06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24KASIM 1995CUMA 14 KULTUR İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şakir Eczacıbaşı ile bienal ve çağdaş sanattaki yönelişler üzerine Çok odakh evrenseffiğe ıloğrıı..* KültürSenisi-4.L'luslararası İstanbul Bi- enali'nde. Doğu'su ve Batfsıyla. Kuzey'i ve Güney'iyle 120 sanatçının bir türçokseslili- ği gerçekleştirdiklerini vurguluyor Şakir Ec- zacıbaşı. Ortaya çıkan bu sanat şöleni ve sa- nat coşkusunda; dünyanın beş kıtasından ge- len sanatçılann. günümüzün yaşamına tepkı gösterdiklenni. izleyıcilen akıp gıden yaşam üstüne düşünmeye. bılinçlenmeye, olaylan etkilemek için ugraş venneye çağırdıklannı belirtiyor. Istanbui Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şakir Eczacıbaşı. 1996 yılın- dan başlayarak ilk kez bır L iuslararası Fotog- raf Bienali"ni düzenleyeceklerini söylüyor. Ayrıca vakfın gerçekleştıreceğı Kültür Ba- kanlıgı ve Başbakanlık Toplu Konut İdare- si'nin desteğiyle İstanbul Külrür ve Kongre Merkezi'nin temelınin Ayazağa'da atılacağı- nı da açıklıyor. - Dünva büyük hızla 2000'li > ıllara yöneli- yor. Çağdaş vaşamı günümüzün sanatçılan nasıl görüvor. nasıl değeriendiriyorlar? ŞAKİRECZACIBAŞI -Gün'geçtikçe bü- yüyen. kalabalıklaşan kentlerde. giderek do- ğadan, insanca bir yaşamdan uzaklaşan. ya- bancılaşan. kendını kavgalann. savaşların. haksızlıklann. göçlenn. gürültünün. kirlilı- ğin. sonugelmezgenlımlenn.tekdüzeliğin\c bitmek bılmeyen katlanışların. boyun egışle- rin arasında bulan insanoğlunun yazgısı bu olamaz. Heryanı saran iletişım araçlannın etkisın- de. katılamadığı. sorgulayamadıgı olaylarm. değişimlenn peşınde. yannını bilemeyen. gc- lecegını düşünemeyen bır tüketıci. Insani'i yazgısı. gerçekten de böyle olmamalıdır. l>- te. günümüzün sanatçıları. tüm insanlara, bu uyancı çağnyı ilctmek istıyorlar. Sanat. başlangıcından bu yana bir karşı çı- kış. yer1eşikdüzenebirtepki,gelenekselliğe. tutuculuğa. bağnaziıga bir başkaldın olmuş- tur elbette. Çagdas sanatçılar şimdi bunu daha yalın. daha açık. daha dogrudan bıçımlerde ortaya koymak ıstiyorlar. Sanatlannı uygularken. ya- pıtlarını gerçekleştırirken kullandıkları ge- reçler ise yaşamı süreklı etkileyen üretim. tü- ketım ve ıletişim araçları. Yaşamda her gün görüp kullandığımız, bizi etkıleyıp yaşam ı- mtzı ycnlendiren araç ve gereçler. 4. L'lusla- rarası Istanbul Bienali'ne katılan Koreli sj- natçı Nam June Paik. "Televizyon ekranını bir hıval gibi, bir kâğıt-kalem gibi kullanmak isrivorurrı. James Joyce yaşasaydı. yazılannı şimdi o da vkJeoyla yazardı" diyor. Yaşadıgımız çağın araç ve gereçleri. aynı zamanda. sanatın eleştirmek. karşı çıkmak. degiştirip dönüştürmek ıstedıği şeylenn de üstüne yansıtıldığıbireranlatımortamınadö- nüşüyorlar giderek. - 4. l luslararası tstanbul Bienali'ne katı- lan sanatçılar. sergilenen vapırlannda acaba neieri dile geririyorlar? ŞAKİR ECZÂCIBAŞI - Bienale katılan sa- natçılardan. çöplüklerde bulduğu nesnelerle rnasklar yapan Afrika Benınli Romuald Ha- zouroe, "Bir ülkenin çöpü. yaşamını yansıtır" diyor; "Araba kazasında ölmektense. yılan sokmasından ölmeyi yeğlerim" diyor Marina Abramoviç; "Dünya bir çılgınlığa yöneldiği- ne göre biz de dünyaya ilişkin çılgın bir bakış açısı edinmeliyiz" diyor Farma Binnaz Ak- man; "Yapnğim karmaşık teknolojik sanat yapıtlan. geriiiğin göstergesidir, ik'rkmonin değü" diyor Nam June Paik: "Bütün yapbğı- mız, her işten anlar gibi göriinmek" cîiye ek- lıyor Mohammed El Baz: "Sanat yapıtı öyle oluştumlmalı ki izleyici kitk-si. iletişim araç- lannın aracılığıyla kendisine oynanan oyunu deşifre cdebilsin. maskesini düşürcbilsin" di- yor Saraybosna kökenlı Sanjin Jukic; "Düş- kr, yanılgılar, düşsel çiçekler- Neden onlara ulaşmalı" diyor Yufen Qin ve bir Tibet atasö- zünü anımsatıyor Stephant Magnin: "Bin yıl koyun olarak vaşamaktansa. bir gün aslan olarak yasa." tşte, 4. İstanbul Bienali'ne dünyanın beş kı- tasından gelen sanatçılar. günümüzün yaşa- mına böyle tepkı gösteriyorlar: izleyicileri akıp giden yaşam üstüne düşünmeye. bilinç- lenmeye. olaylan etkilemek içın ugraş verme- ye çagınyorlar. Yüz yırmi sanatçının bam- başka araçlar. nesnelerle her ulustan, her çe- şitinsana tepkilerini. çağrılarınıaktarabilme- leri. tek evrensel dil olan sanatla gerçekleşe- bilir ancak... - Türkiye'de sanatortamı nasıl görünüyor? Auşdmış sergiJere göre bienalin özelü'kleri ne- lerdir? ŞAKİR ECZACIBAŞI - Özellikle son on beş yılda sanat alanında çok önemli gelışrne- ler oldu Türkiye'de. Büyük kentlerde. hele ts- tanbul'da sayısız galeriler açıldı. her yıl yüz- lerce sergi düzenlenir oldu. Sanat yapıtlan evlere. kurumlara. işyerlerine girmeye başla- dı. Ne var ki günümüzün sanatçılannın. ba- / stanbul Bienali, Avrupa'nın sanatın tek merkezi olduğu düşüncesine de karşı çıkıyor: Yeni bienallerin, kendi coğrafyalannda yer aldıklarını, değişmez merkezlerden uzaklaştıklarını, çağımız sanat dünyasının çok odaklı bir evrenselliğe doğru gittiğini ortaya koyuyor. Sanat, Doğu ya da Batı diye ayrılmıyor artık. Günümüzde "Oryantalizm" değil; "Orientation" vardır. Doğu da, Batı da aynı dili. sanatın evrensel dilini kullanarak tepkilerini göstermektedir. zen otomobılleri. kamyonlan ya daotuz-kırk televizyon aracını bir araya getirerek düzen- ledıkleri yapıtlan. karartılmış bir salonda. elektronik uygulamalarla gerçekleştirümiş süreklı de\ inım durumundakı renklı sımge- leri ya da sekız-on ağacın devrılip kalkmasıy- la elde edüen bir görünümü. bır galeriye na- sıl sokabılir. nasıl yerleştirebılirsiniz? Butür üç boyutlu genış yapıtlar. ancak bienal ler gi- bi-çok genış alanîarda düzenlenen. kapsamlı sanat etkinliklerinde bir bütünlük içinde su- nulabilir. istanbul Bıenali"nin yönetmeni Rene Blockun. bienalin sergi yapılanndan birisi olarak Sahpazan nhtımındaki büyük birant- repoyu seçmesinin bir nedenı de buydu. Ant- reponun başka bir çekici yanı da sanatçının yapıtı içın gerekli gördüğü çevresel ortamın da o genış boş alanda özgürce düzenlenebıl- mesiydi. L'luslararast bienallerin çok önemli bir özelliâi. dünyanın her vanından eünümüz sa- natçılarının yapıtlannı aynı anda sergileyerek plastik sanatlarda bir tür çoksesliliği gerçek- leştırebılmeleridır. Bienalde. doğusu ve batı- sıyla. kuzeyi \ e güneyiy le sanatçılann. bır te- ma çevresinde birleşebilmesı oianağı ortaya çıkıyor. Elbette ki bu çokseslı koroya. tıpkı konserlerdekı şef gibi bir sanat yönetmeni de gerekiyor. Bunun sonucunda ortaya bir sanat şöleni. bir sanat şenliği çıkıyor: bir sanat coş- kusu yaratıhyor. - İstanbul Bienali'nin ana tema olarak be- nims«diği' Yönelişler' ka\ramı. neyi simgeli- yor? ŞAKİR ECZACIBAŞI - 4. Lluslararası İstanbul Bienali'nde. Rene Block. •Orienta- tionA önelişler" teması çerçevesinde. 120 sa- natçının yapıtlanyla. "ParadoksalBirDünya- da Sanatın Görünümü'"nü yansıtmak ıstedi. Salıpazan'ndaki antrepo. Âya İrini ve Yere- batan Sarnıcı. bienalin sergi yerleri olarak Is- tanbul'un kişiiiğinin ceşitli boyutlarını yan- sıtırken çağın paradokslarını da bır başka açı- dan gün ışıgına çıkanyordu. Rene Blockun çizdıği bienal simgesinden de anlaşılacağı gibi istanbul Bienali. Avru- pa'nın sanatın tek merkezi olduğu düşünce- sine de karşı çıkıyor: Yeni bienallenn. kendı cografyalarında yer aldıklarını. değişmez merkezlerden uzaklaştıklannı, çağımız sanat dünyasının çok odaklı birevrenselliğedogru gittiğini ortaya koyuyor. Sanat. Doğu ya da Batı diye aynlmıyor ar- tık. Günümüzde "Oryantalizm** değil: "Ori- entarton" vardır. Doğu da Batı da aynı dili. sanatın evrensel dilini kullanarak tepkilerini göstermektedir. Sanat dünyası. olaylan artık siyasal alanda bilinen biçimlerde görmüyor. Sorunları yaratanlar. çatışmalara yol açanlar. ınsan haklannı çiöneyenler \e sorgulanması gerekenler. şu ya da bu ülkeye indirgenmiyor şimdi: yaşanılan bunalımlardan. yaratılan tra- jedilerden Avrupa da. Amerika da. Asya da hatta dünyanın tüm devletleri ve Bosnaolay- lannda apaçık görüldüğü gibi Birleşmiş Mil- La Scala'da grev lıalâ sürüyor Kültür Servisi - Artık müdavımleri bile La Scala'ya bılet alırken çekiniyor- lar. Açılış gecelen bır buçuk milyon li- rete ulaşan (yaklaşık elli milyon TL) fi- yatla bilet alanlar. gösterinin iptal edi- leceğinden çekınıyorlar. La Scala'da sü- ren grevler yüzünden Vlilanolular en önemli kültür hazinelerinden mahrum- lar. La Scala çalışanlan tanhlerinde ilk defa olarak tek bir nota bile çalmadık- lan bir sezon geçiriyor. Tabii bazı grev kıncılar hariç. Haziran ayında ünlü şef Rkardo Muti. bütün orkestranm açılış günü sahneyeçıkmaması ûzerinepiya- nonun başma oturmuş ve V'erdi nın "La Tra\iataT 'sında solistlere bızzat eşlik et- miş. oldukçadabaşanlı birperfonnans sergilemiştı. Ama bunu yapan Muti de grevi destekleyenlerarasında. "LaSca- lagibi bir kurumun kendisini sav unmak için gre>« gjrmekzorunda kalması utanç •rerici. ama gerekliydi" diyen Muti. bu- nun hükümete bir uyarı olması gerekti- ğine dikkat çekiyor. Yalnız Muti değil; herkes. ttalyan kültürünün önemli bir parçasını oluşturan La Scala daki greve sempatıyle bakıyor. Bunlann arasında Donizetti'nin 'Lucia di Lammernıo- or'unda önemli bir rolü olan. ancak grev yüzünden bu rolden olan tenor Mncenzo La Scola da var. La Scola. "Evet rolümden oldum. zarara uğra- dım. Ama yine de grevcileri destekliyo- nım. Hükümetin kültüre karşı tavn ka- bul edilemez" diyor. 7 aralık günü Mozart"ın 'Sihirii Flüt'ünün de sahnelenıp sahnelenme- yeceği, hükümetle. müzisyenleri temsil eden sendika arasındakı görüşmelere bağlı. Grev deki La Scala çalışanlarının toplantılan oldukça hareketli geçiyor. Aralanndan bazılan bınanın işgalini önenrken. bir kısmı sprey boyalarîa du- varlara sloganlar yazıyor. bir grup tem- silci de idareci Carlo Fontana'ya gü- vensızlik mesajlannı götürmek için yo- la çıkıyor. Müzisyenlerin hükümete karşı haklannı. sendika temsilcisi. ba- sın tarafmdan milıtan yakjştırması ya- pılan: ama kendisinin sadece bir aracı olduğunu söyleyen. komünist parti üye- si Benuzzi savunuyor. Daha önce. sana- yi işçilerinin temsilciliğini yapan Be- nuzziye göre hükümetle yapılan müza- kereler konusunda bır fabrika işçisiyle bir kemancı arasında pek fark yok. ""Sa- dece. kemancı işinden daha fazla zevk alıyor. Bu da emeğinin sömürülmesini kola>laştın>or.~ La Scala çalışanlannı savaş ilan et- meye iten üç önemli ncden var. Bunlar- dan ılki ve en önemlisı kurumun yapı- sı. Devlete bağlı bir kurum olan La Sca- la. bürokratik engeller yüzünden özel sektörün desteğini ve bağışlan alamı- yor. Operanın özel sektöre devredilme- si konusundaki öneriler ise mecliste reddedıldı. Fakat devlet yardımının az- lığı. masrafları karşılayamaması. biröl- çüde da olsa özel kesimin desteâinın gerekliliğını gösterıyor. Bu sorunu a^- mak içın yani hem bürokratik baskılar- dan kurtulabilmek hem de bir özelleş- tirme durumunda ortaya çıkabilecek iş- ten atılmalan engelleyebilmek için öne- rilen yol bir vakıf kurulması. Böylece. özel sektörden gelecek yardımlara ve sponsorlara vergi indinmi saglanabile- cek. Diğer sorunlar ise devletin v erdiği yardımlarvebürokrasiyleılgili Devlet desteği. çalışan işçilenn maaşlannı kar- şılamaya bile yeterlı değil. Öte yandan operanın elemana ihtiyacı var: ama hem ekonomik hem de bürokratik nedenler- le bunu gerçekleştiremiyor. Devlet. sa- dece sezonluk eleman alımına izin ve- riyor. Bu insanlann kadrolu olması ise kültür bakanlığınm tavn ve bürokratik engeller yüzünden saglanamıyor. Hükümetle olan görüşmelerin sonu- cu konusunda çeşitli fikirler var. Yöne- tici Carlo Fontana. bir çözüm buluna- cağını düşünürken sendika temsilcisi Benuzzi, umutsuzluğunu, birçok soru- nun olduğunu ve ttalya'da işlerin yavaş yürüdügünü söyleyerek gösteriyor. Bu arada gelişmeler olmuyor da değil. 7 aralıkta sahneye konması beklenen *Si- hirli Flüt" için kostümler sipariş edildi. En azından. görüşmeler olumlu sonuç- lanırsa sanatçıların gala gecesi giyecek bir şeyleri olacak. Şef Ricardo Muti. "Müzik bizim \\ nıpa'daki pasaportu- muzdu. Ama biz onu yok ediyoruz" di- yor ve Sihirii Flüt'ten birbölümühatır- latıyor. "Müziğin gücü. ölümün karan- lığını aşmanıızi sağlar." FIKRET MUALLÂ M S E R GR E S İ M S E R G İ S 2 4 K A S I M - 1 6 A R A L I K 1 9 9 5 Y A P I K R E D İ SANAT GALERİSİ Incnö Caddesı 73 Dtirtyolağzı 01010 Acana YAPI KREDi istanbul, gerçek bir kültür merkezine kavuşuyor - Böylesine canh bir ulusla- rarası sanat ortammtngelişri- rilmesi açısından İstanbul'un kültürelyapıst acaba ne ölçii- deyeterU?.. ŞAKİR . ECZACIBAŞI - Köklü geçmişiyle, coğrafyasıy- la, kıtalaıvnısı konumuyla. ta- rihsel birikimiyie dünyanın en başta gelen kültür meıiie:lerin- den biri olması gerekir istan- bul un. hıanbul Kültür ve Sa- nat Vakfı 'nın başhca amacı, uhularanısı şenliklenn de ara- cılığıyla. İstanbıd'un bir "dün- yti kültür başkenti "ne dönüştü- • rvlmesine kaıkıda bulunmaktır. Ne yazık ki böylesinezengin bir birilümitntlunun istan- bul gibi bir büyük kentte. çağdaş teknoloji- yi içeren gerçek bir kültür ve sanat merkezi hûlâynk. Kentte. özellikie 1950'den bıı ya- na. Âtatürk Kültür Merkezi dışında önemli sayılacak hemen hiçbir sanat altyapı yatırt- ım gerçekleştirilemedi. Temeli I946'da atıhrken üç \ilda bitirü- mesi öııgörülen Atatürk Kültür Merkezi de sayısız aksama ve duraksamalar nedeniyle yirmiyılı aşkın birsüreden sonra tamamla- nabildiginde, çağdaş geıvksinimlerin zaten belirliölçüdegerisindekalmtsbulumt)x>rdıı. İstanbul Kültür ve Sanat Vakfi, KültürBa- kanhğı \v Başbakanhk Toplu Konut Idare- si nin büyük desteğiyle şimdi, 2000 li yılla- rın ıthtslararusı sanat. kültür. bilim ve kong- regereksinimlerinigözeterek en ileri tekno- lojilerle donatılmış, ses ve akustik düzenle- ri kusursuzbir Isianbulkültür\>ekongre mer- kezi kıırmakiadır. Cumhurhaşkam Sayın Sü- leyman Demirel'in katılımlarıyla tstanbul Kültür veKongre Merkezi 'nin temeli. 27 ka- sım günü Ayuzaga da törenle atılacak. - İstanbul'ayeni Kültür veKongre Mer- kezi hangi olanaklan sunacak? ŞAKİR ECZACIBAŞI - Ayazağa da 66 dönümlük bir aianaya) •ılan'lstanbul Kültür ve Kongre Merkezi nin tananmtm. uhıslaru- rası beş mimarlık bürosumm katıldığı çağ- rılı bir yarışma sonucunda, tngiltere 'nin Anıp kuruluşu gerçekleştirdi. 2000 yılında bitirilecek olan tesiste. her tür müzik ve kongre etkinliklerinde kullam- labilecek 2500 kişilik bir ana salomuı yanı sını300 ve 500 kişilik iki konferanssalomty- la 450 kişilikoda müziği konser salonu baş- ta olrnaküzere, açıkhava tiyatrosundan ser- gi salonlanna kadar, çağdaş bir kültür kompleksinde var olması gereken tüm teknik donanım veolanaUar, anındaçeviri veyayuı bölümleıi ve sanatseverieriçin dinlenme w eğlenceyerleri buhmacak. istanbulböylece ilk kez modern yaşamımn gerektinliği ger- çek bir kültür alty'apısma kavuşmuş olacak, letler de sorumludur. - Bienal etkjnliklerinin İstanbul ya da Tür- kiye'ye katkısı ne olacak? ŞAKİR ECZACIBAŞI - Uluslararası İstan- bul Bienali. yeryüzünün her köşesinden sa- natçılan ve yapıtlannı bir araya getırmekle İs- tanbul'u. çağdaş sanat ortamının kuruldugu. oluşturulduğu etkin bir merkeze dönüştürme- yi de amaçlıyordu. İstanbul ve Türkiye böy- lece gıttikçe dünyaya açılırken sanat alanın- da yeryüzünde olup bitenlerin Türkiye "de dogrudan algılanması da sağlanıyor. Yapıtla- rı sunulan seçkın uluslararası sanatçılann ya- nı sıra çeşitli ülkelerden konuk sanat adam- ları. eleştirmenler. sanat yöneticileri ya da In- giltere ve Almanya'dan bienal çalışmalarını izlemek amacıyla gelen sanat öğrencılenyle Türkiye'nin sanatçıları ve sanatseverlen ara- sında bienal etkınlıkleri çerçevesinde geniş ve yaratıcı bir iletişim. tartışma. yeniden değer- İendırme ortamı doguyor. Bienal nedeniyle düzenlenen. günümüzde Doğu ve Batı sanat- lannın durumu. sanatın sorunları ve yeni yö- nelişler konusundaki seminerler. bu araştır- ma. düşünme ve yeniden değerlendirme sü- recini daha da pekiştiriyordu. - İstanbul bknalleri bundan sonra nasıl dü- zenlenecek? ŞAKİR ECZACIBAŞI - Gelecekteki bi- enallerin her bırinde. başka bir uluslararası sa- nat adamı yönetmen olarak görev aİ3cak. Her bienal. başka bir evrensel konuda. bienal yö- netmeninin seçtiği sanatçılann katılımıyla gerçekleştirilecek. Sonuçta. İstanbul ve Tür- kiye'nin sanatseverlen. günümüzün sanatın- daki en son yaklaşımları uygulama yöntem- lerini ve yapıtlan tanıma fırsatını bulacaklar. - Plastik sanatlar alanında başka tür bienal- ler düzenlenmesi de düşünülüyor mu? ŞAKİR ECZACIBAŞI - Istanbul'da 1996 yılından başlayarak ilk kez bir uluslararası fo tografbienalini de düzenlemek istıyoruz. İs- tanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın gerçekleşti- receai altıncı uluslararası şenlik olacak. fotoğ- raf bienali. - Vden bir başka plastik sanat dalı değil de fotoğraf için bienal yapılıyor? ŞAKİR ECZACİBAŞİ - Fotoğraf. özellik- le degençler arasında günümüzde en çok uy- gulanan sanat dallarının belki de en başlann- da geliyor. Günümüz yaşamımn hemen her anına fotoğraf giriyor: Kitaplann içine dışı- na. dergilere. gazetelere. afişlere. reklamlara, duvarlara. televizyonlara... Türkiye'nin birçok kentinde. ögretım ku- rumlarında. fotoğrafalanındakı yoğun ilgi ne- deniyle fotoğraf derneklen. kıılüpleri. bölüm- lerı İcuruluyor. Coşkulu bir gençlik. fotoğra- fın peşinde bugün. L luslararası Isianbul fo- toğraf bienalinde. dünyanın seçkin fotoğraf- çılannın yapıtlan bır araya getirılecegi gibi uluslararası düzeydeki sanatçılann lstanbul'a gelerek gençlerie birlikte çalışma grupları oluşturmaları da saölanacak. Enven Gökçe anılıyop Kültür Servisi - Şair Enver Gökçe ölümünün 14. yıiında Kadıköy Beksav'da düzenlen "Bir Mermi de Benden Aslanım" başhklı toplantıda anılacak. Pazar günü saat 17.30"da düzenlenecek toplantının ardından bır şiir dinletisi sunulacak. (Tel:349 91 55). "Sokak Kedilen" fotoğraf sergisi Kültür Servisi -11. İstanbul Fotoğraf Günleri kapsamında Kâzım Zaim ve Fuat Hüdaverdi'nin "Sokak Kedileri '' başlıkh fotoğraf sergisi Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür Merkezi'nde yer alıyor. 30 kasıma dek izlenebilecek olan fotoğraflar. daha önce 4-17 kasım tarihleri arasında Atatürk Kitaplığı'nda sergilenmişti. Vıctor-Tatiana Pikaisen pesitali Kültür Seoisi - Victor-Tatiana Pikaisen ıkilisi. 7 aralık perşembe günü saat 19.00'da Milli Reasurans Auditorium'da bir resital verecekler. V'ictor Pikaisen (keman) ve Tetiana Pikaisen (piyano). resitalde. Bach. Prokofieff. Chausson. Yyase ve Wienia\ski'den yapıtlar seslendirecekler. Moskovı Konservatuvan mezunu Victor Pikaisen: Prokofieff. Şostakoviç. Haçaturyan gibi çağdaş Rus bestecileri yorumlamasıyla dikkat çekti, uluslararası yanşmalarda birçok ödül aldı. 11 yaşandan beri babası Victor Pikaisen'le birlikte oda müzigi çalan Tatiana Pikaisen de Moskova Konsenatuan mezunu. Moskova Devlet Filarmoni Orkestrası solisti olan Ttiana Pikaisen. halen Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvan'nda piyano ögretmenliği yapmakta. Derimod Sanat Galerisi'nde "Buluşma" Kültür Servisi - Derimod Sanat J Galerisi'nde 7 kasımda açılan ve birçok I sanatçıyı buluşturan resim sergisi 27 aralık'a dek sürüyor. "Buluşma" adını taşjyan sergide Özdemir Altan. Ömer | Uluç. Tomur Atagök. Bedri Baykam, Altan Gürman. Nur Koçak. Tülin Onat ve resim sanatının pek çok önemli adının yapıtlan yer alıyor. Fahrünisa Zeîd koleksiyonu müzayedede Kültür Servisi - Ünlü Türk kadın ressamı Fahrünisa Nissa Zeid'in resimlerinden oluşan koleksiyon. 27 kasım günü Londra'daki Phillips Fine Art Auctioneers galerisinde müzayedeye sunulacak. Müzayedede sanatçının. 1940'lardan 70'lere dek uzanan dönem içerisinde ürettiği yapıtlar ve sanatçının ailesinden kimi bireylerin portrelen yer alıyor Müzayedede. Zeid'in yanı sıra Picasso, Dali. Leger, Buffet. Anquetin gibi sanatçıların yapıtlan da satışa sunulacak. Resme. 1920'lerde başlayan sanatçı. 1934 yılında ünlü soyut ressam Roger Bissiere'in önerisi.üzerine çalışmalannı soyut resım alanına yönelrti. 1934'te Ankara'nın Irak Büyükelçisi Prens Zeid ile evlenen sanatçı. yaşamımn uzun bir dönemini Avrupa'da geçirdi. Londra, Paris, Floransa. Brüksel. Zünh ve Nevv York gibi şehirlerde sergileraçan Zeid. yapıtlanyla, dünya çapında başan kazandı. Zeid; Andre Breton. Andre Maurois. Charles Estienne, Andre Parinaud. Katia Granoff ve daha pek çok ünlü sanatçının öveülerini kazandı. Antika ve Sanat Eserleri Müzayedesi Kültür Ser> isi - I I . İstanbul Antika ve Dekoratif Sanat Fuan kapsamında cumartesi günü saat 17.00'de "Antika ve Sanat Eserleri Müzayedesi" yapılıyor. 96 parçanın satışa sunulacağı müzayedede yer alan değerli eşyalar arasında : 16. yy Iznik tabak. 78 parçalık Abdülhamit tuğralı gümüş çatal-bıçak takımı. Tophane eserleri. Beykoz cam işleri. Osmanlı- Avrupa porselen objeler. gravürler. ünlü isimlerin imzalı tablolan ve Selçuklu dönemi objeler bulunuyor. "Avnupa ve Türkiye'de : Yazın" dergisi : Kültür Servisi - İki ayda bir yayımlanan • Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde dasıtılan kültür dergisi "Avrupa ve Türkiye'de Yazın"ın yeni sayısı çıktı. Kasım-Aralık • 95 sayısında ana konular arasında "aydın-- devlet" ilişkisinin yer aldığı yazı '. Fransa'da öğretim üyeliği yapan Prof ; Şehmus Güzel imzasını taşıyor. Derginin ' genel yayın yönetmeni Engin Erkinerde "Aydınlarla Uğraşmayın" başlıklı yazısında Türkiye aydınının yapısal özelliklerini ele alıyor. Prof. Server Tanilli. "Eski Kafalara Hayır". Fakir '; Baykurt ise 'Selma Lagerlöf'ün Evi' ; başlıklı yazısıyla bu sayıya katkılannı sürdürüyorlar. Dergide. 14 yıl önce yitirdiğimiz Enver Gökçe şiirleriyle. yakın dönemde kaybettiğimiz Şemsi Belli de ünlü "Anayaso" şiiriyle anıhyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle