19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 EYLÜL1994 PERŞEMBE 14 KULTUR Türkbükü'nde sinema günleri MUĞLA - Bodrum'un Türk- bükü Köyü'nde 'sinema günleri' yapılıyor. "Türkbükü Sanat Şenli- ği" adı altında düzenlenen etkin- lik, 2 eylül cuma gûnü Erden KıraPın Halikarnas Bahkçısı'ru anlatan "Mavi Sürgün" ile baş- layıp, 8 gün sürüyor. Şenlik düzenleme komitesinin verdiği bilgiye göre T.C. Kültür Bakanlığı Telif Haklan ve Sinema Genel Müdürlüğü BÜKDER ve Tûrkbükü Köyü Muhtarhğı katkılanyla 2-9 eylül tarihleri arasında yapılacak olan Türkbü- kü Sanat Şöleni"nde 8 gün süreyle her gün bir fılm izlenebilecek. Sinema sanatçısı Fıkret Hakan'- ın Villa Belkıs Oteh'nin amfıtiyat- rosunda her gün saat 21.30 da başlayacak filmlerden önce. saat 21.00de Uğur Yücel, Ühan Fey- man, Ali Poyrazoğlu, Lon (Barok Müzık) Ayla Algan gıbi sanatçılar 20-30 dakikalık birer gösteri sunu- yor. Şenlik süresince ressam ve heykel sanatçılannın eserleri deği- şik lokallerde sergileniyor. Yöre- sel elişleri açık pazan, defıle ve folklor gösterileri yer alıyor. Ayn- ca şenlikte sanatçılarla söyleşilere ve şiir gecelerine de katılmak mümkün. 2 eylül cuma günü Erden Kıral'- m Halikarnas Bahkçısı'nı anlatan "Mavi Sürgün" ile başlayacak olan fılm gösterilerinde sırasıyla C. Ferris'in "Rembetiko", Ersin Pertan'ın "Tersine Dünya", C. Koige'nin "Elveda Cariyem", Yu- suf Kurçenli'nin "Çözülmeler", M. M. Naır'ın "Selam Bombay", F. Solanas'ın "Güney" ve Tunç Başaran'ın "Piano Piano Ba- caksız" fılmleri yer alıyor. Onyargılan yıkmayı başaran 'Native' Kültür Servisi - Fransa'da bu- güne değin zenciler tarafından ba- şanya ulaşan bir "soul' müziği ha- rcketi oluşturulamadı. Ülkede 'soul' müzik yıllardır Gainsbotırg, Halliday, Paradis gıbı şarkıcılann denetiminde kalırken, zenci mü- zisyenler dünya müziği kategorisi- ne sokularak benimsenmedi ya da görmezden gelindi. Ancak iki zenci kızkardeşten oluşan Native adlı grup, şeytanın bacağını kırmaya kararb görü- nüyor. îlk albümüyle büyük ba- şan elde eden Native grubu, bu yıl umut veren genç yetenekler olarak Fransız Grammy ödülünü ka- zandı. İki kızkardeşten Chris, "lüsa süre öncesine dek Fransa'daki gruplar Fransız lirik şiirlerini kul- lanarak Anglo-Sakson müziği yapıyorlardı. Bu rapçi MC Solaar tantfından başlatıldı" diyor. 'Antiller'denikikız' Diğer kızkardeş Laura ise al- bümlerini tam zamanında, insan- lann bunu dinlemeye hazır olduk- lan bir sırada çıkardıklanru belir- tiyor. Grup, başanyı yakalama- dan önce zorluklarla karşılaşmış. Irkçıhkla ilgili sorunlan olduğunu belirten Chris ve Laura, zenci sa- natcılan başka bir yöne çekmeye cahşüklannı belirtiyorlar. "Fransız olduklannın altını çiz- mekte" zorlanan genç kızlar, Fransız basını tarafından "Antü- ler'den iki kız" olarak nitelenmek- ten bıkmışlar. İnsanlann kendilerini leopar desenli giysiler, kısa etekler giymiş 'egzotik yaraüklar' olarak gör- mek istediklerini ifade eden Nati- ve elemanlan, "Fransa'da doğduk, burada okula gittik. Kendimizi kö- kenimizi savunmak zorunda hisset- miyoruz. Onların bizden bekkdik- leri bu. Fransız olarak kabul edil- miyonız" diyorlar. Zenciler için savaşmak... İnsanlann yalnızca müzikleriyle ilgilenmelerini isteyen kızlar, siyah giysiler giyiyorlar. Kısa etekler- den, dekolte kjyafetlerden özellik- le kaçıruyorlar. tnsanlann dikkat- lerinin göğüsleri üzerinde değil, sesleri ve yüzleri üzerinde yoğun- laşmasını istiyorlar. Ashnda Chris ve Laura'yı poli- tik olarak harekete geçiren kişi Amerikah şarkıcı VVhitney Hous- ton olmuş. Zenci kadınlara Fran- sa'da nasıl davranıldığmı, erkek- lerle ihşkilerini, zenci kadınlar ola- rak nasıl bir yaşam sürdüklerini öğrenmek isteyen Houston'ın tu- tumu kızkardeşleri şaşırtmış. Kendilenne neredeyse Fransa'da zenciler için savaşmalannı söyle- yen Houston'ın, yargılannda bi- raz aşınya kaçüğıru düşünüyor- lar. Fransız radyo istasyonlannın Fransız müziğine ağırlık vermesi- nin zorunlu hale getirilmesinin ba- şanlannda büyük payı olduğunu söylüyorlar. "Kendi ülkenizin mü- ziğini korumazsanız sonunda Al- manya'daki gibi bir durumla karşı- laşırsınız. Bugün Almanya'da çı- karılan piaklann yalnızca yüzde 15'i yerli sanatçılar taraftndan üretiHyor" diyorlar. 51. ULUSLARARASIVENEDİK FILM FESTIVALI Demokratikve entelektüelMEHMETBASUTÇU PARİS-Venedik Film Festivali'ni di- ğer festivallerle karşılaştırmamak gerekir. Çünkü Venedik, kendine bile benzemez. Durmadan değişir. Her yıl sanki yeni bir biçime bürünüvermiştir. "Mostra". bunalımdan bunalıma sıçrayıp dururken küçüklü büyüklü skandallara da sahne olur... ttalya'mn politık yaşamıyla sarmaş dolaştır. "Mostra Internazionale del Cinema". alabildiğine Akdenizli. "entel" bir fes- tivaldir... Amerikan sinemasına karşı Cannes ya da Berlin gibi büyük ve önemli bir sinema merkezidir, ama esas olan, karanlık salonlardaki sine- manın yanı sıra, fılmlerden söz etmek amacıyla başlatılan, ama çoğu kez ye- dınci sanatın sınırlanru aşıveren tartı- şmalardır. Basın toplantılan zevkle iz- lenen tek festival Venedik'tir diyebili- rim. Lido adasında mutlaka renkli bir olay yaşanır. Tarüşmalar sıcak ve iç- tendir. Bertrand Tavernier burada ırkçıhkla suçlanmıştır... Yusuf Şahin, üçüncü dünya sinemacılannın kur- banı olduklan önyargılara burada ateş püskürmüştür... Fransa'nın eski Kültür Bakanı Jack Lang, Venedik festivallerini hiç kaçırmamıştır. Ikti- dardan düştükten sonra bile gelmiş- tir... Amerikan sinemasının hegoman- yasına karşı, Lido'da bayrak açıhr hep... îlk skandal Llosa yüzünden Bu güz, 1 -12 eylül tarihleri arasında elü birinci yaşını kutlayacak olan "Mostira"da ilk skandal, daha festival başlamadan yaşandı. Konu.jüride gö- rev alacağı açıklanan Perulu yazar Maria Vargas LJosa'nın kişibğiydi. Daha önce Cannes ve Berlin festivalle- rinde dejüri üyeliği yapan LLosa, kuş- kusuz yetenekli bir sanatçıydı. Ancak, kendisinin bir de politik kişilığı vardı. Üç yıl önce. ülkesinde yapılan cum- hurbaşkanbğı seçimlerine aday olmuş ve az farkla yenilmişti. Mario Vargas Llosa, belli kj iyi bir yazar olduğu ka- dar başanlı bir politikao değildi... 1yi güzel de romanlannda hiç de klasik bir çizgi izlemeyen, yerleşik ahlak kural- lanna kulak asmayan, törelere ve ge- leneklere hınarca dil çıkaran yazar, politikaya, gitmiş de tutucu bir parti- nin bayrağı altında aülmıştı! Neden olmasın? Çelişkiler içinde yaşamak insanoğlunun yazgısı değil midir? Sa- natçı, yapıtlannı bu çelişkiler yumağı- nda bulduğu değişik malzemelerden örmeyi başaran kişi değil midir? Sadece Stone ve Rockwell Gelin de siz yaratıcı özgürlüğünü, çelişkilerin doğalhğını, festivali hazı- rlayan Venedik Bienali'nin yönetim kurulunda görev yapan profesör Um- berto Curi'ye anlatın! Gramsci Ensti- tüsü'nün müdürü olan ve "Solcu De- mokratik Parti"nin temsüciliğini ya- pan profesör, Llosa'ya karşı, "festiva- lin demokratik imgesine ters düşecek kadar gerici" olması nedeniyle savaş açıyordu. "Demokratik" imgenin ko- ruyucusu sayın profesörün bu tavn, ttalyan basınında büyük tepkilerle karşılanmıştı; Mario Vargas Llosa ise "Stalinizmin, engizisyon ve aforoz etme mantığıyla birlikte geriye döflüşü" ola- rak nıteledıği bu olay karşısında jüri- den çekilmeye karar veriyordu. An- cak. cizdiği çizgiden sapmamaya ka- rarlı gözüken festival yöneticisi GOJo Pontecorvo (Italyan sinemasının bu başanb yönetmeni, 1993 yıbnda Istan- bir festival! Lavrrence Kasdan'm. 'W yatt Earp'adb fihni, resmi ana bölûmde > anşma (hşı sunulacak. Robert Zemeckis, 'ForrestGunp'adlı filmiyle Venedik Geceferi başlıklı yan bâtömde. Woody Allen ile Lawrance Kasdan'ın yanşma dışı gösterilen fılmleri dışında, "Altın Aslan" için yanşacak olan on yedi yönetmen arasında, , Oliver Stone ile Alexander Rockwell dışında başka Amerikah bulunmuyor. C C Ofiver Stone,'Ahınl Aslan' için 'Natural' Born Kilkrs" adb . filmle yarşacak. c c c 'M.TII ASLJUI' MAYLAM (YARt$MAU BflLOM): 'La Tela Y La Luna Jose Juan Bigas Luna 'Heavenfy Creatures Veter Jackson 'The Life andE.rtraordinary Adventures ofPrivate Ivan Chonkina'J'ai Menzd 'Somebody To Love'Alexandre Rockwdl 'Magic Hunter'Ildiko Enyedy 'Six Days SLx \'ight<; Diane Kourys Beforethe rain Milcho Manchevski ' Una sombra ya pronto seras' Hector Olivera Le crıdu coer' Idrissa Quedraogo '•Somebody to /ove'Aiexander Rockwell 'Natural born killers' Oliver Stone 'Aıqing Wansui- K/va/'amore'Ts'AiMing-liang 'Tres Irmaos Tresa Vülaverde 'Pigalle Karün Diridi RESMİ ANA BÖLÜM (YARISMA DtSI SUNULAN NLMLER): 'Bullcts O\er Broadnay \Voody Allen 'Wyattt Earp' Lawrence Kasdan 'Martha "R.W.Fassbinder VEttEDİK GEC£LERİ(YAN BÖLÜM): ' True Lies James Cameron 'HW/Mike Nichols' Clear And Present Danger Phillip Noyce Tim Burton 'm The Sightmare Before Christmas' Henry Selick Forrest Gump' Robert ZeroeckK La nuit et le moment' Anna Maria Tato 'Woodstock- 25th Anniversarv Director's C«/'Michael Wadleigh 'Metal Skin' Geoffrey Wright bul Festivab jürisinde görev almıştı), Perulu yazan her şeye karşın Vene- dik'e gelmesi için ikna etmeyi başan- yor ve basına yaptığı açıklamayla, po- lemik şimdiliİc noktalanmış oluyor- du... Asbnda, Hollyvvood türü egemen sinemanın yıldız adlannın pek bulun- madığı bir festival üzerine ilgi çekme- nin en güzel yollanndan biri de buydu gabba. VVoody Allen ile Lawrance Kas- dan'ın yanşma dışı gösterilen fılmleri dışında, "Altın Aslan" için yanşacak olan on yedi yönetmen arasında, Oli- ver Stone ile Alexander RockweU dışında başka Amerikah bulunmuyor. Halbuki son beş yü içinde, "Mostra" Amerikan sinemasına daha belirgin bir biçimde göz kırpmıştı... Evet, 51. Uluslararası Venedik Fibn Festivali daha perdelerini açmadan, Italyan medyalanrun ötesinde, dünya basını- nda da günün konusu oluvermişti... Italyan usulü tanıtma işte böyle yapılı- yordu... Türk sineması yok Küçük skandallar bir yana, Vene- dik Festivali gerçekten de sinema dün- yasında söz sahibi olan festivaller arasında en ciddi, en entelektüel olanıdır. Sanat ve deneme türündeki yapıtlara en fazla yer veren, yaratıa si- nemasını destekleyen, Güney Ameri- ka, Afrika ve Asya sinemalanna da kapılannı açan bir festivaldir. Yanm yüzyılbk inişb çıkışb bir geçmiş geride kabrken bu temel çizginin artan bir özenle korunduğu gözlemleniyor. 51. "Mostra"nın, King Vidor toplu gösterisi dışında, yaklaşık yüz fılmden oluşan programında bu kez Türk sine- masına rastlanmıyor. Yan bölümler- den birinde bile Türk fılmi yok. Son yıllann ilgisizliği ya da yoksulluğu Cannes'dan sonra Venedik'te de dibe vurdu gabba... Umutsuzluğa kapılma- mak laam. Gelecek yıl her şey değişe- bilir. Her "Mostra"nın bir öncekine benzemediği unutulmamab! Yaşadığı sorunlar ne olursa olsun, gerçekten de "demokratik" ve entelek- tüel bir imajı yıllar boyunca pekışür- miş olan Venedik Festivab, bazı yö- netmenlerin çok rahat ettikleri sıcak bir festivaldir. örneğin, bu güz Lido adasında "AHm Asian" kovalayacak olan Burkina Fasolu yönetmen Idrissa Ouedraogo, eminim İci kendisini Can- nes"ın ikiyüzlü yüzeysel ortamma oranla çok daha rahat ve özgür hisse- decekür. Ancak, Beriuseoni'nin ttal- yası'nın sağı solu belb olmaz. Yeni po- lemiklere, gerçek ya da yapay skandal- lara hazır olmamız gerekiyor. Ödüller konusunda umut "Mostra" öncesi yaşanan polemiğin en önemli katkısı. öyle sanıyorum ki. bizleri Vargas Llosa'nın kitaplannı okumaya itelemesi placak. Örneğin, iki yıl önce Celal Cster'in Türkceye kazandırdığı o güzebm "Üveyanneye Övgü"yü bir kez daha okumaya... Kuşkusuz önyargılardan kaynakla- nan bir duygu, ama inanın. bu güz Ve- nedik Festivali'nde verilecek ödüller konusunda şimdiden umutlanmaya başladım. AST, BipHalkDüsmanı'ylaRumelihisarında Gerçek lıalk düşmanı aranıyorKültür Senisi - Ankara Sanat Tiyatrosu, H. İbsenin "Bir Halk Düşmanı" adb oyu- nunu 7 eylüle dek Rumebhisan'nda sahne- leyecek. Ankara Sanat Tiyatrosu, bu oyunun ardından, 8-10 eylül tarihleri arasında da Rumeühisan'nda, "Sakıncau Piyade"yi sahneleyecek. 1994-95 tiyatro sezonunu H. İbsenin "Bir Halk Düşmanı" adlı oy/unuy- la 15 ağustosta Izmir'- de açan Ankara Sanat Tiyatrosu, 20 ekime kadar sürdüreceği Anadolu turnesinin ilk günlerinde gördüğü yoğun ilgi nedeniyle Izmir'de "Bir Halk Düşmanı n m yedi kez, "Sakıncalı Piyade"yi ise iki kez sahneledi. Rutkay Aziz'in yö- nettiği "Bir Halk Düş- manı"nda Dr. Stock- mann rolünü de Rut- kay Aziz canlandınyor. Oyunda; Erol Demi- röz, Mehmet Ulay, Cezmi Baskın, Serap Kıran öner, Yaşar Aknı, Metin Coşkun, Altan Erkekli, Koray Ergua, Mahir Ipek, Aylin Özyatan, Hay- rullah Karagöz, Orçun Çıtır ve Zelal Kes- kin rol alıyor. Ydmaz Onay'ın çevirisiyle sahnelenen oyunun çevre düzenlemesini Yücel Tanye- ri, kostümlerini Sadık Kızılağaç gerçekleş- tirmiş. 8 yıl aradan sonra AST programında tekrar yer alan ve yine Rutkay Aziz'in yö- Rutkay Aziz, yönettiği "Bir Halk Düşmanı"nda Dr. Stockmann rolünü de üstleniyor. nettiği "Bir Halk Düşaıanı"mn konusu, yüz yû önce yazılmış olmasına karşın tü- müyle ve şaşırtıcı bir biçimde günümüz Türkiyesi'yle örtüşüyor. "Bir Halk Düşmanı"mn konusu şöyle: Dr. Stockmann, kentinin gelişimini ve halkının iyiliğini düşünen bir yurtsever olarak kentte bir kapbca tesisinin kurulmasına önayak olur ve bu yolda tüm yurttaşlanndan des- tek göriir. Ancak daha sonra kaplıca suyuna kanşan pis sulann farkına varan Dr. Stockmann, sağlık açısından büyük sorunlar yaratacağım bil- diği bu tesisleri yenilemek gerektiğini, aksi halde çok üzücü sonuçlar çıkabile- ceğini savunur. Bu yeni- liklerin yapılabilmesi ise kente büyük bir maddi sorumluluk yükleyecek- tir. İşte bu noktadan baş- layarak egemen güçlerin önderliğinde halkımn iyi- liğini isteyen bu insana karşı olan bir grup oluşur. Böylece para ve onurun savaşı başlar. Dr. Stockmann rolünü de yorumlayan oyunun yönetmeni Rutkay Aziz, "Bir Halk Düşmanı" üzerine şunlan söylüyor: "Her şeyin çıkar üişkiterine dayandığı, haksızlık ve yolsuzluklar üzerine kurulu bu kokuşmuşluk içinde, onursuzluğun her ge- çen gün değer kazandığı bir toplumsal ya- şantıda, insana ait, insanca değerlerin yok olusu hızla sürerken sonıyonız: Kim halk düşmanı?" SANAT (12Arahkl98O Isparta SevgiliKardeş, Cumagunü süablann gölgesınde tmrah dan ayrüdım. İki gece Bursa 'da "misafir" ettiler beni ve arka- daşlanmı Sonra her birimizi biryere dağıttılar Benim kısmetime Isparta düştü. Şimdi Isparta Yanaçık Cezaevi ndeyim. Görevim odun kırmak. Bu göreve ben talip oldum. Yakında halı dokuma işi sırada... güzel hahlar dokuyacağım renkleri binbir tadı çağnştıran hahlar dokuyacağım. Ytimaz Güney ) Yılmaz mektupları Milliyet Sanat Dergisi'niıt i Eylül sayısmda Gençfik Kitabevi için kampanya • Kültür Servisi - Türkiye Yayıncılar Birliği, 24 ağustos günü tamamen yanan Gençlik Kitabevi'nin yeniden hizmete açılabilmesi için bir kampanya başlattı. Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Aygören Dirim imzasıyla tüm yayınalara gönderilen bir yaada 'Yaklaşık 10 milyar zarann saptandığı yangının sonuçlannın giderilebilmesi için tüm üyelerin duyarlı davranmalan istendi." Kadıköy Gençbk Kitabevi'nin yöneticısi Celal Güner ise "Kampanyayı memnunlukla karşıladığmı" belirtti. Kampanyaya ilk katılanlar arasında Esin Yayınevi, Alün Kitaplar, Serhat Yayınevi, Say Yayınlan, Epsilon Yayınevi ve Özkaynak AŞ bulunuyor. (512 56 02-336 3017) Ulustararası6. KatibimKültüPve • Kültür Servisi- Üsküdar Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası 6. Katibim Kültür ve Sanat Şenlikleri 3-10 eylül tarihleri arasında yapılacak. Üsküdar Meydanı, Şemsipaşa Meydanı, Altunizade Kültür Sanat Merkezi ile ilçede bulunan sinema-tiyatro salonlan veçeşitli mahallelerde yapılacak olan kültür ve sanat şenbkleri; paneller, konserler, kitap fuan, çocuk şenbği, futbol turnuvası, sinema günleri, halk oyunlan, aşıklar şöleni, sünnet şöleni. sergiler ve Mehter ekibi gibi etkinlikleri içeriyor. Rudlnveönsbupg'dan Türkmûzisyenlere "kurslapı • Kültür Servisi - Ünlü piyanist Victor Ginsburg ve sanatçı Alexander Rudin'in Türk çello '. sanatçılanna yönelik kurslan bugün başbyor. Çello alanında uzman olarak kabul edilen Rudin ve Ginsburg'un 10 eylüle dek sürecek kurslanna katılmak isteyen öğrenclier 200 ABD Dolan ödemek zorundalar. Kursa, müzisyenlerin, Boğaziçi Üniversitesi Kennedy Lodge'da yüzde 50 indirimli olarak İcaülabilecekleri beürtibrken kursun sonunda 9 eylül günü bir konserdüzenleneceği kaydedildi. Boğaziçi Üniversitesi Kampusu'nda gerçekleştirilecek etkinîik hakkında aynntılı bilgi almak isteyenler 0312 426 67 30 (Ankara) ve 0212 263 06 73 (İstanbul) numaralannı aravabilecekler. • ANKARA (AA) - Ozellıkle son zamanlarda bestelenen pop türündeki muzır şarkılann, çocuklarda ahlaki çöküntüye yol açtığı sa\unuldu. Hacettepe Üniversite Çocuk Sağlığı Enstitüsü Müdürü ve Çocuk Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Murat Tuncer, tekerlemeb şarkılar ile şiddet türü fılmlerin, çocuklann "zeka geribği" ile "gece terörü" hastalığına yakalanmalanna neden olduğunu söyledi. Doç. Dr. Tuncer, yaptığı açıklamada. pop türünde bestelenen tekerlemeb şarkılann çocuklan olumsuz yönde etkiİediğini kaydetti. (Hepsi Senin mi), (Bandıra Bandıra Ye Beni) ve (Homini gırtlak, pufıdi kandil. tumba yatak) gibi şarkılan örnek gösteren Murat Tuncer. bu konudabirdenetim mekanizmasının oluşturulmasının kaçınılmaz hale geldiğini ifade etti. "Tûrk-Yunan PsikiyatPiGünlepi" yarın başhyor • İSTANBUL (AA)-Türk Nöropsikiyatri Derneği ile Yunanistan Bölge Kalkjnma ve Ruh Sağbğı Derneği tarafından düzenlenen "Türk-Yunan Psikiyatri Günleri" bugün başhyor. 1 Eylül Dünya Banş Günü'nde başlamaşı kararlaştınlan ve Î.Ü.Tıp Fakültesi Tevfik Sağlam Amfısi'nde gerçekleştirilecek 'Psikiyatri Günleri'ne, Türkiye ve Yunanistan'dan bilim adamlan katılacak. İki gün sürecek, "Türk-Yunan Psikiyatri Günleri"nde, "Türk Psikiyatri Tarihi", "Yunan Psikiyatri Tarihi", "Psikiyatri ve Kültür", "Psikiyatri ve Mitoloji", "Günümüzde Psikiyatri" ve "Psikiyatri ve Banş" konulan ele alınacak. Gaziantep'emodepn tiyatro • GAZİANTEP(AA)- Gaziantep Büyükşehir Belediyesi binasındaki 600 kişih'k tiyatro salonunun yapımı tamamlandı. Belediye Başkam Celal Doğan, • 233 kişilik eski tiyatronun, nüfusu hızla artan Gaziantep için yetersiz kaldığıru belirterek, "Yeni tiyatro salonumuz, ışıklandırma sisteminden, akustiğine kadar son derece modern şekilde dizayn edüdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle