28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 EKİM 1995 CUMARTESİ Yıınus Nadi Armağam Yarışması, 1946'da kuruldu; hem geçmişe, hem geleceğe dönük olan anlamı, gazetemizin kıını- cıısu Yunus Nadi'ye saygı ve sevgiden kaynaklanıyor. Yalnız Cumhııriyetgazetesinindeğil, TürkiyeCıımhuriyeti'ninkurıı- luşunda büyük emeği bulunan Yunus Nadi 'nin anısını her yıl tazelemek bizim için bir görev. Devrimci ve demokrat Cum- huriyet 'in Uhtsal Bağımsızhk Savaşımızla ve Türkiye Cum- huriyeti 'yle zamandaş ve eşanlamh bir kııruluş tarihçesi var. Yunus Nadi, gazetemizin temel taşlarım bu doğrıılnıda koydu. Yunus Nadi 'nin ölüm yıldönümünü geçmişe dönük bir acı oîarak değil, geleceğe yönelik bir kültür olayına dönüştürmek amacıyla buyarışma düzenlendi. Yanşmanın ilk düzenlendiği yıllarda Türkiye de sanat alanında hiçbir özel ödül yoktu; tekparti dönemiydi ve yalnız CHP'nin koyduğu bir şiir ödülü vardı. Aynı dönemde büîün dünyada sanat, bilim ve edebiyat ödülleri ün yapmışlardı. İs- veç'te Nobel, ABDde Pulitzer, Sovyetlerde Lenin, Fransa'da Goncourt ödülle- rinin sonuçlan Türkiye de de izleniyordu; ama ülkemiz bu alanda da geç kalmış- tı. Cumhuriyet gazetesi bu öncülüğü üstlendi, elli yıl önce düzenlenen Yunus Nadi Armağam yla sanat ve kültür yaşamımızda bir yarışma coşkusu oluşturdu. Daha sonraki yıllarda Türkiye de de yarışmaların ve ödüllerin sayısı çoğaldı, yirmiyi aştı. Bugi'm belki ödül enflasyommdan söz açılabilir; eleştirel bir yakla- şımla sa/ancaları gündeme getirilebilir, ama yine de kültür, bilim ve sanat konu- larında yapılan yatınmların çokyararh oldıığu rahatlıkla söylenebilir Zamanla ödüller arasında ayrımlar ortaya çıkar; bir yarışma kunımsallaştıkça, amacı, ni- telikleri, karakteri belirginleşir. Bu arada kimi holdinglerin kendi amaçlanna yönelikyarışmalar düzenlemeleri ÖYKÜ Ödüle l Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir 'kitap dosyasf yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine ya- zısı ile çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak gönderecekler- dir. Ödül bir yapita verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Mehmet Başaran, Vedat Günyol. Selim tleri, Tank Dıırsıın K., Sami Kamören. R 0 M A N Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayına hazır bir 'kitap dosyasf yla aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine ya- zısıyla çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul. ödülü. kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Talip Apaydm. Ahmet Cemal Komır Ertop. Muzaffer Uygııner, Prof.Dr. Tahsin Yücel. Ş İ İ R Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bir kitap ya da yayma hazır bir "kitap dosyası' ile aday olunabilir. Yayımlanmamış yapıtlann beyaz dosya kâğıdına makine ya- zısı ile çift aralıklı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıtlarını altı adet olarak gönderecekler- dir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul ödülü kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Necati Cumalı, Prof. Dr.Ce\ ! at Çapan. Doğan Hızlan. Şükran Kurdakıtl, Hilmi Yavıız. A F İ Ş Afişler 50 x70 cm ya da 70 x 100 cm kâğıda, ofset baskı tekniğiyle basılacaktır. Yapıtlar 50 x70 cm boyutunda hazırlanacak: ofset baskı tekniğiyle ve ekstra renk dahil, en fazla beş renk olacaktır. An- latım tekniği ve malzeme kullanımı serbesttir. Adaylann önerisi, fotoğraf ya da üç boyutlu çalışmalar gerektiriyorsa, 50 x70 cm boyutunda bit- miş bir siyah-beyaz trase verilecek; aynca 6x6"dan küçük olmamak koşuluyla bir saydam öneriye eklenecektir. Çalışmalar, aynca mukavva gibi herhangi kalın bir zemine yapıştınlmamalıdır. Afiş, açık alanda yan yana ve alt alta. kapalı yerde ise tek olarak kullanılacaktır. Seçici Kurul, seçilen yapıtlann sanatçılanndan yapıt üzerinde gerekli gördüğü değişikliği isterse, bu değişiklik için ay- nca ücret ödenmez. Ödüle en çok 3 yapıtla aday olunabilir. Adaylar ilişikteki katılma belgesini doldurup, yapıtlann ar- ka sağ üst köşesine yapıştıracaklardır. Ödüle yapıtlarını verenler yukanda belirtilen koşulları oku- muş ve kabul etmiş sayılırlar. Bu ödül, Grafikerler Meslek Kuruluşu-Grafik Yanşmalan Yönetme- liği'ne uygun biçimde düzenlenmiştir. Seçici Kurul: Yıırdaer Altıntaş. Metin Deniz, Mengü Erteî, Sadık Kanmu/stafa, Tan Oral. F O T O Ğ R A F Ödüle, en çok 5 adet dia pozitif ile aday olunabilir. Gönderilecek dialar 35 mm'lik ölçüde olup. 3 mm'lik çerçeve içine yerleştirilmelidir. Dialara doğru bakıldığında sol alt köşesinden işaretli olma- lıdır. Dialann arka yüzünde ise katılımcının adı, soyadı, adresı ve sıra numarası bulunmalıdır. Söz konusu dialann daha önce başka yerde yayımlanmamış ve sergilenmemiş olması gerekmektedir. Seçici Kurul: Özgen Acar, îsa Çelik, Şakir Eczacıbaşı, Ara Güler, Paul McMillen. 50. YIL YUNUS NADİ ODULLERI 1996 ve ödüller dağıtmaları da bu alanda kaçınılmaz çoğıdcııluğu yansıtıyor. Kimi bankaların, şirketlerin, ticari tekellerin rek- lam amacıyla düzenledikleri yarışmaların ödülleri, parasal açıdan ne kadar büyük olursa olsun; özü, maddi çerçevenin dışındaki anlamında odaklaşıyor. Yunus Nadi Armağam Yarışması, kırkyılı aşfan bir sürede düzenli olarak gerçekleştirildi, kültür ve sanat hayatımıza amaçlanan katkıları yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan yarışmamızın kapsamı 1990 yıhndan itiba- ren genişletildi ve Yunus Nadi Ödülleri adıvla sürmeye baş- ladı. Ülkemizin kültür ve sanat yasamı bütün baltalanmalara ve olumsuz yatınmlara karşın sürekli gelişiyor ve yaygınlaşıyor Fikir ve sanat öz- gürlükleri Türkiye de tam değil; siyasal iktidarlann baskılan hâlâ sürüyor ve çağdaş demokratik ortamdan henüzyoksun sayılıyoruz. Buna karşınfikir,sanat, bilim, kültürde çabalar sürüyor Tarihsel gelişim sürecinde elbette aydınlan- ma f nın önüne hiçbir güç geçemez. Cumhuriyet, çağdaş uygarlığa giden yolun fikir, sanat, kültür, bilim yolu olduğunu kuruluşundan beri savunan bir gazete. Bu yoldaki çabaları desteklemek ve özendinnekte Yunus Nadi Ödülleri 'nin işle- vi sürecek. 1996 Yunus Nadi Ödülleri'nde konu sınırlaması yok ve dört ana başlıkta 8 ödül verilecek. Edebiyat Ana Dalı: Öykü, Roman, Şiir. Görsel Sa- natlar Ana Dalı: Afiş, Fotoğraf, Karikatür. Sinema: Uzun Metı-ajh Film Senaryosu. Bilimsel Araştırma: Sosyal Bilimler Araştırması. Adaylara başanlar diliyoruz. K A R İ K A T Ü R Karikatürler, en az 18x24 en çok 20x30 cm boyutlarında, beyaz kâğıt ya da kartona siyah çini mü- rekkebiyle çizilecektir. Ödüle en az 3 en çok 5 karikatürle aday olunabilir. Gönderilecek karikatür- lerin daha önce başka yerde yayımlanmamış olması gereklidir. Seçici Kurul: Semih Balaoğhı, Fenith Doğan, tsmail Gülgcç. Kamil Masaracı, Turhan Selçıık, Ali Ulvi. U Z U N M E T R A J L I F İ L M S E N A R Y O S U Senaryolar, beyaz daktilo kâğıdına çift aralıklı makine yazısıyla yazılmış olmalıdır. Yapıtlar özgün olmalı ve klasik senaryo tekniğine asgari düzeyde uymalıdır. Senaryonun yanı sıra konuyu özetle- yen, en çok üç sayfalık bir 'sinopsis'in de eklenmesi gerekmektedir. Ödüle sadece bir yapıtla aday olunabilir. Gönderilecek senaryolar yedi adet olarak hazırlanmalıdır. Ortak çalışmalar da katılabi- lır. Seçici Kurul: TankAkan, Macit Koper, ZekiÖkten, Ziya Özîan, Işıl Özgentürk, Memduh Ün. S O S Y A L B İ L İ M L E R A R A Ş T I R M A S I Ödüle 1 Nisan 1995 ile 31 Mart 1996 tarihleri arasında yayımlanmış bilimsel araştırmalarla, yayı- ma hazırlanmış ve en az 25 sayfa olarak beyaz dosya kâğıdına çift aralıklı makine yazısı ile yazıl- mış bilimsel araştırmalar katılabilir. Adaylar yapıtlarını sekiz adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul ödülü kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Prof. Dr. Bedia Akarsu, Prof. Dr. Toktamış Ateş, Prof. Dr. Aydın Aybay, Prof. Dr. Taner Berksoy, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Prof. Dr. îzzettin Önder, Prof. Dr. Erdoğan Teziç. H E R D A L İ Ç İ N G E Ç E R L İ C E N E L K O Ş U L L A R Ödüller, her dalda amatör-profesyonel herkese açıktır. (Cumhuriyet mensuplan hiçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Adaylar gerçek ad ve adreslerini ve telefon numaralannı belirtmek zorundadır. An- cak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteyebilirler. Yürürlükteki yasalara aykın ve sakın- calı görülen ve ödül koşullarına uymayan yapıtlan yarışma dışında tutmak zorundayız. Adaylann yapıtlarıyla birlikte adlannı ve soyadlarını arkasına yazacaklan iki fotoğraflarını, açık adreslerinin de yer aldığı katılma belgesini ye yaşamöykülerini 5 Nisan 1996 Cuma günü akşamına kadar 'Cum- huriyet Gazetesi. Yunus Nadi Ödülleri, Cağaloğlu 34334 İstanbuP adresine iadeli taahhütlü olarak postayla göndermeleri, ya da elden teslim etmeleri gerekmektedir. Özel olarak paketlenmesi gere- ken (afiş, fotoğraf, karikatür) yapıtlann postadan zarar görmesinden kurumumuz sorumlu tutula- maz. Yayımlanmış yapıtların daha önce herhangi bir ödül almamış olması gerekmektedir. Zarfın ya da paketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun (şiir, fotoğraf. öykü vb) yazılması zorunludur. Ödül dallarında konu sınırlaması yoktur. Fotoğraf, afiş, karikatür dışında kalan yapıtlar hiçbir şekil- de iade edilmez. Iade edilecek yapıtlann 31 Tem- muz 1996 tarihine kadar alınması zorunludur. Aksi takdirde hiçbir hak iddia edilemez. Ödül alan ya da herhangi bir şekilde tasniften geçiri- len yapıtlar. genel yayın ilkelerimiz doğrultu- sunda gazetemizde yayımlanabilir. Ödül sonuç- lan 29 Haziran 1996 günü açıklanacaktır. Ö D Ü L Her dal için: 25.000.000 TL. K A T I L M A ADIM. SOYADIM: ADRESİM: TELEFONUM KATILDIĞIM DAL: B E L G E S İ CMUK uygulanamıyor BÜLENT ECEYÎT ANTALYA- Karakollan şeffaflaş- tırma. işkence ve kötü muameleyi ön- lemek için uygulamaya konulan kısa adı Ceza Muhakemeleri Usulii Ka- nunu'ndaki (CMUK.) değişikliğın üzerinden üç yıl geçmesine karşın polisin eksiklikleri görerek uygula- mayı "alt etmeyi" başardığı bildiril- di. Aynca Maliye Bakanlığf nca ve- rilmesi gereken avukatlık ücretinin nediyle barolann avukat gönderme- me karanna kimsenin ses çıkarmadı- ğı vurgulandı. Antalya'da devam eden "Demok- ratikleşme, İnsan Haklan ve Hukuk Devleti Bağlamında A\ ukatlık Mesle- ği" sempozyumunda İstanbul Baro- su CMUK Komisyonu üyesi 9 avu- kat "CMUKuyguİamasımn sorunla- n" konulu tebliö sunarak "Bu yasa- nın işlertiğini kaybettiğinr açıkladı- lar. CMUK'un ilk göze çarpan eksik- liğinin "Devlet Gfivenlik Mahkeme- lerinin görev alanına giren suçtarla il- gili soruşturmalarda bu yasanın uy- gulanmamasr olduğu belirtildi CMUK komis>onu üyeleri tebliğ- namelerinde özetle şu görüşlere yer verdiler: -Yakalanan kişiye haklarının haıır- latılması gerekirken yakalama anı ve sonrasında bu haklar tanınmıyor. -CMUK 128. maddesi ile yakala- nan kişinin hakim önüne çıkanlma- sına dek geçecek süre olağan koşul- larda 24 saat olarak gösterildiği ve bu sürenin uzatımı sa\ cı ya da hakim ka- ranna bağh tutulduğu halde uygula- mada bu süre ihlal edilıyor. -Sanığın yakınlanna haber veril- mesi ile ilgili tutunak hanesıne "kten- medi" kaydı düşülüyor ve bu kayıt sanığın bilgisi olmadan yazılıyor. -Yakalama işlemi derhal savcılıga bildirilmesi gerektiği halde bu yapıl- mıyor. -u CMUK'a ha>ir" sloganlan atan kolluk gücü yasanın eksikliklerini farketmede gecikmemiştir ve deği- şiklikleri kendi anlayışı ve alışkan- lıklanna uygun olarak yaşama geçir- menin yollannı büyük bır hız ve uyum içinde üretmiştir. İZLENİMLER / AV. FÎKRET ILKÎZ ANTALYA (Cumhuriyet)- İstan- bul BaroMJ tarafından düzenlenen Avukatlık Mesleğinin İnsan Hakla- rı Bağlamındaki Sorgulanması Sempozyumu. Antalyaya yapılı- yor. Anayasa Mahkemesi Başkanı. TBB Başkanı, hukuk fakültesi de- kanları. Cumhuriyet Başsavcısı, öğretim üyeleri. baro başkanlan, a\ukatlar ve dinleyicilerin katıldı- ğı toplantı, Antalya Barosu Başka- nı Av. Osman Güven'in konuşma- sıyla açıldı. Güven. toplantı sonrası "Barola- nn laik, demokratik Türkiye"de Atarürk ilkelerine bağlılığının sar- sılmaz inancını" bir bildiri ile ka- muoyuna açıklama>ı takdire sun- du. ' Aslinda bu sempozyumda. avu- katlık mesleği sorgulanırken mes- leğe yansıyan ülke sorunları gün- demde. Başkalannın hakkını savu- nan savunmanlar. insan haklan, de- mokrasi ve laik hukuk devletini ko- nuşuyor, tartışıyor. istanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan, yargıdaki krize değindi. Ka- Avııkatlar laik hukuk devletini tartıştı zan. "Hatırh kişiler başta olmak üzere hukuka a\ kınlığı saptamagö- re\i mafyaya emanet edili> r or n der- ken. bu gerçeğin dev let tarafından fark edilmediğine işaret ediyor. Mahkemeye düşen ışler için kimse avukat aramıyor. adamını bulmaya çalışıyor. Kazan. "Avukatlık, çö- züm üretme sanatıdır. 1yi yerişmiş olacaktır. Bilimin sağladığı imkân- larla donanacaktır. Bi/e iletilen so- run üzerinde yoğunlaşacaksınız. Ancakozaman'doğuçözümlerüre- tirsiniz». Altını çizerek sö\ lüyorum ki iilkemizde çark tersine dönmeye başlamıştır. A\ ukat sayısı artnıakta- dır ama, insanlanmız av ukatsız kal- maktadır. Kısacısı Türkiye, avuka- tını aramaktadır" dedi. Cumhuriyet savcıları, olaylan seyrediyorsunuz. hiçbir şey yapmı- yorsunuz. Taksim'de çember sakal- lı sarıklılar, yeşil bayrak açıp "Şe- riatisteriz" diye haykırırken, "Katı- rolsunlaikdiktatörlük" nidalan Is- tanbul'dan Türkiye'ye yayıhyordu. Emnı>et güçleri seyretti. savcılar seyretti. 37 kişinin diri diri yakıldığına. Türkiye tanık oldu. Aydınlar sustu. konuşmadı. Seslerini yeteri kadar çıkarmadı. yükseltemedi. Toplumu. şeriat isteyenlerin kucağına itilme- sindeki özlemlemlerin önüne set çekmek. ancak akıl. bilim ve laik cumhuriyetin değerleri çabalarıyla mümkün... Ne gariptir ki bir yıl önce aynı salonda cumhuriyet savcılarımız "laiklik karşıtı e> lemler karşısında cumhuriyetin temel ilkelerine her zamankinden daha çok sahip çıkıl- ması ve bu konudaki gerekli duyar- lılığın gösterilmesini" kamuoyuna imzaladıkları bildiriyle duyurmuş- lardı. Bu duyuru adliyelere asıldı, her- kes okudu. çok zaman geçmedi ama, ülkemizi ortaçağ karanlığına çekmek isteyen teokratik devlet öz- lemcisi şenatçılann hanesıne artı bir puan yazıldı. Gümüşhane Barosu Başkanı Av. Ali Günday katledildi... İşte bu konulann üzerinde tekrar tekrar durarak aklın ve bilimin ce- saretıyle "demokratik, laik Türki- ye Cumhuriveti ilkelerini" TBB Başkanı Av. Önder Sav, ısrarli tu- tumu ile savunuyor. Türkiye'nin sorunlannı sempoz- yuma taşıyor. Başkan Önder Sav. sözlerini gerçekleri göremeyenin budala. gerçekleri göriip de söyle- meyenin "alçak" olduğunu söyle- rek bitirdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı YektaGüngörÖzden ise giinümüz- de konuşması gerekenler sustuğu için susması gerekenlerin topluma egemen olduğunu söyleyerek. Ata- türk'ün en büyük armağanının la- ik devlet olduğunu anlattı. Hukuk fakültelerinin hali ise iç- ler acısı. dekanlar olanaksızlıklar ve yetersizlik içinde hukuk öğreni- mi vermeye çalışıyorlar. Ama İs- tanbul Cnversitesi Hukuk Fakülte- si Dekanı Aysel Çetiket, duygulu ve umutlu. Fakülte mezunlannın hu- kuk fakültesine sahip çıkmasını is- tiyor. Tüm olumsuzlukları bu insan kaynaklan ile aşılacağı inancında. Antalya ve Alanya Üniversitesi hukuk fakültesi kurucu Dekanı Prof. Dr. AliNecipOrtan'ın anlat- tıklan ise memleketimden insan manzaralan... Fakülte var ama yok. Yasası çık- mış bağışlanan arazi hukuken yok. Dekan "fiilen" fakülte için yerbul- muş bu sefer de proje için para yok. Çok çarpıcı bir isteği var. "Ne olur diyor. eğer Bütçe Plan Komisyo- nu'nda tanıdıklarınız varsa yar- dımcı olun da şu fakülteyi kura- lım." Üç yıl geçmış, hukuken varo- lan hukuk fakültesi fıilen yok. Meslek sorgulanıyor savunman- lar insan haklan ve demokrasiyi tar- tışıyor. ülke gerçekleri en duyarlı dinleyicilerin toplatısında Türki- ye'de insanlar için çözümler anyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle