19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 EYLUL1994 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER 'Genelkurmaybaşkanı'nın bileşenleri Genelkurmay Başkanhğı; Sılahlı Kuvvetler'ın banştakı en büyük komutanüğı olarak taktık, teknik, lojıstik ve ötekı etkmliklen yurutmeklegörevlı en büyük askenkarargâhtır Bu tanımlamadan ne denlı etkın bır kat olduğu anlaşılır RAHMİ KUMAŞ Hukukçu M ustafa Kemal Paşa'- nın23Nısanl920"de kurduğu bu devletın o sıralar dort genera- lı varken 2 Mayıs 1920 gunlu "BMM lcra Vekilleri Sureti İntihabma Dair KanuıT'la oluşturulan Erkân-ı Har- bıye-ı Umumıye VekıllığVne Edıme Mılletvekıh Albay Mustafa tsmet Bey (Inönii) getınldığınden bu yana, genel- kurmay başkanı olacak kışı ıle bu ka- tın devlet ıçındekı konumu surekh tartışılır oldu. Bu son 30 Ağustos gu- nunden geçerh olmak uzere devletımı- ze 23 Genelkurmay Başkanı atanmış- tır Önce ıstersenız bu kata çıkan kışı- len sıralayalım Başkanlanmız Ataturk donemırun ıkıncı ve değış- meyen Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak bu gorevıru Ismet Inonu do- nemınde de surdurmuş ve 12 Ocak 1944 gunu, yaş sımnnı doldurduğun- dan emeklı edılnuştır Buolay.Ulusve Cumhunyet gazetelennın bınncı say- falannda en buyuk haber olarak ven- lırken her ıkı gazetenın başyazarlan Falih Rıikı Atay ıle Nadir Nadi, Çak- mak'la ılgılı başyaa yayırrüadılar Çakmak'ın yenne geünlen Kazım Or- baj, oğlu Haşmet'ın davası nedenıyle 30" Temmuz 1946"da Yuksek Asken Şûra uyehğıne kaydınlarak >enne I Ordu Mufettışı Org Salih Omurtak getınldı Bu atama çok olumlu bulun- du öyle kı Cumhunyefte "Hem Nalı- na Hem Mıhına" koşesınde Omurtak üzenne yazı yazıldı 8 Hazıran 1949'da Omurtak. uzun sureden ben rahatsız olduğundan Yuksek Asken Şûra üye- lığıne alınıyor ve Abdurrahman Nafiz Gûrman, genelkurmay başkanı yapılı- yor Adnan Menderes, bakanlar kurulu- na guvenoyu ahr almaz Gurman'ı ve çok sayıda komutanı gorevden alıyor ve ordunun başma Nuri Yamut'u getı- nyor Bu atamalar Ulus ıle Cumhun- yet'te onemlı haber olarak venlıp gün- lerce yorumlanıyor Bu donemde daha sonra Nurettin Baransel, tsmail Hakkı Tunaboylu, Feyzi Mengüç ve Riiştü Erdelhun'u ordunun başında goruyoruz 27 Mayıs 1960 ıle Cemal Gürsel bu kata çıkıyor, ancak 3 haa- ran gunu guç ıhşkılen gereğı, Ragıp GümüşpaJa'yı genelkurmay başkanı yapıyor, ıkı ay sonra da gorevden alıp Cevdet Sunay'ı yenne venyorlar Su- nay boylece, Çakmak'tan sonra en uzun sure genelkurmay başkanhğı ya- pan kışı sanını kazanmış oluvor Bun- dan sonra sıra ıle Cemal Tural, Mem- duh Tağmaç, Fanık Gürler, Seoıih Sancar, Kenan Evren, Nurettin Ersin, Necdet Üruğ, Necip Torumtay, Doğan Güreş ve şımdı de Ismail Hakkı Kara- dayı'yı bu yuce katta goruyoruz Ger- çekte bu başkanlann her bınnın atan- ması, gorevden aynlması basının ve halkın da ılgısını çeken bır boyutta ya- şanmışür Bu neden boyle olmuştur9 Çunku bu yuce kaün etkı gucu, kımı- lennın ılen surduğu gıbı bır tapu- kadastro mudurluğunun etkı gucu gı- bı değıldır Bileşenler 'BUeşen', bır matematık tenmıdır, 'koordinat' sozcuğunun Turkcesıdır Genelkurmay Başkanlığı'run yasama ıle yurutme eksenlennın oluşturduğu duzlemde bulunduğu yen belırlemek ıçın bu yazıda kullanılmaktadır Bu bakımdan 2 Mayıs 1920'den bu yana genelkurmay başkanırun zaman ıçın- de konumu değışmıştır Şımdı bu du- rumu çozumleyehm Bılındığı gıbı Os- manlı Imparatorluğu'nda sılahlı gu- cun yenıçenlerden oluştuğu donemde, yenıçen ağası bu gucun başında bulu- nuyordu Yenıçen Ocağı kaldınlınca orduyla ılgıh ışler, Seraskerlık ıçındekı "Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Dairesi" elıyle yurutuldu 1908 dev nmıyle Har- bıye Nezaretı'ne bağlanarak Erkân-ı Harbıye-ı Umumıye Rıvasetı adını aldı bu kuruluş Yeru Turkıye deVletı kurulurken 2 Mayıs 1920 gun ve 3 sayılı TBMM lcra Vekıllennın Suretı intıhabınaDaırKanun'laErkân-ıHar- bıye-ı Umumı Vekıllığı kuruldu De- mek kı 3 Mayıs 1920 ıle 3 Mart 1924 arasında genelkurmay başkanı, bır ba- kan olarak yurutmerun ıçınde yennı almıştı Ancak çağdaş bır devlette bu konum olmadığından bu gunden (3 Mart 1924) sonra. genelkurmay baş- kanırun bıleşenlen değıştınhyor ve bu kat, bakan kau olmaktan çıkanlıp CumhurbaşkanhğYna bağlı olarak or- gutlenıyor (x) 1924-1944 yıllan arası- nda CumhurbaşkanlığYna bağh olan Genelkurmay Başkanhğı 5 Hazıran 1944 gun ve 4580 sayıh Genelkurmay BaşkanlığYnın Gorev ve Yetkılen Hakkında Yasa ıle Başbakanhk'a bağh bır kuruluş durumuna getınlı- yor, ancak bu durum da demokrat bır devlet orgutlenmesıne aykın gorulu- yor kı 30 Mayıs 1949 gun ve 5398 sayıh Mıllı Savunma BakanhğYnın Kuruluş ve Gorevlen Yasası çıkanlarak Genel- kurmay Başkanhğı bu bakanhğın ıçın- de bır orgut konumuna getınlerek bu kata çağdaş bıleşenlen uyduruluyor Goruluyor kı otuz yıl ıçınde bu kuru- luş, rejım demokratıkleştıkçe demok- ratık bıleşenlere gore behrlenıyor Ne zaman kı 27 Mayıs 1960 oluyor, 1961 Anayasası ıle bu yuce katın bıleşenlen demokrasıye aykın bıçımde değıştınh- yor Bunda Adnan Menderes"ın ordu- yu kuçumseyen soz ve davranışlan ıle onun goreve getırdığı başkanlardan Nun Yamut ve İsmaıl Hakkı Tuna- boylu'nun Demokrat Partı'den mıllet- vekıh olarak orduyu pohükaya sok- malannın ve son başkan Erdelhun un becenksızhğının (dırayetsızhğının) et- kılen olmuştur 1924 Anayasası'nın 40 maddesınde ozel bır yasa ıle kuru- lacağı bıldınlen Genelkurmay Baş- kanhğı, 1961 Anayasasfyla Başba- kanhk'a bağh bır kuruluş olarak açı- kça behrtılıyor ve bu duzenleme 1982 Anayasası ıçınde de korunuyor Ada- let Partısı TBMM Grubu, 5398 sayıh yasayı anayasaya aykın dıye. ıptalı ıçın Anayasa Mahkemesı'ne getınyor vebumahkemede 1963 67 E, 1966' 19 sayıh kararla yasayı ıptal edıyor Boy- lece AP bır kez daha demokrasıye ınanmadığıru gostenyor Çunku ıptal ettırdığı yasa, Genelkurmay katını 1949'da demokraük bıleşenlenne ka- vuşturan yasaydı Çoğu kımse AP'nın bu çehşkısıru bılmedığınden değınıp geçmek durumundayım Bu koşe, uzun yorumaelvenşh değıldır Anaya- sa Mahkemesf nm bu karanndan son- ra 31 Temmuz 1970 gunu 1324 sayıh Genelkurmay ve 1325 sayılı Mıllı Sa- vunma Bakanhğı yasalan çıkanldı Bugunse 27 Temmuz 1967 gun ve 926 sayıh Turk Sılahlı Kuvvetlen Personel Yasası ıle ordunun tum ıhşkılen du- zenlenmış durumdadır Ancak bu yasa sureklı değıştınlerek bugunlere gehnmıştır Sonuc: Genelkurma> Başkanhğı. Sılahlı Kuvvetler'ın banştakı en bu- yuk komutanhğı olarak taktık, teknik. lojıstik ve otekı etkınlıklen yurutmek- le gorevlı en buyuk asken karargâhtır Bu tanımlamadan ne denh etkın bır kat olduğu anlaşıhr Nıtekım goreve getınlen her genelkurmay başkanının durumu gazetelerde bınncı sırada ha- ber konusu olmuştur Genelkurmay başkanhğı yapan kışılenn her bın so- >adlanna gore buyuk sozluklerde (ansıklopedılerde) tanıtılmaktadır 1960-1989 arası neredeyse otuz yıl cumhurbaşkanhğına hep genelkur- may başkanlan duşunulmuştur El- bette bunda 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 Eylul olaylannın azımsanmayacak et- kısı olmuştur Ancak gerçek etkı polı- ükacılann çağdaş ve demokrat olama- malanndan gelmektedır Nıtekım bu katı kamuoyunda olumsuz yonde en çok AP ırdeledığı halde, 1963'te ustun- den sılemeyeceğı bır utanç ıçıne gır- mıştır Sıyasetçıler. asker gıbı kararh davranacağına ıkıyuzlu davranmışlar, halk onunde orduyu eleşünp saygınhk arttırmaya kalkmışlar, ama. ellennde guç varken genelkurmay başkanının bıleşenlennı demokrat bır değışıkhğe bağlı tutamamışlardır 1945 yılında başlatılan "Orduya TBMM'nin şük- ran ve selamlarını sunma" uygulaması ılk olarak Hasan Saka'nın başbakanlı- ğı sırasında, 1948'de bırakılmış, ama 1949 yılında yıne başlatılmıştır DP donemınde 1952 yıh dışında bu, ger- çek nıtemıyle 'yağcılık' surdurulmuş- tur, 1970 yıhna gelınceye dek 1970- 1980 yıllan arasında Kıbns Banş Eyle- mı gıbı onurlandıncı bır başan da ol- duğu halde Mıllet Meclısı boyle karar- lar almamış (xx), ne yazık kı Cumhun- yet Svnatosu 1965 yılında başlattığı bu. orduya saygı sunma yaranmışhğı- nı kapaühncaya dek surdurmuştur Bır de Fevzı Çakmak'ın mareşal ola- rak genelkurmay başkanhğıru yapma- sı nedenıyle kımı mılletvekıllen bu kata çıkanı mareşal gormek ısteyerek TBMM'ye "Gendkurmav başkanlan- nın mareşalliğe vükseltilmesine" ılışkın yasa onensı vermışlerdır Ancak TBMM'nin sağduyusu, bu önenyı 28 Kasım 1947 gunu gen çevırmıştır Bu kata neresınden yaklaşsak yucehğını gormekteyız Ne var kı bu arada olu- şan goruntu, demokraük değıldır Hıçbır çağdaş demokraük ulkede ge- nelkurmay başkanı bıleşenlen. bu kaü savunma bakanının onune geçıremez (xxx) O halde yapılacak ış, 1949 yılın- dakı 5398 sayılı yasanın ozdeşını çıka- rarak burayı devlet ıçınde doğru ko- numlandırmaktır Boyle bır konum- landımıa ıle bu katın onuruna golge duşmez Ama bugunku konumlandır- ma ıle demokrasımız açıkça golgelen- mektedır (x) 429 sayılı >asa ıle (Şer ı>e Evkaf ve Erkan ı Hirbıye ı limumıve Vekıllığı nın ilgjyna Daır Ka ııunl <xx) 21 n 1974 gunu T B M M Bırleşık Toplanüs "ordmu MktHr" karan dlmıştır (xxxl Ömeğın Frinsa Anayasası nda "gendkur- ma> başkjnT devışı bılc go,mc7 ARADA BIR SADtYE AKAYEmeklı Yazın Öğretmenı İzmip'e Giden Yol Ağustos sıcaklarında ulkem bunalırken, canım or- manlarımız yanıp yanıp kul olurken ıçımı yakan bır oz- Iemle72yıl oncekı ağustos ayını duşundum Ordularımı- zın, ulusumuzun bın bır yokluğa karşın yurdu kurtarmak ıçın canlarını dışlerıne takarak savaştıkları 1922 Ağus- tosu'nu ve Kurtuluş Savaşımızın yuce komutanı Ata- türk'u' Sakarya Savaşı ndaordusuna, "Hattı mudafaa yoktur Sathı mudafaa vardır O satıh butun vatandır Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz" buyruğunu verıp kırık kaburgalarının acısına aldırmayarak yonettığı, 22 aun, 22 gece suren bu sava- şın kazanılması, kurtuluşa,Tzmıregıdenyoldabırkoca- man adımdır Bu kocaman adımı atan kahramanın unu- tulmaz buyruğu yıllar sonra Çın'de Mareşal Çan-Kay- Şek tarafından "Hattı mudafaa yoktur Sathı mudafaa vardır" dıye yınelenecektır Sakarya Meydan Savaşı Batı dunyasının uzerımıze saldırttığı Yunan ordusuna oyle buyuk bır tokat oldu kı, kıpırdayamaz hale geldı Ankara Buyuk Mıllet Meclısı de Mustafa Kemal e 'Mareşal' rutbesı ıle 'Gazı' unvanını verdı Anadolu'ya geçtığınde Istanbul'dakı padışahın rutbelennı uzerınden fırlatıp atmış olan Mustafa Kemal, ulusal meclısın kararıyla mesleğının en ustun rutbesıne ve unvanına kavuşmuştu boylece Oysa rutbe ve unvan gıbı şeylerın onun gozunde hıç onemı yoktu O Turk ulusunun bır bıreyı olmakla ovun- duğunu, " yalnız mılletın şefkat ve cıvanmertlığme guvenerek ve onun bıtmez feyz ve kudret membaından ılham ve kuvvet alarak vıcdanı vazıfemıze devam ettık' dıyerek belırtmıştı Işte o, bu ınanç ve guvenle başladığı ışierın hepsınde başarıya ulaşmıştır Sakarya Savaşı'nın kazanılmasından sonra o gunle- rın en kotu koşulları, yoklukları, yoksunlukları ıçınde bu- lunurken duşmanı tum yurdumuzdan çıkarıp atmak yolunda bır buyuk atılımın hazırlığını yapmaya başladı Sakarya da yenılen duşman Afyon - Kutahya çızgısıne çekılıp burayı lyıce guçlendırmek (tahkım) ıçın elınden gelen her şeyı yapmıştı öylesıne guçlu bır karşı koyma çızgısı ortaya çıkmıştı kı, oradakı çalışmaların sonucunu goren bır Ingılız kurmayı, "Turklerbumevzılendortbeş ayda ele geçırebılırlerse bır gunde ele geçırdıklerını ıle- rı surebılırler" demış Duşmanın bu guçlu hazırlığına karşı sırtındacephane taşıyan, ordumuza araç-gereç goturebılmek ıçın kağnı- sına okuzu bulunmadığı ıçın ıneğını koşmuş olan ıhtıyar- lar, kadınlar, çocuklar, her zorluğa goğus gererek ulusal savaş hazırlığına katkıda bulunuyorlardı Bunlar, asker- de, savaşın ıçınde bulunan oğullan, kocaları, babaları yenne yurdun kurtuluşu ıçın hızmet etmeye koşan adsız yığıtlerdı Bır yandan da Inebolu - Ankara arasında halk sırtında cephane taşınıyordu durmadan Tum bunlar, Kurtuluş Savaşımızın hangı koşullar ıçın- de kazanıldığını, Izmır'e gıden yol un 26 Ağustos -9 Eylul 1922 arasındakı gunlerde ne denlı uzun guçluklerle do- lu, tehlıkelı olduğunu kanıtlamaktadır Bu uzun, ama sonu çok onurlu yolu aşanlar, Başkomutan'ın ınançla muştuladığı utkuya (zafere) ulaşanlar bu halk ordusu, ulus ordusu, ulusal guç (Kuvayı Mıllıye) ıdı Bu izmır e doğru yuruyuşte ordularımızın durmadan ılerleyışı, Batı devletlerını telaşlandırmış Konsolosları aracılığıyla Mustafa Kemal ıle goruşme ısteğınde bulun- muşlar Onlara, 9 Eylul'de W/f'te"dıyeyanıtvermış O, buyuk 'Soy/ev'ınde bundan soz edışını nasıl da guzel noktalamaktadır "Fılhakıka ben, dedığım gun, Nıf'te ıdım Ama mulakat ısteyenler orada yoktu Çunku ordu- muz izmır rıhtımına ulaşmıştı " İzmır e varan yolun ılerısınde, kurulan devletımız, cumhurıyetımız ve tum devrımlerımız vardır Hepsının uzerıne tıtreyerek, onları yalnızca korumakla kalmayıp daha ılerıye goturerek İzmır yolunda can verenlere, o yolu açan buyuk Başkomutan'a borcumuzu odemekzo- rundayız SATILIK Renault-9 Broadvvay - Otomatık, 0 km'de Muracaat 2789271 Ruhsağhğı Kendını mesut etmek ıçın herkesı zorlayan ve her şeyın kendısı ıçın ohnasını ısteyen egoıst ınsan da normal bır ruh yapısına sahıp olamayacağı gıbı, kendısını unutup başkalannı mesutetmek ıçın çırpınarak heder olan ınsan da normal değıldır Dr. METE TAN Eski Sağlık Bakanı T ıp bıhmı vucudumuzun has- talıklan ve bunlann ıyıleşü- nlmesı yollan ıle uğraşır Ko- ruyucu tıp ıse bu hastahk- lann nasıl onlenebıleceğını araştınr ve uygular Tıpkıvu- cudun sağlık ve hastahklannda olduğu gıbı ruh sağlığımız ve hastahklanyla da uğra- şan ıkı bılgı kolu vardır Bunlardan ruh hastahklanna sebep semptom çeşıtlen ve tedavısı ıle uğraşanına psıkıyatn, bu hasta- hklan husule gelmeden onleme yollannı gosteren tatbıkı bılgı koluna da khnık psı- kolojı veya ruh sağhğı bılgısı denıhnekte- dır Vucut sağhğı ve hastahklannda olduğu gıbı ruh sağhğı ve hastalıklannı da kesın olarak bırbınnden ayırt eden bır sınır yok- tur Başka bır deyışle, ruh sağhğırun, tam sağhkla başlayarak basamak basamak ruh hastahklanna kadar gıden çeşıth derecelen vardır Yanı, bırçok ınsan ruh hastası de- necek durumda değıldır Ruhen tamamen sağlam ınsanlar arasında yaşarlar Bununla beraber bu ınsanlar kışıhk ve karakterlenndekı bozukluklar yuzunden etrafındakılerle geçınemezler, meslek ha- yatlanna uyamazlar, aıle kurabılmekte guçluk çekerler, kurduklan yuvalarda ahenk bulunmaz Kısacası. etrafındakı ın- sanlarla ve kendı benhklenyle banş ıçınde değıldırler Aramızda oyle ınsanlar vardır kı çızgıh yerlerden geçerken mutlaka o çızgılere bas- mamak ıhtıyaanı duyarlar Bu hareket on- lara gore zorunludur Ashnda kendı ya- rattıklan bu kaıdeyı bozmamaya çok dık- kat ederler Gıttıklen yerde eşyalan sayar- lar, yolda gıderken otomobıl plakalannı okurlar ve manasız şeyler toplayarak ko- leksıyonculuk yaparlar Acaba bu ınsanlar nıçın bır kural ıcat edıyorlar ve sonra da bu kurala kendılennı bırer gonullu esır gıbı bağlıyorlar 9 Işın ganbı, bu duzen ve kaıde ıcatçılan bunlan yapmaktan da şıkayetçı- dırler Bıkkın ve bezgındırler. ama yıne de bu kaıdelere nayetsızhk edemezler Içlenn- den bır kuvvet onlan zorla ıter Aklın ve mantığın dışında kalan bu zorlamalar hep şuur altırun bır manfetıdır Ne turlu eğıtım. ne turlu bır tesır ıçımızden bınlercesını bu hale getırmıştır, bıhnmez Bılınen bır şey varsa, bunlann kışılığı gelıştıren eğıümle sıkı sıkıya ılgısı olduğudur Son olarak şu akıl dışı korkulan ıncele- yehm Şımşek çaküğı zaman kacacak dehk arayan, başını masanın veya kanapenın al- üna sokan. munevver ve hatta fızığı çok ıyı bılen bır ınsanın korkusunu duşunehm, acaba bu ınsan boylece neyı hallettığını sanmaktadır 0 Ya şu mınnacık bocekler- den. kurtlardan korkan kocaman ınsanJa- ra ne dersınız 9 Mesala bır orumceğın ya- nında koskoca bır ınsan duşununuz kı bu ınsanın dızlennın bağı çozulmuş, orumce- ğe bakarak tırtır tıtremektedır Kım bılır bu kuçucuk varhklar, bu kışılenn bıhnç al- ünda hangı menfı eğıtım tarzını temsıl et- mektedır9 Evet, fobi' dedığımız bu akıl dışı korku- lar çok çeşıthdır Nıçın bazılanmız gerçek- ten zıyade duşu, bır şeyın ashndan onun hasretını terah edenz Butun bunlar ne- den9 Bunlann nedenlennı araştırmak, şup- hesız, bır uzmanhk ışı olup psıkanahstlenn bıleceğı şeylerdır Ama bunlann nasıl mey- dana geldıklen malûmdur Butun bunlan husule geüren sebepler bu kışılenn çocuk- luk yıllannda karşılaştıklan şu veya bu et- kenlerdır O halde, ruh sağhğı ıle eğıtım arasında sebep-neüce gıbı bır munasebet mevcuttur O halde ruh sağhğı nedır9 'Ruh sağlığı, aklın ilkelerini takip ederek haz prensibinden gerceklik prensibine ulaş- mak yolu ile mesut olmak ve mesut etmek- tir.'(Ş.Selçııkoğlu) Mesela bır temızlık manyağını ele alahm, bu manyak, ehnı mutemadıyen yıkar. bu- nun mantıkı bır sebebı yoktur Aklı ıle elle- nnı devamlı yıkamaması lazım geldığıru bı- lır Demek kı bu ınsan aklın ılkelennden aynlmıştır Daha açık bır deyışle, akıl ve duygu ıkızleşmış veçatışma hahndedır Fa- kat galıp gelen, kayndğını bılınçaltından alan ellenru yıkama duygusudur Şımdı de tanftekı haz prensibinden ger- çekhk prensibine gehneyı duşunehm Her canlı varlık gıbı ınsan da haz arar, fakat hazza ulaşabılmek ıçın bırtakım gerçeklen ve gerçeğın şartlannı tanımak ve bunlara katlanmak lazımdır Buna katlanamayan fert, katlanamadığı nıspette ruh sağhğını kaybeder Gerçeklerden kaçar, bedava bır haz te- mın eden hayallere sığınır Hayal âlemınde > aşadıktan sonra gerçeğe donmek normal- se de çok fazla hayal âlemınde kalmak bıraz hastahğa delalet eder Hayallennden gerçe- ğı donemeyıp bayal âlemınde yaşamak ıse delıhkür Yanı hayallen yaşarken bıleü gı- dış-gehş almaya çok dıkkat etmehdır Yok- sa gerçek dunya, yennı, haz ve hayal dun- yasına terk eder Ruh sağlığı tanfinde, bır de mesut olmak vardır Mesut olmak kâfı değıldır Mesela. kendını \apol\on zanneden ve boylehkle gerçeklerden kaçarak hayal âlemıyle yaşanü kuran ınsan, mesuttur, ama, etrafındakı- ler, aılesı ve yakınlan mesut değıllerdır Bu- nunla beraber kendını mesut etmek ıçın herkesı zorlayan ve her şeyın kendısı ıçın olmasını ısteyen egoıst ınsan da normal bır ruh yapısına sahıp olamayacağı gıbı, ken- dısını unutup başkalannı mesut etmek ıçın çırpınarak heder olan ınsan da normal de- ğıldır O halde ınsanın kendıne bır saadet dun- yası yaratması, bu dunyayı başkalan ıle paylaşması en ulvı yaşantılardan bın olsa gerektır Onun ıçın 'Kendim için yaşamaz- sam yaşadığımı nasıl anlarun? Başkaları ıçın Yaşamazsam ınsan olduğumu nasıl anla- rım?" deyışı bır gerçeğı aksettırmektedır Belkı de bu nokta, ruh sağlığı prensıbının duğum noktası olarak kalacaktır PENCERE TARHŞMA Orman ve kültür•^B> -—-azınınbaşlığı ^ ^ f bırçok ınsan % / tarafından ^f yadırganabıhr • 'Ormanla -JL. kültürün ne ilgisi var' dıye duşunenler olacaktır Oysa tum hareketlenmızın olumlu veya olumsuz yanını kulturetkılemektedır Bugun ulkemızın ıçınde bulunduğu kargaşanın temehnde kultursuzluğun, kulturdekı yozlaşmanın olduğunu herkes bıhnektedır Kulturun yerleşmesı zaman ve ortam ıster Kulturu kısa surede her ortamda yerleşürmek olanağı yoktur Paraodunçahnır, ekonomı duzelülebıhr, ancak kultur odunç ahnamaz ve transferedılemez Kultur, ulkelenn tanhınden gelen coğrafyasında şekıllenen bınkımın gunumüzde ortaya çıkmasıdır Maalesefkulturumuzde ormanın yennın ohnadığı, yakacak odun, yapacak ev ve ınşaat malzemesı dışında ormanı duşunmedığımız ortada±r Ormanla ıçıçe yaşamayı, ormanda gezmeyı dınlenmeyı bıhnedığımız gıbı ormanda gunu bırhk de olsa pıknık yapmayı da bıhnedığımız, son yangınlarla ortaya çıku Açıkçasıbır dınlenme kulturunden yoksun olduğumuz, toplumumuzun ormanda, doğada, yaylada bır taül duşunemedığı gıbı, tatıh sıcak bır yerden sıcak bır denız kenanna kaçmak olarak algıladığı goruluyor Bınlerce tanm muhendısmın boş gezdığı, bır o kadanrun da kent merkezlennde meslekJen ıle ılgısı olmayan konularda çahşıyor gorunduğu ulkemızde, tanmda hamle yapıldığını soyledığımız 1950'h yıllardan ben "anız jakma"nın toprağa, urune zaran olduğunu oğretememek, kultur noksanhğından ılen gehnıyor mu 9 Buyuk rant geüren ozelhkle İstanbul gıbı buyuk kentlenn yakınındakı onnanhk alanlann korunamaması, devletın mahnın halkın mah olduğunu kav rayamamamız bır kultursuzluk değıl mıdır9 Yıllarca, başta ormanhk alanlar ohnak uzere Hazıne arazılenne gecekondu yapıhnası teşvık edıldı. populıst pohtıka olarak değerlendınldı Bu alanlar toplumun mah değıl mı9 Neden sahıp çıkılmaz, çıkılamaz 9 Ormanına sahıp çıkan, arazısıne gecekondu kondurmayan ulkelenn toplumsal kulturu ozumsemış, bıreyselhkten toplumsalhğa, aşırethkten ulus olma bıhncıne varan toplumlar olduğunu gormek lazım Bır ulusun tanhı ıle ovunmek yanında coğrafyası ıle de ovunmesı gerektığını unutmamak gerekır Işte İsraıl, yoktan var etüğı topraklan, ışte Hollanda denızı doldurarak kazandığı karasal coğrafyası ıle ovunmektedır 1993 yılında yakılan (yanan değıl) ormanlann beşte bın istanbul Orman Bolge Mudurluğu sınırlan ıçensınde olup bu oranın 1994 yılında daha da artacağı anlaşıhnaktadır İstanbul'da yakılan orman alanlan, orman sının dışına çıkanlan alanlar 1980 yılından bugune ıncelenmeh, kımlenn ehnde olduğu kamuoyuna açıklanmahdır YangınJann teror orgutünce çıkanldığı savlan da var Bu orgut nasıl bır orgût kı mucadele etüğmı soyledığı halkının ormanını yakabıhyor9 Turkun, Kurdun ormanı ayn mı9 Baü Anadolu'da Yunan ordulannın çekıhrken ormanlan yaktığını tanhten oğrenıyoruz Erzurum, Kars ışgallennden sonra Rus ordulan dahı Sankamış, Gole ormanlannı yakmamışü Ormanlan yakanlar, tahnp edenler, ışgal edenler bılsınler kı vatanlanna ıhanet edıyor, aynı zamanda ınsanhk suçu ışhy orlar ve bugun olmaz ıse yann tanh onunde yargılanıp cezalannı goreceklerdır ÖNERDEMİREL Orman Yük. Müh. Uçtu Uçtu OyunuL Bombayı koyarsın, saatını ayarlarsın, zamanı geldı- ğınde patlar Booooom1 Bın uçar Uçtu uçtu kım uçtu9 Kuş uçtu Kuş uçar Uçtu uçtu kım uçtu7 Bahriye Üçok uçtu Uçok uçar Uçtu uçtu kım uçtu? Uğur uçtu Uğur uçar Uçtu uçtu kım uçtu9 Toktamış uçtu Toktamış uçmaz Neden uçmaz sevgılı Toktamış9 Bedenı okkalı oldu- ğundan mı9 Sevgılı Uğur da epey kıloluydu Pekı neden uçmaz9 Bombayı yanlış kurduklarından mı9 Belkı< Başka neden uçmaz9 örgutun acemılığınden mı9 Olabı- lır Ya da orgutun yalnız gozdağı vermek ıstemesı mı olayı bu sınırda tuttu9 Kımbılır9 Toktamış'ı oldurmenın bardağı taşıran son damla olabıleceğım mı duşunduler9 Bılmece bıldırmece, dıl ustunde kaydırmaca Eveleme develeme devekuşu kovalama, mısk u amber, çengı çember Olasılıkların bını bır paradır yıllardır yınelenen teker- lemelerın yarattığı kafa kargaşasının ızduşumu polısı de neden şaşkına çevırmesın1 Yukardan 'ıyı saatte olsun- lar ın bır telefonu da yeterlıdır Emnıyet'ın şu ya da bu yorungede hızaya gelmesı ıçın' Anlaşılıyor kı Uğur un katıllerı bulunamayacak, Tokta- mış'a suıkast olayı kuçultulecek, emır bılınmeyen bır yerden Polısı eleştırdığımı sanmayın1 Çunku ben de polıs koruması altındayım, Emnıyet ın uyarısı, MİT ın goster- gesı, gazete yonetımının baskısı uzun yıllardan ben su- regelen dırencımı kırdı, uzerınıze afıyet korumaya alın- dım, korumaya alınmak demek, her yere mevcutlu gıdıp gelmek demek Eh, bu durumdakı bır kışının polısı eleştırmesı enayılı- ğındanıskası sayılır Ama gerçek gerçektır 1960'ların son yıllannda unıversıtede gençlık olayları başladığı zaman kımsenın burnunun ucu kanamıyordu, yaklaşık 30 solcu oğrencı onderı oldurulup de tumunun "faılı meçhul kalınca gençlık sılahlanmaya ıtıldı, bırılerı "ıtı kurda kırdırmak ' sıyasetını ızleyecek kadar solcu duşmanıydı ve devlet ıçındekı devlet ı elınde tutuyor- du Pekı, devlet ıçındekı devlet gucunu devlet terorunde kullananlar bır gun olup da terorun Turkıye yı bolmek ısteyenlerle şerıatçıların en etkılı sılahına donuşeceğını hesap etmışler mıydı 9 Devlet adamlığı ılerıyı gormektır Burnunun ucunu gorebılen kaç kışı 9 Polısı kıt akıllarınm kısır sıyasetlerıne alet edenler ul- keye buyuk kotuluk ettıler bugun de edıyorlar, bu ış boyle gıderse, yann ya da oburgun ıkıye bolunmuş Anadolu şerıatçıların fınk attıkları bır Ortadoğu ulkesıne donuşur Donuşur mu 9 Anadolu halkı çağdaş yaşamın kokusunu bır kez gen- zıne çektı mı çekmedı mı 9 Halkın ıstencı son sozu soyleyecek' Sıyasal partılerın ufalanıp bolunmuşluğu lıderlerın yetersızlığı medya aldatmacası bugun ıçın halkı şaşkın- laştırmaktadır Ama bu sure geçıcıdır Anadolu halkı, yaşamını şerıata, yurdunu boluculere teslım etmeyecek ANMA Hocam ve değerlı eşım, babamız, bılım ve sanatın ozden yolculanndan, erdemlı yaşamını ülkulen ıçınde sürduren, ATATÜRKÇÜ Prof. Dr. EM İN FAİK ÜSTÜN'Ü aramızdan aynlışının 21. yılında sevdıklen, dostlan ve öğrencılen, tümümüz anıyoruz. EŞİ: Prof. Dr. ESİN EMİN ÜSTÜN ve ÇOCUKLARI Aydınlık| ^ ^ HARALIK HABER YOFIUM OERGISI 24 yıl ABD'de öğretim üyeliği yapan Irtan Erdoğan anlatıyor: Sefalet ülkesi Amerika! Uyuşturucu ılkokullarda 5 mılyon Amenkalı sokaklarda yatıyor Her on beş sanıyede bır cınayet Her uç dakıkada br kadının ırzına geçılıyof Her yıl bır mıtyondan fazla çocuk hunharca dovuluyor bır o kadar da olduruluyor Amenka da unıversıte okumanın bedelı 17 bın dolar Amenkah ne okur ne seyreder ne tartışır 9 Bütün tantana 8.maddeye makyaj için Hukumetın duşunce ozgurtugu şovu Avrupa Konseyı ıçın Prof Bulent Tanor ve Prof Çetın Ozek duşunceyı sınırla mayı esas olan bır çalışmada ve MGK nın denetımınde gorev almayı reddettıklennı açıklayıp "Duşunce Ozguriuğu Komısyony'ndan çekıldıler Haftanın konuğu Dr Marıa Sotıropoulou Yunanistan'da milliyetçi akımlar güçleniyor' Yunanıstan Banş Hareketı nden Dr Sotıropoulou dergımız aracılığıyla Turkıye halkına şoyle seslendı "Bız kardeşız Çok ortak yonlerımız var Hıç kınsenın ayrılık noktalanmızı somurmesıne ızın vermemelıyız Inanıyoaım kı halklarımız sonsuza dek hep banş ıçınde yaşayacaklar Sınema Sanatçısı Nur Surer Ihanete ugrayan Yılmaz Guney ve sınemamızdan geç«n Şarlo Erkan Yücel Turk Iş ten yıne eyiemsızlık komıtesı Zonguldak Başbakan'la görüfecek BUGUN VE HER CUMARTESİ BAYILERDE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle