Katalog

12 NİSAN 1995 ÇARŞAMBA CUMHURtYET SAYFA HABERLER ÇHtTden suç duyurusu • İstanbul Haber Servisi - Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi avukatlar, Gaziosmanpaşa ve Ümraniye olaylannda görevlerini ihmal ettikleri gerekçesiyle tçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Islanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu ve İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Dernek üyesi avukatlardan Cemal Yücel, Gazi Mahallesi'nde meydana gelen saldınnın Alevi ve demokratlara yönelik yapıldığını söyledi. (Fotoğraf: HULYA TOPÇLO Ecevrtm İsrail ziyareti • KIDÜS(AA)- Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Bülent Ecevit, İsrail gezisinin ikinci günûnde Kudüs'teki soykınm müzesi "Yad Vaş,em"i ziyaret etti. tkinci Dûnya .Savaşı sırasında ölen 6 mılyon Yahudinin anısına yapılan müzeyi gezen Ecevit, mûzedeki anı defterini de imzaladı. Müzede. Nazi soykınmında ölen Yahudilerden tespit edilebilenlenn isimleri yazılı bulunuyor. Altınkaya ve Giray için karar • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Otoyol ihalelerinde "devleti zarara uğrattıklan" gerekçesiyle iki yılı aşkın bir süredir Yüce Divan'da yargılanan eski Bayındirhk ve Iskân bakanlan Safa Giray ve Cengiz Altınkaya ile eski Karayollan Genel Müdûrü Atalay Coşkunoğlu hakkındaki karar bugûn açıklanıyor. Giray, "Yüce mahkemeden üç beraat bekliyorum" derken, Altınkaya ıse vıcdanen ve psikolojik açıdan son derece huzurlu olduğunu ifade etti. Vatandaşlıktan çıkanlara verilen haklar • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk vatandaşlığından çıkan kişiler, Türkiye'nin milli güvenliği ve kamu düzenine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla ikamet, seyahat, çahşma, menkul ve gaynmenkul edinmeleri konusunda Türk vatandaşlanna tanınan haklardan yararlanabılecek. hD davasmda protesto • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İstanbul Gaziosmanpaşa olaylan sırasında gözaltında kaybolduğu iddia edilen Hasan Ocak'ın yakınlan, Insan Haklan Derneği Genel Başşanı Akın Birdal ve dernek iyeleri Ali Yıldınm ile Hüsnü Okçuoğlu'nun yargılandıilan ve daha sonra beraat ettikleri DGM'de protesto gösterisince bulundular. CHP de seçimler tıkanıt • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -CHP'de grup yönetüni sçımleri üç toplanüda tamamlanamadı. 12. turda Gaziantep MilletvekJi Abdülkadir Ateş, gru; başkanvelilliğine seçildi. Diger iki ;rup başkanvekilliği için dün yapılan 4nrda sonuç ahnamad. Seçimlere önümüzdekı hafta devam edilecek. 3u arada, CHP Genel Seıreteri Adnan Keskin, bitünleşen partinin ~~) il ve 432 ilçede yeni örgüdenme îşlemlerin tamamladığını ve kurulfcy talcviminin başanyla şlediğini açıkladı. TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu raporunda açıklanan itiraf: Devlet suç örgütü yaraüyor TÜREYKÖSE ANKARA - TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştır- ma K.omisyonu raporunda, Güneydoğu'da itirafçılann devleti kullanarak suç ör- gütleri kurduklan, korucu- lann bölgedeki silah ve uyuşturucu trafîğini yönet- tiklen, bu kişılerce işlenen suçlann örtbas edildiğı sav- landı. Yürütmenin MtT"i dinlemediği,JİTEM'inböl- gede ne yaptığının anlaşıla- madıgı ve JİTEM mensup- lan hakkında da uyuşturucu ve silah kaçakçılığına kanş- tıklan savlannın yaygın ol- duğu belirtilen raporda, "Bölgede devlet zaafiyet içinde. Bölgede görev yapan memuriann daha fazia ma- aş almasından başka bir işe yaramayan olağanüstü hal (OHAL) kaldınlmah ve ko- nıculuk sistemine son veril- meli" denildi. TBMM Faili Meçhul Si- yasal Cinayetleri Araştırma Komisyonu. raporunu ta- mamladı. Yaklaşık 200 say- falık rapor. bazı değişiklik- ler yapılarak son biçimi ve- rildikten sonra TBMM Baş- kanlığı'na sunulacak. 8 bö- lümden oluşan raporun " O HAL'de Genel GörününT başlıklı dördüncü bölümün- de son derece ilginç olay ve saptamalar yer alıyor. Ra- porda, devletin OHAL böl- gesinde elektrik, su parasını tahsil edemez hale geldiği, bankalann verdikleri kredi- yi tahsil edemediğı, tahsilı için de korkudan icraya ve- remediği vurgulanarak, böl- gede devlet otoritesinın gö- rünümü ile ilgili olarak şu bilgiler verildi: Otorite zaafiyette •*Karakola giden vatan- daş hakaretlere maruz kal- makta, PKK'li olmakla suç- lanmaktadır. Yıllardan beri babda yer edinememiş veya cezalı bürokratlann sürgün yeri olarak görülen bölgeye gelen bürokradann çoğu bu- radaki vatandaşlardan hınç- tannı almaya çaüşmaktadır. Güvenlik güçlerinin, çok ya- kınlannda olan terör eylem- lerine, zamanında müdaha- le etmemesi netkesinde. va- TBMM raporu: Mumcu dnayetine özel komisyon ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TBMM Fa- ili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu, 27 ay önce bombalı bir saldında yaşamını yitiren gazetemiz yazan Uğur Mumcu'ya yönelik su- ikastın soruşturulması için daha önce "görevi ih- maJle" suçladığı "DGM Cumhuriyet Savcısı Baş- kanhğı"nda özel bir ko- • misyon oluşturulmasını önerdi. Mumcu soruştur- masını yürüten Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral'a. "görevini dik- katli yerine getirmemek". DGM Savcısı Clkü Coş- kun'a da "yanhş tespitler- le, sonışturmayı başka yö- ne sevk etmek" suçlama- lannı yönelten komisyon raporunun sonuç bölü- münde, "Cinayeti soruş- turmakla görevli DGM Cumhuriyet Savcısı Baş- kanlığTnda. emniyette uzman kişilerden oluşan özel bir komisyonun oluştunılması gerektiği vurgulandı. Komisyonun raporu- nun "sonuç" bölümünde, Mumcu suikastıyla ilgili olarak şöyle denildi: "ABD, İngUtere, Fran- sa, Almanya gibi ülkelerin istihbarat birimJerinin ge- rek kendi ülkelerinde, ge- rekse diğer ülkelerde ne- lerotupbittiğinden haber- dar olduklan, ancak ülke- mizde böylc bir haber al- ma örgütünden söz etme- nin mümkün olmadığı. aksinin iddia edilmesi ha- linde Uğur Mumcu su- ikastının bugün aydınla- nlmış olması gerekmekte- dir. Uğur Mumcu olayı ile ilgili olarak, cinayeti so- ruşturmakla görevli DGM Cumhuriyet Savcı- sı'nın başkanlığında, em- niyette uzman kişilerden oluşan özel bir komisyo- nun oluştunılması gerek- tiği sonucuna varümıştır.'* ÇtZMEDEN YUKARI /MUSA KART BOL&EYE u y&?/M&v\ /Y/GLPUL tandaşuı devlete güveni azal- makta, PKK örgürünün giiçlii olduğu yolundaki pro- pagandalara inanmakladır. Bölgede devletin otoritesi za- afîyet içerisinde olduğun- dan, kiıriin ne yapOğı belli ol- mamaktadu". PKK veya Hizbullah ör- gütü, kendilerine asker. po- lis süsü vererek eylemler yapmakta, bu ey lemlerin fa- illerinin bulunamaması ha- linde dev let zan altında kal- maktadır." Raporda, PKK'nin O- HAL Valililiği'niçokiyibir propaganda malzemest ola- rak kullandığı. OHAL Vali- liği'nin karşı propagandası- nın ise yeterli ve başanlı ola- maması nedeniyle, vatan- daşlann kafasında devlet hakkında şüpheler oluşruğu ifade edildi. Terörü önleye- bilmek için terör olaylanna müdahale edecek tam yetki- li bir binm oluşturulması gereği vurgulanan raporda, şu anda bu konuda bir kan- şıklık yaşandığına dikkat çekildi. ttirafçılar devleti kullandı Raporda, devletin koru- ma şemsiyesinden yararla- nan ve hatta Diyarbakırda polis lojmanlannda ikamet ettirilen itirafçılann suç ör- gütleri kurduğu, adam öl- dürme, silah ve uyuşturucu kaçakçılığı gibi olaylara ka- nştıklan belirtilerek, "Bu suçlardan ötürü yakalanan birçok itirafçının suçlannın ise bazı iist düzey kamu gö- revlilerinin devreye girme- siylc kapatıklığı. komisyonu- muzca tespit edilmiştir" de- nildi. Devletin itirafçıları kullanacağına. itirafçılann devleti kullandığı savunulan raporda, bu konuda şu ör- neklere de yer verildi: "De\ let samimi olarak iö- rafta bulunanlan koruya- mamışbr. OH\L bölgesin- de uzun süre kalan ve daha sonra koruma tedbirlerin- den istifade ertiğinden dola- y ı başka bir ilde ikamet eden General Zinnar kod adlı Alattin Kanat isimli itirafçL koruma tcdbirlerinden isti- fade ederek başladığı yeni vaşantısında Silivri yakınla- nnda bir işadammdan zor- la ve tehditk para almaya ça- hşırken suçüstü yakalanmış- br. Devlet, samimi itirafçıla- rı koruyamamasının yanın- da, Kanat gibi kötü niyeti iti- rafçdan da zaptedememek- tedirr Kanat hakkında yapılan araştırmada, kendisinin ce- zaevindeyken güvenlik güç- lerinin isteği üzerine, 11 kez dışan çıkanldığı bildirildi. Raporda. koruculuğun iti- rafçılık gibi amacından sap- tınldığı belirtilerek, şu gö- rüşlere yer verildi' " Bölgede vatandaş, devle- tin otoritesinin zaafîyetini göriip korkudan devlete bil- gi verme akışını durdurdu- ğundan, bazı kamu görevli- leri koruculan kullanarak bunu saglamaya çalısmıslar, bunda da başanlı olamamış- lardır. Korucu olan bazı şa- hıslar, hem yasadışı örgütle- re korkudan veya isteyerek yardımcı olmuşlar. hem de devletten her ay maaşlannı almışlardır. Bunlardan ba- zılan da konıculuk kimliği- ni kullanarak rahatça, aran- madan silah ve uyuşturucu kaçakçıhğj yapmışlardır. Bölgede halen de silah ve uyuşturucu kaçakçıuğuun büyük bir kısmının deneti- mi, koruculann elinde bu- lunmaktadır." JİTEM-MİT Raporda, MtT'in "günah keçisi gibi göriilmesine kar- şuı başanlı olduğu" vurgu- landı. MlT'in. Bingöl'de 35 erin şehit edilmesi olayından ön- ce jandarma başta olmak üzere diğer ilgili birimlere, 300 kişilik bir PKK'li gru- bun bölgede hareket halinde olduğu bilgisini ulaştırma- sına karşın, icra organlan- nın gerekli önlemleri alma- dığı anlatılan raporda, "Her ne kadar bu olay netkesinde ihmali görülen bazı görevii- ler hakkında görevi ihmal- den dolayi dava açılmışsa da bu ihmalin bedelini 35 v atan evladı şehit olarak ödemiş- lerdir" denildi. Raporda, yürütme güçle- rinin MlT'ten ya da diğer is- tıhbarat organlanndan gelen bilgılerin gereğini yapma- dıklanna dikkat çekilerek, istihbarat hizmetlerinin tek elden yürütülmesi gerekti- ği, bu kadar çok istihbarat organının faaliyet gösterdi- ği bir bölgede kımin ne yap- tığının belli olamayacağı bildirildi. İstihbarat toplama yetkisinın MlT'te olduğu, JlTEM'in faaliyetlerinin ne olduğunun da araştınlması- na karşın, "komisyonca an- laşdamadıgı'' belirtildi. Türk maya endüstrisinin önde gelen ve çevre bilinci taşıyan kuruluşları olarak T.C. ÇEVRE BAKANLIĞrnca hazırlanan "Çevre Deklarasyonu"nu gururla imzaladığımızı kamuoyuna duyumruz. Pakmaya - Mauri Maya * Ozmaya«- Safmaya 12 Nisan 1995 - İstanbul POLİTIKA GUNLUGU HIKMET ÇETUSKAYA 'Ey-Lenin Çocuklar...' Anketör genç, Bilecik'in Bozöyük ilçesinin Dande- re Köyü'nde yurttaşlara soruyordu: "Türkiye'nin PKK'ye yönelik Kuzey Irak'taki ope- rasyonunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" Köylüler biraz kuşkuluydular. 18-19 yaşındaki gen- ci önce süzdüler, sonra da sustular... Genç soruyordu: "Gaziosmanpaşa ve Ümraniye'de çıkan olaylan nasıl değerlendiriyorsunuz?.." Köylüler iyice paniklemişlerdi. Acaba bu genç kimdi, Darıdere'ye niçin gelmişti? Darıdere Köyü'nde oturanlann çoğunluğunu Ağ- rı'dan göç eden yurttaşlar oluşturuyordu... Köylüler bu işte bir 'bityeniği' olduğunu düşündü- ler... Kahvenin içi doluydu. Kimileri şöyle dedi: "Bu genç bizi sınıyor olmalı, hiç konuşmayalım..." Kimileri ise şöyle düşündü: "Yoksa bir provokatör ya da PKK teröhsti mi?" Eh ne de olsa köylerde bile televizyon vardı. 'Çağ atlayan' Türkiye'de 'provokatör' sözcüğünü çoban- lar bile öğrenmişti. Köylü yurttaşlardan birisi genç anketörün gözle- rinden onun 'birazkanşık' biri olduğunu anlamış, jan- darma karakoluna çoktan gitmışti bile. Az sonra jandarmalar geldi, anketör genci 'yaka paça' karakola götürdüler... Aranan kişi bulunmuştu. Karakol komutanı uzman çavuşun gözleri 'felfecir' okuyordu. Adama şöyle bir baktı mı kim olduğunu 'şıppadanak' anlardı. Anketör gence bağırdı: "Ulan ne işin var burada. Her şey bitti de burası mı kaldı..." Genç şaşırmıştı... Jandarma uzatmalı çavuş hemen merkezi aradı ve bilgi verdi: "Komutanım, Suriye'de eğitimgördüğünü söyle- yen, Gazimahallesi'ndeki olaylara kanştığını itiraf e- den bir PKK'li teröhsti yakaladık..." Anketör genç neredeyse küçük dilini yutacaktı... Dediki: "Ben Başbakanlıkadına anket yapan birkamuoyu araştırma şirketinin elemanıyım..." Jandarma uzman çavuş yumruğunu masaya vu- rup haykırdı: "Yalan söyleme ulan, şimdi ben senin..." Genç sustu... Ifadesi alınmadan yazıldı ve imzalatıldı... Genç anketör önce Bilecik'e oradan İstanbul Te- rörle Mücadele Şubesi'ne gönderildi... Terörle Mücadele Şubesi'nde iki gün kaldı ve DGM'ye gönderildi. Anketör genç serbest bırakıldı. ••• Olayı duyunca hiç şaşırmadım. Yıllar öncesine git- tim. Bir Ege kentinde yaşanan o inanılmaz dayı anım- sadım. Spıl Dağı eteklerine yaslanan Manisa'da 'Ey- lenin çocuklar eğlenin' diyen balon satıcısını düşün- düm. Okulun önünden apar topar yakalanıp birinci şu- beye götürülmüştü. Ifadesi alındıktan sonra da mah- kemeye gönderilip tutuklanmıştı. Neden? Çünkü komünizm propagandası yapıyordu... , Şöyle: "Ey-Lenin Ey-Lenin, Lenin'in adını çağnştınyor..." Demek ki 'çağ atlayan Türkiye' hâlâ 45 yıl önce- sinden farksız.... • • • Bu iki ayn olayı niye anlattım? Başbakan Tansu Çiller'in son günlerde sakız gibi çiğnediği 'demokrası' sözcüğünden. Ne dryor Başbakan: "Terör bitsin, demokrasi gelecek..." Oysa terörün 'panzehihdır' demokrasi... Türkiye'de insanlardüşüncelerinden ötürü demir- parmaklıklar arkasındalar bugün. Aydınlar, yazariar, bilim adamlan, gazeteciler 'içerde'; ama, 'devletha- z/nes/'ni soyanlar ise 'dışarda'. Düşüncesini söyle- yenlere, yazanlara kelepçe, hırsızlara ödül. 12 Eylül'ün baskıcı yasalan yaşamımızı allak bul- lak etmedi mi? Etti... Biz hâlâ ne diyoruz: "Çok kısa zamanda Türkiye layık olduğu demok- rasiye kavuşacaktır..." Tarikatlarla, cemaatlerle 'demokrasi arayan' Baş- bakan'a kım inanacak? Yaşanan olaylar ortada... Kendi kendimizi aldatmayı çok seviyoruz. Bu yüz- den de 'e/e güne' rezil oluyoruz. Bizimte dalga geçen- lere de içerliyoruz. Başbakan Tansu Ciller: Gerekirse Kuzey Irak'a yeniden gireriz ANKARA/ŞANL1URFA (Cumhuriyet) - Başbakan Tansu Çiller, Türkiye'nin Kuzey Irak'ta otorite boşlu- ğuna tahammülü olmadığinı behrterek "Birliklerimiz oradan çekilecck. ancak ge- rekirse tekrar girecek" dedi. Çiller, Barzani ve Talabani ile de prensip olarak görüşe- bileceğını söyledi. Başba- kan, bu yıl seçim olmayaca- ğını yinelerken. hükümetin DYP kanadındaki bakan de- ğişiklıklerinin ancak güm- rük birliğiyle bağlantılı ya- salann çıkmasından sonra gündeme gelebileceğıni açıkladı. Çıller, ATA uçağıyla An- kara"dan Şanlıurfa'yagider- ken, gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Çiller'in sorulara verdiği yanıtlar şunlar: - Kuzey Irak'tan çekilme başladL Bu aşamadan sonra ne olacak? - Oraya gidiş amacımız belliydi. Boşluk vardı. Hü- kümet bu planlan bozacağı- nı, Türkiye'nin bu gücü ol- duğunu gösterdi. Eğer yeni- den böyle bir şey planlarlar- sa bir daha yapanz. - Clinton'la Kuzey Irak konusunu görüşecek misi- niz? - Evet, bu da gündeme ge- lir. ABD ile çok yoğun dıp- lomatik ilişkilerimiz var. Gümrük birhğinde de Kuzey Irak operasyonunda da yo- ğun dıyaloğun faydası oldu - Kuzey Irak'ta kabcı bir çözüm nasıl saglanabilir? - Kuzey Irak'ı biz yarat- madık. Irak'ta toprak bütün- lüğü olsa bu devletle muha- tap oluruz. Ancak şu aşama- da böyle bir muhatap yok. Kuzey Irak'ta Körfez Sava- şı'nın arkasından henüz bit- memiş bir mesele var. Bu- nun füm maliyeti de bizim sırtımızda. - Suriye ile su pazaruğı söz konusu mu? - Su için hiçbir pazarlığa girmeyiz. Biz, bölgedeki su- yun bugün en banşçı bıçim- de kullanılması için çalışı- yoruz. - Kuzey Irak operasyonu gümrük birliğini etkiler mi? - Hayır. etkilemez. Bunun gereğini yapanz. Gereği de şudur: çok iyi anlatmak. Bi- rincısı bu. fkincisi, oradaki durumu bizim yaratmadığı- mızı ortaya koymak. Bir de gümrük birliği için gerekli kanunlar var. Bunlan da çı- kartacağız. Ancak, görüldü ki güvenlik askıdaysa, de- mokrasi falan olmuyor. Bu operasyon demokratikleşme girişimlerini aksatmaz, aksi- ne yardımcı olur.