Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 EYLÜL1994 PERŞEMBE HABERLEREV DEVAMI ATYARI$LARI DAĞLIOĞLU 1. KOŞU: F: Gülperi I (1), P: Mutışkan (4), PP: Beybaba (2), S: Tuluyşah (5), 1 KOŞU: F: Sangülffl(4), P: Fıruze I (5), PP: Mesudem (3), S: Yiğithanl(2), 3. KOŞU: F: Fotospor (10), P: Villarena (9), PP: Exeption (4), S:Tutku(3), 4. KOŞU: F: Akar (4), P: Montana (2), PP: Necatibeyim (1), S: i i l ( 5 )(), 5. KOŞU: F: Ecem I (4), P: Tugaybey (1), PP: Kocaânan (3), S: Barakbeyi (2), 6. KOŞU: F: Nor. Singer (13), P: Delilah (8), PP: Head Master (1), S: Kurtcebe (2), SS: Margarita (11), 7. KOŞU: F: Mummy's Gold (12), P: Big Dancer (2), PP: Zou Zouni (4), S: Wild Orchid (10). Giinün tkilisi: 5. Koşu: 1/4 TabelaBaUs:13.8.1.2.11. OTOfOTRB BurtıanDalgç NecdetGöze FarukAcar GüneyAkına Ertanözsu dNGİ 345 •632-1 JfiÜŞI 10S4-11 4-10-11-9 4-11-10 10-11-9 943-10 LBÛ 45-1 &&45-1 24-1 24-1 4 4-1-3 4 4 4-1-3 13 13 13*1-11 13 13 12-24 12-24-10 12 124-1M 4-10-12 ALTU GANYAN 4 5 3 10 9 4 4 2 1 13 12 2 4 BURHAN DALGIÇ VEIİEFENDÎT>EN BİLDtRİYOR 1. AYAK: Cumartesi günü pistin ağır oluşundan etkilenen Sangûl III ve Firuze I ile bekleme yapması hâlinde Mesudem, koşunun şanslı taylan. 2. AYAK: Salı sabahı 800 metre galobunda göz dolduran Fo- tospor, ilk şansa sahip. Son iki yanşında da bekleme yapınca başanlı olan Villarena ile son koşusunu ölçü almadığımız Exep- tion'ın da kazanma şanslan vardır. 3. AYAK: Istikrarb yanşlar çıkaran Akar, iyi bir form tutan Montana ve Necatibeyim, birlikte değerlendirilmeli. 4. AYAK: Ecem I, çok iyi bir form tuttu. Kuponlara tek yaa- labilir. Ağır kilosuna rağmen Tugaybey'i sürprizde öneririz. 5. AYAK: Son başanh iki koşusuna ek olarak sab sabahı yap- tığı 600 metre galobunu beğendiğimiz Nor. Singer, kazanacak güçte. Delilah, Head Master ve tedavisi biten Kurtcebe, tabela şansı olan isimler. 6. AYAK: Son apranti yanşında gerilerde kalmasına rağmen sonlarda yaptığı sprint ile 2. olan Mummy's Gold, süratli stili ile Big Dancer ve Zou Zouni birlikte değerlendirilmeli. Bir süre aradan sonra bir koşu görüp kondisyon kazanan Wild Orchid, sûrpriz yapabilir. 2,KOŞU(Şartb-4) Saafc 15.00 •• MBH 1. Toygar 2. Yiğithanl 3. Mesudem 4. Sangûl 3 5. Firuze 1 Babayiğit 60 58 56.5 56.5 56 54.5 Nedim E.Yalçın S. Kaya S. Boyraz Tınay Y.Tunç (008) (563) (823) (004) (476) (396) 3.KOŞU(SaöşKoş.) 3 Yukan tngflizler (ÇtM) Saafc 1530 56.000.000 TL. 1600 M. 1. Yuppy 56.5 Ekrem 2. FirstLuck 54.5 C. Dursun • 3. Tutku 54 S.Kaya *•* 4. Exeption 53 Akın 5. Alex 52.5 Altıntaş 6. Easternarrovv 48 Ramazan 7. Taştan 52 Z.Mutlu 8. Şekerpare 50.5 Davut •• 9. ViUaRena 50.5 R.Manav ••• 10. FotoSpor 48.5 M.Yûksel 11. Lymco 48 Altunbaş (584) (056) (701) (530) (560) (090) 11 (721) (546) 2 (921) 10 (528) 8 (002) 4. KOŞU (Kısa Vade) 4 Yukan İngilizler (ÇİM) Saat: 16.00 110.000.000 TL. 2400 M. 1. Necatibeyim 61 R.Yüdız 2. Montana 56.5 Y.Tunç 3. Kıvırcık 56 Tınay 4. Akar 54.5 Akın * 5. Mimi 1 54 Mümin 6. Yazgı 46 M.Yûksel 7. Canbalam 46 B.Çeltik 8. Frondof 46 Y.Bulut 9. Perestroika 46 özölke (214) (302) (235) (414) (578) (677) (521) (400) 6 (224) 5. KOŞU (Kısa Vade) Saafc 16.30 3YaşlıAraplar (ÇtM) 135.000.000 TL. 1400 M. • 1. Tugaybey 2. Barakbeyi 3. Kocasinan 4. Ecem 1 5. Beyath 6. Karahalife 7. Oğulcan 59.5 57.5 54.5 54.5 50 50 48 Y.Tunç E.Yalçın S. Boyraz S.Akdı Rasim Cafer C. Dursun (134) (303) (128) (222) (253) (645) (135) 6.KOŞU(Maiden) Saafc 17.00 3 Yaşb tngüizler (ÇİM) 45.000.000 TL. 1300 M. •• 1. Head Master 58 Akın • 2. Kurtcebe 58 Aykut 3. Mürsell 58 M.Bayram 4. Taipen 54 E. Baysal 5. CliverGirl 56.5 H.Can 6. Conchita 56.5 Cafer 7. Çıta 52.5 H. Boyraz •• 8. Delilah 56.5 Z.Mutlu 9. Gondola 56.5 R.Yüdız 10. J.Sessions 56.5 S.Kaya * 11. Margarita 56.5 Ekrem 12. Nedimem 56.5 S. Boyraz ••• 13. Nort.Singer 56.5 Y.Tunç 14. özde 56.5 A.Atcı 15. Simgel 56.5 E.Yalçın MBH Calvino 58 Altunbaş MBH ÇölFırtınası 58 Rasim 4 (777) 3 (-9) 8 (730) 1 (-75) 15 (766) 14 (-00) 9 (370) 6 (020) 11 (899) 12 (-5) 10 (336) 7 (098) 13 (022) (000) 5 (973) 16 (-30) 17 (500) 7.kOŞl(Böl.-Hand.) 3Yaşlıİngilizler (KUM) Saafc 1730 56.000.000 TL. 1600 M. 1. Akçagelin 63 Altıntaş •• 2. Big Dancer 58 E. Baysal 3. MyVolga 62 E.Yalçın * * 4. Zou Zouni 60.5 S. Boyraz 5. Josscollins 60 Tınay 6. Desertstrom 59 Akın 7. Şivekar 58.5 Halis 8. VVanted 58 Dede 9. Albey 56.5 Emin • 10. WildOrchid 57.5 R.Yüdız 11. Karasul 57 M.Bayram 12. MumysGoJd 53.5 Z.Mutlu 2 (447) 9 (173) 6 (063) 7 (359) 11 (140) 3 (732) 1 (291) 12 (950) 5 (245) 4 (807) 10 (400) 8 (672) Gözlöklü^Martı GÖZLÜKLÜ MARTI çevre sağlığı politikamızı açıklıyor: -YAP tŞLET KİRLET SONRA DEVLET! -Adalet ağacı kesik, suyu kesik, rüzgân kesik mülkün temelidir. Aynca Gözlüklü Martı, balık fıyatlannı iyice görebilmeniz için herkese bir gözlük armağan ediyor! Bilimsel Çevre Sağlığı gazetesi Gözlüîdü Martı'ya abone olunuz: Tel: 264 23 87 - 246 45 30 - Fax: 24016 36 BGnıbuAraplar (ÇÎM) 54.000.000 TL. 2100 M. I G Ü N D E M MUSTAFÂ BALBAY • Baştarafi LSayfada 1970li yıllar. soğuk savaşın dünyayt üçe böldüğü, gerginliğin doruğa brmandığı bir dönemdi. Ve Akdeniz'de Kıbrıs, ABD ve SSCB için çok önemli bir konuma sahipti. Kıbrıs'ta Sovyetler yanlısı AKEL par- tisi giderek güçlenıyordu. Seçimle iş- başına gelseydi, ABD için büyük bir kayıptı. O dönemde ada bir bakıma sosyalist ve kapitalist blokun ciddi bir nüfuz alanıydı. Bugün köprûnün alto- ndan çok sular geçti ve o dönemdeki stratejik konumunu önemli ölçüde yt- tirdi. Kıbns, Yunanistan için de sık sık "iç politika malzemesi" olarak kullanılı- yor. Genellikle "en şahin" olanlar ka- zanıyor. Türkiye'de ise Kibns'la ilgili politika- da siyasilerin yaklaşımında uzun yıllar işin ortası bulurtamadı. Bir "Şahinler" kanadı vardı, bir de "Güvercinler"... Bir, "Kıbrıs belimizde kambur. Bunu atmalı, ne yapıp edip çözmeliyiz" di- yenler, bir "Kıbrıs yavru vatandır, ödün veren haindir" diyenler... Şimdi yeni bir durum doğdu. Denk- taş'ın BM görüşmelerinde danı- şmanlığını yapan Mümtaz Soysal, Kıb- rıs'ta Denktaş tarafından da destekle- nen meclis kararına Türkiye'nin de olumlu yaklaştığını açıklamasının ardt- ndan adaya gitti. Üçüncü Kıbns Harekâö... Gerek KKTC Meclisi'nin karan ge- rekse Türkiye'nin buna verdiği destek, tüm partileri birleştirmiş görünüyor. ANAP, RP ve DSP "olumlu" buldu. 1974 harekatnda başrolü oynayan Ecevtt ve Erbafcan'ın "çözüme" ilişkin yaklaştmı ise farklı. Erbakan, Kıbns'- taki Türk halkının egemenlik hakkını tanımadan, "Kıbrıs Türkiye'ye iltihak etsin ve bir vilayetimiz olsun" diyor. Ecevit ise Kıbns'ın özerk bir statûye kavuştunjlması, sadece dışişleri ve güvenliğini Türkiye'nin üstienmesi ge- rektiği görüşünde. DSP lideri görüşmemizde şu nokta- lann attnı çizdi: - Avrupa Birliği Malta ve Güney Kıbrıs'ı tam üyeliğe almak istiyor. Bu durumda KKTC'yi zorlayacaklar ve kh skaca aJacaklar. Ve Türklere, "ya tes- lim ya ölüm" diyecekler. - Bu aşamada Avrupa Birliği Mahke- mesi KKTC'ye ambargo karan aldı. Bu durumda KKTC Avrupa ya hiç mal sa- tamayacak. Düşünün, Türkiye gümrük birliğine girerse, KKTC'yle ekonomik ilişkisini kesmek zorunda kalacak. Türkiye, önce KKTC ile gümrük birliği anlaşması imzalamalı. Türkiye'de, Kıbns denince akla, Yu- nanistan, Rumlar, savaş, barış, BM ve benzer şeyler geliyor. Ama Kıbns'taki Türklerin yaşamı, adanın ekonomisi genellikle gözardı ediliyor. Kıbns'ta Türklerin yaşam düzeyi Rum kesiminin beş katgerisinde. Rum kesimine geçen yıl gelen turist sayısı 1.5 milyondu, KKTC'ye 300 bin. Bunun da yüzde 75'i Türkiye'den gidenlerdi. Adanın elektrik gereksinimini Rum kesimi sağlıyor. Son bir aydır, günde 5-6 saatiik elektrik kesintiierinin oldu- ğu, bundan turizmin büyük zarar gör- düğü söyleniyor. Resmi açıkJamalara göre, içme su- yunun yüzde 75'i sağlıklı değii. Kısa- cası, 20 yılda KKTC'nin her şey bir yana elektrik ve su gereksinimini bile karşılayamadığı dikkat çekiyor. Konunun bu yanını dikkate aldığımı- zda Kıbns'taki Türklerin çok mutlu ol- duğu söytenemez. Ancak gelişmeler Kıbns'ta yine si- yasi çıkariarın ön plana çıkacağını gösteriyor. Meclisin karan ve buna Türkiye'nin desteği ne tür gelişmeler doğuracak. Soysal'ın gezisi bu konuda ipuçlarıverebilir. Çünkü, henüz niyetier açıklandı. Gerçi bu "niyetier" küçümsenecek gibi değil, ama uluslararası baskı bunu nasıl etkiler? ABD'nin Kıbns Büyükelçisi dün Denktaş'lagörüştüveülkesinin, "çözû- mün federasyonda yathğı" düşünce- sinde olduğunu belirtti. önümüzdeki günler, KKTC ile Türki- ye'nin askeri işbirliği anlaşması imza- laması ve adanın statüsünün değiş- mesine kadar gidebilecek yeni geliş- melere gebe. Eger, Denktaş'ın bir süredir sözünü ettiği gibi, KKTC'nin Türkiye'ye tümüy- le entegre olması gündeme gelirse bunun adına "Üçüncü Kıbrıs harekatı" denebilir. Tabii ilk ikisinin nasıl sonuç- lar doğurduğunu unutmamak gereki- yor. Banş Günü kutlu olsun Bugün Dünya Banş Günü. Tüm ban- şseverlere kutlu olsun. Yeryüzünde aşk ve nefret, kin ve hoşgörü asırlardır yanyana. Savaş ve banş da öyle. Savaş ve banş üzerine birkaç sözle yazıyı noktalayım. Banş, her şeyi hazmeden mutluluk- tur. (Vfctor Hugo). Barışta oğullar babalarını, savaşta babalar oğuilannı gömer. (Craesus). Ne iyi bir savaş vardır, ne de kötü bir banş. (Beniamin Franklin) Ulus tehlikeyle karşı karşıya kal- madığı sürecet savaş cinayettir. (AtaUrfc) Sa\ aşaıı dünyada barışa çağrı • Baştarafi LSayfada lunulan açıklamasında şu göriişle- re yer verildı: "Doğu ve Güneydo- ğu'da yaşanan adı konmamtş sa- vaşı onaytamıyoruz. Ciddi sağlık, egitim ve sosjal sonmlann ya- şandıği üikemizde bütçefnizm önemli bir böUmÜDÜn insaniaım öMürülmcsine harcanmasmı ege- meıJcrin poütik bir tercihi oiarak görüyoruz." Ankara Demokrasi Platformu kaülımalan arasında yer alan Insan Haklan Demeği, 1 Eylül Banş Günü için hanrladığı bül- tende, dünyanın kaynayan bir ka- zan gibi sürekli savaşlara sahne ol- duğunu belirterek, emperyalist devletlerin yeni dünya düzenini bahane ederek banşı yok ettikkri savunuldu. Banş Ağaa Platformu'nun Ah- med Arif Parkı'nda yapılacak et- kinliklerinin, valihğin izin verme- mesi nedeniyle iptal edildiği belir- nldi. Savaşlan protesto etmek amaayla yapılacak sembolık "Utanç Duv«n''nın örülmesi ve banş ağaçlan dikilmesi etkinlikle- ri kaldınldı. Banş Ağaa Platfor- mu yetkilileri, Ahmed Arif Parkı'- nda yapıhnası planlanan müzik ve gösterilerin de iptal edildiğmi be- lirterek, bugün öğleden sonra Yüksel Caddesi'ndeki etkinlikleri- nin de, Çankaya Belediyesi ile iş- birliğine gklilerek gerçekleştirile- bileceğini belirttiler. 1 Eylül Dünya Banş Günü do- layısyla Arkadaş Çevre Grubu da Uluslararası Banş Bürosu QPB), Uluslararası Af Orgütü ve Insan Haklan tzleme Komitesi gibi ku- ruluşlann raporlannı derledi. Grubun, dünyadaki savaşlan in- celeyen raporuna göre, dünyamız son 5 bin 600 yılda 14 bin 531 sa- vaş gördü. Bu savaşlarda 3 milyar 640 milyon insan hayaünı kaybet- ü. Arkadaş Çevre grubu bu kor- kunç gercekleri göz önüne serer- ken, birmesaj yayımlayan Birleşik Sosyalist Parti Genel Başkanı Sa- dnn Aren, insanlann doğası gereği savaşa karşı banştan yana olduk- lannı belirterek banş, "nsanjann en temd ve en eski özkmkridV dedi. Aren mesajında, savaşlann ve tüm anlaşmazlıklann temelın- de haksızlıklann ve sömüriinün yatüğuıa dikkat çekerek, bunlan kaldırma yoluna gitmedikçe in- sanlann geıcek banşa ve huzura kavuşamayacaklannı belirtti. Hak-fş Konfederasyonu Genel Eğitim Sekreteri Satim Usta da, "Dûnya Banş Gimû'mî bir kere daha kuthıyornz ama, banş hala çok uzakta" dedi. Çankaya Belediye Başkanı Do- ğan Ttşdden ise. "Çocuğim kurdu- ğu dâştâr banş" biçunindek i halk sözüne atıfta bulunarak, "GeBn, banp bir düş obnaktan çıkarahm" çağnsında bulundu. Taşdelen, dünyaya banşı ge- tirecek yegane ideolojinin "sosyal demokrasp olduğunu vurguladığı Öğrenciye yüzde 54 harç ANKARA (Cumnuriyet Bü- rosu) - Üniversite öğrencilerinin ödeyecekleri harçlardaki arüş oranı, insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı Azünet Köylöoğhı- nun direnmesi. sonucu yüzde 54 düzeyinde tuuildu. Milli Eğitim Bakanlığı, harçlarda yüzde 180 oranında arüş öngören ve Başba- kan Tansu Çiller üe SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardıması Murat Karayaİcın tarafından da ilk gün imzalanan karamameyi, kayıtlara bir gün kala Köylü- oğlu'nun ısteği doğnıltusunda de- ğiştirmek zorunda kaldı. Yüksek Öğrenim Kurulu'nun ÇYÖK) 1994-1995 döneminde üniversite öğrencilerinin ödeyece- ği harçlann yüzde 180 artünhnası istemine dayanarak hazırlanan Bakanlar Kurulu karamamesini 1 ay bekleten Köylüoğlu, Milli Eği- tim Bakanı ile yaptığı görüşrnenin ardından zammı ıstediği düzeye cekti. Edinılen bilgiye göre üniver- sitelerde kayıtlann bugün başla- ması nedeniyle Milh' Eğitim Ba- kanı Nevzat Ayaz'ın taümatıyla, Yükseköğretim Genel Müdürü Aydoğan Ataünal, Köylüoğlu'nu ikna etmek için makamına gitti. Ataünal'm, tıp fakülteleri için 6.5 milyon lira, dış hekimliği için 5 milyon lirayı esas alarak düzen- lediği yeni artışlan Köylüoğlu yine çoİc buldu. Memur maaşlanna yapılan zamlan gerekçe gösteren Azimet Köylüoğlu'nun, kendi yapuğı he- sabı gündeme getirerek, "Bu mil- yonlarca kişiyi Ogflendiren bir konu. Buodan yıllar sonra ümversi- teye geiecek öğreodler de etkfleoe- cek" dediği öğrenildi. Köylüoğiu'- nun, artışın yüzde 54'e indirilme- mesi durumunda imzalamaya- cağını kesin bir dilk söylemesi üzerine, Ataünal, artoş oranlannı ortalama yüzde 54 düzeyinde tu- tarak yeni rakamlan bakana sun- du. Yeni karamame uyannca; 8 milyon lira oiması öngörülen üp fakülteleri ile devlet konservatu- varlan 4.6 milyon hraya, 5.5 mil- yon lira olması öngörülen diş, ec- zacdık ile veterinerlik fakülteleri, übbi biyoloji büimleri, fızik tedavi rehabilitasyon programlan, ya- bancı dilter yüksekokullan 3.1 milyon liraya, 4.5 milyon olması istenen mühendislik, mimariık, in- şaat, makine, maden, elektrik- ekktronik, kimya, metalurji, ucak ve uzay bilimkri, ziraat ve orman fakülteleri, gemi inşaaü ve deniz büimleri, su ürünleri, denizcüik ve güzel sanatlar fakülteleri 3 milyon liraya, 3.5 milyon lira olması ön- görülen eğitim büimleri, fen, fen- edebiyat fakülteleri, hukuk, ilahi- yat, iktisat, işletme, siyasal bügi- ler, DU ve Tarih-Coğrafya Fa- kültesi, iktisadi ve idari bilimler, eğitim, mesleki eğitim, teknik eği- tim, endüstriyel sanat eğitimi, ti- caret ve turizm eğitimi, mesleki yaygın eğitim, ilet^im ve iletişim büimleri fakülteleri 1 milyon 850 bin Hraya, 2 milyon 400 bin lira ol- ması istenen güze! sanatlar fakül- teleri 1 müyon 600 bin liraya indi- rüdi. 1 müyon lira olması öngörü- len Acıköğretim Fakültesi'nin harcı da 620 bin lirada tutuldu. Soysal'dan destek gezisi • Baştarafi 1 Sayfada Dışişten Bakanı, u AjmaiBM^DMz,sonınBaçözümsBzb»akama- ( BeBkuşdeğiBm > Mümtaz Soysal, bir gazetecinin. Dışişleri Bakanhğı'nda "gfi- rercBdervejahİnter" şeklmde bir bötünmenin olduğunu söyleye- rdc *^fa göverdn eüstsiz, şafaaı «M" diye sorması üzerine, şunİan söyledi: "Ben kuş degilim. Dışişteri Bakanhğı da kuş yuvası değildk. Bakanlıkta böyie bir bölünmcnin olduğunu sannuyorunı." Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal, daha sonra KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş taraûndan kabul edildi Denktaş, kabulden önce yaptığı açüdamada, Soysai'ınziyare- tinin, Türkiye'nin Kıbns Tûrklennı yalruz bırakinadığının bir göstergesı olduğunu ifade etti. LstJfaedenDP'liler KKTC Cumhuriyet Medisi karannın, koalisyon ortaklan Demokrat Parti (DP) ve Cumhurryetçi Türk Partisi (CTP) arası- nda yarattığı krizin aşılmasına çahşıbrken DP üyesi iki millet- vckib CTP'yi suçiayarak partiterinden iştifa ettüer. DP miUetye- kiSeri Keaan Akm ve AH özkan milletvekillıği görevlerine bağnnsız olarak devam edeceldenni açıkladılar. EcoiTetepki öte yandan Kıbns Türk öğretmenter Sendikası Yürütme Ku- rulu, DSP Genel Başkanı BâeBt Ecevit'in sendika salonunda asüı bulunan resmini kaktıracaklannı acıkladı. Sendika yöneıici- leri. uyguiamanın, Ecevit'in özerkUk konusundaki görüşlerine tepkı göstermek amaayla yapıküğıni açıkladılar. Ozden'den DYP'ye eleştiri ARADABIR • Baştarafi 2. Sayfada linmeyecektir. Çocuklann oyun alanlarını tanklanyla işgal eden güçler bu kanlı bilançonun hesabını nasıl ve- recekler? NATO Genel Sekreteri Manfred VVömer, Bosna soru- nunun, NATO dahil, birçok uluslararası kurumun say- gınlığına ve güvenilirliğine leke sürdüğünü itiraf ediyor ve BM banş planının yürürlüğe konulması konusundaki yardım önerilerinin hala masada olduğunu söytüyordu. Söz konusu barış olunca bu tür adîmlann çok çök yavaş- laması ve insancıl çözümlerden gitgide uzaklaşılması düşündürücüdür. Ne yazık ki çocuklann öldürüldüğü bir dünyada yaşı- yoruz. Yüzleri tanınmayacak halde, oldukları yerde kal- mış çocuk cesetlerini o savaşı simgeleyen bir fotoğraf olarak yüreğimize gömüyoruz. Nâzım Hikmet'in insanlığın karanlık yazgısına tanıklık eden şiirlerini anımsamamak olası mı? 'Çalıyorum kapı- nızı I Teyze, amca, bir imza ver I çocuklar öldürülmesin I şeker de yiyebilsinler.' Şiddet filmleri, gerilim dizileri yetmiyormuş gibi ger- çek öldürme ve öldürülenleri seyretme çağını yaşıyo- ruz. Insanlığa yönelik kıyımın ölçüsüzlüğünü vurgula- yan, savaşın kötü görüntülerini bize ulaştıran televizyon kanallarının asıl amacı banşa katkıda bulunmak olmalı- dır. Latta kalan insan haklan, işkertceler, savaşın verdiği korkunç zararlar, insanlığa karşı işlenen suçlann tekran yaşadığımız bu çağda bir leke olarak kalacaktır. Barışın simgesi güvercin, ülkeler arasında oynanan oyunların o kanlı masasına düşmüştür. Ama bu sefer ölü olarak! Çocuklann savaş tehdidi olmadan oyunlarını sürdüre- bilmeleri için ülkeler arasında oynanan oyunlann sona ermesi gerekiyor. Olanca çıplaklığı ile odalarımıza ka- dar gelen savaş görüntülerinin yerini barış ve sevgi şiir- ierinin almasını diliyorum. Arfık ateşi kesin!.. Beyaz bayrağınız yoksa çiçek atn mazgatlanndan ka- lelerinizin... BÜLENT SARIOĞLU . ANKARA - Anayasa Mah- kemesi Başkanı Yekta Güngör 02den, mahkemenin yetkilerini ü- rpanlamaya çalışan ve kendisini ^etkflerini aşmakla" suçlayan DYP'lüeri ağır bir dille eleştirdi. Mahkemenin, kararlanyla yasa- ma organına saygıyı pekiştirdiğini belirten Özden, yasalan denetle- mek için Cumhuriyet Senatosu kunümasını öneren ve kendisini "nokuk anarşistr olarak niteleyen milletvekillerine, "Onlar önceyass yapmayı öğrensmier. Dokımut- mazlıklannnı arkssma stğanp bir şeyler yapmaya çaltşıyorlar. Ne di- yeceklerini şaşırdılar" karşıhğını verdi. Anayasa Mahkemesi'nin, özel- leştirmeye üişkin yetki yasalan hakkında yürütmeyi durdurma ve iptal kararian vermesi üzerine DYP'lüerin hedefı durumuna ge- len Yekta Güngör özden, Cum- huriyet'in konuya üişkin sorulan üzerine, eleşürileri, "cocukbnn bile dddfye almayacağı saviar" jolarak niteledi. özden. yüksek mahkemenin iptal karanyla yetki- lerini aşüğı yönündeki suçkma- lan şöyfe yanıtladı: "Eğer Anayasa Mahkemesi bir adsn Oeri atıp da yürüriüğû durdur- ma karan venrnşse, bu hukııksd bir aşamadır. Bir ırfuk açmaktır. ABD'de bOe ABD Yüksek Mah- kemesfniıı yasabrm uygunluğuna denedeme yetkisi voktor. Onlar iç- flıada bunu yöz yddır yapryoriar. Bu, anayasayı çjğnemek değil, anayasayı gûçlendinnektir. Kaldı ki anayasada ohnayan bir yetkinüı kuBanihnayacağmı herkesten çok Anayasa Mahketnea bflir. Biz ya- sama organnoı yetkisini devretme- sine karşı çtkarak, yasama orgam- na saygmun pektstkryoruz. Yoksa KHKTeri iptal bie etmeyiz. Bon- bui büe bümiyonar. Biz tarafdeği- hz ki muhakfet edeftn. Biz bake- miz, partikr gdîyor, dava acryor. O halde biz anayasayı ihlal suçu isüyorsaİL, bize dava acanbnn hep- si de k^urtıa oiarak yargdamub- dr. Mahkemekrkı görev yanma sürednde kararianna ve onlara sa- taşmak ükeftiktn-. Mahkemeierin kararian nedeniyle efcştirflmes», hiçbir demokraside yeri obnayan bağnazlıktır. DYP muhalefettey- keniptal et ryism, DYP iktklarday- ken iptal et kötâsun. Anayasa Mahkemesi fldkm yapmıyor ki, hukuk ne dryorsa onu yapryor." özden, DYP'nin, yasalan de- neüemek için TBMM içerisinde "CanAuriyet Senatosu" kurul- mas yönündeki önerisinin am- msaülfnası üzerine "Cmnhuriyet Senatosu'nun kıoubnasıyla bera- ber Anayasa Mahkemesi kunddu. Bkaz tarih okusunlar. Kuvvetfcr aynhğı Skesine göre Meclis Mec- BsidenetleiDez. CumburiyetSena- tosu'nun görevi Mechsin eksBderi- ni tanmmlaınak, bir süre daha işin yflrûtûhnesini sağtamakür. Ne di- yeceklerini şaşırdılar. O zaman kuvvetler aynhğı obnaz. önemti olan anayasa yargsnı hazmet- mektir. Yargı deneonmıe karJana- mayanlar, hukuk devktine saygısı ohnayanlar demokrat olamazlar. Seçflmiş-atannuş aynmını ortaya getirmek, laikfiği ortaya getirip tarosraaya benzer" görüşünü dile getirdi. DYP Kınkkale Milletvekili ve TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştınna Komisyonu Başkanı Sadık Avundukboğhı'nun, kendi- sini "hukuk anarşistr' olarak suc- lamasına karşthk özden. "Bu ka- bfl, çocuklann bfledddrye abnaya- cağı savlara baş cevinneye, akri venneye değmez" dedi. Avun- dukluoğlu'nun, kendisini gerici olarak nitelediğini kaydeden Öz- den. "Bu adam herhalde okudu- ğunu anlamıyor, insanlan tammı- yor. Anayasaoııza göre sakncah, ıriusal yaranmız için tefaükeM akt- nuann ne olduğunu bOemeyecek kadarfikirdüzeyi geri adam" diye konuştu. mesajında, 'Tarih boyunca ya- raröğı bütün değeriere sahip çdunak isteyen insanhk, kendisi için en büyük tehfikenin savaş oldu- ğunu anlanuş dunmdadır" görü- şüne yer verdi. Izmir büromuzun haberine göre, SHP tzmir îl Başkanı Hflmi DeğJnnend de. Dünya Banş Gü- nü'nde ne üikemizde ne de dünya- da huzur ve banş ortamından söz edilemeyeceğini söyledi. Türkiye'- de toplumsal ve demokratik öz- lemlenn gıdenlemediğini belirten Değırmena, "Topkmun tüm ke- sjmleri, işçiler, memuriar, köylüler, emekEler, kûçük esnaf tedirgin ve huzursuz"dedi. Aynca, SHP Izmir ll Yönetim Kurulu üyelerinin eşleriyle birlikte bugün Kızılay Kan Merkezi'nde kan verecekleri bildırildi. Izmir Kadın Platformu da bugün Dom- minik Cumhuriyeti SokağYnda bir sergi açıyor. lstanbul Haber Servisimiz'in haberine göre, Demokrasi Kurul- tayı'ndan sonra bir araya gelen ve ülkenin en önceükli sorununun banş olduğuna inananlardan olu- şan "Banş tnisiyatnî", banşın gü- zeUigini daha çok insana anlata- bümek için çahşıyor. Bugunden başlayarak bir hafta boyunca çe- şitli etkinliklerle kutlanacak Dün- ya Banş Haftası'nda, daha çok insanın "Yeter arbk, banş istiyo- ruz" diye seslerini yükseltmeleri. daha çok insanın başka daha çok insana "Banş için sen de bir şeyler yap" demeleri için cabalanacak. Hedef, banş istemini 365 güne yaymak... Şanar Yurdatapan, tnisiyaüfin çahşmalannı anlatırken, "Çok de- ğişik yerlerden, spor kuiüpierinden, ban partOerden, demeklerden, es- naftan destek akhk. tnisryatn* ola- rak etkinlfldenn koordmasyonunu yapmaya çahsryoruz" dedi. Yur- datapan bir de açıklama yaparak kapatılan Savaş Karşıtlan E)erne- ği'nin yeniden örgüüendiğini ve bugün 11.00'de Beyoğlu Kay- makamlığı'na başvuruda bulu- nulacağını duyurdu. Ozan Can Yücd de. düşünce- sini tek tümceyle özetledi: "Banş için kavga etmeye her za- man hazmnı. OLAYLARIV ABD1NDAKI GERÇEK • Baştarafi 1 Sayfada Bugün savaşlann, yoksul- lar coğrafyasına aktarıldığı görülüyor; ama, silah satıcı- ları yine zengin ülkelerin te- kelleridir. Peki, dünyada barış nasıl sağlanacak? Savaş bir yazgı mıdır? Kimilerinin ileri sürdü- ğü gibi savaşçılık insanın yapısında bir karakter ya da dogal bir güdü müdür? Uygarlık ilerledikçe bu so- ruların daha sık sorulması ve savaşçılığın sorgulanması olumlu bir göstergedir. Yine de insanlığın önünde barışa giden uzun ve ince bir yol uzanıyor. Türkiye Cumhuriyeti kuru- luşundan bu yana savaşa gir- memiştir. 600 yıllık Osmanlı tarihinde görülmemiş bir dö- nem yaşadık. Bu alanda en büyük başarıyı da Ikinci Dün- ya Savaşı'nda gosterdik; 40 milyon insanın canına mal olan büyük bir savaşın dışırv da kalmasını bildik. Ne var ki cumhuriyetin ilk yıllarmdaki isyanlarla son yıl- larda ortaya çıkan terör olgu- su, üikemizde iç banşı sağla- mak için gerekli önlemlerin alınmasını kaçınıimaz kıl- maktadır. Sorunlarımızı ba- rışçı yollardan çözmesini öğ- renmek zorundayız. Böl- gedeki 'mikro milliyetçilik' ve 'şeriatçılık' akımlarının de- mokratik ortamda tartşılma- smda yarar var; barışçılığı in- sanlaşmanın ve uygarlaş- manın tek yolu olarak benim- seyen barış kültürünün yay- gmlaşmasına çalışmak gere- kiyor. Ne yazık ki bu yolda cen- gaverlik' türküleri söyleyen- lerin sesleri toplumda gün geçtikçe daha çok yüksel- mekte, toplumu etkilemekte- dir. Türkiye'de insanları sa- vaşçılığa özendirecek her tür tutum ve davranıştan, fikir ve düşünceden ileride doğacak sakıncalar şimdiden kestiri- lemeyecek kadar büyüktür. • • • Cüitepe Yinetüp faciası:5ölü tstanbul Haber Servisi - Gül- tepe'deki bir apartman dairesin- de, tüp patlaması sonucu çıkan yangmda 5 kişi öldü. Yangın sı- rasında evde bulunan üç laşi ise kurtulmayı başardı. Gültepe, Talatpaşa Caddesi, Alkış Sokak 8 numaralı apart- mandald facia, binanın 4. ka- tındakidairede meydana geldi. Evde bulunan 8 kişiden Zülbrye (45)-Kemal Onuk (60) çifti, alev- lerden kurtulmak amaayla ken- dilerini camdan aşağıya attılar. Onuklar. hastaneye kaldınlırken öldü. Aslı Sever (60), 2 aylık Fazh Sever ile Burak Onuk u (10) dı- şanya çıkarmayı başardı. Du- mandan boğulan Metehan Onuk (3), Sebahat Onuk (19) ve Günnaz Sever'in (19) cesetleri ise yanmış halde bulundu. Baiıkçıdanburuk Vasgele9 MBaştarafi 1.Sayfada istedi. lstanbul Boğazı'ndaki tanker kazasından sonra denize akan petrolün büyük ölçüde te- mizJendiğıni, Karadeniz'in de bu yıl oldukça temiz olduğunu anımsatan Çınar. "berekedT bir yıl beklediklerini vurgulayarak, avlanma yasağının geiecek yıl- dan itibareru Marmara ve Ka- radeniz'de 20 ağustosta, Ege Denizi'nde ise 1 ağustosta kalk- ması gerektiğini söyledi. Balığın üremesi ve büyümesi- nin yasakla ilgili olmadığını sa- vunan Çınar, kaçak avlan- marun balık neslini tükettiğini, bu durumun önJenmesi için de kontrollerin sıklaştınlması ge- rektiğini belirtti. Çınar aynca projektörle ve ışıkla avlanmanın kesinlikle önlenmesi çağnsında bulundu. Kuliandıklan mazotun fiya- tının çok pahalı olduğunu anı- msatan Çınar, "Bu nedenle sûb- vansiyon uygulanmasmı isti- yoruz. Ağ ve telfiyadan da dola- ra endeksü. Balıkçdık gereçkri- ne uygulanan fonlar da kaldml- sm" dedi. Çınar aynca, geçen yıl balık halinde çifti 30-80 bin lira olan palamutun bu yıl 50-100 bin, lüferin tanesinin 50-100 bin, hamsinin kasasının 50-150 bin, istavritin kasasının ise 150-300 bin lira arasında oîmasını bekle- diklerini sözlerine ekledi. PFNCFBF Baştarafi 2. Sayfada Peki, dönüp dolaşıp aynı yere mi geldik?.. Dünya 2000'e yaklaşırken, bir milyar nüfuslu Islam coğratyasında '>4yd/n/anrna-Şenafc;///c'çelişkisinin ağır bastığı görülüyor; Türkiye bu ağırlığın bunalımına çekili- yor; 1994'te, ülkemizin siyasal yaşamında, çelişkinin iki kanadının iki uca doğru yayıldığını izliyoruz. • 'Aydınlanma', sanayileşmenin ürünüdür; Islam coğ- rafyası 'endüstri devrimi'ni gerçekleştirebilseydi, şeri- atçılık 2000'e doğru böylesine ağır basamazdı. Türkiye'de 'Aydınlanmacı-Şeriatçı' arasındaki tartış- manın ve çatışmanın kızışması, içeriğinde hem demok- rasiyi hem de sağ-sol çatşmasını barındırıyor. Atatürk üzerine tartışmalarla, Mustafa Kemal'in gün- celleşmesinin kaynağı da bu... ÎLKMEatS Hrfzı Veldet VeUdedeoIu Çağdaş Yaymları Tûrkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İstanbul