30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 NİSAN 1995 PERŞEMBE HABERLER Aktuna düşünce özgürlüğünden yana • İSTANBUL(AA)- Devlet Bakanı ve Hûkümet Sözcüsü Yıidınm Aktuna, düşûnce özgürlüğünden yana olduğunu belirterek, "lnsan istediği şekilde duşünmeli, istediği şekilde dûşüncelerini ifade edebilmelidir" dedi. Bakan Aktuna, Boğaziçi Üniversitesi Turgut Noyan Salonu'nda düzenlenen "Dünya'da ve Türkiye'de Özel TV Radyo Öncesi ve Sonrası" konulu panelden önce, gazetecilerin sorulannı yanıtladı. SSK yasasna ANAP engeli • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, partisinin Meclis grup toplantısında, vicdanı olan herkesin geç emekliligi öngören SSK yasa tasansına karşı olması gerektiğini belirterek, yine "Biz bu konuda işçilerin, sendikacılann yanındayız. Aynca, sosyal adaletçi bir parti olmamızın gereği olarak da bu tasanyı engelleyeceğiz" dedi. Yılmaz, bu tasanya imza atan sosyal demokratlann da sosyal demokrathklanndan utanması gerektiğini söyledi. Güner Ümirm hakaret davası • İSTANBUL(AA)-Özel televizyon kanalı tnterstar'da yayımlanan "SüperTurnike" adlı yanşma programında, Alevilere hakaret niteliği taşıyan sözler kullandığı gerekçesiyle hakkında dava açılan Güner Ümit'in Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına devam edildi. "Kızılbaş sözcüğünü hiçbir mezhebi, hiçbir insanı kast ederek kullanmadım" diyen Ümit. "Alevi kardeşlerimle hayata ve insana bakış açımızda hiçbir farklılık yok" dedi. Duruşma, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe bırakıldı. sunıyor • İstanbul Haber Servisi - Grevdeki Havaş işçisi bir grubun, önceki gün genel müdürlük önünde başlattığı oturma eylemi sürüyor. Hava-lş Sendikası yetkilileri, üyeleri olan 250 Havaş işçisinin eyleminin, haklannı alıncaya kadar süreceğini bildirdiler. Havaş'ı satın alan Yazeks adlı kuruluşun toplusözleşme görüşmeleri için masaya oturması gerektiğini belirten sendika yetkilileri, işverenin bu aşamada dışandan işçi almasırun yasal olmadığını söyledi. Sendikacıya gözattı • İSTANBUL(UBA)-1 Mayıs ile ilgilı afış astıklan nedeniyle Bem-Sen üyesi iki sendikacımn polis tarafindan gözaltına alındıği bıldirildi. Belediye Emekçileri Sendikası (Bem-Sen) tarafindan yapılan açıkJamada, sendikanın Basın Yayın Halkla jlişkiler Sekreteri Ercan Özülkü ile Anadolu Yakası Şubesi üyesi Neriman Bakacak'ın polis tarafindan gözaltına alınarak, Pendik Merkez Polis Karakolu'na götürüldüğünü söyledi. ADD, Reşat Bulufu anacak • Haber Merkezi - Geçtiğimiz yıl 28 nisanda yaşamını yitiren Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyelerinden Reşat Bulut yann ADD'nin düzenleyeceği bir etkinlikle anılacak. tstanbul Teknik Üniversitesi Maslak Kampusu'nda bulunan Kültür Sanat Birliği'nin küçük salonunda yapılacak annıa programı kapsamında, Grup Sentez ile 10 Halk Bilim Kulübü Halk Müziği Korosu bir müzik dinletisi sunacak ve şiirler okunacak. Saat 11 00'de başlayacak olan etkinlik saat 13.00'e kadar sürecek. 6 PoKs yargısız infazcı' însan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Algan Hacaloğlu, polisin Ankara'da gerçekleştirdiği ev baskınmın bir yargısız infaz olduğunu söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - lnsan Haklanndan Sorumlu Devlet bakanı Al- gan Hacaloğlu. Ankara'da 15 gün önce, yasadışı örgüt üyesi olduklan savıyla gü- venlik güçleri tarafindan Batıkent'te bir evde öldürülen 3 kişi ile ilgili bakanlık olarak yaptıklan araştırmayı tamamladık- lannı, olayın bir yargısız infaz olduğunu söyledi. Hacaloğlu, bakanlık olarak olayı ciddi bir şekilde araştırdıklannı, tçişleri Bakanlığf nın gerekli soruşturmayı yap- ması gerektiğini belirttı. lnsan haklanndan sorumlu Devlet Ba- kanı Algan Hacaloğlu, sorgulamada çağ- daş yöntemler kullanılması gerektiğini, gözaltı olaylan ile ilgili güvenlik birimlerimlerin- den bilgi almada "süan- ü" yaşadıklannı belirte- rek karakollann "şeffaf obnasuır istedi. Hacaloğlu, dün düzen- lediği basın toplatısında, insan haklan ihlaleri ile ilgili son gelişmeleri de- ğerlendirdi. Terör, şiddet, faili meçhul cinayetler, kayıplar ve demokrasinin bir arada yürüyemeceğini belirten Hacaloğlu. "Bu koşullarda iç banş sağla- namaz" dedi. Başbakan Tansu Çüler'ın. demokra- tikleşme konusuna duyarlı olduğunu vur- gulayan Hacaloğlu, artık demokratikleş- menin gereğinin yapılmasını istedi. Her- kesin bu konuda özverisini ortaya koyma- sını isteyen Hacaloğlu, "Elbirliö ile iç ba- nşı sağiamalıyız? *diye konuştu. lnsan hak- lanndan sorumlu Devlet Bakanı olarak TBMM'nin, koalisyon protokolünün ge- reği olan demokratikleşme paketini gün- deme almasını isteyen Hacaloğlu, bu ya- salar çıkmadan demokrasinin sağlanama- yacağını, şiddetin de durmayacağmı bil- dirdi. Terörün, ancak demokrasi ile dura- cağını, Türkiye'nin uluslararası sözleşme- lere imza atarak Avrupa'ya denetim yap- ma hakkını verdiğini belirten Hacaloğlu, gümrük birliğine girmek için değil, Tür- kiye'de insanlar istediği için ne gerekiyor- sa onun yapılmasına dikkat çekti. Hacaloğlu: Kayıplar var Gözaltında kayıp olaylanna da değinen Hacaloğlu, şunlan söyledi: "Türkiye'de kayıplar vardır. Hasan Ocak bir aydır kayıp. Içişleri Bakanı, Ocak'ın daha önce arandığını. rutuklandı- ğını ve sonra da bırakıldığuu, ancak şimdi devletin elinde olmadığını sö>ledi. Ancak Ocak kayıptır. Demokrasilerde kayıplar olmaz. Ocak'ın sadece İçişleri Bakanlı- Yargısız infaz yaptıklan savıyla yargılanıyorlardı Mahkemedenpolislere beraat İstanbul Haber Servisi - Kayhan Tazeoğlu ve Fatma Süzen'i Beylerbeyi'nde bir evde girilen çatışmada öl- dürdükleri sürdükleri iddiasıyla gerekçesiyle haklann- da 'adam öldürmek' suçundan dava açılan Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli 12 polis memuru, beraat etti. Üsküdar Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmada. sanık polisler Hasan Erdoğan, Hüseyin Dogrul, Şenol Aygün, Ömer Kaplan, Selim Kostik, Ömer Çahşkan, Nizamettin Tuncer, Aydın Oruç Ayde- mir, Enver Karahan, Ali Çetkin, Ali Osman Akar ve Efrail Çınar'ın 29 Eylül 1992 tarihinde Beylerbe- yi'nde yapılan çatışmada Kayhan Tazeoğlu ve Fatma Süzen'i öldürdüklerinin anlaşıldığı belirtildi. Mahkeme karannda sanıklar hakkında 'adam öldür- mek' suçlamasıyla dava açılmasına karşın fiilin 'yetki- li bir makam tarafindan verflen emrin yerine gethihne- si'sırasında gerçekleştiği için sanıklar hakkında ceza venlemeyeceği belirtildi. ğı'na bağlı kuruluşlarda değil, diğer gü- venlik birimlerinde de aranması demokra- si için önemli bir konudur. Bu oiayın açığa çıkanlması gerekir." Hacaloğlu, Ankara'da 15 gün önce, ya- sadışı örgüt üyesi olduklan savıyla güven- lik güçleri tarafindan Batıkent'te bir evde öldürülen 3 kişi ile ilgili bakanlık olarak yaptıklan araştırmayı tamamladıklannı söyledi. Hacaloğlu. görüşlerini şöyle dile getirdi: " Bakanlık olarak olayı ciddi bir şekiJde araşbrdık. Baskın yapılan eve git- tim ve gördüm Id Batıkent'te yerinde infaz olmuştur. Eğer bu güvenlik güçleri tara- findan bir şiddet uygulaması değilse, İçiş- leri BakanlıgL, gerekli soruş- turmayı yapmalıdır. Ülke- mi/de uluslararası normlar çerçevesinde hak arama yol- lannı açmalıyız. Gözalo ile il- gili sürekli şikâyetler geliyor. Emniyetten bu konuda bilgi almada sıkınrı yaşıyoruz. Gö- zaltına ahnanlara doktor ve avukat sağlanmah. Sorgula- malarda çağdaş yöntemler kullanılmalı. Kimseye göz bağı uygulaması yapılmama- h. Şeffaf karakoliar isthoruz. Bu herkesin isteğidir. De- mokratikleşme olmadan ko- alis>onun yürümesi miim- kiin değüdir." Bilim adamları ifade verdi DGM'de 'düşünce ozgürluğu kuyrugu tstanbul Haber Servisi - Aralannda Arslan Başer Kafaoğlu. Öğretim Elemanlan Sendikası Genel Başkanı Doç. Ufiık Uras ve Prof. Cengiz Arm'ın da bulunduğu bir grup bilim adamı, 'Düşünce Suçuna Karşı Girişim' tarafindan yayımlanan 'Düşünce Ozgüriüğü'adlı kitapta yayıncı olarak adlan bulunduğu için DGM'de ifade verdıler. Kitabın 1080 yayıncısı arasında bulunan bilim adamlan, dün sabah DGM'de toplandılar. 'Düşünce Suçuna Karşı Girişim' üyesi Şenar Yurdatapan, kitapta adı geçenlerin belli günlerde topluca ifade verecekJerini açıkladı. Daha sonra bilim adamlan, bir süre kuyrukta beklediler. Bilim adamlan ve sonradan gelen sanatçı İlhan Irem ile bazı sendikacılar, DGM Savcısı Aytaç Totay'a ifade verdiler. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Refah Partisi'nin kasası Mercümek'in iddianamesini açıklıyoruz -2 Merciimek'in üzerinde 16 trilyon var EVİNGÖKTAŞ ANKARA - tddianamede, SelçukJu Be- lediyesi'nce toplanan 1 milyon 723 bin 115 DM ile 8 bin 600 ABD Dolan'nın Konya Faysal Finans Kurumu aracılığıyla tstanbul Faysal Finans ICurumu'na iletil- diği, buradan da Amerikan Ekspres Bank aracılığıyla tHH'nin Freiburg'daki hesabı- na. oradan da Mercümek'in Düsel- dorf 'daki hesabına havale edildiği bildiril- di. Almanya'ya soruşturma için giden he- yetin AMGT muhasebecisi Isa Erdemir ile Mahmut Yusuf Saral'ın ifadelerine başvurduğu anımsatılan iddianamede, "Freiburg adli makamlarınca ifadeleri alınmak istenen İHH yönetim kurulu üye- lerinden Hasan Aydın. Ünal Karacaoğlu ve Mahmut Satıcı. adreslerinde buluna- mamışür. Freiburg kriminal polisine ifade veren İHH mensuplarından Seyit Ali Yılmaz, Murat Akbaş, Mahmut Satıcı ve Mehmet Aydın'ın söz konusu paraları Bosna için topladıklarını. bu paraların 'emin kişi' olarak saptanan Süleyman Mercümek'in Düseldorf "daki hesabına aktarılması yo- lunda talimat aldıkJarını ifade etmişler- dir" görüşüne yer verildi. tddianamede. Almanya'daki Türk işçi- lerinden toplanan ve daha sonra tstan- bul'a aktanlan paralann 6 milyon 394 bin 455 mark olduğu kaydedilerek, bu parala- n yasalara aykın bir şekilde toplayan Al- manya'daki Türk dernekleri mensuplan hakkında TCK'nin 5/2. maddesi gereğin- ce dava açılması gerektiği, ancak bunun mümkün olmadığı bildirildi ve "Bu ne- denle işrirakçi durumda bulunan Süley- man Mercümek hakkında dava açılması gerekir''denıldi. 16 buçuk trilyon Süleyman Mercümek'in, 2 Haziran 1994 günü Fatih Başsavcılığı'nda verdiği ifadeye de aynntılı yer verilen iddianame- de, daha sonra şu saptamaya vanldı: ''Feirburg Savcılığı'ndan Seydişehir Sa\cılığı aracılığı\la sa\cılığınıa gönderi- ien dosyada, Düseldorf Yapı Kredi Banka- sı'nın 748012 nolu hesabının yapılan dö- kümünün incelenmesinde, kurban parası olarak gönderildiği bildirilen 399 bin 500 markın bu kayıtlarda yer almasına rağ- men, Fatih Yapı Kredi Bankasf ndaki Sü- leyman Mercümek'e ait 3-000497 nolu he- saba geçmediği, aynca yine Yapı Kre- di'nin Fatih Şubesi aracıhğryla Düseldorf Yapı Kredi Bankası'nın celbedilen ekstre- sinde de bahsedilen 399 bin 500 marklık bir paranın hesaba intikal etmediği görül- müştür. Sanık aynca, savcılığımda verdiği ifadesinde, her ne kadar faaliyetleri dur- durulan TYT Bank ve Marmara Bank'ta açıhnış hesaplannın bulunmadığını beyan etmiş ise de İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde Marmara Bank ve aracı banka durumunda olan Amerikan Eksp- res Bank aleyhine şimdilik 2 milyon 544 bin 817 ABD Dolan'nın tahsili için avu- katlan aracüıgıvla dava açtıgı anlaşümış- tır. Soruşturma sırasında savcılığımızca yapünlan 24 Ekim 1994 tarihü bilirkisi ra- poruna göre. bilirkisi incelemesinin yapıl- dığı tarih esas alınarak sanığın döviz. Türk Lirası ve menkul kıymetler değeri toplamı olarak 16 trilyon 548 milyar 502 milyon 923 bin 502 Türk Lirası'nı kontrol ettigi anlaşümışür. Yukarıdan beri izah edildiği gibi, Al- manya'nın muhtelif şehirierindeki cami- lerden Bosna'ya >ardım parası olarak top- lanan ve Düseldorf Yapı Kredi Bankası aracılığıyla aynı bankamn Fatih Şubesi'ne havale edilen bu paralann. yardım parası olduğu ve 2860 sayıh yasaya göre usulüne uygun olarak toplanmadıgı tespit edilnüş- tir." Savcı Ülgen, iddianamesinde Mercü- mek'in olayla ilgili hukuki durumunu "Yardım Toplama Yasası'na muhalefete iştirak"olarak tanımlandıktan sonra, şöyle dedi: "Olayımızda usulüne uygun olma- dan yardım parası topuuunış ve emanetçi sıfaüyla sanığm uhdesine tevdi edilmiştir. Bütun bu izahlardan anlaşılacağı üzere sa- nığa tevdi edilen yardım paraları ile diğer döviz, Türk Lirası ve menkul değerler, sa- nık tarafindan gayesi dışında kullamlarak sarf edilmiştir. Şahitlerin beyanından da anlaşılacağı üzere sanık bu konuda özel olarak seçilmiş ve görevlendirilmiştir. Sa- nığm, bu paralan amacı dışında harcadığj delillerle de anlaşılmış bulunduğundan, Yardım Toplama Yasası'na muhalefet ve hizmet sebebiyle emniyeti suiistimal etmek suçlanndan yargılanarak cezalandınlması kamıı adına talep olunur." Mercümek'e meslekten men TÜRMOB'dan alınan bilgiye göre di- siplin kurulu, mali müşavir olarak çahşan Süleyman Mercümek hakkında bir süre önce başlattığı soruşturmayı tamamladı. Soruşturma sonucunda Mercümek'in 12 ay "'meslekten men edilmesi" karan veril- di. Karar, Malıye Bakanlığı ile defterdar- lıklara gönderildi. Mercümek hakkındaki karar, Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek. BİTTİ Demokratikleşme için son süre haziran ayı Avrupa'ya serttavırSTRASBOURG (AA) - Avnıpa Konseyi Parlamenterler Meclisi tarafindan dün ka- bul edilen bir tavsiye karannda, demokra- tikleşme konusunda gerekli adımlar hazi- ran ayma kadar atılmadığı takdirde, Türki- ye'nin Avrupa Konseyi'ndeki temsil hak- kının askıya alınmasımn. Bakanlar Komi- tesi tarafindan incelenmesi istendi. Macar Sosyalist Parlamenter Andreas Barsony tarafindan hazırlanan ve AKPM Genel Kurulu'unda kabul edilerek, Bakan- lar Konseyi'ne sunulan tavsiye niteliğinde- ki kararda, "Bakanlar Komitesi. 26 Hazi- ran'da yapılacak .AKPM toplanblannda, sözü edilen konularla ilgili olarak flerleme sağlandığı yönünde bir rapor sunmadığı taktirde, Türkrve'nin temsil hakkmm asla- ya ahnması gözden geçirflsinr> şekiinde ifa- delere yer verildi. Türkiye aleyhindeki ka- rar tasansı için oylamaya katılan 156 par- lamenterden 112'si evet, 29'u hayır, 15'i ise çekimser oy kullandı. Parlamenterler Meclisi'nde kabul edilen karar tasansında PKK kınandı ve Türki- ye'nin uluslararası kurallara uymak şartıy- la terör örgütleriyle mücadele etme hakkı- nın bulunduğu belirtildi. Ancak PKK'nin Türkiye'ye karşı sür- dürdüğü savaş. "Kürt milliyetçilerinin si- lahh mücadelesi" sözleriyle tanımlanmaya devam edildi. lnsan haklan ihlalleri devam ettigi sürece gümrük birliğinin gerçekleşti- rilmeyeceğine dair Avrupa Parlamento- su'nun aldıgı karara yine atıfta bulunuldu. Türkiye, birliklerini Kuzey Irak'tan geri çekmeye çağınldı. Bu paragrafta daha ön- ce yer alan "derhal" kelimesi çıkanldı. Kürt sorununa uluslararası sözleşmeler ve Avrupa Konseyi statüsü ilkeleri uyannca banşçı bir çözüm bulunması için Türki- ye'ye çağn yapıldı. Tasannın en ağır paragrafı olarak yo- rumlanan maddesinde Türkiye'ye haziran ayı sonuna kadar birliklerini Kuzey Irak'tan çekmediği, Kürt meselesine banş- çı siyasi çözüm bulmadığı. demokratikleş- me çerçevesinde anayasa ve diğer yasalar- da gerekli değişikliği yapmadığı takdirde, Bakanlar Komitesi'nin Türkiye üyeliğini askıya alması tavsiye edildi. Asamble, yaz dönemi toplantılannın yapılacağı temmuz oturumuna hükümetler kanadını oluşturan Bakanlar Komitesi'nin bir rapor sunmasını da talep etti. Bu arada Türk hükümetinden demokratikleşme, Kürt ve Kuzey Irak ko- nulannda bir takvim belirlemesi istendi. Avrupa Konseyi Parlamenterler Mecli- si'nde (AKPM) dün alınan tavsiye karannı protesto eden Türk parlamenterlerin, AKPM toplantılarını boykot edecekleri bildirildi. AKPM'de, Türkiye'nin temsil hakkı ile ilgili olarak alınan aleyhte karardan sonra AA muhabirinin sorulannı yanıtlayan Türk heyeti başkanı DYP Ankara Millet- vekili Sait Kemal Mimaroğlu, tavsiye karannın Bakanlar Komitesi tarafindan reddedilene kadar, Türk heyeti olarak AKPM toplantılanna katılmama karannda olduklannı söyledi. Atatürkçü Düşünce Derneği'ne saldırı• Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Suphi Gürsoytrak, olayın ilçe kaymakamı tarafindan saptvnlmaya çalışıldığını öne sürerek "Eğer olay basit bir hırsızlık vakası ise hırstzlar, üyelerin telefon ve adres defterlerini niçin alıyorlar" diye sordu. Gürsoytrak, olayın dernek üyelerini korku ve baskıyla yılduTnaya yönelik bir hareket olduğunu bildirdi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Akşehir Ata- türkçü Düşünce Derneği (ADD). iki gün üst üste kimliği meçhul kişilerin saldınsma ugradı. Edinilen bilgiye göre, derneğe geçen pazartesi gü- nü öğlen saatlerinde gelen kimliği meçhul iki kişi, içe- ride bulunanlan tehdit ede- rek üyelere ait telefon ve ev adreslerinin bulunduğu Fıh- ristler ile derneğin bir mik- tar parasını da alıp kayıpla- ra kanştı. Polis bu olayla ilgili so- ruşturma yürütürken. erte- si gün benzer bir olay daha yaşandı. Yine aynı saatler- de derneğe gelen meçhul kişiler, bu kez içeride bulu- nan dernek üyesi Meral Kö- seoğlu adlı bayana saldırdı- lar. tddiaya göre, Köseoğ- lu'na hakaret edip dövdük- ten sonra yüzüne kaynar su serpip yakmak isteyen sal- dırganlar, daha sonra kaçtı- lar. Akşehir Kaymakamı Bayram Öz, olayın basit bir hırsızlık vakası olduğunu belirterek, faıllenn eşkâlle- rinin belirlendiğini ve ya- kalanmasına çalışıldığını bildirdi. Henüz gözaltına alınan bulunmadığını bildi- ren Öz. "Olayın üzerinde büyük bir ciddiyetle duru- yoruz. Atatürkçü Düşünce Derneği gibi bir derneğeyö- nelik böyle bir olayı. en kısa zamanda ayduılatmak ve faillerini yakalatmak bizim vicdani görevimizdirr dedi. ADD Genel Başkanı Suphi Gürsoytrak ise ola- yın ilçe kaymakamı tarafin- dan saptınlmaya çalışıldı- ğını öne sürerek, "Eğer olay basit bir hırsıznk vakası ise, hırsızlar üyelerin telefon ve adres defterlerini niçin ah- yoriar, ne yapacaklar bunla- n " diye sordu. Gürsoytrak, olayın dernek üyelerini kor- ku ve tehditle yıldırmaya yönelik bir hareket olduğu- nu bildirdi. Gürsoytrak, ilçe kayma- kamı ve emniyet müdürü- nün olayı "basit polis vaka- sı" gibi gösterip. bundan sonra yaşanabilecek daha büyük olaylara zemin ha- zırlamak istediklerini öne sürdü. Gürsoytrak, bundan bir süre önce Ankara'daki genel merkez binasına ya- pılan bombalı saldın olayı ile ilgili soruşturmanın kâ- patıldığını belirtti. Soruş- turmayı yürüten DGM Sav- cısı Nuh Mete Yüksel'in, olayın faili Cahit Ayaz öl- düğü için soruşturma dos- yasını kapattığını kaydeden Gürsoytrak, "Maalesef bu dosya da opkı Uğur Mum- cu. Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok dosyalan gi- bi kapatıldı" diye konuştu. PERŞEMBE ORHAN BURSALI Emekli Olma Hakkı Tek taraflı bir kamuoyu oluşturmanın tipik bir ör- neğine daha, emeklilik yaşının yüksettilmesi tartış- malarında tanık oluyoruz. Başbakan sıkışmış durumda. IMF'nin verdiği "emeklilik yaşını yükseltin" talimatını, dış borç ala- bilmenin koşulu gereği bir an önce hayata geçirmek zorunda. iletişim organlan ve yazarlann çoğu da Sa- yın Çiller'in yeni emeklilik tasarısını vargücüyle des- tekliyor. Emeklilik yaş sınınnı 65'lere tırmandıran ya- sayı hemen onaylamadığı için Sayın Gürkan da "u- cuz kahramanlık" yapmak, "halk dalkavukluğu"nun yeni bir örneğini vermek ve "Seçmenlerine hava basmak istemek" le suçlanıyor. 40 yaşında emekti mi olunurmuş! Evet olunmaz. Dünyada da bunun örneği yok. Ortada bir çarpıklık var. Bu çarpıklığın da düzeltilmesi gerek. Ama emeklilik yaş sınınnı 65'e çıkartarak, bu de- fa diğer uç noktada yeni bir çarpıklığa yol açma- dan. ••• Basının görevi, kamuoyu oluştururken ve tartış- maya veri sunarken Türkiye'nin gerçeklerini de dile getirmek değil mi? Örneğin, Avrupa ülkelerinde emeklilik yaş sının- nın 60'tan aşağıda olmadığını gösteren listeier ya-. yımlarsanız, bu ülkelerde ortalama yaşam süresi- nin ne kadar olduğunu da belirtmenız gerekir, in- sanlar doğru kıyaslamalar yapabilsinler. Evet Avrupalı insan ancak 60 ile 65 yaşlannda emekli maaşı almaya hak kazanıyor. Ama gene o Avrupalı insan, emekli olduktan son- ra ortalama en az 12-15 yıl daha yaşıyor. Çünkü bu ülkelerde ortalama yaşam süresi 75'ten aşağı değil. Avrupa ülkelerinde yaşam süresi hızla yukanya doğru tırmanıyor. Isviçre'de kadınlar ortalama 77 yaşına kadar ha- yatta kalıyorlar. Fransa'da 1946 yılında 100 yaşındaki insanlann sayısı sadece 261 idi. 1990'da bu sayı 3500 oldu; 1994'te ise 6060. Bu gidişle 100 yaşındaki insanla- nn sayısının 2050 yılında 150 000'e yükseleceği ön- görülüyor. , Hollanda'da ortalama yaşam süresi neredeyse 80 yıla dayandı. 6 yıl sonra bu rakamın 85 yıl yaşam süresine, 2010 yılında ise 115 yıl yaşam süresine çı- kacağı öngörülüyor. Yüzyıl sonunda, yani topu topu bundan 6 yıl son- ra, Avrupahların önünde emekli olduktan sonra ya- şayacak neredeyse 15- 20 yılları daha olacak!... Türkiye'de ise uzun yaşama ortalaması 66/67 arası. 1993 yılı içinde emekli aylığı alırken ölenlerin yaş ortalaması ise 61 olarak hesaplanmış. Emeklilerin yüzde 45'inin ise 60 yaşına gelmeden öldüğü be- lirlenmiş! ••• Şimdi sayın ikjililer, yetkililer, yazarlar ve çizerler; emekliliğe hak kazanma yaşını belirlerken, Avrupa- lılar kadar olmasa bile insanlara emekli olduktan sonra biraz daha yaşama hakkı tanımak gerekmez mi? Yoksa bizler emeklilik sigortası için niçin prim ödü- yoruz? ••• Türkiye'de 65 yaşında emekli olunmaz. 65 yaşına varmadan, ancak ölünür Türkiye'de. CHP'deki işgal 5. gününde 'Hasan Ocak bulunsun' eylemi devam ediyor tZMtR/tSTANBUL (Cumhuriyet Bürosu) - istanbul Aksaray'da güven- lik kuvvetlerince gözaltına alındığı öne sürülen Hasan Ocak'ın bulunması için lz- mir Demokrasi Platfor- mu'nu oluşturan kuruluş- lar, TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk'a telgraf çektiler. Demokrasi Plat- formu sözcüsü DİSK Ege Bölge Temsilcisi Musa Çam "Türkiye faili meçhul vegözamnda kayıplar ülke- siounuştur"dedi. lstanbul'da ise 15 protes- tocunun Ocak'ın serbest bı- rakılması istemiyle gerçek- leştirdikleri CHP İstanbul II Merkezi işgali 5. gününü doldurdu. Izmir'de Türkiye 3. Böl- ge Temsilciliği. DlSK Ege Bölge Temsilciliği, TM- MOB, Tabipler Odası, Diş Hekimleri Odası, Eczacılar Odası, Halkevleri 5. Bölge Temsilciliği, tHD, ÇHD, lzmir Kamu Çalışanlan Sendikası Konfederasyon- laşma Kurulu'nca ortakJa- şa hazırlanan ve Demokra- si Platformu sözcüsü Çam tarafindan okunan basın açıklamasında, Ocak'ın is- tanbul Vatan Caddesi'nde Hasan Ocak bulunan Terörle Mücadele Şubesi'nde gözaltında ol- duğuna dair ciddi iddialann bulunduğu belirtildi. CHP istanbul II Merke- zi'nin işgali beşinci gününü doldurdu. Yaklaşık 15 pro- testocunun sürdürdüğü ey- lem. Ocak'ın serbest bıra- kılması istemiyle 22 nisan günü başlatılmıştı. Protestoculann, binanın telefonlannı kesmesinden dolayı içerideki durumla il- gili sağlıklı bilgi ahnamaz- ken CHP ll Merkezi'nde görevli 10 kişi de binanın dışına çıkamıyor. Öte yan- dan CHP II Merkezi bina- sının altına sık aralıkJarla protestoculann aileleri de' geliyor. Gorbaçov'un medya ziyareti İstanbul Haber Servisi - Türkiye'deki üçüncü gününü medya kuruluşlannı ziyarete ayıran dağılan SSCB'nin eski Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, dün sabah ilk olarak Hürriyet gazetesini ziyaret etti. Gorbaçov, gazeteye gelişinde, gazete sahibi Aydın Doğan,murahhas üye Tezcan Yaramancı, genel yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök tarafindan karşılandı. Daha sonra Sabah gazetesine geçen Gorbaçov'a, murahhas üye Güngör Mengi, başkan yardımcısı Önay Bilgin, genel yayın müdürü Zafer Mutlu ve öteki gazete yetkilileri tarafindan kendisine çeşitli bilgiler verildi. Gorbaçov son olarak Milliyet gazetesini ziyaret etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle