Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3EKİM1995SALI CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER
Suniye'de
Yunan üssii
• ATİNA (AA) -
Yunanistan'da yay ımlanan
Papandreu yanlısı haftalık
To Vima gazetesi. Atina ile
Şam arasında. Yunan savaş
uçaklannm Suriye'de
üslenmelerine izin veren bir
anlaşma imzalandığını ılen
sürdü. Gazete. Yunanistan
Milli Sav unma Bakanı
Gerasımos Arsenıs ile
Suriye Başbakan
Yardımcısı ve Savunma
Bakanı Mustafa Tlas
arasında geçen haziran
ayında Şam'da imzalanan
bir askeri ışbirliği
anlaşmasının. gerektiğinde
Yunan uçaklarına Suriye
hava sahasını kullanma
imkânı verdığini yazdı. To
Vima. bu anlaşma
sayesinde. Yunan savaş
uçaklannın, Kıbns"ta olası
bir gerginlik halinde. ada
semalannda daha fazla
süreyle kalabıleceklerini
ileri sürdü.
Letonya
seçimleri
RİGA (AA) -
Letonya"da önceki gün
tamamlanan parlamento
seçimlerinde ılk sırayı sol
eğilımli Demokratık Partı
(Saımnieks) kazandı.
Solcu adaylar 100 kişilik
Letonya Parlamentosu'nda
18 üvelik kazanırken.
iktıdardaki merkez sağ
•"Letonya'nın Yolu" bir fire
vererek. 17 sandalye ile
ıkincı sırayı aldı.
Seçimlerin en büyük
sürprizi ise aşın sağcı
"Halk Hareketi"nin 3.
sırayı almasıydı.
Başkanlığını "'Letonca
bilmeyen bir Leton
milliyetçisi" olarak anılan
ve Almanya'daki aşın sağ
gruplarla da yakın bağlan
bulunan çıfte pasaportlu
Joachım Sıegerıst'ın
yaptığı aşın sağcılar 16
milletvekıli çıkanrken,
radıkal milliyetçilerde 14
sandal>eyle4. sırayı
aldı.Genye kalan üyelikler
ıse. diğer 5 parti tarafından
paylaşıldı.
NATO'nun
genişlemesi
• ANKARA(Cumhuriyet
Büro$u) - Ankara,
NATO'nun genışleme
planlannın "adım adım ve
dikkatli"
gerçekleştınlmesinden
yana olduğunu bildirdi.
Dışışleri Bakaniığı Sözcü
Yardımcısı EIçi Nurettin
Nurkan. dün düzenlediği
basın toplantısında.
Türkiye'nın. NATO'nun
genişlemesinden yana
olduğunu belirtti. "Ancak
bu süreç. adım adım
gerçekleştirilmelı ve çok
dikkatli olunmalı" dıye
konuşan Nurkan,
Türkiye'nin öneminın
NATO'nun genışlemesiyle
azalmayacağını da söyledi.
Hlipinter'de
80 kişi öldü
• SAN FERNANDO (AA)
- Cuma gününden bu yana
Filipinler'ı etkisi altına alan
tropık Sybill fırtınasında
ölenlerin sayısının 80'i
aştığı bıldiriliyor. Yetkililer.
ülkenin kuzeyinde
Calabantıan İcasabasında
Pinatubu dağından akan
çamurlann altında kalan
kasaba sakinlennden 50
kişinın öldüğünü. 100
kişinin ise kayıp olduğunu
belirttıler.
ABD, Şam'ı
uyardı
• VVASHINGTON (AA) -
ABD'nin yakındoğu
işlerinden sorumlu Dışişlen
Bakan Yardımcısı Robert
Pelletrau. bölücü terör
örgütü PKK'ye \erdiği
destek konusunda. Şam'm
dikkatini çektiklerini
söyledi. Robert Pelletrau.
Ortadoğu konulannda
uzman "Middle East
Quarterly " adlı dergiye
yaptığı açıklamada, Islami
köktendinciliğin
'"karmaşık" bir olay
olduğunu ifade etti ve
"ılımlı köktendincilik"
tanımlamasının
yapılabileceğini söyledi.
O.J. Simpson
davası
• VVASHINGTON
(Cumhuriyet) - ABD'de
hemen hemen herkes. nefes
nefese O.J. Simpson
davası nda jürinin vereceği
karan beklemeye başladı.
Yaklaşık 25 mılyon dolarlık
harcamanın yapıldığı, 9 ay
süren ve asnn davası olarak
tanımlanan yargılamada
son karan, sekizi zenci 10
kadından oluşan topiam 12
, kişilik jün verecek.
Kaddafi, ülke sınırlan içinde yaşayan 5 bin Filistinliyi daha sınır dışı etme karan aldı
Filistiıılilere Libya tokadı• Kaddafi, Libya'da yaşayan 5 bin Filistinli işçiyi kara, deniz
ve hava yoluyla ülke sınırlan dışına çıkarmayı planlıyor. 300
Filistinli, Mısır sınınndaki tampon bölgede bekletiliyor.
Dış Haberler Servisi - E\ lül ayının ba-
şından bugüne dek 5 bin dolayında Filis-
tinli. Libya'dan göçe zorlandı. Sınır dışı
edilen Filistinlilerin giderek daha hızlı bir
şekilde sınır dışı edildiğine dikkat çekili-
yor.
Geçen pazar gûnü Libyalı bir diplomat.
bu hafta içinde 5 bin Fihstinlinin daha sınır
dışı edileceğıni duyurdu. FKÖ'nün engel-
leme çabalanna karşın Tnpolı, Filistinlile-
rin olabildiğince hızlı bir şekilde ülkeyi terk
etmeleri için baskı yapıyor.
Mısır sınır polisi, Libya ile Mısır arasın-
daki tampon bölgeye Libya "dan sınır dışı
edilen 80 Filistınlinin daha geldığini bildir-
di. Bu son gelen 80 Filıstinliyle bırlikte.
tampon bölgede sıkışıp kalanlann sayısı
300'e ulaştı. Salı günü 500 mültecinin da-
ha bölgeye gelmesi bekleniyor.
Libya'nın çeşitli kesımlennden uçakla
Tripoli'ye getirilen bu mülteciler. otobüsler-
le Libya sınınna. oradan da tampon bölge-
ye ulaştınldılar.
' Libya Devlet Başkanı MuammerKadda-
fi, Israil ve FKÖ arasında imzalanan banş
anlaşmasına duyduğu güvensizliği göster-
mek amacıyla Libya"da yaşayan 30 bin do-
layındaki Filistinliyi sınırdışı edeceğini bil-
dirmiştı.
Tampon bölgede bulunan Birleşmiş Mil-
letler Mülteciler Yüksek Komiserliğı (UN-
HCR) sözcüsü Panos Mümtaz. şu anda böl-
gede 160 ailenin bulundugunu. ancak kesin
bir rakam vermenin mümkün olmadığını
belirtti. Mümtaz, Mısır hükümetinden, UN-
HCR görevlilennin tampon bölgeye girebil-
mesi için izın istedi. Filistinli mültecilenn
aç ve susuz. kaderlerine terk edildiği doğ-
rulrusunda duyumlar aldığını belirten
Mümtaz. "Yetkililerden hâlâ bir ses çık-
madı" dıye konuşuyor.
Libya, mültecilerin barınması için 300
metre genişliğindeki tampon bölgede düzi-
nelerle çadır kurdu. Çocuklann okullann-
dan kalmaması için de kamp bölgesinde ge-
çicı bırokul açıldı.
Mısır, Gazze ve Ürdün'e gidecek olan
mühecilere geçiş izni veriyor. Kahire. bu so-
runun Libya'nın iç meselesi olduğunu ilen
sürerek zor durumda kalanlara yapılan Bir-
leşmiş Mılletler'in yapacağı yardımı engel-
liyor.
Öte yandan FKÖ lideri Yaser Arafatın
sözcüsü, Israil Devlet Başkanı Ezer VV'eiz-
man'nın Filistinli kadın tutuklulann serbest
bırakılmalan doğrultusunda gerekli ışlem-
len başlatmadığı takdırde, banş anlaşma-
sında yer alan konuya ılişkin maddenin ih-
lal edilmiş olacağını bildirdi.
VVeizman'ın yardımcısı AryeŞumer. Fi-
listinli kadın tutuklulann arasında bulunan
Yahudi katlıamından sorumlu kadın tutuk-
lulann serbest bırakılmasının söz konusu
edilerneyeceğini bildirdi.
FKÖ sözcüsü Ahmed Tibi. Weizman'm
tutuklulann serbest bırakılması kararına
karşı çıkması durumunda. Arafat'ın Filıs-
tinliler nezdınde otoritesınin sarsılacağını
ileri sürdü.
Diğer taraftan, Filistinlileri öldürmekten
tutuklu bulunan 10 Israilli'nin, Filistinli tu-
tuklularla birlikte serbest bırakılma istemi
tsraıl Yüksek Mahkemesi tarafından redde-
dıldi.
Gazze Şeridi'ne geri dönmek ii/cre \ola çıkan Filistinlilerin bir kısmu pasaporttan
bulunmadığından İsrail sınırında bekletilhor. (Fotoğraf:REUTER)
Sırplar diplomatlara saldırdı
Slovenya Büyükelçisinin otomobiline ateş açan Sırplar, rehin aldıklan iki diplomatı serbest bıraktı
Dış Haberler Servisi - Bosna-
Hersek'te 3 buçuk yılı aşkın süre-
dirdevam eden savaşa son vermek
için harcanan yoğun dıplomatık
çabalara karşın çatışmalar sürü-
yor.
Avrupa Birliğı (AB) Dışişleri
Bakanlan, yaşlı kıtanın İkinci
Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşa-
dığı en büyük gerginliği giderme-
ğe çalışırken "Genişletilmiş Te-
mas Grubunun" ttalya'nın baş-
kenti Roma'da perşembe ve cuma
günleri biraraya gelecekleri bildi-
rildi.Fransız Dışişleri Bakaniı-
ğı'ndan dün yapılan açıklamada.
temas gurubunu oluşturan İngıl-
tere. Fransa. Almanya. Rusya ve
ABD'nin yanı sıra italya. tspanya
ve Kanada'nın da görüşmelere ka-
tılacağı bıldinldi. ABD Dışişle-
ri Bakan Yardımcısı Richard
Holbrooke ıse. dün Bosna-Hersek
Cumhurbaşkanı Aliya Izzetbego-
viç ve diğer Boşnak yetkilılerle
yaklaşık 1.5 saat süren görüşme-
den sonra yaptığı açıklamada. gö-
rüşmelerin yapıcı geçtiğinı belır-
terek. Bosna'da ateşkes sağlanma-
sı konusunda görüşmelerin henüz
tamamlanmadığını kaydettı. Dip-
lomatik temaslann yoğun olarak
yaşandığı bu saatlerde Bosnalı
Sırplar da boş durmadılar. Hırvat-
Boşnak ittifakının saldınlanna da-
yanamayarak geçen ay içerisinde
büyük miktarda toprak kaybeden
Sırplar, bir yandan karşı saldın
başlatırken bir yandan da Saray-
bosnayakınlanndabırdıplomatik
araca ateş açmaktan ve Slovenya-
lı diplomatlan bir süre için rehin
almaktan geri kalmadılar.
Slovenya Büytikelçisi
Saraybosna'ya girmek isteyen
diplomatik bir heyet. kenti çevre-
leyen Bosnalı Sırplann saldınsına
uğradı. Slo\enya Büvükelçısıni
taşıyan zırhlı BMW marka ma-
kam otomobilı \e arkasından ge-
len koruma aracının yanlış yola
gırmesi üzerıne Sırp askerlerin
araçlara ateş açtıklan, büyükelçi-
nın içinde bulunduğu aracın böl-
geden uzaklaşmayı başardığı, bu-
na karşılık ikinci araçta bulunan
personelin esir alındığı bildirildi.
BM sözcülüğünden daha sonra
yapılan açıklamada saldın doğru-
lanarak rehin alınan Slovenyalı
diplomatlann serbest btrakıldıkla-
n bildirildi
Öte yandan. Bosnalı Sırplann.
Boşnak ordusuna karşı başlattıkla-
n saldın lardabazı bölgelerin kont-
rolünü ele geçirdıklerı bildirildi.
Bosnalı Sırp askeri komutanlığı
basın merkezinden yapılan açıkla-
mada. Sırplann ülkenin kuzeyba-
tısındaki Banya Luka kentı çevre-
sinde, daha önce Boşnak ordusu
ile Hırvat güçlerin ele geçırdikle-
ri bölgelerde karşı saldın başlattık-
lan belirtildı. Bosnalı Sırplann
ajansı SRNA" da Bosnalı Sırp-
lar'ın Bihaç'ın kuzey doğusunda-
ki Bosanski Novi kentinin bazı
mahalleleri ile çevre kasabalannı ı
aldıklarını ileri sürdü.
KöNUK YAZAR /Doç. Dr. HÜSEYIN BAĞCI
(*)
Birleşmenin 5. yılında, Alman dış politikasıAlmanya'nın bölünmüşlüğü
olgusu, 'soğuk savaş'ın ortaya
çıkmasına neden olan Yalta Dü-
zeni'nin bir ürünüydü ve yapay
bir nitelik taşıyordu. Nitekim,
soğuk savaşın 1989 yılında Do-
ğu Avrupa'da ortaya çıkan libe-
ral-demokratik devrimler sonu-
cunda sona ermesiyle birlikte
bundan tam beş yıl önce Doğu
ve Batı Almanya'nın birieşmele-
ri, 3 Ekim 1990'da gerçekleş-
miş ve birleşme, hem Avru-
pa'da bu yapay bölünmeyi so-
na erdirerek yeni bir dönemi
başlatmış hem de Avrupa'da
yeni dengelerin oluşmasına ne-
den olmuştur.
Diğer bir deyişle, 1990'da iki
Almanya'nın birleşmesı, geçen
yüzyılda oduğu gibi "kan ve de-
mirin" bir ürünü değil, tam ter-
sine barışçıl ve demokratik bir
devrimin sonucudur. Bu, Alman
tarihinde görülen ilk ve tek ba-
şanlı devrimdir. Bunun yanı sıra
Almanya, Yalta Düzeni ile kuru-
lan iki kutuplu dünyanın yıkıl-
masında rol oynayan en önem-
li güçlerden biri olmanın ötesin-
de bu işten asıl kazançlı çıkan
taraftır.
Fakat bugün için yeni bir or-
tam vardır ve bu yeni ortamda
Almanya'nın rolünün ne olaca-
ğı veya ne olması gerektiği, Av-
rupa'yı meşgul eden en önem-
li sorulardan birisidir. Italyanya-
zar Angelo Bolaffis'in 1993'te
yayımladığı kitabında vurgula-
dığı gibi. "Avrupa'nın kaderi,
tekrar Almanya'ya bağımlı
hale gelmiştir".
Bu belki biraz abartılı bir yo-
rum olarak görülebilir, fakat Al-
manya'nın "Avrupa Birliği'nin
motoru" olduğu gerçeği tartış-
masızdır. Işte bu anlamda Al-
manya'nın rolü ve yeni çıkaria-
nnın ne olduğu konusunda yo-
ğun arayışlar ve tartışmalar, Al-
man iç ve dış politikasında bü-
yük oranda gündemi belirie-
mektedir.
Özellikle son dönemlerde Al-
manya'nın Yeni Dünya Düzeni
tartışmaları çerçevesınde yeni
bir süper güç olarak algılanma-
sı, gerek küresel gerekse Avru-
pa düzeyinde ortaya çıkan de-
ğişimler sonucunda ağırlığı git-
tikçe artan bir ülke olmasından
kaynaklanmaktadır.
Gerçekten de Almanya, son
beş yılda dış ve güvenlik politi-
kalarında güven verici bir yön
takip etmeye çalışmış ve tarih-
Berlin kentini iki>e bölen duvann 1989 Kasım a> ı içerisinde > ıkılmasu Almam a'nın yeniden bir bütün haline gelmesi için ilk adımı oluştur-
du. Bu tarihten sonra me>dana gelen siyasi gelişmeler sonucu Doğu ve Batı Almanya 3 Ekim 1990'da birleştiler.
sel endişeleri uyandıracak söz
açıklamalardan sakınmaya ça-
lışmıştır. Bu nedenle "sorum-
luluk politikası" (Verantwor-
tungspolitik) kavramını geliştir-
miş ve "sivil güç" tanımını or-
taya atarak askeri hedefleri ol-
madığını. başta Avrupa olmak
üzere tüm dünyaya anlatmaya
çalışmıştır.
Bugün için Almanya'nın bir-
çok alanda söz sahibi olduğu
görülmektedir. Almanya artık
Batı Avrupa ile yeni demokratik-
leşme süreci içine giren Orta ve
Doğu Avrupa ülkeleri arasında
bir "köprü" olarak görülmekte-
dir. Bunun siyasi olarak ifadesi,
30 Ocak 1991'de Birleşik Al-
manya'nın yeni parlamentosu-
nun ilk toplantısında açıklanan
hükümet programında "birle-
şik Avrupa devletlerinin ku-
rulması gerektiği" şeklinde
ifade edilmiştir.
Ünlü Alman romancısı Tho-
mas Mann, 1953 yılında Alman
gençliği için "Almanlaşmış bir
Avrupa değil, Avrupalılaşmış
bir Almanya, Avrupa için da-
ha hayırlıdır" derken bir nokta-
da Ikincı Dünya Savaşı'nın acı
tecrübesinı Alman gençliğinin
bir daha yaşamamasını ıstiyor-
du. Nitekim, o dönemin genç
neslinden olan ve bugün Alman
birleşmesinin miman olan Şan-
sölye Helmut Kohl, geçen
ağustos ayında verdiğı bir de-
meçte, Almanya'nın "banşın
ve özgürlüğün birleşik bir Av-
rupa'da sağlanabileceğine"
olan inancını bir defa daha vur-
gularken Thomas Mann'ın bu
isteğini siyasi bir hedef olarak
tekrarlıyordu.
Aynı şekilde Dışişleri Bakanı
Klaus Kinkel de Alman dış po-
litikasının Avrupa bütünlüğünü
sağlamaya yönelik bir karakter
taşıdığını vurgulamaktadır. Baş-
ka bir ifade ile Almanya. "Pan
Avrupacı" bir yaklaşım ıçine
girme eğilimı arz etmektedir. Fa-
kat burada bir sorun ortaya çık-
maktadır. Bu sorun da Alman-
ya'nın bu kadar Avrupacı olma-
sına, başta Ingıltere ve Polonya
olmak üzere bazı Avrupah ülke-
lerin duydukları endışelerdir.
Örneğin, ünlü ingiliz araştır-
macı Timothy Garton Ash, Al-
man ve Fransız polıtıkacıların
konuşmalannda ulusal çıkarlar
ile Avrupa'nın çıkarianm kanştır-
dıklarını ve ne zaman Avru-
pa'dan. ne zaman da kendi
uluslarından bahsettiklerini an-
lamanın çok zor olduğunu söy-
leyerek "Avrupa" kavramının
ulusal hedeflere ulaşmada eski
bir Avrupa geleneği olduğunu
belırtmektedir. Ash, bu neden-
le 1871 'de Alman Birliği'ni sağ-
layan Otto von Bismarck ın,
geçen yüzyılda kendi adına
başka ülkelerden çıkarlar talep
edemeyen güçlerin, bunu "Av-
rupa" adına yapmak istedikle-
rini söylediğini vurgulamaktadır.
Bugün için Avrupa'da, Al-
manya'ya duyulan endişelerin
başında, Almanya'nın coğrafi
konumundaki değişiklik gel-
mektedir. İki Almanya'nın bir-
leşmesi, Prof. Hans Peter
Schvvarz'ın ifadesi ile "Alman-
ya'nın, Avrupa'nın merkezi
gücü olarak dünya sahnesine
yeniden gelmesi" demektir.
Bu da Almanya'nın bir ikilemi
olarak ortaya çıkmaktadır.
Tarıhçi A.J.P. Taylor, "tarihi
süreç içinde görülen tüm Al-
man sınıriarının yapay ve da-
imi bir özellik göstermediği-
ni, buna karşın Alman coğ-
raryasıran süreklilik arz ettiği-
ni" söylemektedir. Bu nedenle-
dir ki. Almanya'nın "jeo-politik
romantizminden" söz edil-
mektedir.
Coğrafi ve küttürel açıdan Av-
rupa'nın merkezinde yer alma-
sı konumu ile Almanya, bugün
için kendini tekrar bir Orta Av-
rupa gücü olarak tanımlamak-
tadır. Soğuk savaş döneminde
1949 yılından itibaren Şansölye
Konrad Adenauer'in "Alman-
ya'nın Batılılaşma politikası-
nın" (VVestintegration) ardında
yatan temel felsefe de işte bu-
dur. (Almanya'nın bir Batı Avru-
pa değil. bir Orta Avrupa ülkesi
olduğu gerçeği). Bu anlamda
Almanya'nın Orta ve Doğu Av-
rupa'da ekonomik ve kültürel
etkinhğini arttırmaya çalışması
ve Polonya. Çek Cumhuriyeti,
Slovakya. Macaristan gibi ülke-
leri Avrupa Biıiiği'ne entegre et-
me çabaları, bu çerçevede de
değerlendirilebilir.
L'lmlurarası llişkiler
Boltımv
SURECEK
Türkiye-Yunanistan
'Ege'de tehdit
batıdan geliyor'
• Dışişleri Bakaniığı Müsteşan Onur
Öymen, Yunanistan-PKK bağlantısında
kesin kanıtlann bulundugunu söyledi.
ANKARA (Cumhurhet
Bürosu)-Dışışleri Bakaniığı
Müsteşan OnurÖvmen, Yu-
nanistan-PKK bağlantısı ko-
nusunda kesin kanıtlar bu-
lundugunu ve Yunan Parla-
mento Başkan Yardımcısı
Palagiotis Siguridis'in. terör
örgütü PKK'nin lideri Ab-
dullah Öcalan'ı bir plaketle
onurlandırdığının bılindiğini
anımsattı.
Öymen, Ege'de olası tehli-
kenin Yunan makamlannın
belirttiğı gibi doğudan değil.
karasulannı 12 mıle çıkar-
mak isteyen Yunanistan'ın
bulunduğu batıdan geldiğini
kaydetti. İki ülke arasındaki
ilişkilerin geliştinlmesi için
"gerçek diyaloğun" başlatıl-
ması gerektiğıni belirten Öy-
men. Türk ve Yunan halkla-
n arasındaki benzerdeğer ve
kültürün, bölgede banş ve is-
tikrar için temel oluşturaca-
ğını belirtti.
Öymen. Yunanistan 'da y a-
yımlanmakta olan "Savun-
ma ve Diptomasi" dergisinin
Eylül-95 sayısına verdiği de-
meçte. Yunanistan-PKK
bağlantısı konusunda kanıt-
lar olduğunu belirtti. Hiç
kimsenın terör örgütü
PKK'nin Yunanistan'da fa-
aliyet göstermediğini söy^le-
yemeyeceğini anlatan Öy-'
men, Türkiye'nin elinde so-
mut örnekler olduğunu kay-
detti. Öymen. Yunanistan'ın
karasulannın 6 milden 12
mile genışletmesi yaklaşımı-
na ılişkin bır soruya. Türki-
ye'nin uluslararası sorunla-
nn banşçı şekilde halledil-
mesi ilkesine tamamen bağ-
lı olduğu yanıtını verdi. Tür-
kiye'nin Yunanistan'ı çeşitli
seferler diyaloğa çağırdığını
anımsatarak olumlu bir ya-
nıtın alınamadığını kaydetti.
Öymen şu görüşleri ilet-
tı "Yunanistan. tek taraflı
olarak, Ege'de karasularını
genişletme tehdidini sabit bir
si\asi araç olarak kullanma-
ya kararlı görünmektedir.
Dolayısıyla Ege'de muhlemel
tehdit doğudan bati\a doğru
değil, batıdan doğu>a doğru-
dur."
Gcrçek di\^log
tki ülkenin de Akdeniz ve
Balkan ülkesi olduğunu kay-
deden Öymen. diyalog ka-
nallannın bütün düzey ve
alanlarda açık olması gerek-
tiğini anlattı. Öymen.^doğru
bir diyalog olmadan iki tara-
fın da birbirlerini anlamala-
nnın olanaksız olduğunu be-
lirterek *Dhak>g.muhakkak
surette karşılıkJı taviz anlamı
taştmaz. Savaşan. çatışmaya
girmiş olan ülkeler bile diya-
loğa girmişlerdir. Fakat di\a-
loğun olmaması bü\ük bir
sorundur. LUgun dKalog ol-
madığı için taraflar birbirle-
rini yanlış anlamaktadıriar.
Gerçek bir diyalogistij'oruz.'"
dedi.
Portekiz'de
solun zaferî
• Sosyalist Parti, genel seçimlerde
yüzde 43.8 oy toplayarak 10 yıllık
merkez sağ iktidara son verdi.
Dış Haberler Servisi- Por-
tekiz'de pazar günü yapılan
genel seçimlerde Sosyalist
Parti. merkez sağın 10 yıllık
iktidanna son verdi. Yüzde
43.85 oy toplayan sosyalist-
ler 109 milletvekili çıkardı.
Ancak 230 sandalyeli parla-
mentoda hükümet kurabil-
mek için 116 milletvekili çı-
karmak gerektiğinden. bu sa-
yı ile sosyalıstler ancak azın-
lık hükümeti kurabilecekler.
Şimdikı Başbakan Anibal
Cavaco Silva liderliğindeki
Sosyal Demokrat Parti
(PSD) ise yüzde 34 oy çıka-
rabiidi. 1986 yılından beriık-
tıdarda bulunan PSD. geçen
seçimlerde yüzde 50.60 oy
almıştı.
Antonio Guterres liderli-
ğindeki sosyalistler, 1974 yı-
lı nisan ayındaki "Karanfil
Devrimi"nden bu yana dör-
düncü kez ıktidan ele geçin-
yor. Portekız'in muhtemel
yeni Başbakanı Guterres
yaptığı açıklamada. diyalo-
ğa açık muhalefet ile uyum-
lu bir azınlık hükümeti kur-
maya hazırolduklannı belirt-
ti. Seçım sonuçlanna göre
partısinin zafer kazandığını
belirten GuterTes. "Portekiz
halkı, değişiklik istediğini \e
Sosvalist Parti'nin güçlü bir
hükümetini arzu ettiğini
açıkça söyie'miştir'" dedi.
Portekiz'de travmaya yol
açmadan gerekli değişiklik-
leri yapacağını kaydeden
Guterres, ılımlı bır polıtika
sürdüreceğinı ve Avrupa kar-
şıtı aşın sol Komünist Parti
ile hükümet ortaklığına gıt-
meyeceklerini açıkladı.
46 yaşında bir mühendis
olan ve daha önce hükümet
deneyimi olmayan GuterTes.
1992 yılından beri Sosvalist
Parti"nın liderliğini yürütü-
yor. Operaya karşı aşın bir
tutkusu olan GuterTes. kendi-
ne Isveç'in öldürülen sosyal
demokrat liden Olof Ral-
me'yı model olarak aldığını
belırtivor.
FBI ALARMA GEÇTt
'Kör İmam'
ABD'yi korkuttu
F1IAT KOZLUKLU
VVASHINGTON - ABD
tarihinin "en büyük" ve "en
uzun süren" terör davası nda
yargılanan köktendincilerin
ruhani lideri "Kör İrnam" la-
kaplı Mısırlı ŞevhÖmer Ab-
dülrahman ile 9 müridinın
suçlu bulunmasının üzerin-
den birkaç saat geçmeden.
ülkeyi "terör korkusu" sardı.
Nevv York ve \Vashington
başta olmak üzere. ABD'nin
hemen hemen tüm havaalan-
lannda güvenlik önlemleri
arttırılarak "terör alarmr
verildi.
Nevv York'ta yayımlanan
Nevvsday gazetesi. güvenlik
alarmının Filistinli İ-İAMAS
ile tran'ın desteklediği Isla-
mı direniş örgütü "Hizbul-
lah" adlı köktendınci örgüt-
lerin intiharkatliamı gerçek-
leştirmeyi planladıklan yo-
lunda Federal Soruşturma
Bürosu'nun (FBI) elde ettıği
istıhbaratlar olduğunu yazdı.
Pazar akşamından itibaren
uçakla seyahat edenlerin sı-
kı bagaj ve kimlik kontrolün-
den geçirilmelerinin yanı sı-
ra ek olarak. havaalanlannda
ve metro ıstasyonlannda res-
mı-sivil tüm güvenlik görev-
lilennin sayısında artış oldu-
ğu gözleniyor.
Yetkililer. güvenlik önlem-
lerinin önümüzdeki birkaç
hafta içinde yalnızca ulaştır-
ma noktalanvia sınırlı kal-
mayacağını. Nevv York ve
VVashington başta olmak
üzere birçok kentte olası bir
terör saldınsına karşılık de-
netimlerin sıklaştınlacağını
bildiriyorlar.
Önlemlere gerekçe olarak,
"Kör tmam" lakaplı Şeyh
Ömer Abdülrahman ile 9
müridinın. "Devlet ve mille-
tin mevcut düzenini bozma-
ya yönelik e>lemleri teşvik-
ten" suçlu bulunmalan. Pa-
pa II. John Paul'ün yann baş-
layacak dördüncü ABD zi-
yareti ve çok sayıda devlet
başkanının Birleşmiş Millet-
ler'in (BM) kuruluşunun
50'nci yıldönümü kutlama-
lan çerçevesinde bu ay orta-
sında Nevv York'a gelecek
olması gösteriliyor.
Başta Nevv york. \Vashing-
ton, Boston. Los Angeles.
Baltimore ve Chıcago olmak
üzere ABD'dekı havaalanla-
rının tamamına yakınında
uygulanan olağanüstü gü-
venlik önlemlerinin, Körfez
Sav aşı 'ndan bu > ana gerçek-
leştirilen "en sıkı" güvenlik
önlemi olduğu bıldinldi.