Katalog

--*._- v • 3OCAK1995SALJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER ItişaıtaşTndaki patbması • kanbulHaberSmisi- Nişantaşf nda önceki sabaha_ karşı meydana gelen doğalgaz patlamasının, Vali Konağı Caddesi'ndeki bir apartmanın önüne monte edılmiş bulunan gömülü tip servis kutusunun bağlantı hatlannda oluşan kaçak gazdan kaynaklandığı açıklandı. IGDAŞ tarafından dün yapılan yaalı açıklamada, " Vatandaşlanmız tarafından böyle koku duyulduğunda 187 nolu Acil Doğalgaz Hatü aranmalı ve Kjvılcım havalandınlmahdır" uyansı yapıldı. DYP'de üçüncü SHPIi • ANKARA(Cumburiyet Burosu)ı - SHPden bir süre önce ıstifa eden Mardin Bagımsız Milletvekili MuzafTer Ankan, DYP'ye katılma karan aldı. Ankanın, "resmen" kaülımından sonra, koalisyon hükümetinin kurulduğu günden bu yana DYFye geçen SHP milletvekilinin sayısı 3 olacak ve DYPparlamentodaki sandalye sayısını 183'e yûkseltecek. Ankan, DYP'ye katılım karannı, dün parlamentoda düzenledjği basın toplantısı ileaçıkladı. Asteğmen topraga vepüdi • İSTANBUL (AA)- TEM Otoyolu"nun Kocaeli kesiminde. geçen cuma gecesi Metro Turizm'eait biryolcu otobüsüne silahh ve bombalı saldında yaşamını yitiren Asteğmen Neşet AJper Sınar (25) dün İstanbul'da toprağa verildi. Sınar, Selimiye Camii'nde kıhnan öğle namaanı müteakip düzenlenen askere törenden sonra Edirnekapı Şehitliği"nde defnedildi. Gûrkan rahatsızlandı • ANKARA (AA)-SHP İçel Milletvekili AydınGüven Gürkan, önceki gece yemek borusunun tahriş olması nedeniyle Bayındır Tıp Merkezi'nde tedavi alüna ahndı. Gürkan, sağlığırun iyi olduğunu belirterek. mide asilinin artarak yemek borusuna geldiğini bu nedenle tedavi olmak amacıyla hastaneyeyattığını, bugün taburcu edileceğini söyledi. BölûGtt öı-güt • BONN(AA) -AJmanya'nın haftahk siyasi dergilerinden 'Focus" Bremen kentinde 20 Aralık 1994 tarihinde tutuklanan bölücü terör örgütü PKK'nin "Bremen şefi" Sait Bilgin'in şehir idaresinden ayda 2 bin 500 mark maaş aldığını yazdı. Şehir idaresi, Bilgin'e bu parayı, dernekte lisao dersi ve Kürt gençlerinin boş zamanlannı değerlendirmek için yapüğı çalışmalar karşılığında verdiğini ifadeetıi. Alpago'nun eşi kriz geçirdi • .ANKARA (AA) - Devlet Bakanı Önay Alpago'nun eşi Dr. Yıldınm Alpago. kalp krizi geçirdi. Kalp krizi geçiren Dr. Yıldinm Alpago, Bayındır Hastanesi Yoğun Bakım Servisi'ne kaldınldı. Yetkililer, Dr. Yıldınm Alpago'nun sağlık durumunun ciddiyetini konıduğunu bıldirdiler. TPAO'ya saldın • BATMAN (AA) - Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Batman Bölge Müdürlüğü'ne ait lojmana bombalı ve silahh saldın düzenlendi. Olayda personel şube müdürünün kızı yaralandı. Alman bilgiye göre, özel güvenlik bölgesindeki lojmanlara önceki gece 23.00 sıralannda 2 kişi tarafından bombalı ve silahh saldında bulunuldu. TPAO Batman Personel Şube Müdürü Erol Dankı'nın oturduğu dairenin hedef ahndığı saldında, Dankı'nın 14 yaşındaki kızı Esra Dankı hafif yaralandı. TPAO Bölge Müdürü Erdal Ahıska, saldınnın 3 gün önce yapılan 150 kişilik petsonel alımından kaynaklanabileceğıni belirtti. Demirel'in "Meclis'i fesih ve seçim karan alma" yetkisi istemesi tartışılıyor Kafalan kanşüıtlıANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu) - TBMM, ocak ayı içinde anayasa değişikliği paketini ye- niden gündeme almaya hazırla- nırken, Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'in "MecHs'i fesih ve seçimegftme yetkisi" isteyerek 14 Bu yetkiye bugün için ihtiyacım yok, ama 6 ay içinde olabilir" sözleri, hükümet ortaklan tara- fından, "ciddi ve önemli bir me- saj" olarak algılandı. Devlet Bakanı Bekir Sami Da- çe, Cumhurbaşkanı'nın sözleri- nin yanlış yorumlanmamasını isteyerek "1980öncesindeerken seçim istemleri gündeme geldi- ğinde, karar alma konusunda bazı sıkınfılar olmuştu. Sayın Cumhur- başkanı, böyle bir sakıncayı gidermek için bu konuyu tarüşmaya açmış olabüir" de- di. SHP Genel Sekreten Mustafa Timi- si, Demirel'in sözlerini siyasilerin "ckkü- yealmasT gerektiğini belirterek "Bu;dıs- bınacak, peddedilecek bir beyan değü" di- ye konuştu. SHP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Murat Karayalçın ise zamanı gelince bu konuyu değerlendire- ceklerini söyledi. Hükümet ortaklan ve ANAP'm, anaya- sa değişikliğini yeniden gündeme getir- mesi üzerine. TBMM Başkanı Hüsamet- tin Cindoruk'un devreye girmeye hazır- landığı öğrenildi. Geçen yasama yılında oluşturulan ve 15 madde üzerinde uzlaş- maya varan partılerarası komisyonun. x_>^ev]et Bakanı Bekir Sami Daçe: 1980 öncesinde erken seçim isternleri gündeme geldiğinde, karar almada sıkıntılar olmuştur. ijHP Genel Sekreten Timisi: Cumhurbaşkanı'nın açıklamalan kafalan kanştırdı, ama reddedilecek, dışlanacak bir beyan değil. ocak ayı sonunda yeniden bir araya gel- mesi bekleniyor. Cindoruk'un. hükümet ve ANAP'tan gelen önerileri değerlendir- mek üzere önce siyasi parti liderleri ile bir toplantı yapacağı ifade edılıyor. Cumhurbaşkanı Demirel'in."6ayiciıı- de, Meclis'i fesih ve seçime götünne yet- kisine" gerek duyabileceğıni açıklaması da çeşitli yorumlara neden oldu. DYP'li Devlet Bakanı Daçe. Cumhur- başkanı'nın. yeni bir öneri değil. anaya- sada cumhurbaşkanının yetkilerine ilişkin bir maddeyı tartışmaya açtıgı görüşünü sa\ undu. Demirel'in, anayasadaki 'mug- lak' bir hükme açıklık getırmeye çalıştı- ğını vurgulayan Daçe. "Cumhurbaşkanı, şu anda böyle bir ihtiyaç olduğunu söy le- rniyor,ama 'Gerek olabılır' diyor. Aynca, bu konuda 1980 öncesinde bazı sıkıntılar görülmüştür. Erken seçim istemleri gün- deme geldiğinde, karar alma konusunda sıkıntılar olmuştur. Sayın Cumhurbaşka- nı, bu tür sıkıntılı durumlarda, bu vetkiyi kullanmak ü/ere daha hıziı işleyen bir me- kanizmanın getirilmesi önerisinde bulun- muştur"dedi. 'Neyi kastediyor' SHP Genel Sekreten Mustafa Timisi ise Demirel'in bu açıklamalanyla 'kafa- lan kanştırdığını" vurgulayarak şu görüş- leri dile getirdi: "Sayın Cumhurbaşkanı, sözlerini aç- malu ne>i kastediyor, ne gibi olasılıklar var? Kafalan kanştırdı. Bize göre, Cum- hurbaskanı'nınbunoktayagelmesi önem- li. Dışlanacak, reddedilecek bir beyan değil, siyasiler bunu ciddi- \ e almalı. Sayın Cumhurbaşkanı da düşüncelerini daha net olarak açıkiavabilmeii. Anladığımız ka- darıvla. sıkışmalar vaşavacağız demek istiyor, demokratik bir çö- züm olarak da seçim öngörüyor. Bu kanallann nasıl açılacağı ko- nusunda da görüşlerini söylüyor." RP. Meclis'i feshetme yetkisi konusunda Demirel'edestek ver- di. Konuyla ilgili olarak Cumhu- riyet'in sorulannı yanıtlayan RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Ülucak, "Sayuı Demirel'in bu is- terni. hükümetin bulunduğu du- rumu gösterme açısından i\i bir ©rnektir. Cumhurbaşkanı. kendi parh'si de hükümette olmasına karşın, bu hükü- metin ülkeye biryarar getireceğinden kuş- ku duymaktadır" dıye konuştu. Anaya- sa degışıkliğı konusunda, anayasanın tü- münün degişmesi gerekriğini belirten Ulucak. şunlan söyledi: "Feshetmeyetkisi, sadece bu dönem için olmamalıdır.Çerçevesi çok iyi belirlenme- li ve konu, anayasa değişiklikieri kapsa- mında ek> alınmalıdır. Ancak, sonuçta bu yetki. kimsenin kevfi uvgulamalannaalet edilmeyecek kapsamda olmalıdır." MHP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Müftüoğ- lu da Cumhurbaşkanı Demirel'in istedi- ğı fesih yetkisinın anayasa değişiklikieri kapsamında ele alınması gerektiğini be- lirtti. SİMAV Savcıyı tehdit eden polis müdürüne soruşturma TAŞKIN ÖZLER UŞAK - Kütahya'nın Simav ilçesinde karakolda işkence gör- düklerini ileri süren üç gencin soruşturmasını yürüten Simav Cumhuriyet Savcısı HalilSerda- roğlu'nun.emniyetmüdür vekı- lı tarafından telefonla tehdit edil- mesi üzerine Kütahya Valili- ği'nce sonjşturma açıldı. Savcı Serdaroğlu'nun evi, jandarma tarafından güvenlik çemberine alındı İsmail Küçükbursa (26). İlker Barlas (27) ve Hakan Öztamur (24) adlı gençlerin, cuma akşa- mı özel araçlanyla emniyet ara- cına çarpmalan sonucu İcarako- la götürülmeleri üzerine olaylar başladı. Cuma gecesi alıkonul- duklan karakolda işkence gör- düklerini savunan üç genç, cu- martesi günü dilekçeyle Simav Cumhuriyet Savcılığı'na baş- vurdular ve savcı Halil Serda- roğlu tarafından hükümet tabibi Selim Yılmaz'a gönderıldiler. Doktor Selim Yılmaz, gençlerin vücutlannda sıyrıklar oluşacak derecede kötü muamele gördük- leri yönünde rapor verdi. Bunun üzerine başlayan soruşturma sü- rerken. Simav Emniyet Müdür Vekili Atüay Sütbeyaz'ın, soruş- tunnayı yürüten Simav Cumhu- riyet Savcısı Halil Serdaroğlu'nu telefonla arayarak tehdit ettiği belirlendi. Durumun Kütahya Valiliği'ne bildirilmesi üzerine olaya el konuldu. Kütahya Vali Yardımcısı Abdülkadir Bakan ile iki emniyet müdür yardımcı- sı idari soruşturma için dün Si- mav'a geldiler ve tarafların ifa- delerini almaya başladılar. Bu arada güvenlik nedeniyle cum- huriyet savcısı Halil Serdaroğ- lu'nun Simav Kışla Caddesi üze- rindeki evi de Kütahya Valıliği tarafından verilen talimatla jan- darma komutanlığı tarafından pazar gününden bu yana koru- maya alındı. Simav'daki gergin bekleyiş sürüyor. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Jşdc Yurtçu... tzmir'de Mordoğan Jandarma Karakolu'nu gezen Köylüoğlu. işkenceye adı kanşanlann görev yerlerinin değistirileceğini söyledL Insan haklanndan sorumlu bakan Köylüoğlu işkence karakolunda 'İşkenceciler bizden korksun' MERİHAK İZMİR- Mordoğan'da işkence yapılan jandarma karakolunu gezen insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu. 1995'te kararlı bir şekilde işkence olaylannın üstüne gideceklerini belirterek "İşkenceciler bizden korksunlar" dedi. Köylüoğlu. karakolda işkence olayma kanşan personel in görev yerlerinin değistirileceğini söyledi. Geçen hafta Mordoğan Jandarma Karakolu'nda hırsızlık zanlılan olarak gözaltına alman 4'ü 18 yaşından küçük 7 kişiye yapılan işkence üzerine Devlet Bakanı Köylüoğlu dün lzmir'e geldi. Ellerinden elektrik direğine bağlanan, falakaya çekilen ve vücutlannda çeşitli darp izleri bulunan 7 gençle, Izmır Valısı Kutiu Aktaş'la birlikte vilayette görüşen Köylüoğlu, işkenceye karşı mücadele ettiklerini. bundan sonra da bu tutumu sürdüreceklerini vurguladı. Daha sonra düzenlediği basın toplantısında. karakol komutanı Astsubay Kıdemli Üstçavuş Ahmet Aygör ile er Fahri Çevik'in tutuklandığını, işkence yapılmasına karşın şağlam raporu veren Dr. Mehmet Emin Öznur hakkında da idari soruştunna başlatıldığını anımsatan Köylüoğlu, işkenceye karşı duyarlı davranan savcıyı da kutladığını söyledi. Suçu ne olursa olsun kimseye işkence yapılamayacağını vurgulayan Köylüoğlu. sözlerini şöyle sürdürdü: "İşkence insanlık ayıbıdır. Suçu ne olursa olsun kimsenin kimseye işkence yapmaya hakkı yoktur. 1995 yılında işkenceye karşı duyarlı olacağız. İşkenceciler bizden korksunlar. İşkencenin üstüne gideceğiz. Davandığımız tek güç, halkımızdan gelen destektir." Köylüoğlu, tçişlen Bakanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı'nca Mordoğan Jandarma Karakolu'nda görev li tüm personelin görev yerlerinin değistirileceğini belirtti. Mordoğan Jandarma Karakolu'na giden Bakan Köylüoğlu burada da gazetecılere. işkenceye karşı toplum olarak mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. Karakolun önünde toplanan 15-20 kişilik kalabalığa jandarmalann arasında soru yönelten Köylüoğlu, bilgı almaya çalıştı. Bu gruptan bazılan. "İşkence iddialan düzmecedir. Komutan buraya düzeni getirdL İftira atıyoriar" dedı. Bunun üzerine Köylüoğlu. "Ben buraya Allah için olayı gören bir kişi \ar mı diye geldim. Bana anlatmanız için geldim" dedı. Bu soruyu suskunlukla karşılayan grup. televizyonlarda yayımlanmasına karşın ısrarla "karakolun bahçesindeki direğe bağb kimseyigörmedikİerini" sö>lediler. Muhtar Kenan Üstündağ da "Benim evim buraya 50 metre uzaklıkta. İşkence olsa görürdüm" dıye konuştu. Bakan Köylüoğlu işkence yapıldığını ve zanlılardan bazılannın karakolun önündeki elektrik direğine bağlandığının vilayetçe doğrulandığını söyledi. Karakolu da gezen Köylüoğlu, işkenceye karşı mücadeleedeceklerini vurguladı. Kulislerde, ANAYOL, MHP destekli azınlık hükümeti ve seçenekleri tartışılıyor Hükümetin geleceği 28 ocağa endeksli TÜREY KÖSE /AYŞE SAVLN ANKARA - SHP-CHP bütünleşmesi- nin lider ve çatısının belirleneceği 28 Ocak kurultayı yaklaşırken hükümetin geleceği de bu tarihe bağlandı. Kulisler- de ANAYOL. MHP destekli azınlık hü- kümeti, SHP ile koalisyona devam. bü- tünleşmiş sol parti ile 51. hükümet ve "güçlendirilmiş koalisyon" seçenekleri- nin öngörüldüğü senaryolar tartışılıyor. 28 Ocak kurultayında birleşmenin ça- tısının CHP blarak belirlenmesi duru- munda, koalisyon otomatik olarak sona erecek. SHP Genel Başkanı Murat Kara- yalçın. hükümetin sürmesinden yana ol- duğunu her fırsatta dile getinrken, CHP lideri DenizBaykaLu BirleşUecekpartinin yetkili organlan karar verir. eğer koalis- yona devam karan verilirse 51. hükümet kunrfur" görüşünü dile getirdi. CHP içın- deki muhalifler, Baykal'ın "tazekaa,ta- ze bakan" anlayışıyla koalisyonun deva- mından yana olduğunu söylerken, Başba- kan TansuÇiller'in, birleşmiş sol partinin lıderinın Baykal olması durumunda, "CHP ile koalisyona devam" formülüne sıcak bakmadığı belirtiliyor. DYP'de "şa- hinler" olarak adlandınlan bir grup mil- letvekili, ANAP-DYP koalisyonu için kollan sıvadı. Kulislerde, "ANAYOL" for- mülünün yanı sıra, MHP destekli "azın- lık hükümeti". SHP'nin yanı sıra, MHP'nin de içinde bulunacağı, "güçlü koalisyon" olasılıklan tartışılıyor. Kulis- lerde dile getirilen yeni hükümet oluşum- lanna ilişkin senaryolar şöyle: SHP ile devam 28 Ocak kurultayında birleşmenin ça- tısı SHP, lideri Murat Karayalçın olur. Hü- kümete devam karan almır. Karayalçın, başbakan yardımcılığını sürdürür, kabi- nede büyük ölçüde değişikliklerolur, De- niz Baykal ile bazı CHP kökeniiler hükü- mete gırer. Bugüne dek, sürekli olarak koalisyonda kalmaya karşı çıkan SHP'de- ki muhalif kanat, birleşme kurultayının ardından "devam" karan alınabileceği görüşünde. Eski grup başkanı, tçel Milletvekili Ay- dın Güven Gürkan, "Başlangıçta çekil- seydik olurdu, ama şimdi bunun için geç kalındı. Birleşmeden sonra kabine değiş- tirilir; güçlü, ülkeyi Avrupa Büiiği'ne ve 19% seçimlerine hazırlavacak bir hükü- met kurulur. Yeni bir koalisyon protoko- lü hazırianır, bunun uygulanacağının gü- venceleri alınır ve hükümet sürer" dedi. "CHP ile 51. hükümet": Birleşmenin çatısı CHP olur. Hükümet otomatik ola- rak sona erer. CHP ile 51. hükümet kuru- lur ve ülkeyi 1996 seçimlerine bu hükü- met götürür. Ancak kulislerde, bu senar- yonun fazla güçlü olmadığı, Başbakan Çiller'in Baykal'la hükümet ortaklığına sıcak bakmadığı söyleniyor. ANAYOL: DYP'de Cavit Çağlar'ın ba- şını çektiği ve aralannda "şahinler" ola- rak adlandınlan Kastamonu Milletvekili Münif İslamoğlu, tstanbul Milletvekili Coşkun Kırca. Bartın Milletvekili Kök- sal Toptan'ın başını çektiği bir grup mil- letvekilinin isteğı doğrultusunda ANA- YOL kurulur. ANAP Genel Başkanı Me- sutYümaz'ın, erken seçim karan alınma- sı koşuluyla, DYP ile koalisyon ortaklı- ğına sıcak baktığı biliniyor. Eğerbu olu- şum gerçekieşirse Türkiye'yi erken seçi- me -ANAYOL" koalisyonu götürür. "MHP destekli azınlık hükümeti": SHP-CHP bütünleşmesi sonrasında, bir- leşik parti. hükümetten çekilme kararı alır. MHP, bağımsız milletvekilleri Gaf- far Yakın.GüneşTaner. YP Istanbul Mil- letvekili Ercüment Konukman ile ANAP'tan yapacağı iki transferle grup kurar. Koalisyon hükümetine baştan beri destek veren MHP, bu kez DYP'ye azın- lık hükümeti için destek verir ve DYP, olası bir erken seçime böyle bir azınlık hükümeti ile girer. Başbakan Tansu Çil- ler'in Çekiç Güç için grubundan destek ısterken. "Bir dahaki sefere bu yetkiyi tek başına istemek zorunda kalabiliriz" söz- leri, azınlık hükümeti olasılığının sinya- li olarak değerlendiriliyor. "Giiçlü koalisyon": Birleşmiş sol par- ti. koalisyona devam karan alır. Başbakan Çiller, "güçlü koalisyon" imajı verebil- mek için MHP'yi de hükümete alır. MHP'nin de bu formüle sıcak baktığı ve grup kurmak için kollan sıvadığı ifade ediliyor. Yırmi yıl önce içkili bir Ankara akşamında tanışmıştık... Fazla konuşmaz, dinlerdi... Masada başka kimler vardı acaba? Anımsamaya çatışı- yorum: Bülent Dikmener, Semih Balcıoğlu, Ahmet Artf, Rah- mi Saltuk, Işık Yenersu ve o... Kimdi o. Işık Yurtçu... Çoban Yurtçu'nun oğlu... Baba Çoban Yurtçu, uzun yıllar Cumhuriyet'in Adana temsilciliğini yaptı. Oğul Iştk Yurtçu, gazeteciliğe Anka- ra'da başladı. Bir süre İstanbul'da Cumhuriyet'in yazıişle- rinde çalıştı. Işık Yurtçu 1994'ün son gününde gözattına alındı. Ardın- dan cezaevine kondu. Şuçu neydi Işık'ın? Özgür Gündem gazetesinin ilk sorumlu yazıişleri müdü- rü olmak... Işık Yurtçu, bir süre sonra Özgür Gündem'den aynldı. Ama açılan davalar peşini bırakmadı. İki yıl hapse mahkûm oldu. 1995'e, demir parmaklıklann ardında girdi Işık... Işık Yurtçu, birprofesyoneldi. Ama 'körolası işsizlik', hep onu buldu. istemediği koşullarda çalışmak zorunda kaldı. Işık bir yurtsever, bir demokrat ve ülkesini seven bir kişiy- di. Kimilerinin ağızlanndan hiç düşürmediği 'birlik ve bü- tünlüğü' duygularda değil, yaşamında seçen bir gazete- ciydi. Ben, dün sabah gazeteleri, her zamanki gibi didik didik ettim. Haberlen, köşe yazılannı okudum, fotoğraflara bak- tım. En ilgıncı Başbakan Tansu Çiller'in fotoğrafıydı... Tansu Hanım yılbaşını eşi Özer Çiller ve küçük oğlu Berk'le birlikte Kartalkaya'da dağevinde geçirmişti. Başbakanımız çok şık giysiler içindeydi... Ünlü bir modacıya tansu Hanım'ın giysilerini sorduk. Dediki: "Üzerindekiler dağ kıyafetleridir. Bugüne kadar giydiği kıyafetlerin en çağdaşı ve kendisine en yakışanıdır..." Tansu Hanım'ın boynunda beyaz yün bir atkı, üzerinde gece mavisi kazak ile pantolon, ayaklarında da ayı kürkün- den yapılmış ve 'apreski' ya da 'moon boot' denilen kar ayakkabılan vardı. Başbakanımızı izleyen muhabır arkadaşlarımızın yoru- muysa şuydu: "Tansu Hanım, mankenlere taş çıkanyordu..." • • • Çağdaş, güzel, egitimli Başbakanımız Tansu Çiller, Kar- talkaya'da yeni yıla girerken Işık Yurtçu cezaevindeydi. Tıpkı ismail Beşikçi, Doç. Dr. Fikret Başkaya, Doç. Dr. Haluk Gerger. Mustafa Kaplan. Petrol-lş Sendikası Ge- nel Başkanı Münir Ceylan gibi. Daha sırada pek çok ad vardı, düşünce suçluları arasın- da. Onlar da büyük oiasılıkla 'demokrası gereği' 1995 için hazırlık yapıyorlardı: Ooğu Perinçek ve Oral Çalışlar... Tansu Hanım, Kartalkaya'da gazetecilerle konuşuyordu. Diyordu ki: "Birlik ve berabehik içinde çok şeyi aştık..." Galiba cezaevlerini aşamamıştık... Eski DEP milletvekil- leri Leyla Zana, Ahmet Türk, Sedat Yurtdaş ve diğerte- ri ne düşünüyorlardı acaba? RP'Iİ Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan yılbaşı gecesi düzeniedikleri alternatif toplantıda konuşmuştu. Erdoğan, yine gümbür gümbür esmişti. Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu'ndan alman köşk- ler ve kasıriar için yine 'gazetelere ve televizyonlara' çatı- yor, ardından da ekliyordu: "Bundan sonra buralarda hacıyağı kokan Müslümanlar oturacak..." Şevki Yılmaz, Rize'den kaikıp Istanbul'a gelmişti. Sı- vas'ta onlarca aydını yakanlara alkış tutuyordu. Salonda- ki sarıklı. cüppeii, çember sakallı karayobazlar bağınyor- du: "Yakalım bunlan, yakalım..." • • • Sermayenin kucağında büyüyen bir soytan bücür, tüm satılmışlıgını, alçaklığını sergiliyordu köşesinde. Yüksek sesle şöyle dedim: "Seni sahtekâr, seni aşağılık takkeli liboş seni!.." Pembe yanaklanyla sıntıyordu, her zaman olduğu gibi... Parababalannın önüne attığı kemiğin bedelini, 'kodadıy- la' ödemeye çalışıyordu Cumhuriyet'e söverek... Künyesine sahibinin adını koyamayan gazeteye övgüler döşeniyordu... Eh bir parça kemik daha atılmalıydı önüne... Işini biliyordu kerata... Varsa yoksa paraydı, maldı, mülktü... Seni aşağılık, seni ahlaksız, seni soytan bücür seni!.. Cafe Marmara bombalanmış; bir kişi ölmüş, Onat Kut- lar ağır yaralanmış, pek çok sanatçı ölümden dönmüştü. Ama bu soytarı yine her zamanki gibi susmuş, yeni senar- yolar yazmak için beklemeye koyulmuştu... Her zaman öyle yapardı... 100'ü aşkın gazeteci, sendikacı, bilim adamı düşünce suçundan hüküm giymişti... Işık Yurtçu, 1994'ün son günü tutuklanmıştı... Avantacı takkeli liboşlar, yeni tezgâhlar peşinde koşup yeni numaralar arıyoriardı... Türkiye'nin 1995'teki fotoğrafı, ne yazık ki değişmeye- cekti... Demokrasi, onlar için bir yaşam biçimi değil, Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek için bir araçtı... Köktendincilere karşı her platformda mücadele İstanbul Haber Servisi - Çağdaş Türk kadını, 1995 te la- iklik karşıtı hareketler ve kök- tendincilerle mücadele karan aldı.Özellikle 1994yılıboyun- ca giderek yoğunlaşan kökten- dinci akımlar nedeniyle 1995'i "zorlu bir yıl" olarak nitelendi- ren kadın örgütlen, "Laikliğe sahip çıkalım" sloganıyla her platformda mücadele edebil- mek için hazırlıklara başladılar. 'ZoriubiryıT Atatürkçülük ve laikliği ko- rumak için gerçekleştirdiği kampanyalarla tanman, Çağdaş Yaşam ı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tür- kan Saylan, "zorlu bir yıl" ola- rak nitelendirdiği 1995 yılında kadınlann, kendini geliştirme, haklanna sahip çıkma ve karar mekanizmalannda daha etkin görevler alma konulannda mü- cadele vereceğini dile getirdi. Yeni yılda toplumun tüm ke- simlerinin, kadınsız hiçbir ge- lişme olmayacağını daha iyi an- layacaklannı, politikacılann ise kadınlan oy deposu ve kendile- rini ikridarataşıyan araçlar ola- rak değerlendirmekten vazge- çeceklerini vurguladı. Saylan aynca, kadınlann 1995'te top- lumdaki gerçek yerini bulacağı- nı da belirtti. İstanbul Üniversitesi Kadın Sorunlan Araştırma ve Uygula- ma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Necla Arat ise kadınlann eko- nomik alanda ücret eşitsizliği, sosyal alanda da aynmcılıkla karsı karşıya buiunduğunu anımsattı. Kadınlann eğitim ve sağlık alanlannda da yeterince haklannı kullanamadığını dile getiren Arat'ın, köktendinci akımlann kadınlan nasıl etki- lediğı konusundaki görüşleri de şöyle: "MedeniYasa'dakidegişikHk hâlâ gerçekleşmedL Kapatılan kadın sığınma evlerinin yerine yenileri açılmadı. Bütün bu olumsuzlann yanı sıra bir de köktendinci akımlar, sürekli ka- dınlan kendisine hedef olarak belirtedi. Bu akımlar, kadınlan buluyor. Kadınlar laikük yö- nündeki mücadeieleriııi 1995te de sürdürmek zorundalar."