Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 EKİM 1995 PAZAR
OLAYLAR VE GORUŞLER
Atatürk'ün Söylev'i ve Gençler
TEO1VL4IS AKTLREL
"Ya bağımsızlık, ya olum!"
Mustafa Kemal bu kesın karara var-
madan once kurtulus ıçın uç turlu karar
atılmı>tı orta>a
Bınncisı Ingiltere"nin koruv uculuğu-
nu istemek: ıkınusı ABIVnın gudumu-
nu istemek; uçuncusu bolgesel kurtuluş.
Osmanlı De\letı nın nasıl olsa ortadan
kaldınlacagı, ulkenın payla^ılacağı du-
şuncesıv le kımı bölgeler kendı başlarını
kurtarma>a çalışıyorlardı Bunlara karşı
Ataturk un goru^unu So\ le\ den okuva-
lım
"Bavlar, bu durum karşısında bır tek
karar vardı. O da ulusal egemenliğe da-
yalı bağılsız-koşulsuz (\e kesin) olarak ba-
ğımsız veni bir Turk devleti kurmak."
Tutsak vasamaktansa vok olnıavı go-
ze alıp gerçek kurtuluş uğruna "\ta-
turk'un açıkça behrttığı gıbı "\a bağım-
sızlık. va olum!" dıye havkırarak orgut-
lenmek \ e ev re e\ re. adım adım son ama-
ca vonelmek
Her ulke kendı amacına gore bır sa\ -
sozle (sloganlaı -ıç ve dış kosullan ge-
nel durumunu konumunu goz onunde
tutarak- e>leme geçıyor Orneğın Fran-
sızDevnmı nın>>avsozıı"YaozgurluK,va
olum!" ıdı Küba Devnmı nın savsozu
"Yavurtvaoluın!"*
Soz. sozcuk sozce sozcelem. sovlem.
söyle\ Dılbılımsel bakımdan sovlem
ıle soyle\ eşanlamlı sa> ılmak gerekırken
gunlukkullanımında gerek vazılı gerek
goruntulu ıletisim araçlannda sovlem ge-
nel-geçerbir kavram nıtelığı soyle\ de
ayncaliklı bırozellıkkazanmı^tır (Hıta-
bet belagat fesahat retonk kavramları-
nı da anımsayalım bu arada )
Demokrasının kamuyonetımının
vazgeçılmezkos.ulu<.avılankonuşmaoz-
gürluğu zamanla 'sövlev sanatı" bıçımı-
ne burunmuş değışe geliş.e gunumuze
değın ulaşmı^tır fik çağ Atınası nda Li-
kurgos, Demosthenesgıbı ustalar klasik
Roma da Cicero (çaçaron sozu ondan ge-
lır) Cato, Catılına JulıusCaesar Brutus
Antonıus, Avgusrus gıbı olumsuz adlar
Fransız Devnmı'nde Mirabeau, Danton,
Robespierre, St. Juste gıbı unutulmaz
soylevcıler vetışmıştır
Hersanat gıbı söz soylemenın de ken-
dıne ozgu kımı kural ve ılkelen vardır
Öncelıkle konuşmacının uzennde ko-
nuştuğu sorun va da konuva kendısının
ınanması gerekır Inanmayan ınsan baş-
kalannı da ınandıramaz Bunun >anı sı-
ra konuşmacı. amacını bılecek, nasıl bır
topluluga nıçın konuştuğunun aynmında
olacaktır Cumhunyet donemının en us-
tasoylevcısı Söyle\ (Nutuk) adlı vapı-
tıvla Ataturk'tur "(Askerı ve sıvaset so>-
levı alanında Ataturk'un adıvla bırlıkte
İsmet İnonu'yu de anmak gerekır)
Ataturk Qn Sövlev'ı ne bakımdan
onemlıvedeğerlıdırbızler ıçın' Nıçın bır
başvuru kavnağıdır1
Neden ornek alın-
ması gereken bır kılavuzdur1
Buyuk bır ozen. ozverı ve ustalıkla
Sovlev'ı gunumuz Turkçesıne aktaran
yapıtın ıçenğını kolayca ızlemek olana-
ğı sağlavan rahmetlı Hıfn YeMet VeJide-
deoğlu sorulanmızı bakın ne guzel ve
nekapsamlı nevalınbıçımde>anitlıvor
"Sov lev. Ulusal kurtuluş Savaşı'nın ve
Turk DevTİmi aşamalarının ust duzevde
ve ilk clden rurulmuş bır guncesi niteligin-
dedir.
Sov lev. 1919-1927 doneminde. Ata-
turk'ün kendi kaleminden çıkmış bir
ozvaşamovkusudur.
Sov lev, Turkive'nin onenıli bir dö-
nemininbelgeleredavalısivasaltarihi-
dir.
Sov lev, gelecek kuşaklar için bir vol
göstericidir.
Sdylev, asker, devlet adamı. ustun
konuşmacı ve devrimci Ataturk'u en
ıv ı anlatan kitaptır. Ataturk'un istenç-
li, davançlı. uzakgorulu. sabırlı ve vu-
rekli kişiliği, Sov lev 'in her say fasından
yansımaktadır.
Kendısı ikinci kitabın başında, Sov-
lev'den soz ederken şöyle der: Ama-
cım devnmımızın ıncelenmesınde tarı-
he kolavlık saglamaktır'
Çok alçakgoniıllu bir açıklamadır
bu. \taturk, Turk Devrimı'nin ince-
lenmesınde tarıhe kolavlık sağlamak
isterken henı kendi olumsuz tarihsel
kişıliğini Sovlev'in satırları içıne kazı-
mış hem de o satırlarla ulusal Turk
devletinin geleceğine von veren ilkele-
ri saptamıştır. Bunların başında tam
bağımsızlık" ilkesi ver alır." (Ord. Prof.
Dr Hıfzı \eWet Yehdedeoğlu. Sov lev, Ç ag-
daş\ayınlan Istanbul 1978 s 15)
Mustafa Kemal Sovlev ını 15 Ekım
1927de \enı yapılan TBMM bınasının
(bugunku Cumhunvet Muzesı) salonun-
da dıle getırmeve başlamıstır "Cumar-
tesi sabahı başlavan konuşma. 6 gun son-
ra 20 ekim çarşamba gunu bitmıştı. Her
gun sabah ve oğleden sonra 2 bııieşim ha-
linde toplanan CHP Buvük kongre-
si'ndeki bu Sovlev. toplam 36 saat 31 da-
kika surmuştu. kongre dolavısıvla Ata-
turk'un Sovlev'inı. millervekıllerı ve
CHP'li delgeler dışında, ordu ileri gelen-
leri vabancı diplomatlar ve ozel çağnlı-
lar da iztemişti.*1
Sovlev. Ataturk un kendı devışjvle 9
vıllıkbırdonemın tarıhçesıdır Gorunur-
de onun 19 Yfav ıs 1919 da Samsun a çı-
kışı> la baslamakta ıse de kurtuluş Sa\a-
şı na vol açan olaylar. 30 Ekım 1918
Mondros sılah bırakışmasına da>andınl-
dığı ıçın asıl başlanaıç oradadır \anı
19"l8 Ekımı nden 1927 Ekımı ne kadar
geçen 9 \ıllıkdonem ele alınmıştır Met-
nı kendısı okuvan \taturk kımıbelgele-
rı Bakanlar kurulu Sekreten Ruşen Eş-
ref Lnavdın'a okutmuştur O bu konuş-
ması ıle \ıne kendı degerlendırmesıne
gore 'Ulusal varlığı sona ermiş savılan
buv uk bır ulusun bağımsızlığını nasıl ka-
zandığını. bilım ve teknığin en son ilkele-
rine davanan ulusal ve çağdaş bir devleti
nasıl kurduğunu' anlatmaya çalışmıştır
Sovlev de ele alınan donem 3 evreye
avnlabılır
kuvavıMıllıve 1919-1920
TBMMhukumetı 23 Nısan 1920-29
Ekım 1923
TurkıveCumhurıvetı 29 Ekım 1923-
Ekım 1927
Kurtuluş Savaşı va da VIilli Mucadele
dıve anılan donem ıle cumhunvetle baş-
lavan de\rımlerı bır butun olarak goren
ve tumunu bır •bağımsı/lık savaşı' olarak
adlandıran Ataturk'un bu anlavı^ı Sov-
lev e de damgasını vurmusjtur
O bır yandan Turk ulusun un somur-
gecı 'Batı'nınsK'asalveekonomikzorba-
kğına' karşı sılahla nasıl sava^tıgını \eote
vandan Doğu'nun 'sosval ve sivasal bas-
kısı'na kar^ı buvuk bırdevrım vapılarak
ulusal egemenliğe davalı cumhurivetçi,
halkçı ve laik bir devletin nasıl kuruldu-
ğunu açıklamıştır Bunun dışında Sov-
lev ulusa bır hesap verme nıtelığı de ta-
şıdıgından \taturk kendısıne ya da gı-
nştıgı devnme yonelık eleştınlere suç-
lamalara da yanıt vermek gereğını duy-
muştur
Mustafa Kemal AnatartalarKahra-
manı olarak RusenEşref Lnaydın aver-
dıöı totocratın arkasına >unlan yazmıştı
(24MavT5 1918)
'Her şeve karşın kesinlikk bir ışığa dog-
rukoşmaktavız. Bendebuinancıvaşatan
guç, valnız sevgım, ulke ve ulusuma bes-
kdiğun sonsuz sev gım değıl, bugunun ka-
ranlıklan. şarlatanlıkları ıçınde. salt v urt
ve gerçek sevgisıvle ışık serpmeve ve ara-
mava çalışan bir gençlik gorduğumden-
dir.:
Ataturk Başkomutanlık Zafen nın 2
vıldonumunde yaptığı uzun konuşmayı
gençlere seslenerek bıtırmıştı
'Gençler! Cesaretimizı ku\ vetlendiren
ve devam ettiren sizsiniz. Sız almakta ol-
duğunuz eğitim ve kıiltur ile ınsanlık ve-
tilerinin. vatan sev gisinin, duşunce ozgur-
luğunün kıvmetli sımgesi olacaksınız.'
'Ev vukselen venikuşak! Gelecek si-
zindır. Cumhurıveti biz kurduk; onu
> uceltecek ve devam ettirecek sizsiniz.'
İASD II 182)
Erzurum Kongresfnden başlayarak
>anında bulunan Mazhar Mufit Kan-
su'va şovle dıvecektır
'Başımıza neler orulmek istenildıği. na-
sıl karşı kov duğumuz. daha doğnısu ulu-
sun ıstek ve emellerine uvarak ve onun
vardımıvla nasıl çalıştığımız gorulmeli ve
gelecek kuşaklar için ibret ve uyanıklık ge-
rektırmelidır. Fakat bız her şevi gençliğe
bırakacağız. O gençlik ki hiçbirşevi unut-
mavacaktır. Geleceğin ışık saçan çiçekle-
rı onlardır.'
'Butun unıudum gençliktedir.' ( \B,
II 471)
Gençlığı valnızca Cumhurıvet rejı-
mının değıl. dev nmın bekçisi olarak gor-
muştur Gençlığın bugorevı venne getı-
nrken kımı kez haksızlığa uğrayabılece-
ğınedeışaretederekbunlardanyılmama-
sı gerektığını vurgulamıştır
Gençlenmız'n Soylev 'ı elınden duşur-
nıemesını "Gençliğe Sesleniş*"ı ulkemı-
zın şu anda ıçınde bulunduğu durum kar-
şısında derın bır ınançla her gun okuma-
lannı dılenm
PENCERE
ARADA BIR
VEPAT GL'NYOL
Dinli ve Dinci...
Oldum bıttım şu seksen yılı aşkın yaşamımı goz-
den geçırınce goruyorum kı ta kuçuklukten bu yana
hep boşınanlarla aklın buyruğundakı bılgıler arasın-
da suaıp gıden amansız bır uzlaşmazlığın orta ye-
rınde kalakalmışım llkokul son sınıfa değın yalpala-
yıp durmuşum ta kı ortaokulda, Atatürk yanlısı ve
canlısı bır eğıtımden geçınceye dek
Babam, anam 'dınlı' ınsanlardı ama hıçbırı 'dıncı'
değıldı Yanı kendı ınançları ıçınde kabuklarına çekı-
lıp kımseyı ınançlannı paylaşmaya çalışmaz zorla-
mazlardı Hoşgorulu bır ınsan olan babam, bız dort
kardeşı ınanç konusunda ozgur bırakmıştı Öyle ol-
masaydı bız tepeden ınme boşınançlara sırt çevırıp
laıklığe gonul verebılır mıydık''
Laıklığı soyuttan somuta geçıren Ataturk oldu
cumhurıyetınvazgeçılmez bır ılkesı olarak Ne var
kı Iskender Özturanlı'nın dedığı gıbı Ataturk yalnız
devleti laıkleştırmış, ama halkı laıkleştırememıştı
Ataturk dıne dınlılere değıl sadece dıncılere ya-
nı dın somurusu yapanlara karşıydı
Gelın de dınlı-dıncı kavramlarının ıçenğını I. H. Bal-
tacıoğlu nun yeteneklı kaleminden okuyalım 16 Şu-
bat 1954 tarıhlı Hurses gazetesınde Dın Uzenne Du-
şunceler adlı yazısının bence onemlı olan bır bolu-
munu sıze aktarıyorum "Dın kışılığı, mıllet kışılığı dı-
şında mıdır" sorusunu şoyle yanıtlıyor "Meşrutı-
yet'ten oncekı devır 'ınsan kışılığı, kışılık' deyınce
yalnız 'dın kışılığı'n; anlıyordu Onun ıçın dın kışılığı
dışında, ondan ayrı olarak, kendı başına bır mıllet
kışılığı'n/ anlayamıyordu Meşrutıyet, gerçı bu kışılı-
ğın var olduğunu ılerı surdu Ancak, meşrutıyetçıler
dın kışılığını dışarıda bırakan bır mıllı kışılığın eksık
kalacağını anlayamadılar Dın konusunu, kurcalan-
maması gereken bır konu olarak anladılar Bu prob-
lem bugune kadar çozulmuş değıldır Gozler, Anka-
ra llahıyat Fakultesı'nın çalışmalan uzenne çevrıl-
mıştır Bu fakultenın ne ışıklar saçacağını bız de me-
rak edıyoruz Işın hukumetlıkçe ılgısı yoktur Konu ta-
nh, sosyolojı konusu, çunku kultur konusudur "
Bu yazının asıl onemlı bolumu, dınlı ınsanlarlad/n-
cı ınsanlar arasındakı ayrımı belırleyen bolumdur
Şoyle dıyor yazar bu bolumde buyuk bır yetenekle
"Dınlı ınsanlar, dını yaşayan ınsanlardır Dıncı ınsan-
lar, dını somuren ınsanlardır Dmın butun soyluluğu,
dın olarak kalmasında, dın olarak yaşanmasındadır
Dın, dın olmaktan çıkıp da ılım, tıcaret, polıtıka oldu
mu, ıster ıstemez, kendını, gorevını kaybedecektır
Dıncıye gelınce, onun gozunde dın, kendıne yetıcı
bır ulku değıl, başka kazançlar elde etmek ıçın kul-
lanılacak bır araçtır Dıncı, -bu kımse ıster dınlı ol-
sun, ıster dınsız olsun- dını bır kazandırıcı olarak kul-
lanandır
Dmın kutluluğu gıbı korkunçluğu da kuvvetınden
ılen gelır Dın, gucunu doğrudan doğruya benlığın
şuursuz, aydınsız katlanndan alır Dın, ınsanın teknık
gıbı yalnız aklını, sanat gıbı yalnız gonlunu saran bır
şuur değıl, butun benlığını kaplayan bır şuurdur
Kansız yaşanamayacağı gıbı, dınsız de yaşanamaz
Ancak kan damarlarda kalmalıdır, dışarı dokulmeme-
lıdır Dın de boyle' Dın, kendı yatağından çıkmama-
lıdır Dın, polıtıka topraklarına gırmemelıdır'"
Bıldığınız gıbı Ataturk dıncılere karşı, toplumun
esenlığını ve onurunu korumak amacıyla laıklık ılke-
sını Turk ınsanına bır uygarlık armağanı olarak sun-
du Bu ılke Latın harflerının kabulu eğıtım bırlığı ka-
dın-erkek eşıtlığı vb gıbı bır reform atılımıydı
Gunumuzde bır sonuca varmak gerekırse denıle-
bılırkı dıncılere dın somuruculerıne karşı bır panze-
hır olan laıklık ınsanları hem doğaustu guçlere kul-
luk etmekten kurtarmakta hem de akıllarını kullanan-
ların kışılık sahıbı olmalarını sağlamaktadır Her ne
olursa olsun, tum ulusa mal olmasa bıle laıklık, bu-
gun sağduyulu, gerek unıversıte ıçı, gerek unıversı-
te dışı erdemlı aydın çevrelerın duşunce yaşamına
gırmıştır bır kere Onu oradan kımse çıkaramaz1
DORTYOL ASLIYE
HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
1 Esas
Davacı Dortvol Orman Işletmesı Mudurluğutaraflndan da-
\alı Nuran Nurav ^ ucesov alevhıne ıkame olan ıkı ıhale ara
sındakı alacak davasının mahkememızde yapılan duruşması so-
nunda Mahkememızın 18 9 1995 tarıh ve 1995 11 esas
1995 526 karar savılı karan ıle da\anın kısmen kabulu ıle
24 151 7
62-TLsinındavalıdan 20 6 1994 tanhınden ıtıbaren
banka reeskont faızı ıle bırlıkte alınarak davauva \erılmesıne
karar venlmıştır Dortvol ılçesı Kenane\ren llkokulu karşısın-
da "V ucesov Inşaat Karakese adresınde ıkamet ettığı bıldınlen
davalı Nuran Nura\ Yucesoy a karar ılanen teblığ olunur
Basın 4^439
Tarihsel bir hesaplaşmanın örneği
MERİÇ VELİDEDEOĞLU
B
uvılınhazıranavıbasınında Ata-
turk un Soylev ıvle ılgılı tartiş-
malara oldukça genış ver verıldı
Bılımsel vaklaşımdan oldukça
uzak olan bu değerlendırmelerden
kımılerı mantık sinınnı aşan bır
ıçenkteydı Avnca vazılanlann butunu goz onu-
nealındığında gerçekamaun Soylev aracılığıv-
la Ataturk'u 1923 Devnmı'nı o bılınen ve gıt-
tıkt,e "lafyığınrdurumuna gelen goruşlerle eleş-
tırmek olduğu ortadaydı
Oysa. Soy lev'ın okunuşunun 50. vilı olan
1977de. bılım ve duşun ınsanlarının. yazar ve
eleştırmenlenn katkılanylaoluşan bırçalışmada.
Ataturk'un bu vapıtı turlu boyutlarda ele alına-
rak ırdelenmıştır
O zamankı Turk Dıl KururmTnun gerçekleş-
tırdığı bu 270 sayfalık ıncelemede ver alan kımı
değerlendırmelerden şımdı soz etmenın gereklı
olduğu kanısındayım Aynca. 1927vıhnın 15/20
ekım gunlenndekı okunuşunun 68.yılında. Soy-
lev e boyle bır yaklaşımlabakmanındayennde
olacağını sanıyorum
Laf kalabalıklığı ıle saptırılan konulara yanıt
olacakbırkaçdeğerlendırmeyıalıntılamadan on-
ce bu urunun yazı kurulunca ıçtenlıkle belırtılen
bır isteğıne degınelım Yazı kurulu. bu ortak ça-
iışmanın başlangıç olduğunu. Soylev uzennde
daha kapsamlı araştırmalar gerektığını. dolayısıy-
la ıncelemelerın surdurulmesını dılemektedır
Kuşkusuz desteklenmesı gereken bu bılımsel tu-
tumun ve çağnnın. hıç değılse 1997 yılında. ya-
nı Sovlev'in 70.yılında yıne boyle bıraraştırma
ıle gerçekleşmesını bız de dıleyelım
Bılındığı gıbı Sovlev uç cılttır, bunlardan uçun-
cu cılt ilk. ıkı cıltte yeralan olaylann kanıtlan olan
266tanesı numaralanmış, uç yuze yakın belgeyı
ıçenr Bunlann dışında, omeğın ozel mektup gı-
bı y uzu aşkın belge de doğrudan doğruya ilk ıkı
cıldın ıçınde yer alır
Soylev ıle ilk tanışanı bır bakıma şaşırtacak
voğtınluktakı bu kanıtlar ıçın Afet İnan, "Belge-
ler bu donem tarihimızi avdınlatacak nıtelıktedir.
ancak 19J9-1927 tanhleri arasındakı belgelerin
bir ozellıği vardır. Bu olayların başında bulunan
ve resmı sorumluluk taşıyan kışının. bir tanhsel
inceleme ile bunlan değerlendirmesidir" der v e
Soylev ın "birincieklenbirtarih"olduğunuvur-
gular
Soylev ın "tarihsel belge" nıtelığı bu araştır-
mavı oluşturan yazıiarda ver alan ortak bırkanı-
dır' Orneğın. Sayın Cavit Orhan Tutengil ınce-
lemesınde Soylev "ın "Yeni Turkive'nin kunılu-
şunu anlatan çok boyutlu tarihsel bir belge" ol-
duğunu sov leyerek bu kanıya katılır
Bu toplu çalışmadakı y azısında da Emre kon-
gar, Soylev ın "tarihsel bir belge" olduğunu dıle
getınr hemen ardından da "O, avnı zamanda ta-
rihi yorumlavan bir tarih belgesıdir" saptaması-
nı yapar \azar konuvu ırdelemevı surdurdukçe
de bu ıkı tur tanhsel belge olusa "bir de olay
ozelliğini eklemek" gerektığını belırterek Soy-
lev ın uçlu bır nıtelık taşıdığı sonucuna varır
ama. bu uç nıtelığı de bılımsel ol<,ulerle olçup bı-
çıp tarttıktan sonra
Toplu çalışmaya katkıda bulunan otekı ıncele-
melerde de Soy lev "ın tanhsel belgesellığını onay-
layan bır goruş sergılendığını bır kez daha belır-
tırken bu değerlendırmeye karşı olan göruşlenn
de bılımsel bır tutumla ortaya koyulması gerek-
tığını anımsatalım
\ıne bu çalışmada Soylev'ın taşıdığı "evren-
sel boyut" uzerınde de durulmuş ve bu boyut,
Sovlev ın ıçerdığı oğretının tum yonlenyle ele
alınıp ışlenmesıyle açıklanmıştır Bu konudakı
goruşune Tutengil "Soylev, yalnız geçmişi ku-
caklamakla kalmaz, geleceğin tohumlannı da ta-
şır.Öte vandan, bırıeık' olan ulusal bır tarih çer-
çevesini aşarak o/ellikle yontemı ve ilkeleny le ev-
rensellik sınıriarına ulaşır. Bunun içındır ki Soy-
lev, \eni Turkive'nin kuruluşunu anlatan tarihsel
bir belge olmanın otesinde, Ulusal kurtuluş Sa-
vaşı çığırını ve yeni bir ulus yaratmanın oğretisi-
ni de içermektedir" dıverek başlar \e degerlen-
dırmesını genış bırbıçımde surdurur
Empervalızmınağınaduşmuşuluslara. kuşak-
lara yol gosterıcı olan bu oğretının temel dava-
nağı. "tam bağımsızlık ilkesi"dır buna kavuşmak
ıçın de. "kuvayı Mılliye'yi âmil, ıradeyi milliycyi
hâkimkılmak" vanı "ulusalguçlerıhareketege-
çirmek. ulusal iradey icgemen kılmak" gerekmek-
tedır
Ote y anda "Ataturk, Soy lev 'i neden yazmıştır"
sorusu da yazarlann çoğunca ele alınıp tartişil-
mış ve bu tartişmalardan çıkan ortak goruş de
Soylev ın bır "hesaplaşma" olduğu bıçımınde
belırmıştır
"Hesaplaşma", "hesap verme""nın vanında
"hesap sormayı" da ıçenr Buna gore ilk aşama-
da Ataturk'un hesap vermesı soz konusudur Ad-
nan Bınvazar bunu "Soylev, bironcunun,kendi-
nı toplum onunde sınava çeknıesidir" tumcesıy-
le dıle getınr Afet İnan da eş goruşu pavlaşarak
"Bir dev let kurucusunun ulusuna hesap verme or-
neğidir" der \e hemen ardından "Tarihte orne-
ğine az rastlanır" \urgulamasiyla da dıkkatı çe-
ker Konuya "Niçin hesaplaşma"sorusuvlagıren
Emre Kon«ar, venlebılecek yanıtlan şoyle sınıf-
lar
# Tanhe kendı eylemının tanhsel yorumu ıçın
ışık tutmak
# Geçmışte ve o gun, kendisıne ve eylemıne
ınanmavanlara karşı başarısının oyküsunu. hak-
lılıŞının kanıtlan olarak sunmak
^ Bağımsızlık Savaşı ıle başlavan cumhun-
yetın ılanından geçen v e yeni bır dev letın kurul-
masıyla son bulan ev lemının butunluğunu be-
lırtmek
# kurulan yeni devleti. onu benımsememış
olan guçlu kışılere karşı korumak
Yalnızyukandasozuedılenbaşannın "duşun-
ce-eylem"butunundekı eylemyonunun dışguç-
lerle tttılat Devletlen ve Yunanistan'la), saltana-
tın bunlann yanında yer alan Hılafet Ordusu'vla.
Anzavur Paşası ıle. saray desteklı "idam" fetva
\efermanlanyla mafyayontemlı "dJdurme" du-
zenlenylesavaşmaktangeçtığınınhesabıvenldı-
ğını anımsamak gerekır
Ote yandan. hesaplaşmanın otekı yüzu olan
"hesap sorma" da kuşkusuz Söy lev 'de yer alır
Hesap sormaya neden olan olay lar genelde yuru-
yuşe bırlıkte başlayanlann, yol alındıkça onden
yalnız bırakmalanndan doğar Tutengil bu olu-
şumu Soylev oğretısının yontemını açıklarken
dılegetırır Yontemınbırparçası "aşamaaşama
y uruverek hedefe varmaya çalışmaktır(...) Ne var
ki. bu aşamalı uv gulama y ontemi. birlikte vola çı-
kan onderter arasında bir dev rim y asası nıtelığin-
de olan kırgınlık v e a>nlıklann da nedenini" oluş-
turur
Ataturk de konuyu Soylev de "Ulusal savaşa
birlikte başlavan volculardan kimileri. ulusal ha-
vatın cumhunyete ve cumhurivet yasalaruia ka-
dar uzayan gelişmelerınde. kendi duşunme ve ruh
veteneklerinin kavrama sınırı bittikçe bana di-
renmeye ve karşı çıkmaya başlamışlardır"" dıve-
rek beİırtır
Dahası bılındığı gıbı vuruvuşun ilk adımında
gozlenırbu karşı olmalar kendı yanında olan ta-
kat gerçeğı gormeyen va da gormek ıstemeyen kı-
şilerle de bırlıkte olmak zorunda kalır Ataturk
Gerek bukışılerlegereksebellıbırsure sonra yu-
ruy uşten ayrılıp ırmagın akişını kesmey e çalışan-
larla çatışmak, onder ıçın bır "yazgT ya da Tu-
tengil ın dedıgı gıbı bır "vasa"dır artık
Nizavi Berkes ın bu "vazgı" ıle ılgılı goruşune
gelınce "Söylev'i okurken bunlaria olan çatış-
malann çokluğunu gordukçe insanın nerede\se
ona ı Ataturk e ı inanmayacaği gelir: bu tür olay-
lan scvmediğı kişileri batırmak için abarttığını
sanır. Abartmamıştı, belki kısaltmıştı onlardan
çektiklenni. Çunku bunlann nedenli çok olduğu-
nu. hele olumunden sonra daha da çoğaldıklan-
nı bugun bizler de artık ıvice biliyoruz."
Bu alıntının yeraldığı yazıvı Berkes 1981 de
yazmıştı 1995'tekı çoğalmavı ve ırmağın vonu-
nun nasıl değıştınldığını belkı Berkes bıle once-
den gorup duşunemezdı
Gerçekten tanhte eşıne az rastlanır bır "hesap-
laşma"nın belgesı olan Soylev ın anlamınıngun
geçtıkçe arttığı da yadsınamaz bır gerçektır
Ah, Şu TürklerL
Vıetnamlı sıyaset adamı Le Duc Tho, 1973'te
Nobel Barış Odulu nu ABD'lı polıtıkacı Henry Kis-
singer ıle bırlıkte kazanmıştı
Tho, odulu reddettı
Fransız yazarı Jean P. Sartre da 1964'te Nobel
Edebıyat Odulu'nu dışladı
1953'te Nobel Edebıyat Odulu, unlu Ingılız dev-
let adamı W. Churchill'e venldı
Churchıll, edebıyatçılığıyla bu odule ne olçude la-
yıktı, bılınemez, ama 1988'de Mısırlı yazar Necip
Mahfuz'un Israıl barışına yakınlığı nedenıyle No-
bel seçıcı kurulunda gozetıldığı bılınıyor
•
Nobel Odulu'nun butun dunyada saygınlığına
dıyecek yok' Tartışmalara açık olduğu kuşkusuz1
Her yıl yınelenen seçımlerın tumunun de yerlı ye-
nnde olduğu savunulamaz Nobel Barış Odulu'nun
bu yıl hapıste bulunan DEP Mılletvekılı Leyla Za-
na ya verıleceğı soylentılerı, Ankara'yı hop oturtup
hop kaldırmıştı Duşunun bır kez odul torenı An-
kara da cezaevınde yapılsaydı, ne buyuk şenlık
olacaktı1
Bereket Avrupa'dakı 'Kurt lobısı 'nın Za-
na ıçın yuruttugu kulıs seferbeıiığı tutmadı
Zana'nın avukatı demış kı
"Aday gostenldıgı yıl odulu alan kışı yok' Se-
neye bu odulu almaya çalışacağız "
Kım çalışacak9
•
Avrupa'da gunden gune guçlenen bır Kurt lobı-
sı oluştu Turkıye'de PKK'ye goz kırpan kışılen Ba-
tı metropollennde 'abad' edecek bır altyapı kurul-
du Fransa Almanya ingıltere'de Kurtçuluğe do-
nuk yabancı polıtıkacıları da yanına alan orgutlen-
me hızlanıyor, Batı'da Kurtlere donuk sıyasette sı-
caklık. Turklere yonelık soğukluk artıyor
Avrupalı, Turk'u oteden ben sevmezdı
Çocuklannı 'Yaramazlık edersen senı Turklere
verırım' dıye uyutan Hırıstıyanlık toplumundan ar-
ta kalan mıras olumsuzdur, Turklerın yerı, otekı
Musluman toplumlanndan ayrıdır, Avrupa'da Arap-
lara, Kurtlere iranlılara ve benzerlerıne karşı tarih-
sel onyargı hıçbırzaman keskınleşmedı
Neden?
Nedenı açık Haçlı Seferlerı'nde Avrupa 'nın kar-
şısına Turkler dıkıldıler Vıyana 'ya dek yuruyup Hı-
rıstıyan anakarasını tıtretenler Turkler değıl mı'
Anadolu'dakı Kurtuluş Savaşı'nda butun Hırıstı-
yanlan tepeleyıp, hepsını kovan da Turkler' Av-
rupa uygarlığının kokenı sayılan Yunanıstan'la ça-
tışarak Kıbns'a askerı çıkarma yapanlar da Turk-
ler' Tum Islam dunyasını somurgeleştıren Avru-
palı, bır tek Turkler'ı dıze getırememış'
Şımdı 'mazlum Kurtlerı ezenler' kımler'?
Turkler
1
Almanya'da Turklere yonelık duşmanhk, Nazıler
marıfetıyle şıddete donuşuyor, ancak demokrat
Avrupa'nın gozunde de Turkler gun geçtıkçe dış-
lanıyorlar, PKK ıçın elverışh bır dış ortam oluşuyor
Guneydoğu'dakı coğrafya gıbı elverışh bır arazı
de Avrupa'da var
•
Hurnyet gazetesı kocaman harflerle sekız sutu-
na manşet atmış.
'Teröre odul yok' ' '
Zana terorıst mr?
DEP davasından hapıste yatan Sayın Zana ne-
denıyle hepımızın yuzune golge duşuyor, DEP mıl-
letvekıllennı yaka paça ıçerı atan hareketın başını
Çıller çekmıştı, ama bu ayıp hepımıze yeter
'Nobel Banş Ödulu, Leyla Zana 'ya venlecek mı
9
'
dıye hop oturup hop kalkan resmı ve ozel çevre-
lerde uç paralık demokrası onuru olsa DEP mıllet-
vekıllerı hapıste yattıkça gecelerı uyku uyuyamaz-
lardı
Avrupa'ya karşı eğık olan başımızı, kendı ıçımız-
de hesaplaşırken kaldırıp yuz yuze bakabılıyor
muyuz''
TURİZM VE SEYAHAT ACENTALARI
VAKFI'NDAN DUYURU
Nakfımızaaıt V5101 - 375109 arası 3^5301 -375500
araM \e 37
5150 numaralı bağış makbuzlan ıle
\akfımızaaıt0151 - 0200 arası 0260 - 0265 arası ve
0267 - 0284 arası gelır makbuzlan kavbolmu^tur
HL KL MSL'ZDL R
TC Malıye Bakanlıgı Yemınlı Malı Muşavırhk
Kımlığım \e TC Malıve Bakanlıgı tarafından muşavır-
lıgımıze venlen 816 savılı dokum muhur zavı olmuştur
ieııuıılı Malı \(uşa\ır
KEKUL ATMALIOÛLL
ALMANCA DERSLERİ VERİLİR
Tel: 363 54 27
UĞUR MUMCU ARAŞTIRMACIGAZETECİLİK VAKFI
ARAŞTIRMACI GAZETECİLİK EĞİTİM PROGRAMI
Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecılık Vakfı. ozel bılgı ve yetenek ısteyen 'araştırmacı gaze-
tecılık" alanına, yeni ınsanlar kazandırmak amacındadır Bunun ıçın 9 gencımızı 6 aylık, karşı-
lıksız burslu ozel eğıtım programına alacaktır
Ozel eğıtım programı bır ay teorık, beş ay uygulamalı eğıtımı kapsamaktadır İlk bır ay Turkı-
ye'nın ve dunyanın ekonomık, sıyası. kulturel ve etık sorunları ırdelenecek; adaylara, bu konu-
ları gazetecılık mesleğının anlatım bıçımlerı ıçınde yansıtabılme becerısı kazandırılacaktır Son-
rakı beş ayda adaylar Hurrıyet, Mıllıyet ve Cumhunyet gazetelerının Ankara burolarında mesle-
kı deneyımlerını gelıştıreceklerdır.
BAŞVURU KOŞULLARI
Unıversıte mezunu olmak
25 yaşını aşmamış olmak,
Bır yıldan fazla gazetecılık yapmamış olmak,
Dunyayı ve Turkıye'yı anlayacak bılgı bırıkımını edınmış olmak
Gazetecılık yapma nıtelık ve ısteğı ıle donanmış kararlı ve mucadelecı bır kışılığe sahıp olmak,
Turkçeyı çok lyı bılmek ve doğru kullanabılmek
Eğıtım Programına katılacak adaylar, Seçıcı Kurul'un on elemesınden
sonra yapılacak yuz yuze goruşmeler sonucu belırlenecektır
SEÇİCİ KURUL
Guldal MUMCU, Korkmaz ALEMDAR, Rona AYBAY, lcen BORTUCENE, Oktay EKŞI Selım İLKİN,
Altan OYMEN, llhan SELÇUK Alı SİRMEN, llhan TEKELI, Seyfettın TURHAN, Ercument UU\Y
Vakfımızdan alınacak başvuru dosyalarının 7 Kasım 1995 saat 17 00'ye kadar
aşağıdakı adrese teslım edılmesı gerekmektedır
UĞUR MUMCU ARAŞTIRMACI GAZETECİLİK VAKFI
Uğur Mumcu'nun Sokağı No 65/7 Gazıosmanpaşa 06700 Ankara
Tel 0312 436 68 86
k l Z G l \ C l k - WkkAŞTEPE'DEkI. BE\LERBE\I SARA\I\\A
GAZHANE ILE ILGILI
EL1NDE BELGE FOTOĞRAE PL\\ \E BE\ZERI DOKL'MA\
(0212) 274 70 97 MMARALI TELEFO\^
B\ŞVLRMAL\RJM RICA EDERIZ.
m LhnmiLER BIRLIĞI rsr\ wı L şı BESI
DÖRTYOL ASLİ\T HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN
199=; 10E»as
Davacı Dortvol Orman Işletmesi Mudurlugu tarafından davalı Nuran Nurav "*> ucesov
alevhıne ıkame olan ıkı ıhale arasındakı alacak davasının mahkememızde vapılan du-
ruşması sonunda
Mahkememızın 18 9 1995 tanh ve 1995-10 esa5
, 1995 525 karar savılı karan ıle da-
vanın kısmen kabulu ıle 25 $^6 906 - TLsının davalıdan 18 5 1994 tanhınden ıtıbaren
banka reeskont taızı ıle bırlıkte alınarak davacıva venlmebine karar venlmıştır Dort>ol
ılçesı Kenanevren llkokulu karşısında \ ucesov Inşaat Karakese adresınde ıkamet ettıgı
bıldınlen davalı Nuran Nurav Yücesov'a karar ılanen teblıg olunur Basın 45418
DÖRTYOL ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
1995 14 Esas
Davacı Orman tşletmesi Mudurluğü tarafından davalı Nuran Nurav Yucesov aley-
hıneaçılan ıkı ıhalearasındakı farkalacağı davasının mahkememızde>apılan duruşması
sonunda
Mahkememızın 18 9 1995 tanh ve I995'14 esas. 1995 528 karar savılı karan ıle da-
vanın kabulu ıle 23 164 000 - TL alacağın 8 6 1994 tanhınden ıtıbaren banka reeskont
fauı ıle bırlıkte davalıdan alınarak davacıya venlmesıne karar venlmıştır Dortvol ılçesı
Kenanevren llkokulu karşısında ıkamet eden davalı Nuran Nurav Yucesoy'a karar ıla-
nen teblığ olunur Basın 45437