28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 22OCAK 1995 PA2AR PAZAR YAZILARI Kim demiş, emir demiri keser diye! M0SK0VA HAKAN AKSAY Bız böyleyiz. Türkler de Ruslar da. Bir emirle, bir bağinşla. bazen sert bir bakışla istediğimız her şeyi yaptırabilecegimizı sanınz. Şiddet her zaman yedeğimizdedir. Konuşmasını severiz. Ama sorunlan konuşarak çözmeye sabnmız yetmez çoğu kez. Konuşmayı söyleşiler için kullanınz. Sorun çözmek içinse bileğimızin gücünü. yetkimizi. konumumuzu. Aileden okula, işten poiitikaya kadar her yerde en başta otorite aramamız, liderlere ölesıye tapmamız canımız çıkmadıkça içimızden çıkarmayacagımız huylanmızdandır. Omuzlanmızda taşıdığımız devletın 'başunızın iisttindeki yeri' de resmi silah sahiplerinin caka satan yürûyüşleri de hep bundandır. Bir yanımızla gönüllü ezilirken öteki yanımızla da - sanki bunu dengelermiş gibi- birilerini ezmeye çalışınz Herkesin elinin altında asıp kesmeye uygun birileri bulunur. Kimi işçiye memura, kimi kapıcıya saticıya, kimi eşıne çocuğuna bağınr çagınr: Sus, konuşma! Otur, kalkma! Soluk al, yaşama! Sağa sola emır yağdırarak efendiliğe oynarken aslında verdiğimız emirlerin tutsaklığına soyunduğumuzu hıssetmeyız bile. Ama yağma yok! Emirlenn de bir sının vardır! Savaş çıkanp ölüm emri verebilirsin askere; ama onun yaşam ı ve banşı özlemesini yasaklamaya hicbir emrin gücü yetmez. Milliyetçi marşlar ve şiirler ezberlemelerini emredebilirsin insanlara; ama aynı yolla ülke ekonomisini ABD veya Japonya düzeyine çıkartamazsın. Emir vererek insanlan sabahın köründe fabrikaya geririr, gece yanlanna kadar çalıştırabılırsin; ama en ileri teknoloji bilgisayan zorla ürettiremezsin. Yağcılannı sana iltifat etmeye zorlayabilirsin; ma kafanın dışını da, içini de emırlerle değıştiremezsin. Eşine ya da çocuğuna fırçayı çekip sana karşı gelmemelerini buyurabilirsin; ama emir vererek seni sevmelerini sağlayamazsın. insanlan düşüncelerinden dolayı, danlmakla, kızmakla, kavga etmekle, hatta içeri atmakla tehdit edebilirsin; ama neyi düşünüp neyi düşûnmeyeceklerinı emretmeyi beceremezsin. Kim demiş, emir demiri keser diye? Versin bakalım bir emirdedemire!.. Yıldız falcılannın hayatı kayıyor LONDRA EDÎP EMİL ÖYMEN Bugün, yıldız falcılan yandı. Çünkü Ingilizler. 12 değil, 13 burç olduğunu açıklıyorlar bu akşam. BBC televizyonunun popüler astronomiye ayırdığı 6 dizilik programın bu gece yayımlanacak üçüncüsü, bugüne kadar u inandığımız*'yıldız falcılığmı alrüst edecek. Eh öyle ya, 12 yerine 13 burç çıkarsa ortalığa ne olur? Günler, yükselen burçlar, alçalan burçlar her bir şeyler altüstolur Bir duzine burcun arasma sıkışacak olan yenisi Latince adı telaffuzu zor üstümüze sağlık: Ophiuchus. Türkçesini bizimkiler zamanla arar bulur. Bu 13. burcu astronomlar ötedşş beri bilirmiş de işlerî kanştırmamak ıçin kendilerine saklarlarmış. Yani pek de böyle değil belki ama, astronomlar, insanlann inançlan ile oynamamak için olsa gerek bu konuyu sadece kendi aralannda konuşup durmuşlar. Ama artık açıklıyorlar. Yeni burcumuz 30 Kasım-17 Aralık arasında. Bunu araya sıkıştırmak için Akrep iyice kırpılıyor. Sadece 23-29 Kasım arasında tek bir haftaya iniveriyor. Terazi bir ay ileri atılıyor. Aynı şekilde Yay da. Ve dıgerleri de! Böylece yeni burcu aralanna alacaklar diye bütün burçlann başlama ve bitiş günleri bir ay atacak. Ve her halde bu yuzden, burçlanna sıkı sıkı bağlı olanlarda da eş uyumlu bir kişilik çözülmesi, ve "Ben kimim, burcum ne?" türünden bir bunalım gözlenecek. Eh kolay değil. Yıldız falcıhg! mültimilyonluk bir sanayi. Hele şimdi artık bilgisayar programlan da var. Yıldız falcısı diye ortalıkta dolaşanlar? 900'lü numaralar? Ya yıldız fallannın söyledikleri? Bunca zamandır kendisinı Oğlak sanan biri, şimdi bir anda Yay olduğunu anlayınca bunalıma girmesin de ne yapsın? Kendisini Arslan sanan biri, bir de bakıyor ki aslında Yengeç'miş! Çünkü yeni astroloji hantasına göre Arslan'ın yeni yeri 10 Ağustos-15 Eylül! Oysa gerçek Arsanlar bilirler ki Arslan, 24 Temmuz-23 Ağustos'tur. BBC'nin yeni astroloji haritasını açıklamasını kuşku ile karşılayanlar şöyle diyor: Bunun gökbilimle ilgisi yok. Bu, olsa olsa, bu işlerden oturduklan yerde para kıranlan zengin etmek için bir komplodur! Neyazıkki(l), BBC'nin bu geceki programı, bilimsel temellere dayanan, paparazzılikten uzak, ağır basli ciddi bir yayın. Insan çöp üreten bir varlıkürNEW YORK ÖZGEN ACAR Halkalı çöplüğünûn ya da öteki çöplüklerin yarattıklan ölüm, salgın hastalık tehlikesi ve çevre kirlenmesi sorunlanna çözüm arayanlar lütfen bu yazıyı okusunlar. New York, dünyanın en çöp üretilen kentidir. Bu nedenle New York Beledıyesi Sağlık Hizmetleri Dairesi'nin sorunu çok büyük. Burada, metan gazının birikimiyle çöp tepelerinın yanardağlasıp halkın üzerine Azraıl gibi çökmesıne ya da salgın hastalıklann yayılmasına izin verilmiyor. Söz konusu dairenın simgesı olan "kemerie sıkılmtş çöp bkJonu" aynı anda ışın felsefesını de özetliyor. Amaç, çöp bidonlannı şişmanlatmadan kemersıktınp zayıf kalmalannı sağlamak... Bu felsefe "3R" olarak özetleniyor. "Reduce, Reuse. Recyle" Türkçesı şöyle: Azalt, \enıden kullan ve geri dönüşümü sağla. "tnsan düşünen bir hayvandır" diyor bir antık Yunan filozofu. New York Beledıyesi Sağlık Hızmetlen Dairesi bu sözleri şöyle değıştirmiş: "I nsan çöp üreten bir varhktm" Dairenın, çöp üreten varlık olan hemsehrilenne bırincı çağnsı şöyle: "Daha az çöp üretin, daha az çöp yaratacak biçimde üretiminta örgütleyin'"Dogada. çöplükte yıllarca kaybolmayacak plastik ya da petrol artığmdan yapılmış öteki kopuklu ambalaj malzemeleri yerine daha doğal olarak kolaylıkla eriyip kaybolacak ambalaj malzemeleri kullanılması öneriliyor. Örneğin McDonalds hamburgerleri artık köpüklü kutuiar yenne karton kutular içinde venliyor müşterilere. Ikincisi, her şeyi bir kez değil, kullanabildiğiniz biçimde tekrar tekrar kullanın. New Yorklu uzmanlar "çöp ünetmede cömert olmayın "diyor. Örneğin, telefonla sıpariş verdiğınızde lokantadan alimunyum kutu içinde gelen sıcak yemeğinizi yedikten sonra kutusunu atmayın. Kutuyu, güzelce yıkayın, eskiyinceye kadar mutfağınızda bol bol kullanın. Üçüncüsü de atıklann tekrar kullanılmasına olanak sağlayacak "geri dönüşüm" ortamının yaratılması temel ılkeyı oluşturuyor. Bıranlamda "kisıı-döngü" gibi "iiç okun bir dairesel dönüşümünti" gösteren ışaret de bu temel hedefîn simgesı. Belediye, bütün evlere, işyerlerine ve kocaman gökdelenlerin her katına Ingılizce ve Ispanyoluca afişler yapıştırtmış. Insanlardan çöp tasnifi konusunda işbirliğı ve ortak davranış ıstıyorlar. Bu arada New York Kent Meclisı de bir yasa kabul ederek "geri dönüşiime" uyulmasını bir yasal zorunluluk yapmış. Afişte görüldüğü üzere "geri dönüşüm'' ıçin bir sınıflamaya gidilmiş. Bınnci grup, kendi içinde, sınıflara aynlmış. Plastikler (şişe ve kavanozlar), camlar (şişe ve kavonozlar), metal kutular (kola, bira ve konserve kutulan), alüminyumlar (kutular, folyolar, hazır yemek tepsıleri) birinci grupta toplanıyor. Ikincı grupta ise gazeteler, dergiler, kataloglar, eski telefon rehberleri, oluklu mukavvalar yer alıyor. Örneğin gazetelenn 45 cm yüksekliğı aşmayacak biçimde ve bir sicimle bağlanması öneriliyor. Böylece kapıcılann ve çöp yükleyıcılerin agirlık karşısında zorluk çekmemeleri de sağlanmış oluyor. Birev halkı bunlan önce kendi evlennde ayn ayn bıriktinyor. Sonra bunlan çöpe atarken birbirine kanştırmadan, yıne kendi ıç gruplanna göre binanın çöp toplama noktalanna ayn ayn koyuyor. Binanın kapıcılan da bunlan böylece tasnıf edilmiş biçimde çöp kamyonlanna teslim edıyorlar. Çöpçüler de bunlan konulanna göre geri dönüşümü gerçekleştiren fabrikalara veriyorlar Böylece çöp dağlan yükselmemiş ve aynca ekonomik değer yaratılmış oluyor. Işin ilgınç yanı koka kola ve bira kutulannda geri dönüşüm ıçin yasa gereğince bir ücret konulmuş. Boş bir bira kutusunun ederi 5 sent (2 bin TL). Isterseniz bu boş kutulan atmayıp, bakkala ya da "süpermarkefe teslim ettiğinizde paranızı geri alıyorsunuz. Bu arada New York'un sokaklannda yaşayan birkaç bin "Hometess-evsiz"insan da sokak çöp kutulanna atılmış boşlan toplayıp bir yandan gündelıklerini çıkartıyorlar ve ıster istemez kentın temizlenmesine katkıda bulunuyorlar. Afişin sol alt köşesinde (212) alan koduyla başlayan birtelefon numarası var. Sakin bir yanlışlık yapmayın. Bu sadece Istanbul'un değil aynı zamanda New York'un göbeğindeki Manhattan Adasf nın da alan kodu. Bu telefon numarasını aradığınızda isteyenlere aynntılı bilgı veriliyor ve sorular yanıtlanıyor. Türkiye'de, Istanbul'da ya da öteki kentlerimızdeki belediye yetkililerine bir önerim var. Bu numarayı (00.1.212. 219 80 90) arayıp, çöp sorunlannızı danışın ve onlann uyguladıgı "çöpde kemer sıkma"uygulamasını kentinize getınn. Unutmayın. çöp dağlannın oluşu çöp bıdonlannın da kemer sıkmasıyla önleniyor. Hintli küçük sanatçı Dış Haberler Servisi - Bombay'da geçen hafta içinde düzenlenen halk sanatçılan festıvalıne ilgi büyük oldu. Hmdistan'ın dört bir yanından kente akın eden halk sanatçılan ve zanaatkarlar festıval boyunca hünerlerini sergilediler. Festivale katılmak üzere Rajasthan kentinden Bombay'a gelen üç yaşındakı Ganiş Bopa. babasının çaldığı ve adına Ravanhatta denılen yerel bir sazlı çalgının eşliğinde geleneksel danslannı yaparak Hintli halk sanatçılan kervanına katılmış oluyor. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı, Amerikan-Türk Konseyi'nde konuştu: Misket bombası değil, Kıbrıs önemli FUAT KOZLUKLU VVASHINGTON - ABD'de Rum ve Yunan lobısıne olan ya- kmlıgıyla tanınan Temsilcıler Meclisi (Jluslararası llişkıler Komitesi Başkanı Bill Gil- meıuleğişken bir bölgede "Müttefik ve dost Türkiye Ue olan tkari ilişkilerin, ülkesi için büyük önem taşıdığınr söyle- dı. Daha çok sılah üretıcısı fir- malann ilgı gösterdiği Ameri- kan Türk Konseyi'nin yıllık toplantısmda konuşan Gilmen. Kıbns ve Balkanlar'daki sorun- lann Türkiye'nin katkısıyla çö- züleceğine inandıklannı anlat- tı. Türkiye'de yatınm yapan ABD şirketlerinin temsilcileri- nın de katıldığı Amenkan - Türk Konseyi'nin geleneksel yıllık toplantısı dün sona erdi. Temsilciler Meclisi Uluslarara- sı Ilışkiler Komitesi Başkanı Bill Gilmen ve Avrupa ışlerin- den sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Rkhard Hoibrooke, toplantı süresınce konuşmalan ilgi çekenisimleroldu. Hoibrooke Cumhuriyet mu- habırinin mısket bombası satı- şının lisansına ılişkin bir soru- su üzerine "Henüz karar veri- medi" dedı. Bakan yardımcısı "Ben, şahsen o bombadan nef- retedi>t>rum,düşünmek bileis- temiyorum. Size garanti veri- rim, misket bombasu Türkiye Ue ABD arasında önemli bir ko- nu değildir. Kıbns. önemli bir konudur"sozcuklennı kullan- dı. Insan haklan konusunu ise "İBşkilerimizin en güç yönü" di- ye nıteleyen Hoibrooke. "Insan haklan ABD dış politikasımn meşru bir alanıdır" ifadesini kulİandı. 'Güçlü insanlann yaşadığı yer' NEW MEXICO YALMAN ONARAN 'Ohkay Ovvingeh, 'güçlü insanlann yaşadığı yer' demek bizim dilimizde" diye başlıyor hemen her konuşmasına WQfred Garcia YıJdızçubuğu New Mexico eyaletinin hâlâ içinde yasanılan en büyük Kızılderili kasabasının belediye başkanının ismi. Beyaz adam bu kıtaya ayak bastığından beri ezilmiş bir kültürün en iyi örneği. Başkanın ilk ismi Anglosakson. yani bugünkü Amerikan kültürünün temelini oluşturan Ingiliz-Alman geleneginden. Ikinci ısmı, Güney Amerika'yı yüzlerce yıl sömütmüş olan Ispanyollann geleneginden. Yalnızca son ismi, Kızılderili olduğunu anımsatıyor. Amenka Birleşik Devletleri'nin güneybatı eyaletlerinde yaşayan ve soykınmlardan sağ kalmayı başarmış olan bir avuç Kızılderili, kimliklerini yaşatma savaşı ve ekonomik olarak sağ kalma savaşı veriyor. önce Ispanyol sömürgecilenn zorla Hıristiyan yaptığı ve lspanyolca öğrenmeye zorladıklan bu kabileler, daha sonra ABD'nın egemenüğine geçince bu sefer de tngilızce öğrenmeye ve Amerikan külrürünü kabul etmeye zorlanmış. "GücJü insanlann yaşadığı yer" ve diğer yerli köyleri aslında ekonomik ve kültürel olarak güçsüz insanlann yaşadığı yerler durumunda. Iç ışlerinde bağımsız olduklan ve kendi kanunlanna göre (ABD kanunlanna temelden aykın düşmezse) yaşayabildıkleri Kızılderili "rezervasyon"lannm çoğunluğunda işsizlik yüzde 80-90 civannda seyrediyor. Dev bir kıtada doğayla uyum içinde yaşarken Avnıpalılann keşfıyle küçük ve değersız toprak parçalanna bir nevi hapsedilmış olan yerlilenn bugünkü yegâne gelir kaynağı işlettikleri kumarhaneler. Amerika'nın birçok evaletinde yasak olan kumar, Kızılderilıler kendi rezervasyonlannda "bağımsız"olduklan için kendilenne verilen bir nevi imtıyaz. Toprağın insanlara değil insanlann toprağa ait olduklanna inanan yerliler. toprak sahıpliği uğruna yüzyıllarca savaş vermiş Avnıpalılann ne silahlanna ne de toprak hırslanna karşı dayanamamışlar doğal olarak. Avrupalılann doğaya egemen olma inançlannı. ekonomik değerlerini ve modem kapitalizmi zorunlu olarak kabullenmiş olan Kızılderililer, asıl kültürlerinin bu değerlerle çakışmasının verdiği dezavantajla yaşıyorlar bugün dahi. "Babam, Taos kabilesinden. Taos köyünde doğmuş" diye anlatıyor. Orazio Gomez. yan - Kızılderili bir üniversıte öğrencısı. Dedelennin dili olan Tewa dilinı öğrenmemiş. ama evde konuşulan ana dil lspanyolcaymış. Daha o zamanlar Nevv Mexico yeni Amerika'ya katılmış olduğundan, Meksika'nm bırparçası olmasının etkıleri sürüyonmuş. "Babam \e diger yerli arkadaşlan okula başladıklannda Ingilizce öğrenmeye zorianmış. Aralannda lspanyolca konuştuklan her seferinde dayak vermiş babam ve arkadaşlan öğretmenlerden. Tabü öğretmenlerin hepsi kuzey eyaletlerden gelmiş beyazlar. Döve döve ögretmişler İngilizceyi babamın nesline. Dünyada insan haklannın en önde gelen ısavunucusu ABD'de insan haklanna 40 yd önce verilen saygı bu kadarmış." Nevv Barışa Çağrı Bizler aşağıda imzası olan. Avrupa'da yaşayanlar, Kürt sorununun savaşla değil, banşla çözüleceğıne inanıyoruz. On yıldır süren ve toplumu bir felaketin eşiğine getiren bu savaşın bitmesi- ni istiyoruz. Bu sorunun askeri yöntemlerle çözülemeyeceği anlaşılmıştır. Çatışmalarda her iki taraftan da yaşamını yitirenlenn sayısı on binleri bulmuştur. Köyleryakılmış, boşaltılmış ve 2 milyon civannda insan göçe zorlanmıştır. Ekolojik yıkım önemli boyutlara ulaşmıştır. Devlet bütçesi ve kıt olanaklar büyük ölçüde savaşa harcanmaktadır. Temel insan hak ve özgür- lüklen sürekJı ihlal edilmekte, Türkiye'nin saygınlığı zedelenmekte ve çağdaş dünyadan kop- maktadır.Bu savaş toplumda kin ve düşmanlık eğilimlerinı güçlendırmekte ve intikam duygulannm yerleşmesıne yol açmaktadır. Hatta Kürtler ile Türkler birbirlerinden öylesine uzaklaşmaktadırlar ki, aralannda açılan mesafe bir daha kapatılamayacak boyutlara varmaktadır. fnsanlanmız ısrarla banş istiyorlar. Öncelikle sılahlar susmalı, hoşgörü, sağduyu ve adalet gün- deme gelmelidir. Bu topraklar Türlc, Kürt ve üzerinde yaşayan bütün insanlanndır. Artık bu savaş durmalı, Kürt sorununa banşçıl yöntemlerle adil bir çözüm bulunmalıdır. Ataman AksöWk, psıkolog- Dursun An, oğretmen, Nizımettin Ariç, rejısör'muzısycn- Dr. Cihan Ann, mimar'şehırcı- Mevlüt Asar, ögr ışaır- Ali Aslan, oğr yazar- Sülej m»n Ateş, oğretmen- Temurhan Avcı, ögret- men- Ba>ram Avaz,oğretmen- H. Murat Avdın. sıyasal mezunu- Sait Aymaz. oğretmen- Serhat Aymaz, Dr.- Suna Avmaz. hukukçu-1. Metin Ayçiçek, Arş yazar- Kâzım Baba,oğr - Gazi Barutço,fizıkyuk müh - Fakir Baykurt. yazar- Nihat Behram, yazar- Habib Bektaf, yazar- A. Haydar Beltan, yazar. ŞakirBilgin, öğr. yazar- Adnan Binyazı,yazar, Stvgi Binyazar, eğıtımci. Nafiz Bostancı, hukukçu- Sertaç Bucak, KİHD başkanı. Fi- gen Canatay, tıyatrocu, Cafer Cebe, Tuday YK üyesı. Cevahir Cansever, sosyal danışman- Gani Cansever, müzısyen-OzanCeyhnn,bakanhkdanışmanı- Ali Asker Ceylan,müzısyen- A.Özenç Çağlar, ı^çı yazar- Mu- nıt Çalar, GDF genel bşk - lsmail Çoban, ressam- Hüseyin Çolak, ögr /hukukçu- Servet Ziya Çoraklı, yazar- Hüseyin Demirci, oğretmen- Molla Demirel. yazar/sosyal danışman- Yıldınm Deaizli, rcssam-heykeltraş- Must'afa Deprem. oğretmen- Osman Derya- mak. yük mühendısi- Basan Devran, :»air- Yakup Dıvrak. psıkolog- Hülya Engin, çevırmen- Ergio Erkiner, yazar/yayıncı- Tares Farzan, müzısyen- Arif Gelen, yazar- Ali Gökpınar. sosyal danışman- Ali Duran Gülçiçek, araştırmacıyyazar- Ali Rıza Gülçiçek, ABF genel bşk.- AU Kemal Gün, psıkolog- Hıdır Güntaş, sendıkacı- Metin Gör, gazeteci'yazar- Nedim Bazat. müzısyen- Faysal tlban, tiyatrocu- İsmet Imset, gazetecı- Enver Karagöz, oğretmen- Seda Karsan, tıp doktoru- Ruziye Kavas, sosyal pedagog- Nafîz Kaya, oğretmen- Zeki Kılıç, sıyasal mezunu- Mehmet Kılıçgedik, Bıelefeld belediye baş yard - A. Kadir Konuk, gazetecı yazar- tbrahim Korkmaz, oğretmen- Hakan Korkut, tıyatrocu- Gûnay Köse, sosyal pedagog- Ümit Köseoğlu, sendıkacı- İsmail Koşan, Berlın mıllctvckılı- Ayhan Kutlay. öğretmen, Naci Kutlay, tıp doktoru- Hıdır Mak, sosyal danışman- Cahit Mervan, scrbest gazetecı- Turgut Oker, ABF genel sekreten- Şevki Ömeroğlu, gazetecı/yayıncı- Meosure Öz, tiyatrocu- N'afiz Ozbck, sendıkacı, Cem Özdemir, FederaJ parlamento milletvekıh- Sefer Ozden, öğretmen- Dogan Özgüden, gazetecı- Muhar- rem Özsöz, çevirmeagazetecı- Bakiye Öztürk. öğretmen- Omer Polat, öğr/yazar- Fuat Saka, müzısyen, Necdet Saraç, ABF gene! bşk yard - Ebubekir Saydam, elk. yük mühendısi- Erdal Şahin, müzısyen- Necati Şahin, ögr /tiyatrocu- ÎNiyazi Şahin, SPD-NRVV Paıiı meclisi üyesi- Ozan Şahin, muzısyen- Şengül Şenol, Köln belediye mec üyesı- Prof. Dr. Server Tanilli, yazar'sosyolog/'öğretım üyesı- Hasan Taşkalı, oğretmen- Ve- dat Törkali, yazar- Süreyya Turhao, öfr /çevırmen, Sevim Türkoğln, etnolog- Kemal Uzun, egıtımcı- Mehmet Uzun, yazar- Nebahal Uzunpınar, sosyal danışman- Arif Ünal, sosyal danışman- Cem Ü nal, sanatçı- Kemal Yalçın, ogr./şaır- Melahat Yalçın, hukukçu- E. Yalçın. doktor- Haşim Yüksel, sanatçı- Turgul Yük- Mİ, SPD Frankfurt ıl yön. kur üyesı- Hasan Yökselir, sanatçı- Erol Yıldınm, oğr /şaır- Esma Zağlı, öğret- men- thsaa Zağlı, öğretmen GALER! • ATÖLYE Mexico Kızılderililerinın. kumar kadar önemli olan bir diğer gelir kaynaklan da tunzm. Eyaletın 16 pueblo'su da (yerlilenn yaşadığı köylere verilen isım) her gün bu "flkel''insanlann nasıl yaşadığını merak eden bınlerce turistle dolup taşıyor. Öyle ki büyük pueblolara girişte. müzeye ya da hay\anat bahçesine gırer gibi giriş ücretı ödemek gerekiyor. Noel sırasındakı artık ^.menka'nın birçok yerinde ismi duyulmuş geleneksel kaplumbağa ve geyık danslanna ise ülkenın dört bir tarafından akın akın geliyor ınsanlar. Aslında dini olan bu danslar, tam bir "show business"e dönüşmüş durumda. Pueblo halklan da hem bir şovun fıgüranlan olduklannın, hem de köylerinin ve yaşamlannın hayvanat bahçesine dönüştüğünün farkındalar ve bu dunıma oldukça bozuluyorlar Ama topraklan, yaşam tarzlan, kültürleri ellerinden alındıktan sonra yaşam kavgası vermekle meşgul olan bir halkın, böyle bir gelir kaynağını reddetme olasılığı da olmadığından, homurdana homurdana rollerini oynamaya devam ediyorlar beyaz adamın Kızıldenli şovunda... 293 89 78 (3HAT) KİLE SANAT GALERISI V. MÜZAYEDE Kile Sanot Galerîsi 12 Mart 1995 Pazor gönö saat 14.00'de Swissotel'de düzenleyeceği müzayede ıçin rcsim, obje ve antika eşya kabuiüne başlonmıştır. İlgililerin Kile Sanot Golerisi'ne mürocaat etmeleri rico olunur. ARANAN TABLOLAR Osman HAMDI Nazmi ZİYA Hoca Ali RIZA Halil PAŞA Hikme» ONAT Hale ASAF Avni LİFÜ Mehmet Ali LAGA Şefik BURSALI Vecihi BEREKETOĞLU Fikret MUALLA Nuri İYEM Nedim GÜNSUR Şevket DAĞ Cihat BURAK Feyhaman DURAN Edip Hakkı KÖSEOĞLU Ali Rıza BEYAZIT CemalTOLLU Eşref ÜREN ŞerefAKDİK Necdet KALAY İbrahim ÇALU GİVANYAN İbrahim SAFİ Ali ÇELEBİ Cevat DERELİ Naci KALMUKOĞLU Orhan PEKER Hamit GÖRELE Osman ASAF Sami YETİK Burhan UYGUR Adres • Cevdet Paşa Cad. Koru Apt. No: 384 Bebek-İstanbul Tel : (0212) 265 74 96 Fax: (0212) 257 36 30 MÜRECCEL KÜÇÜKAKSOY Resım Sergısı lOOcak- 10$ubatl99S 1; guflletı saot! 1 00-ÎB 00 arcsj :(ikM Abdı Ipekcı Cad 75 Maçka Tel 0-212-231 28 32-36 BULUNMAZ RESIM A T Ö L Y E S I Her Yaştan İnsana Resim Eğitimi Güzel Sanatlara Hazırük Eûitimi Tel : 251 60 90-513 74 31 r Zerrin Ersoy Demirsu Seramik Sergisi 20Ocak-lOŞubat'95 ^ AKBANK BEBEK SANAT GMEİM Tel: (0 212) 263 48 35 Resim Sergisi 3 Ocak-26 Ocak '95 Türkiye İs Bankası Parmakkapı Sanat Galcrisi Beyojtu-İrt. Tel: 244 20 21 X Galeri Atölye ılanlarınız için: 293 89 78 (3 hat)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle