Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3 NİSAN 1995 PAZARTESİ
OLAYLARVE GORUŞLER
Salıncakta iki ülke: Meksika ve Türkiye
Türkıye'de bunalım devam etmektedir. Bunalımdan çıkış
yollannı araştırmak, çözüm yollannı bulmak, kışılenn değıl
kadrolann ışıdır. Bireycıliğı bır yana bırakıp doğru çozümlere
bırlıkte ulaşmanın yollannı mutlaka bulmalıyız. "Benım
dedığım olur. ya olur, ya olıir" gibi tekerlemelen bır yana
bırakmalıyız.
Prof. Dr. ERDOGAN SORAL
K
irli eller ve Meksika:
Serbest pıyasa ekono-
mısının kırh ellen
1980"h yıllarda guzel
dunyamızın uzennde
denn ızler bırakarak ge-
çıyordu Bu kırlı ellenn yuzlennı okşadı-
ğı ıkı ulkeden bın Turkıye ıse dığen Mek-
sika'dır
Meksıka, zengın petrol kaynaklanna sa-
hıp yoksul bır ulkedır Meksika'da bugun
sayılan 24'ü bulan dolar mılyarden aıle-
ye karşın 40 mılyon Meksıkalı yoksul lu-
ğun eşığmde yaşamaktadır Petrol. bazı
Ortadoğu ülkelennm dışında bırçok ulke
ıçın mutsuzluk kaynağı olmuştur Bunlar-
dan bın de Meksıka'dır 197O'lı vıllarda
dıinya ham petrol fıyatlannda gozlenen
ıkı buyuk artışa rağmen Meksıka. JozeLo-
pezPortillo'nunıktıdardanaynldıgı 1982
yılmda düşuk petrol fîy atı yuzûnden bırıf-
lasın eşığinden donmuşrur Ortadoğu nun
petrol uretıcisi Arap ulkelen duşlemedık-
len petrol gelırlenyle dunyaya hava ba-
sarken Meksıkalılar açlıkla tokluk arasın-
da bır çızgıde yaşıyorlardı Acaba bu çe-
lışkı nereden kaynaklanıyordu1
Gorüldü-
ğû kadanyla ortada bilınen bır tek neden
vardı. o da Arabıstan'ın Amenka'ya çok
uzak Meksıka'ya çok yakın olmasıydı
Amenka nınkeşfındenbenkuzeyeyerle-
şen ve Ingılızce konuşan Avrupalılar, ka-
pı komşulan Ispanyolca konuşan Meksı-
kalılara bır komşu ülkenın ınsanlan go-
züyle bakmamışlardır Akdenız uygarlı-
ğının bu coşku ve du>gu dolu ınsanlannı
arka bahçelennın bahçıvanlan saymışlar-
dır Bunun nedenı Meksıka'nın sahıp ol-
duğu doğal kaynaklann zengınlığidır Gu-
ney-Kuzey Amenka arasındakı mal ve
hızmet dolaşımının koprusu. sermaye-
emek sömürüsunun kavnağı Meksika,
1988 yılına CariosSalinas'ın başbakanlı-
ğında gmvordu
Bu vıllarda duny anın yelkenlennı okya-
nustan esen serbest pıyasa ekonomısı rüz-
gârlan dolduru>ordu Salınas. az çalışıp
çok kazanmak, bır koyup uç almak tutku-
sunu çocukluk >ıllannın hevecanlannda
saklıyordu IMF'nın "iyi öğrencisi" ola-
rak tanınıyor, lıberahzme olan tutkusunu
ABD'de yaşayan Amenkalılara kabul et-
tınyordu Bu tutkuda AET'ye benzer
Amenkan uluslar topluluğunun kurucu-
lan arasında olmak. kureselleşmenın on-
culen arasinda bulunmak gıbı bekleyışler
yer alıvordu NAFTA, ABD. Kanada ve
Meksika uçlusunun oluşturduklan çekır-
dekbırortakpazardır Mal ve hızmet ser-
maye ve emek dolaşımındakı ekonomık
sınırlamalann bır takvım ıçenğınde za-
manla sıfırlanacağı. gumruksuz bır alanı.
bır buyuk serbest pazan ongormektedır
Başkan Bill Ctinton. bu gelışmeyı büyük
ve zengın Amenkan pazannın başlangıcı
olarak gormektedır ve çok önemsemekte-
dır Bu pazann Meksıkaya duşen ızduşu-
munde Meksıka'nın doğal ve besen kay-
naklannı buvuk Amenkan sanayııne en-
tegre etmek, Meksıkalılan. Meksika sınır-
lan ıçınde tutarak kaçak ışgucu akışını
durdurmak gıbı yuce duygulaıt') v-ardır
Carlos Salınas"ın ruyalannı susleyen
serbest pıyasa ekonomısı ılk a^amada el-
de ettığı kazanımlan koruy amadı \men-
kalı yatınmcılann beklentılennı doyura-
madı Oysa Amenkalılar, Salınas'ın de-
ğerlı kâğıt borsalanna sunduğu dolara en-
dekslı hazıne bonolannı adeta kapışmış-
lardı Bu değerlı kâğıtlara 50 mılyar do-
lann uzennde >atınm yapmışlardı Bu
kaynak akışıvla Meksıka'nın dış borçlan
100 mılyar dolann uzenne çıkmıştı Salı-
nas"a gore Meksika ekonomısı ıstıkran
yakalamış. Makro ekonomık dengesızhk-
İen aşmıştı Peso, reel odeme gucu > uksek
paralar arasındakı yennı almıştı Yurtıçı
gayn safi hasılada sağlanan yıllık ortala-
ma buyume hızı yuzde 2 9'dur Enflasyon
vuzde 160 dan yuzde 10'laraduşurulmuş-
tur Devlet bankalan. ışletmelerozelleştı-
nlmıştır Meksika. Salınas dönemınde dış
borçlannın yuzde 20'sı kadar bır ındınm-
den yararlanmıştır Bu buyuk kazanımla-
ra rağmen nasıl olmuştur da kendınden
sonra ozgur ve durust seçımlerle ıktıdara
gelen Ernesto ZediBo ıktıdannın daha bı-
nncı ayında ekonomık bunalım değerlı ka-
ğıt borsalannda adeta bır bomba gıbı pat-
lamıştır
Azgelışmış kapıtalıst ülkelerde buna-
lım bırbınnı tamamlayan en az ıkı neden-
den kavnaklanır,
- Toplumun toplam tasarruflannı y atı-
nmlara eşıtleyen faız oranlannda ıstıkra-
nn sağlanması Faız oranlannın bır uçtan
dığenne salındığı bır ekonomıde ekono
mık ıstıkrardan soz edılemez Genel den-
geyı bozan orta ve uzun vadeh faız oran-
lanndakı salınımlan yonlendıremeven
Merkez Bankası, görevını yenne getırmış
sayılamaz
- Dış ödemelerdengesı, ekonomının ya-
ratıcı gucunü yansıtan can ışlemler den-
gesı ıle uyumlu sayılabılecek çızgıde tu-
tulamıyorsa genel ekonomık dengeden
soz edılemez
Bınncısı bol ve sureklı bır uretımle. dı-
ğerpozitıfbakıye veren büyük kazançlı bır
tıcaretle ortadan kaldınlabılır Eğerbu ger-
çekleşmemışse ve kamu harcamalanndan
beklenmeyen nedenlerle (savaş, deprem
vb ) hızlı ve yuksek dozlu bır artış belır-
mışse. bu olay ışlem hacmı yuksek değer-
lı kâgıt borsalannda buyuk salınımlar do-
ğuran taız değışımlenne neden olabılır
Kapıtalıst ekonomılerde bu tur dalgalan-
malar her zaman beklenır Onemlı olan bu
tür hareketler karşısında ekonomının dı-
renme gucunun ne olduğudur Meksika
ekonomısı bır tanm bölgesı olan"Chi-
apas" bolgesınde "Zapatatisflenn sılah-
lı ayaklanmasınm yukunü taşıyamainış,
faız oranlan yukselmeye başlamıştır Fa-
ız oranlannın artması. yatınmcılann elın-
dekı bono, tahvıl gıbı kâğıtlann değerle-
nnm duşmesi, vatınmcılann büyuk zarar-
lara uğraması demektır Faız artışlanyla
ateşlenen fıtıl çok kısa zamanda mal pıya-
salanna sıçrayabılmekte ve fıy atlar genel
düzevı hızlı bır artış eğılımme gtrebılmek-
tedır Llusal paranın ıç değenndekı duş-
melen. serbest pıyasa ekonomısının ege-
men olduğu ülkelerde, ulusal paranın dış
değennın otomatık olarak düşmesı ızle-
mektedır
Azgelışmış ekonomılerdekı y uksek du-
yarlılık bu tur bır hareketın sonuçlannı
çarpıcı hale getirebılmektedır Zapatatıst
hareket Meksika'da bardağı taşıran son
damladır Çunku. Meksika Odemeler Bı-
lançosu'nda 1994 yıhnda can ışlemler
dengesının 25 mıl>ar ABD Dolan açık
verdığı görulur Bu açığın 24 mılyar do-
larlık kısmı dış tıcaret bılançosundan kay-
naklanmıştır Yıl sonu ıtıbanvla Meksı-
ka'nın ıthalatı ıhracatından 24 mılyar faz-
la olmuştur Hızmet alışvenşınden doğan
açıkla beraber can ışlemler dengesı 25
mılyar dolar açık vermıştır Bu açık, kısa
vadelı dış borçlanmayla kapatılır
Ve Türkiye: Turkıje Meksıka'dakıne
benzerbırfilmı 16Ocak 1994'teyaşamış-
tır Benzer senaryo farklı bır mekânda
farklı koşullarda yaşanmış, Turk toplumu
çok acı bır ılacı ıçmek zorunda bırakıl-
mıştırveyenı ılaçlan ıçmeye hazırlanmak-
tadır Türkıye'de yaşananlann Meksı-
ka'dan aynlan yanlannı şoyle sıralayabı-
lınz
- Turkıve'de patlak veren bunalım de-
ğerlı kâğıt borsasından kaynaklanan bır
bunalım değıldır Çünku Istanbul Menkul
KıvmetlerBorsası ışlem hacmı ıtıbanyla
buyuk bır borsa değıldır Bankalann ve sı-
nırlı sayıda yatmmcının spekulatıf amaç-
lı ışlemlenne sahne olan dar kapsamlı bır
pıyasadır Bunalımın reel kesıme (uretıcı
sektore) buyuk olçude vansımaması, bu-
>xık ıflaslann ust uste gelmemesı bundan-
diT
- Türkiye'dekı bunahm başıboş banka-
lann kısa ve dolaysız yoldan para kazan-
mak amacıyla başlattıklan ve Türk hüku-
metlennın goz yumduklan yapay bıçım-
de gehştınlmış bır bunalımdır
- Bu bunalım Carlos Salınas gıbı tutku-
lan olan ama onunla kıyaslanmay acak ka-
dar bılınçsız ve bılgısız devlet adamlan-
nın ve sokak polıtıkacılannın başlattıkla-
n bır bunalımdır
- Turkıye'dekı bunalım tamamen soygu-
na donuk gayn cıddı bır bunalımdır Ol-
çusuz sıcak para polıtıkasına hıç gereğı
yokken göz kırpmak ve açık pozısyonda
banka çalıştırmaya suskun kalmak, ılkelı
bır ekonomı yonetımının yapacağı ış de-
ğıldır
TC Merkez Bankası, Hazıne ve Dış Tı-
caret Müsteşarhğı De\ let Planlama Teş-
kılatı ve Malıye Bakanlıgi'nın bu saçma
sapan bunalımdan alacaklan çok ders ol-
malıdır Fakat aldıklannı sanmıyorum
- Temız toplumu yaratmak once Turkı-
ye Buyük Mıllet Meclısı'nın sonra devle-
tın ve yurtseverlenn gorevıdır Yaratılan
temız toplumu korumak, onun uzenne
golge düşmesını onlemek, yetkılerle dona-
tılmış ve ınsanca yaşam koşullanna ka-
vuşturulmuş yargı ve yürutme erkınındır
Türkıye'de bunalım devam etmektedir
Bunalımdan çıkış yollannı araştırmak. ço-
züm yollannı bulmak kışılenn değıl kad-
rolann ışıdır Bireycıliğı bır yana bırakıp
doğru çozümlere bırlıkte ulaşmanın yol-
lannı mutlaka bulmalıyız "Benim dedi-
ğim olur, ya olur, ya olur" gıbı tekerleme-
len bır vana bırakmalıvız
ARADABIR
ÇELIK GULERSOY
Kalpaksız Kuvâ'cı
Boyle anıyor kımılerı bır suredır bu ülkede, Ata-
turkçu kesımı
Once gençler ıçın, şu kalpak denılen kafa ortusu-
nun ne anlama geldığını belırteyım
Osmanlı'da halk, uzun yuzyıllar, başına ne bul-
duysa bır şeyler sarmıştır Bu çoğunluk ıçın kullanı-
lan "başı bozuk" deyımı, "serpuş "lardakı o kargaşa-
dan gelse gerektır Ona karşılık, yonetıcı sınifların
kafa ortulen ıse, tam dısıplınlı ıdı Kımın, ne tıp bır
şeyı kafasma geçıreceğı, katı kurallarla belırlenmıştı
II. Mahmud Batılaşma donemını açtığında, kafala-
nn ıçını değıştırmeyı amaçlarken, onun bır sımgesı
olmak uzere, başın ustune de bır duzenleme getırdı
ve Fas ulkesınden, 'fes'ı kopya ettı 1 Cıhan Savaşı,
gundeme kalpak denılen kurklu nesneyı soktu Az
sonra başlayan istıklâl Savaşı'nın kahramanlanna
yanı "kuvâ-ı mfllîyecıler"e ıse, o başlık bır sımge ol-
du Olay bu
Pekıy, bu başı kalpaklılann, suçları ne ıdı kı, bu-
gun hem onlardan, hem de başını artık o şekılde
ortmemekle beraber, kafasının ıçındekı duşunceler
aynı doğrultuda gıden yenı ınsanlardan, boyle bıraz
kuçumseyerek, bıraz da aşağılayarak bahsedılıyor'?
Bu soruyu cevaplandırmak ıçın, soz konusu asker
ve sıvıllerın tanh ıçınde ne yapmış olduklanna bak-
mak gerekmez mı? Işı çok basıt, hatta çocuksu an-
latımlara ındırgeyerek, ozetlersek
Onlar, once, vatanlannı savunmak ıçın, mecburen
dovuştuler Bu uğurda sırtlanndakı tek elbıseyı, yıl-
larca gıydıler Ceplen para goımedı Pabuçlanndakı
delığı, ıçıne mukavva keserek ortmeye çalıştılar
Bız, 1930'lar ve 40'ların çocukları, o "kendınden
vazgeçm/ş"adamların, sonlanna yetışmış bır nesılız
Bır tanesı, benım, kendı babamdı Omrunu, bu ul-
kede yolcular bır yerden oburune guvenlıkle, kafası
kesılmeden, en azından soyulmadan gıdebılsınler
dıye harcamıştı Yoksulluk sıkıntısından, 52 yaşında,
bır leğen dolusu kan kusarak oldu
Bır başkası, Vasfiye ablalann (Ozkoçak) babası
ıdı Dunya ressamlanna "mertlığın portresını yapın'
sıparışı verılse, herkesın fırçasından, o adamın res-
mı çıkardı ortaya
Bır otekı, Av Nezıhı Sanal'ın amcası "Tam 70 yıl,
bız ustumuzde dam ve kıremıt gormedık. Yıldızlann
altında yattık'" derdı
Bu kalpaklıların, gunumuzün entellennı fena kızdı-
ran bır başka yanlan, demokrasıye hemen geçme-
mış olmalan Tanhte hangı ulkenın, demokrasıde tek
ornek Ingıltere dahıl. buna ne kadar zamanda ula-
şabıldığıne bakmayan bu aklı evvellerden, tombul
yuzlu bır profesor, rahmetlı Uğur Mumcu'ya karşı
TV ekranında ter-ter tepınmıştı "Cumhunyetle de-
mokrası, aynı şey değıldır*" Teonk olarak, belkı tam
aynı şey değıldır Ama cumhunyet, demokrasının,
'antresı dır Bu Kuçuk Asya toprağı, yer yuvariağının
soğuyup bıçım almasından bu yana, ılk kez cum-
hunyetın lafını bıle kalpaklılar sayesınde duymuş bır
dıyardı
Daha7
istıklâl savaşçıları, bır yandan Sovyet-
ler'den para alırken, ote yandan uyduruk bır komû-
nıst partı kurdurmuşlar, hatta bır grup solcuyu, Rus-
ya donuşu dan-duna getırmışler "Belgesel" filmler
yapmaya soyunan bır genç adam, suret-ı haktan
gorunup, bu konulan gundeme getınyor ve gençlere
"yenı ufuklar açıyor." Verılen mesaj, şu "Resmı
• Arkası 6. Sayfada
Kentsel siyaset ve seçim-ön seçim...
^ " ^ " " ^ " " • ^ ^ " " S " " " " ^^^^™^^^^~ ^ " ™ " ^ ^ ^ " ™ ~ " " Mılletvekılı seçımlennde kuçuk ıller
Av. CELAL ULGEN
D
emokrasılenn kalıcılığı ulkelerde-
kı hak ve özgurluklere, gelenekle-
re ve kurumlara bağlıdır Zaman
zaman ülkemızde olagelen de-
mokrası kesıntılen bu gelenekle-
nn, hak ve ozgurluklenn ve ku-
rumlann vıtmesıne neden olmaktadır Her kesıntı
sonrası kurulmak ıstenen yenı düzen, klasık hak
ve ozgürluklerden, ınsan haklanndan uzak bır ucu-
beye donmektedır
Halkımızın ozledığı demokratikleşme, umutla-
nn ötesınde alızveyavaş gelışmektedır Yaşadığı-
mız hızlı kentleşme gerçeğıne karşın "kentsel si-
yaset" yetennce gelışmemıştır
u
Uah kentleşme-
nin \<eyavaş demokratikkşmenin" getırdığı sorun-
lar sıyasetımızı de vaşantımızı da açmazlara sok-
maktadır
1980 oncesı uygulanan seçım ve önseçım sıs-
temlen ıle sonrası uygulanan sıstem arasında bu-
yuk avnmlar var 1989 yerel seçımlennden bu-
vuk utkuyla çıkan SHP, (daha sonrakı ıkı yıl ıçın-
de) verel yonetımlerdekı başansızlıklar sonucu
guç vıtırmıştır Bu olaylann neden-sonuç ılışkı-
len ırdelenırken 1989 yerel seçımlennde uygula-
nan önseçim sistemindeld gariplikler gozden kaç-
mıştır 1980 oncesı uygulanan onseçımlerde ön
seçim o\ pusulalan'na beledıye meclısıne seçıle-
cek uve sa>ısının yandan bır fazlasının adını ışa-
retlemek yeterlıydı Bugun uvgulanan sıstcmde
seçılecek uye sayısının ıkı katını ışaretlemek ge-
rekıyor Bmncı sısteme "tûmevanm" ıkıncı sıste-
me "tümdeııgeliın" sıstemı dı>ebılınz (Amen-
ka"dan ıthal edılen bu sıstemde cumleden kelıme-
lere. sonra hecelere geçılmektedır)
37 üyelı bır beledıye meclısı onseçımı yapılır-
ken esîcıden 19 (seçılecek üye sayısının vansı)
aday adayının adı ışaretlenırken bugün 74 (seçıle-
cek uye sayısının ıkı katı) adav adayının adı ışa-
retlenmektedır Bınncı sıstemde az kışı yazarak
37'yı tamamlıyorsunuz tkıncı sıstemde ıse çok
kışı yazarak 37'ye ındınyorsunuz Ve her şey
37've varmakla, 37'den gelmek arasında değişi-
yor_
Partı ıçınde > a^anan kavgalar, hizipleşmcler. scv-
gisizükkr,kıskançlıklar sonucu bugun uv guladığı-
mız sıstemde karşılıkJı "ad kesmeler" sahneye çık-
makta ve ekıp dışı "ı»e kokar ne bulaşır" turu kı-
şılenn lıstelerde yer alması sağlanmaktadır
1989'da onseçım uygulayan partı SHP'dır
SHP'nın beledıye meclıs u>elennden ımar ko-
mısyonu seçımlennden, "kentrantıpaylaşun kav-
galan'"ndan neler çektığını unutmamız olası mf
"Kolav zengin olma", "köşe dönme özlemleri'
1
ha-
bıs bır vırus gıbı nasıl sarmal kıskacına almıştı b>-
zı Oysa 1980 oncesı CHP'de utancın adıydı
"kent ranü_."
Seçılecek üye sayısının yansından bir fazla ad
yazmak venne. seçılecek uye savısının ıkı katı ad
yazmak bır sıyasal partının tanhsel geleneklennı,
alışkanlıklannı, temız toplum ılkelennı dejenere
edebılıvordu Bu değışıklıkler 12 Eylül >onetı-
mınce gerçekleştınlmış ve toplumu depolıtızas-
yona ıten, guçlu orgütlenmelen vok eden bır amaç-
la hazırlanmıştı Hızla değerlenmızı tuketmekle
unlu bır toplumuz 12 Eylul sonrası tükettığımız
polıtıkacılanmızı yıllar sonra dahı bulabıldık mı
9
Bugün onumuzdekı mılletvekılı onseçımlenn-
de de bu sıstem uvgulanacak Bır bolgevc seçıle-
cek mılletvekılı savısının ıkı katı adayın adını on
seçım pusulasında ışaretlemek
1
Mantiğa ve akla
ters gelen bır yontem bu
Kışılıksız, ılkesız, ortada adlann. B sınıfı, C sı-
nıfı polıtıkacılann seçılmesını sağlayanbu sıstem
terk edılmelıdır 12 Evlul tortulan hukuk düzenı-
mızden sılınmelıdır 12 Evlul golgesınde çağdaş
demokratıkleşmeyı yakalayamayız Onseçımlerı
uygulayan tek partı geçmışte SHP'dır Bugun de
ılk seçımlerden başlamak uzere uygulavacak par-
tı C HP'dır CHPkesinliklebu ikincituzağadüşme-
mclklir._ Hukumet olma yolunda atılacak adımlar
oncesı bu konunun çözumlenmesı ve önümuzde-
kı seçımlerde akla ve mantığa uygun 1980 oncesı
uvgulanan onseçım modelı ya da daha çağdaş bır
model seçeneğı duşunülmelıdır
Mılletvekılı seçımlennde kuçuk ıllenn bıle ıkı
>a da uç bölgeye aynlmasını ongoren "dar bölge
seçim sistemi"nden de vazgeçılmelıdır A takımı
ıle yonetım erkımızı surdurmek ıstıyorsak. nıtelık-
lı bırparlamentoya vekışılıklı parlamenterlere oz-
lem duyuyorsak bugünden bunun onlemını almak
zorudayız
Darbolge sıstemınde ınsanlanmız ılı değıl bol-
gesını seçım çevresı olarak görduklennden ıl bu-
tünluğunu yıtırmekteyız Bu yuzden tstanbul'da
yerel ve genel yonetım parça parçadır lstanbul
mılletvekılıyok,2 bolge 3 bolgemıllenıkılı var-
dır Yennden yonetıme onem vermek îstıyorsak
bunu başka kavramlarla başka kurumlarla arama-
lıyız Unıter (tekçı) devlet y apımızı koruyarak, fa-
kat "jönetsel yerinden önetim" yenne "siyasal >e-
rinden >önetim*'ı çağnştıran yontemler seçmelı-
yız.. Yerel yasa çıkarma yetkısı venlmış "kent
parlamentolarT. "ilçe meclisleri" demokrasımız
ıçın yenı ve gereklı kavramlardır
Uygarhkla kenderin,çağdaşhkla kcntlerin buy uk
ılışkısı v ardır Tanhte kentlen buy uk y apan uygar-
hklandır. Uygarlıklar da buyuk kentlerde oluş-
muştur Bu dıyalektık ılışkı gunumuze değın gel-
mektedır
Kentsel siyaset ön plana çıkmalıdır Yapılacak
venı duzenlemelerle yenı ve temız sıv ıl toplum uy -
gulamalannı başlatmalıyız Sıv ıl toplum kent top-
lumu demektır Demokrasının beşığı yerel yone-
tımlerdır Yerel yonetımlerde basıt. güdumlu
"kentranrjnayenik" kışılerle değıl, aydın, kışılık-
lı. özgüvenlı, özgür, yaratıcı kışılerle başanyı ya-
kalayabılınz
Tum kotuluklenn kaynağı bır va da bırkaç kışı
değıl, sistemdir. Sıstemlen demokratıkleştırmek.
demokrasımızı kalıcılaştırmak ınsan haklanna
saygılı klasık hak ve ozgurluklenn guvence altı-
na alındiğı bır ulkeyı gormek halkımızın da hak-
kıdır Kentleşmeyi \e kent bilincinu kentsel siya-
setlerin uygulanmasıyla bulabiliriz.
Sıyasal şıddet otaylanna sağlıksız ve çarpık
kentleşmenın yarattığı şoklann neden olduğunu
gormelıyız Kent ve kent yonetımını demokratık-
leştınrken önseçim sistemleri'nın de etkısını tar-
tışmalıyız
TARTIŞMA
Oğrenciye Bak! Bakana Bak!
1
6Mart 1995 gunu
Mıllı Kutuphane'de
Külrur Bakanhğı'nın
lıseler arasında açtığı
-Okumak gelişmektir"
konulu kompozısyon
yanşmasında derece
alanlann 'ödfil' törenı vardı
Yarışmada bınncı olan
Ankara Gazı Lısesı 3 sınıf
oğrencısı Ekin Türkmen.
torunum Bu nedenle torene
ben de katıldım
Dereceye gırenlere
odullennı vermek ıçın Sayın
Bakan Timurcin Savaş davet
edıldı Bakan. bınncı olan
Ekın Türkmen'ı kutladıktan
sonra ödüiunu verdı Sıra
ıkıncı olana geldı tkıncı
olan. 4dana Osmanıye
tmam Hatıp Lısesı nden
HaticeArslan Tesettur
kurallanna uygun gıysıler
ıçınde Bakan, kendısını
kutlamak ıçın elını uzattı
\ma öğrencı elını vermedı
Bakan, havada kalan elını
çekıp odülü uzattı Oğrencı
ödulu aldı Sıra öbur ödül
alacaklara geldı Onlara da
odullen venldı. tören bıttı
Şımdı bu olguda, Bakan'a
elını vermeyen oğrencının
davranışmı olağan sayanlar
olabılır Oğrencının bu
davranışını fazla
yadırgamadan elını gen
çeken bakan da ışı fazla
onemsememış denebılır
Ama konu hıç de boyle
duşunulecek v e "olabilir"
denecek bır 'olgu' değıl Son
derece düşündürucü ve
onemlı bır konu Elını
bakana vermeyen oğrencı,
Türkiye Cumhunyetı
Devletı'nm bır okulunda
okuyor Gosterdığı davranış.
bu okulda yurutülen eğıtımın
bır göstergesı Kadınm, elını
'nikâh düşon' bınne
dokundurmaması şenat
düzenının bır kuralı Laık
cumhunyet düzenının
okullannda boyle bır
öğretımın venlmemesı
gerekır Oy leyse bu oğrencı
bu öğretımı nereden aldı
9
Sözu uzatmayalım, elbette
okuduğu ımam-hatıp
okulundan Öyleyse ımam-
hatıp okullan laık
cumhunyet düzenının
okullan mı. yoksa şenat
düzenının okullan mı7
Bunu, bır yurttaş olarak
oğrenmek hakkımız sanınm
Konuyu sadece oğrencı
açısından ele almamız
yetmez Oğrencının
davranışından fazla
etkılenmeyen Bakan ın
tutumu da düşundurucu
Açık seçık 'şeriat' ıçeren bır
davranışa bır bakan nasıl
tepkı gostermez
7
Bunu
anlamak olası değıl
Nivazi Ünsal
PENCERE
Aziz Nesin Haklı!..
Alman Kultur Merkezı'nde unlu yazar Heinrich
Böll'un anısına duzenlenen toplantıda Aziz Nesin
soylenmesı gereken gerçeklerı dıle getırmış; gaze-
telere yansıdığı kadanyla aktarıyorum; "Yazahann
toplumun vıcdanı olmak görevını taşıdığını" belır-
ten Nesin demış kı
"Alman gazetecıler Guneydoğu 'da Alman tank-
lannın PKK'ye karşı kullanıldığını gorunce, bu ola-
yı protesto ettıler Ardından Alman hukumetı Tür-
kıye'ye sılah ambargosu koymaya kalkıştı. Turkler
Almanlann verdığı tanklan PKK'lılere karşı kullan-
masınlar Pekı, kımlere karşı kullansınlar? Yunan-
lılara karşı mı kullansınlar^ Sunye'ye ya da iran'a
karşı mı kullansınlar^ Pekı Kurtlenn Turklere karşı
kullandıklan sılahlar nereden gelıyor^ Kurtlenn kul-
landıklan sılahlan Almanlann vermedığıne benı
ınandırsanız bıle, yaşasaydı Heınnch Boll'u ınan-
dıramazdınız. Almanlar Turk ordusunun Kuzey Irak
narekâtına sınırlenıp Turkler ıçın yapmakta olduk-
lan ıkı fırkateynı vermeme kararı aldılar Heınnch
Böll sağ olsaydı, Turklenn bu fırkateynlen nıçın ve
nerede kullanacaklannı sormaz mıydı? Amenka
bellı sayıda F-16 savaş uçaklan satıyor Turkıye,
Yunanıstan'ın aldığı F-16'lann beş on fazlasını
Amenka'dan alıyor Yunanıstan bırkaç F-16 daha
alıyor Boll sağ olsaydı, bu sılahlann nıçın ve nere-
de kullanılacağını sılah alıcısı Turkıye ve Yunanıs-
tan'a değıl, sılah tuccan ABD'ye sorardı."
Aziz Nesin haksız mı''
Yerden goğe haklı
•
Korfez Savaşı Kuzey Irak'ta bır boşluk ve karga-
şa yarattı Bu sonucu yaratan guç, Irak'ın dışında,
Batı'dadır
Bolgede Barzani ıle Talabani arasında aşıret
kavgası suruyor; PKK Kuzey Irak'ta konuşlanıyor;
Turkıye'ye yonelık saldırıların komşu ulkede usle-
rını kuruyor, topraklarımızdakı Çekıç Guç de olan-
lan seyredıyordu
Kuzey Irak harekâtı bu yuzden yururluğe gırdı.
Dunyada hıçbır ulke sınır otesınden yurt toprak-
lanna yoneltılen saldırılara seyırcı kalamaz.
Yeryuzunun neresınde olursa olsun, bırtun sa-
vaşlara sılah pazarlamakla unlu Batılı kapıtalıstle-
rın Turkıye'ye yonelık protestolarını da genış kap-
samlı bır değeriendımnenın ıçıne oturtmak gerekı-
yor
Ortadoğu'da sekız yıl suren ve bır mılyon ınsa-
nın yok olmasıyla sonuçlanan Irak-lran savaşında
her ıkı tarafa da yıllarca sılah satanlar kımlerdı?.
•
Demokrasıler emek-sermaye çelışkısı uzenne
oturtulmuşlardır, Avrupa'da sağ ve sol partılenn
varlığı bır başka bıçımde açıklanamaz Etnık ve
dınsel çelışkılerın yarattığı sorunlann, emeğın ve
emekçının haklannı sılıp supurecek ya da genye ıtıp
bastıracak ağırlıklar kazanması çağdışı bır savaşı-
mın gostergelerıdır
12 Eylul faşızmınınve 12 Eylul'u 199O'lı yıllara ta-
şıyan Ozal yonetımının Turkıye'yı surukledığı yer-
de çağdışı gostergeler salgınlaştı, emekçı krtleler
dınsel. mezhepsel, etnık şartlanmalaria bırbırıne
duşmanlaşıyoriar; bu nedenle butunleşemıyorlar.
Dış ve ıç sermaye, bu ortamda ıstedığı gıbı at oy-
natıyor..
Sılah mı?.. > r - .. n |
istedığın kadar! Parayı sılaha yatırdıktan sonra
ıbadullah!. Satıcısı da bır yandap ınsan haklann-
dan soz açar, ote yandan parayı cebıne atar...
PENDİK 2. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN BİLDİRİLMİŞTİR
EsasNo 1992 135
KararNo 1993'695
Davacı MesutLmar
Vekılı Av Huseyın lldan
Davalı Zekenya Coşkun
Orhanlı Köyu- Orta Mah Bıla No Tuzla-Ist
Dava Müdahalenın Menı-Kal
Dav acı vekılı tarafmdan dav alı aley hıne ıkame olunan
Müd menı ve kal davasında dava dılekçesı davalıya
ılanen teblığ edılmış olup mahkememız karannda ılanen
teblığıne karar venlmıştır
Bu ıtıbarla davacmın 1972 102750 pay sahıbı olduğu
Pendık-Orhanlı, 4 pafta. 453 parsel sayılı taşınmazda
davacmın bu payı karşılığı bırakıldığı anlaşılan ozel
parsellerden 298 özel parsele ılı$km davalının vakı el
atmasının önlenmesıne ve üzenndekı bına ve
muhtesatlann kal'ıne karar venlmıştır Ilan olunur
Işbu ılanın yayımlandığı tanhten ıtıbaren 15 gün sonra
yapılmış sayılacaktır 24 2 1995
Basın 14551
tLAN
T.C.
BAKIRKÖY 1. SIJLH HUKUK
MAHKEMESİ HÂKİMLİĞrNDEN
1994 1064esas
1995 146 karar
Gıresun ılı, Şebınkarahısar ılçesı, Ocaktaşı Köyü, cilt
044/03, sayfa 12, kutük 79'da nüfusa kay ıtlı Üzeyır ve
Bınnaz'dan olma 1951 doğumlu mahçur namzedı Murat
Demırcrmn vesayet altına ahnmasma, kendısıne aynı
yerde nüfusa kayıtlı 1949 doğumlu Melek Demırcı'nm
(Sonmez) vası olarak tayınıne karar venlmış olup, ışbu
karara ıtırazı olanlann kanunı süresı ıçınde ıtıraz
edebıleceklen, ıtıraz vakı olmadığı takdırde hükmun
aynen kesınleşeceğı teblığ yenne kaım olmak üzere ılan
olunur
Basın 14492
TURKIYE BU TADI SEVIYOR