Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhurlyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
# Genel'Yayın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkaya # Yazıişleri Müdürlen
ıbrahim'YıJdız (Sorumlu), Dinç Tavanç
# Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara
# Görsel Yönetmen: Fikret Eser #
DışHaberler ErgunBalcıO Istıhbarat YalçınÇakır
# Ekonomı Bülent kı/anlık # Rad>o-TV Uvgar
Eremektar 0 Kültur Handan Şenköken # Spor.
Abdölkadir Yücelman # Yurt Haberler Mehmet
Saraç # Makaleler Sami Karaören 9 Çevın
Sevfettin Turban # Duzeltme Abdullah Yaacı 9
Yayın Kurulu. Ilhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun
Balcı, Dinç Tavanç. lbrahim Yıldız,
Orhan Bursalı, Muslafa Balbav.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav 9 Haber Müdürü. Doğan
Akın Atatürk Bulvan N'o 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020(7 hat). Teleks: 42344. Faks 419502^ 9 lzmırTemsılcısı
SerdarKızık,H.Zı>aBK. 1352 S 2 3Tci 4411220 Teleks-52359,
Faks 4419117 9 Adana Temsılcist Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd
119S.No! Kafl. Tel-3522550, Teleks. 62155, Faks 35225709
Müessese Müdürü Erol Erkut 9
Koordınator \hmet Korulsan 9
Muhasebe BüientVener9ldare Hüseyin
Gürer 9 Işletme Önder Çelik 9 Bıİgı-
Işlem Nail tnal 9 Bılgısavar Sıstem
Mürüvet Çiler 9 Reklam Rcha Işıtman
Yayunlavaa ve Basan: Yenı Gün Habcr Ajansı. Basın ve Yaymcılık A Ş
Türkocajı cad 39 41 Cağaloglu 34334 Ist PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hal) Teleks 22246. Faks (0 212)513 85 95 10EYLÜL1994 İmsak: 5 04 Güneş: 6.32 Öğle 13.06 Ikindr 16.41 Akşam 19.30 Yatsı: 20.52
İzmir'in
kurtuluşu
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bûrosu)- İzmir'in
kurtuluşunun 72. yıldönümü
törenlerlekutlandı. Sabah
Kadifekale'den top
aüşlanyla başlayan kurtuluş
törenlerinde, saat 08.45'te
Atatürk Anıtı'na çelenk
konuldu.Saatl0.30'da
Konak AJanı'nda çok sayıda
yurttaşın coşkuyla izlediği
geçitte, süvarilerin temsilı
olarak İzmir'e girişi ve
Hükümet Konağı gönderine
bayrak çekilmesi
canlandınldı.
Türk
profesörün
buhışu
• NEWYORK(AA>-
Amerikan Connecticut
Üniversitesi öğretim
görevlilerinden Türk
profesör Nejat Olgaç,
helikopter, uçak.
denizaltılann yanı sıra
asansör ve hatta-yüksek
binalann korkulu rüyası olan
titreşimlen ortadan kaldıran
yeni bir sistem geliştirdi.
Buluşunun. asma
kcprülerden havacıhk
sanayiine kadar her alanda
kullanılabileceğini ifadeeden
Olgaç. sistem sayesinde savaş
uçaklanndaki titreşimın yok
edildiğini ve aülacak
fiizelerin hedefe daha sağhkh
biçimde isabet edeceklerini
vurguladı.
Anti nükleer
hafta
• tstanbul Haber Servisi-
Anti Nükleer Platformu"nun
birdizi etkinliklerle
gerçekleşüreceği Anti
Nükleer Hafta 3-9 ekim
tarihleri arasında yapılacak.
Platformun İstanbul
Grubu'nun düzenleyeceği
etkinliklere kaülmak
isteyenlerin 15 eylül günü.
Galatasaray Başağa Çeşmesi
17 numaralı adrese şahsen
başvurarak ya da 245 02 09
numaralı telefonlardan bilgi
alabilecekleri bildirildi.
Ressamlardan
resimli protesto
• BURSA(AA)-Çoban
Ressam Süleyman Şahin ile
Bayram Saltabaş, nükJeer
santrallan resim yaparak
protesto edecek. Dünyada
nükJeer santrallann
kapatılmasının ve termik
santrallann da kontrol altına
alınması ya da tamamen
kapatılmasının dünya ve
insanhğın geleceğj açısından
büyük önem taşıdığını
behrten Çoban Ressam ve
Saltabaş, canlılann daha
fazla zarar görmesini
istemediklerini söylediler.
Ressamlar. bu amaçla 11
eylül pazar günü Bursa
Ressamlar SokağYnda
nükleer ve termik
santrallann zararlannı
yansıtan resimler yaparak
protesto eyleminde
bulunacaklanm bildirdiler.
Milli Eğitim Bakanlığıile özelyayınevi kitaplan arasındayüzde 50 farkvar
Kitapfiyatlarmdauçurum
• Okullarda ders
kitaplannın belirlenmesi
amacıyla oluşturulan
komisyonlann seçimini
yaptığı özel
yayınevlerine ait
kitaplara 1994-1995
öğretim yılında yapılan
zamlar, velileri güç
durumdabıraktı.
İstanbul Haber Senisi - Kitap
fıyatlanna yapılan zam. Milli
Eğitim Bakanlığı ile özel yayınev-
leri kitaplan arasında uçurum ya-
rattı. özel yayınevlennin kıtap-
lanna yapılan yüzde 99 oranı-
ndaki zammın ardından. ba-
kanlık kitaplannda bu oranın
yüzde 60'larda tutulması ve yüz-
de 20 indirimli satılması, özel ve
resmi ders kitaplan arasında yüz-
de 50'lik fark meydana getirdi.
Okullarda ders kitaplannın be-
lirlenmesi amacıyla oluşturulan
komisyonlann 1994-1995 öğre-
tim yüında okutulacak kitaplan
zamlardan önce seçmesiyse veli-
leri güç durumda bıraktı. Birçok
okulun özel yayınevlerinin ki-
tabını seçmesi nedenıyle pahab
kitap almak zorunda kalan veli-
ler, "Bu dengesizliğe bir çözüm
bulunmalı. Kitap fıyatlan arası-
nda yan yanya fark var. Devletin
kitaplan özel khapiann yansı fî-
yatına satılıyor. Çoctıklanmızın
gjttiği okullar deviet kitaplannı
seçselerdi bize bu kadar mali bir
yük olmazdı. özel yayınevlerinûı
kitaplan da daha ucuz satılmab"
diye konuştular.
Özel yayınevlerinin çıkardıgı
İstanbul Haber Senisi - Velilerin umudu. Anadolu, Fen ve
'süper' liselerde. Velilerin baskısıyla bu okullann sayısı her yıl
arttınhyor. Uygulamasına 28 okulda başlanan yabancı dil
ağırlıklı 'süper lise' sayısı, üç yılda 230'a ulaştı. Sayının bu ka-
dar hızlı artması, kaliteden kuşku duyulmasına yol açıyor.
Velilerin en büyük umudu, çocuklannın bir Anadolu lisesi
kazanarak 'yaşamlannı kurtarmasr. Ama bu, Anadolu lisele-
rinin sayısının son beş yılda 135'ten 310'a çıkanlmasına rağ-
men o kadar kolay değıl. Bu yıl Anadolu liseleri sınavına gi-
ren 300 bine yakın öğrendden ancak 30 bini başanlı oldu.
Özel
okullar.
öncelikle
yüksek
ücretleri
nedeniyle
zaten
küçük bir
kesimin
ilgi alanı olduğu için bu 30 bının ıçıne gınlemeyince. seçenek-
Ier iyice azalıyor. Anne-babalar. 'çocuğum yabancı dil öğren-
sin, 40 kişilik sınıfta okusun' ısteğiyle kamuoyunda 'süper
lise' diye bilinen yabancı dil ağırlıklı okullara yöneliyorlar..
Velıler. 'daha çok açılsın, bizün çocuklarımız da süper okul-
larda okusun' derken. egi timciler bu artıştan kay gı duyuy or.
Gerekli altyapıya sahip olmayan okullann da 'süper' kap-
samma alınabileceğinden, bunun da eğitim kalitesinı düşür-
mesinden kuşku duyuluyor. Uygulamasına 14 okulla başla-
nan fen liseleri ise beşinci öğretim yılında 26'ya ulaştı.
süper artıs
İstanbul Haber Senisi - İstanbul'daki ilk ve orta dereceü
okullann yöneticileri, Türkiye'dekı eğitim sistemini eleştırdi.
Öğrenci sayısının fazlalığından, devletin eğitime ayırdığı
ödeneğın yetersizliğinden. öğretim programlannın öğrencıyı
geleceğe hazırlayamamasından yakınan eğitimciler, devletin
eğitim sisteminde köklü reformlar yapması gerektiğini vur-
guladılar; öğrencileri ilgileri ve yetenekleri doğrultusunda
yönlendirecek bir eğitim sistemi oluşturulmasının zorunlu-
luğun'a dikkat çektiler.Bilinen nedenlerle adının açıklan-
masını istemeyen birokul yöneticisi. eğitim sisteminin öğren-
cıyi ezber-
ciliğe yö-
nelttiğini
belirterek.
"Müfredat
ayrıntılara
gereğinden
fazla yer
veriyor.
Dolayısıyla öğrencinin kafasını karıştınyor" dedı.
Moda Lisesi Müdürü Çetin Çelebi, öğretim programını "ez-
bere dayalı, uygulamadan uzak" diye nitelendirerek. Ders Geç-
me ve Kredi Sistemi'nin de Türkiye'nin eğitim yapısına uy gun
olmadığını öne sürdü. Bir özel okul yöneticisi ise eğitim ve öğ-
retimin yeniden yapılandınlmasını isteyerek. "Bunun için iller-
de komisyonlar oluşturulabilir. Okullar taraflı ve kamplı kişileri
yetiştirme işinden vazgecmelidir" dedi. Okul yönetıcılennin ta-
mamı, eğitime daha çok ödenek aynlmasını ve öğretmenlenn
çahşma koşullannın iyileştirilmesıni ıstedıler.
Sistem
değismeli
ders kitaplannın ücretleri ara-
sında ise çok büyük farklar yok.
örneğin, Ortaokul Türkçe 1, Ser-
hat Yayınlan'nda 82.500 lira,
Gendaş'Dağıtım'da 75.950 lira.
Altın Kitaplar Yayınevi'nde
88.180 lira. Ders Kitaplan AŞ'de
76 bin lira.
Bakanlık ve özel yayınevleri-
nin ders kitaplanndan bazılan-
nın fıyatlan şöyle:
ÜkokuUar : Çevre Sağlık Tra-
fık Okuma 1: 19 bin lira (MEB),
41.560 bra (Gendaş Dağıtım AŞ).
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
4: 27 bin lira (MEB). 44.060 lira
(Gendaş Dağıtım AŞ).
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi
5: 10 bin lira (MEB), 54.400 lira
(Başan Yayımcılık).
Hayat Bilgisi 2: 43 bin lira
(MEB). 125 bin bra (Özer Ya-
yınlan).
Türkçe 5: 47 bin bra (MEB).
97.450 lira (Altın Kitaplar Ya-
yınevi).
Matematık 5: 48 bin lira
(MEB), 149.500 bra (Ders Kitap-
lan AŞ).
Ortaokullar Fen Bilgisi 2: 53 bin
bra (MEB). 97 bin bra (Özer Ya-
yınlan).
Matematik 1: 56 bin lira
(MEB). 123 bin lira (Özer Ya-
yınlan).
Milb Tarih 2: 44 bin lira
(MEB), 88.500 lira (Serhat Ya-
yınlan).
Türkçe 3: 50 bin bra (MEB),
106.500 lira (Serhat Yayınlan).
Liselen Analitik Geometri I:
40 bin lira (MEB). 76.560 lira
(Gendaş Dağıtım AŞ)
Edebivat 1: 60 bin bra (MEB).
103.500 "bra (Serhat Yayınlan).
Matematik 1: 60 bin lira
(MEB). 130.140 lira (Gendaş
Dağıtım AŞ).
Tanh 2: 52 bin lira (MEB).
111.590 bra (Altın Kitaplar).
Türk Dili 1:35 bin lira (MEB),
90 bin bra (Şimşek Yayınlan).
95 m mayolan tanıtüdı
istanbul Haber Senisi - Hanımlar,
mayo ve bikinilerini gardroplanna yerleş-
tirmeye başlarken güney sahillerindekı
uçsuz bucaksız kumsallar, önümüzdekj
yılın plaj kıyafetlerini tanıtmak amaayla
kataloglannı haarlamaya başlayan fir-
malara kaldı. Türkiye'nin önde gelen
mayo firmalanndan Nelson'un 1995 kata-
loğunun çekimleri de Antalya'nın Kemer
bölgesinde gerçekleştirildi. Nelson. diğer
yıllann aksine bu yıl ilk kez bir Türk fo-
toğrafçı kullandı. İtalya'nın en ünlü ajansı
Fashion Model'de çabşan Güney Afrikab
Tanya Hayman( 18) ve ABD'b Dale Cole-
man(24) ile Türkıye'den Özlem Kaymaz
adb mankenler. fotoğraf sanatçısı Beysun
Gökçin tarafından, Kemer sahillerinde.
Nelson'un 300 parçadan oluşan yeni
mayo ve bikini modelleriyle görüntülendi.
Nelson firmasının sahibi Moris Eskenazi.
Türk fotoğrafçılannın da en az yabancı
meslektaşlan kadar profesyonel olduğuna
dikkat çekerek önümüzdeki yıllarda yapı-
lacak çekimlerde ünlü Türk kadın fotoğ-
raf sanatçılanyla da çabşabileceklerini
söyledi. Çekimi yapılan kataloğun. ilk
olarak Almanya'nın Düsseldorf kentinde
başlayan İDEGO fuannda müşterilere
tarutılacağı belirtildi. Bu arada Kemer'-
deki Kiriş World Oteli'nde düzenlenen "3.
Nelson Mayo Güzeli Yar»şmasr'nda birin-
ciliği, Rusya'dan Angelika Benzer(22) ka-
zandı. (MUHARREM AYDIN)
EĞİTİM-İŞ:
Meslek
liseleri
kalknıalı
İstanbul Haber Senisi - Eğı-
tım-İş Genel Başkanı Dr. Niyazi
Altunya. liselerin yalnızca "genel
lise"lerden oluşmasmı. tüm mes-
lek bselerinin kapatılmasını,
imam-hatip bselerinin Diyanet
İşleri Başkanbğı'na devredılmesi-
nı öneriyor. Eğitımm içerik, or-
tam ve maddı olanaklar yönün-
den vetersizbk gösterdiğin] belir-
ten Dr. Altunya'nın. eğitim siste-
mindekı sonınlann çözümüne
yönebk olarak yaptığı öneriler-
den bazılan şö\le-
\atılılıktan aşamalı olarak
vazgeçilmeli. Devlet bu kunım-
larda. kendi eli> le kendi yıkıcısını
jetiştirmektedir. Yatılı ortaöğre-
tim kurumları bir plana göre tas-
fıye edilmeli.
- Temel eğitim (ılköğretım).
İlköğretım dokuz yıldan oluşan
bir bütün olarak tanımlanmab-
dır. İlkokul. onaokul tanımı va-
sadan çıkanlmabdır. çünkü bu
sistem. başta imam-hatıpler.
Anadolu liselen olmak üzere "or-
taokul" açılmasını özendıriyor.
Bu dönemde çocuklar kesınbkle
sınıfta bırakılmamab, çırak yapı-
Imamalı. yanşa sokulmamalıdır.
- Genel ortaöğretim (lise): Li-
seler sadece "'genel lise "den oluş-
malı. tüm meslek liseleri kapatı-
Imalıdır. Süper lise, Anadolu lisesi
gibi ayınmlara son verilmelidir.
- Mesleki onaöğreum: Genel
liselenn yeterli hale getirileceği
2000 yılına kadar sürdürülecek
olan ortaöğretim. dokuz yıllık te-
mel eğitime dayanmab, işyeri
(çıraklık) ya da okul ağırbkb ola-
bilmelidir.
- İmam-hatiplen İmam-hatip-
ler, ister '"okul", ister "lise" adını
alsınlar, genel ortaöğretimden
ayn tutulmalı \e Divanet İşleri
Başkanhğı'na devredilmelidir.
Geçmişinedeniyle semti
terk etmeyezorlanıyor
Beyoğluna
kadın• Altı yıl önce hayat kadınlığını bırakarak
evlenen Cemile Çiçek, Beyoğlu Merkez Karakolu
pclislerinin kendisini ve eşini defalarca
dövdüğünü söyleyerek "Devletten yardım
bekliyorum. Namuslu yaşamak bizim de
hakkımız" diyor.
YILMAZ KARABACAK
Bundan altı yıl öncesıne kadar \ aşantısını "ha> at kadını" olarak
sürdüren, ancak daha sonra ev lenerek eşi \e ıkı çocuğu ile normal
aile yaşantısına dönen Cemile Çiçek (38). otunnakta olduğu
Beyoğlu ilçesinden polis zoruyla sürülmek ıstendığını öne sürüyor.
Çiçek, "Eşün ve ben, bu nedenİe karakola çekilerek defalarca
dövüldük"dedı.
Cemile Çiçek. ev bbğınden sonra hayatının en onemlı karannı
alarak önceki yaşantısına veda etmiş. Daha sonra Doğan Çiçek ile
evlenerek normal yaşantısını de% am ettiren Cemile Çiçek,
çocuklan ve eşi ile beraber
yaklaşık bir yıl öncesıne kadar
Beyoğlu Cihangır'de huzurlu
biryaşam sürmüş. Ancak
Cemile Çiçek'in ailesı ile
beraber geçirdiği bu huzurlu
dönem, kendisini yaşantısının
önceki dönemlerinden tanıyan
Beyoğlu Merkez Karakolu'nda
görevli bir polis memurunun
karşısına çıkmasıyla son
bulmuş. Yaklaşık bir sene
öncesinde yaşanan bu
rastlantının hayatını ıkinci defa
kararttıgını söyleyen Cemile
Çiçek, sonrasını şu sözleriyie
aktanyor:
"Polisltr. bundan sonra
haftanın bazı günlerinde düzenli
olarak eve gelerek benim ve eşim
üzerinde baskı uy gulamay a
başladılar. Önceleri erden dışan
çıkarıpdövüvorlardı. Daha
sonra beni veeşimi karakola
çekip defalarca dövdüler. Kendilerine defalarca çocuklanmın
geleceği için önceki yaşantımı terk ettiğimi ve evlendiğimi, beni
geçmişimden dolayı y argılay amay acaklarını söy ledim. Ancak bana
her defasında 'Sus orospu. bu ışı yapıy orsun ışte' şeklinde karsılık
verdiler. Eşimi yine karakola götürdükleri birgün kıyasıy a döverek
kendisini 'Cemile bu ışlen bırakmadı. Ben kanmı pazarlıy orum"
şeklinde ifade vereceksin diye zorladılar. Ancak eşim bu şekilde ifade
vertnemekte direnince öldüresiy e dövmeye devam ettiler. Bunun
üzerine baskılar daha da arftı."
"Namusumla y aşamak istiyorum" dı> en Çiçek. avııkatlannın
savcılığa başvuruda bulunduğunu. ancak karakola aden
avukatlannın da kovulduğunu öne sürdü. Polisın ve çev redekı
insanlann da oturduklan yen terk etmelen için baskı yaptığını
belinen Çiçek, yenı siyasi yapısıyla Beyoğlu'nda genel baskılar
sonucu yaşayamaz hale geldiklerinı söyledi. Çiçek. sözlennı
"Devletten yardım bekliyorum. Namusİu y aşamak bizim de
hakkunız"dıyerek noktaladı: Beyoğlu Merkez Karakolu yetkilileri
ise açıklama yapmaktan kaçınarak bu konuda bılgi \ermeye
yetkılennın olmadığıru söylediler.
MESELA DEDIK...
X-/ylüIde korku çok camm. Bir
yandan okullar açıbyor, öte yandan
işletmelerin kemer sıkma operas-
yonlan sürüp duruyor. Sıkılan ke-
mer. eninde sonunda çahşanlann
boynuna dolanacağmdan herkes te-
tikte. Ayın 12'sinde gene bir belleği
kanştırmak gerekecek. Yani bu ey-
lül ayı, korku fıknine döndü. Biz de
bu hafta 'mor eylül'de işsiz kalmaya
'mesela' dedik.
Holding'in ağababası
işsiz kaldı
Eylülkorkulan: İşsizkalmak
Tüler misin, ağlar rrusm gur-
ban; bizi de işimizden çıkardılar val-
la. Oğullar, torunlar toplaşmışlar,
artık böyükbabamızı emekli edelim
demişler. Şunca yıl çabştı çabaladı,
dükkan açıp kurduğu işini şirketlere
çevirdi, bire abp bine sattı demişler.
Allah ondan razı olsun, ucuz kredi-
ler ahp şu işleri böyüttü de böyüttü
demişler. Bizleri Avrupalarda,
Amerigalarda okuttu demişler. Çok
şükür artık holding olduk da mem-
leketin yüzünü ak ettik demişler. İş-
ler böyle olunca artıkın böyükbaba-
mıza da pek iş kalmadı demişler. Biz
onu şöle şanımıza şöhretimize layık
olaraktan bir tören yapak da emekh
edek demişler. Bak bak bak. besle
kargayı oysun gözünü. Bunlar şun-
cacıkken ellerinden tutardım da şu
işin tozunu yutsunlardeyi ordan ora
gezdirirdim. Hayta olup da başka
işlere heves ediverecekler diye ödüm
kopardı. Bunlar şimdik adam oldu-
lar da işin gücün başına geçtiler de
bizi emekh' ediyorlar he mi? Neymi-
şiz. 93 yaşına gelmişiz de artık çişi-
mizi zor tutuyormuşuz da keyfımize
bakma zamanı gelmişmiş de bize ar-
tık çevreyle mevreyle alakalanmak
yakışırmış da. Hele bak hele. Ula
ben olmasam siz neyi idare edermiş-
siniz. Ele güne şan olsun deyi "Çok
şükür evlatları yetiştirdik. böyütüp
okuttuk, artık zamanlar deyişti. bu
işleri onların idare etmesi eyi olur"
dedik ya, bunlar sahi sandı. bizı
emekb edi verdiler. Sahiden de ettiler
ha. Bize anb şanb bi emekli töreni
ettiler. Devletin böyükleri falan gel-
di. Neymiş. biz artıkın işten ebmizi
eteyimizi çekecekmişiz de orda bur-
da dolaşıp "Aman çevreye eji bakın,
ağaç dikin, orman neyin yapın" dey e-
ceymişim. Fırmaya da eyi gebrmış.
bana da münasip olurmuş. Ula biz
zamanında epey adamın ocağına in-
cir ağacı diktik de sizin habannız
yok. Bu paralar başka türlü olur
muydu bire nabekarlar. Şimdi
emekb olmuşuz da ora bura gider-
mişiz. gönül eylermişiz. Ben işsiz na-
panm gardaşlar. Ben işsiz kaldım
mı beni uyku dutmaz be. Bereket
versin ki onlann haban obnadan
her yere mahrem adamlanmı yerleş-
tirdim. Muhasabada, satışta, kredi-
de has adamlanm var. Onlar bana
her akşam laporlanm verecek. ben
de işi gizbden bilecem. Ben işsiz ka-
lırsam memleket batar da bu çoluk
çocuğun haban yok. Allah kimseyi
işinden etmesin gurban.
KİT çalışanı Cemil
7 1 Uah kimseyi işinden etmesin.
amin" öyle mi? Şimdi bizim çalışma-
mız memleketin başının belası oldu.
Şu işe bak? Biz çalışıp çababyoruz,
memleket zarar ediyor ha. Insana
suçluluk duygusu getirecekler yani.
Aynı işi özel şirket yapınca kârlı ola-
cak, devlet yapınca zarar edecek.
Acaba bozukluk nerede? İş mi yan-
lış, devieti yönetenler mi yanlış? Bel-
li ki bu işlerin idaresi yanlış. Şimdi iş
neden dönüp dolaşıp da çahşarunın
boynuna ilmik oluyor. Burada sa-
bahtan akşama kadar çabşan insa-
nın günaru neymiş? Bana sorarsanız
onun da günahj büyük. Onun güna-
hı burada çalışmak değil de bu işler
nereden gelip nereye gidiyor diye
düşünmemek. Onun günahj. "Bü-
yüklerimiz daha iji bilir" diye işin-
den başını kaldırmamak. Onun gü-
nahı "Ben ekmeğinıe bakanm, ge-
risinden bana ne" demek. Bak baka-
lım gerisınden sana neymiş? Bunlan
işçilere anlatıp duranlann başına
bin bir iş geldi de onlar dönüp bak-
madılar. değil mi? Işte günahlan bu-
rada. "Aman bizi politikaya bulaştı-
rmayın" diye başlannı kuma göm-
düler mi gömmediler mi? Sen başını
kuma gömersen sana da de\ekuşu
muamelesi yaparlar. Şimdi biz işsiz
kalacağız da memleket kurtulacak.
Gerçekten kurtulacak olsa insan
buna da katlanır ya. kurtulacak
olan memleket değil ki. Kurtulacak
olan para. dövız. sermaye. Kurtula-
cak olan bunlar. Bakın bir mal satı-
lmayınca neler oluyor? Hemen
malın vergileri kaldınlıyor. girdileri
azaltılıyor. satışlar hızlandınlıyor.
Ya işçiler çıkanbrkenansanlar so-
kaklara atıbrken çıt çıkıyor mu?
'Geçici işçi' diye çıkanlıyor. üretim
durdu diye çıkanlıyor. satışlar düştü
diye çıkanlıyor. havalar serinledi di-
ye çıkanbyor. sular azaldı diye çıka-
nlıyor. Kimsedeçıtvarmı?Yok.Ol-
maz da. Sen kendini düşünmeyip de
"Aman beni düşünsünler" diye elleri-
ni oğuşturursan olup olacağı budur.
İşin kısası insanın yenne para geç-
miştir. Para sıkıntıya düşerse herkes
ayağa kalkar. insan sıkıntıya düşer-
se kimse kılını kıpırdatmaz. Kıb
kıpırdaması gereken de ayağa kalk-
ması gereken de sıkıntıyı çekenin
kendisidir. Bunu bilemezsen. ya
kara kara düşünürsün ya da kader
deyip gezinirsin.