Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 MART1995SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Tekel'e uyarı
• AJNKARA(ANKA)-
Tekel, Ankara-Eskışehir
karayolunda toplam
personelinin 3 katı kapasiteli
35 katlı bir genel müdürlük
binası yapmaya kalkışınca
Başbakanlık Yüksek
Denetleme Kurulu tarafından
uyarı ldı. Kurul, toplam 670
personeli bulunan Tekel'in
1.80O personel çalışacak
kapasitede bir genel
müdürlük binası inşaatına
"Maliyeti trilyonlan bulur"
gerekçesiyle İcarşı çıkarak bu
boyutta bir yatınmın
"dev.letin küçültülmesi ve
KlT'lerin özeUeştirilmesi"
politikalanna aykın olduğunu
savundu..
Konut sahibi
olmak zorlaşıyor
• GAZİANTEP(AA)-
Gaziantep Inşaat
Müteahhitleri Derneği
(GlMÜD) Başkanı Cengiz
Gülenler, inşaat
maliyetlerinin son bir yılda
yüzde 154 oranında arttığını
bildirdi. Gülenler, inşaat
sezonuna girilmesi
dolayısıyla maliyetin daha da
artacağını, konut sahibi
olmanın zorlaştığını kaydetti.
Gülenler. inşaat
malzemelerindeki fıyat
artışının özellikle, 1994
başından itibaren
hızlandığını, 5 Nisan
Kararlan sonrasında ise
"sıçradığmı" ileri sürdü.
Yeni kurulan-
kapanan şirketler
• ANKARA (AA) - Bu yılın
ocak ayında toplam
sermayesi 7 trilyon 27 milyar
319 milyon lirayı bulan 11
bin 396 yeni şirket ile 2 bin
200 yeni firma kuruldu.
Devlet Istatistik
Enstitüsü'nden (DlE) yapılan
açıklamaya göre ocak ayında
870 şirket ise 22 trilyon 461
bin 863 milyon lirma
tutannda sermaye
arttınmında bulundu.
Sermayesi 143 milyar 406
milyon lira olan 44 şirket
statü değiştirirken sermayesi
6 milyar 22 milyon lirayı
bulan 143 şirket ise kapandı.
Tekstilci, KOBİ'lerin
örgüttenmesini
istiyor
• ANKARA (ANKA) - Ege
Giyım Sanayi ve Dış Tıcaret
Genel Müdürü Hasan Turhan,
gümrük birliğinde başanya
ulaşmak için özelhkJe küçük
ve orta ölçekli işletmelerin
birleşerek örgütlenmeleri
gerektiğini ve bazı sektörleri
terk ederek belli sektörlerde
uzmanlaşmasının zorunlu
olduğunu söyledi. Ege
bölgesinde hazır giyim
sektöründe faaliyet gösteren
196 küçük ve orta ölçekli
işletmenin birleşip
oluşturduğu EGS Dış
Ticaret'in Genel Müdürü
Hasan Turhan, düzenlediği
basın toplantısında. gümrük
birligine gırerken özellikle
KOBİ'lerin büyük önem
kazandığını belirterek bu
işletmelerin örgütlü şekilde
dezavantajlan giderilerek
gümrük birligine girilmesi
durumunda kat kat başanlar
sağlanacağmı ifade etti.
ŞİRKETLERDEN
• MOTOROLA dıjital
telefonlar için ürettiği data
ürünlerini Almanya'da
düzenlenen uluslarası
teknoloji flıan CeBIT'de
tanıttı.
• EMIRATES
HAVAYOLLARI
Ingiltere"de yayımlanan
Executive Travel Dergisi
tarafından "Ortadoğu'ya
uçuş yapan en iyi havayolu",
"Uzun mesafeli uçuşlarda en
iyi havayolu"'. *'En iyi First
Class". "En iyi Economy
Class" ve "Uçuş sırasında
en iyi eğlence sistemlerine
sahip havayolu"
kategorilerinde
ödüllendirildi.
• MtS SÜT'ün ultra
pastörize süt kutulan
yeniden dizayn edildi.
• BİMSA gelişen
kuruluşlann personel,
organızasyon. kariyer
planlama, kadro. bordro,
tasarruf gibi temel
sorunlanyla ilgıli
olarak"Insan Kaynaklan
Sistemi" adı altmda yeni bir
bilai işlem çözümü geliştirdi.
• ORIFLAME Şubat
ayında 100 milyar ciro yaptı.
MARBAŞ Perpa Menkul
Değerler Acentesi Perpa
Ticaret Merkezi'nde
faaliyete geçtı.
• HALK YAŞAM
kuruluşunun dördüncü yılını
Svvissotel'de tüm
çalışanlannm katılımıyla
kutladı.
• AKTÎF FİNANS
FACTORİNG'ın 1994yılı
faaliyet kân bir öncekı yıla
göre yüzde 168 artarak 201.3
milyar TL'ye ulaştı.
Avrupa Birliği Türkiye Temsilcisi Michael Lake gümrük birliği anlaşmasını değerlendirdi:
Ânlaşma bundan iyi olanıaz<lı
ÖZGÜRULUSOY
AB ıle Türkiye arasında güm-
rük birliği karannın çıkmasından
sonra sıyası diyaloğun gelıştınl-
mesı doğrultusunda 23 martta ya-
pılacak Trov ka toplantısı öncesın-
de AB'nin Türkiye temsilcisi
Michael Lake ile görüştük.
AB'nin bir önceki, şimdıkı ve bir
sonraki dönem başkanlanndan
oluşan Troyka'ya, AB'nin Türki-
ye'den sorumlu komısen Hans
Van den Broeck de eşlık edecek.
Taraflann bölgesel ve uluslarara-
sı düzeyde seyTeden siyası geiiş-
meler konusunda görüş alışveri-
sinde bulunacaklan toplanti ön-
cesi Cumhunyet'in sorulannı ya-
nıtlayan Lake. gümrük bırlığı ka-
rannın. Türkiye'yi. geri dönül-
mez biçimde AB mozaiğine ekle-
yeceğini kaydetti. Bazı çevrelerin
birliği eleştiren yaklaşımlanna
karşı "tlişkinıizitanımiarkenkul-
landıgımız dili artık değiştirme-
miz gerekir" dıyen Lake, son ge-
lişmelen yorumladı.
AB tLE İLİŞKİLER: Bu an-
laşmanın, ilişkimızı temelden de-
ğiştireceğine ınanıyorum. Sıyası
ve ekonomık açıdan giderek artan
etkısıyle ilişkınin psikolojisinı
değiştırecek. Çünkü Türkiye'yi
dönülemez bir biçimde Avrupa
mozaiğine ekleyecek.
TAM ÜYELİK. Gümrük birli-
ğinın tam üyelığe dönüşüp dönüş-
meyeceğı konusunda şimdıden
bir şey söylenemez. Ancak, Tür-
kiye tam üyeliğın bütün gerekle-
rini yerine getirirse. o zaman üye-
lik ıle üye olmamak arasındaki
fark giderek azalacak . Aslında
bu anlaşma. hem Türk-Yunan
ilışkileri hem de Türkiye ve Av-
rupa parlamentolan için yeni bir
dönem başlattı. Şımdı, her ikı ta-
rafin parlamentolanna da yeni so-
ramluluklar düşüyor.
AP ONAYLAYACAK MI: Av-
rupa Parlamentosu'nun temelde
gümrük birlığinı onaylamak ıste-
diğıni sanıyorum. Ancak. Türk
parlamentosundan, demokrası ve
ınsan haklan konulannda ulusla-
rası anlaşmalara uyum yolunda
adımlar attığına dair açık sinyal-
Michael Lake: Türkiye Avrupa Birliği mozaiğine ekJendi.
ler gelmezse. onaylamasını bek-
leyemezsiniz.
AKDENİZ FONLARI: Tür-
kiye şu anda AB'nin üyesi değil
ve bir Akdeniz ülkesi olarak. Ak-
deniz fonlanndan yararlanması
kadar doğal bir şey olamaz. Kal-
dı ki. Türkiye 1992'den beri Ak-
deniz fonlanndan yararlanıyor.
Bunun Türkiye'yi ikıncil konu-
ma ittiği düşüncesi çok saçma.
MALİ YARDIM: Türkiye'nin,
Akdeniz programından yararlan-
ması önem taşımakla birlikte. bu
öngörülen tüm malı yardım pa-
ketınin yalnızca bir parçasını
oluşturmaktadır. Aynca AB ile
Türkiye arasındaki işbirlıği çer-
çevesinde. farklı alanlara yönelık
mali yardımlarla Türkiye'nin is-
teğine bağlı olarak verilebilecek
bir makro ekonomık yardım da
söz konusu.
TROYKA'NINÖNEMİ: Fran-
sa Dışişleri Bakanı Alain Juppe.
Almanya ve Ispanya dışişleri ba-
kanlan ve Avrupa Komisyo-
nu'nun Türkiye ile ilışkıler so-
rumlusu HansVan den Broeck' ün
katılacağı Troyka toplantısı. sıya-
si diyaloğun güçlendırilmesi yo-
lunda atılan adımlann açık bir
göstergesidir.
Mr. Broeck, çeşıtlı konularda
görüş alışverişinde bulunmak
üzere Ankara'da bir gün daha ka-
lacak. Gümrük birliği karannın
hepımızın bıldığı gıbi AP tarafın-
dan onaylanması gerekıyor. Ka-
rar. ekimde parlamentonun önü-
ne gelecek ama, ana raporun ha-
ziranda yazılmış olması gereki-
yor. Bu heyecan venci anlaşma-
dan sonra. Türkiye'nin yönelımi-
nin belirlenmesinde önümüzdekı
dört ayda parlamentonun her üye-
sine ciddı bır sorumluluk düşü-
yor.
lSO'nun yaptığı anketın sonuç-
ları. küçük. orta ve büyük işlet-
melerin yüzde 60'mdan fazlası-
nın gümrük birliğıni destekledığı-
nı göstenyordu, ancak anlaşma-
nın coşkuyla karşılanması beni
cesaretlendırdi. Dınsel anlamda
tutucu olarak njtelenen kesim da-
hıl medyanın gösterdiği coşku
dikkat çekıcıydı.
ENTORlVİASYON:Gümrük
birliği görüşmeleri sürecınde, bil-
gilendirmede yaşanan sıkıntı, bir
ölçüde. görüşmelenn gizlilik
içinde yürütülmesı gereğinden
kaynaklandı. Katılımcılan ve sü-
recin bütününü, kımi sektörlerin
yürüttüğü yoğun lobicilik faali-
yetlennden korumak için gerek-
lıydı bu. Öte yandan bu gizlilik,
kamuoyunun genelinde bilgi ek-
sıklığıne yol açtı.
Enformasyon konusunda Türk
yetkililenn ne ya-
pacağını bılmı-
vorum ama ben
temsilcilığim
bünyesınde, Tür-
kiye'nin çeşıtlı
merkezlenne bıl-
gi akışını sağla-
mak ıçın kadro
açmayı düşünü-
yorum. Belediye-
İerle. tıcaret oda-
lanyla ya da halk
kütüphaneleriyle
ışbirliği içinde
bır bılgi ağı kur-
mak nıyetinde-
yım. Zaman ıçe-
nsınde bilgısayar
desteğı sağlama-
yı da planlıyorum.
Enformasyon konusunda Tür-
kiye'yi bır "yan üye" konumun-
da görmek niyetindeyim.
Amacım, gümrük bırliğinin ça-
lışanlara. sokaktaki insana sağla-
dığı yararlann görülmesı. Tabiı
bu. bugünden yanna gerçekleşti-
rilemez. Çünkü mali yardımın
büyük bölümü proje kredisi şek-
linde ki verilmesi ikı yılı bulur.
Ancak mali yardımın bir kısmı
AP anlaşmayı onaylar onaylamaz
akmayabaşlayabilır. Altinıbır da-
ha çizmek istiyorum. bu da Türk
parlamentosunun atacağı adımla-
ra bağlı.
• Türkiye'nin artık,
'karşı taraf' olmaktan
çıktığını belirten Lake,
"Iki taraf da tam
ûyelik oimadan daha
iyi bir anlaşma
imzalayamazdı. Tam
üyelik, Türkiye
demokratikleşme,
insan haklan gibi,
politik alandaki
gerekleri yerine
getirmediği için
gündemde değildir"
dedi.
KARAR MEKANİZMALA-
RI: Türkiye'nin gümrük birliği
çerçevesınde yer alacağı yeni ku-
rumsal düzenlemeler metınde be-
lirtiliyor.
llişkimızi tartışırken kullandı-
ğımız dili değıştirmemiz gereki-
yor.
Türkiye artık, göriişmelerin
yürütüldüğü tt
karşıtaraf"olmak-
tan çıkmıştır. Türkiye, şimdi
AB'nin dünya çapındaki ticaret
polıtikalannın ortağı olma yolun-
dadır. İkı taraf da, tam üyelik ol-
madan daha iyi bir anlaşma imza-
layamazdı. Tam üyelik, Türkiye
özellikle demokratikleşme, insan
hakları gibi. politik alandaki ge-
rekleri yenne getirmediği için
gündemde değildir. Türkiye'nin
tanm polıtikası da AB'nın Ortak
Tanm Polıtika-
sı'nayakm değil-
dir. 1963'te im-
zalanan Ankara
Anlaşması da,
tam üyelıkten
önce gürnriik bir-
lığini öngörmüş-
tür. Dörtte üçü
dolubırbardağın
yansının boş ol-
duğunu ısrarla
vurgulamakta bir
anlam göremiyo-
rum.
EKONOMİ-
YE ETKtLERİ:
Gümrük bırlığı-
nın 1996başında
yürürlüğe gıre-
ceğı konusunda iyimsenm. Güm-
rük birliği Türkiye'deki ekono-
mik yapılan değıştirecek ve di-
sıplin getirecek.
Gümrük birliği ile rekabet, ve-
rimlılik. kalite. tüketicinin korun-
ması gibi konularda önemli adım-
lar atılacak.
AB ıle Türkiye arasındaki tica-
rı ılişki gelişecek, Türkiye zen-
ginleştikçe Orta Asya cumhuri-
yetleriyle olan ilişkileri de gelişe-
cek . Ideal coğrafi yapısıyla bağ-
lantılı olarak. yabancı sermaye gi-
nşı artacak; yatınmlar, ucuzeme-
ğe değıl, kaliteli işgücüne
davanacak.
Karadeniz Bakır'a bağlı 2 kurum satılırken, Ekinci'nin seçim bölgesindeki Murgul kapsam dışı kaldı
Ozefleştirmede yine siyaset eliANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Özelleştirmede "si>aset"in ağırlığı. El ve
Balık Kurumu'nun ardından Karadeniz
Bakır tşletmelen'nin (KBİ) satışında da
gündeme geldi. Karadenız Bakır İşletme-
len'nin Samsun ve Kutlular'dakı iki tesi-
si satılırken. Başbakan Tansu Çüler'ın
kurmaylanndan Orman Bakanı Hasan
Ekincinin seçım bölgesindeki Murgul ış-
letmesi kapsamdı^ı bırakıldı. Ekinci'nin.
"Burası geri kalmış bölge. Başka işkolu
yok" gerekçesiyle satışın *en sona bıra-
kılmasını" istediğı öğrenıldı.
Karadeniz Bakır Işletmeleri'nin satışa
çıkanlan Samsun ve Trabzon-Kutlular iş-
letmeleri için teklif verme süresi dün so-
na erdi. KBl'nin Samsun ışletmesınde
blister bakır ve sülfürik asit. Trabzon Kut-
lular ışletmesinde de bakır konsantresı
üretimi yapılıyor. Kutlular işletmesinin
satışıyla birlikte. işletmenin bulunduğu
maden sahası ile aynı bölgede yer alan
Kotarakdere maden sahası da alıcıya dev-
redilecek. Satışa çıkanlan kamu kurum-
lannın ihale süreçlen. Özelleştirme lda-
resi Başkanlığı'nca yürütülürken "varhk
sahsı" yöntemıyle özelleştırilecek olan
KBl'nin ihale duyuruları ve işlemlen.
KBl Genel Müdürlüğü'ne verildi.
KBl'ye bağlı Art\in-Murgul işletme-
sinin satış dışında bırakılmasında Hasan
• Karadeniz Bakır Işletmeleri'ne
bağlı 3 tesisi bütün olarak satış
kapsamına alan Özelleştirme
îdaresi'nin, Ekinci'nin istemi
üzerine Murgul'u kapsamdışı
bıraktığı öğrenildi.
• Murgul'un işletme durumunun
Samsun ve Kutlular'dan daha iyi
olduğu belirtildi. Samsun ve
Kutlular'daki kurumlar için teklif
verme süresi dün sona erdi.
Ekıncı'nin etkiii olduğu belirtildi. Ekin-
ci "nin, "Burası geri kaJmış biryöre. Baş-
ka işkolu da >ok" gerekçesiyle. "saüşın
en sona bırakılmasını" istediği öğrenildi.
Murgul'da üretilen yılda 200 bin ton-
luk konsantre madenin Hopa'dan Sam-
sun'a götürülerek yüzde 99.19'luk blister
bakır halinegetirildiği belirtildi. Edinilen
bilgiye göre. 10 yıldan beri çalışan Kut-
lular tesısınin 1-2 yıllık ömrü kaldı. Ma-
den rezervi kalmadığı belirtilen Kutlular
işletmesinin sadece tesisinin 15-20 mil-
yon dolar tutannda olduğu, 820 kişiyi is-
tihdam eden ve 350 dönümlük arsası bu-
lunan Samsun işletmesinin değerinin de
100 milyon dolardan aşağıya düşmeyece-
ği belirtildi. Türkiye'nin yıllık bakır tü-
ketiminin 100 bin ton civannda olduğu,
40 bin ton kapasitesi bulunan Samsun i$-
letmesinde 35 bin ton üretim yapıldığı
vurgulanarak işletmeye yapılacak 15-20
milyon dolarlık yatınmla üretimin büyük
ölçüde arttınlabileceği kaydedildi.
1983'te devralınan Murgul izabe ve
sülfürik asit tesisleri ile birlikte Muıgul
işletmesi projesine öngörülen üretim ka-
pasitelerinde değişiklik yapıldı. Buna gö-
re, Murgul'un, yılda4 milyon 100 bin ton
cevher. 132bintonbakırkonsantresi. 130
bin ton pirit konsantresi, 10 bin ton blis-
ter bakır. 98 bin ton sülfürik asit üretebi-
lecek kapasitede bulunduğu bildirildi. lş-
letmede memur. kapsam dışı personel ve
işçi statüsünde 1868 çalışan var.
Bakınn durumu iyi
Konuyla ilgili kaynaklar, dünyada
1993 yılında ton başına 1600 dolar olan
bakır fiyatının 2 bin 600 dolara kadar
yükseldiğini ve KBl'nin devletten para
almadan ayakta durabilecek kadar "duru-
munu dûzelttiğiııi'* vurguladılar. Türki-
ye Mimar ve Mühendis Odalan Birliği
yetkilileri, Murgul'daki 10 yıllık rezervin
KBl'ye bağlı kuruluşlann can damannı
oluşturduğunu ve "siyasi irade>le de olsa"
kurumun satışından vazgeçilmesinden
memnun olduklannı belirttiler. Hasan Ekinci sanşı engeUedi.
Karayollan'ndan 'tekerlekdönsün' kampanyası
Otoyoflann maliyeti
8.7 milyar dolar
SORU SORUN
GAZİANTEP
(AA) - Karayollan
Genel Müdürü Din-
çer Yiğit, Türki-
ye'de, otoyollara
1994 yılı sonuitiba-
nyla 367 trilyon lira
karşılığı. toplam 8
milyar 739 milyon
291' bin 532 dolar
harcandığmı bildir-
di.
Yiğıt, tarihin her
döneminde Avrupa-
Asya arasında köp-
rü görevı üstlenen
Anadolu'nun bugün de transit taşımacı-
lık açısından önemini koruduğunu söy-
ledi.
Diğertüm sektörlerin uiaşım politıka-
lanndan doğrudan etkilendiğini belir-
ten Yiğit şöylededi:
"Bir maL üreticiden tüketiche ne ka-
dar az masrafla. ne kadar kısa sürede
ulaştınlabilirse. maliyet de aynı oranda
düşük olmakta ve o mahn uluslararası
pazarda rekabet şansı artmaktadır. Bu
nedenle daha güvenli. konforiu ve kısa
zamanda ulaşımı sağlavacak yüksek
standartfa yoüar olan otoyollann, ekono-
mik platformda da uluslararası rekabe-
ti gerçekleştirmede ülkemize büvük kat-
kısı olacak. (Tekerlek Dönsün) sloga-
nı\la erişebilirliği hedefleven karayo-
lu hamlcsi. bugün 60 bin kilometre
karayolu, 1.167 kilometre otovol ağı-
na ulaştı. Bugünün Türkiyesi'nde ar-
tık, tekerleğin dönmesi ve sadece eri-
şebiliıiiğin sağlanmış olması yeterli
değildir."
Türluye'nın sektörel bazda genel ula-
şım sorunlannı çözmek ve ekonomik
faaliyetler için zorunlu bir altyapı teşkil
eden karayolu ağını. çağın teknolojile-
rini kullanarak yüksek standartlara ulaş-
tırmak üzere otoyollarplanlandığı kay-
deden Yiğıt, şövle devam etti
"Türkiye'nin ilkotovolu olarak kabul
edilen 24 İdlometretik Istanbul 1. Çevre
Yolu, 29 Ekim 1973'te hizmete girdi.
Türkiye genelinde bugüne kadar 1.167
kilometre otovol inşa edildi. thalesi ya-
pılan Edirne-Kınalı, Kınalı-Sakarva,
Giimüşova-Gerede, Bolu Dağı geçişi,
Gerede-Ankara ve Ankara çevre, Po-
zantı-Tarsus ayrımı. Tarsus-Mersin,
Tarsus-Adana-Gaziantep, Toprakka-
le-lskenderun. İzmir-L'rla-Çeşme ve
tzmir Çevre Volu-Aydın otoyoilannın
yapımı devam ediyor.''
UZMAN
CEVAPLASINÖğrenmek için soru sorun. Ama bilene sorun.
Hcıyat ve sağlık sigortalarıyla
ilgili her türlü sorunuzu vzmantna sorun.
ANADOLU HAYAT
"HayatUzmanı"
tŞÇİNİN EVRENtNDEN
ŞÜKRAN SONER
Aslanlar
Galatasaray'ın yenilgisini içlerine sindiremeyen öfkeli
taraftariar; yönetici ve futbolculann kaldıklan tesislere kü-
çük çaplı bir baskın düzenlemeye çalıştılar. Polisin güç-
lükle tutmaya çalıştığı dövünen, ağlayan, küfreden taraf-
tariarı dehşetle izledim..
"Almanya 'dan evlilikyaptım. Galatasaray'ı bırakmamak
için gitmedim. Bana bunu yapmaya haklan var mıydı" di-
ye ağlayarak gogsüne vuran, 4 polisin zoria zaptettikleri
taraftann halini gördünüz mü? Bir diğeri polislerin kolları
arasında dövünüp, çırpınırken büyük olasılıkla gömleğini
parçalamış, bağn tamamen açıktı
Takımlarının başanlan ile çılgınca sevinen, başansızlık-
lan ile yaşamlannın kaydığını düşünen bu insanlara ne
oluyor böyle? Çılgın gibi sevip, deli gibi alkışladıklannı, el-
lerine geçse parçalayacak kadar öfke ve kin içindeler.
Nasıl bir sevgi bu? Birkaç lümpen de değiller. Sayıları
hızla büyüyüp, kitleleri oluşturuyor. Sayılan ve tirajlan gi-
derek artan, sporgazetelerine, yazılanna, başlıklanna şöy-
le bir göz atmak nasıl hastalıklı bir ilgi ve sevginin, daha
doğrusu kitlelerin yaratılmış olduğunu sergilemeye yetiyor.
Sosyal bilimciler, psikiyatri uzmanlan olayı kitlelerin kim-
lik kaybı, hızla yoksullaşması, mutsuzluğa sürüklenmesi
sonucu, bastınlmış, yaşanmamış bütün duygulannı futbol
sevgisine dönüştürmesi, hastalıklı bir sevgi ve ilgi, daha
doğrusu tutku olarak açıklıyorlar. Kesin olan şu ki takım-
lannın başansını kutlamak ya da başansızlığına tepki gös-
termek üzere sokağa dökülen kitlelerin sevinç, tepki ve öf-
kelerini gösteren televızyon görüntülerindesesi kapatır, atj-
lan sloganları duymazsanız, görüntülere bakıp, büyük bir
siyası gösteri, olaym tepkisi görüntüleri olarak algılayabi-
lirsiniz.
Geçen hafta yakınlannı kahve terörü ve gösterilerde
kaybeden Alevi yurttaşlanmızın acılı tapki ve ruh halleri ile
yarattıklan kamera görüntüleri ile Galatasaray'ın yenilgi-
sine üzülen taraftartann görüntüleri arasında hiçbir fark
yok. Zaten uzmanlar da son zamanlarda durmadan Tür-
kiye'nin patlamaya hazır bombalarla dolu bir ülke konu-
muna geldiği tehlikesinin altını sürekli çiziyorlar.
Uzmanlannın uyarmasına hiç gerek yok. Olaylar ürkü-
tücü boyutlan ile zaten bunu kanrtlıyor. Bireysel suçlar,
kökeni yoksullaşma, kimlik kaybından beslenen cinayet-
lerde patlama yaşanıyor.
Sivil halk linç denemelerine kalkışıyor. Her tür ayınmcı-
lığa dayalı çatışmanın, kanlı olayların yaşanması an işi olu-
yor. Kültürümüzdeki aşın "tevekkül, sabır, farklılıklara, hoş-
görüye" rağmen büyük bir kutuplaşma, gerginlik yaşanı-
yor.
Teba kültüründen vatandaş kültürüne, hak arama bilin-
cine geçişe sevinemiyor, bilinçsiz öfke ve tepkilerin. oluş-
muş bombaların patlayıp, topluma daha büyük zararlar
vermesinin korkusunu, paniğini yaşıyoruz.
Gerçek şu ki birey ve toplum bilincine varamadığı hak-
lannın kavgasını veremiyor. Ancak yıllardır kullanabildiği
haklannı, yaşam düzeyini yitirdiğinde de büyük bir tepki
duyuyor. 12 Eylül sürecinde ülkemiz insanı, daha önce tam
bilincine varamamış olsa da tadına vardıgı insan haklan,
demokrasi, sosyal devlet, ekonomik, sosyal ve siyasal ya-
şam düzeyinden çok önemli şeyler, haklar yitirdi. Bunun
acısını içinde, bilinç ajtında biriktirdi.
Iş burada bitmedi. Özal iktidarlannda, insan haklan, de-
mokraside olumlu, önemli bir düzelme yaşanmazken sos-
yal alanda büyük bir değerier çöküşü, ekonomik alanda
da kitlelerin çok daha büyük hızla yoksullaşması, ortadi-
reğin yok edilmesi olgusu yaşandı. Sonraki koalisyon ik-
tidarlan bu olumsuz tabloyu düzeltemedikleri gibi katkıda
bulundular.
Derken son kriz geldi. Yeni IMF, Dünya Bankası acı re-
çeteleri, krizden kurtulma, özveri derken halk çoğunluğu
bir yılda akıl almaz boyutlarda, dünyada örneği çok az gö-
rülebilecek yüzde 50'lere ulaşan bir yoksullaşma yaşadı.
Sermaye ise tam tersi krizden rekor kârlarla sıyırttı. Işin
en çarpık yani rantın kazancı yüzde yüzlerle katlandı. Ken-
di yaşamlannda haksızlığı çok ağır boyutlan ile gören bi-
reyler, sonuç olarak toplum öfkeli, patlamaya hazır bom-
balara dönüştü. Bu ortamda akıl almaz boyutlarda dıştan
ve içten beslenen her tür ırk, din ve inanca dayalı ayınm-
cılığın beslenmesi, örgütlenmesi de üstüne tuz biber ek-
ti.
Şimdi yine yeni IMF acı reçeteleri gündemde. Sermaye
cephesi, "çaresiz" diyerek galiba büyük bir aymazlık için-
de, bilinen yolda gidilmesinde ayak diretiyor. Çok tehlike-
li, sahibine doğru da patlayabilecek bir silahla oynuyor. In-
sanlan işsizliğe, yoksullaşmaya sürükleyen yeni yeni karar-
lann uygulanması isteniyor. Ey sağduyu sen neredesin?
Döviz gelirine
vergi indirimi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Hükümetin hazırladığı
yeni vergi paketiyle, yurt dışın-
daki inşaat ve onanm hizmetle-
rinden sağlanan gelirler. Türki-
ye'ye döviz olarak getirilirse.
kurumlar vergisinden muaf tu-
tulacak.
TBMM Plan ve Bütçe Komis-
yonu'nda bugün görüşülmeye
başlanacak yeni vergi tasansı
Vergi Usul yasası başta olmak
üzere gelir, kurumlar, katma de-
ğer vergıleri ile amme alacakla-
nnın tahsil usulü hakkında dü-
zenlemeleri öngörüyor. Yeni ta-
sanya göre; tüzel kişilerden tah-
sil edilecek, fiyat farkı, kur far-
kı ve kaynak kullanımı destekle-
me primi gibi kamu alacaklan-
nın ödenmemesinde, yasal tem-
silciler de sorumlu tutulacak.
Çeksahtekâriığına önlem
Öte yandan ANKA'nm haber-
ine göre başta vergi mükellefle-
n olmak üzere devlete borcu bu-
lunanlar. daha az para ödemek
için akıl almaz yöntemler keşfe-
dıyorlar.
Maliye Bakanlığı, mükellef-
lerin bu tür "uyanıklıklannın"
bir bölümünün farkına vararak
TBMM'ye sevk edilen yeni ya-
sa tasansıyla bunlann önüne ge-
çecek düzenlemeler yapılmasını
öngördü.
Yeni düzenteme
Maliye yetkilileri, kötüye kul-
lanılarak kamu alacağının Hazi-
ne'ye girişini geciktiren bu sis-
temin değiştirilebilmesi için
TBMM'ye sunulan yeni vergi
tasansında bir düzenleme ön-
gördüklerini belirtiyorlar.
Tasan aynen yasalaşırsa çek-
le yapıtan ödemelerde, ödeme
çekın postaya verildiği tarih ye-
rine tahsil dairesinin kayıtlanna
girdiği tarihte yapılmış sayıla-
cak.
Mîs Süt: Gümrük
birligîne hazırız
Ekonomi Semsi- Mis Süt
Genel Müdürü ZekiSözen,güm-
rük birligine hazır olduklannı
söyledi. Sözen, "ISOÇOOlbelge-
si de aldık Rekabet gücüne sahi-
bn" diye konuştu.
Nestle ile yapacaklan ortak-
lık konusundaki göriişmelerin
devam ettiğini kaydeden Mis Süt
Genel Müdürü Zekı Sözen, ko-
nunun detaylannı önümüzdeki
hafta yapacaklan basın toplantı-
sıyla kamuoyuna duyuracaklan-
nı ifade etti.
Zet Nıielsen'in yaptığı son
araştırmaya göre ambalajh süt
konusunda sektörün birinci şir-
keti durumunda olduklannı be-
lirten Mis Süt Genel Müdürü Ze-
ki Sözen şöyle konuştu:
"Mis Süt ülkemizin en başan-
lı şirketlerinden biridir.
1987 vilında ülkemizin en bü-
yük şirketi sıralamasında
299'uncu sırada yer alırken. son
olarak 1993 yılında yayımlanan
sonuçlara göre 99'uncu sıraya
yükselmiştir."