Katalog

13 ŞUBAT 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA TJÜNÜNTMLMLERT TELEVtZYON 17 09.30 Kanal D MELODRAM 70.30 ShovvTV DRAM 77.30 HBB ŞAVAŞ 72.00 atv DRAM 72.00 ShovvTV MACERA 12.10 interstar MELODRAM 12.10 TRT-İNT DUYGUSAL 12.45 Ka.nal § GULDURU 13.15 Kanal D MELODRAM 73.30 f . . ShovvTV DUYGUSAL 73.40 İnterstar DRAM 13.40 atv DUYGUSAL 75.75 Kanal D DRAM 75.40 atv DRAM 16.30 Kanal 6 MELODRAM 77.30 Kanal D DUYGUSAL 78.25 , . . ShovvTV XZJ DRAM 79.55 Kanal D GERİLİM 20.20 HBB DRAM 20.35 ShovvTV MACERA 27.40 TRT INT MACERA 27.45 ,.., İnterstar \Z> GÜLDÜRÜ 23.75 Kanal 6 SAVAŞ 23.55 ShovvTV DRAM 07.00 TGRT MACERA 07.40 Kanal D DRAM 02.00 atv TARİHSEL? o 03.00 TGRT MACERA 03.00 , . . ShovvTV DİNİ 03.70 Kanal D MACERA 03.20 atv O 05.30 ShovvTV MACERA Yaranamadım Önce atını sonra da sevgilisinı başkalanna kaptıran yoksul delıkanlının öyküsü. Yön: Mehmet Alemdar. Oyn. Müslüm Gürses, Nilgün Saraylı (1985). Ana Ocağı Kocası öidürülen kadının iki çocuğuy la yaşam müca- delesi. Yön: Osman Seden. Oyn: Fatma Girik. Kadir fnanır. Yıldınm Gencer(1977). Cehennem Köşesi (Halls of Montezuma) - Pasıfıkteki ABD donanma- sı bırlıği operasyona girer. Yön: L. Mikstone. Oyn: R. Widmark, J. Pallance. R. VVagner (1950). Uzak Hayaller (King of MaYven Gardens) - Bir radyocu ile hapis- ten çıkan ağabeyı 'ış yapmaya' karar verir. Yön: Bob Rafelson Oyn: J. Nıcholson, B. Dern (1972,104dk). DörtGöz (Four Eyes) - Bır göz doktoru, hayalinin peşinde çağ- daş 'Vahşı Batı'ya gıder. Piers Haggard'ın yönettiği filmde Judge Reinhold ve Fred Ward başrollerde. Ağlavan Melek Zengin bır ışadamı ıle körbırkızın aşkı. Safa Önal'ın yönetmenlığınde Türkân Şoray, Ekrem Bora ve Tan- ju Gürsu başlıca rolleri paylaşıyor (1970). Çizmeli Kedi Traktör satın almak için babası tarafından kente gön- derilen bir köylü kızının öyküsü. Yön: Ahmet Aksu. Oyn: Seyyal Taner, Sevim Tuna (1974). Gece Çılgmlıkları (Midnight IVıadness) - Los Angeles'ta bir yanşmaya katılan beş genç. ortalığı kanştınr. Yön: D. Wechter, M. Nankın. Oyn: David Naughton, Michael J. Fox. KaraBahtım Haksızlığa uğrayan ikı sevgılinin aıleleri arasındakı sürtüşmeler. Yön: Muharrem Gürses. Oyn: Recep Kaymak, Ayşen Cansev (1984). Öiner Hayvam Ömer Hayyam*ın öyküsünü konu alan bir çalışma. Tunç Başaran'ın yönetmenliğindeOrçun Sonat ve Ba- har Erdeniz başlıca rolleri paylaşıyor (1973). Babalık (Father Figure) - Ailesinden uzak kalan biradam, dö- nüşünde çocuklanyla 'banşmak' zorunda kalır. Yön: Jerry London O>TI- Hal Linden, Timothy Hutton. Baba Yüreei Ümıt Besen'ın kendisi olarak oynadığı yapımda, kı- zının kaçınlacağı habennı alan şarkıcının ev huzuru kaçar. Yön: Nurettın trişen. Nazan Ayas da var. Firari Âşıklar Bır genç kız, sevgılisiyle birlikte, zorla evlendirilmek istediği adamdan kaçar. Nejat Saydam'ınfilmindeEk- rem Bora ve Sema Ozcan başrollerde (1970). Yağmur Yağmurlu bir havada trafık kazası geçırerek sakatla- nan bir genç kızın öyküsü. Yön: Orhan Elmas. Hülya Koçyiğıt, Ediz Hun başrollerde (1971). Ceıtıile Yaşamını sürdürmek içın çeşitli yollara başvurmuş bır kadının öyküsü. Sırn Gültekın'ın yönetmenliğin- de Yıldız Tezcan ve Turgut Özatay oynuyor. £1 Kapılan Çukurova'da ırgatlık yapan bır genç ile hizmetçı kı- zın öyküsü. Orhan Elmas'ın yönetmenliğinde Tank Akan ve Cavıdan Akyol başlıca rollerde (1988). AteşDagh Jüapısten çıktıktan sonra Çeşmede tutunmaya çalışan adamın peşıne bir kabadayı düşer. Yön: Temel Gür- su. Oyn: Kadir Inanır, Harika Avcı (1985). Cinayet Tanığı (Dead on Sight)- Bır üniversite ögrencısı genç kız, öl- müş bır katılı kâbuslannda görür. Yön: Ruben Preuss. Oyn: Jennıfer Beals, Danıel Baldvvin. Kulis (Back Stage) - Laura Branigan'ın yaşamının bir dö- nemi üzenne çevrilmiş bir yapım. Yön: Jonathan Hardy. Oyn: Laura Branigan, Michael Atkins. Kızıl Akrep (Red Scorpion) - Iki 'savaş uzmanı' ajan, Afrika'da bir ülkeyi 'kurtarmakla' görevlendirilır. Yön: Joseph Zito. Oyn: Dolph Lundgren. Emmet Walsh (1989). Baü Cephesinde Yeni Bir Şev Yok (All Quiet on the VVestern Front)- TRf. 1930 ve 79 yapımlanndan hangısını göstereceğinı bıldirmedı. Ola- sılıkla Delbert Mann yönetımındeki ikıncı çevrim. Bozdur Bozdur Harca 'Olacak O Kadar'dan aynlan Sınan Bengier'den 1994 tarihlı bir yeni yapım daha. Bir küp altın bulan dört kardeş. para harcamaya köyden kente gelir. Telemark Kahramanlan (HeroesofTelemark)-2. DünyaSavaşı sırasındaNa- zılerle savaşan N'orveç direnişi. Yön: Anthony Mann. Oyn. Kırk Douglas, Richard Harris (1965). Dava (The Trial) - Kafka'nın ünlü esennın yakın tarihli uyarlaması. David Jones'un yönetmenliğinde K. Mac- Lachlan, Anthony Hopkins, J. Robards var (1992). Küba Çıkarması (Cuba Crossing) - CIA ve mafya, Castro'ya karşı bir komplo ıçın güçlerini birleştirir. Yön: Chuck Work- man. Oyn Stuart Whitman, Robert Vaughn. Batakh Damın Kızı Bir köy dehkanlısı ile ağasının oğlu aynı kıza âşık olur. Zafer Davutoğlu'nun yönetmenliğini yaptığı filmde Ahmet Mekin ve Hüiya Aşan başrolde (1969). İntikam (The Avenger) - Bültenle kaynaklar birbirini tutmu- yor. Bültene göre 1961, kaynaklara göre 1960 Alman- ya yapımı olan filmin oyunculan da farkh. Vatan Sağolsun TGRT'nin 1994 yapımı, kendi üretımifilmlerdenbir kahramanhk öyküsü. Kunt Tulgar'ın yönetmenliğin- de Aytekin Akkaya ve Kaan Tulgar başrollerde. Hazreti Ayşe Show TVnin 'sahuradoğnı' fılmlerindenbirbaşkası. Yunus Yılmaz'ın yönetmenliğinde Aytekin Akkaya ve Selma Poyraz başrollerde (1987). KaraKartal Haksızlıklarla mücadele etmek için dağa çıkan bir eş- kıyanın öyküsü. Kemal Kan'ın yönetmenliğinde Eş- ref Kolçaİc ve Hülya Darcan başrollerde (1967). Siyah Tabakta Beyaz Ûzüm atv büiteninde yönetmem, oyunculan ve yapım yılı belli olmayan fılm, kaynaklanmızda da geçmiyor. Sahuru bekleyenler şansını deneyebılır. Zorro'nun Işareti (Mart of Zorro)- Egemen güçlere başkaldınnın yeni versiyonu. Yön: Don McDougall. Oyn. FrankLangel- la, Richard Montalban, Gilbert Roland (1974). 22 3C ( KORKU Yerli filmler 2230 (•_• UnU ^ «rnnı Yabancı filmler ) Izleyin ^Orta Halli Değmez OZLR Gazetemizin dünkü sayısımn TV programlan sayfasında Flash TV ve Cine 5'in yayın akışlarının yerleri kanşmıştır. Özür dileriz. Siyasal iktidan ve RTÜK'ü eleştiren Prof. Korkmaz Alemdar: Medyadan Frankeştayn yaratıldıHÜLYA KARABAĞLI ANKARA - Yayın kuruluşlanna tanınacak serbestının sının hâlâbelır- lenemezken, eleştıriler, "yasa hü- kümlerini uvgulamadığı" gerekçe- siyle Radyo ye Televizyon Üst Kuru- lu'nda (RTÜK) yoğunlaştı. RTÜK Başkanı Ali Baransel özel kuruluşlan, politikalannda, her şeye ticari bakmak ve programlannı izlen- me oranma endekslemekle sorgular- ken, Ankara Üniversıtesı Öğretim Üyesı Prof. Dr. Korkmaz Alemdar, RTÜK'ü, uygulamakla yükümlü ol- duğu yasaya rağmen sermaye kom- pozisyonunda koyamadığı smırlama- lardan dolayı eleştırdi. Üst Kuruİ'un yasa hükümlerinı uy- gulamama gerekçelerini "frekans planlaması" üzenne kurduğunu kaydeden Alemdar "Frekans plan- laması bir yönetmeiiktir, sınırlama ise yasa hükmüdür" dedi. Alemdar, medyadaki son gelışme- leri Cumhuriyet'e değerlendirirken, kamuoyunun rahatsızlığının, hakaret, aşağılama ve ıftira niteliği taşıyan ya- yımlardan kaynaklandığinı söyledi. "lnanılmaz rekabet, gazeteciye, ortak olmayan kurallar alanında inanılmaz derecede özgür ve sal- dırgan, bireyi de hiçe sayan bir tu- tum sergiletmektedir" diyen Alem- dar, bireyin her ne koşulda olursa ol- sun korunmaya alınmasını istedi. Alemdar şöyle dedi: "Kişi haklanna yönelik düzenle- melerin konu edilmesi, genellikle siyasetçilere yapılan eleştirilerden sonra gelmiştir. Yani medya siya- setçilere karşı özgür olmalı; eleş- tirme, oniarın haklarını bile gün- deme getirecek özgürlük ve hoşgö- rüye açık olmalıdır. Buna karşın, sıradan insanın şu veya bu şekiide taraf olduğu olaylarda acımasızca davranmamalıdır." 'ACIMASIZ REKABET' ÖRNEKLERİ 'Farkı fark ettirmek' adınaTRT'nin bugûne kadar kullanmadığı sözcük \e görüntüleri, özel TVlerin 'farkı fark ettirmek' için kullanması. sunuş ve üslup konusunda "acıması/. rekabet" olarak değerlendiriliyor. Çeşitli kanallarda. değişık günlerde yayımlanan programlarda "yakaladığımız" bazı ömekler şöyle: • Kerimof un, hürmetli Süleyman Ağa'ya nastl Özbek takkesi giydirdigi. • Oysa bu Kerimof denilen adamın, kendisi gibi diğer bir Rus ajanı olan Aliyev'den hiçbir farkı yok. • Gün geçmiyor ki Fenerbahçe'de yeni bir rezalet olmasın, yeni bir komiklık yaşanmasın. Zaten iş Dadaş başkandan kopuyör. • Bombacı Erol User ile palavracı Ömer Çavuşoğlu bırbirlerine girdiler. • O kadar matrak olamaz bizim televizyonlarimız. Bakıyonız, kürsüye çıkan seçmenine bir selam sarkıtjyor ve yerli yersiz konuşarak, hatta hıç ağzmı açip iki laf etmeden sıntıyor. Bu arada kameraman bizi niye çekmiyor diye sıziananlar. Iki defa kellesi görünecek de, akJı sıra meşhur olacak garibim. Hani üst kattaki Fatma hanım, balkona çamaşır asar, onun suyu aşağıya damlar, aşağıdaki hanım da bağinr ya, işte onun gibi, ciyak ciyak bağıran bir başbakan. Başbakan'la Maliye Bakanı'mn traşjarını dinlemek için mi?. • Son günlerin olay kadını Ayşegül Tecimer'in hayatı da firtınalarla dolu. Özellikle eşi Asil Nadir'den aynldıktan sonra çocuğu yaşuıdaki gençlerle yaşadiğı aşklarla dillere destan olmuş, ünlü yalısında verdiği çtlgın partiler günlerce konuşulmuştu. • Bereket versin ki, günümüz Türkiye'sinde teknolojiyi yakından izleyen ve iletişim çağınm gereklerine ayak uydurup, nimetlerini ayağımıza İ etiren finnalar da var. I Hani, cimrilik diyordum ama. böylesine pek az rastladım. Tarzan kardeşler bir alem, sakladıklan paralan son yirmi yılda ustaca yatınmlarla değerlendirmeleri halinde bugün birkaç milyarlık servete sabip olacaklan da avn bir merak konusu. • Kocasına meydan dayağı atan bir kadının görüntüleri de "oynama şıkıdım ştkıdım" eşliğinde sunuluyor. Avrupa Yaym Sözleşmesi ne diyor? ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Sözleşmenın 'yayıncının so- rumluluklan" başlı'kh 7. maddesi şunlan öngöriiyor: - Program hizmetlerinin sunuş ve içerik bakımından bütûn un- suıian, insan onuruna ve temel in- san haklanna saygılı olacak. - Edebe aykın olmayacak ve por- nografi ıçermeyecek - Şiddet eğilimini korüklemeye- cek veya ırkçı nefret duygulannı kışkırtıcı nitelikte olamyacak - Gençlerin ve çocuklann fizıksel. zıhinsel ve ahlaki gelişımin! zedele- yecek türden program hızmetleri, bunlann seyredılebılecegı zaman ve saatlerde yaymlanmayacak - Yayıncı, haberlerde gerçekler ve olayların doğru olarak sunul- masını sağlayacak \c özgürce ka- naat oluşumunu teşvik edecektir. Türkiye'nin. A\rupa Sınırötesi Televizyon Sözleşmesi ni onayladı- ğını ve buna bağlı olarak radyo ve te- levizyon yayınlannı düzenleyen bir yasa çıkardığını anımsatan Alemdar, bu kurallara "bağlayıcı nitelik taşı- yor" gözüyle bakılmadığını söyledi. Alemdar, siyasal iktidarlann önce yazılı basın daha sonra da özel kuru- luşlan kendisıne bağımlı kılmak için, haber, kamu fonlanyla çıkarlar sağ- lama bıçimindeki politikalannı sü- reklı kıldıklannı söyledi. Alemdar, "Böylece kitle iletişim araçların- dan bir Frankeştayn, canavar ya- ratıldı. Bu, mutlaka, kötüiük ya- pan ve her an herkesi parçalayacak canavar değildir ama, kontrolü güçleşen, bu kontrolü de kamu ya- rarı altında haber veren, bilgilen- diren devasa bir örgüt haline gel- mektedir. Çünkü bunları paraca desteklediğiniz zaman büyümekte- dirler. Gazetesi varsa, televizyon ve radyo sahibi olmaktadır. Aynı in- sanlar akıl veren kişiler durumun- dadır. Ve bunlar da önemli bir gü- ce ulaşınca paradoksal biçimde kendisini yaratanlara bağımlı kal- maktadır." Alemdar, medyaya ilişkin değer- lendirmelerinde, temel amacın, ya- yıncılıkta Batı standartlannda, özgür- lüğün geliştirilmesı olarak düşünül- meyeceğini vurgulayarak. "statüko- cu ve mevcut düzeni savunan ya- yıncılık, sanki demokratik, sanki çoğulculuk görüntüsüyle yapılı- yor"dedi. RTUK: Duyarlı davrândık ~~ RTÜK Başkanı Ali Baransel de ya- yın ilkelerini savsaklayan, daha önce- ki uyanlann gereğini yenne getirme- yen kuruluşlara "yayın durdurma" yaptınmının gündemde olduğu mesa- jını verdi. RTÜK'ün kuruluşundan bu yana yayın ilkelerine aykınhk yönünden 40'a yakın uyan cezasında bulundu- ğunu anımsatan Baransel. geçiş süre- since tanıdıklan iyiniyet tavırlann- dan olumlu yönde yeterince yararla- nılmadığına değinerek şunlan söyle- di: "Çeşitli uluslararası platform- larda Türkiye'nin insan hakları ve demokratikleşme olgusunun sü- rekli eleştirildiği \e tartışıldığı or- tamda, duyarlı ve dikkatli davran- dık. Açıkçası, yayını durdurma ve kapatma gibi yaptırımlardan uzak durmaya çalıştık. Ama üzüierek ifade edeyim ki bizim bu iyiniyeti- miz yeterince değeriendirilmedi veya da değerlendirilmek istenmi- vor." Show TV 22.30İ '32. Gün' dosyalanna kara mizah penceresi Ferhangî yaklaşımlarTV Servisi- "32. Gün" haber programının bu haftaki dosyalan "Memleketimden insan hakları", "Kim bunlar? Nereden öğreniyor- lar", "Aman petrol", "Mülkiye cuntası" ve "Televizyonu kapat- mayı unutmayın" başlıklannı taşı- yor. Mehmet Ali Birand ve ekibinın yayına hazırladıgı "32,Gün"ün bu akşamki bölümünde bir de "yeni muhabir" ekibe katılıyor: Ferhan Şensoj Tiyatrosanatçısı.programın çeşitli dosyalannda ekrana gelerek, olaylara "farklı bir pencereden" bakacak. Ferhan Şensoy bu akşam program içindeki ilk bölümünde "petrol boru hattı" ve "insan hak- ları" konulanna mizahı bir yaklaşım getiriyor. Projenin yarahcısı Deniz Arman. ele alınan dosyalara her za- man olduğu gibi 'ciddi' bir ifade ile değil, bıraz daha 'gülümser" bır tarz- da çözüm üretmek ıstediklenni be- lirtıyor. Programm ilk dosyasında Deniz Arman, 1994 yılında Türkıye'de ya- şanan insan haklan ihlallerinuı "çar- pıcı" bılançosunu çıkanyor ve hem "kurbanlar" hem de "yetkiüler" ile yaptığı röportajlan ekrana getin- yor. Bölümde ABD Dışışlen Bakan- lığı'nın ve ardından Uluslararası Af Örgütü'nün "ağır eleştiri" taşıyan raporlarına da yer veriliyor. Birand ise ABD'de. uluslararası demokrası ve insan haklan örgütle- rinin çalışma biçimlerini, para kay- naklannı araştınyor. Birand aynca yöneticılerden Güneydoğu'dakı bir Ferhan Şensoy, ilk kez çıkacağı '32. Gün'de boru hattı konusunu kendi bakış açısıyla değerlendirecek. (Fotoğraf: FİGEN YANIK). olayın ABD'ye nasıl ulaştığını, nasıl değerlendirildiğini ve Beyaz Saray'ı nasıl etkilediğini incelıyor. Birand, bir diğer dosyada Rusya Dışışlen Bakanı Birinci Yardımcısı Albert Çernişev ile Moskova'da gö- rüşerek Rusya yönetiminin petrol ve boru hattı konusundaki yaklaşımını ekrana getmyor. •Mülkive cuntası' başlıklı bölüm- de ise Murat Karayalçın, Hikmet Çetin, Deniz Baykal ve Mümtaz Sosyal'ın ortak özellikleri olan Mül- kiyeli oluşlan ele alınıyor. Programın son bölümünde ise Cü- neyt Ozdemir, Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ali Ba- ransel ile görüşerek 3984 sayılı Rad- yo ve Televizyon Yasası'nın yürür- lüğe girmesinin ardından TV kanal- lanna yapılan uyanlar hakkındaki açıklamalannı ekrana getınyor. Kıuiuıııuı iyileriııi Türldlereveriyoruz •TRT Yurtdışı Programlar Müdürü Seynan Levent, Avrasya yayınlan için 'bir zamanlann Moskova TV'sinden kötü' şeklindeki eleştirilere, "Türkiye Cumhuriyeti'nin sömürgeci bir tavn yok ki, böyle değerlendirilsin" dedi. TV Servisi - TRT Yurtdışı Prog- ramlar Müdürü Seynan Levent Or- taAsya'ya. belgeden gelen-efeştm- leri de göz önüne alarak yepyeni brr yayın sunmaçabası içersınde olduk- lannı söyledi. Levent, bu yayınlar- da kamu yayıncılığı ilkelerini de göz önünde bulundurduklannı ifade et- tı. TRT'nın Türksat İB uydusu üzennden Orta Asya'ya yönelik ya- yınlan konusundaki olumsuz eleşti- nlen benımsemediklennı söyleyen Seynan Levent, özellikle bu yayın- lann komünıst dönemdeki Mosko- va televizyonu yayınlanna benzetıl- mesi konusunda. "Türkiye Cum- huriveti'nin Orta Asya'ya yönelik bakışında sömürgeci bir tavrının olmadığı gün gibi aydınlıkken, 'Komünist dönemdeki Moskova te- levızyonu'benzetmesi son derece gereksiz bir benzetmedir" dedi. Sorulanmıza verdiği yazılı yanıt- ta, Orta Asya'ya yönelik yayınlan 27 Nisan 1992 yılında başladığını hatırlatan Levent, bu dönemde 57 derece doğu pozisyonundaki tN- TELSAT 5 F7 uydusundan yayın yapıldığını ifade etti. "Bu uydu Inclined Orbit vörüngesinde salı- nımı fazla olan bir uydu. Kulla- nım ömrü dolmak üzere olduğu için de salınımı her geçen gün ar- tıyordu. O nedenle bölgedeki in- sanlarla yaptığıouz görüşmeler- de, öncelikli isteklerinin görüntü- nün kalitesi olduğunu görüyor- duk" diyen Levent, bu teknık soru- nun 23 Eylül 1994 tanhınde Türk- sat 1 B'ye bağlandıktan sonra çözül- düğünü söyledi. Uydudan yere indi- rilen görüntülenn vericilere aktanl- ması için. o bölgedeki devletlerle yaptıklan görüşmeleri yoğunlaştır- dıklannı belirten Levent. 1994 yılın- da Kırgızistanla anlaştıklannı be- lirterek "Türkmenistan. Kazakis- tan ve Özbekistan'la da böyle bir anlaşma gerçekleştirme çabası içine girdik" dedi. Bölgeye yaptıklan yayınlardan örnekler veren Levent, bunlann ara- sında "Müzik Pınarı", "Bir Baş- kaGece", "Avrasya'dan Müzik" gibi müzik programlan, çeşitli bel- geseller ve aralannda " Alıştık Ar- tık", "Sonradan Görmeler"ın de bulunduğu dramalar olduğunu söy- leyerek. "Bütün bu bilgilerin ışı- ğında eleştirileri şö>le değerlen- direbiliriz. Böylesi bir düzenleme Ekim 1994 taribinde başladığı için henüz o bölgedeki izlev icileri- nıiz üzerindeki etkileri netlcşme- miş olabilir" görüşüne yer verdi. Avrupa televizyonlannda Amerikan yapımlannın yoğunluğu, konulmuş kotalan da deldi AB'de 6 snnrsız TV'yi suurlama kıizi GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM - Amerikan tele- vizyon programiannın Avrupa'da büyük egemenlik sahibi olmasına karşın önlemler almak için Brük- sel'de toplanan Avrupa Birliği Ko- misyonu. tek bir karar alamadan da- ğıldı. Toplantı konusunda komisyon başkanı Marcelino Oreja şu açıkla- mayı yaptı: "Kaç kişinin evet, kaç kişinin hayır dediğini söyleyecek halde değilim. En az on iki ayrı gö- rüş ortaya atıldı; tek birinde an- laşmaya varılamadı." Yine de şu anda geçerli olan 'sınır- sız TV olarak özetlenen AB'nın bu konudakı özel ılkelerinın değiştinl- mesı gerektiğinde çoğunluğun görüş birlığıne vardığı söylenebılir. Bugün geçerlı olan kurallara göre. Avrupa Birliği içindeki TV programlannın en az yansı, 'pratik olarak olanak varsa' Avrupa yapımı olacak. An- cak gerçek, çok farklı bir görüntü çi- ziyor. Avrupa TV kanallannda Avru- pa dışından gelen progjamlar büyük bir çoğunluk taşıyor. Orneğin, uzun filmlerin yüzde 80'i ve diğer prog- ramlann yüzde 55-60'ı çoğunluğu ABD'den olmak üzere, AvTupa dı- şından geliyor. Bundan önce Avrupa komisyonu, 'pratik olanak' koşulu- nun kaldınlmasını önermişti Yeni komisyonun başkanı, Fransız Jacqu- es Santer, 'kotalama yöntemine pek sıcak bakmadığım' açıklamış, bunun yerine Avrupalı TV program yapımcılanna destekte bulunarak ekonomik olanaklar tanınmasından yana olduğunu söylemışti. Şimdıki AB Komisyonu'nun sorunu da bu: Sınırlama mı, destek mı? Marcelino Oreja. bugün Borde- aux'da AB ülkelerinın kültür bakan- lanyla bir toplantı yapacak. Oreja, elinde, komisyondan gelen somut bir öneri olmadığı halde. mart ayının or- talanna doğru bir öneri olacağını ve bunu. 3 nisanda kültür bakanlannın olağan toplantısında sunacağını söy- ledi. TRT1 ~2L35\ 'Ateş Hattı' Sevgililer Günü'nde Ecevitier TV Servisi - "Ateş HattT'nda bu akşam, yannki Sevgililer Günü nedeniyle Ecevit ailesı ekrana gelecek DSP lideri Bülent Ecevit ve eşi Rahşan Ecevit'ın konuk olacaklan bölümde, program adına gönderilen basın büiteninde venlen bilgiye göre "46 yıllık aşklarının tüm ayrıntıları ve şimdiye kadar yayımlanmamış fotoğrafları" ekrana getınlecek. Reha Muhtar ve ekibinin yayına hazırladıgı programda bu akşam, geçen hafta yayımlanan "Bahar Bilecen'in dramı" başlıklı haber üzenne açılan kampanyaya yer veriliyor. Ateş Hattı ekibi. kalp hastası Bilecen için Sağlık Bakanlığı ıle De- vlet Bakanlığı'na konuyu götürdüklennı, ancak "bürokrasi savaşf'nın Bilecen'i ortada bıraktığını. olaya sivil kurumlar ıle yurttaşlann sahip çıktığını ortaya koyuyor. Bölümde, Türk Kalp Vakfı'nın "Bahar Gibi ler" adıyla ortak hesap açarak başlattığı kampa- nyaya yer venliyor. Ecevitier, 46 yıllık beraberiiklerinin öyküsüyle ekranda. (Fotoğraf: TARIK TINAZAY) atv 21.00\ 'Entel taciz' A Takımı'nda TV Servisi- Yazar Metin çan ve sunucu Alp Buğdaycı'nın ısımlerinin kanştığı ve kamuojiin- da 'entel taciz' adı takılanG.K.'ya saldın olayı, "A Takımı"nın son anda yayın akışına aldığı olaylar- dan. Savaş Ay ve ekibinın hazırla- dıgı programda bu akşam aynca geçen haftalarda ağırlık verilen. iki kişinin ölümüyle sonuçlanan yan- gın haberi de önemli yer tutacak. Bu bölümde, tstanbul Cumhuriyet Savcısı Avni Bilgin'in program bantlannı isteterek açtığı soruştur- ma dosyası ve tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın suçlamalara verdiği yanıtlar ekrana getirilecek. SevgililerGünü'nden birgün ön- ce iki "acıklı olav"a da yer vere- cek "A Takımf'nda, önce geçen hafta program ekibinın Oruç Baba Türbesi'nde yaptığı çekim sırasın- da aşkını milyonlann önünde açık- layarak ağlayan genç, sonra da pa- rasızlık nedeniyle evlenmek üze- reyken intihar etmeye kalkışan bır başka genç ızleyıci karşısına çıka- cak. "Küfürsüz maç olur mu", "Taraftar neden küfür eder" so- rulanyla gündeme getirilecek "tri- bün öyküleri" bölümünde de "A Takımı" taraftarlara "terbiyeli küfür" önerilennde bulunacak. Bir başka haberde de, bir koope- ratıfın yönetıcilennın. ıçınde ço- cuklarla birlikte bir gecekonduyu yaktıklan iddialan ekranlara eele- cek.