Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 OCAK 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
13
ai» nı mmMK <n»ıu « M
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK
KüçükAmerika'ya özenmenin sonu
A
rada bir Vaziyet'in konuğu
olan Prof. Aydın Aybay, bu-
günkü yazısında herkesin
görüp bildiği, ancak göz ardı
ettiği çok önemli bir konuya değini-
yor:
"Devleti özelleştirme yoluyla kü-
çültmeye çalışanlara müjdeler olsun:
Kamusal adalet hizmeti büyük bir
hızla özelleşiyor.
Çekini senedinı tahsilde sıkıntı çe-
ken kimse 'çek-senet mafyası'na gi-
diyor, cezaya hak kazandığını düşün-
düğü kişiye de 'özel tetikçi' gönderi-
yor.
Böylece devletin mahkemelerinin,
icra ve infaz dairelerinin yükü bu
'özelleştirilmiş adalet' sistemi saye-
sinde gitgide azalacak gibi görünü-
yor.
Dağlardan
nkara'dan günübirlik geldiği
Bolu Kartalkaya'da oğlu ile
birlikte kayak yaparken kay-
bolan Amerikalı Yarbay Mic-
hael Roland Couillard, dokuz gün
sonra sağ olarak bulundu...
Yarbayın kaybolduğu günlerde ka-
muoyunun gürdemine türlü-çeşitli
"kaçırılma senaryolan" girmiş, karşı
casusluk örgütlerinin adlan geçmişti.
Arama çalışmalarını izleyen gazetecı
arkadaşlanmızdan bin, yörede tartışı-
lan bir "senaryo"ya kulak mısafiri ol-
du:
-Amerikalı yarbayı ve oğlunu
UFO'lar kaçırdı!
Gazeteci arkadaşımızın bir de göz-
lemi oldu. Arama çalışmalarına Bo-
lu'daki Komando Tugayı'nın yanı sıra
Incirlik ve Frankfurt'tan gelen 100 ka-
dar Amenkan dağ komandosu da ka-
tılmıştı ya, Amerikalılar'ın bir yandan
yarbaylarını ararken öte yandan da
bizim askerlerimizin durumunu izle-
diklerini gözlemledi. NATO standart-
larında bir birlık olan Bolu Komando
Tugayı'nın AmerikaJıların fazlasıyla il-
gisini çekmesinin üst düzey Türk su-
baylannı rahatsız ettiğini de sezinledi
arkadaşımız...
Daldan dala geçer gibi, dağdan
dağa geçip Kartalkaya'dan Erzurum
Palandöken'e gelelim... Erol Soyse-
ver gazetelerden birinin pazar ekini
fakslamış Vaziyet'e. "Kayak için yeni
seçenek" başlığıyla Palandöken'in
tanıtıldığı yazının "Nasıl gidilir?" bölü-
münde, kent merkezine geldikten
sonrası şöyle anlatılıyor:
"Bundan sonrası ise çok kolay.
Çünkü İETT otobüsleri Palandöken
kayak tesislerine kadar kısa aralıklar-
laseferyapıyor."
Demek, kimsenin haberi olmadan
İETT, Taksim-Palandöken hattında
seferlere başlamış!
Aslında işin şakaya gelir yanı yok.
Ne oluyoruz baylar?
Yoksa yılda ortalama 20 bin kişinin
tabanca ile öldürüldüğü ABD'ye mi
benziyoruz? 'Küçük Amerika' rüyası
bu karabasanla mı gerçekleşiyor?
Bu 'salgın' ile ılgili değerlendirme-
leri uzmanlarına, kriminologlara, sos-
yologlara bırakalım. Tahlil etsinler, in-
celesinler, çare üretsinler. Ama.sıra-
dan yurttaş olarak hepimizin gözlem-
lediği şu olguyu öncelikle göz önün-
de tutmak gerek:
Ulusca ve büyük bir hızla silahlanı-
yoruz. Taksim-Beyoğlu civarındaki
kulüplere, barlara devam eden 18-19
yaşlarındaki çocuklarda bile son mo-
del tabancalar var. Yine bu bölgede,
önünde kocaman patron arabaları
duran, içeride hangı işin yapddığı befli
olmayan bazı işyeri binalannın kapıla-
rını tutan kara btyıklı, sert bakışlı fe-
dailerin kabarık ceketlerintn altından
silahlar açıkça belli oluyor.
Silahm süs olsun diye değil, can al-
mak için üretilen bir gereç olduğunu
hepimiz biliyoruz.
Buna göre silah taşıyan herkes,
bunu günün birinde bu iş için kulla-
nabilecek potansıyel bir katil sayıl-
mak gerekır.
O halde ilk yapılacak iş, derhal bu
silahlanmayı durdurmak, mevcutları
toplamak ve izinsiz taşıyanlara da
çok ağır cezalar uygulanmasını sağ-
layacak yasal önlemler almaktır.
Bu yola gidilmediği takdirde, şimdi-
ki hızla, yakında ABD'nin rekorunu
geride bırakacak bir ülke olmamız
kaçınılmaz görünüyor."
Bu bacınız
buraya bir
bayram
havasıyla geldi.
Tansu Çiller
Abone sayıları \uvarianırken...
Mert Ali Başanr'dan
SÖZDEYİŞLER
Devletin masa/ına
işkence denir.
D
enizli'den arayan ve Zaman
gazetesinin Denizli Lisesi'nin
kantinlerine bedava bırakıldı-
' ğını duyuran okur, tekrar ara-
dı: "Sizin yazınız çıktıktan sonra, be-
dava gazeteyi kestiler."
Kesecekler tabii... Çünkü foyaları
ortaya çıktı. Bu nedenle 5 bin ve 5
binin katlarıyla artan "abone tirajj"nı
da değiştirdiler. Düne kadar 335.000
olarak açıkladıklan "abone" rakamını
"yuvarlamaya" başladılar. 23 Aralık
1995 pazartesi günü için açıkladıklan
"abone" rakamı 333.325 oldu.
Gelelim 23 Aralık 1995 tarihinde,
radikal sağdaki gazetelerin net bayi
satışlarına:
Milli Gazete 29.801
Zaman 27.932
B.Vakit 19.496
Yeni Şafak 11.215
Yeni Asya 4.331
Bu gazetelerden Yeni Şafak, bu
hafta yeniden çıktı. llginç bir rastlantı
sayfaları aynen Dinç Bilgin ve Erol
Aksoy'un ortak gazetesi Yeni Yüz-
yıl'a benziyor. Yeni Yüzyıl okurlanmn
yadırgamayacağı bir görüntüde...
Yeni Şafak'ın amacı Yeni Yüzyıl
okurlarını kendilerine çekmek mi
acaba?
23 Aralık 1995 Pazartesi günü, Za-
man dtşındaki radikal sağ gazetelerin
tümünün tirajlannda bir önceki hafta-
ya göre artış görüldü. Zaman'ın bayi
tirajı ise 4.953 azaldı.
Bu arada aynı gün Sabah ve Hürri-
yet gazeteleri Fethullah Gülen rö-
portajina başladı. Sabah Nuriye Ak-
man'ın röportajını televizyon reklam-
lanyla duyururken, Hürriyet Ertuğrul
Özkökün röportajını reklamsız ve
imzasız sürmanşetten girdi.
Biliyorsunuz emekli vaiz Fethullah
Gülen'le Zaman gazetesi arasında
maddi bir bağ yok. Ama manevi bir
ilişki var... Zaman, Gülen'in vaazlannı
kitap halinde okurlanna kupon karşı-
lığı dağıtıyor...
Fethullah Gülen'in basında ilk kez
bu denli geniş kapsamda görüşlerini
açıklama fırsatı bulduğu röportajları
kuşkusuz Fethullah Gülen yandaşla-
nnın olduğu kadar karşıtlannın da il-
gisini çekti... Sonuçta 23 Aralık 1995
Pazartesi günü bir önceki haftaya
oranla Sabah'ın tirajı 86.649, Hürri-
yet'in tirajı 38.312 adet arttı...
Belirtmiştik, aynı gün Zaman'ın ti-
rajı da 4.953 adet azaldı.
Oysa kâğıt üzerinde bakıldığında
Zaman gazetesinin tirajı 400 bini zor-
luyor gibi görünüyor... Bu mu 400
binlik okur potansiyeli? Zaman okur-
ları, Fethullah Gülen röportajlarına
yeterince ilgi mi göstermediler, yoksa
gösterdiler de sayıları ancak bu ka-
dar mıydı?
Ankara'dan bir okur yazıyor:
"Esenboğa Havaalanı-Çankın kav-
şağında Ülker'e bağlı Anadolu Gıda
Sanayii A.Ş.'nin yanında bir koopera-
tif var. Fabrikada üretilen bisküvi, çi-
kolata gibi gıda maddeleri yanında
diğer gıda maddelerini de satan bir
kooperatif bu.
Ancak kooperatif sadece gıda
maddeleri satmıyor. Gazete de satı-
yor. Ama sadece ve sadece Zaman
gazetesi satıyor. Kooperatife girişte
ve çıkışta görülecek şekilde sebzelik
gibi bir sepetin her rafında Zaman
gazetesi var. Fazla satıldığını sanmı-
yorum çünkü akşam 18.30-19.00
arası bıle gazete raflarda bol miktar-
da duruyor. Bakana da 'buyrun, ba-
kın, alabilirsiniz' gibi telkinler yapılı-
yor. Önce insanın gözünü alıştınyor-
lar, sonra herhalde arkası gelir diye
düşünüyorlar."
'Siz ey fezayı ferdanın küçük güneşleri, arük birer birer uyanın'
D
ünden devamla, Cevdet De-
mirci'nin gönderdiği faksı
okumayı sürdürüyoruz. Iki yıl
önce Cemal Reşit Rey Kon-
ser Salonu'nu gezmek isterken ken-
disini bir anda SHP Kadınlar Kolu'-
nun Dünya Kadınlar Günü nedeniyle
düzenlediği panelin içinde bulan 70
yaşındaki Demirci, sonunda sahneye
çıkmış ve konuşmaya başlamıştı:
"Çok sevdiğim ve övdüğüm kadın
haklanndan sorumlu bakanımıza ses-
leniyorum. Sayın Türkân Akyol. yü-
züne gerilmek istenen peçeyi yırt at.
Ata'ya bak atağa kalk, Ata'ya bak
atağa kalk, Ata'ya bak atağa kalk.
SHP kadınlara kontenjan tanıdı:
Yüzde 25. Kaç kişi soktu Meclis'e?
Bu mu Atatürkçü düşünce? Konuş-
macılan dinledim, hepsi güzel söyle-
diler. Bunları bir kitap halinde bastı-
rın, dağıtın. Yalnız artık 'cak', 'cek'i
bırakın. Gelecek sıygası ile konuş-
maktan vazgeçin. Emir çekimini kul-
lanın.
Bu kadar bayan medeni hukuk
proresörü var, hâlâ akıntıya kürek çe-
kiliyor. Türkiye'nin zaafı laf üretmektir.
Bu Meclis bunu çıkarmaz, 10 yıldır
uğraşıyorsunuz, bir türfü sonuca erdi-
remiyorsunuz. Meclis'i erkek hega-
monyasından kurtann. 1934'te Mec-
lis'te kaç kişiydiniz, bugün kaç kişisi-
niz? Sevdiğim bir laf var, fifti fifti di-
yorfar. Işte bu doğru, yüzde 50, yüz-
de 50. Ama nasıl, bir yerde birıncı sı-
rada bir bayansa, diğer ilde birinci sı-
rada bay. Ikinci sırada ise tersi. An-
cak o zaman dengeyi sağlayabilirsi-
niz.
Lütfen eyleme geçin. Buyrun hep
beraber gerekiyorsa Ankara'ya yürü-
yelim. Uyuyanları uyandıralım. Uyar-
mak ve kınamak ve sızlanmak, slo-
gan atmak bir şeye yaramaz. Laik
demesinı bilmeyenler, layık diyenler-
dir onlar, onun için oraya layık değil-
ler. Tevfik Fikret, 'Kanun diye kanun
diye kanun tepelendi' diyor. Laık diye
laik diye laikliği boğduracaksınız."
Cevdet Demirci, bu konuşmasının
ardından olanları da şöyle anlatıyor:
"Salon alkıştan yıkılıyordu. Erkek,
kadın herkes avuçlarını patlatırcasına
alk/şlıyordu. Salondan aynlırken yüz-
lerce kadın, erkek, kız, kızan beni
öpüyor, ellerime sarılıyor, ellerindeki
çiçekleri vermekte yarış ediyor, 'Sa-
ğolun. varolun, ağzınıza sağlık, söyle-
yemediklerimizi söylediniz, Allah razı
olsun' diyordu.
Ben ise gördüğüm iltifatlardan son-
ra Yahya Kemalle 'Kanmadık gaş-
yeden bu maviliğe/ Ne yazık! Geç-
mek üzeredir bu gece/ Ey gönül, fec-
re az zaman kalıyor' derken Tevfik
Fikret'le de 'Siz ey fezayı ferdanın kü-
çük güneşleri, artık birer birer uyanın'
dıyordum. Namık Kemal ise haykın-
yordu: Uyan ey yareli şiri jeyan bu
habı gafletten! Mehmet Akif feryad
ediyordu: Cebri değilim... Olsam ilahi
ne suçum var?
Atatürk'ün büyüklüğüne bakın,
padişahlık ve hilafet kokan ortamda
Meclis'ten o iki köhnemiş müessese-
yi yıkarak mecelleyi kaldırıp medeni
kanunu çıkartıyor ve kuvvetler aynmı-
na dayalı demokratik anayasayı yü-
rürlüğe sokuyor ve kadınlara seçme-
seçilme hakkı tanıyor. Biz ise hâlâ si-
vil bir anayasayı değil yeniden yap-
mak, bırkaç maddesini değiştirmekte
acz gösteriyor, uygarlık düzeyindeki
kadın haklannı Meclis'e kabul ettire-
memenin ayıbını taşıyoruz. Meclis
olarak adeta kendi büyüklüğüne halel
getirerek. Önay Alpago yalvarıyor,
'faks çekin, imza verin, bizi destekle-
yin' diye.
Tevfik Fikret hatıriatıyor: Sizden he-
sap sorar atiyi müşteki.
Ama anlayan kim? Hesaptan kor-
kan kim? Kim vermiş bugüne kadar o
altından kimsenin kalkarnayacağı he-
sabı? Aksoy'a, Üçok'a, Mumcu'ya,
Kutlar'a, Cebenoyana imza, ağıt,
devletlere AGlK'ten Helsinki'den, in-
san haklanndan, işkenceden bir sürü
bağıt. Hepsi ne? Sadece kâğıt! Evet
hepsi sadece kâğıt. Neye yarıyor öyle
ise ağıt?"
İLANENDÜYURU
Merkezi Gebze Cam Kent Konut Yapı Koop. Altay
Çeşme Mah. tstikJal Cad. Gl Sokak Yüzevler
Maltepe'de olan kooperatife 66.860.000 liralık ödentileri
ve işlemiş olan faizlerini bugüne kadar ödememiş bulun-
duğunuzdan üye olurken bırakmış olduğunuz adresinize
yapılan tebligatlar adres bırakmadan terk etmiş bulun-
duğunuzdan geri dönmüştür. Işbu ilanın duyurumuzdan
itibaren 30 gün içinde 180.560.000 TL. anapara ve nakdi
işlemiş faizi olmak üzere 211.760.000 TL. ödememeniz
halinde üyelikten çıkartılacağınız,
İlanen duvurulur.
Insan sevgısı dolu yureğıyle
yaşamını ınsanhğa ve demokrasi
mücadelesine adayan Muğla Birlik
Genel Başkanı, TURKKENT
kurucularından ve TURKKENT eski
Yönetim Kurulu üyesı
ALİ FERUOUN
CEYLAN'ı
ölümunun 1. yıldonumünde
saygıyla anıyoruz.
TURKKENT
TÜRKİYE KENT KOOPERATİFLERİ MERKEZ BİRLİĞI
ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI
HARBİ SEMİHPOROY
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 26 Ocak
5O32. KanrHıkdç* eftiut? Cuffinan'
Daha önceh
en büyûk
elntas:
DUNYANIN EN BUYUK BLMASIL
13OS'T£ guGUN, GUUEY AMZıKA'DA
BtlRS YAKIULAHINOAKİ BİH £LAslAS MADENtUOE,
OÛH*AUI»J S£LMIf GGÇMIŞ fW BÜYÜK ELMAtl SU-
LUA1&U.. UZUUUJ&LI 1Z j <Z€HlÇUĞl İSe 7 SANTT-
MÇTK.EYE UIAÇAN SASIK BLlPS BıÇiMıNOKKİ
(SOLDA, üsrre') ELMAS. BU ÛU/ZUMUYLA SOS.2
KARAT 6BÜYOHOU- DAHA ÖUCGKi BU BÛYÜtC
ELMAS SAY/LAV *EXC£l£IOR"UN ANCAK S?OKA-
RAT OLOUĞU OÖÇÜUÜUJISrE, YENİ ELMASıfJ
BOYUTLAR.I DAHA ÇAKPICI gİÇİMPE
"CUU-tNAN*(CULLİNIH) ADI VERILEU DEV ELMAS,
TBAÇ EDILDıĞıNDE, KAGATI BIÜ MIKTAÜ DİI-
3*3 Karai-
8AZI uMLâ
Kok-i Moor"
1OZ,
ELAAASLAR
SÖMESTRE TATtLtNDE ^
X
GRANDRC
OCAK SONUNA.KADAR
3Gün3geee: 8.460.000,11.
5 Gfin 5 geceı 10.360.000.H.
1SCSBAT - 5 ŞUBAT
8Gûa8geceî 8.050.000^-TL
5 öûa SJece: 9.700.000.-T1.
5SCBATV1MART
3 Gfin S gece: 7.350.000.H.
5Göıj6fiece: 8.550.000.-TI.
7<3fiâ7gece: 9.750.000.-TL
AYSELTURİZM
Olgunlar sokak 2/4 Bakanlık
Tel: *17 21 36 Fax: 411
atura
CKHOTEL
•KD.NÜTFONSDZ
•PASAPORTSUZ
• OtDİŞ - DÖNÜŞ
UÇAKBİLETÎ
*tSASSFEM
*KDNAKLAMA
•1AHVALT1
• AKŞAM TEMEĞ1
•HERŞEYDAHİL
1
ar-ANKARA
3 34 69
T.C.
PENDİK 3. ASLİYE HuklJK MAHKEMESİ
EsasNo: 1993 545
Hâkım: Yalçm Erkmen 18598
Kâtıp: Nalan Yılmaz
Davacı Arsa Ofisı Genel Müdürlüğü tarafından davahlar Sa-
lıh Gül ve SaJım Keskın aleyhıne açılan tescıl davasının yapıian
ara kara n gereğince.
Aşağıda isım ve en son bıldinlen adreslerı jazılı bulunan da-
valılara mahkememız taraftndan teblıgat yapılması mümkün ol-
madığı gibi yapılan tüm yazışmalara ve tahkıkatlara rağmen da-
valının teblıgata sanh acık adresınin tespıtı mümkün olmadığm-
dan davalılara duruş ma günü ve saaiınin ilanen teblığıne karar
verılmış olmakla duruşma günü olan 22.3.1995 günü saat
10.30'da mahkememız salonunda ha zır bulunmalan da\a ile il-
gılı her türlü yazılı belge ve delıllennı dosya ya koymalan ve
duruşma gününe kadar ibraz etmedıklerı takdirde \e mazeret
göstermeksızın duruşmaya gelmedıklen takdirde yargılama nın
gıyaplannda yapılarak karar venlecegı. davalılara davetiye yeri-
ne kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 23.12.1994
Davahlar: 1- Salım Keskin: Mustafa oğlu. Camı sok. Bila
No: Şey hlıPendik, 2- Salıh Gül: Dursun oğlu Camı sok. Bıla
No: Şeyhli/Ten dık
Basın: 3087
MİMAR SİNAN ÜNtVERSÎTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN
FEN BÜJMLERÎ ENSTİTÜSÜ1994-1995 BAHAR YARIY1LI
YÜKSEK LİSANS, DOKTORA VE SANATTA YETERLİK
ÖGRENCİ KONTENJANLARI
YÜKSEK LtSANS
Anabilim Dalı
Mımarlık
Mımarlık
Mırnarlık
Mımarlık
Iç Mımarlık
Endüstri Orün. Tas.
Matematık
lstatıstık
Müzık
Doktora
Anabilim Dalı
Mımarlık
Mımarlık
Iç Mımarlık
Endüstri Ürün. Tas.
Şehırcılık
lstatıstık
Sanafta Yeterlik
Anasanat Dalı
Iç Mımarlık
Programı Kontenjan
Yapı Bilgısi 10
Yapı Fiziği ve Malzeme 2
Restorasyon Yenileme I
veKoruma
Restorasyon Tarihi Çevre 3
Değerlendirilmesi
Iç Mımarlık 7
End. Ürün. Tasanmı 6
Matematık 2
lstatıstık S
Piyano 2
Programı Kontenjan
Yapı Bilgısi 5
Yapı Fizıgı ve Malzeme 2
Iç Mımarlık I
End. Ürün. Tasanmı 3
Şehırcrlık I
lstatıstık 3
Programı Kontenjan
tç Mımarlık 2
Basın 3437
Adaylann Kökeni (lisans)
Mimar
Mimar
Mimar
Mimar
Iç Mimar veya Mimar
Endüsrn Ürünlerı Tasanmı
Elektronik ve Haberleşme
Matematık
lstatıstık. Matematık.
Iktisat, End. Müh.,
Ekonometri Işletme
Devlet Konservatuvan Pıvano
Adaylann Kökeni (Y. Lisans)
Mımarlık
Mımarlık
Iç Mımarlık veya Mımarlık
Endüstn Ürünleri Tasanmı
Kentsel Planlama
istatıstık. Matematık, Iktisat.
Ekonometri, Işletme Endüstri
Mühendısı
Adaylann Kökeni (\ .Lisans)
Iç Mımarlık ve>a Mımarlık
İLAN
T.C.
BÜNYAN
KADASTRO
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 1992/772
Davacı Hazine vekili Av.
Betül Özkan tarafından da-
valı İzzet Erdemir aleyhine
mahkememıze açılan ka-
dastro tespitine itiraz dava
sının yapılan duruşmasında
verilen ara karan gereğince:
Davalı mirasçılanndan
Fatma. Yurdagül. tsmail,
Ayten. Durdane ve Mustafa
Erdemır"in tüm aramalara
rağmen tebligata yarar açık
adreslen tespit edilemedi-
gınden adı geçenlere dava
dilekcesi ve durus ma günü
tebliğ edilememiştir.
Mahkememizde yargıla-
ması devam eden Samağır
Köyü Mantar lık mevkiinde
105 ada. 140 parse! sayılı
taşınmaza ilişkin ibraz et-
mek istedikleri belgeleri du-
ruşmanın bırakıldığı
15.2.1995 günü mahke me-
mize ibraz etmeleri ya da
kendilerini bir \ekille temsil
ettirmeleri aksi halde dava-
nın yokluklarında devam
edeceği ve karar verileceği
hususu dava dilekcesi yerine
kaim olmak üzere ilanen
teblıg olunur.
Basın: 3430