Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç •
Genel Yayın Koordınatörü Hikmet
Çetinkava# Yazuşlerı Müdürlerr
Ibrahim Yıldız (Sorumlu), Dinç Tayanç
• Haber Merkezı Mudüru Hakan Kara
• Görsel Yönetmen. Fikret Eser
Dı$ Haberler Ergun Balcı • lstıhbarar Yalçın Çıkır
Ekonomı Bülent Kızanlık O Radyo-TV Uygar EremekUr
Yayın Kunılu. İlhan Selçak
(Başkan). Orhan Erinç, Oktay
• Kültûr Handan f^nköken • Spor Abdülkıdir V ücelmjn Knrtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetmkaya, Şûkran Soner. Ergnn
Bala. Dinç Tayanç, tbrabim Yıldız.
Orhan Bursah, Mustafa Balbay.
V Yurt Haberlen Mehmct Saraç • Makaleler Samj
Karaören • Çevın Styfettin Turhan • Duzeltme
AbdutUh Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu
AnkaraTemsılcısı Mustafa Balbav • Haber Müdürü: Doğan
AkınAtatürkBulvanNo: 125,Kat:4,Bakanlıklar-AnkaraTel:
4195020(7hat), Faks: 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar
Kınk,HZıyaBlv 1352S Z3Tel 4411220,Faks:4419117
• AdanaTemsılcısı.ÇetinYiğeiH>ğlu,tnönüCd.ll9S.No 1
Katl.Tel 3522550. Faks: 3522570
Müessese Müdürü. Erol Erknt • MEDYA C: • Yönetmı Kunılu
Koorduıatör Ahmt't Korulsan 9 Başkanı-Genel Müdür Gfilbin
Muhasebe Bülent Yener % tdare Erduran # Koordınatör Reha
Hüseyin Gürer • tşletme Önder Işıtman • Genel Mûdür Yardun-
Çdik • Bılgı-lşlem. Nail tnal • cısı Mine Akdağ • Halkla llış-
Bılgısayar Sıstem Mürnvet Çîler kıler Mudüru Nurten Berluoy
Yayıralaysn ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncıhk A Ş
Türkocağıcad.39 41 Cagaloglu 34334 lst. P K i « lstanbul Tel (0/212) 512 05 05 (2Ohat) Faks: (0/212) 513 85 95
17NISAN1995 tmsak: 4.43 Güneş:6.16 Öğle: 13.11 tkindi: 16.52 Akşam 19.52 Yatsı: 21.18 MEDYACTei -5i39580-5i38460-6i,Faks 5H8466
Çoctıktarın
yuımırta avı
tstanbul Haber Servisi -
Hıristiyan dünyasının
kutsal günlerinden
paskalya bayramı ayinlerle
kutlanırken çocuklariçin
de çeşitli eğlenceler
düzenleniyor. Swiss
Otel'de Sultan Parkı'nda
düzenlenen yumurta avı
partisinden çocuklar
paskalya gününûn simgesi
renkli yumurtalan ağaç
diplennde, otlar, çiçekleT
arasında aradılar.
Çogunlukla yabancı
konuklann çocuklannm
katıldığı yumurta avında
paskalya yumurtasını
bulanlar çıkolatadan
yumurtalarla
ödûllendirildiler.
Otobüs kazası:
27 yarah
• tstanbul Haber Servisi -
Kadıköy Harem'de Naıl
Yeşil yönetimindeki 35 D
9960 plakalı yolcu otobüsü
ile Mustafa Küçük
yönetimindeki 16 EH 202
plakalı yolcu otobüsü, dün
akşam saat 21.45
sıralannda çarpıştı. Kazada
yaralanan 27 kişi,
Haydarpaşa Numune
Hastanesı'ne kaldınlarak
tedavi altına alındı.
Yaralılann 24'ü tedavisi
ayakta yapıldıktan sonra
taburcu edilirken, 3
yaralının tedavisine
hastanede devam ediliyor.
Işçinin
hakkı
• ANKARA(AA)-
Yargıtay, hizmet akdinin
haksız feshi ile sonuçlanan
bir olayda manevi tazminat
isteminde bulunulması
için, kişilik haklanna bir
tecavüzün olması gerektiği
karanna vardı. Yüksek
Mahkeme, aynca ihbar
tazminatı için yüzde 30,
kıdem tazminatı için ise en
yüksek banka mevduat
faizinin geçerli olduğu
görüşünü bildirdi. Yargıtay
9. Hukuk Dairesi'nin
sözkonusu kararlan aldığı
davada, davacımn hizmet
akdinin işveren tarafindan
tazminatsız olarak
feshedildiği ve mahkemece
ihbar ve kıdem tazmınatına
hükmedildiği anımsatıldı.
Sigortalıya
mektuplu uyarı
• ANKARA (AA) - Bağ-
Kur Genel Müdürü Rıdvan
Selçuk, "sigortalı kişileri,
kurumaolan
yükümlülükleri konusunda
uyarmak" amacıyla yaz
aylannda "Otomatik
Mektup" servisi hizmetine
başlanacağını açıkladı.
Sigortalılann, başta prim
borçlan olmak üzere,
yükümlülükleri konusunda
bilgi edinmek için kuruma
başvuruda
bulunmadıklannı anlatan
Selçuk, "Sigortalılanmızı,
başta prim borçlan olmak
üzere yükümlülüklerini
hatırlatmak amacıyla,
bilgisayara bağlı otomatik
mektup servisi ile
bilgilendireceğiz. Her üç
ayda bir otomatik olarak
mektup göndereceğiz."
Çocuklara oyun
ftrsatıverin
• KONYA(AA)-
Özellikle büyük kentlerde
evlere ve balkonlara
hapsedilerek oyun oynama
firsatı venlmeyen okul
öncesi çocuklann, hayata
korkak ve güvensiz baküğı,
ileri yaşlarda da arkadalık
ilişkisi kuımakla güçlük
çektiği bildirildi. Selçuk
Universitesi Tıp Fakültesi
Psikiyatri Ana Bilim Dalı
doktorlanndan Nazmiye
Kaya, ev dışındaki dünyayı
iyi tanıma firsatı
bulamayan ve arkadaş
edinemeyen çocuklann
okul döneminde de
istenilen başanyı
sağlayamadığını belirtti.
İstanbul için kent yönetimi ve kültür politikasında duyarsız gelişmeler:
Tramvaya saygısızbk, dolmıışa vefasızhk
• îstanbul'un
anılarla yüklü özgün
kent değerleri
arasında
tramvaylann ve
dolmuşlann çok özel
verleri var. Ne var ki,
bu değeri
kavrayamayanlar,
bütün özelıikleriyle
korunduğu için
anlamlı olan
tramvayı bile reklam
arabasına çevirdiler.
Dünyada sadece
Istanbul kültürünün
yaşatabildiği eski
model otomobillere
de hurda gözüyle
bakmaya başladılar.
OKTAY EKİNCİ
Çok değil, diyelim ki bir
10 ya da 20 yıl sonra Îstan-
bul'un 20. yüzyıl tarihini
yazmaya niyetlenenler, eğer
kentin "kültür idmKğr üze-
rine de söz etmek istiyorlar-
sa, yine 20. yüzyıla has
özellikleri arasında iki
önemli simgeye değinme-
den edemeyeceklerdir:
"Tramvay" ve "dolmuş"..
Bunlardan tramvay, salt
"babacan vatmanlan" ve
çıngıraklı seslenişleriyle de-
ğil, benzerleri bütün dünya-
da yaygınlaşırken lstan-
bul'da karşılaştığı onur kın-
cı davranışlar ve "vefasız-
lık"nedeniyle de aynca
"sosyotojik" bir sürecin ta-
nığı olarak incelenecektir.
Dolmuşlar ise yine salt ts-
tanbul 'a has ve tstanbul hal-
kının "dehasmı" kanıtlayan,
olağanüstû düzeyde "rasyo-
neiveekonomik" birulasım
kültürünün üninleri olarak,
geleceğin kent uygarlığı ta-
rihçilerine eşsiz ipuçlan ve-
receklerdir.
Gelin görün ki bu iki de-
ğerli "kültürel mirasuı" ls-
tanbul 'dakı son kalan örnek-
leri, sözde "ekonomik ge-
rekçeterie" ve dahası "mo-
tstanbul'un çok özel bir semtinde ve sadece anılan yaşatmak için korunarak çahşünlan eski tramvay da reklam
aracı oklu. Bu durum, OgüHerin, tramvayın kültür mirası olduğu bilincine varamadıklannı gosteriyor. (üstte)
Eski Türk evleri, tarihe ve etiğe karşı duyarsızfağın kurbanı oldular. Şimdi de \illardir yine olağanüstû bir emekle
yaşatdan eski dolmuşlar, kent kültürüne karşı duyarsızlığın kurbanı olmak üzereter_ (sağda)
dern kent hizmeti" (!) adına,
henüz 20. yüzyıl bile sona
ermeden "yok edici bir an-
layısuı" ağır darbeleriyle
karşı karşıyalar.
Sadece bir "nostaljiyi"
değil, Tünel - Taksim ara-
sındaki kitle ulaşımını da
büyük bir uygarlık gösteri-
siyle çözümleyen son tram-
vaylanmızın yaklaşık "100
ytihk" özgün renkleri, yeni
belediye yönetiminin "rek-
lam gefiri saplantısuıa
n
kur-
ban gitti.
Herbiri "otomobOtarOıi-
ne"geçen ve üstelik hâlâ
hizmet verdikleri için de
dünyada belki de tek örnegi
oluşturan dolmuşlanmız ise
"kent içi minibüs" kültürü-
ne karşı sürdürdükleri sava-
şımda ne yazık ki yenik düş-
tüler.
Minibüs tüketimine veri-
len "resmi destek" sonucun-
da lstanbul 'dan tümüyle ko-
panlmak üzereler...
Tramvayın rengi de
nostaljidir
Büyükşehir Belediye-
si'nin otobüslerle tramvaya
"aynı göztûkle bakarak",
Tünel - Taksim arasında ls-
tanbul uygarlığını yaşatma-
ya çalışan tarihi vagonlan
"yüriiyen rekiam arabası"
haline getirmesi, kabul edi-
lebilir bir davranış değil.
Otobüsler için bir yere
kadar ilginç ve belki de ken-
te yeni bir renk karbğı için
de çekici sayılabilecek bu
reklam anlayışına "tram-
\^ylan da alet etmek", ts-
tanbul'un yenı yöneticile-
rinde "kultürel kimlik" bi-
lincinin tartışılabılır bir dü-
zeyde olduğunu gosteriyor.
Çünkü bu tramvaylar, artık
sıradan bir ulaşım aracı ol-
masının ötesinde, hemen
tüm aynntılanyla ve bu ay-
nntılannda gizlenen anılan
ve imgeleriyle, Îstanbul'un
sosyal tarihinın bir parçası
niteliğindeler. Deyim yerin-
deyse "kültüreimiras" sayı-
lırlar.
Bu mirasın boyasmı, ren-
gini bir "İstanbul efendisP
gibi yalın ve saygı toplayan
kişiliğini rantekonomisinin
"hafıfineşrep" kültürüyle
zedelemeye, hiç kimsenin
hakkı olmasa gerek. Bu du-
yarsız davranışı yapanlar ve
savunanlar acaba biliyorlar
mı ki, tstanbul'a tramvay ilk
geldiğinde, dünyada da za-
ten daha yeni yeni ortaya
çıkmıştı?
Örneğin, 1871'de lstan-
bul'da atlı tramvaylar dolaş-
maya başladığında, Lond-
ra'daki tramvay henüz 10
yaşında, Liverpool'dakiler
ise 5 yaşındaydılar. San
Francisco bile ilk kez tram-
vaya 1873'te kavuşmuş, di-
namonun keşfıyle yaygın-
laşan bu kent içi ve "kente
saygdı" ulaşım aracının bu-
günkü elektnkli türü ise ts-
tanbul'la 1909 yılında tanış-
mıştı.
1960 yılında ünlü "Dev-
rim''adh ilk (ve son) yerli
otomobilimizi yürütmeyen
"kökü dısardakT anlayış,
benzer şekilde 1961 yılında
tramvaylanmızı da Istan-
bul'dan söküp çıkardı.
Önce Avrupa yakası, ar-
dından 1966'da da Asya ya-
kası, tramvay uygarlığından
kopanlıp, petrole bağımlı
ulaşım politikasına tutsak
edıldi. 1990'dan sonra tram-
vayın hiç değilse Tünel -
Tâıcsim arasında yeniden
"sevgili kentiyle" kucaklaş-
ması, böylesı birtarihsel de-
rinlik ıçersınde nostaljinin
çok ötesinde anlam taşıyor.
Bu denn anlamın "etiğjne"
yakışır davTanış ise tramva-
yı "bütün özeUikleriyle"ko-
rumaktan geçıyor.
Örneğin, kapısının kena-
nnda, o özgün kırmızı ren-
gin üzerinde "asılmak ya-
saknr" yazısını okuyama-
yan bir tstanbul delikanlısı,
vaktiyle babasının ya da
amcasının en büyük keyfi-
nin "tramvaya asılmak" ol-
duğunu nasıl anımsayabılir
ki?..
Kentin çok özel bir bölge-
sinde ve "çok özel bir kültü-
rel amaçta" hizmet veren bu
tarihi dostlann üzerindeki
reklam giysisi hemen
çıkanlmalı ve onlann kişili-
ğıyle para için oynanmama-
h...
Benzer bir duyarsızlık şu
günlerde dolmuşlanmıza
karşı da ortaya çıktı.
1945'lerdenvel950'lerden
bu yana îstanbul'un yine
kentsel kültür kimliğiyle
bütünleşen. o yıllara ait ün-
lü otomobil markalannın
"•yaşatüan" son örneklen
artık ölüme terkediliyor.
Koç Holdıng'e bağh Oto-
san'm yeni ürettıği mınibüs-
ler bankalann kredi desteğı
ile eski dolmuşlann sahiple-
rine pazarlanıyor.
Trafik Komisyonu'nun
da yine bu eski dolmuşlar
yerine kent ıçinde hizmet
vermelennı uygun gördüğü
bu minibüslerin adı ise "ka-
nncayiyen" olmuş. Ne var
ki bunlar, hızla yaygınlaştı-
nlarak kannca yenne tstan-
bul'un "kadim dostlannı"
yiyip bitinyorlar. Tasanm-
cısı ne derse desin tstan-
bul'un
tt
kalender "peyzaj ına
ise hiç yakışmıyorlar.
"Ekonomik ömürierini
doldurduklan" gerekçesıy-
le ve her bıri 1 milyar değe-
rindekı kanncayiyenlenn
"pazannı yaratmak" üzere
gözden çıkartılan tstanbul
dolmuşlan. Batı'nın taksi
buluşuna karşı tstanbul hal-
kının "taksi ücretini üleş-
me" kültürünün bir ürünü.
Yani, bir anlamda otomobi-
lin "dotanuş" olarak en ras-
yonel kullanımını sağlıyor.
Bu insancıl ve ekonomik
dayanışma kültürü, yine in-
san emeğine ve yaratıcılığa
duyulan saygının bir ürünü
olarak, bugün ABD'de bile
ancak müzelerde ya da özel
koleksiyonlarda rastlanabi-
len, 1940'h ve 50'li yıllara
ait Dodge'lan, De Soto'lan,
Pleymouth'lan, Chevro-
let'leri yıllarca "işlerhalde"
tutmuş.
Dünyada yaşıtlan hurda
olarak atılırken, tstanbul
halkı ve şoförleri bunlara
saygı duymuş, korumuş.
Şimdi yapılması gereken,
dolmuşlanmızı da "kültu-
rel etiguniz" olarak, hiç de-
ğilse, belediye ya da devlet
eliyle korumak ve yaşatmak
değil midır? lstanbul'da son
kalan 600 kadar eski dolmu-
şu kurtaracak bir kamu ku-
ruluşu bulamıyorsak, "çağ-
daş uygarhktan" söz etme-
ye de hakkımız olmasa ge-
rek.
Evet, ister belediye, ister
valilik; şu kanncayiyenlere
olduğu kadar bıraz da yılla-
nn emektarlan dostlanmı-
za ilgi duyabihrlerse, îstan-
bul'un dolmuşlanyla birlik-
te 21. yüzyılı karşılaması
doğrusu çok anlamlı olabi-
lir.
Böylesi bir onur da dün-
yada yine yalnızca tstan-
bul'aaitolur...
2. Ankara Kitap Fuan 9 gün sürecek
35 bin kitap, 160 yayınevi
HÜLYAKARABAĞLI
ANKARA - 2. TÜ YAP Ankara Ki-
tap Fuan başkentli okurlarla buluştu.
160 yayınevi ve yayın kuruluşunun
katdımıyla 9 gün sürecek fuarda, 120
yazar, bilim adamı, gazeteci, politika-
cı konuk olacak.
35 bin adet kıtabın sergilendiği. ço-
cuk yapıtlanndan bilimsel, siyasi ve
araştırma-inceleme konulannda çeşit-
liliğin gözlendiği fuarda, birtürlü net-
leştirilemeyen KDV oranlan nedeniy-
le kitaplar indirimli olarak satışa su-
nuldu. Kültür Bakanı Ercan Kara-
kas'ın, "Kitapta KDV smrianacak"
açıklamasına karşı yayıncılar,
"KDVde bir gelenek oluşturulsun"
önerisinde bulundular.
Alnn KitaplarYayınevi Genel Yayın
Yönetmeni Hüsnü Erek, Cumhuri-
yet'e yaptığı değerlendirmede, soru-
nun KDV oranlannda oynamanın öte-
sinde düşünülmesi gerektiğini vurgu-
layarak "KâğKtan, reklamın, matba-
anm, bir yavmaya maüyeti hesaplan-
mabdır" dedi. Erek, hükümetın bu
alanda bir katkı sağlamak istıyorsa ku-
rumlar vergisi oranını düşürmesi ge-
rektiğini bildirdi.
Tekin Yayınlan sorumlusu AH Os-
man Muslu da KDV oranlanyla sık
sık oynayan başka bir ülke olamaya-
cağını savundu. Muslu, kitapta, KDV
oranmm sıfira inmesi durumunda,
•Kültür Bakanı Ercan
Karakaş'ın, "Kitapta KDV
sıfirlanacak" açıklamasına
karşı yayıncılar, "KDV'de bir
gelenek oluşturulsun"
önerisinde bulundular.
Karakaş, dün, KDV için
görüşmelerin devam ettiğini
kaydetti.
devletin maliyette kendilerine yardım-
cı olmasını istedi. Cem Yayınevi sahi-
bi Ali Uğur, her yayıncının devletten
alacağı olduğunu anımsatarak, sıfır
oranını benimseyeceklerini, ancak
maliyetin ya vergiden düşülmesı ya
da masraf olarak görülmesini doğru
bulduğunu ifade etti.
Kültür Bakanı Ercan Karakaş, dün
bazı yazarlarla yaptığı toplantıda,
KDV'nin sıfirlanması için Maliye Ba-
kanlığı ile görüşmelerin devam ettiği-
ni kaydetti.
Karakaş, "Biz kitabı Anadolu'ya
yaymak istiyoruz. Bugün televizyon-
îar ve görüntülü medva yaygın. Biz bu-
na karşı yazılı basını, kitabı destekle-
yeceğiz'' dedi. Toplantıda. Aziz Nesin
de yazann mirasçısı bulunmaması du-
rumunda kitaplann 50 yıl sonrakamu-
ya devredılmesine değinerek. "Kitap
nasıl kamunun olabilir" dıye sordu.
Nesin, kitabın kamuya mal edilmesi
nedeniyle batmak üzere olan bazı ya-
yınevlerinin eski yazarlann kitabını
basarak kârederduruma geldiğini ifa-
de etti.
Nesin, resmi kültür politikası bu-
lunmayan Türkiye'de, resmi olma-
makla birlikte Türk-lslam sentezi bir
kultürel politıka ızlendiğini belirtti.
Kültür Bakanlığı Müsteşan Emre
Kongarda Milli Eğitim Bakanlığı Ta-
lim Terbıye Kunılu'nun hükümleri ne-
deniyle Kültür Bakanlığı kitaplannın
okullara giremediğine dikkat çekti.
Dfişfince suçu
Yayıncılar, düşünce suçunun kaldı-
nlmasma ilişkin gelişmeleri "ihtiyat-
la" karşıladıklannı belirttiler. Altın
Kitaplar Genel Yayın Yönetmeni
Erek, Türk toplumunun etnik yapısı-
na dikkat çekerek, bu özel konumu-
nun "dış kaynakb" bir baskı mekaniz-
ması oluşturduğunu söyledi. Düşün-
ceyi suç sayan hükmün bu baskı saye-
sinde kaldınlabileceğini ifade eden
Erek, "Yoksa hükümetin bu konuda
bir baskı unsuru ohışturabUeceğini dü-
şünmek haj'al olur"dedi.
Tekın Yayınevi sorumlusu Ali Os-
man Muslu da bugüne kadar hiçbir
hükümetin soruna çözüm getirmedi-
ğini belirterek, "Her şey sözde kaku.
Kendi yarartanna olduğunu bilseler
bir günde çıkar. Halkın yaranna hiç-
bir konuda yasa çıkmaz. Bu da kolay
kolay çıkmaz'" diye konuştu.
ALÎ CENGtZKAN KAZANMIŞTI
Ceyhun Atuf Kansu
şnr ödüiu veriıdı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anadolu gerçeği-
nin ozanı Ceyhun Atuf
Kansu anısına bu yıl onun-
cusu düzenlenen şiir ödülü,
"Sürek Avında Dünya" adlı
yapıtıyla bu ödülü kazanan
Ali Cengizkan'a. dün ak-
şam düzenlenen bir törenle
verildi. Şinasi Sahnesi'nde
gerçekleştirilen tören, Kan-
su'nun oğlu Işık Kan-
su'nun konuşmasıyla başla-
dı.
"Hoş geldiniz Kansu
dosüan, cumhuriyetin izci-
leri" diyen Kansu, Ceyhun
Atuf Kansu anısına verilen
ödülün geçmişine değindi.
Kansu, ödülün ilkini "Ey-
101" adlı yapıtıyla kazanan
ve Sıvas katliamında yo-
bazlarca katledilen Behçet
Aysan'ı andı. Daha sonra
Ceyhun Atuf Kansu Şiir
Ödülü'nün lO.'sunu kaza-
nan Ali Cengizkan'a, oza-
nın eşi Muzaffer Kansu ta-
rafindan bir plaket verildi.
"Küçük şeyleri sevmesini
Ceyhun dedesinin öğütledi-
ğini" söyleyen Cengizkan,
Kansu'nun şiirleriyle süsle-
diği bir konuşma yaptı.
Kansu'nun kızı Bahar
Gökler de onun devrimci,
yurtsever ve toplumcu ya-
nına değindi.
Törende, Dr. Mehmet
Gökağaç'ın saydam göste-
risi eşliğinde, Işık Kansu
ve Bahar Gökler tarafin-
dan, Ceyhun Atuf Kan-
su'nun şiirlerinden derle-
nen "Cumhuriyet Bayrağı
Amnda" adlı izlence, Dev-
let Tiyatrosu sanatçıları
Rüştü Asyah, GüJgûn Kutlu
ve Alpay İzbırak tarafindan
sunuldu. Geceye Kültür
Bakanlığı Müsteşan Emre
Kongar, Türkiye Yazarlar
Sendikası Başkanı Ataol
Behramoğlu'nun yanı sıra,
yazarlar, sanatçılar ve çok
sayıda izleyici katıldı.
Nurettin Sözen döneminde bina sahiplerinin yapbğı itirazlar nedeniyle mahkeme kararlan beklenen binalardan
"yıkımı kesinleşen'' 15'inin vıkımına, dün başlandj. (Fotoğraf MEHMET DEMİRKAYA)
Perşembe Pazan'ndayıkımlara devam
tstanbul Haber Servisi - Eski ls-
tanbul Büyükşehir Belediyesi Bele-
diye Başkanı Bedrettin Dalan'ın dö-
neminde yıkımına başlanan Perşem-
be Pazan'nda yıkımlara, dün devam
edildi. lstanbul Büyükşehir Beledi-
yesi, Perşembe Pazan'ndaki, mah-
keme karan kesinleşen 15 binanın
yıkımına başladı.
lstanbul Büyükşehir Belediyesi
Kontrol Dairesi Başkanı Seiami Şa-
hin, Perşembe Pazan'nda toplam
210 binanın yıkılacağını, ancak bun-
lardan 15 tanesinin mahkeme karan-
nın kesinleştiğini söyledi. Yıkımla-
nn ne zaman tamamlanacağına iliş-
kin bir soruya Şahin, "Mahkeme
kararlan kesînleşmeden yıkım yapı-
lamıyor. Bu nedenle de yıkımın ne
zaman tamamlanabileceğine ilişkin
bir tarih vennemiz mümkün değil"
dedi. 30 tarihi eser dışındaki bütün
binalann yıkılacağını ve tarihi eser-
lerin restore edileceğini belirten Şa-
hin, bölgenin yeşil alan olarak dü-
zenleneceğini söyledi. Şahin, Orta-
doğu ve Balkanlar'ın en büyük iş
merkezi olarak inşa edilen Perpa'nın
atıl bir durumda beklediğini ve Per-
şembe Pazan'ndaki esnafîn taşınma-
sıyla Perpa'nın canlanacağını da be-
lirtti.
27 Mart 1994 yerel seçimlerinden
sonra bölgede 18 binanın yıkımı
gerçekleştirildı. Belediye yetkilileri.
Dalan döneminde yıkılan bina sayı-
sının yaklaşık 200 olduğunu belirtti.
Bedrettin Dalan döneminde Per-
şembe Pazan'ndaki esnafin taşınma-
sı için inşasına başlanılan Perpa, çok
az esnafin taşınması nedeniyle atıl
durumda bekliyor. Tersane Cadde-
si'nin Haliç tarafinda kalan binala-
nn yıkılmasıyla. söz konusu bınalar-
da bulunan esnafin küçük bir bölü-
mü dışındakiler Perpa'ya taşınmadı.
Bunlann büyük bir çoğunluğu, Ter-
sane Caddesi'nin Galata Kulesi tara-
finda başka işyerleri açtılar. Perşem-
be Pazan'nda aynı işi yapanlann ay-
nı anda taşınmalan sağlanamadığı
için bu durum. eski müşterilerini
kaybetmek istemeyen esnafı, böl-
gede başka işyeri açmaya itti.
Türkiye'nin 'Sürgünde Kürt parlamentosu'na gösterdiği tepki kaygılandırdı
Hollanda'dan Ankara'ya 23 Nisan uyansı
EVİNGÖKTAŞ
ANKARA - Türkiye'nin Lahey'de
düzenlenen 'Sürgünde Kürt Parla-
mentosu'na gösterdiği tepki, Hollan-
da'yı 23 Nisan şenliklerine katılmak
üzere Türkiye'ye gelen Hollandalı
çocuklar açısından kaygılandırdı.
Hollanda hükümetınden, "Havayı iyi
özümseyin. Olumsuz bir durum gö-
rülürse çocuklann törene katüması-
na izin vermeyin"talimatı alan An-
kara Büyükelçiliği, çocuklara her-
hangi bir protestoda bulunulması
durumunda 'diplomatik tavir aluıa-
cağmı' Türk tarafina iletti. Lahey'de-
ki toplantının ardından faksla 2 bi-
nin üzerinde protestoya hedef olan
büyükelçilik ve çalışanlann korun-
masına ilişkin önlemler de arttınldı.
Bahçelievler'deki Ulubath Hasan
tlkokulu'nda, diğer ülkelerden gelen
arkadaşlanyla birlikte 23 Nisan tö-
renleri için hazırlıklar yapan Hollan-
• Çocuk şenliğine Hollanda'dan
gelen katılımcılar sıkı koruma
altına alındı. Hollanda
Büyükelçiliği, çocuklann
yürüyüşünde herhangi bir
protestonun olması durumunda
diplomatik tavır alacağını
vurguladı.
dalı çocuklar için özel önlemler
alındı. Kürt Parlamentosu'nun ku-
rulduğu gün büyükelçiliğin önünde
gösteri yapmak isteyen kalabalık
grubun dağıtılmasının ardından bü-
yükelçilik çalışanlarının evleri de
koruma altına alındı.
Diplomatik kaynaklardan edinilen
bilgiye göre, Hollanda hükümeti,
Lahey'de kurulan Kürt Parlamento-
su'nu tanımadığını Türk yetkililere
bıldirmesıne karşm, Ankara Büyü-
kelçisi Jenda Horak'ın Dışişleri Ba-
kanlığı'na çağnlmasından son dere-
ce rahatsız oldu. Hükümet bu kez
de, 23 Nisan şenlikleri için Anka-
ra'ya gelen Hollandalı çocuklar için
kaygılanmaya başladı. Hollandalı
yetkililer, Büyükelçi Horak'ı araya-
rak 23 Nisan şenlikleri sırasında
Hollanda bayrağı ile yürüyecek olan
çocuklanna karşı halktan en ufak bir
tepkinin gösterilmesı durumunda
derhal kendilerini haberdar etmesini
ıstediler. Hükümet yetkilileri, Ho-
rak'tan Ankara'daki havayı önceden
çok iyi gözlemleyıp, olumsuz bir
durum gördüğü takdirde çocuklann
şenliğe katılmasına izin vermemesi-
ni istediler.
TRT Genel Müdürlüğü, Hollanda-
lı çocuklar için duyarlı bir tutum
sergiliyor. Yetkililer, özellikle ço-
cuklann çok iyi korunması ve rahat-
lığı için yoğun çaba gösterirken, 23
Nisan günü Hollanda bayrağı altın-
da yürüyecek olan çocuklara halktan
gelebilecek olası tepkiler nedeniyle
de emniyet yetkililerini uyardılar.