Katalog

11 ARALIK 1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Reklamlara sıkı denetim geliyor •ANKARA(A-A)- '"Tüketicinin Korunması Yasası" çerçevesinde oluşturulan Reklam Kurulu. reklamlara sıkı denetim getirmeye hazırlanıyor. Sanayi \e Ticaret Bakanlığı Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürü Salih Zeki Bengü. Reklam Kurulu tarafından ticari reklam ve ilanlara ilişkın ilkeler ve uygulama esaslannı" belirlemek amacıyla oluşturulan alt komıtenin. çalışmalarını tamamladığını söyledi. Alt komite tarafından belirienen \e Reklam Kurulu'nun reklamlan denetlerken nelere dikkat edeceğini içeren ilkelere son şeklinin Reklam Kurulu tarafından verileceğini belirten Bengü. reklamların 20 maddede toplanan kriterler dikkate alınarak denetleneceğini kaydetti. Alt komite tarafından hazırlanan tebliğ taslağına göre, reklamlar ile hıçbir fırma. endüstnyel ya da ticari faaliyet. meslek ve ürün aşagılanarak ya da alay konusu yapılarak kötülenemeyecek. Tebliğ ile çocuklara yönelik reklamlann da detaylı şekilde düzenleneceğini belirten Bengü, çocuklann aldatılmasına. yanıltılmasına \e özellikle istısmar edilmesine yönelik reklamların yasaklanacağını kaydetti. İşçilerin sahiplendiği Karabük Demir-Çelik, 60 milyon dolarlık yatınma hazırlanıyor Karabük'te istenirse oluyor• Çelikhane ünitesini tamamen değiştirecek olan işletme, bu kapsamda kontınü kütük, konverter, pota ocağı. kireç ve oksijen fabrikası da kuracak. Kontinü kütük için îtalyan Danilla firmasıyla anlaşan Kardemir yönetimi. konvertör yatınmını ise Erdemir'le birlikte gerçekleştirecek. Kardemir işçilere devredilmeden önce 48 milyon dolar olarak açıklanan kontinü kütük yatırımının şimdiki maliyeti ıse sadece 5.6 milyon dolar. AHMETÇEÜK Özelleştirmeyle işçilere geçen Karabük Demir-Çelik Fabrikalan 60 milyon dolarlık yatınma hazırlanıyor. Çelikhane ünitesini tamamen değiştirerek yeni bir sisteme ge- çecek olan işletme, bu kapsamda kontinü kütük, konverter. pota ocağı. kireç ve oksi- jen fabrikası da kuracak. Kontinü kütük için İtalyan Danilla firmasıyla anlaşan Kardemir yönetimi. kon\ertör yatınmını ise Eregli DemırÇelik Işletmeleri'y le birlikte gerçek- leştirecek. Kardemir işçilere devredilme- den önce 48 milyon dolar olarak açıklanan kontinü kütük yatınmının şimdiki maiıyetı ise sadece 6.5 milyon Isviçre Frangı (5 mil- yon 600 bin dolar) olacak. Yatınmlann dev- reye girmesiyle birlikte maliyeti ton başına 63 dolar aşağı>a çekecek olan Kardemir. üretim kapasitesini \e kalitesini de arttıra- cak. Satılamazsa kapaülacakh Özelleştırilemezse kapatılacak KİT"ler arasında yer alan. ancak daha sonrakı bas- kılarla çalışanlara ve Karabük halkına de\- redilen Kardemır'den yatınm atağı. Ikı yıI içınde 60 milyon dolarlık vatınm planladıklannı belinen Kardemir Genel Müdürü'Esat Özalp, çelikhane ünitesini ta- mamen yenileyeceklereni belirtti. Bu kap- samda kontinü kütük yatınmını da gerçek- leştireceklerini belirten Esat Özalp. hiikıi- merin 48 milyon dolar olarak açıkladığı ya- nrımı 5.6 miİyon dolara henı de aynt şirkete yaptırabilmek'rinin nedenini. ~Onlar iki ma- kine kurma> ı diişünmüş. Biz bu işi sadeleş- tirdik. Tek makineylesorunu çözeceğiz" de- dı. Çelikhane yatınmıyla birlikte gerçekleşe- cek, kontinü kütük. konverter. pota ocağı. kireç \e oksijen fabrikası yatırımlannın fa- izleriyle birlikte 60 milyon dolara mal oia- cağını belirten Özalp. maliyetin birbölümii- nü özkaynaklanndan bir kısmını da Av rupa bankalanndan alacaklan kredilerle sagla- yacaklannı söyledi. Erdemir'den destek Özalp özellikle dışandan alacaklan ma- kineler için teslimatçı kredısi kullanmayı planladıklannı kaydetti. Söz konusu kredi- nin ihracatı destek kapsamında kullandınl- dığını belirten Özalp. kredi şartlarını ise. •*Yahrımlan iki yıl içinde tamamlamayi planlnoruz, Bu nedenle krediler iki v ü öde- mesiz 5 yıl ödemeü olacak" dıye konuştu. Komertörü Eregii'den alacaklannı belir- ten Özçelik-tş Sendikası Karabük Şubesi yetkilileri. yatırımlann devreye girmesivle üretimin I milyon tona çıkacağını kaydet- ti ler. Son günlerde işletmedeki üretim düşük- lügününyüksekfmnlardanbırininonarıma alınmasından kaynaklandıgını dile getirdi- ler. Büyük fırını 60 günlüğüne durdurdukla- nnı belirten sendika yetkilileri. tuğlalann venilendiğini belirterek "Soğutma sistemi- ni yenileyerek daha modem bir hale geriri- tşletmeyi de\ ralan işçiler. hükümetin 48 miKon dolar olarak açıkladığı kontinü kütük >afınmı için a\nı firmavla 5.6 miryon dolara anlaştılar. yoruz. Kumanda odası da tamamen \enilc- necek. Fırın >eniden üretime başladığında kapasitesi de artacak" diye konuştular. Çelikhane yatınmıv la birlikte devreye gi- recek olhan kontinü kütük makinesi saye- sinde çeliğin ingot kalıplan halinde getiri- lerek taşınması ışlemi ortadan kalkacak. Çelikhaneden gelen malzeme direkt kü- tük makinesine sıirecek ve buradan hadde- haneye geçerek hemen işlenmeye başlaya- bilecek. Yatınmın başlangıçtan itibaren 20 ay sonra dev reye gireceğıni de belirten sen- dika yetkilileri, mali\etin düşmesinden kay- naklanan kazançlarının yılda 40 milyon do- lara ulaşacağını belirterek. "Sadecemaliye- tin düşürülmesinden kaynaklanacak kazançla yatıruıı I.S yıl içinde kendini amor- ti edecek" dıye konuştular. ANKARAPAZARI YAKUP KEPENEK Düzenbazlığın Böylesi Bu yazıda düzenbazlık. aldatmaca ve "düzene bağlılık" anlamında kullanılıyor. Son günlerde açıklanan "seçim bildirgeleri", kamu" oyu yoklamalarında önde gelen partiler arasındaki "çözümsüzlük benzeşmesinin" çok derinlere gittiği- ni kanıtlamaktadır. Seçim bildirgelerinin düzenbazlık ortaklığı, önce genel yaklaşımlannda görülüyor. Partilerin hiçbiri Tür- kiye'nin gelecek beş yılını kapsamlı ve bütüncül bir "büyük düşünce" düzleminin içinde göremiyor; ge- niş ufuklu politikalar öneremiyor. Bildirgelerde toplumsal barışı sağlamak üzere, ör- neğin "açık vedürüstyönetim", "devletisoyanlan ve işkencecileri dışanda tutacak ve düşünce suçlarını tümüyle kapsayacak" bir "genel af çıkanlması" gibi güncel yara sarma öngörüleri bulunmadığı gibi her alanı içerecek bir demokratikleşme ve buna bağlı ola- rak açık, etkın ve çağdaş bir yeniden kurumlaşma- nın da adlan geçmiyor. Anayasadan başlayarak ya- pılması gereken köklü bir demokratikleşme tasan- mından, seçim bıldirgelerinde eser yoktur. • Yönetimde ve kurumlaşmada yeniden yapılanma- yı öngöremeyen bu "eski yüzler". sıra ekonomi poli- tikalarına gelınce çok daha "katmerli" bir düzenbaz- lık gösteriyortar. Kimilerinın devlet borçlannı Hazine değil Merkez Bankası ödesin türünden salt "kurumsal" önermele- rine bakmayın, partilerin hiçbiri "enflasyonu en bü- yük halk düşmanı" sayacak bir ekonomi politikası önermiyor. Işsizliğin çözümünü aklınagetirmiyor, bu- nun için tutarlı, somut ve içeriklı politikalar getirmi- yor. Bunakarşıhk '7<üçüfcayr;nf/c/a/c/''farklılıklarbirya- na bırakılırsa hemen tümü ilginçtir, ekonomide "dev- letin küçültülmesı"nde bırleşiyor. Devletin küçültülmesi önermesi, -ki özelleştinme bunun bir alt öğesidir- eğitimden sağlığa, ulaştırma, enerji ve liman-yol gibi altyapı yatınmlarından sosya) güvenliğe, evet sosyal güvenlige tüm geleneksel ka- mu alanlannın özel kesime bırakılması anlamına ge- lır. Tüm partiler. bu konuda görüş bırliğine ulaşmış bu- lunuyor. Seçim sonrası ortaklıklarının temelleri bildir- gelerle bu yöntemle atılmış bulunuyor. • Arkası 19. Sayfada DUNYA EKONOMISINE BAKIŞ ERGİN YILDIZOĞLU / LONDRA Avpupa para birliği sureci... Bu hafta Avrupa Para Birtigı sürecı- nın 3. ve son aşamasına girme ha- zırlıklan hızlanırken ortaya da girtik- çe gerçeküstü hale gelen bir görüntü çık- maya başladı. Avrupa Komisyonu Başkanı Jack San- ter'e göre "7999 randevusunu kaçınrsa Avrupa Para Birliği yıllarca gecikir" (Fi- nancial Times, 8/12/95). Eski ftalyan Dışiş- leri Bakanı Berlusconi'nin partisi Forze Italıa'nın liderlerınden Antonio Martino'ya göre "Avrupa Para Birliği'nin, başarı şan- sı yok" (Wall Street Joumal 6/12/95). Kohl ve Chirac'ın ortak açıklamasına göre "Hiçbır üye ulkenın birlik sürecını veto et- mesıne izin venlmeyecektir" (Baden-Ba- den Zirvesi). John Major soruyor: "Avru- pa Para Birliği dışında kalanlann durumu. tek para birimı ve birleşık pazar açısından ne olacak?" italya, Portekiz ve Yunanistan merak ediyor. "Para birliğinden sonra fon- ların dağılımı ve genışleme sorunlan ne olacak" (The Economıst 9/12/95). "Bun- destag Avrupa Para Birimi'nin isminin Eu- ro olmasını ıstediğini açıkladı." (Le Mon- de 9/12/95). Bu sırada, Fransa'da işsizli- ğe çare bulmak vaadi ile seçimleri kaza- narak hükümet olan muhafazakârlar, da- ha sonra da bir "U" dönüşüyle, Maast- richt kriterine (bütçe açı- ğı ve kamu borçları sıra- sıyla GSMHnın yüzde 3'ünü ve yüzde 60'ını aş- mayacak) uymak için ka- mu harcamalarında ke- sinti yapmaya kalkınca başlayan grevler genişle- yerek 3. haftasına giriyor. Bu hafta açıklanan ra- kamlar Fransa'dan sonra Almanya'nın bile Maast- rıcht ölçütlerine uyması- nın tehlikeye girebilece- ğini gösterdi. Rakamlara göre Alman ekonomisi I- II. üç aylık dönemde, II. üç aylık döneme göre ne- redeyse hiç büyümedi, bir yıllık büyüme yüzde 1.5'te kaldı ve işsizlik tek- rar artmaya başladı. Bi- lindiği gibi bütçe açıgını • Avrupa Komisyonu Başkanı Jack Santer'e göre "' 1999 randevusunu kaçınrsa Avrupa Para Birliği yıllarca gecikir'" Eski İtalyan Dışişleri Bakanı Berlusconi'nin partisi Forze Italia'nın liderlerinden Antonio Martino'ya göre "Avrupa Para Birliği'nin. başan şansı yok". Kohl ve Chirac'ın ortak açıklamasına göre ise, hiçbir üye ülkenin birlik sürecini veto etmesine izin verilmevecek. ve borçlan azaltmak için sadece kamu harcamalarında kesinti yapmak yetmiyor. Diğer taraftan resesyon sırasında yükse- len işsizlik ve gerileyen vergi geliriert büt- çe açıklannı ve kamu borçlarını artmaya zorluyor. Bu koşullarda Avrupa Para Birli- ği için gerekli "ülkelerarası benzeşme ko- şullan" (convergence criteria) galiba her- kesin birlikte resesyona girmeyi başarma- sı ve hızla Maastricht koşullarından uzak- laşması ile kendini gösterecek! Almanya istiyor mu? Bu karışıklık içinde, Almanya Merkez Bankası Direktörü Hans Teitmeyer ve Maliye Bakanı Theo VVeigel'in Para Birli- ği için gerekli koşulları daha da ağırlaştı- racak ve üye ülkelerin manevra alanını azaltacak ek tedbirler önermeye başla- maları. "Almanya bu birliği gerçekten is- tiyor mu" sorusunu ister istemez günde- me getirdi. Biliyorum, ilk anda saçma gibi görünüyorbu soru. Ama VVeigel'in geçen- lerde sunduğu uyum koşullarına bakıp da başka türlü düşünmek zor. VVeigel'e göre Avrupa Para Birliği gerçekleştikten sonra üye ülkeler bütçe açıklannı, GSMH'lerinın ortalama yüzde 1'i civannda tutacaklar. Bunu başaramayanlar ise GSMH'lerinin yüzde 0.25'i kadar bir miktarı ortak bir fo- na geçici bir süre için ve faizsiz olarak ya- tıracaklar. Eğer iki sene içinde bütçe açı- ğı azalmazsa söz konusu ülke bu parayı da gerı alamayacak. Bu koşullarda bütçe açığı olan bir ülke 2-3 yıl içinde GSMH'si- nin yüzde 2-3 gibi önemli bir kısmını ceza olarak ödemek zorunda kalabilir. Para- doks ortada: Bütçe açığı olan bir ülkeyi, yardımcı olmak yerine, bütçe açığını ağır- laştıracak bir ceza uygulayarak bütçe açı- gını kapatmaya zbriuyorsunuz. Bu para- doks Almanya'nın iç politika sorunlannın tüm Avrupa'yı nasıl etkilediğıni gösterme- si açısından da bir başka öneme sahip. Al- manya'da hükümet kamuoyunu Alman Markı'nı bırakarak Avrupa"nın diğer zayrf ülkelennin ekonomilerinin de izini taşıyan. bir başka para birımi ile değiştirmeye ik- na etmek için diğer Avrupa ülkelennin pa- ralannı Alman Markı kadar istikrarlı bir ha- le getirilmeye kalkıyor! Bu ise diğer üye ül- kelerin giyemeyecekleri kadar dar bir ce- ket. Dahası, birliğin gerçekleşmesi aşa- masında. bankaların ve malı piyasaların uyum sağlayabilmesi için kimin ortak pa- ra birimine katılıp katılmayacağını, iki yıl önceden bilmeleri gerekiyor. Öyleyse or- tak para birimine ilişkın istikrar koşulları- nın 1997'de uygulanmaya konması gere- kir. Halbuki, 1997'de Avrupa ekonomileri en iyi koşullarda bir durgunluktan çıkıyor, daha gerçekçi olursak bir durgunluğun or- tasında ışsizliği ve kamu harcamalannı art- tıran gelirleri azaltan basınçlarla boğuşu- yor olacaklar. Üstelik, 1998'de, yani Ortak Para Biri- mi'ne geçiş tarihinden bir sene önce, Al- manya'a şansölye (devlet başkanı) seçim- leri var. SDP lideri Oskar Delafontain'in Avrupa Ortak Para Birımi ve Alman Mar- kı'ndan vazgeçmek ko- nulannı Hırıstiyan Demok- ratlara ve Kohl'e karşı şid- detle kullanmaya kararlı olduğu görülüyor. Bu ko- şullarda Almanya'da hü- kümetin Avrupa Para Bir- liği konusunda herhangi biryumuşamaya gitmesi- nin olanağı da yok. Daha önce, Almanya, Doğu ile Batı Almanyaların birleş- mesi sürecinde oluşan mali yükü, vergiler yerine borçlanmayla karşılama- ya kalkmış ve böylece Av- rupa Birliği ülkelerinı cid- di bir ekonomik baskı al- tına almış, maliye ve para politikalarını kısıtlayarak faizleri düşürmelerine ola- nak tanımamış. 1990'la- - ^ - — ^ ^ ^ ~ rın başındaki durgunlu- ğun daha da derin yaşanmasına yol aç- mıştı. Hükümetlerin faız ve döviz politika- larında zorlanmaya başlamalan piyasala- rın, işsizliği ve durgunluğu düşünerek hü- kümetlerin bu tutumuna karşı spekülas- yon yapmalarına. böylece de 1992 ve 1993'te Avrupa'da şiddetlı parasal krızle- re yol açmıştı. Şimdi de Alman ıç politika sorunlan Avrupa ülkelerine ek yükler ge- tirmek üzere. Diğertaraftan VVeigel'in ileri sürdüğü ko- şullar Avrupa Para Birliği gerçekleştikten sonra (eğer gerçekleşirse) içinde kalmanın da en az girmek kadar zor olduğunu gös- teriyor. Avrupa Para Birliği içinde üye ül- kelerin ortak bir para birimini koruyabil- meleri için uymaları gereken koşullar, bu ülkeler için özellikle bir ekonomik durgun- luk sırasında yaşamı iyice zorlaştrmaya a- day. Dövız oranları. 1999'da geri dönüle- mez bir şekilde, birbinne kilitlenecek. Bun- dan sonra. VVeigel'in önerilerini de göz önünealdığımızda, üye ülkeler açısından, bir durgunluk sırasında döviz. para ve ma- liye politikalarını kullanarak ekonomiyi canlandırma opsiyonunun gündemden çı- kacağını kolaylıkla ileri sürebiliriz. Bu pa- ra ve maliye polıtıkaları devreden çıkınca da gerıye sadece, ücretler ve üretkenlik, özetle emek sürecı ve emek pazan üze- rinde etkin olan politikalar kalıyor. Böyle- ce devletin emek pazan ve iş sürecine iliş- kin politikalar dışında elini ekonomiden çekmesi planlanıyor. Sadece bu senaryo bile, ışsizliğin tekrar yukselmeye başladı- ğı ve pıyasa temelli politık programlara karşı halk arasında genelde bir güvensiz- liğin gelışmekte olduğu bir ortamda, Av- rupa Para Birliği'nin ne kadar gerçeküstü bir hale geldiğıni göstermeye yeter şanırım. inanmazsanız Fransa'ya bakınız. Üstelik sırada daha Belçika ve İtalya var. MEDA MEŞRUBAT DAĞmM v« TİCARET ANONİM ŞİRKETİ YÖNETİM KURULU BAŞKANUĞrNDAN Şirketimizin ORTAKLAR OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL TOPLANTISI 28 Aralık 1995 Perşembe günü, saat 11.00'de Esenboğa Yolu, 18. km. Altmdağ, Ankara adresindeki Şırket Merkezinde aşağıda yazılı gündem maddalerini görüşmek üzere yapılacaktır. Bu toplantıda hazır bulunacak ortaklarımızın gerek kendilerine ve gerekse temsil edecekleri diğer pay sahiplerine art pay senetlerini veya bunlara sahip olduklarını gösteren belgeleri anılan toplantı günündan bir hafta önce Şirket Merkezine tevdi etmeleri gerekmektedir. Ortaklarımızın sahip olduklan pay senetlerini; - Şirket Merkezine makbuz mukabilinde teslim etmeleri, - Veya bu senetleri toplantı sonuna kadar muhafaza edilmek üzere herhangi bir bankaya tevdi etmek suretiylo bu bankadan, teslim edilen pay senetlerinin kıymeti, adet ve numaralarını gösteren bir makbuz alarak, bu makbuzu Şirket Merkezine getirmeleri veya postalamaları gerekmektedir. Toplantıya katılamayacak pay sahiplerinin kendilerini temsil ettirmek istedikteri takdirde yukarıda belirtilen hususları yerine getirdikten sonra sair pay sahiplerine veya başka şahıslara aşağıdaki örneğe uygun olarak düzenlenmiş "Vekaletname'nin toplantıya katılabilmek için ibrazı gereklidir. Sayın ortaklarımızın bilgilerine arz olunur. MEDA MEŞRUBAT DAĞIT1M ve TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 28 ARALIK 1995 TARİHÜ OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL TOPLANTISINA AİT GÜNDEM 1. Açılış, Başkanlık Divanı'nın oluşturulması, 2. Başkanlık Divanı'na toplantı tutanaklannı tüm katılanlar adına imza yetkisi verilmesi, 3. Geçmiş Yıllar dağıtılmamış karların ve Olağanüstü Yedek Akçelerin kanuni sınırlar dahilinde olmak kaydı ile ortaklara mevcut payları oranında dağıtılması hususunda ki teklifin görüşülmesi, 4. Dilekler. ' ' MEDA Meşrubat Dağıtım ve Ticaret Anonim Şirketi .. .. VEKALETNAME ÖRNEĞİ MEDA MEŞRUBAT DAĞITIM ve TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Yönetim Kurulu Başkanlığı'na Şirketimiz ortaklarınca 28 Aralık 1995 Perşembe günü saat 11.00'de yapılacak olan Ortaklar Olağanüstü Genel Kurul toplantısma ve toplantıda gerekli nisap sağlanamaması veya toplantının herhangi bir nedenle ertelenmesi üzerine yapılacak diğer toplantılara katılarak; beni / Şirketimizi temsil etmek, Kanun ve Ana Sözleşme hükümleri uyarınca haiz bulunduğum / bulunduğumuz bütün hissedarlık haklarımı / haklarımızı kullanmak, özellikle oy vermek ve toplantı tutanağını imzalamak veya gerektiğinde imzalanması için Başkanlık Divanı'na yetki vermek üzere 'ı vekil tayin ettiğimi /ettiğimizi beyan ederim/ederiz. Saygılarımızla, Vekil Eden Ortak ,, , Adı Soyadı / Ünvanı İmza / Kaşe - İmza ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ'nde sizi, özlediğiniz soruınluluklar bekliyor. Tel.: 275 50 82 ANSAN ANKARA GIDA MEŞRUBAT ve MEYVE SULARI SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ YÖNETİM KURULU BAŞKANUĞI'NDAN Şirketimizin ORTAKLAR OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL TOPLANTISI 28 Aralık 1995 Perşembe günü, saat 10.00'da Esenboğa Yolu, 18. km. Altmdağ, Ankara adresindeki Şirket Merkezinde aşağıda yazılı gündem maddelerini görüşmek üzere yapılacaktır. Bu toplantıda hazır bulunacak ortaklarımızın gerek kendilerine ve gerekse temsil edecekleri diğer pay sahiplerine ait pay senetlerini veya bunlara sahip olduklarını gösteren belgeleri anılan toplantı günündeabif hafta önce Şirket Merkezine tevdi etmeleri gerekmektedir. Ortaklarımızın sahip olduklan pay senetlerini; - Şirket Merkezine makbuz mukabilinde teslim etmeleri, - Veya bu senetleri toplantı sonuna kadar muhafaza edilmek üzere herhangi bir bankaya tevdi etmek suretiyle bu bankadan, teslim edilen pay senetlerinin kıymeti, adet ve numaralarını gösteren bir makbuz alarak, bu makbuzu Şirket Merkezine getirmeleri veya postalamaları gerekmektedir. : . . . . Toplantıya katılamayacak pay sahiplerinin kendilerini temsil ettirmek istedikleri takdirde yukarıda belirtilen hususları yerine getirdikten sonra sair pay sahiplerine veya başka şahıslara aşağıdaki örneğe uygun olarak düzenlenmiş "Vekaletname'nin toplantıya katılabilmek için ibrazı gereklidir. Sayın ortaklarımızın bilgilerine arz olunur. ANSAN ANKARA GIDA MEŞRUBAT ve MEYVE SULARI SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ 28 ARALIK 1995 TARİHÜ OLAĞANÜSTÜ GENEL KURUL TOPLANTISINA AİT GÜNDEM 1. Açılış, Başkanlık Divanı'nın oluşturulması, 2. Başkanlık Divanı'na toplantı tutanaklannı tüm katılanlar adına imza yetkisi verilmesi, 3. Geçmiş Yıllar dağıtılmamış karların ve Olağanüstü Yedek Akçelerin kanuni sınırlar dahilinde olmak kaydı . ile ortaklara mevcut payları oranında dağıtılması husu- sundakı teklifin görüşülmesi, 4. Dilekler. ANSAN Ankara Gıda Meşrubat ve Meyve Suları . . Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi VEKALETNAME ÖRNEĞİ ANSAN ANKARA GIDA MEŞRUBAT ve MEYVE SULARI SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ Yönetim Kurulu Başkanlığı'na Şirketimiz ortaklarınca 28 Aralık 1995 Perşembe günü saat 10.00'da yapılacak olan Ortaklar Olağanüstü Genel Kurul toplantısma ve toplantıda gerekli nisap sağlanamaması veya toplantının herhangi bir nedenle ertelenmesi üzerine yapılacak diğer toplantılara katılarak; beni / Şirketimizi temsil etmek, Kanun ve Ana Sözleşme hükümleri uyarınca haiz bulunduğum / bulunduğumuz bütün hissedarlık haklarımı / haklarımızı kullanmak, özellikle oy vermek ve toplantı tutanağını imzalamak veya gerektiğinde imzalanması için Başkanlık Divanı'na yetki vermek üze- re 'ı vekil tayin ettiğimi /ettiğimizi beyan ederim/ederiz. Saygılarımızla, **-- - • : - •.•- • Vekil Eden Ortak Adı Soyadı / Ünvanı İmza / Kaşe - İmza