de bulunuyor. CUMHURtYET^TEN OKURLARA ORHAN ERİNÇ Cumhuriyet Okurları Gazetelerı gazeteciler çıkanr, ama gazete olabilme- leri ancak okurlarının vartığına ve onlann gazeteleri- ne güvenmelerine bağlıdır. Şimdilerde çok satmak fa- kat güvenilir olmamak, lotaryacılığa sırtını dayayan kimi gazeteler tarafindan geçer akçe olarak sunul- maya çalışılıyor. Bu gazetelerin yaptırdıklan anketler- den çıkan sonuçlara göre kendi okurtannın kendi ga- zetelerine güvenme oranı, ara sıra okuduklannı bil- dirdikleri Cumhuriyet gazetesine güvenme oranlann- dan düşük çıkıyor. Bunda, Cumhuriyet gazetesınin yapılanmasından kaynaklanan bağımsızlığını korumaya gösterdiği özen ve yayın ilkelerini esen rüzgâra göre degıştır- meme kararlılığı etkili oluyor. 70 yılını geride bırakan, ama kendisini ilkeleri içinde yenileyebilen tek gaze- tenin Cumhuriyet olmastndan hoşlanmayanlar var. Bunu şeriatçı ve ikinci cumhuriyetçi gazetelerle ya- zarlann öznel suçlamalarından izliyor ve ciddiye ala- cak bir yanını bulamıyoruz. Cumhuriyet, çoğunluğu 35 yaşın altındaki okuriar tarafindan okunuyor. Araştırmalar bir Cumhuriyet'in yaklaşık altı kişi tarafindan okunduğunu gösteriyor. Okuriannın hemen tümü kendilerinı gazeteleri ile bü- tünleştiriyor. Kendi kimliklerinın bir parçası olarak Cumhuriyet'i görüyoriar. Sizlere iki somut örnek sun- mak ıstiyorum. Dünkü gazetemizde bir ölüm ilanı yayımlandı. llan, "Malkara'nın (Tekirdağ) en eskiailelerinden Malikha- neoğullanndan Ali Efendi ile Fethiye Gürsoy'un kızı" ibaresi ile başlıyor, ailenin diğer kişileri belirtildikten sonra şöyle sürüyordu: "...50 yılı aşkın Cumhuriyet Okunj Hacı SaffetTuna'y/ sevdikterinin yanına uğur- ladık. Işıklar içinde uyusun." Cumhuriyet çalışanlan olarak Sayın Tuna'yı saygıyla anıyoruz. idare bölümünde çalışan arkadaşlanmızdan bir grup, iş çıkışı bir yerde oturmuş konuşuyorlardı. Çe- şitli politik konular irdeleniyordu. Yandaki masada oturan bir genç ayağa kalktı, masaya yaklaştı, "Ko- nuşmalannızı dinledim, ben de aranıza katılabilir mi- yim?" dedi. Masaya buyur edildiğinde kendisini ta- nıtmak için ilk söyledikleri "Size ters gelmezse ben bir Cumhunyet okuruyum" oldu. Arkadaşlarımızın "Bizde Cumhuriyet ça//şan/any/z" yanıtı söyleşinin sı- caklaşması için yettı de arttı bile. Böylesi olaylann yaşandığı bir başka gazete yok. Zaten kimilerinın Cumhuriyet taklitlerini piyasaya sür- mek için yaptığı girişimlerin sonuçsuz kalmasında en büyük payı Cumhuriyet okuriannın gazetelerine sa- hip çıkmalan, kenditerini onunla özdeşleştirmeleri alıyor. • Silahlı Kuvvetlerimizin Kuzey lrak'ta sürdürdüğü Çelik Harekâtı geçen hafta da gündemin ilk sırasın- da yer aldı. Operasyonun bölgedeki gelişmelerini haberieri ile Kemal Yurteri ve Nizamettin Kaplan, fotoğraflan ile Rıza Ezer yansıtmayı sürdurdüler. La- le Sanibrahimoğkı da Ankara'dakı gelişmeleri izle- di. Ankara Büromuzun çabalan sonucu, Cumhur- başkanı Sayın Demirel'in Almanya Başbakanı Hel- mut KohPe gönderdiği özel mesajın tüm aynntılan- nı da Cumhunyet okurian öğrendıler. Operasyon son- rasına ilişkin kesin çözüm önerilen ile ilgıli gelışme- ler de Cumhuriyet'in özel haberieri arasındaydı. • Hafta içinde Ankara'da "Polis-Halk Işbiriiği" konu- lu bir sempozyum vardı. Başta Emniyet Genel Mü- dürü Mehmet Ağar olmak üzere çok sayıda emni- yet yetkilisi açık açık konuştular ve zaman zaman da "özeleştiri" yaptılar. Evin Göktaş, izlediği sempoz- yumu haberleştirdi. • Hükümetin CHP kanadında geçen hafta gerçek- leştirilen bakan değişikliğinin ardından, Çetin, Ka- rayalçm ve Baykal'ın değeriendırmeleri ilk kez Cum- huriyet'te yer aldı. Murat Karayalçın'ın 18 aylık ge- nel başkanlık dönemıni değerlendiren söyleşisi de Cumhuriyet'e özel haberierimizden biriydi. • Gaziosmanpaşa ve Ümraniye'de yaşanan üzücü olaylar, Alevilik üzerine çeşitlı spekülasyonları da gündeme getirdi. Aydın Engin yönetiminde Ahmet Şık, BülentSanoğlu ve Yörükhan Ünal "AlevılerNe Istiyor" başlıkh dizi araştırmalan ile konuyu ırdeledi- ler. Yahya Koçoğlu da, anılan olaylann soruşturma- sında yaşanabilecek sakıncalan gündeme getirerek Cumhuriyet Savcılıklarına doğrudan bağlı adli kolluk kurulmasının gerekliliğini yansıttı. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta geçirmeniz dileği ve saygılarımızla. Nigde Açık Cezaevi İki tecavüz hükümlüsü öldürüldü NİĞDE (Cumhuriyet) - Niğde Tanm Açık Cezaevi'nde yatan iki hükümlü. şişlenerek öldürüldü. Oncekı gece saat 01.30 sı.alannda ırza tecavüz etmekten hükümlü Adil Arif Şenocak ile Erdal Secvim adlı kişiler, bir grup mahkûmun saldınsma uğradı. İki hükümlü, olay yerinde yaşamını yitirdi. Saldında 8 mahkûm da yaralandı. Cinayetleri işlediği savlanan Doğan Aydoğan ve Yavuz Akdoğan adlı mahkûmlann, olaydan hemen sonra cezaevinden firar ettiklen belirtildi. Cumhuriyet Savcılığı'nın olayla ilgili sonışturmaya başladığı bildirihrken aynntıh açıklama yapılmadı. TURKCELL İletişim Hizmetleri A.Ş.'den Cep T e l e f o n u satan bayilere duyurulur. Turkcetl Itetjşım Hızmetten A Ş nın düzenlemış otduğu Turkcell Kazandınyor kampanyasının çekı ışı 15 Nısan 1995 guraj lstanbul Hıltcjo Otei Altın Kubbe Saionu nda 19 00 da gerçekleştrnlecefctir Milli Ptyango Idaresi izninin Tsrih ve Numaras 1411995 tanh ve B 07 1 MPI 0 13 00 02421 2430 Ç«kiMşe Katıkna Şekll ÇeMış TurKcetl Itetışjm Hızmetten A Ş tarafından Cep Teleton salan firmalara. 1 Ocak 1995-31 Mart 1995 "anhtefi arasında Turkcelı SIM kartı ıle yaptıklan aktıvasyonlan ıçın verıiecek kura numaralan uzennden yap'lacaktır 18 yaşından küçûkler çekılışe ışorak edemezler Iştırak etmış olsalar dan> ıkramıye kazanmalan halinde bu ıkramtye vemmeyscektır y Çekıtış sonucu 1 talıhlıye 1 adet 1995 model Levend 2 5 MDV 2500 CC Kapalı kamyonet îıpı araç venlecektır Bu araçla ılgılı Katma Değer Vergıs) dışındakı bütün vergı yasal yûkumlûlukler ve harcamalar ^tirakçıye aıttır Çakilif Sonuçlannın Duyurulmssı Çekıltşı kazanan nuntaıa ve talthfc 19 Nısan 1995 günü Sabah Oazetesjnde ılan edttecekDr fkramıye ıian tanntndef) (tıbaren 15 gün ıçsnsınde tatiNrye tesim edıiecektır Bütün Cep Telefonu satıcılanna başanlar dılenz TURKCELL İletişim Hizmetleri A.Ş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle