Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA
KÜLTÜR
27 NİSAN 1995 PERŞEMBE
14
Dansm muhteşem sanşmıydı
Ginger Rogers ve Fred Astaire,
beyazperdenin unutulmaz ikilisi olarak
daıma anımsanacaklar. Birlikte
oynadıklan filmlerden biri de 1939'da çekilen
"The Story of Veron and Irene Castle"dı.
Kültür Servisi - Efsanevi
dansçı Fred Astaire'in kollann-
da dans ederek yıldızlaşan
Hollyvvood'un muhteşem sanşı-
nı Ginger Rogers, önceki gün
Califomia yakınlanndaki evin-
de yaşama veda etti. 1930'lu ve
4O'lı yıllann en popüler Holly-
wood yıldızlanndan biri olan ve
Fred Astaire'le çevirdiği filmle-
riyle ve unutulmaz danslanyla
tanınan Rogers, 83 yaşındaydı.
Astaire ile Gingers'ın isimleri
sonsuza dek birlikte anılacak.
tkı sanatçı 1930'lardan 40'lara
dek bir dizı müzikal komedide
birlikte oynamıştı. Hollyvvo-
od'un en ünlü ikilisi olarak ta-
nmmalanna karşın, Rogers tek
başına son derece parlak bir
oyunculuk kariyerine sahipti.
Bir söyleşisinde "Biz Siyamlı
ikizler olarak doğmadık ama
bazen bana böylevmis gibi geti-
yor. Nereye gitsem, insanlar
'Hev, Fred nerede' diye soru-
yorlar bana" dıyordu.
73 filmde rol alan Rogers,
1940'ta çevırdiği "Kitty Foyle"
(Sokak Kızı Kitty) ile bir Oscar
ödülü kazanmıştı. Astaire- Ro-
gers ikilisi, "The Gay Divor-
cee"(Şen Dul), "The Top
HarfSilindir Şapka) ve "Shall
We Dance (Gel, Dans Edetim)"
gibi filmlerde başrolü paylaş-
mışlardı. Rogers'ın meslek ya-
şamı 65 yıl sûrdü.
Dört yıl önce, bir gazetecinin
dünyanın en büyûk dansçısıyla
çalışmanın onu rahatsız edip et-
mediği yolundaki bir soruya
verdigi yanıtta, Rogers, "Yoo,
ben de dans edebiliyordum. Na-
sıl dans edileceğini bilhorum.
Duyduğum müziğe ayak uydu-
ruyordum" demişti.
1911 'de Missouri'de doğan
yıldız, çocukluk yıllannda dans
etmeye başladı. Texas'ta Char-
leston yanşmasında ödül kaza-
nan Rogers, 1925 yılında kısa
bir süre, Eddie Foy'la vodviller-
de rol aldı. Gerçek adı Vlrginia
Katherine McMath olmasına
karşın üvey babasının adını alan
Rogers, 1929da "Top Speed"
oyunuyla Brooadway'de sahne-
ye çıkmadan önce, diğer vodvil
topluluklanyla turnelere çık-
rruştı.
Bu oyundaki başansı Para-
mount şirketiyle bir sözleşme
imzalamasını sağladı. Rogers,
1930 yılında George Gersb-
vvin'in ünlü müzikali "Girl
Crazy"de başrol oynadığında
19yaşındaydı.
1933'te çevirdikleri "Flying
Down To Mexico" dahil on
filmde, Astaire'le birlikte yar-
dımcı rollerde oynadı. "The Ca-
rioca" filmindeki dans sahne-
siyle bütün dıkkati üzerine çe~
ken Rogers, bir anda yıldız ol-
du. Rogers. kendi yazdığı yaşa-
möyküsünde, Astaire'le kısa bir
ilişkı yaşadıklannın bilinmesine
karşın, aralannda hıçbir şey ol-
madığını belirtmişti: "Bîz yal-
nızca filmlerde birlikte olduk.
Aslında, farklı ilgi alanlan olan
iki farklı insanız." Astaire de
Rogers'ın, tanıdığı en çalışkan
insan olduğunu ve hiç şikâyet
etmeden, en zor dans figürleri-
nin bile üstesinden geldiğini
söylemişti.
Astaire'le birlikte çahşmadan
önce. 20 film çeviren Rogers.
daha çok onunla yaptığı film-
lerdeki rolleriyle belîeklere ka-
zındı. Bir seferinde Astaire'le
ayakları kanayıncaya kadar
dans eden Rogers, "Tamam,
Astaire büyük bir dansçı. Ama
unutmayın ki onun yaptığı her-
şeyi ben de üstelik topuklu ayak-
kabılarla yaptım" demişti.
İkili 1939 yılında zirveye
ulaştı ve "The Story of Vernon
and Irene Castle"(Castle Kar-
deşlerin Öyküsü)ı çevirdikten
sonra aynldılar.
1945'ten itibaren Rogers, 250
bin dolarlık kazancıyla Ameri-
ka'nın en çok kazanan kadını
olmuştu.
Rogers, Howard Hughes ve
James Storart gibi Hollyvvoood
yıldızlarına duygusal yönden
bağlanmıştı. Beş kez evlenip
boşanan yıldız, ilk evliliğini 17
yaşındayken vodvil komedyeni
Edvvard Jackson Culpepperile
gerçekleştırmiş, iki yıl sonra da
boşanmıştı.
Son yıllarını Ranch Mira-
ge'daki evinde film izleyerek
geçiren Rogers, "Oturup film
izliyorum ve bundan büyük
zevk alıyorum. Çünkü, o dö-
nemde yapılabilecek filmlerin
en iyilerini yapüğımı biliyorum.
Yapbğuuz güzel bir şeyi görmek
çok hoş bir duygu" diyordu.
T"J irbırinden güzel dans figürleriyle
r \ sinemaseverlerin başlannı döndüren iki
JLJ sanatçı, 1974'te, "That's
Entertainrnent"nın Beverly Hills'deki
prömiyerinde bir kez daha dans etmişlerdi.
Kütüphaneciler
İstanbul'da
toplanıyor
Kültür Servisi -
Uluslararası Kütüphane
Dernekleri ve Kuruluşlan
Federasyonu (IFLA)'nın
61. kongresi, 20-26 ağustos
tarihleri arasında
Istanbui'da yapılacak. Türk
Kütüphaneciler Derneği
Genel Merkezi ile Kültür
Bakanlığı'nın ortaklaşa
düzenlediği kongreye
katılmak üzere 135
ülkeden üç bin delegenin
yurdumuza gelmesi
bekleniyor.
Bilgi ve kütüphane
dünyasının temel kuruluşu
olan ve merkezi
Hollanda'da bulunan
IFLA'nın dernek ve bilgi
merkezi olarak 135
ülkeden 1284üyesi
bulunuyor. Türkiye'den de
15 kütüphane ve bilgi
merkeziyle iki dernegin
yanı sıra bireysel üyelere
de sahip olan federasyon,
bilgi ve kütüphane
dünyasında uluslararası
anlaşmayla işbirliğini
geliştirmek, bilgilendirme
hizmetlerinin düzeyini
yükseltmek üzere
kütüphane ve enformasyon
alanındaki eğirimi de
destekleyerek
kütüphaneciliği
uluslararası ilgi odağı
halıne gerirme amaçlannı
güdüyor.
Yıllık toplantılannı
1927'denberi, heryıl,
başka bir kıtanın değişik
bir ülkesinde yapan IFLA
ile Türkiye arasmdakj ilk
bağlantı, 1950 yılında Milli
Kütüphane'yle başlamıştı.
Bu yılki konusu
"Geleceğin Kütüphaneteri"
olarak belirlenen kongrede.
"enformasyon teknolojisi
ve kürüphanderin veniden
yapılanmasr, *ulusal ve
uluslararası enformasyon
ağtarT, "kütüphane
malzemelerinin gelecegj",
"küfüphaneler ve kamu
eğttimi", "profesyonel
fletişim" konulan da
tartışılacak.
Kongre süresince, çeşitlı
çalışma gruplan da
toplanarak değişik konular
hakkında çalışmalar
yapacak. Swissotel'de
gerçekleşecek olan kongre
boyunca, katılımcılann
çalışmalannın yer alacağı
bir sergi de ziyarete açık
olacak.
Eczacıbaşı Ulusal Beste
Yanşması düzenleniyor
Kültür Servisi - Ulusla-
rarası tzmir festivallerini
düzenleyen fzmir Kültür
Sanat ve Eğitim Vakfı (IK-
SEV) kuruculanndan Dr.
Nejat F. Eczacıbaşı'nın anı-
sını yaşatmak ve sanat et-
kinliklerini topluma sun-
mak için yaşamı boyunca
yaptığı katkılan destekle-
mek amacıyla Dr. Nejat F.
Ezcacıbaşı Ulusal Beste
Yanşması düzenleniyor. 11-
ki 1996 yılında 10. Ulusla-
rarası Izmir Festivali'yle
aynı dönemde gerçekleşti-
rilecek yarışma, giderek
uluslararası bir boyut kaza-
nacak.
Seçici kurulunda Necil
Kâzun Akses, Gürer Aykal,
Rengim Gökmen, Nevit
Kodallı, Hikmet Şimşek,
Muammer Sun, tlhan Us-
manbaş gibi müzik adam-
lannın bulunduğu 1996 Bi-
rinci Dr. Nejat F. Eczacıba-
şı Ulusal Beste Yarışma-
sı'nın birincisine 2 yüz
milyon, ikinciye yüz mil-
yon, üçüncüye de elli mil-
yon TL. ödül verilecek.
Yalnızca Türk bestecile-
re açık olacak olan yarış-
ma, uvertür, senfoni. senfo-
nik şiir, konçerto, suit gibi
formlarda küçük ya da bü-
yük orkestra eserleri ara-
sında yapılacak. Birinciliği
kazanan yapıt, İKSEV ta-
rafından yazdırılarak 10.
Uluslararası Izmir Festiva-
li'nin açılış konserinde ca-
Iınacak. Katılmak isteyen-
lerin, tzmir Kültür Sanat ve
Eğitim Vakfi'na başvurma-
lan gerekiyor. (Tel: 0232 -
463 03 00).
Caz geceleri haziranda
Kültür Servisi - Joe Cocker, Sonny
Roilins. Buddy Guy, Roy Rogers & The
Detta Rhythm Kinğs ve Branford Mar-
saüs gibi caz ustalannı Istanbullu caz-
severlerle buluşturacak olan "Parli-
ament Superfoand Jazz Festival" 6, 7, 8
ve 9 haziran tarihlerinde tstanbul
Açıkhava Tiyatrosu'nda gerçekleşe-
cek. Harry's Jazz Bar'da önceki gece
sanatçılann tanıtıldığı programda Is-
tanbul Jazz Quartet ve Kevin Gufy Or-
kestrası caz maratonuna hazırladılar
müzikseverleri.
"Parliament Superband Jazz Festi-
val"in 6 hazırandaki açılış gecesinde
caz tarihine Charlie Parker ile John
CoJtrane arasındaki dönemin en önem-
li tenor saksofoncusu olarak geçen
Sonny Rollins konser verecek. Cazın
doğaçlama tekniklerini Louis Armst-
rong'dan sonra en çok geliştiren kişi
olarak tanımlanan Sonny Rollins, üs-
tün tekniği. etkileyici tonu, kendine
özgü lirik ve sakin cümlelenyle Char-
lie Parker, Thelonious Monk, Miles Da-
vis ve John Coltrane gibi cazın en bü-
yük isimleriyle albüm ve konser çalış-
malan yapmış olan "yaşay-an bir efsa-
ne
r
... 23 yaşındayken ünlü cazcılarla
birlikte çalan Rollins, bir röportajında
"Ben eskj kuşağın son üyeierinden biri-
yim. Bu yüzden sanki onlan temsil et-
mek gibi ulvi bir görevim oklugu hissi-
ne kapdıyorum"diyor.
Açüışı Sonny Rollins yapacak
Cazın öncüleriyle çalışmaya devam
eden Rollins, 1959 yılında müzige ara
veren sanatçı, o yıllarda Williamsburg
Köprüsü'nün üstünde gece gündüz
saksofon çaldı. Bu dönemde cazda
farklı renkleri bir araya toplayan sanat-
çı, müziğe geri dönerek Don Cherry
ve Bflly Higgins ile albüm yaptı. Sanat-
çı son albümü "OM Flames" adlı son
albümünde bir melodi ustası olduğunu
kanıtlıyordu.
Festivalde Rollins'e trombonda Clif-
ton Anderson, davulda Billy Drum-
mond, vurgulu çalgılarda Vîctor See-
Yiıen ve piyanoda Kevin Hays'tan olu-
şan grubu eşlik edecek.
7 nazıran gecesi Açıkhava Tiyatro-
su'nda blues çevrelerinde "yaşayan ta-
rih" olarak nitelendirilen Buddy Guy
selamlayacak cazseverleri. Dünyanın
en önemli gitar ustalan; Eric Clapton,
Jeff Beck, Stevie Ray Vaughan ve
Jimmy Hendris'in çok beğendiği
Buddy Guy, 1991'de "Damn R^ht l\e
Got the Blues" ve 1992 de "FeeJ Like
Rain"albümleriyle iki kez Grammy
ödülü kazandı. Sanatçı geçen yıl da
Bilboard dergisi tarafından yüzyılda
bir rastlanan ender sanatçılara verilen
"Century Award" ödülüne değer gö-
rüldü. Sanatçının son albümü "Süppin'
in" blues dünyasının bugüne kadar ya-
pılmış en güzel albümü olarak nitelen-
diriliyor. Albümün ilk yansını Chica-
go'da Chuck Berry kadar ünlü ve yete-
Parliament Superband Jazz Festivali'nin en büyük
sürprizlerinden biri soul ve blues'u rock ile harmanlayan
zenci sesli beyaz şarkıcı Joe Cocker (üstte). Saksofon ustası
besteci ve aranjör Branford Marsalis (altta) de Buckshot Le
Fonque projesiyle son gecede yer alıyor.
nekJi piyanist Johnnie Johnson ile ya-
pan Guy, Austin Texas'a giderek Ste-
vie Ray Vaughan'ın grubu Doubie Tro-
uble ile albüme devam etti. Ününü ya-
lın ve elektrikli blues tarzıyla kazanan
Guy, yeni albümü "Slipp' in"de de ay-
nı ruhu yakalayabilmek için pek çok
klasik ve tanıdık melodileri kullandı.
Buddy Guy'a bas gitarda Gregory Paul
Rzab, gitarda Scott \Venston Holt ve
davulda Ray Allison eşlik edecek.
7 haziran gecesi Buddy Guy'un ar-
dından San Francisco yöresinin ünlü
gitaristi Roy Rogers yaşamının büyük
bir kjsmını "slide ghar" tekniğinin ye-
niden ortaya çıkmasına ve bu tekniğe
olan katkılanyla tanınıyor ve biues'un
çağdaş yorumunu büyük bir başanyla
icra ediyor. Sanatçı, 1990 yılında Mi-
les Davis. Taj Mahal ve John Lee Ho-
oker ile birlikte Dennis Hooper'ın
"The Hot Spof filminin sountrack'i
"I'am the Mood"da "Bonnie Raht and
Hooker's"m yapımcısı olarak Grammy
ödülü kazandı. Son olarak "Chops Not
Chaps", "Slidovinder" ve "BJues on
the Range" adlı 3 çok iddialı albüm çı-
karan sanatçının aynca Norton Buffa-
lo, R & B ve Travdin" Track ile de iki
çalışması oldu. R & B'deki "Song For
Jessfca"adlı parça 1992 yılında "Best
Country Instrumental" dalında
Grammy Ödülü'ne aday gösterildi.
Rogers'a bas gitarda Steven Evans. da-
vulda ise Jimmy Sancbez eşlik edecek.
Festivalin en büyük sürprizlerinden
biri kuşkusuz soul ve blues'u rock ile
harmanlayan zenci sesli beyaz şarkıcı
Joe Cocker. Özellikle 1987 yılında
yaptığı "Unchain My Heart" ile Türki-
ye ve dünya listelerini altüst eden sa-
natçı ilk kez Woodstock 1969'da Len-
non - McCartney bestesi olan "Wrth a
IJtÜe Hdp From My Friends"ile tanın-
mıştı.
Cocker'ın ilk canlı albümü 1971 "de
çıkardığı iki disklik "Mad Dogs &
Englishmen" 43 parçalık tam bir şov
niteliğinde olup, tartışmasız bir klasik
olarak kayıtlara geçti. Amerikan hit
listesine 7 numara ile yerleşmesinin ar-
dından, Leon Russell & The Shetter Pe-
ople ile hazırlanan "The Lettre" albü-
mü aynı listede 2 numaraya yükseldi.
Joe Cocker baslıklı LP'nin 1972'de ve
I Cant Stand A Littk Rain adlı LP'si-
nin de 1974 yılında piyasaya sürülme-
siyle Cocker başanlı performasını de-
vam ettirdi. 1989 yrlmdakı One Night
Of Sin albümünden "When The Night
Comes" adlı parça Cocker'ın listelerde
en uzun kalan ikinci parçası olarak 20
hafta boyunca 11 numarada kaldı ve
sanatçıya Grammy 'nin "Best Rock Vb-
cai Performance" ödülünü kazandırdı.
Cocker'ın 3. canlı albümü Cocker U-
veî, Lowell Massacchusetts'te bir gece-
lik mucize bir çalışma sonucu kayde-
dildi. 1990 yazında sanatçı bu albümü
evsizler yaranna düzenlenen bir dizi
blues şovda kullandı. Konserlerinin
vazgeçilmez parçalan olarak "You Are
So Beautiful" ya da "A Little Help
From My Friends"i sayan ünlü sanatçı,
unutulmaz bir gece yaşatmaya aday.
Son gece Marsalis'in
"Parliament Superband Jazz Festi-
val"in son gecesinde saksofon ustası,
besteci ve aranjör Branford Marsalis
rock. hip- hop, caz, reggae ve Afrika
müziğini içeren ve üstün performansı-
nı sergileyen Buckshot Le Fonque pro-
jesiyle yer alacak. Sanatçı bu projesiy-
le ilgili olarak, "Her albümümde oldu-
ğu gibi bu albümde de müziği kendi
akışına bıraktun ve tüm ilginç fikirieri-
mi bu albümde birleştirdim" diyor.
Albümdeki parçalar arasında Jay Le-
no tarzı bir girişin ve James Brtmn
müziğinin izlerinin. Breakfast At
Denny's, Albert Collins'in muhteşem
gitar solosunun ve Rap Town rap rit-
minin yer aldığı No Pain, No Gain,
Marsalis tarafından yazılmış olan , telli
çalgılarda Clair Fisher'ın ve vokalde
yeni bir ses olan Tammy Tomtshend'in
eşlik ettiği Ain't It Fıînny, bir Elton
John klasiği olan, Franklin Combs'un
vokal ve Ethiopia'dan Amarck voka-
listlerinin ise koro olarak eşlik ettikleri
Mona Lisa (and Mad Hatters) bulunu-
yor. Branford Marsalis'e konserde: gi-
tarda Carl Burnett, davulda Rocky
Bryant. vurgulu çalgılarda Mino Cine-
lu, trompette Russel Gun. basgitarda
Reggie Veal, keyboard ve vokalde
Frank McComb, trombonda John To-
uchy, keyboardda Joey Calderazzo,
repper olarak Ricardo M. Dacosta ve
DJ Apollo Noviclo eşlik edecek.
Çocuklara grevi öğretmek yararlı mı yoksa zararlı mı?
Kültür Servisi - Ingiltere'de aşın
solcular tarafından tanıtımı yapılan
"Strike!" (Grev) adlı resimli'bir ço-
cuk kıtabında, çocuklara grev konu-
sunda bilgi verilıyor. The Times'ta
çıkan bir haber, kitabın ülke çapında
uyandırdığı etkilerden söz ediyor.
Ingiltere'de Vlilitant ve The Soci-
alist Workers partileri gibi, aşın uç-
larda yer alan kimi örgütler, grevin
aile içindeki etkilerini vurgulayan
"Strike!" adlı kitabın evlerde ve
okullarda okunacağını umuyor ve
öğretmenlerin grevine çok az bir sü-
re kala, ilköğretim çağındaki çocuk-
lann. endüstriyel hareketleri anJama-
larına yardımcı olacağını düşünü-
yorlar. Öte yandan, muhalif grup, ki-
tabın, çocuklann, grev yapan öğret-
menlere yakınlık duymalanna yol
açacağını beürterek; okullan, anne-
babalan ve kütüphaneleri kitabı boy-
kot etmeye çağınyor.
Işçi Partisi eğitim sözcüsü David
Blunkett, kitabın okullarda dağıtıl-
mayacağını umduğunu söylüyor:
"Çocuklar, böyle şe\lere zorlanma-
mak Ben, çocuklann çocukluklannı
yasamalan gerektiğine manıyonım.
Bu kitap, onJann yaşına uygun degfl.
Dört ila sekiz yaş arası, çocuklar, eg-
lence ve oyunİa iigilenmeli; okuma-
yazma öğrenmeH."
Campaign For Real Education
(Gerçek Eğitim Kampanyası) başka-
nı Nick Seaton da, Blunkett'la hem-
fikir: "Poh'tik konular, okullara hiçir
sekjlde sokulmamaİL Bu tür kitapla-
nn hiçbir okul için u>gun olduğunu
sanmıyorum."
"Strike!", annesi grev yapan
Molly adında bir çocugu anlatıyor.
Oyuncak ayısıyla birlikte, günü grev
gözcülerinin yanında geçiren Molly,
onlann başanya ulaşmasuıa katkıda
bulunuyor.
35 yaşındaki Kanadalı yazar Ma-
ureen Bayless, dört yaşındaki oğlu-
nun Vancouver yakınlanndaki bir
hastanede yapılan grevle ilgili soru-
lar sorması üzerine, kitabı yazmaya
karar vermiş. Üç erkek çocıîk annesi
olan Bayless, kendisini toplumsal
vicdanın harekete geçirdiği bir femi-
nist olarak (anımlıvor. "Kitap, anne-
babalann ve çocuklann, grev hak-
kında konuşabilmelerini sağlamak
amacıyla yazıldı" dıyor Bayless:
"Okullarda, halk kütüphanelerinde
bulunması gereken yarârb bir kitap
olduğuna inanıyorum. Grevler, ge-
nellikle, aifeleri etkiliyor. Bu konuda
yazılmış bir kitap, çocuklar için çok
faydalı olabüir."
"Strike"ın üç yüz kopyası, özel-
likle feminizm ve çocuk kitaplan
dalında uzmanlaşan Kanadalı Rag-
weed Yayınevı tarafından Ingilte-
re'ye gönderildi. Yayınevinin pazar-
lama yöneticisi Inga Petri, "Anne-
babalann, öğretmenlerin ve kütüp-
hanecilerin, kitabı satın alacaklannı
ve eğitim konusunda bir kaynak ola-
rak kullanacaklannı umuyoruz" di-
yor.
Petri, kitabın. Ingiltere'deki olası
bir öğretmen grevi konusunda ço-
cuklar için iyi bir başlangıç olacagı-
na inanıyor: "Strike, çok kolay anla-
şüır bir kitap ve olaya çocuklann ba-
laş açısmdan yaklasıyor. Grevler, ya-
samımıan bir parçası ve onlarla na-
sıl başa çıkacağımızı öğrenmemiz ge-
reldyor.''
Kitap, Ingiltere'deki sol eğilimli
kitapçılarda satıhyor ve aşm sol ba-
sın tarafından büyük bir heyecanla
karşılanıyor. Haftalık marksist dergi
Militant'ın muhabiri Ken Smith,
sosyalistleri, kitabı mümkün oldugu
kadar çok çocuğa tanıtmalan çağn-
sında bulunuyor ve, "Çocuklann,
bütün çocuk khaplannda anlablan
tipik konulardan uzak birşeyi
okuyabilmesi, çok anlamlı bir
değişiklik''diyor.
CRR'de Şiir ve Müzik
Dtnletia
• Kültür Servisi-Dylan
Thomas'm kızı Aeronwy Thomas
bu akşam saat 19.30'da Cemal
Reşit Rey Konser Salonu'nda
babasının ve kendisinin şiirlerini
okuyacak. Kendisi de bir ozan ve
yazar olan Aeronwy Thomas,
Ingilizlerin en ünlü çağdaş
şairlerinden biri sayılan babası
Dylan Thomas'ın eserlerini, bu
resital için özel olarak derlenmiş
müzığiyle klavsenci Leyla Pınar
eşliğinde yorumlayacak.
Tiyatro sanatçısı
Meımfeıh Tuncab öMü
• İSTANBUL(AA)-lstanbul
Bulvar Tiyatrosu'nun kurucusu,
tiyatro sanatçısı Memduh Tuncalı,
geçirdiği bir rahatsızhk sonucu
istanbul'da vefat etti. 1928 yılında
Alaşehir'de doğan sanatçı, Ankara
Devlet Konservatuvan'ru
bitirdikten sonra sanat yasamını
istanbul'da sürdürdü. Istanbui
Bulvar Tiyatrosu'nun kurucusu
olan Memduh Tuncalı, Vahi Öz'den
sonra devam ettirdiği "Kart Horoz"
riplemesiyle tanındı. Sanatçının rol
aldığı oyunlar arasında Toros
Canavan, Sakaliı Gelin, Üçüzler,
Tuzak ve Kart Horoz bulunuyor.
Memduh Tuncalı dün Haydarpaşa
Endüstri Meslek Lisesi
bahçesindeki Istanbul Bulvar
Tiyatrosu'nda düzenlenen bir tören
anıldı ve Yakacık Mezarlığı'nda
toprağa verildi.
Araavut yazardan
Nobel Ödülü'ne tepki
• MADRİD(AA>Amavut yazar
Ismail Kadere, Nobel Ödülü
dağıtımında, Arnavutluk'un göz
önûne bile aJınmadığını söyledi.
Kadere, bir Ispanyol dergisine
verdiği demeçte, "Eğer adım
Kaderevski veya Çinli, hatta Japon
ismi olsaydı, Nobel Edebiyat
Ödülü'nü kazanırdım" dedi.
Arnavutluk'un dünyadan
soyutlanmasında komünist rejimin
büyük rolü olduğunu söyleyen
Kadere, Avrupa'nın Arnavutluk'u
dışladığını ve varlığını, kültürünü
görmezden geldiğini belirtti.
Kadere, tslami köktendincilik
konusunda da "Ben îslami
köktendinciliğe karşıyım. Ancak
Bosna ve Çeçenistan'da katliamlar
sürdüğü sürece, bu akım
kışkırtılacaktır" dedi. Arnavut
yazar şöyle konuştu: "Bosna ve
Bosnalılar, Avrupa için bir tehdit
unsuru değildir. Sanınm Fransa'da
da çok Müslüman var ve onlar
Balkaalardakilerden çok daha fazla
köktendinci. Ben Îslami
köktendincilere karşıyım. Ancak
Avrupa bunu Bosna'da
körüklüyor."
'Edebiyat ve
Beştirrde Yazarfar
ve Yazanlar'
• Kültür Servisi- Ankara'da
yayırnlanan Edebiyat ve Eleştiri
dergisinin 18. sayısında Ahmet K.
Çebi, 'Kişiliksiz Münevver/ Aydın
Tipi' adlı çalışmasıyla Kutadgu
Bilig ve Balasangunlu Yusuf'a
ilginç bir bakış açısı geririyor.
Veysel Çolak 'Şiir ile Öykünün
Aıakesiti', Gonca Gökalp Melisa
Gürpınar'ın kitabı 'Istanbul'un
Gözleri Mahmur' incelemesiyle yer
alıyor. Roland Barthes'ın 'Yazarlar
ve Yazanlar' adlı makalesi, Ünsal
Özünlü'nün P. D. Juhl'dan
'Yorumlama Kuramlan' da
derginin son sayısında okunabilir. _.
Adnan Satıcı, 'Ahmet Telli Şiiri
Üzerine Kenar Notlan', Murat
Sohtorik ise öyküleriyle yer alıyor.
Ahmet Yıldız dergi mutfağı
tartışmalannda '80'li Yıllar Şiirinin
SerdarÇakman'ı: Roni Marguelis'
değerlendirmesiyle yer alıyor.
Dergide aynca Ahmet Imam, Ali
Cengizkan, Salih Bolat, îsmet
Demirdöven'in 'Şiir ve Felsefe'
tartışması: Mehmet Taner,
Abdülkadir Budak, Salih Bolat,
Hüseyin Yurttaş, Yasemin Kuran,
Hayati Baki,_Aytekin Karaçoban,
Atilla Aşut, Ünal Pekel, Muammer
Karadaş, Remzi Özmen'in şiirleri
yer alıyor.
Sinemacılar
engelleniyor
• İZMÎR (AA)- Alman film
eleştirmeni Michael Hanisch,
sinema tarihindeki yasaklann
tümünün 'sansür' adı altında
yapıhııamasına karşılık
sinemacılann özgürce çahşmasmuı
engellendiğini söyledi. Hanish,
'Sinema ve Yasak' başhklı
konferansta yaptığı konuşmada,
Doğu Alman filmlerine uygulanan
yasaklar konusunda bilgi verdi.
Hanisch. "Sosyalizmleyönetilen
diğer Doğu Bloku ülkelerinde
sansür kelimesi kullanılmasına
karşın, Almanya'da yasaklar sansür
ağıza ahnmadan yapıldı" dedi.
1960 ve 70'li yıllarda Doğu
Almanya Devlet Film Arşivi 'nde
yönetici olarak da çalışan ve ^
sinema eğitimi gören Hanisch,
halen Almanya'da film eleştirmeni
olarak çalışıyor. 7. Uluslararası
tzmir Film Festivali kapsamında,
dönemin Almanyası'nda
yasaklanmış olan 'Taşlann Izi',
'Köşedeki Berlin', 'Ben Bir Küçük
Tavşanım* ve 'Kral' Fılmleri Alman
Kültür Merkezi'nde hafta boyunca
gösterilecek.