08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SATFA CUMHURİYET 15 EKİM 1995 PAZAR 10 PÂZARYAZILARI Kesintisiz tiyatro geleneğinin övüncü... Bujünkü küçük Ingiltere, üzainde güneş batmayan büyük imr.aratortuğunun mirascısı. Eniasyon korkusundan, ekcnomik büyümeyi hızandıramayan, zaten aslında ekcnomik büyümesi de duaklamış, sanayi devriminin ilk kurnay subayı olduğu halde artık hiznet sektörünün bayraktariığını daf-a pratik bulan Ingiltere. 100 yıl süen süper bır sanayileşmenin mitasını hâlâ yıye yiye bitremeyen yeşil küçük ada Ingltere. Nüfusu yaşlanan, genci azclan. Avrupalı mıyız, değıl miyz, olsak mı, olmasak mı diye dönelıp duran ingıltere. Arra bir sektör var ki Ingiltere'de, hâlâ bır numara: Tiyatro. ingıliz dilinin evrenselliği. Ingiliz tıyctrosunun çekıcıliğinde iki numaralı neden, Bir numaralı neden ıse: İngıliz tiyatrosu, yüryıltara dayanan kesintisiz bir engin derin kültür birikiminin mirascısı... Shakespeare. Ingiliz tiyatrosunun hâlâ temelı bekemiği. Ingiliz tiyatrosunun bu beyle başlayan. demek ki 350 yila yakın tarihi kesintisizliğı, (ngılizlere çok haklı ve tartışılmaz bir tiyatro kültürü üstünlüğü sağlıyor. Shakespeare, o gün bugündür aynı dille sahneye konuluyorsa, insanlar anlıyorsa, salonlar doluyorsa bunda bir iş var. Geçen sezonda sadece Londra'nın tiyatro, sinema, eğlence sanayii semti West End'de 141 oyun sahnelendi. New York'da Broadway'de ise 52. Ve üstelik bunların 13'ü de Ingiliz yapımıydı! West End'in ıki tiyatrosu var kı özellikle altlan çizilmeli. Shakespeare'in eserlerini sahnelemekle yükumlü, ama repertuar tiyatrosu olarak da çalışan Royal Shakespeare Company. Ve repertuar ürünlerinin yanı sıra yeni yazartann yeni eserlerini de sahneleyen ulusal tiyatro Royal National Theatre. Bu ıki tiyatroda geçen sezon sahnelenen oyun sayısı 53. National Theatre'dan Broadvvay'e 4 oyun transfer edildi. Geçen sezon New York'da Broadvvay'de sadece 8 yeni eser sahnelendi. Londra'davVest End'in en uç sınırında sayılan, bir tür deneme tiyatrosu gıbi çalışan, her sahnelediği eser ilgi çeken, çoğu kez bilet bulunamayan Royal Court Theatre (George Bernard Shaw'un tiyatrosu!) geçen sezon 19 yeni eser sahneledi. 30 yeni yazara da oyun ısmariamış durumda. Ve VVest End'de sayıtmayan, hali Bugün 15Ekim1995 LONDRA EDtP EMİL ÖYMEN En kolay şey halkolmak vakti yerinde adam gıbi aydınlann semti Islington'daki min'tk sahne: Almeida Theatre. Burada sahneye çıkmak, sanatcılar için bir ayrıcalık. Aldıklan para leblebi çekirdege bıle yetmez. Ama burası, seyircısinın seçkinliği ile ünlü. Mini sahnesi, kıtietere bir şey demeyen, ama sanat dünyasına damgasını vurmuş, kaç kuşaklar boyunca oynana oynana şerbetlenmiş ballanmış eserieri de kaldınyor, yenilerini de... Minik Almeida'dan Broadvvay'e geçen sezon iki oyun ihraç edildi: Medea ve Hamlet. Medea'da Diana Rigg. sanatcı. okutman, süper star (Medya/Sosyete uydurması olmayan türden). Şımdiye kadar 23 oyun. 10 film, 14 tetevizyon oyununda rol aldı. Ödülleri çok. 1994de Kraliçe, onu kadmlara verilen, Dame unvanı ile ödüllendirdi... Ve Hamlet'de Ralph Fiennes. Üç beş yıl ıçinde yeni bir Laurence Ölivier, yeni bir Richard Burton. 22 oyun, 5 film (Schındier'ın ListesTnde de vardı), 4 televızyon oyunu. Amerıkalılar, sinema varken neden tiyatro sanatcısı olunur diye sorarlar. Oysa Ingıltere'de tam tersı. Bugün sinemada adını duyuran bütün Ingilizlerin kökeni tiyatro. Eskilerden yenilere gelırsek. Laurence Olivier, Hollyvvood'a sırtını dönüp Ingiliz Ulusal Tiyatrosu'nu kurmakla geçirdı ömrünü. Vanessa Redgrave, Maggie Smith, Glenda Jackson toplam 5 Oscar aldılar, ama tiyatro sanatctsı olarak tanınıyoriar. Bugün de Kenneth Branagh, Emma Thompson. Anthony Hopkins. Ben Kingsley, Jeremy Irons, Miranda Richardson. Daniel Day-Lewis ve daha bir çoklan da öyte. Ingiliz tiyatro geleneğinin başlangıcı ile bugünü arasında kesintisiz bir 300 küsur yıl var. Sım ne? Dil kesintisiz de ondan... Ve gelenek-görenek birikimi de öyle. Kültür birikimi de... 1663'de inşa edilen Theatre Royal Drury Lane, bugün de aynt yerde. llk Kraliyet Tiyatrosu. 1672'de yanmış. Ama yine aynı yerde 1674'de yeniden yapilmış. Bugün de ayakta. On yıla yakındır "Mıss Saigon" müzikaliyle dolup taşıyor. Binanın geçen 7 Mayıs'da 332. yıldönümü kutlandı. Söylevin Okunuşunun 68. Yılı Çalakalem bir şiir yazın. Yazmayı beceremiyorsanız bıle önemli değil; uydurun. Sonra arkadaşlannıza okuyun. Onlann "sen de mi şair oldun", diye iğneleyen bakışlanna hiç aldırmayın. Sizi eleştirmeleri içın fırsat tanımayın. Ve ünlü ozanlardan birinin adını vererek bu şiiri onun yazdığını söyleyin... Büyükçe bir tuval bulun. Sonra da birkaç tüp yağlı boya. Boyalan gelişigüzel boşaltın tuvale. Gösterin tanıdıklannıza. Bu anlamsız tabloyu nast! tutup nereden bakacaklannı bile kestırememelerini dert etmeyın. Ve suçu ünlü bir ressamın üzerine atarak çıkın işin içinden... Içinizden geldiği gibi bir metodi mınldanın. (Hertıangi bir enstrüman çalmayı biliyorsanız, onu kullanın.) Bol inişli çıkışlı ve bıraz da gürültülü olmasına özen gösterin. 'Eşsiz şahaser'inizi duyup da kulakları tırmalananlara ağız açma şansı vermeden çıkışın. Filanca ünlü bestecının iç dünyasını yansıtan bu yapıtı nasıl olup da anlayamadıklannı sorun onlara... Kentinizdeki ekolojik, mimari, su vb. sorunların çözümü için saçma sapan öneriler getirin. Tepkileri, yine bazı adlar ve ülkeler (mümkünse, ABD, İngtltere, Fransafalan) sıralayarak göğüsleyin ve karşınızdakileri çağdaş gelişmelen izlememekle suçlayın... Yukartdakı örnekleri çoğaltmak ve başka deneyler de yapmak olası. (Öykü, film senaryosu, köşe yazısı, kış modası, bilimsel yenilik vs.) Saçmalıklannızda doğal, yalın, bireysel ve dürüst MOSKOVA HAKAN AKSAY olduğunuzda kimseden anlayış göremeyeceksiniz. Ama onlan, ünlülerin, ustalarm, otoritelerin arkasına gizlediniz mi tepkiler farklı olacak. En azından durup düşünülecek. İkircime düşülecek. "Acaba bir bıldiğı mi var?" gıbisinden bir suskunluk yaşanacak. Ve insanlar, otoriteler karşısında kendi zayıflıklannı duyumsayarak geri çekilecek, köşelerine sinecek... Neden mi? Çünkü çocuk doğduğu andan başlayarak otoritelerin altında ezilir. lyi ahlaklı, saygılt, efendi biri olması istenir ondan. Fazla konuşup yerli yersiz fikir yürütmesi önlenir. Büyüyünce, manavsa yalnızca meyve ve sebzeden, inşaatçıysa tuğla ve harçtan anlaması gerekecektir. Fazlası ona haramdır. Herkes kendi alanına hapsolur bu dünyada. Ve geriye kalan alanlar otoritelere (gerçek otoritelere ve onlara özenen başansız otorite kopyalanna) bırakılmıştır. Insan giderek en büyük lüksü, anlayışsız olmasının, onu başka anlayışsızlarla 'halk' ve 'sokaktaki adam' gibi kavramlarda buluşturup kalabalıgın gücünü duyumsamasında bulur. Bu da aslında aldatıcı bir duygudur ya... Bu 'efendi' ve 'haddini bUenler" topluluğunun en büyük hüneri ' de, kendine, eşi benzeri olmayan politikacılar üretmesidir. Onlan bir yerlerden bulur çıkanr, aferinlerie besler, alkışlaria büyütür, oylarta yürütür ve sonunda birdenbire kendinı gırtlağına kadar 'alternatifsiz liderter' içinde buluverir. Şiir yazmak halkın anlayacağı bir iş değildir. Resim çizmek de öyle. Beste yapmak da. Kentinin sorunlanndan anlamaz halk. Hele hele memleket sorunlanndan htç anlamaz. Bu işlenn her biri içın uzmanlar, 'bir bildiği o\an\ar\ 'alternatifsizler' vardır. Halk onlann işine karışmaz. Halk oturur oturdugu yerde. Bütün işleri otoritelere bırakır. Ne kolay şey halk olmak, değil mi? TamtembelişiL Yeni dünya düzeninin en gözde öğesi şiddet l\ ""urk GerclıgM Binnci odevin Tüfk bağımsızlıgmı. Türk Cumhuriyetını. maktır. Var geieceğmir melı buciu r semn. en kaynağin cekte d5 ve dışında. kavnaKtan mek istevs manlar bu Bir gün. lıgırsı ve yetini sa zofunda goreve at s ortamın ola şuilarmı yeceksin1 • 68 yıl önce bugün Atatürk tatafından okunmaya başlanan Söylev, vartığı sona enniş sayılan bir ulusun bağımsızlığınt nasıl kazandığını, ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatan taıihsel bir belgedir. • Söylev, "Bir önderin, kendini toplum önünde sınava çekmesidir". • Söylev, bir hesaplaşma, dolayısiyte birl-esaiviirıtt? v?hesap sormadır. • Söylüv lîiırnryaUzminkucağma düşmiiş uluslara çıkış noktası gösteren bir öğretidir. • Gençler, tüm bu saptamaları değerlendirmeniz ve günümüz Türkiyesinde olup bitenin kökenine inmeniz için, sizleri Söylev'i okumaya çağırıyoruz.r şsiz olabi sızlıgına ve etine kıymak ısteyecek duşmanlat butün dünyada benzen sonsuza dek ve savun- lıgınınve biricik te- Bu lemel değerü dır. Gele- yurtiçinde seni bu yoksun et- cek düş- lunacaktır bağımsız- Cumhuri- vunmak kaiırsan. rnak için, nacağın nak ve ko- düşünme- Bu olanak çok elve- iir Bağım- Cumhurı- görüirr.edık ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ GENEL MERKEZ ve BİJTÜIS ŞLBELERİ ZE\TİNBURN13 SULH HUKUKMAHKEMESt'NDEN E>av.No 1995.'52 Vası KararNo: 1W53 Vası Zev-tmburnuSulh HuVuk Mahkemesi'nce venlen 27.9.1W5 tarihlı \e 1995'52 vasiesas. 1995;53 •\asi karar sayıh Uamla. küçükler Mehmet Nun Özdurak ve Yaşar Özdurak'a ana baba bir kardeş- kn (abisı) Cuma Özdur3k \ası tayıne edilmıştır Bu husus ılan olunur 27.9. 1995 Basın 46698 27 eylüt tarihli Dagens Nyheter gazetesinin "Kötülükle karşı karşıya" başlıklı yazısı şöyle başlıyor. "14 yaşındaki John Hron'u, önce taciz eden, aşağılayan, döven ve sonunda öldüren üç genci yönlendiren şeyin kötülükten başka bir şey olduğunu belirtecek bir sözcük var mı? Kungalv yakınlanndaki Ingetorp gölünün ktyısında ona iki saat işkence yaptılar ve daha sonra suya atarak boğulmasına yol açtılar." Soz konusu olay, en son ve yeni degil, çünkü her gün hızla daha yenileri gerçekleşiyor. 14 yaşındaki çocuğu, bir arkadaşıyla kamp kurduğu göl kıyısında bulup kedinın fareyle oynadığı gibi iki saat süresince işkence ettikten sonra öldürenler, yaşları 15-18 yaşmda değişen 4 Dazlak genç. Bunlardan 18 yaşında olanı, olayı izlemekle yetinmiş, yanındaki cep telefonunu kullanmamıştı. lrkçı, Nazist bir gruba sempati duyan bu gençler ne yazık ki giderek artıyor. "Pulp Ftction" (Ucuz Roman) türü fılmler, şiddeti güçlüden yana görerek günlük yaşamın doğal bir öğesi halinde lanse etmekte. Önemli olan, kurbanından kesinlikle daha güçlü olmak ve sürü mentalitesiyle azınlıktakine saldırmak. En geçerli "spor", yere düşenin kafasını tekmelemek. Dazlak Nazilerin buna ek olarak bulduklan bir başka "gelişmiş" numara ise, yerde baygın yatan kişinin kafasında, postallı ayaklannı birleştirerek zıplamak. Isveç'te bu gelişme, yalnızca kara tenli, saçlı yabancılara yönelik değil. Sürü halinde sokaklarda bira sarhoşu olarak dolaşan STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN dazlaktar, kendilerinden olmayan kım varsa, ona hep biriikte saldınyorlar. Burada bu haydutlar "Ya sev, ya git" diye bağırmıyorlar, ama kendilerinden olmayan hiçbir kimseye yaşama hakkı tanımadıklan açık. Geçenlerde Göteborg'un en civcivli caddelerinden birinde, yanm metre çalının altında yatan bir ölü bulundu. Afrikalı genç bir mülteci olan bu kişı, yaklaşık 12 saat önce yardım isteyen el hareketleri yapmış; polise, "şurada sarhoş bir Afrikalı var" diye ihbarda bulunulmuştu. Dikkatinizi çekerim, "biri" değil, "bir adam" degil, "bir Afrikalı." Bu farkın etkisiyle olmalı kı olay yerine gelen polis, genç adamı yanm metre çahnın altında bulamadı. Ertesi gün durum anlaşıldı: Genç adam. büyük bir olasılıkla ırkçılar tarafından göğsünden bıçaklanarak öldürülmüştü... Şu sıralar, aynı bölgede yaşayan 14 göçmen ailesı, kafayı çeken gençlerin gece geç vakit gelip evlerini taşlamasına artık dayanamadıkları için taşınmaya karar verdi. Olay basında günlerdir gündemde, ama her nedense. bu "gençlerden" teki pplis tarafından yakalanamadı. Üstelik bu vandallar aynı semtin gençleri... Yeni dünya düzenine hızla uyuyoriar. TURİZM YE DIŞ TİCARET GRUBUMUZ İÇtN Sahas\nda çeyrek asırdır faaliyet gösteren grubumuzun hareketli ortamtnda çalışacak deneyimli deneyimsız elemanlar aranmaktadır. * Operasyon Elemanı * * Rezervasyon Elemanı ** Planlama Elemanı ** Dış Ticaret Elemanı *** Fınansman Elemanı *** Muhasebe Etemam Yüksek ögrenim görmüş olan adaylarm. * Turizm ve Oıekilik Yük. Okutu. Tunzm Mes.Lisesi ** Fakiikelerin Dış Ticaret ve Uletme Bölümleri *** tşletme Fakültesı ve Ticaret Lisesi mezunuolmalan, Tüm adaylann Inailizce bılgisine sahip olması. ikınci dil olarak Fransızca.italyanca. lspanyolca. Almanca \eya Rusça bilgisi tercih sebebidır. Erkek adaylarm askerUkle ilişkisi bulunmaması, Isteklilenn fotogTatlı özgeçmışleri \e talep ettıklen net ücretle biriikte MBE.101 80600 Levent-tstanbul adresine rnüracaatlan. NOT: Tüm müracaatlar kesinlikle gizli tutulacaktır. ITALYAN KULTUR MERKEZI Meşrutiyet Cad. No: 161 TEPEBAŞI-İSTANBUL Tel: 293 98 48 ITALYANCA DİL, KÜLTÜR ve SANAT TARİHİ KURSLARl Başanh ögrencilere İtalya'da burslar 23 Ekim 1995 Pazartesi günü başlayacaktır. Kavıtlar: Pazartesi, Salv, Perşembe. Cuma " Saaf. 9.30 -12.30 \e 16.30 - >9 J0 Çarşamba giinleri 9J0 -1IM arası KA\"SARCA ASLİYE HUKUK HÂKİMÜĞİ'NDEN Esas No: 1995 05 Karar No. 199539 Mahkememizin yukanda esas \e karar numarası yazı- lı davasının yapılan açıkyargılamasi sonunda; davalı Kad- rıye Gürler'e karann tebliği mümkün olmamıştır. Kara- nn özett: Davacı TEK. taraftndan davalı Kadriye Gürler aleyhıne açılan cebri tescıl davasının yapılan açık yargı- laması sonunda; davanın kabulü ile Sakarya ih, Kaynar- ca ılçesi Taşoluk Köyü, Kx>zbelenı mevktuc: 2. s: 145 ve 145 parselde davalı adına kayıtlı taşınmazın davahnın hissesi oranmda 9 m2'lik kısmın terkını ile davact kurum adına tescüme. 1168 mZ'lık kısmında davacı kurum le- hıne ırtıfak hakkı kurulmasına karar venlmıştir. Teblıgat Kanunu'nun 28"incı \e müteakıp maddeleri uyarmca karann \lan tanhinden 15 gün sonra teblığ edil- mi^ sayılacağı \e kesmleştırileceği hususu ilanen teblığ olunur. 06.10.1995 Basın; 46489 KAYNARÇA AŞLIYE HUKUK HÂKİMLİĞrNDEN Esas No. 1994/99 Karar No; 1995/66 Mahkememızın \ukanda esas \e karar numarası yazılı davasının yapılan açık vargılaması sonunda; davalı Sabriye Gülsever"e karann tebliğı mümkün olmamntır. Karann özeti; Davacı TEK tarafından da\alı Sabriye Gülsever aleyhine açılan cebn tescıl davasının yapılan açık ^argılaması sonun- da; davanm kabulü ile Sakana ih. Kaynarca ilçesı Gölce Köyü, 9ciH, 807 sayfSu 22.d.c. ada, 807 parsel sayılı taşınmaz- da davalının hıssesı oranında 256 mî'lik bölümde davacı ku- rum lehıne ırtıfak hakkı kurulmasına karar \enlmiştır. Tebli- gat Kanunu'nun 28'ıncı ve müteakıp maddeleri uyannca karann ılan tanhinden 15 gün sonra teblığ edümış sayılacağı \e kesinleştmleceğı hususu ılanen tebliğ olunur. 06.10.1995 Basın: 46486 BAKTRKÖY 2. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1995 578 Mahkememıze açılan vası tayıni davası sebebiyle. Mahkememizce verilen 1995/578-778 sayılı ve 14.9.1995 tanhlı karar ile Balıkesir, Marmara. Asmalı Köyü, C: 004-01. S. 12. K. 07'de nüfusa kayıtlı Dursun ve Hanım'dan olma 1952 D.lu Nokta Kaplan'm vesayet altına alınarak kendısine babası Dursun Kaplan vasi ola- rak tayin edılmı^tır. hırazı olanlann. yukanda numarası yazılı dosyaya müracaat etmeleri. aksi takdırde kesınle- şecegi hususu ilan olunur. 14.9.1995 Basm- 46975 KAYNARCA AŞLÎYE HUKUK HÂKİMLİĞİNDEN EsasNo: 1994/81 • Karar No: 1995'69 Mahkememızınyukandaesas ve karar numarası yazılı davasının yapılan açık yargılaması sonunda: davalı Hat- ıce Şerif Ceylan"a karann teblıği mümkün olmamıştır. Karann özetr. Da\ acı TEK tarafından davalı Hatıce §enf Cevlan aleyhıne açılan cebn tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda; davanın kabulü ile Sakary'a ıh. Kay- narca ılçesı Gölce Köyü. 10 cilt. 972 sayfa. O2.a.b. ada, 972 parsel sayılı taşmmazda davalının hıssesı oranında 20 m2"lık bölümde, davacı kurum lehıne ırtıfak hakkı ku- rulmasınakarar verihnıştır. Teblıgat Kanunu'nun 28'ınci ve müteakıp maddeleri uyannca karann ılan tanhinden 15 gün sonratebliğedilmis. sayılacağı ve kesmleştırileceği hususu ilanen tebliğ olunur. 06.10 1995 Basın: 46488 CEVİRMENLER Zorunlu olan nitelikler • Ingilizce \e Türkçe'yi çok iyı bılen ve kullanabilen, • Çevirmenliği sadece meslek olarak de|il. yas^ım biçimi olarak da gören. • Dürüst, içten. açıksözlü ve soecen, • Şirketimizin >önetim ve serraa\e yapısında katılımcılık ilkesini yerine getırebılecek özgüven, birikim. azim ve düşûnce yapısına sahıp, takım çalışmasına yatkın olan Tercih nedeni olan nitelikler • Çeviri (Tıcari YazıİL'SözliL'Khap) deneyimli, • Kolej \e Filoloji / Mütercim Tercûmanlık >a da İngiîızce eğitım veren ünıversıte mezunu. • Bilgi Işlem araçlanna yatkın ve kullanabilen. • tkıncı yabancı dil olarak, Fransızca, İtalyanca ya da Almanca'yı çok ı>i bilen. Dostlanmızm, Çevirinin temel uğraş alanı olduğu ancak genel anlamıyla Bilgi Satan ^irketimize faks ya da mektupla Beklenti / Özyaşam bilgilerini iletmelerini heklemekteyiz. İLETİŞİM Dil ve Danışmantık Hizmetleri Ltd.Şti. K Eskı Yıldız Cad. Dilek Apt. 66 Daire.3 Beşiktaş © (0 212) 227 28 61 (Faks) Yıldız Teknık Ünıversıtesı Meslek Yüksek Okulu öğrenci kimliğimi kaybettım. hükümsüzdür. ERSOY TAN İNCİRLİOVA ASLhT HUKUKHÂKİMLtĞİ'NDEN DosyaNo: 1991'25 Esas 1995.69 Karar Davacı Alı Osman Yalım tarafından davalı Naciye Yaşar ve küçük Demet Yalım kayyumu Nevzat Sert aleyhine açılan ne- sebin reddı davasının mahkememızce yapılan yargılaması so- nunda. davanın kabulüne ve kabulü ile Aydın ıli. lncırliova ıl çesi, Acariar-Hürriyet Mahallesi. cilt no: 013-03, sayfa no: 59 kütük sıra no: 84"te nüfusa kayıtlı olup, davacı ve davalını müşterek çocuklan olarak tescil ediler 4.3.1987 Diyadın dc ğumlu küçük Demet Yalım'ın nesebınin reddıne dair verile 7.3.1995 tarihlı karann. davalınınbilinen adresınde yapılan ar; malarda PTT kanalı ile tebliğı sağlanamadığmdan ve yapılî aramalarda adresi tespit edılemedığinden. karann ılan yolu ladavalıyatebliğıne karar venlmiş olmakla; davaîı Nacı>e\ şar'ın gıyabında venlen 7.3.1995 tanh-1991 25 E. sayılı hü mün ılan tanhinden ıtıbaren 15 gün sonrakesinleşece|i ilan teblığ olunur. Basın: 46060 Romanlannız ve ansiklopedileriniz yerinizden ahnır. Tel: 554 08 04
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle