Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
-SAYFA CUMHURİYET 4 MART 1995 CUMARTESİ
12 KULTUR
Sentetik seslerden bıkan uluslararası müzik piyasası akustiğe dönüyor
Gitar yeıdden 1 numaraSon dönemde albüm yayımla-
yan sanatçılarla yaptığrmız gö-
rüşmelerde, söz dönüp dolaşıp
akustik çalgı konusuna gelip takı-
lıyor; herkes akustiğe döndügünü
önemle vurguluyor.
Bati'nın 90'lann başında gündeme
getirdiği akustik sound anlayışı bizde
geç de olsa kabul görüyor.
Batı'daki ve bizdeki akustik operasyo-
nun başrolünde şüphesiz gitar var. Bu sihir-
li enstrümanla ilgili kitaplar yayımlanıyor,
anılar toplanıyor. yeni yeni modeller üretili-
yor, marjinal denilebilecek gitar prodüksi-
yonlan geniş kitlelere ulaşma olanağı bu-
luyor.
Yine bu sayfada tanıttığımız Bas Şar-
kılan (Gürol Ağırbaş) ve Kadın'ın Sen-
fonileri (Hasan Cihat Örter) gibi piya-
sanin kurallanna ters düşen gitar ağır-
liklı çalışmalar bizde de yapıliyor.
Gitann hak ettiği ilgiye kavuşma-
sında uluslararası dûzeyde tanınan
ustalann büyük payı var.
Önceleri orkestralarda nefes-
CUMHUR CANBAZOĞLU
Önceleri
orkestralarda
nefeslileri
izlemek ve
ritim
üretmek için kullanılan, ardından elektrikli klavyeye
yenik düşen gitar, uzun süren çabalardan sonra
90'larda zirveyi geri aldı. Şimdi gitar yeniden dünyalı
olmanın keyfini sürerken, usta müzikçiler akustikte
ısrar etmenin gururunu yaşıyor.
lileri izlemek ve ritim üretmek için kullanı-
lan, ardından elektrikli klavyelere yenik dü-
şen gitar, özellikle Eric Clapton'ın uzun sü-
ren çabalanndan sonra 90'larda nihayet zir-
veyi geri aldı.
Bugünkü durumabakılırsa liderliği bıraka-
cak gibi de gözükmüyor...
Bu sıkıntılı savaşın birçok kahramanı \ar.
Örneğın kendine özgü stıliyle
rocka güç veren Jimi Hend-
rix, Londra sokaklarına
\ .^ 'Clapton is God' (Clapton
* «.-
Tanndır) yazdıran Clapton, 70'lerde bluescu-
lardan çok şey öğrenen Jef Beck, FrankZap-
pa, Jerry Garcia, Paul Kantner, Carios San-
tana, Neil Young, özgün renklerini oluştur-
muşlardı. Fender ve Gibsongibi dev marka-
lar da fena satmıyordu.
Japonlar piyasaya girdi
Japonlar Jackson, Ibanez, Yamaha gibi
markalarla piyasaya girmişlerdi, ama genç-
lerin ilgisi,başlıbaşınaorkestragörevi yapan
keyboardlardaydı.
Sentetik ses de çıkan bu elektronik harika-
lan bir başkaydı. 80'li yıllarda gitar yoluna
devam etti. Eddie Van Halen, Joe Satriani,
Steve Vai gibi yeni isimler çıktı ortaya; ayrı-
ca caz fusion yapan Pat Methenv, John
McLaughlin. Al Di Meola gibi çok yetenekli
müzikçiler kendilerini gösterme olanağını
yakaladılar.
MetakUerin örneği Hendrix
Jimi Hendrix, Curtis Mayfield'dan, Clap-
ton, Buddy Cuy'dan, JeffBeck, Muddy Wa-
ters'dan, Jimmy Page,John Lee Hooker'dan,
Keith Richards, Albert Collins'den, Towns-
hendde Bo Diddley'den etkilenmişti.
Yeni nesıl de onlan örnek aldı, Van Halen,
Jimi Hendrix tutkunuydu, Malmsteen de
Hendrix'in ölümünden bir gün sonra TV'de
gösterilen belgeselden etkilenip gitara başla-
mıştı.
Büyük kitleleri yerinden oynatan metalci
ilahlann da kaynağı elinde Stratocasten ile
Hendrix'ti...
Gitar şimdi yeniden dünyalı olmanın key-
fini sürüyor.
ZZ Top'dan Billy Gibbsons'ın dediği gibi
dünyanın her yerinde kadınlara da gitara da
aynı tutkuyla âşık olunuyor.
Müzik dünyası sentetik sounddan uzakla-
şırken gitar ustalan akustikte ısrar etmenin
gururunu yaşıyor.
Sanat
ü iğh
Nalan Ahınörs
müziğhıi
kiııı
söyleyecek?
Nalan Alnnörs, üç yıl aradan sonra Sı-
rası mı Şimdi adlı albümüyle yeniden
gündemde. Türk sanat müziğinin önem-
li sesleri arasındayeralan Altınörs'ün al-
bümü tamamen Selami Şahin'in yönet-
menliğıne teslım edılmiş. parçalann bü-
yük bölümü Şahin'in ımzasını taşıyor.
Sırası mı Şimdi, Türk sanat müziğin-
de yaşanan kargaşanın iyı bir örneği. Al-
bümün A yüzü. bir popçunun da rahat-
lıkla söyleyebıleceği, ne kadar enstrü-
man varsa yığılmış, altyapısında davu-
lun gümbür gümbür vurduğu parçalarla
dolu. Nalan Altınörs
de albümünü tanıt-
mak için çıktığı TV
programlarında Se-
nin Farkın Olmalı,
Vur Beni Gidecek-
sen, Sırası mı Şimdi
gibi bu tür parçalan, •
söylüyor.
Bu kısır bir dön-
gü. Pop satıyor. ya-
pımcılar istiyor, bu
tip kasetler moda diye Türk sanat müzi-
ği sanatçılan popa yakın parçalar söyle-
meye zorlanıyor. Sonunda ortaya ne ol-
dugu tanımlanamâyan çalışmalar çıkı-
yor, sanat müzikçiler kendi türlerini ya-
pamadan popla yol almaya mecbur ka-
İıyorlar.
Sırası mı Şimdi'nin ikinci yüzünde ise
Nalan Altınörs'ün gerçek kimliğini bu-
labiliyoruz. Sen Mevsimler Gibisin gibi
bİT Selami Şahın klasiğinde, Avni Anıl
imzalı Biraz kül Biraz Duman'da. Suat
Saym'ın Nazende Sevgılim derlemesin-
de, yine Şahın'ın besteleri Ozkdim Her-
şeyini ve Kurtar Beni'de Altınörs'ü din-
lemek bir zevk.
Bülent Ersoy. kendisine Sefam CNsun
söyletenlere resti çekip alaturkanın kla-
siklerine döndü. Dansı Muazzez Abacı-
lann, Muazzez Ersoylann. Ayşe Tunalı-
lann, Nalan Altınörslerin başına...
îzmir'de
blues
festivali
1. İzmir Blues Festhati. 8-10 mart tarih-
len arasmda Hard RockCafe'de yapıla-
cak. Soul, funk, zydeco, ryhthm and blu-
es ve bluesu geniş kitlelere tanıtabilmek
için kunılan Evrensel Blues ve Caz Sanat-
çılan Platformu'nun düzenlediğı festival-
de konserler 22.00'de başlayacak.
Bugünden ıtıbaren Radyoaktif, Kabiie
KHabevi. Hard Rock Cafe, Karşıyaka Qu-
icksirverve Aynnü Kitabevi'nde satışa su-
nulan biletlerinfiyatı300 bin TL. (ilk iç-
ki dahil.)
Her gece Ganja adlı grubun 22.00'de
sahne alacağı festivalin programı şöyle: 8
mart çarşamba: 22.30 Cutty Sark,9 mart
perşembe: 22.30 Blues Express, 10 mart
cuma: 22.30 tstanbul Blues KumpanyasL
Festivale katılan lstanbul Blues Kum-
panyası bir buçuk yıllık bir grup; Sarp
Keskiner, Erke Erokay, Murat Ercan, Aş-
tuğ Öndeş, Tuğrul Aray, Salih Nazım Pe-
ker'den oluşuyor.
Cutty Sark da aynı yaşta bir grup, ele-
manlan tbrahim Yaşar, Cenk Ouçan ve
Umut Kumbasar. Blues Express ise daha
biryılını doldurmamış Ankaralı bir grup.
Elemanlan Sülcynıan Bağcıoğlu, Utku
ÜnaL, Caner Üstündağ ve Alper Cengiz.
B ü y ü k u s l a l a r : Chuck Berry,
John Lee Hooker. Muddy Waters. Chet
Atkıns. Django Reinhardt.
'Blues'eular: B.B. King. Elmo-
re James, Buddy Guy, Eric Clapton,
Stevie Ray Vaughan.
Yaratıcılar: JefT Beck, Jimi
Hendrix, Jimmy Page, Frank Zappa,
John McLauglin, Eddıe Van Halen.
Modeleiler: Keith Richards. Du-
Gitann büyük ustalan...
ane Allman, Pete Tovvnshend, Ritchie
Blackmore.
Modelüstücüler: Carios San-
•tana. Neil Young, Jerry Garcia. Mark
Knopfler. Yngvvie Malmsteen.
'Fusion'cılar: Pat Metheny,
John Scofield. Stanley Jordan. Larry
Coryell.
'Hard Rock'çılar: Ted Hu-
gent. Slash, Angus Yougn, Billy Gib-
bons.
Yeni Solnklar: Steve Vai. Joe
Satriani, Bill Frisell, The Edge, Micha-
el Hedges. Eric Clapton
Gürol Ağırbaş'tan 'Bas Şarkıları'Birbirine benzeyen parçalarla tı-
kanan plak piyasası, yavaş yaN'aş
farklı söyleyeceği olan müzikçile-
re ilgi göstermeye başladı. Örne-
ğin Türkiye'nin en yetenekli bas-
çılanndan Gürol Ağü-baş'ın beste-
lerinden oluşan "Bas Şarlulan' ad-
lı kaset, büyük bir plak firması ta-
rafindan piyasaya sürülüyor. Bas
gibi bugüne dek meraklılan dışın-
da başkalannın ilgisini çekmeyen
bir enstrümanın ağırlıkta olduğu
kasetin yayımlanraası müzik dün-
yamız için önemli bir adım.
Gürol Ağırbaş, uzun yıllaT mü-
ziğin içinde olmasına karşın bir
türlü öne çıkamamış bir isim. Ül-
kede hafif müziğin yerleşmesinde
büyük payı olan davulcu Salim
Ağırbaş'ın oğlu Gürol.
Alternatif bir çahşma
Babasının önerisi üzerine. bu
dalda fazla müzisyen olmadiğı
için bas gitar çalmaya başlamış
Gürol Ağırbaş.
Askerlik görevi sırasında Tur-
han Yükseter'le tanışmış. Dönün- _ _ . , , , . „ , . . , ,. . . , . . ,
ce ilk önemli sınavını 'Çeşme Mü- Gurol Ağırbaş, babası Salim Ağırbaş ın onensıyle lise çağlannda bas çalmaya başlamış.
zik Festi\'ali'nde vermiş. Ardından
',\ltın Güvercin'ler,'Eurovision'şarkı yanş- Ağırbaş'ın son tanınmıs bestesi Demet'in
~ - -- seslendirdiği'AraavutKaldınmı'.
Gürol Ağırbaş müzikseverlere piyasadaki
işlere benzemeyen alternatifbir çalışma sun-
maya hazırlanıyor.
1 tar nasıl bir çalgı, orkestradald yeri
ne.'
- Ben de bu konuyu araştınyorum
daha. Kasete bir bas tarihçesi yaz-
mak istedık. lCaynaklar çok kısıtlı
Bildrğim kadanyla ABD ve lngilte-
re'de turneye çıkan gruplann yanla-
nnda kontrbası taşıması zorolduğun-
dan, boyuna asılabilecek bir çalgı
üretmiş Fender ilk kez. Aslında ba-
sın önem kazanması Bach'a kadar
uzanıyor. - .s _
Altıteüibasyapktı Şâ
malan gelmiş. Tanınınca Sezen Aksu. Kaya-
han, Nilüfer, Ajda Pekkan. Zülfti livaneli,
GrupGündoğarken, Bülent Ortaçgilgibi sa-
natçılarla çalışmış. birçoğuna beste vermiş.
Afrika, O > a na ne, Agıt, I ey la, Samaj, Ba-
lerin,Koyunbaba, Bluesadlı parçalardan olu-
şan "Bas Şarlalan" gelecek hafta piyasaya
çıkıyor.
- Bas gitan tanımakla başlayalun. Bas gi-
4
Kaduu erkek daha iyi anlabr'
Geçen hafta ön plana çikanlacak bir al-
büm de tstanbul Büyükşehir Belediyesi
Kent Orkestrası'nda görevli Hasan Cihat
Örter'den geldi. Örter'in "Kadın'ın Senfo-
nileri'" adını verdiği albüm, kendi deyımiy-
le, çoluğunu çocuğunu sabah evde bırakıp
işe koşan, kendini yetiştirmiş. çalışan kent-
li kadının yaşamını yansıtan temalardan
oluşuyor.
Ünlü Berklee Müzik Akademisi'ndeeği-
tim görmüş sanatçı. Anatolian Folk Musk
adlı ilk albümünde halk türkülerini klasik
gitarla yorumladıktan sonra, şimdi de "Ka-
dın'ın Senfonffleri"nde cazdan hard rock'a,
klasikten popa uzanarak evrensel. çok ba-
şanlı bir yapıt ortaya koyuyor.
"Kadın'ın SenfonüerTnde Hsözsüzpar-
ça yer alıyor: Kadın, Akdenizü Kadın, Kut-
lama, Yakarış, Beş Çayı, Yağmur, Hüzün,
Rengârenk. Kadm'ın Konçertosu, Pazarte-
si Sabahı. Her Şeye Rağmen, Muhabbet,
Ninni, Bebek ve Umut..
- Erkek gözüylekadın için senfoni yazmak
nasü bir duygu?
M. Butterfly adlı fîlmin birbölümünde ti-
yatroda kadınlan erkekler canlandınyordu.
Biri kalkıp o ülkede kadın rollerini neden er-
keklerin canlandırdığını sormuştu. Yanıt kı-
saydı: "Bir kadının nasıl ohnası gerektiğini
Hasan Cihat Orter
en iyi erkekler biHr."Bence de kadının neler
yaşadığını, neler hissettiğini. erkek gözü da-
ha objektıf değedendirebılır. algılayabilir.
-Türkiye'de aJışılmamış şekilde gitar ağır-
nkh'nevv age' yaptmız. Albümünüzüsiz na-
sıl tanımlıyorsunuz?
Geniş biryelpazede düşünüyorum müzi-
ği. Albümde 'new age' tarzının içinde cazı
popu. hard rock'ı. klasiği yerine göre ufak
ufak kullandım. Aslında bir tanım gerekir-
se, tüm bu türlen ıçeren bir fusion diyebili-
rim müziğime.
Bence önemli olan kalitenin peşinden git-
mek, yoksa akademik eğitim almış bir mü-
zisyen için piyasaya hoş gelecek müzik yap-
mak hiç problem değil, ben sofistike eser-
leri seviyorum. Şimdilik böyle bir çalışma
çıktı ortaya. tleride altı ay çalışarak eserle-
rimi senfonik orkestralara çaldırabilirim
belki.
- İlk çalışmanız Anatolian Folk Musk. ka-
liteli bir yapım olmasına karşın neden ilgi
görmedi?
Uzun süre çalıştıktan sonra, Uzun Ince
Bir Yeldayım, Hekimoğlu, Burası Muştur,
Bir Ateş Ver gibi Anadolu ezgilerini klasik
gitara uyarlamıştım.
Ancak albüm iyi tanıtılmayınca bir köşe-
de kaldı. Yoksa en azından medyada ara mü-
ziklen olarak çalınabilirdi.
Ama albüm dünyanın en büyük şirketle-
rinden EMI'nin ilgisini çekti. Eylül ayında
bu albümü tüm dünyada yayımlama karan
aldılar.
'Tanıdık' bir albüm: Müsaadenizle Çocuklar
BanşManço
Banş Manço"nun merakla
beklenen albümü Müsaadeniz-
le Çocuklar, hedeflenen tarih-
den ıki ay sonra piyasaya çıktı.
Manço, alışıldığı üzere, tempo-
sunubozmadan2.5 yıldabirka-
set politikasını sürdürmüştü.
Albümle aynı adı taşıyan par-
çada Manço, genç seslerin ege-
men olmaya başladığı pazarda
yaşanan kalitesızliği eleştiriyor,
pallamayan 'eski tüfekler'i dü-
zeyli işler yapmaya davet edi-
yor ve sıranın kendine geldiği-
ni belirtiyordu.
Pekiyi yeni albümde ne yap-
tı Manço? Öncelikle albümün
lokomotifi Müsaadenizle Ço-
cuklar'ın klibıni BuratKutSo-
ner Anca, Nalan (Of Aman),
Tayfun gibi parçaya seslenyle
katılan sanatçılarla çekti. An-
cak parça Manço'nun o ilk din-
leyişte insanı saran, ağızlarda
tekerleme olan hıtleri düzeyin-
de değildi...
Sanatçının yıllardır uygula-
dığı "hayvanlı şarkı" Bal Böce-
ği olmuştu.
Halktan birini alarak kara mi-
zah yaptığı çalışmada da bu kez
Mehmet adlı, sürekli pompala-
nan: ancak kaderini bir türlü
tersine çeviremeyen gencin öy-
küsünü anlatıyordu. Yine, daha
önce Ayşegül Aldinç'e verdiği
bestesi Al Beni'yi albüme koya-
rak bir geleneğı daha tekrarla-
dı.
Müsaadenizle Çocuklar ge-
nel yapısıyla Manço'nun çok
eski çalışmalarını anımsatıyor.
Düzenlemeleri yüklenen Garo
Mafyan'ın aralara ustalıkla yer-
leştirdiği kla\7e de bu nostaljik
havayı zedelemiyor.
Tümü, Manço'nun sözlerin-
den ve bestelerinden oluşan al-
bümden öne çıkan parçalar biz-
ce Benden Öte Benden Ziyade
ıle BeyhudeGeçti Yülar.
Bach. bası çift seslerde kullanma-
ya başlıyor. ilk bas gitar üç telli. son-
ra dörde çıkıyor ve caza ginyor. Son
yıllarda bas, melodik bir enstrüman
oldu, kullanma tarzı değişti. Eskiden
daha sakin. görevini yapan bir enst-
rümanken şimdi daha serbest. değiş-
ken çalınıyor. Artık dört tel de yetme-
di, daha melodik kullanmak için altı
telli bas yaptılar.
- Kaliteli kaç basçı var Türkiye'de?
Yeni adam yetişiyor mu?
- tsmail Soyberk var, dünya çapın-
dabırbasçı. HarunKolçakdabırak-
madan iyi basçıydı. Eskilerden Ha-
mi Banıtçu. MFÖ'den Özkan ve
Kurtalan Ekspres'ten Ahmet Güven kendi-
lerine özgü çalma stili oluşturmuş isimler.
Bu işe gönül verenler çok az. Bir - ıki kişi
çıksa hemen yardımcı olacağım, ama gencin
bir seviyeye gelmesi gerek. Kalkıp gitann
nasıl tutulacağını biz gösterirsek vakit kay-
bı olur.
- Sizin besteci yanınız da var. Besteci Tür-
kiye'de layık olduğu değeri görüyor mu?
- Ben beste konusunda küstüm: çünkü
emeğe saygı hiç kalmadı. Yaparsınız, uğra-
şırsınız, kımse sizden bahsetmez. eserinizi
söyleyen şarkıcı da bahsetmez. Örneğın Ar-
navut Kaldınmı adlı bestemi seslendıren De-
met. parçayı alıncaya kadar telefonlar etti, ev-
dençıkmadı. Be Allah'ın kulu, birprogram-
da da besteciden bahset. Bu olay tüm beste-
cilerin başından geçiyor. umanm zamanla
bızim de emeğimize saygı gösterilır.
Biam de listemiz olacak
- Bas Şarlulan diye bir albüm yapma fikri
nasddoğdu?
- Albümde yeralacakparçalan besteleme-
ye 1989'da başladım, üç yıllık sürede sayıla-
n arttı. Fason iş değildi. hepsi yaşanarak ya-
zıldı. Muhsin Ertuğrul Salonu'nda konser
yaptık. Sağ olsunlar Cem Aksd, tskender
Paydaş, Ozan Doğulu,Vural Çelikoğlu ve Ay-
dın Karabulut'la çaldık. Olumlu tepkialdı.
Kaset yapmak için iyi bir sinyal oldu. Teklif
gelince de yine müzisyen dostlarla stüdyoya
girdik. destek verdiler. Aramızda böyle bir
dayanışma var, keşke bunun gibi birçok ka-
set yapılsa da biz de çalsak.
- Müzik basını bu kaseti hangifisteyekoy-
mah?
- Bu kaset, bir kere enstrümantal müzik-
lerden oluşmuyor. Bu hassas konu. Enstrü-
mantal müzik, sözlü müziğin bir başkası ta-
rafından enstrümanla yorumlanmasıdır. Me-
sela Richard Clayderman enstrümantal mü-
zik yapar, herkesın müziklerini alır, kendine
göre yorumlar. Ama bir Mfles Davis'in mü-
ziği enstrümantal mıdır. asla. Benim parça-
lanm da buna benziyor. Adı ne koyulur bil-
miyorum. ama bu ülkede bizim de listemiz
olacak sonunda.
Bas Şarkılan dünyalı bir müzik türü. Dün-
yanın her yerinde. ABD'de de Hindistan'da
da çalanm.
Çıkıp "Neden Türk müziğini kullanma-
dm" diyenler de olacaktır. Bu şarkılarda bi-
ze özgü çalma stili vardır, bir Türk basçısı
çalmıştır, dünyadaki hiçbirbasçı aynısını ça-
lamaz.
Iddia edildiği gibi Doğu-Batı sentezi için
Batılı aletlerle sazı bir araya getirmeye ge-
rek yoktur. Türkiye'den bir adam çıkıp da
kendi müziğini dünyaya dinletirse, zaten
onun genlerinde. yapacağı müzikte bu top-
raklardan çok şey bulunur.
SELMİ
ANDAK
Dışta
Başka İçte
Başka
Yıllardan beri sanınm bir hata-
nın, daha doğrusu çelişkili bir uy-
gulamanın içindeyiz. Bu "çlfte
stendart"uygulama şu:
Hafif müzik ve pop müzik üre-
timlerimizde, dış ülkelerdeki fes-
tivalleri, özellikle Eurovision gibi
uluslararası yanşmalan düşündü-
ğücnüz zaman, Türkiye'yi en iyi
biçimde temsil edecek bestete-
rin, düzenlemelerin ve sözterin,
yabancılara etki yapacak "kalite-
li bir sfandarf'taşımasını amaç
edinir ve buna dikkat ederiz ki, bu
doğru uygulamadır.
Buna karşılık, iç dünyamızı,
kendi tüketicimizi, yerli piyasayı
ele aldığımız zaman ise özellikle
yapımcıların ve medyanın etkisi,
aslında zoriaması ile ticari kazanç
getirsin diye şarkılann üretiminde
sözlerin dile düşmüş, kolay algı-
lanan, düşünceden yoksun ve
bestelerin de müzikaliteden uzak,
sadece alışılmış ritımlerle basma-
kalıp olmalarına öncelik ve prim
tanırız!
Işte böyle Türk pop müziği, gü-
nümüzde dışarda başka, içerde
başka karakterde "çifte standart"
görüntüsüyle, bir türlü asıl kişiliği-
ni bulamaz...
Halbuki, ne var ki ve ne acayip-
tir ki, uzun yıllar öncesınden dış
ülkelerdeki uluslararası yarışma-
larda Türk hafif ve pop müzik bes-
telerimiz ve yorumculanmızın, sa-
yıca az da olsa, çok önemli ve çok
degerlı başarılan vardır.
Bu başarılan ve ödülleri gözar-
dı edemez ve unutamayız.
Hal böyle olunca acaba bu ge-
nellikle sessiz geçen ve iç müzik
dünyamıza yansımayan bu başa-
rılan ve gönlümüzti ağartan bes-
teleri ve yorumcuları sevinçle mi,
yoksa üzüntüyle mi karşılamamız
gerekir? Bu çelişki nasıl çözülür?
Işte bugüne kadar, yıllarca önce
ülkemize ödül ve onur kazandıran
başarılardan sadece birkaçı:
1968 "Apollonıa (Atina)"Î970
"Altın Orfe (Bulgaristan) üçüncü-
lük", 1977 "Telaviv" 4.'lük, Se-
ul'de 3.'lük, Sopot'ta ödüller, Vı-
ne del Mar (Şili) özel ödül, 1985
rfPajermo" birincihk ödülü, 1988
"tos Angeles "The VVorid Song
Festıvarde final, 1989 ve 1990
"Altın Orfe"de "Balkan ödülü ve
Özel ödül" aynca dış ülkelerde
başarılı konserler ve turneler.
Bu olumlu manzaranın besteci-
lerini, yorumculannı ve katkısı
olan sanatçılan, adlanyla aynm
yapmaksızın belirlemedim. Anıla-
nmızı yoklayabilir miyiz?
Sandal ve Gürel
beste göndermedi
Eurovısıon şarkı yanşması Türkiye
finalinin provalanna kısa süre kalma-
sına karşın beste ısmarlanan isimler-
den Aykut Gürel ve Mustafa Sandal ça-
lışmalannı TRT'ye göndermediler.
Oç gün sürecek provalardan sonra 18
mart gecesi Ankara'da düzenlenecek
fınalde besteciler şu sırada yanşacak-
lar:
Melih Kibar (Sev).Selmi Andak
(Şarkılar Duysun),Garo Mafyan (Bana
Şans Dile).Uğur Başar (Sevda).Uğur
Dikmen (2001 ),Metin Özülkü(Aşkım-
la Oynama),Fatih Erkoç (Duygular),
Müfit Bayraşa (Önce Sen Vardın)
w
Türk pop
müzıSmdeKa-
y a h a n B m b B
Pencerem-
den'le liderliği çok sevdı. Banş Man-
ço, Müsaadenizle Çocuklar'la yine iki
numara;Aşkın Nur Yengide Ay fnaıunı-
yorum adlı parçasının sürüklediği Ka-
ra Çiçeğim'le üçüncü.
Türk sanat müziğinde Alaturka
1995'le Bülent Ersoy'un liderliği sürü-
yor. Seda Sayan, Vız Gelir Herşey'le
ikinci. Nalan Altınörs, Sırası mı Şim-
di'yle listeye üçüncü sıradan girdi.
Türk halk müziğinde Burhan Çaçan,
TV programlanyla destekledığı Neden.
Geldim İstanbul'a adlı kasetiyle lıder;'
Nuray Hafıftaş, Şimdi OMu'yla ikinci,
Songül Karu.Oralryam Ben'le üçüncü.
Yabancı popta Bon Jwi, Crossro-
ad'la yeniden zirvede. Chris Rea, The
Best Oria ikinciliğe inerken. The.
Cranberries, No Need To Argue ile
üçüncü oldu.
Klasik Batı müziğinde The 3 Tenor»
in Concert 1994 (Domingo-Carreras-
Pavarotti) lider.
-Holly&Ivy
-NatalieCole
- Dookie -
Green Day ;
- Trois Couleurs Bleu (
- Trespass - Genesis '
- Covvboys From HeD - Pantera
- Toad The Wet - Sprocket
- The Best of James Bond. 30 th An-
niversary Collection
-SingİeCouected-R.E.M.
- Amous Secretes - Julien Clarc
- Kadın'ın Senfonileri - Hasan Cihat
Örter
-tlk Albüm-FatihŞen
- Na Mütena-i Muhabbet - Sinan Er-
koç
- Sırası mı Şinıdi - Nalan Altınörs.