Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 NİSAN 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ceylan'dan,
kredili sisteme
suçlama
• İstanbul Haber Servisi -
MHP Genel Başkan
Yardımcısı Osman Ceylan,
dün İstanbul Milli Eğitim
Müdürlüğû binası önûnde
bir basın açıklaması yaptı.
Son aylarda liselerde
meydana gelen şiddet
olaylanmn kredili
sistemden kaynaklandığııu
öne süren Ceylan, sistemin
dersler arasında yarattığı
boşluklarda öğrencilerin
kontrol altında
tutulmadığını savundu.
Zamanını okul dışmda
geçiren öğrencilerin kahve,
bilardo salonu gibi yerlere
gittiğini öne süren Ceylan,
kredili sistemin
kaldınlması için bir imza
kampanyası başlattıklannı
söyledi. Ceylan ve parti
yetkilileri daha sonra
İstanbul Milli Eğitim
Müdürlüğû yetkilileri ile
görüştü.
TYS'niı 1 Mayıs
açıklaması
• Haber Merkezi-
Türkiye Yazarlar
Sendikası'ndan yapılan
açıklamada, sendikanın bu
yıl Demokrasi Platformu
içinde 1 Mayıs
kutlamalanna yığınsal
olarak katılacağı açıklandı
Buna göre, 1 Mayıs
pazartesi günü saat
11.00de Kadıköy
Belediyesı önünde sendika
flaması altında toplanılacak
ve 12.00'de Kadıköy Iskele
Alanı'nda yürüyüşe
geçilecek. 1 Mayıs
kutlamaları, yürüyüş
'jonrası konuşmalar ve
konserlerle saat 14.30'da
sona erecek.
Gazi sanıklarma
35 yıl istendi
• İSTANBUL (UBA)-
Gazi Mahallesi'nde
meydana gelen olaylar
sırasında gözaltına alınarak
DGM tarafindan
tutuklanan üç kişinin 35'er
yıl ağır hapisle
cezalandınlması istendi.
İstanbul DGM Cumhuriyet
Başsavcılığı'nca hazırlanan
iddianamede, tutuklu Baki
Düzgün, Metın Yıldız ve
tlhamı K.arakoç'un,
yasadışı DHKP/C örgütü
Öyelen olduklan öne
sürüldü. Davanın
görüleceği mahkeme ve
duruşma tarihinin
önümüzdekı günlerde
belirleneceğı öğrenildi.
Şofben faciası:
2 ölü
• tstanbul Haber Servisi-
Üsküdar Selimiye Mehmet
ÇavuşSokak 11/3
numarada, dün akşam iki
kişi şofben zehirlenmesi
fconucu yaşamını yitirdi.
£ehirlenerek hayatlannı
kaybeden Mustafa Denız
(50) ve Lütfıye
Gülcü'nün (41) cesetleri
Haydarpaşa Numune
Hastanesi morguna
kaldınldı.
Şüpük raporuna
tutuklama
• İSTANBUL (AA)-
Askere gıtmek istemeyen
çok sayıda kişiye sahte
çürükraporu
düzenledikleri
gerekçesiyle askeri
savcılığa sevk edilen
sanıkJar. emekli Astsubay
Kıdemlı Başçavuş Ali
Yükseliyor ile emekli sivil
memur Nevzat Ertan dün
tutuklanarak cezaevine
göndenldi.
Köprü'de
intitiar
• tstanbul Haber Servisi -
Yenibosna'dan bindiği
faksiyı, Boğaziçi Köprüsü
Ortaköy bölümüne
geldiğinde, "Midem
bulanıyor, kusacağım"
diyerek durduran, 22
yaşlannda, kimliği
belirlenemeyen bir genç,
kimsenin müdahalesine
fırsat vermeden koşarak
kendıni korkuluklardan
aşagı attı.
AKŞAMLARI
BAŞKADIR ÇATİ
GÛNDÜZDE
TOPLU YEMEK
VE SEMİNER
HİZMETLERİ
KABUL EDtLİR
GTTI
Tel: 251 00 00
Fax: 252 75 80
Yerel yöneticflerîn istanbul zirvesi
Istanbul'un yerel yöneticüerinin bir araya geldiği toplanöda konuşan Vali Hayri Kozakçıoğlu, daha güzel bir İstanbul için el eie
verilmesi gerektiğini betirterek. orman yangınlanna karşı dikkatli olunmasını istedL (Fotoğraflar: MEHMET DEMİRKAYA)
DISK'ten sölene davet
'Mezarda emekliliğe'
ikinci uyan 1 Mayıs 'ta
tstanbul Haber Servisi - DtSK Genel Başkanı Rıdvan Budak,
işçilenn. "mezarda emeklilik yasasımn" çıkanlmasına izin ver-
meyeceklennı belırttı ve "Bu yıl 1 Mayıs, işçi sınmnın sendikal
ve sosyal haklaruun gerüetilmesi çabalanna karşı bir mücadele
günü olarak kutianacakür" dedı.
DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak, emeklilik yasa tasansı-
na karşı gerçekleştirdikleri üç günlük Ankara yürüyüşünün ar-
dından, dün konfederasyon genel merkezinde bir basın toplan-
tısı düzenledi ve önce yüriiyüş hakkında bılgi verdi. Budak,
Kadıköy, Kartal, Çayırova, Gebze. tzmit, Adapazan, Düzce,
Kaynaşlı ve Ankarada binlerce işçiyle buluştuklannı belirte-
rek. "Gördük ki çahşanlar, emeklilik haklannın ellerinden ahn-
mak istenmesi karşısında sus-
kun kalmaya niyetü değiller"
dedi. Işçılerin sosyal haklannı
korumak için her türlü eyleme
ve kitlesel bir Ankara yürüyü-
şüne hazır olduklannı da vur-
gulayan Rıdvan Budak, işçile-
rin mücadele azmini yıtırme-
diklen, aksine yenı bir uyanı-
şın içinde bulunduklannı söy-
ledi. Budak, Ankara da işçile-
nn taleplerini Meclis Başkanlı-
ğı ve siyasi partı temsilcılenne
ilettiklerinı de anımsatarak,
"Onlara, bu ilk uyarunız, dik-
kate aunmazsa ve bu tasan bu haliyle Meclis gündemine getiri-
iirse tepldlerin büyüyeceğini, işçilerin bu tasannın yasalaşması-
na izin vermeyeceklerini söyledik" dıye konuştu.
Demokrasi Platformu'nu oluşturan örgütlerin katılımıyla İs-
tanbul'da Kadıköy'de gerçekleştırilecek 1 Mayıs mıtıngı hak-
kmda da bilgi veren Budak. şöyle konuştu
"Buradan bir kez daha bütün işçileri, emekçüeri, emeklüiğıni
bekleyenleri ve emeklileri, yüreği banştan ve demokrasiden ya-
na çarpan insanlan, bu ülkenin ve insanlann güzel yaruılara
ulaşması için mücadele verenleri Kadıköy'e 1 Mayıs şölenine
davet edrvoruz."
• Rıdvan Budak,
"Bütün işçileri,
emekçileri,
emekliligini
bekleyenleri ve
emeklileri, yüreği
banştan ve
demokrasiden yana
çarpan insanlan,
Kadıköy'e davet
ediyoruz" dedi.
Yabancıların girmesi yasak
Ermenistan sınınnda
güvenlik bölgesi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kars ilinin Digor ilçesi
kırsal kesimi ile Aras Nehri'nin kuzeyinde kalan Türkiye-Er-
menistan sınınndaki bazı alanlar, "tatbikat ve aöş" yapılacağı
gerekçesiyle 6 ay süreyle "geçki askeri güvenlik böîgesi" ola-
rak belirlendi.
Genelkurmay Başkanlığı'ndan, dün konuyla ilgili olarak ya-
pılan açıklamada; askeri güvenlik bölgesi olarak belirlenen
alanlara, buralarda oturan kışiler dışındakilerin 9. Kolordu Ko-
mutanlığı'ndan izin almadan girmesinin yasak ve tehlikeli ol-
duğu bildirildi. Açıklamada şöyle denildi:
"Kars ili Digor ilçesi kırsal kesimi ile Aras Nehri kuzey bölge-
lerinde tatbikat ve atış \apılacağından; sınır ve koordinatian De
mahaUi isimleri belirtiien böl-
geler, 1 Mayıs-30 Ekim 1995
tarihleri arasında 2565 sayılı
Askeri Yasak Bölgeler ve Gü-
venlik Bölgeleri Kanunu ve bu
kanuna bağh yönetmeük gere-
gince. 6 ay süreyle geçici askeri
güvenlik bölgesi ilan edilmiştir.
Sınırian belirlenen mahallerde
oturanlar dışında bölgeye gir-
mek isteyen vatandaşlar. 9. Ko-
lordu KomutanlığTndan izin
belgesi \erilmesini müteakip
anılan bölgeye girebüecekler-
dir."
Açıklamada, yer alan bilgilere göre Digor ilçesi kırsal kesi-
mi ile Aras Nehri'nin kuzeyinde kalan Aydınkavak, Dumanlı
Dağ. Tarhan Dağı, Cintmeydanı, Kotur Dağı, Zıyaret Tepe-Şa-
tıroğlu Tepe, Gaziler kuzey bölgesi ve Yaylıca Dağı'nın çevre-
lediği alan, güvenlik bölgesi kapsamında kalıyor
Ilan edilen bölgelerin Türkiye-Ermenıstan sınmnın bir bölü-
münü kapsaması dikkat çekti. Karar, PKK'ye karşı yürütülen
operasyonlar çerçevesinde değerlendiriliyor. Karann, Rusya
Federasyonu'nun, Avrupa Konvansiyonel Kuvvetler Anlaşma-
sı'nı (AKKA) hiçe sayarak bölgede yeni bir ordu oluşturacağı-
nı ilan etmesiyle aynı günlere rastlaması da dikkat çekiyor.
• Kars'm Digor ilçesi
kırsal kesimi ile Aras
Nehri kuzeyinde,
Ermenistan sırnnna
oldukça yakın bazı
yerler, tatbikat ve atış
yapılacağı
gerekçesiyle 6 ay
süreyle "geçici askeri
güvenlik bölgesi"
olarak belirlendi.
• tstanbul Valisi Kozakçıoğlu,
kentin ana sorunlanna çözüm
bulmak amacıyla İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı ve
ilçe belediye başkanlanyla
toplantı yaptı.
tstanbul Haber Servisi - İstan-
bul'un gün geçtikçe katlanan sorun-
lanna bir çözüm bulabilmek için İs-
tanbul Valiliği harekete geçti. İstan-
bul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, bu
amaçla büyükşehır beledıyesi başta
olmak üzere, bütün ilçe belediye baş-
kanları ve genel idarenin İstanbul
temsilcileri\le bir toplantı düzenledi.
Daha güzeî bir İstanbul için mahalli
ve genel idarenin el ele çalışması ge-
rektiğini belirten Kozakçıoğlu, okul
alanı olarak aynlmış bazı alanlann
başka hizmetlere kaydınlmasının so-
run yarattığmı söyledi.
Istanbul'un sorunlannı görüşmek
üzere, Kozakçıoğlu başkanlığında.
belediye başkanlan ve diğer yetkili-
lerle dün İstanbul Defterdarlığı'nda
bir toplantı düzenlendi. Toplantıya,
İstanbul Büyükşehir Belediye Başka-
nı Tayyip Erdoğan. Bayındırlık ve
tskân Müdürü Hakkı Celayir, Boğazi-
çi lmar Müdürü Mevhıt Karataş, İs-
tanbul Büyükşehır Belediyesı lmar
Daire Başkanı Birol Tortop, II Sağlık
Müdürü Hürriyet Yılmaz, İstanbul
Defterdan Alper Kuş, tstanbul Milli
Eğitim Müdürü Ahmet tnce, Karayol-
lan 17. Bölge Müdürü Yaman Kök,
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekre-
ter Yardımcısı Adem Baştürk, Vali
Yardımcılanndan Ruhi Paker, Haydar
Şen, İSKİ Genel Müdürü Veysel
Eroghı ve ilçe belediye başkanlan ile
diğer yetkililer katıldı.
Orman yanguıına dikkat
Toplantının gündemi, hava kirlilıği,
gürültü kirliliği. kaçak yapılaşma,
halka açık yerlerin sağlık açısından
denetimi, yeni mezarlık alanlannın
oluşturulması, denizden dolgu sure-
tiyle kazanılan alanlann kullanım
haklan, imar planlanndakı kamu hiz-
metıne aynlmış alanlar ile okul yen
ve arsalannın durumu, mahalli idare
ile genel ıdare arasındaki yazışma ve
personel konulan olarak belirlendi.
Kozakçıoğlu, toplantıyı açarken
yaptığı konuşmada, amacın sorunlan
belediye başkanlan ve genel idarenin
temsilcileriyle birlikte ele alıp, öneri-
ler almak ve çözümler üretmek oldu-
ğunu söyledi. Daha güzel bir İstanbul
için el ele verilmesi gerektiğini belir-
ten Kozakçıoğlu, havalann ısınmasıy-
la birlikte orman yangınlanna karşı
dikkatli olunması gerektiğini vurgu-
ladı. Standartları daha önce tespit
edilen kömür dışındaki kalitesiz kö-
mürlerin Istanbul'a kesinlikle sokul-
mayacağını vurgulayan Kozakçıoğlu,
sokağından doğalgaz hattı geçen iş-
yeri ve konutlann. sonbahara kadar
doğalgaza geçmemeleri durumunda
ışlem yapılacağını söyledi.
Alman
Başınında
ATATURK VE
TÜRKİYE
GUMHURİYETİ
(1910-1944)
Büyük boy, lüks ciltli,
şömizli 1. hamur
kağıda basılmış bu
önemli kitap yalmzca
Cumhuriyet Kitap
Kulübü 'nde.
Fiyatı:2.200.000TL
(Üyelere indirimii)
YENİÇIKTI
Cumhuriyet Kitap Kulübü Çağ Pazariama A.Ş.
Türkocaği Cad. 39/41 (34334) Cağatoğhj-fetanbul 1e}:512 05 05
GALERI • ATÖLYE 293 89 78 (3HAT)
SİMURGART
CAVİT MUKADDES
R E S I M S E R G I S 1
TAŞIARINYOLCULUKSESI
Em- Akngrn Sok So 26/6
SporCal. Mfhıbtomtml
Trt 1212)2606053
Gungör İBLİKCI
Ozgun Baskı Sergisi -gravür-
15Nisan. 5 Mayıs 1995
Gcneral Necmeltin Oktem Sok. 131
EfCfiköy (Ist Klinıgi Karşısı]
Tel: 0 216. 355 35 87
AYŞE
ERKMEN
Galeri"
25 Nisan - ^ lld/ıran
r l ' 1 0 KF> .'1 » , , • .' i n ",|
İMAÇIA SANAT CALERİ5İ
I I
LUTFUCULCULResim Sergisi
27 Nisan - 14 Mayıs 1995
KADIKÖY BELEDÎYESİ KÜLTÜR ve SANAT MERKEZl
Bağdat Cad. Haldun Taner Sok. Caddebostan
Tel: 216 -360 90 95
Düzcnleven: BlLÎM SANAT GALERÎSÎ
rctt Günçıkan"
Haraso dan Natasa'va
BERAT GUNÇIKAN
Tarih yazıhrken kadmlar iki kez ağladı.
HARAŞO'DANNATAŞA'YA
ARION YAYINE\1
Babıâli Caddesı No:8 Cağaloğlu/ İstanbul.
OS,' Tel: (0212) 527 81 77 Fax: (0212) 526 38 71
MAVİ YOLCULUK
Gulet tipi
yatlarla
sizi Akdeniz'e
götürüyoruz.
TARİHLER
06/05/95 -13/05/95
BODRUM/MARMARİS
13/05/95 - 20/05/95
MARMARİS/KEMER
27/05/95 - 03/06/95
KEMER/MARMARİS
03/06/95 -10/06/95
MARMARİS/BODRUM
Bilgi ve rezervasyon için:
BODHUM FOM YATÇIUK KOSMOS TOURİSM & TRAVEl
Tel: (0252) 316 30 46 Tel:(0216) 356 6884-356 76 30
316 46 64 (0212) 234 34 20 (4 Hat)
12.500.000 u
TAM PANSİYON
Ulusal Radyo:
Amacımız
doğru haber
vermek
• Ulusal Radyo
çalışanlan. açılan
soruşturmayı, devletin
üst katında alınan
siyasi kararlann yargıyı
yönlendirmesı olarak
nitelendirdiler.
tstanbul Haber Ser-
visi - Gazi Mahallesi
olaylan sırasında yaptık-
ları yayınlar dolayısıyla
RTÜK tarafindan uyan-
lan ve Bakırköy Cumhu-
riyet Savcılığı'nca hakla-
nnda soruşturma başlatı-
lan Ulusal Radyo çalı-
şanlan, konuyla ilgili'
olarak dün bir basın
açıklaması yaparak tep-
kilenni dıle getırdiler.
Açıklamada. "Bakır-
köy Cumhuriyet Başsav-
cılığı'nca radyomuz hak-
kında soruşturma başla-
tılmıştır. Yapüan tebtigat-
ta neden soruşturma baş-
latıldığına dair hiç bir
açıklama yok. Soruştur-
ma nedeniyle ifade için
Bakırköy Cumhuriyet
Başsavcılığı'na gittiğimiz-
de dosyanın Devlet Gü-
venlik Mahkemesi'ne
gönderildigini ve soruş-
turmanm DGM'de yürii-
tfileceğini Basın Savcılı-
ğı'ndan öğrendik" denil-
di. istanbul Ulusal Rad-
yo Yönetim Kurulu Baş-
kanı Binali Demir'in ım-
zasmı taşıyan açıklama-
da, "Evrensel yaym anla-
yışımızla çabuk ve doğru
haber vermek için kur-
duğumuz haber ağı ve
canlı bağlannlarla kamu-
oyu anında haber verme-
yi amaçlamak; insanlan
banşa, kardeşliğe ve sev-
giye çağırmak suç ise biz
bu suçu işlemeye devam
edeceğiz" şeklinde görüş
belirtildi.
Yapılan açıklamada,
açılan soruşturmayı, dev-
letin üst katında alınan
siyasi kararlann yargıyı
yönlendirmesi olarak ni-
telendiren çahşanlar,
baskılara boğun eğmeye-
ceklerıni. çabuk ve doğru
haber verme amaçların-
dan sapmayacaklarını
belirttiler.
Tango bir
kışkırtmadır
AYDIN ENGtN
Siz, Orhan Avşar'ı tanımadınız. Her zaman ütülü krem
rengi, ipek takım elbisesi, aynı renk ıpek kaşkolu, o yıllar-
da Tstanburun belki de tek "entel bar"ı Tosun'un nere-
deyse onunla özdeşleşmiş bar taburesıne yerleşmiş, Te-
kel'in
tt
Kanyak
w
ının, asla konyak olmadığından ve ola-
mayacağından yakınışını dinlemedıniz. Radyoda Orhan
Avşar Tango Orkestrasrnı da dinlemedıniz büyük olası-
hkla... Selçuk Kaskan'la, bu aynlmaz dostu ile bir türlü
nokta koyamadıkları "tango tarnşmalarTna da tanık ol-
madınız.
Ovünmek gibi olmasın, ama biz olduk!
O tartışmalardan birinın -kimbilir kaçıncısının- en yük-
sek anında Orhan Avşar adeta bağırdı:
- Tango bir kışkırtmadır. Bunu anlamadığm için Arjan-
tin tangosu ile Türk tangosunu karşılaştırabUiyorsun!
Şecaattin Tanverli'nin yumuşak sesiyle bü>-ümüş, "Pa-
patya gibisin beyaz ve ince" ya da
u
Se\dim o zalim kadını"
ya da "Kemanünla sana bir ses verebilseydim eger" dıye
başlayan Türk tangolanna aşına bıri için "Tango bir laş-
kırtmadır'* sözünün çok da dertn bir anlamı yoktu. "Or-
han Bey yülannı geçirdiği Arjantm'i gene abarbyor" diye
düşünüp, yeşil erikle "Kanyak"tan oluşan "Orhan Avşar
usulü" içkımızi yudumlamaya devam etmiştik.
Orhan Avşar öldü. Kadım dostu Selçuk Kaskan da. To-
sun da yok. Orada şimdı galiba döner dürüm ve içli köfte
satılıyor.
•••
La Boca. Buenos Aires kentinin lıman semti. Bütün li-
man semtlen gibi. Koca koca vinçler yan yana uzanıyor.
Kamyonlar, mazot, yanık yağ ve çürümüş su kokuyor. De-
niz mavilığini unutmuş. Bınalar ya çok bakımsız ve pis,
ya çelik, cam, beton kanşımi ruhsuz işyerleri... Sonra arka
sokaklar.. bütün liman kentlerinin değişmez dekorlan.. di-
yemıyoruz ama. Evet oluklu sacdan kurulmuş derme çat-
ma kulübeler. Yığma taştan örülmüş, çatısı gene o oluklu
sacla örtühnüş iki katlı bınalar ve inanılmaz bir renk cüm-
büşü. En parlak ve birbiriyle yan yana gelmez sanılan en
canlı renkler iç içe, yan yana, alt alta, üst üste.
- Işte la Boca, dıyor Fran.
Fran (N'nın üstünde bir çizgi var. Bizde olmayan bir
harf. O yüzden Frayn gibi okunuyor), Arjantin'de tanıştı-
ğımız, tanıdığımıza da çok sevindıgimiz bir gazeteci. Beş
kişiyiz. Fran'ın kansı, içmimar. Biri kadın, iki gazeteci
daha. "Pagina 12"den, yani "12. Sayfa". Arjantin'in sol
eğilimli ve demokrasiyı cunta döneminde yeraltında sa-
vunmuş saygın gazetesi.
Çok uzaklardan, Türkiye'den gelmiş bir arkadaşa "ger-
çek" Buenos Aires gösteriliyor. Fran, -biraz da övünür gi-
bi- konuşuyor:
- Buenos Aires, ashnda la Boca'dır. La Boca da tangodur.
Tangoya daha vakit var. Şu renklerin çıldırdığı sokaklar
ne peki? Yanıt gene Fran dan:
- Bu lamarina Oamarina oluklu sac da demek) barakala-
n, yüzvıhn başlannda yersiz yurtsuz, evsiz barksız liman
işçileri kurdular. Gemüerde kalmış ne kadar boya kutusu
varsa ürnkladıiar ve evlerini o boyalarla boyadılar. Bu renk
cümbüşü ondan. Tangoyu da o liman işçileri üretti. O me-
lodi cümbüşünü de_.
Buenos Aıres'te "tango sbow" sunan gece kulüpleri var.
Giriş 35 dolardan başlıyor, 90 dolara kadar çıkıyor. lçki
fıyatlan da öyle. El yakıyor. Burada profesyonel çalgıcılar
çalıyor, profesyonel dansçılar oynuyor. Siz de tiyatro sey-
reder gibi izliyorsunuz.
Gruptakilenn dördü de alayla dudak büküyorlar:
- Tango la Boca'da doğdu. La Boca'da izlenir.
Salaş bir "pizzeria"dayız. Yemek için fazla seçenek,
yok. Pizza ve şarap. Ama ne pizza! Küçük parmağm yanr!
sından daha ınce bir pizza hamurunun üstüne dört par->
maktan daha kalın bir "deniz mahsuUeri karması" döşen-
miş. Hamurun kenarlan tava gibi yukan bükülmüş. Koca-
man, kaba, yuvarlak tahtalann üstüne konmuş masaya ge-
tirilmiş. lstersen çatal bıçak da veriyorlar. Ama en iyisi el-
le yemek. Şarap sert ve reçine kokulu. La Boca'da "tango
gecesi" başlıyor.
"Bandoneon"u (akordeon'un küçüğü bir çalgı) ve gita-
nyla "tanguista
T>
lar yerlerini aldılar. Ağırdan, çok ağırdan
başladı müzik. Sanki "Ça^ayan Pavyon"da solistler gel-
meden geçilen "fiısd"! dinliyoruz.
Fran, anlatıyor:
- Buenos .Aires'in sonuçlanmavan iki tartışması vaıtür.
Biri bu ülkedeki Afrika kökenli zenciler nereye gittiler?
tldndsi, tango kimin müziği?
Masadakiler bızı unuttu. Kendı aralannda tartışmaya
başladılar. Her birinin iddiasını alıp birbırine kanştınrsa-
nız tangonun kökeni de ortaya çıkıyor
Küba'dan gelen gemıcilenn "habanera"sı, Candom-
be'den Afrika'dan getirilmiş esirlerin pandomim-danslan
ve keskin ntimleri, Uruguay yerlilerinin "mflonga"sı, Is-
panyol gemicilerin getirdiği Endülüs (Andaluz) melodile-
ri, ftalyan tüccar-kaptanlarla gelen Napolılı tayfalann ro-
mantık şarkılan, Galiçyalı Yahudı göçmenlerin kederli
türküleri, Isviçreli ve Alman göçmenlerin kadrilleri...
Fıyyyy! Ne kanşım? Ama galiba doğrusu da bu. Tango
bunlann her biri ve hepsi.
Terk edilmış sevgililer, terk etmış sevgıliler, uzaklarda,
çok uzaklarda kalmış anayurtlar, yoksulluk ve umutsuz-
luk. Batakhanelerde, kerhanelerde geçen iğreti yaşamlar.
Frengi ve sonuçsuz ücret isyanlan. Orta yaşı geride bırak-
mış bir adamcağız. kısık tenor sesiyle söylüyor. Fran, çe-
viriy_pr. Siz çevirinin çevırisinı okuyorsunuz. Olsun.
- Öpüp bana verdiğin o altin haç vardı >a... Hani o alün
kolye. Onu da yaürdım kumara. Dinimi, inancum, son ser-
vetimi ve aşkımı.» Beni arük hiç affetme... Beni kalbine
göm_ Ben, burada Buenos Aires'te, şarapla öpüşünun ar-
nk_
Tamam, çevirinin çevirisi, tavşanın suyunun suyu. Ama
şiir çamurda bile ışıldamıyor mu?
Fran, tarihı La Boca'nın yoksul karanlıklannda yitip
gitmiş tangonun bilinen ilk besteci ve söz yazarlarmdan
Enriqe Santos Discepolo'nun tango tanımını aktanyor:
- Tango insaıun dans da edebileceği kederli düşünceler-
dir_
Bu tanım hoş. Ama eksik. Tango'nun bilinen ilk melo-
dileri ve fıgürleri batakhanelerde, birazdan üst kata birlik-
te çıkılacak kızlarla, bir ön hazırlığı sağlıyordu. Sözlerse
daha da beter. Yakası açılmadık tanımlar, kışkırtıcı davet-
ler, hıçbir zaman yerine getirihneyecek vaatler.
Bir Arjantin halk deyişı ^angoyu -en azından o dönemi-
nı- pek yalın tanımlıyor: "Once ayakta. sonra yatakta!"
Müzik tırmamyor. Coşku da. 1930'lann, Arjantin'in re-
fah ve mutluluk yıllannm melodilerine geçildi. Bir süre
sonra masalar boşalıyor. Bizim küçük masa da öyle. He-
eeeeyt be! Ödemişli terzı Sadık'tn oğlu, Buenos Aires'te
tango yapıyor.
Yorulduk. Masalar yeniden doluyor. Şaraba yumuluyo-
ruz şımdi de. Tanguistalar durmuyor ama. Şımdı de cunta
döneminin tangolanna geçildi. "Cunta dönemi tangohuı"
tanımını yadırgıyoruz. Fran, gülerek anlatıyor
- Cunta, her iyi ve güzel şey gibi tangoya da vurdu. Res-
men yasaklanmadı ama, tango meyhanelerine, tango söyte-
yen sokak şarkıcdanna generaller hiç iyi gözie bakmadüar
ve bunu belli ettiler. Tangolann sözleri değişmişti o günler-
de.
Sözü, onun ağzından kansı kapıyor ve "tanguista"lara
boğuk ve kalm sesiyle çaktırmadan eşlik ediyor:
- Generalin km, kaçamak yapb._ Generalin kızı, emire-
riyle la Boca'ya kaçtı» Generalin kızı. tango y'apb» Emire-
ri, bildiri dağırn_ General kaçamaklan \akalayamadi_
Vay be! "Papatya gibisin beyaz ve ince"lerle büyümüş
bizcileyin binnın aklına nereden gelsin, tangonun icabm-
da bir direniş müziği olduğu: liman mahallelerinde cunta-
ya dırenen
u
descamidos*'lann (çulsuzlann) silahma dönü-
şeceğini nereden bilsin?
Fran, hiç bilmeden (Orhan Avşar'ı nereden bilsin) sözü-
nü sürdürüyor:
- Tango bir kışkırtmadır.
O gece bir bardak sert, reçine kokulu şarap da Orhan
Avşar için içtik. Tango gerçekten kışkırtıyor.