Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7 EKİM 1995 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Güzel Günlerin Özlemi Dr.R.KAZEVlTURKER Y ıl 1934: Kuzey Dofiu Anadolu'nun görkemlı dağlan ile çe\ riTi daracık bir vadı... kaçkar Da- ğfnın güııey yamaı;lann- dan gelen \ e (,'oruh N'elı- ri'ne dökülen gümüş renkli. pınl pırıl. durumuduru(berrak). içinde gergekala- balıklann yüzdüğü Çamlıkaya Çayı ve vadinin iki yanında bağ v e bahçeler ıçin- deserpilmışevleri ıleÇamlıkayabucağı ve merkezinde biri büyük öburü daha kü- çük ikı odalı ılkokul \c Hasan öğretmen (rahrnetli Hasan Sojsalı. Okula ba^ladı- gım yıllarda genc Türkiye Cumhumetı onuncu yılını kutluyordu. Hasan öğretmen. kutlamaları bir bayram şenliğinin çok ötesinde bir tarih dersi \e bir kendimizi tanırnaeylemibiçımindeuyguluyordu. Bir yandan onuncu yıl marşını güftesiyle bes- tesiyle eksiksiz öğreniyor \e onun anla- rrunı kavramaya çalışıyor \e bu ülkenin kurtancı \e kurucusu yüce Atatürk \e onun etrafında toplanan ku\ayı mıllıye- cilerin emperyalist güçlere kar^ı \erdik- leri onurlu sa\a>ı \e insanımızı yiiz yıl- larca sömüren. bağnaz \e gerıcı akımla- ra karşı oluşturulan büyük de\nmlerin yüzgüldürücüsonuçlannı çokkısabirsü- reçte görüyor. kendimize gü\eniyor. ge- leceğe umutla bakıyorduk. Uygarhğın ergilerinden (nimetlennden ı > ararlanma- nın ancak bılımde ilerleme \e bılimsel araştırmalara yönelmekle olabıleceğini ve "Yaşamda gerçek >ol gösterki bilim- dir" özde\i>inı aklımızdan çıkarmıyor- duk. Bu bağlamda bılim \e teknolojide- ki gelişmeleri Hasan öğretmenin yorul- mak bilmeyen gayretleri ıle öğrenivor \e bu gelişnıelenn gizlerinı ka\ramaya ça- lışıyorduk. Ote yandan yerli mallanmı- zın önemini \urgutayan "Tiirk ne de- mektir/Sonsuz emektir/ Yerti malına/Gö- nül\ermektir"mar!;in] sıksıktekrarlıyor- duk. Böy lece günümüzde satışaçıkanlan KlTlerin genç Türkiye Cumhunyetı De\ - letı içın ne denli önemli kuruluşlaroldu- ğunu oğreniyorduk. lOkasim N38.yüceönder Atatürk"ü kaybettiğimizgün... Hasan öğretmen köy meydanıtıda yaptığı koııu^masında "İn- sant-arı \ aşatan kalıcı eserlerkiir. Atatürk. bizlere komnması her şe>den önce gelen Cumhuriyetf enıanet etti. Ona layık ol- manın tek > olu ölmez de\ rimlerine sahip çıkmak. uygarlığa 0den yolun bilimdcn geçtiğini kesinlikle unutmamak ve de\- rim düşmanlanna karşı uyarukolmaktır"* diye bıtirdığı iki tümcesi belleğimde tüm tazelığıyle yaşamaktadır. Yıf 1939: Ortaokul ve lise yıllan ve tkinci Dünya Savaşı... Bei} yıldan fazla de- v am eden \ e dünyanın, 28 milyonu kom- şuınuz Ru^y a'dan olmak üzere 50 milyon ci\arında insanını yitırdigi bu savaştan bir kişinın dahi burnu kanamadan ve onu- rundan hıçbir *e> yıtirmeden kurtarılan Türkiye v e bunu sağlayan büyük dev let adamı. kuvayı milliyeci İsmet Inönii. Savajj yıllarının yoksullukları ve ciddi önlemleri bızleri hiçbir zaman çaresizlik içine sokmadı. Aç ve yetim kalmadık. onurumuz zedelenmedi. Bu yıllarda sa- vaşin setırdıği zorluklara karşın ilköğre- tim seîerberliği tüm hızı ile devam etti. Köy Enstitülerinin son derece verimli ça- lışınaları. fikren. bedenen \e zihnen kal- kınan Türkiye'nin geleceğıne ışık tutuyor- du. Lise yılİannda fen derslerine aşın bir merakımız \ardı. En azından bilim ve teknolojide gelişmenin temel bilimler- den geçtiğinı kavramış veotarihlerde Is- tanbul Teknik Üniversitesi ögretim üye- lerinden Prof. Dr. FeyyazGürsan(birsı- na\ sırasında öğrencisi tarafından vuru- larak öldürülmüştür) ve Yefa Lisesi nıa- tematik öğretmenı Turan Tan"ın yayım- ladıklan "Matematik Fizik Kim>a" der- gısındeki gelişmeleri izlervesorulanso- rulara yanıt vererek bir sonraki sayısın- da adlanmızın yayımlanmasını merakla beklerdik. Periferik kentlerimızin lisele- rinden gelen öğrencılerin üniversite Mnav - lanndaki başarılan çok yüksekti. Gazian- tep. Trabzon. Erzıncan. Erzurum. Sam- sun. Bursa liselerı herzaman bası çeker- lerdı. Tüm bu olumlu gelişmeler içte ve dış- ta pek çok kimseyi rahatsız etmiştir. Sa- vaş sonrasının yarattığı elverişli ortam- dan yararlanarak pusuda bekleyen dış düşmanlann alicengiz oyunlan ve özel- likle gerici. bağnaz. çıkarcı ve satılmaya elverişli yerli işbırlikçilerın günümüzde bile gerçek anlamını bilmedikleri özgür demokratik ortamın hoşgörüsünden ya- rarlanarak. tüm dünyada saygınlık ka- zanmış devrimlerimize karşı gösterdik- leri ve gücü günümüz Türkiyesi"nde en üst düzeye erişmiş karşıt tepkilerı ve bun- lara seyirci kalan yetkililerin tutum ve davranışlan ibretle izlenmektedir. Tüm bu olumsuz gelişmeler Cumhuriyetin ilk on vılının ortamında yetişmiş ulusal kurtu- luş sav aşı ve savaş sonrası devrimlerinya- kın tanığı olmuş bir ku^ak tarafından ne denli yadırganacağı açıktır. Savaş sonrasında ve hatta üniversite sıralannda bu kuşak dev rimlerden kesin- likle ödün vermemiştir. Ne var ki bu in- sanlar üniversite sıralannda iken dev rim- lerden ödün verilmeye başlandığının ilk tanığı olma şanssızlığını da tatmışlardır. Köy Enstitüleri gibi dünyada eşi görül- memış son derece önemli bir eğitım ve kalkınma reform hareketinin yozlaştınl- ması ile başlayan ve 1950 yılından son- ra inanılmaz bir hızla devam eden dev- rimlerı hıçe sayma ve kötüleme dönemi bu günlere gelmemizin en önemli nede- nıdir.Kurumvekuruluşlarımızbılerekve inanmak ısterim kı bilmeyerek devrim- lerden ödün veren. bılimsellikten sapan. çıkarpeşindekoşan. Cumhuriyetin onun- cu vıl dönümünde "Imtiyazsız sınıfsız ka\naşmış bir kitleyiz" öz deyişinde an- lamını bulan birtoplum iken. "imriyazlı. &ınıflıaynlmışbirkitle>iz'"toplumuhalı- ne getırilmiş ve getırilmeye hızla devam edilmektedir.Halkımız, din ve duygu sö- mürüsü ile çıkar ve oy peşinde koşan be- zirgânlann oyuncağı olmaya devam edıl- mektedir. Medya hiçbir zaman sorunlann esası üzerinde durmamakta. sadece aynntılar- la uğraşmakta ve duygu sömürüsüne önem vermektedir. Çarpıcı örnekieri bir hayli kabanksayıdaolmaklabirliktebirisison derece ilginçtir. Bir parlamento üyesinin bir havayollan görevlisını görevi başın- da dövmesi şeklinde basına yansıyan ve günlerce medyanın ilgi ile üzerinde dur- duğu olay. Medya her zaman olduğu gı- bi konuyu sadece basit ayrıntılan ile ser- giledi ve duygu sömürüsünden başka va- tandaşa hiçbir mesaj vermedi.Esas tartı- şılması gerekli olan nokta bir parlamen- to üyesinin neden silah taşıdığı konusu- dur. Acaba bu parlamento üyesi Mec- lis"te veya Meclis dışında kime karşı ve niçin silah kullanacak ve yine bu parla- mento üyesi silah yerine birkaç ulusal ve uluslararası politika bilimi. ekonomi ve- ya kendi esas mesleği alanındaki dergi- lere abone olarak bilgisini derinleştirse v e ülkemiz için daha iyi ve daha güzelı ara- sa vekısaca dünvavı tanıvarak nerede ve hangı düzevde olduğumuzu tzörüp öğ- rense daha iyi olmaz mıydı? fşte insan- larımızı, bir > andan geleneksel "at,av rat \esilah~ilkel >aplantısından.ötevandan dınsel ınançlarını kullanarak oy bezir- gânlığı yapan "çirkin politikacf'ların al- datmalanndan kurtarmak gerekır kı. bu- nun yolu da bövlesi kişilere seçımlerde oy verilmemesınden geemektedır. İnsanımızı bılinçleştirmenin tek yolu. Cumhuriyetin ilkonyılı içinde tüm dün- yanın hayranlıkla izlediği reformlardan hiçbir ödün vermeden. dinamık ve bıli- me dayalı olarak gelışen ve fırsat eşitli- ği taşıyan bireğıtim sisteminin yerleşti- rilmesindengeçer. Hiçbiremperyalist ül- ke. ülkemizdeböylesi birkalkınmayı is- temez. Çünkü gerçek anlamda yetişmiş insanlardan oluşmuş bir toplumu ne em- peryalistlerne onlann yerli işbirlıkçileri ve ne de çirkin politikacılar sömürebilir. lnsanlanmız bılime dayalı. dinamik ola- rak gelişen bir eğitım sürecine sokulma- dıkça: radikal dincilik. ırkçılık ve şeriat- çılık her geeen gün daha hızla artıp ku- rum ve kuruluşlarda hâkim duruma ge- lerek dev leti ele geçirme eylemlerıni sür- dürdükçe ve yetkililer sirfoy ve çıkar av- cılığı içinbukaratehlikeyi görmeme gi- bi günümüzde y ürüttükleri yapmacık *di- ni bütünlük" politikalannı iürdürdükçe, geleceğimizden. ciddi olarak kuşku du- yanz. Artık ınsanlanmız Sıvas'ta 3~ Türk aydınının din din yanmasına seyirci ka- lan. ancak Suudi Arabistan"da kafası ke- silen Türklere sahip çıkar görünen sami- miyetten uzak politikacıları çok iyi tanı- malıdır. Cumhuriyetin 10. yıldönümünii bu nedenlerle özlüvorum. ARADABIR ADNAN BİNYAZ.4R Ocak Köylüleri Anadolu, bıçilmış ekın tarlalarının toprak rengınden başlayıp uzak dağların mor doruklarına ulaşma umu- dudur. Erzincan, Malatya. Elazığtopraklarmın düğüm- lendiği bir noktada bir uygarlık yıldızı gibı ışıldayan Ocak köyü bu umudu yaratıyor. Cx;ak'ta dağ havalannın, yay- laesıntilerınin soluğu ezgılere kanşıyor. Hoşgeldin Arif Sağ! "Başı duman pare pare ı Yol ver dağlar yol ver bana." Dağ, sonsuz yaratma gücunün simgesidir. Onun ıçin. dağlara bakıp da göremeyeceğıniz uzak- lıkyoktur. Anadolu ınsanınınerdemı de "dağ"gibı, yak- laştıkça görkemıni, sonsuzluğunu kavratır. Üzerinde bunca insan banndırmış Anadolu. bir erdemler uy- garlığıdır Kıvrım kıvrım yolları tırmanıp. uzaktan bir mor soyutlama gibi algılanan Ocak köyüne varınca. erdem ne. emek ne. begeni ne. Hacı Bektaş ne, dm ne, mezhep ne, Alevı ne. Sünni ne, Yunus ne. Mev- lana ne.. anlıyorsunuz. Köyü görünce, "Sankı bırAvrupa köyü" demek ge- çiyor içimden. Birden. kafamdan da dilımden de ko- vuyorum bu coşkuyu. Hangi Avrupa köyunde bu ın- san sıcaklığı solunabılir?.. Düşkünler koruyucusu Hı- dır Abdal, Hacı Bektaş töresinden kopupgelmiş. oca- ğını bu mor dağların yüreğine kurmuş. Açları doyur- muş, çıplaklan donatmış. ruhsal hastalıklara tutulan- lara umut ocağı olmuş. Ocak köylüleri öncelıkle Hıdır Abdal türbesini yıkıl- maktan kurtarmışlar. Beğenısı yüce bir mimarın, ya- ratıcı ellerin emekleriyle dünyasını değiştirmiş bir dost kılmışlar Hıdır Abdal'ı. Eşiğınden örtüsüne değin er- demler yansıyor bu Türkmen Kocası'ndan. Türbenın tam karşısında cem evi ıle camı yan yana. "Ey kul, ıba- detin yolu birdir, nerde mekân tutarsan tut!" der gibı. Birkörinanç: Karadut'unkalıngövdesindekiyank... Halkyüzyıllarca o aralıktan geçenin dileğmin kabul ola- cağına inanmış. Ama geçme sırasında yaralananlar ol- muş, bunalanlar olmuş. Akıl her şeyin üstündedir; de- mirçubuklarla kapayıvsrmışler karadut ağacının göv- desindeki yarığı. Böylece bir kör inancın yolunu kes- mişler. Ocaklılar varsayımlarladüşünmüyorlar: imece- nin, çağdaşlığın. emeğe saygının, ürettığinı iyi kullan- manın erdeminı yaşıyorlar. Onlarda. "ınsan"ı çevrele- yen değerler egemen olmuş. Bunu nasıl mı başarmışlar? Kendilerinegüvenerek, Hacı Bektaş'ın "Hernearar isen kendınde ara" düşüncesini ilke sayarak, bireysel güvenceden çok toplumsal ekonomideki dengeyi gö- zeterek, varlı varından vererek, düğünlere su gibi pa- ra akıtmayarak, oğullarının kızlarının altına milyarlık arabalar çekmeyerek; toprağı, töreyı. insan olma onu- runu kutsayarak. yeryüzünde dürüst oimantn erdemi- ne inanarak. köşe dönme yollannı kendilerınden uzak tutarak, ınsandaki iç değerlerı çıkar ilişkilerinın önune çıkararak, mezhepçiliğin. köktendinciliğın karşısına çağdaş değerleri koyarak... Uzaktan bakıldığında. mor dağlarda bir yıldız ışığına dönüşen Ocak'ın kıvrımlı yokuşlarından inerken Nesiminin dizelen arkamız- dan bizi izliyordu: "Sorma be bırader mezhebimizı I Biz mezhep bilmeyız yolumuz vardır." Renkli sayfaların cicı beylerı. ekran oyunbazlan; ka- meralarınızı süslü şarkıcılardan, ayağa düşmüş dedi- kodu şarlatanlarından.zengin sofralarmın çanak yala- yıcılanndan çekin de Ocak köyünde tüten uygarlık ışı- ğına çevirin. Yozlaşmamış insanımızı. Anadolu'yu ayak- ta tutan töreyi, kendini var eden ınsanlığın erdemini orada bulacaksınız. TARTIŞMA Bir gazete, bir yazı ve okurlan^0, ı umhurıyet f ^ ^ ^ gazetesinın M ıkincı • sayfasında 29 % . Eylül 1995 ^ ^ •* günü "Haydi Emekliler" başlığıy la bir yazım yayımlandı. Yazıvı vazmaktan amacım. DİSK öncülügünde kurulan Emekliler Sendıkası"nı tanıtmaktı. Yazının sonunda da telefon numaram vardı. Sabah dokuzdan ıtibaren hiç susmadı telefonum. Yurdun her yöresinden arayarak. böyle bir girışimi kutluyor. nasıl üve olabileceklerini soruyorlardı. Böyle bir sendıkaya olan susuzluğu görmenin yanında. bir durum daha ortaya cıkıyordu: Arayan emekliler içindekı meslek gruplaşması. Saydım tek tek. üşenmedim: Bir gün içinde 289 emekli telefon etmısti yurdun her yanından. Bunlardan 178"i öğretmen. 66"sı i&rı. 44"ü ıse banka emeklısi idi. Acı mıdır. tatlı mıdır bilmiyorum ama. banka emeklilerinın tamamı Iş Bankası emeklısıydi. Tüm bunlan şunun için vazıvorum: Sankı ben. ERDEK SULH HUKUK \IAHKEMESI SATIŞ MLDÜRLÜĞL NDEN GAYRLVIENKUL AÇIK ARTTIR]VL\ İLANI 1W 11 Satılmasına karar verilen gaşnmenküllenn cınsi. kıvmetı. adc- tı. e\safı: 1- Erdek İIÇCM Atatürk mahallesı Mesavla tne\kun- deada' 31". parsel: ^'dc k3\ıtlı 1S52 m2 mıktanndaki zeuuı- lık Değerr 2(W MMKKMITL Satı^aati 13.30-13 45. 2- Erdek Yalı mahallesı Kasin me\kıinde ada: 200. parnei: ZS'de ka>ıtlı 3(W4 m2 mıktanndaki 7e\-rinlik. DeŞeri: 564.101) (XM) TL Satı>saatı: 13.50- 14.05 3- Erdek ^ alı nuhalleM lva>trı me\kiındc ada: 246. parsel: 1 'dekayıtlı 5154 m2 mıktanndaki zevtinlık Değen: V5II.ÎS3»» (XK) TL. Satı^ saatı. 14.10 - 14 25 araM. Imar durunıları: 1 Mradakı ga\nmenkül' Ukan dı^ı alan. aynk nizam. 2 kat (6.50 mt ) olup. Erdek plan notları hüküm- leri geçerlidır. 2 ve 3 sıradaki gavrimenkuller. 31^4 sayılı ! K "nun İS. nıaddesı uygulandıktan sonra par>ellerin durumu bellı olacaktır Şatış şartlan: Bırinci açık arttırma 20.11.1W5 günü saat 13.30'dan 14.25'e kadar. ikincı açık arrtırma 30.11 W 5 günü aynı saatlerde Erdek Hükumet Konağı önunde yapılacaknr. Bırinci aeık antınııada muhanımcn bedelın "o 75~ını ve ^a- n> masraflannı geçmek şam\la. talıp çıkmadığı lakdırde ikın- cı açık arttırmada muhamnıen bedelin "r 40'ını bulmak ve >a- tı> ma>rallannı geçmek üzere talıplı çıktıgında ıhale edilecek- tır. Satija ıştirak etmek ısteyenlerden % 20 nı>petınde pev ak- çesi ı^enıp. ihalenin san^ bedelının hemen \eya \erilen müh- letiçerisindeödenmcmeM halındeihalefeshedilip.iki ıhaleara- sındakı tarktan \c"» 30 taizden alıcı Mirumlu tutulacaktır. Satışakatılacaklannba^kacabilgıalmakıMeyenlenn IW5 11 >ayılı dos> a numarasıyla mııdürluSunıüze müracaaı etmelen ılan oliınur. 2Ö09.1V45 BaMn: 44611 30 deflişik yıkama programı aüematifi Emekliler Sendikası'nın (Emekli-Senı kuruluşunu duyumıamış da. Cumhunyet gazetesını kımler. hangi emekliler okuyor dıye bir anket yapnıış gibi hissettım kendimı. Bu yazıvı yazarken çalan telefonum 1 ""9 öğretmene aıttı. Eşi de harıcıyeden eınekliymiş. Tekrar konuya dönmek gerekırse. cumhunyetin kuruluşu ıle bırlıkte yayın hayatınabaşlayan Cumhunyet gazetesinın okıır grafiğı de çıkmış oluyor ortaya. Yalnız. katama takılan bir durunı çıktı: Arayan banka emeklilerinın tümünün Iş Bankası emeklisi olması. Bunun özel bir nedeni mi var. bilmiyorum. Gerek dev let. gerek özel sektör bankacılıümın ıçinden emekli olmuş mılyonlarca insan varken. tek bir bankanın emekhlerınin ılgısı şaşırttı beni. Cünkü Emekli-Sen tüm emeklıleri çagınyor çatısı altına. Hatta. daha ılerı giderek dul ve yetim aylığı alanları da. Yani, ışverenın şu ya da bu oluşu önemli değil. Mevlana'nın dediği gibı: "Kim olursan ol, gel... Nereden emekli olmuşsan önemli degil, gel" dıyoruz. \'e. yıne telefon. yıne bir emekli bayan öğretmenin ıltıfatı... Ben de bir öğretmendim. Öğretmenlikten emekli olmama dayanamayan yönetimler yüzünden emekli olamadım. Işte yine telefon. yıne bir öğretmen emeklısi... PENCERE Tekzip Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi ile ilgili Ya- zı Tamamen Gerçek Dışı ve Tahkir Edicıdir 27 hazıran 1995 tarihli Cumhunyet gazetesinin 2. sayfasında Pencere ısımlı köşede ilhan Selçuk im- zalı ve "Fethullahçılık" başlıklı bir yazı yayınlanmış- tır. Öncelıkle yazı başlığmda "Fethullahçılık" olarak belirtilen vasıflandırmanın doğru olmadığını vurgula- mak isteriz. Nitekim müvekkilimiz bizzat böyle bir adlandırmanın yanlış ve gerçek dışı olduğunu kamu- oyuna defaatle açıklamıştır. Aynca bugüne değin bir kişı dahi kendısinı bu şekilde tanımlamamıştır. Bu sebeple yayın organlannda: toplumumuzda yanlış an- lamalara ve bölünmelere yol açabilecek bu tür ya- kıştırmalara yer verılmemesini dilemekteyiz. Sözkonusu yazıda müvekkılimızle ilgili olarak ger- çek dışı iddialarla birlikte haysiyet kırıcı ifadelere yer verılmiştir. Yazıda çizilen kişilik, kompozisyon ile mü- vekkilimiz kamuoyu nazarında küçük düşürülmeye çalışılmıştır. Kullanılan ifadelerhakaretamizolup, ha- ber ve eleştiri sınırlanna tecavüz etmektedir. Müvekkilimiz Islamın sevgi. birlik ve kardeşlik me- sajını ayırım yapmaksızın her kesime iletmek gayre- tinde olup. ülkemizde değişik toplum kesimleri ara- sında birlik ve banş ortamınm sağlanması, diyaloğun gelışmesi için çabalamaktaolup, bu amaçla herkes- le görüşmeye de açık bulunmaktadır. Bu samimi ve ulvı çaba partilerüstü ve her türlü politik çekişmele- rin dışında ve uzağında bulunmaktadır. Haber verme ve eleştiride bulunmanın sınıriarı aşı- larak, kişilerhakkında indı yorumlarlayazılaryazmak basın özgürlüğü ve basın ahlak ılkeleri ile bağdaş- mayacağından, basın ahlak ılkeleri doğrultusunda gereken titizliğin gösterilerek. objektif haber ve eleş- tiri yolunu tercih etmenizı dıleriz. Fethullah Gülen Vekilleri Av. Orhan Erdemli - Av. Hasan Günaydın Düzeltme: Perşembegünü bu köşede çıkan Hafız-ı Şi- razı'nin dizesinde 'Buhara' sözcüğü 'Buharara' ola- caktı. Düzeltir, özürdileriz. TSÎMOB ELEKTRİK MLHESDİSLERİ ODASI İSTASBLL ŞLBESl SOYLEŞİ ÖZELLEŞTİRME Prof. Dr. Öztin Akgüç YER EMO EĞİT/M MERKEZİ Cııınhıırivet Cad. \o: 285 Kul: 4 Harbive /İSTASBL'L Tel: (1)212) 248 50 52 - 5.? Faks: (1)212) 232 24 13 TARİH: O'EKİM 1995 Cumartesi SAAT: 14.00-18.00 RİZE ASLİVE 1. HUKUK MAHKEMESİ 1995 152 Esas Davacı Loknıan Temoglıı \ekilı Av. Harun Mertoglu tarafından. davalı Paulette Sımone Poupon aleyhineaçıîan boşanma da\aMnın yapılan yargılaması sonunda verilen ara kararı gereğınce. Da\alı Paulette Simone Poupon'a adresı hılınmediğinden da\a dilekçesı teblig edilemedığinden, duruşına günü olan 18.10.1995 günü bızzat mahkememiz salonunda saat 09.0()"da hazır bulunması \eya bir \ekil marifetıyle kendısinı tem>ıl ettırmesi. aksi takdirde duruşınalann gıyabında yüriitüleceğı da\a dilekçesı yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 26 9.1995 Basın. 4464S Saadettin Malkoç ZEMİNBl RNU SLLH HUKUK MAHKEMEŞİNDEN HÜKÜM ÖZETİ Esas \o 1995 34 Vası Karar No 1995 50 Yası Hâkıın: Kenıal Güzel. 2099S Kâtip' Nuran Taşkıran Zeytınburnu Sulh Hukuk Mahkemesı"nce verilen 25.9.1995 tarıhlı 1995 34 vası esas. 1995 50 vasi karar sa- yılı ilamldküçüklerMeMit Yalçın \e Meral Y3İçın"aamca- ları Fahrettin ^al^;ın \a^ı tayın edılmi^tır Bu huMis ılan olunur 25.9.199S Basın: 45183 Romanlarınız ve ansiklopedıleriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04 04963581 serı no'lu nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. SEYİLKESKtS 34 PK. 087 plakalı kamyonetinı çalinmıştır. I\A)ETORHA\ LOKANTA • B AR l ı ı ı l u l ı ı ı ı ı ı ı xiıı 293 89 78 (3HAT) • Electrolux bulaşık makineleri şimdi mutfağınıza Emsan tarafından Electrolux için üretılen özel olarak tasarlanmış Silver Series Tencere Seti ile birlikte geliyor. • İkinci ödül Tüm Electrolux ürünleri için 1 Peşin + 5 Taksit veya 1 Peşin + 7 Taksitte çok uygun koşullarda ödemeolanağı... • Diğer ödüller Daha az elektrik, su ve deterjan faturası ödeyeceksiniz. Çamaşırlannız, bulaşıklannız ve çevreniz daha uzun ömürlü sağlıklı bir temizliğe kavuşacak. Siz zamanınızı yalnız mutluluklara ayıracaksınız. Hepsi bu kadar değil... • Ve sürpriz ödül ... Electrolıu bayilerinde, mutlaka uğrayın.. ESFM1 A 30 öegışik yıkama Dfogramı 14 sethk eşsız kapasite OEC). ESF662 A 7 yıkarra prog'amı 12 setlik yıkama kapasitesı ŞATtŞ Ş*RTUW : Kampanyamız 23 Eyö 1996 • 23 & m 1995 anman arasnda geçsrü* Derhal teslm şartjjnndai satın aKkûmz afıaziar yeDtslı satdannuda honen \<*ar edııecertr Tesimat esnasında t<C. te ĞQ» verçi orantanndakı değş*likla ve konab^cek e* vefgiler tyaaara aynen yansnk- 3u kanoatıys.Sar»yiwTıcmtBalMr*J'nca 25 5.199i tarhlı, 21940 sav*flesmıOaze-te'de ılar eoSen "TaterM, Kampenygt ve Kapdan Satiflar HaKtoioakı UygJama Esasianna Dar teö^" hûki/Tilenne uvgumtjr TKeptef sto» olanaMan dahılrde kayaıacaKtır I|i UCRnİİ'Tuk'ETİci OANÇMA SERVİSi' ,0800 2116032 Electrolux "Beyaz Eşyada Dünya Lideri" TARLABAŞI BULVARI NO' 35 TAKSIM 80080 ISTANBUL TEL 0 212 293 10 20 FAX 0 212 251 60 94 Restaurant / Bar 'Beyoğlu mozaiğinin bir parçası oian f f< *r /r// . 6ir£Ûze((iği sunuyor. İstiklal Cad, Odakule Yanı Rez. :25I 95 91 -249 68 9S "BIRAKKIŞ İÇERİ GİRSİN" 20 Ekim C ıma Günü Sürpriz Müzik Geceleri, Yeni Bir Mönü. Yepyeni 3if Servisin Güleıîyüziiyle Kış' a Hoş Gkdin Diyeceğiz. Re/efvasvon IO216] 413 68 SO - 81 8 Ekım - 19 Ekim arasında kapalıyız. I Her Yanm Saatte İslinye İskelesinden Vcrelsiz Motor Seniu. SAPPHODA Her Cumartesi MEHMET GÜRELİ TAHSİTJ ÜPriİVAR ŞUAYİP YELTAN SERKAIN ÖZYILMAZ UMUTKIRHATİ "Müzik SAPPHO'da Dinlenir.' Rez: 245 06 68