07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 ARAUK 1995 PAZARTESİ 12 mziYAzı Mizah devlerinden "ŞOK" açıklamalar ö y l e ş i t e r : M e t i n H a k y e r ı Ceviz Ali Hududi, memleketin durumunu 'oradan' kusbakışı yöntemiyle değerlendîriyor: Çillerelimizde yetişseydi, olurduAdl: Ceviz Ali Soyadl: Hududi Doğum Tarihi: 1991 DOğum Yerİ: Nankör Dergisi 'Hakkaten" köşesi SommlUSU: Kader Medeni Hali: Mcvta - Sayın Ceviz Ali Hududi, Tiirkiye'nin durumunu 'oradan' nasıl değerlendiri- yorsunuz? CE\ İZ ALİ HIDLDİ-Bırne\ı kusba- kışı şeklınde ızlıvoruz. Hakkaten gülüyo- rum bak ulan... HepM de çuvallamıştıryani kaşalotların. öylc bakmak lazım... Tabıı. bızdeıı sonra toparlanamadılar. Biz pek çok hadiseyi. adeta kurcalamak ve boznıak şeklınde vaptığımız için. şimdi hıçbin düzeltemıyor. Mümkün degıldir, onu dr .öyleyeyim... Tek çareleri bizim bıraktıgımız yolda. i- nat etmesinler hiç boşuna. a> nen devam et- meleridir. Elleri mahkûm. boşuna vani kıl- lık yaparak şu cennet \ atana zaman kaybet- tiriyorlar - Sizce neler yapılması gerekhor? CE\ İZ ALİHLDUDİ- Bak ş\mdi. bı- raktığımız nokta itibanyla. . İlkönce yapı- lanlan tersyüzetmeye kalktılar. Baktılarol- muyor. bu sefer de apışıp kaldılar. 4 sene kaybettirdiler memlekete... Şımdi bız ne de- diysekonuyapmaları lazım. Işte Güneydo- gıi meselesi.. Biz onu vaktinde dedik, fe- derasyon dahil. her şeyı tartışmak lazım. Büyük oynayacaksın. Korkakoynarsan seni yerler... Sen iste is- teme. kim takar seni, dünyada o istikamete doğru bir trend var. Sen onlardan atik davranıp malı götiire- ceksin. Yani oradakı Kürtlerı nasıl kapanm diye düşüneceksin... Bunun yolu federasyon olmuş. kıl olmuş. yün olmuş... Şimdi Ha- kurk'a birGallena açsan ne kaybedersın?... Yurtdışındakilere oy hakkı kapsamına Ku- zey Irak'takilen de alsan ne olur?.. Hüüp dıye ne kadar Kürt varsa sisteme emersin. Anayasa Mahkemesi'ni kaldıra- caksın. Hak. hukuk. kura! ne varsa, çok de- ğil, birseneliğine kaldır, meseleyi kendi ha- line bırak. bır sene sonra her şey kendiliğin- den ray ına oturur. alayı apışıp kalır. Bunlar- dao beyin yok... Aslında bu memleketin önünde Allah'ın hacet kapılan açılmıştır. ama bunlartırsak. Ödlen şeylerine kanşıyor. - Günırük birliğinin neden olabileceği olunısuzluklar \ar mı sizce de? CEVİZ ALİ HLDLDİ- Varyadayok, me\zu o değil be gözüm.. Viesut yine yan çiziyor. Ve birtakım kaşalotlar da. . Burada da aynı taktiği tatbık edeeeksin. Önce gir. sonra düşün... Sen ne ıs- tiyorsun. A\ rupa'dan olav ım. rahat edey ım. E. o za- man bışgılla gılsın işın şekil şartlannı... Yani ne olaeak. en kötüsü?.. Sanayıını ezdiler: ezsınler!.. Senın altında hızlı kaçan bir araba olaeak mı. Türk ya da Alman?.. Ne fark eder'' Arabana binip kok- ledin mi. manita da vanında. ulan memleket elden gıdivor. emperyalizm geldj mi diyeceksin? Aklın fikrin kanyı eve atmakta. Öyle değil mi. açık ko- nuş?.. Yani. dünya globalleşmeye gıtti. Millı degerler vesaire. aşıldı bunlar be! Çıkanm nedir. ona baka- caksın fert fert... Genış düşün arkadaşım, bir Hol- landalı gibi yaşıyorsun. çok mu takarsın bayrağın hangi renk olmuş'1 .. Resmı dil Ingilizce?.. Yaşama- na bakacaksın bir yerde.. Vizyonun bu olursa, clıange edebilirsin talihini - Sjz Mesut \ ılmaz'a dargınsınız, ama Kor- kut Özal A.NAP'a girdi. Ne diyorsunuz bu du- ruma? CEVİZ ALİ HUDUDİ- Ben zannediyorum. Korkut'un Mesut'tan ıntikamımızı alması lazım. Hadıse o şekilde. o sebeple girmesi şeklinde... Hak- katen dersıni venrse Rızelıve. bizim de burada yağ- larımız erırbak. zevkten... Rüvasına da sıırdık vanı bizburadan Korkut'un. Ne iş ne ayak birader. mahiyetinde... Bıze söyledi- ğı de odur. merak etme sen şeklinde. Bazı tavsiye- lerimız de olmuştur kendisine, şöyle şöyle yapar- san bışgıllarsın dıye Mesut'u... - Neler ta\si>e ettiniz? CEVİZ ALf HUDUDİ- Şimdi diyorki Rizeli. bır nevı o bizden arakladığı bir şeyle. beceremez- sem 4 sene sonra karşınıza çıkmam. diyor A\ nı bi- zim gözükara karakterimizden medet ummadır bu da bak ha! Bizim de girişimiz öyledir dıkkat eder- sen. 83'tegirerken. Birbavramlık.bıridamlıkgöm- leğimiz var, demişizdir. Korkusuzca. kafadan gir- dık. Herzamannskalmışızdır... Burada da öv le. a- ma onu sonra anlatayım... Ben kafama koyduğumu yapanm arkadaş. Nedır ceremesı? Pay the bıll Va- ni, icabında faturayı da öderiz hadisesi... Çok da şe- yi ihlal ettik korkmadan hiç Assalar kaç yazardı netıcede? Zıra o dünya ge- çicidir. esasen bu taraf mülıim. biz ona inanmışız. yani Hak'ka hızmet. halka hizmet mantalıtesı şek- linde. Halk anlamadı. astı seni Olsun Hakk-ı Te- ala hizmetın karşılığını da her zaman verir. Bizim asıl hızmetimız onadır. Şimdi Mesut bır nev ı bu nu- marayı kapmış olab'lir bizden. Esas itibarıyla bu bir kıvırmasıdır da onun. Beceremeyeceğıni kendi de bilmesı lazım. O hiçbir meseleyi; sen kim. çözmek kim be?.. Onun yolunu yapıyor şimdıden. Cheap hero ayagına yartı Rizeli. 4 sene sonra. 'olmadı. a- ma sözümüzü de tuttuk, gidiyoruz' diveeek... Tavsiye meselesine gelınce Korkut'a. . Birne\i işi sağlama bağlamak içın. önce tedbir sonra tevekkül hadısesıdır o. dedik kı rüvasında Korkut'a. içerde adeta bır muhbir şeklinde çalışarak. muvaffak ol- masına da mani ol bakalım. muhtelif fren hareket- leri yaparak... Dört senede ayağı kaysın... Onun ye- rıne kendinı niçın düşünmüyorsun be gözüm. de- mışizdiryani biradere. Geç başa, sıkıştığın yerde de biz rüya şeklinde devreye gireriz. Ben burada onun nezdinde lobini de yapanz şeklinde. -Korkut Bev'in yanıtı neoldu savın Hududi? CEVİZ ALf HUDUDİ-O esnada'o uyuyordu... Yakında icraatına bakın anlarsınız, tav siyelerimize riayet etmiş mi or not... Tabii. abi sözünden de çık- maması: onu da bekleriz. açık seçik ifade edeyim. - Orada da risk aldığınızdan söz etmiştiniz az önce? CEVİZ ALİ HUDUDİ- Evet Daha önce de söyledik onu. yani buraya gelmenin hemen akabin- de... Bizde öyle yatıp uyuma hadisesi yok. Ve tabii. asıl hizmet verilecek yer olarak. oradayken de bu- rayı görmemiz hasebiyle. esas şeyimiz de. burada bir bakalım, neler yapabiliriz olmuştur ilkşeyimiz.. Tabii. bir nevi son derece saygı çerçevesinde. Ora- da, anayasayı bir defa ihlal etmekle bir şey olmaz yaklaşımı yerine burada daha ihtiyatlı olarak. yani bir revulationer değil de, bir reformisthüviyetinde. şöyle olsa daha ıyı olmaz mı... Hakkaten. gücüne gitmesin. ama bunca asırlık ve her- kesin idaresıni üstlenmış birsistem olarak, buradakı sistemin de. onu bir de\ lete ben- zet. hantallaşması kaçınılmazdır. Bızıyini- yetle ve nasıl daha iyi ışler zihnıyetınden îıareketle\aziyetebırbaktık Hatırlarsınız, Sırat Köprüsii'nün özelleştinlerek geçışin paralı olması. Kevser Şarabı'nda yine bir özelleştınlmeyegıdılmesı... Bunlan ilk de- fa teklif eden biz olmuşuzdur yani. gelir getmez... O günden bugüne de boş otur- madık. yapılması icap eden birçok da şey mevcut. bazı tekliflerimiz olmuştur. Kay- nayan kazana atma gibi fizıki cezalar yeri- ne. ekonomik suça ekonoınik ceza şeyin- den hareketle. para cezası. niye olmasın?.. Veyahut da. köprüden geçerken günahı çok olması sebebiyledüşen...Onlanda sisteme entegre edilebilir. Düşüp ka>bedeceğıne, yani cezalı tarafa aynlacağına. geçerken ayağına bir lastik bağlayarak, bagicampink hadisesi gibi. aşağı bir düşer. bir çıkar yi- ne... O korku onun yüreğinı ağzına getire- ceği için. o. ona bir ders olur zaten kafi de- recede. Ve kati >urette töv be eder. Bir re- alize et kafanda. kafa üstü kaynar kazana çakılırken düşüp. son anda lastik gerilıyor ve köprüye. düştuğün yere geri konuyor- sun. O korku, Allah korkusu adama yeter... Sonra cezasizlar tarafına alınabilır o .. Bu tabii. bizim ikı eğılımı, burada ikı eğilim mevcut bılıyor^un, günahkâr ve günahkâr olmayan. işte o iki eğilımı bır çatı altında toplayarak... Bır nevi yüzde 99'la ıktidara gelnıek gıbı... Bö>le teklif \e çalışmalan- mız, müsaade ölçüsünde oluyor... - Bu tekliflerinizi sundugunuz oldu mu? CEVİZ ALİ HUDUDİ- Henuz o mer- haleyegelmedik.vanithınkingmerhalesin- deyiz daha. Her zaman o taktığımız vardı bi- zim zaten. önce sızdırmak suretiyle bır ne- vı kamuoyu oluşturma şeklınde, gündem belirlemeyi ınhısannda tutma hadisesi... Mesela biz burada eskı ABD başkanlann- dan Kennedy ve yine eskı IMF başkan ve üyelerınden burada olanlar da imkânlar da- hılınde temasımız olmuştur. Hakkaten. bu görüşlenmızonlan daentereseettı. Bılhas- sa burada yiyıp ıçip yatılan kısımda mey- dana gelen o sart'ıyat bir kemer sıkma polı- tikasıyla. bır nev ı ikinci bir 24 Ocak tedbır- leriylegiderilebtlırmi şeklinde IMF'cılerın de alakasına mazharolduk yani.. Kennedy ıle de şeyimiz oldu. Ona söyledik yani. Do- muzlar Körfezi Çıkarması bir hata olmuş- tur Kübaya dedım. elinı tutarak. . Hakka- ten, Kennedy de bize hak vermıştir. That's right. cevabını aldık. Gerek çıkarma vege- rekse ekonomik ambargo şeklinde vaklaşmak Kü- ba'ya, onun yanlış olduğunu sövledik. Aksine, Amerikan mallannı Küba yabırmüddetlığinesüb- vansıyonlu fiyattan pompalayarak. Amenka'va ve serbest ekonomıve miiptela edilebilırdi Küba. Hal- kı bir defa alıştırdın mı Amerikan mallanna, Cast- ro mastro dınlemez... Castro buraya gelince ona da söyleyeceğız yani hatalarını. - Seçim sonucu üzerine tahminleriniz var mı? CEVİZ ALİ HUDUDİ- O husus beni ırgalamı- yorgüzel kardeşim... Mesut ta iş yok. o hâlâ eskı ka- fada olması lazım. Bunlar Demirel ekolü, kokmaz - bulaşmaz mahiyetinde. Çözüm üretemezler. Ece- vit, Türkeş, Erbakan. koktu o avaklar. Ben Çil- ler'den bır mıktar umutluydum. ama o da kıvırama- dı. Belkı tek başına gelirse. bir bakmak lazım. On- da öyle bir zihniyet görüyorum ben. Önce dağıtıyor. sonra toplamaya bakıyor. Ama acemi... Demirel'e gitmeyip vaktinde. bizim elimizde yetişseydi. yani devamımız olabilırdı... Yapılması icap edenleri bız bol bol söyledik. Onları vapan kazanır. kim olursa olsun... Ben tüyeyim gözüm... Kıllandım. Ceviz Ali Hududi uzaklaştıktan sonra, pabuç- ları ters givdirilmiş iki şeytan gelerek Ceviz Ali'vi soruvorlar... Biz de söyleşi mahallinden ayrılıyoruz. Yarın: ökkeş'in annesi ve Erdener abi « * t 4 r POLİTtKAVEOTESİ MEHIV1ED KEMAL Elektronik Aygıtlar... Nasrettin Hoca'nın torunlarından biri, seçimler- de aday olmuş. Bu torun, eski poturlu torunlarına benzemıyormuş. çağdaş bir torunmuş. TV'den ya- rarianır. bilaisayar kullanır, elektronik aygıtlara sözü geçermîş. Işçilerzam mı istiyorlar, "Ben milletın pa- rasını kimseye yedırmem" der, vermezmiş. Erken seçim gelip kapıya dayanınca yüzde elli zam yapar- mış. Elektronik aygıtlar. bunları gösterirmiş. Yapılan işler, kullanılan yöntemler Hocavari oldu- ğundan, Hoca'nın torunu derlermiş. Geçende işçilerin toplantısında Hoca, torun, mu- halefet, muktedir velhasılı kelam işçilerle partililer karşı karşıya gelmiş. Öteki torunların dediklerini bi- liyoruz, daha değişik telden çalıyormuş. "Hiç inkâr etmeyin, bizim dönemimizde 24 saati geçmez, bir toplusözleşme ımzalanırdı. Işçiye cum- huriyet tarihinde görülmemiş oranda zam yapılırdı. Siz oy vermediniz, ben zam verdım, siz oyunuzu esir- gediniz. Buyüzden başbakanlıktan oldum. Ben baş- bakanlıktan düştüm, ama memleket de ne başba- kanlar gördü. Biliyorsunuz, seçim gelip kapıya da~ yanmasaydı. size sıfır zam vereceklerdi. Ne demek sıfırzam, bunlan elektronik aygıtlarda değehendin'n! Seçimlenn yüzü suyu hürmetıne oldu her şey! 1991 seçimlehnde beni başbakanlıktan ettiniz! Bu birya- nılgıydı. Şımdi sizden başbakanltğımı gerı istiyorum. Verin benim başbakanlığımı... Isterim de isterim... Is- terim de ıstehm..." Elektronik aygıtlar var gücüyle çalışmaya başla- dılar. Trum tırak... tarak trak... taka tak... Bundan yıllarca önce Nâzım Hikmet, bu gibi ay- gıtlara makıneleşmek derdi. "Makineleşmek istiyo- rum." Insanlar gün geçtikçe makıneleşmiyoriar, makine oluyorlar. Torun azgınmış, bir gece koca da koca diye tut- turmuş. Kız torun bu, ne yapacağı bilinmezmiş... "Baba... Baba..." "Ne var?" "Ne olaeak şey..." Şeyle meyle bitmiyor iş, torun kızışmış. "Baba!.. Baba!.." "Gene ne var?" " Tez bana bir koca!.." "Bak kızım, şimdi gece yansı, çıkar bir koca ara- maya kalkarsak bulacağımız adam sana koca olmaz, olsa olsa hovarda olur. Bulacağımıza hovarda der- ler... Banada pezevenk..." Bu da elektronik bir öykü. Yeni evlenmişlerdi. Torun daha adaylıktan kurtu- lamamıştı. Züğürtlük üstlerinden akıyordu. Züğürt- lüğün gelin de farkındaydı. Sordu: "Evlendik ama kocağım ne ile geçineceğiz?" Kocanın yanıtı sert ve nettı: "Sevgiyle." Birkaç gün sonra eve gelen torun, karısını çınlçıp- lak sobanın başında ısınırken görünce: "Ne yapıyorsun?" diye sorar. "Senın akşam yemeğini ısıtıyorum. Biraz sonra sofraya koyacağım.' BULMACA 1 2 SOLDAN SAĞA: 1/ Nışastanın bö- lünmesınden elde edılen zamklı bir madde. 2/ Duman lekesı... Sarkaç.3/ Yufkadan daha küçük ve daha ka- lın ekmek... Yap- ma. etme. 4/ Araplar'davebazı Müslüman ülke- lerde bır ka\ım. kent ya da ülkenın başı... Bır savı. 5/ Bir soru sözü... Ilışkın.değgın... Bitışmeçız- gısı. 6/ Kılîannda ve gözle- rinde, kımı zaman da densın- de boya maddesi bulunmadı- ğı ıçın her yani beyaz olan hav van ya da ınsan. II Bır tn- giliz uzunluk ölçüsü... Öden- mesı gereken bır paranın. alacağa sayılarak bir bölü- münün ödenmesi. 8/ Yoksul- lara yiyecek dağıtan hayır kurumu. 9/ Sınema filmlerı- nin çekımi sırasında kullanı- lan ve üzerınde birtakım bilgiler bulunan tahta... Meslek. YUKARIDA.N AŞAĞI\ A: 1/Taşçı çekici.2/Mantık... Enis Batur'unbirşiırkitabı 3/ Atasözlerıne dayanan didaktık Çın şiin... Susamsız ve yağ- lı bırsımit. 4/Gebelıgı önlemek için dölvatağı ıçınekonan sarmal bıçımınde araç... Bir renk. 5/ Dıİsiz... Bir düşünce anlatan bır ya da birkaç tümcelık söz 6/ Radon elementınin simgesi... Toplum içindeki davTanışlarda izlenecek yol. 7/ Kır yaşamı içınde aşk konusunu işleyen kısa şıır... Bir şeyi anımsamakıçın\azılankısavazı.8/Atomçekirdeğını oluş- turan temel parçacıklardan proton ve nötronun ortak adı. 9/ Din işlerini dev let işlerine karıştırmayan... Binne dokunsun diye söylenen söz. TARSUS ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1993,1058 Davacı Orman Genel Müdürlüğü ve izafeten Tarsus Orman lşletme Müdürlüğü vekilı av. Emel Ay tarafından davalı Vlehmet Yeşıl aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasında verilen ara kararı gereğince: Tarsus Huzurkent kasabası Köselerli Mah. Fatih Sokak'ta ıkamet eden Mehmetoğlu Mehmet Yeşil adına çıkartılan tebligatlar bila ıkmalen ıade edılmış olması ne- deniyle Tarsus Köselerli köyü 952 parselin orman olarak sınırlandınlan bölümüneait tapunun iptali ile3402 sayılı yasa uyannca bu bölümün orman olarak Hazıne adına kayıt ve tesciline karar verilmesı ıstenmiş olup davalının adresinin meçhul olması nedenıyie meşruhatlı davetıye y- erıne geçerli olmak üzere duruşmanın 9.2.1996 tarihinde saat 8J0'a bırakıldığı ılan olunur. 28.2.1995 Basın: 12366 GAZİANTEP 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ 1995 842 Davacılar Ahmet Erdoğan ve Perihan Erdoğan tarafın- dan davalı larGülpen İperveCoşkun lper aleyhine açılan ev lat edınme davasının mahkememizde yapılan açık du- ruşmasında venlen ara kararı gereğince: Davalılardan Coşkun lper tüm aramalara rağmen bu- lunamadıgmdan ilanen teblıgat yapılmasına karar venl- miş olup. davalı Coşkun Iper'indavavakarşı birdiyeceğı varsa duruşma günü olan 20.12.1995 günü duruşma sa- lonunda hazır bulunması veya kendisinı yasal bir temsil- ci ıle temsil ettırmesi, gelmediğı veya temsılcı gönder- medığı takdırde davanın yokluğunda devam edıp karar verileceöı da\etıye venne kaım olmak üzere ılan olunur. ' Basın: 51248
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle