Katalog

4 AĞUSTOS1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER "Eğitim paralı yapılamaz" • ANKARA(Cumburiyet Bûrosu) - Eğit-Der Genel Başkanı Mustafa GazaJcı, üniversite harçlanna yûzde 180lere varan oranJarda zam yapılması önerisi ve Ankara'da velilerden her ay 20 bin lira alınması karanru sert bir dille eleştirerek "E|itim, devletin temel yaünmıdır. Eğjtirn-öğretim için veli ve öğrencilerden para aLnması yanlışür" diye konuştu. Hükümetineğitiın için velilerden para almasını "Deü Dumrul öyküsü"ne benzeten Gazalcı, "Devlet eğitim sorunlannj çözebilmek için önüne gelen veliden 'Deli Dumrul' hesabı gibi para alacağına eğitime ve sağüğa daha çok kaynak aktarmalıdır." Gazakı, süperimam hatip liselerinin açılmasını da eleştirerek "Ister Anadolu lisesi ister süper lise kapsamında yeni imam hatip üseieri açılmamaüdır" diye konuştu. /INAP'abailılık açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Partilerinden istifa edip DYP'ye geçecekleri yönünde savlar bulunan ANAP'lı iki milletvekili, yaptıklan yaalı açıklamayla partilerine bağlılıklannı bildirdiler. Şanlıurfa Milletvekili Seyyit Eyyüboğlu, "Parti değiştirmenin cinsiyet değiştirmekle eşdeğer olduğunu" savunurken Sakarya Milletvekili Mustafa Kılıçaslan, "ANAP'sız Türkiye düşünemiyorum" dedi. Mustafa Kılıçaslan da partisinden aynlacağına ilişkin söylentilerin yurtdışındayken yapılmasına dikkat çekerek "Partime ve liderime bağlıyım. Anavatan PartisizTürkiye'yi düşünemiyorum" görüşünü dile getirdı. 'Arkadaşıma Dokunma' davası • İstanbul Haber Servisi - Bir grup sanatçı, yazar, avukat vefeminist tarafından nisan ayında başlatılan "Arkadaşıma Dokunma" kampanyasıyla ilgili olarak bölücülük propagandası yapıldığı iddıasıyla açılan davaya dün, İstanbul DGM'de başlandı. Nisan ayında "Arkadaşıma Dokunma" kampanyası çerçevesinde haarianan metin nedeniyle Eksik Etek Dergisi'nin Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Müdürii Lalezar Atak hakkında TCK'nin312.maddesi uyannca "bölücülük" yapıldığı iddiasıyla dava açıldı. Özalp: İspatlasınlar istifa edeyim • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP'tan isufa eden Samşun Milletvekili Hüseyin Özalp, menfaat karşıfiğı partisinden istifa ettiğine ilişkin savlann asılsız olduğunu söyledi. "Başbakan'ın yanında olmanın vatani görev olduğuna inanıyorum" diye konuşan özalp, başka paıtiye geçme konusunda karar aLmadığını ve siyasi hayatını noktalamayı bile düşündüğünü belirtti. özalp, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'a da "Oğlumun malvarlığını takip ettireceğine, Almanya'daki kardeşinin malvarlığını tetkik ettirsin" eleştirisnde bulundu. özalp, dün TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyerek kendisine yönelik savlan yanıtladı. Partisinden, DYP'nin, oğluna Samsun Havaalanı'nı taşeronluğu yermesi nedeniyle aynldığına ilişkin iddialar için •"fspatlasınlar milletvekilliğinden istifa etmeye hazırım. Eğer o zaman milletvekilliğinden istifa etmezsem şerefsiz ve namussuzum" dedi. Mectts kürsüsiindensamksandalyesine... T.C nüfuscüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. AYDINTÜYSÜZ Duruşmayı SHP rnilk*vekilleri Salnuuı Kaya, Ah İbrahim Tııtu, Adnan Ekmen, Ziya HaJis. Esat Canan fle DEP kökenli bağımsız milkrvekükri Mahmut L vanık, Muzaffer Demir, Mehmet Emin Sever ve Helsinki tzkme Komitesi'nden Erik Siesby, Uluslararası İnsan Haklan Federasvonu Başkanı Daniel Jacoby, Alman Yeşil- ler milletvekili Clodio Roth, Uluslararası Af örgütü Temsücisi Hebmıt Oberdiek'le birlikte çok sayıda yabancı gözlemci de izledi. (Fotoğraflar: RIZA EZER) Duruşmada DEP'in avukatlan iddianamenin hukuka aykın olduğunu öne sürdüler: DavaıııııdüsmesiistendiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Tansu Çüler'in.""PKK'yi MecBs'- ten atnk" suçlamasında bulunduğu DEP kökenli 5 eski milletvekiliyle Şımak Bağımsız Milletvekili Mahmut Alınak hakkında "ülkeyi bölmeye kalkjşmak" savıyla açılan davaya, Ankara Devlet Gü- venük Mahkemesi'nde (DGM) başlandı. Samk avukatlan, iddianamenin huku- ka aykın olduğunu ileri sürerek davanın düşürülmesini istedi. Mahkeme, bu istemi reddetti. Polis, DGM çevresi ve dunışma salonunda olağanüstü güvenlik önlemleri aldı. DEP'lilerin ilk duruşmasını, çok sayıda yabancı gözlemciyle baa millet- vekilleri de izledi. TBMM'de dokunulmaziıklannın kaldınlması üzerine 2 ve 4 Mart 1994 ta- rihlerinde gözaltına alınan ve 15 gün sü- reyle sorgulandıktan sonra 17 Mart 1994'- te tutuklanarak cezaevine konulan eski DEP milletvekilleri Ahmet Türk, Leyta Zana, Sım Sakık, Hatip Dicle, Orhan Do- ğan ve Şırnak Bağımsız Milletvekili Mah- mut Aiınak, "Wam M cezası istemiyle DGM'de yargıç önüne çıktılar. 6 aydır tu- tuklu bulunduklan Ankara Merkez Ka- palı Cezaevi'nden, 8 araçtan oluşan polis vejandarma koruması altında saat 09.00'- Madom tehdit etti: • Dokunulmazlıklannın kaldınlması nın ardından DEP'in kapatılmasıyla birlikte milletvekillikleri desona eren 5 eski DEP milletvekili ile Şırnak Bağımsız Milletvekili Mahmut Alınak'ın yargılanmasına dün Ankara DGM'de başlandı. Mahkeme samk avukatlannın 'hukuka aykınlık' iddiasmı reddetti. da DGM'ye getırilen DEP'liler, adliye bı- nası önünde bekleyen bir grup tarafından alkışlarla karşılandı. DEP'lilerin. DGM binasına girişlerinde görüntü almak iste- yen gazeteciler, polis ve jandarma tarafı- ndan engellendi. İzleyiciler alınmadı DEP davası nedeniyle adliye binası çev- resinde olağanûstü güvenlik önlemleri alındı. DGM çevresinde, etten bir duvar oluşturan polis, üçlü bir barikat kurarak yabana gözlemciler de dahil duruşmayı izlemeyegelenleri tek tek aradı. Sanıklann birinci derecedeki yakınlannın dışında hiçbir izleyirinin aünmadığı duruşmaya, yabana gözlemcilerin girmesine ızin verü- medi. Ancak, DGM Başkanı Muammer Ünsoy'un emriyle bu yasak kaldınldı ve yabana gözlemciler duruşmaya yanm saat sonra girebildi. Ankara dışından. özellikle Doğu ve Güneydoğu'dan otobüslerle duruşmayı ızlemek üzere gelenler. polis barikatıyla karşılaştı ve bu kışilerin kente girmelerine izin verilmedi. Ankara'dan duruşmayı iz- lemek ısteyenJer ise DGM binasına 200 metre uzakhktakı Sıhhiye Köprüsü önün- de durduruldu. Samk milletvekilleri Türk. Zana, Sakık, Doğan, Dicle ve Aiınak, saat 9.30'da du- ruşma salonuna alındı. Çok sayıda gazetecinin izlediği duruş- mada, söz alan sanık avukatlanndan ve kapatılan HEP'in eski Genel Başkanı Fe- ridun Yazar, DGM BaşsavcılığYnca ha- arlanan iddianameyı eleştırdi. Yazar, id- dianamenin anayasa ve hukuka aykın olarak düzenlendiğini belirterek "Esas olarak HEP ve DEP'in tiizel kişiliği suç- lanmaktadır. Bu parriler. Anayasa Mahke- mesi'nce kapatıiıiııştır. Kapatılan bir parti- nin yöneticileri hakkında ikinci bir da\a Türkiye'ye ambargo uygulanabilir ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Fransa Cumhurbaşkanı Francois Mitterrandın eşi Da- nieüe Mitterrand, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) dün yargıç önünü çı- kan DEP kökenli eski milletvekillerinden Leyla Zana'ya gönderdiği mektupta Türkiye'ye teh- ditler savurdu. Kürt sorununa "banşçd çözfnn n bulunmaz- sa, Türkiye'ye Irak ve Sırbistan'a yapıldığı gibi ambargo uygulanacağmı ima eden Mitterand, Kürtler'in çektikleri aalara kalbi dayanamadı- ğı için kalp ameliyatı geçirdiğini bildirdiği mek- tubunda, DGM ve yargjçlannı, fikirsuçlulannı yargılayan çağdışı "engizisyon mahkemesiııe" benzetti. DGM önünde, Ankara'ya gelen uluslararası gözlemciler aracıhğıyla basına dağıulan mek- tupta, Madam Mitterrand. "Eğer Türkiye 15 milyon Kürt halkmın meşru talep ve özlemlerine şiddetle yanıt verip her türiü banşcıl siyasi çözüm arayışını reddetntekte ısrar ederse, Irak ve Sır- bistan gibi uluslararası camiadan dtşlanmakta gecikmeyecektir" görüşünü savundu. "Çok sevgili Leylam" diye başlayan mektup- ta, Madam Mitterrand, dünya sorunlannın ve Kürt halkııun yaşadıklannın kalbini çok yor- duğunu, bu nedenle kalp ameliyatı olmak zo- runda kaldığıru belirtti. DEP müJetvekilleri Ahmet Türk, Leyla Zana, Sım Sakık, Hatip Dicle, Orhan Doğan ve Şırnak Bağımsız Milletvekili Mahmut Aiınak, dün "idam" cezası istemiyle DGM'de yargıç önüne çıktılar. açıiamaz. Bu, cezalaruı şahsiliği prensibine aykındır. Davanın, bu nedenle düşüriiune- sini fetiyonız" dedi. Yazar, federatıf sıste- me de değindiği konuşmasında, Fransa ve Ispanya ömeğini vererek, Türkiye'de bu sistemin tartışılması gerektiğini savundu. Yazar'ın bu sözlerine, mahkeme üyesi Yargıç Alba> Çetin Güvener tepki göster- di ve "Propaganda yapıyor" diyerek mü- dahale etti. Mahkeme, davanın düşüriil- mesi ıstemini oybirliğiyle reddederken daha sonra yargılamaya başlandı ve sanı- klann kimlik tespiti yapıldı. Ahmet Türk, kimlik tespiti sırasında mahkeme başkanı Ünsoy'un "Ne iş yapıyorsumız" sorusuna, "Politikacıymı" yanıtını verdi. Bu arada, sanık avukatlanndan Hasip Kaplan sözalarak iddianamenin tümünün okunmasının uzun bir süre alacağmı vurguladı ve özetlenmesini önerdi. Ancak, DGM savalan Talat Şalk ve Dilaver Kah- veci, iddianameyı okumak istediklerini bildirdiler. Mahkeme de savcılann istemi- ni yerinde buldu. Savalar Şalk ve Kahveci tarafından dö- nüşümlü olarak okunan iddianamede "va- tan hainliği" ile suçlanan sanıklann, "PKK'nin siyasi kanadmı oluşturduklan ve Öcalanm talimatıyla, SHP kontenjaıu- ndan Meclis'e girdikleri" belirtıldi. Dağda- ki PKK militanlanna "Biz de TBMM'de sizler gibi bağımsız Kürt devleti kurutması çabası içindeyiz" mesajı vermekle suçla- nan rnilletvekillerinin, PKK lideri Abdul- lab Öcalan'dan doğrudan talimat aldı- klan ileri sürüldü ve Öcalan'la yapılan bazı telefon konuşmalanna yer verildi. Duruşmanın öğleden sonraki bölü- münde, sanıklardan Orhan Doğan da id- dianamenin tümünün okunmasına itiraz etti ve özetlenmesini istedi. Mahkeme, Doğan'ın bu istenüni reddederken sanık avukatlan da toplu olarak duruşma salo- nundan çıktı. Mahkeme Başkanı Ünsoy, avukatlann bu tavn üzenne, "Bu, protes- toya girer, nıtanağa geçiriyorum" uyansı- nda bulundu. Sanık avukatlan ise protes- to gibi bir tavnn söz konusu olmadığını, ancak iddianameyı dinlemek istemedikle- rini bildirdiler. SHP milletvekilleri Salman Kaya, Ali İbrahim Tııtu, Adnan Ekmen, Ziya Halis, Esat Canan ile DEP kökenli bağımsız mil- letvekilleri Mahmut Uyanık, Muzafler De- mir, Mehmet Emin Sever ve Helsinki İzle- me Komitesi'nden Erik Siesby. Uluslara- rası İnsan Haklan Federasyonu Başkanı Daniel Jacoby, Alman Yeşiller Milletveki- li Claudio Roth. Uluslararası Af Örgütü Temsilcisi Hebnut Oberdiek'le birlikte çok sayıda yabana gözlemcinin de izlediği du- ruşmada, iddianamenin okunması bitiri- lemedi. Davaya bugün devam edilecek. DYP Genel Başkan Yardımcısı Ismail Karakoyu, dün düzenlediği basm top- lantısında, DEP davasını izlemek için An- kara'ya gelen gözlemcilerin, Türkiye'nin iç ve dış politikalannın temelinı, devletin bölünmez bütünlüğü ilkesinin oluşturdu- ğunu, unutmamalan gerektiğini söyledi. DEP DURUŞMASINDAN NOTLAR Polisköpeği,polisinceketiniparçaladı ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Eski DEP milletvekilleri ile Şırnak Bağımsız Milletvekili Mahmut Alınak'- ın yargılandığı Devlet Güvenlik Mah- kemesi'nin bulunduğu Adliye Sarayı'- nın önü dün sabah 08.30'dan itibaren doldu. MilletvekiUerine destek vermek üzere Türkiye'nin çeşitli yerlerinden ge- len yaklaşık 500 kişinin yam sua, Türki- ye ve yabana insan haklan kuruluş- lanmn temsilcileri, yerli ve yabana ga- zeteciler, Ankara'daki büyükelçilikler- den gelen diplomatlar ve bazı Avnıpa ülkeierinden gelen yabana parlamen- terler, adliye binası önüne yığıldılar. Adliye binasımn arkasmda bulunan DGM önüne kadar kurulmuş olan po- lis bankatlannı aşmak, özellikle yaban- alar için kolay olmadı. Polislerin yam sıra özel yetiştirilmiş köpekler de bari- katlarda görev aldılar. Köpeklerden birinin, sivil polislerden birine saldırarak ceketini parçalaması, • Türkiye aleyhtan olarak bilinen Alman milletvekili Siggi Martsch, görevliler tarafından içeri alınmadı. Martsch'ın, tercümanlar aracığılıyla gerekçe sorması üzerine, görevliler, gerekçe olmadığını söylediler. Martsch, Cumhuriyet'e, "Neden ahnmadığımı biliyorum. Çünkü ben Türkiye'de çok meşhur oldum" yorumunu yaptı. yabanalan "hizay a getirdi." Avrupa Parlamentosu milletvekille- rinden Yunanb Jannis Sakellariou, İn- giliz Arthur Stanlay Newens ile Rob Vondewater, polis barikatlannı, Türki- ye Dışişleri Bakanhğı'ndan geürdikleri bir yazıyı göstererek kolayca aştılar. Uluslararası basın kartı taşıyan yabancı gazetecilerin de polis barikatlannı aş- masında zorluk çıkmadı. Ancak arala- nnda Norveç, Isveç ve İsviçre'den par- lamenterierin ve Ankara'daki büyükel- çilik yetkililerinin de bulunduğu yakla- şık 30 kişilik bir gnıbun DGM'ye gir- mek istemesi sorun çıkardı. Dışişleri Bakanlığı'ndan yazılan ol- madığı için içeri alınmalanna izin veril- meyen yabancılar, "Bize yargjlamanın açık olacağı bildirilmişti. Bu ne biçim acık yargılama" diyerek polisle tartıştı- lar. Yetkililer, DGM Başsavcısı'nın "yer darlığı" nedeniyle, sadece Dışişleri Bakanlığı'ndan izin almış kişilerin geç- mesine izin verebileceklerini bildirdiler. Ancak DGM Başsavalığı, duruşma- nın açılmasına kısa bir süre kala, bu grubun da içeri alınması için emir verdi. Grubun içinde bulunan ve "Türkiye aleyhtan" olarak bilinen Alman millet- vekili Siggi Martsdı, görevliler tarafın- dan içeri alınmadı. Martsch'ın, tercü- manlar aracığılıyla gerekçe sorması üze- rine, görevliler, gerekçe olmadığını söy- lediler. Martsch, Cumhuriyet'e. "Neden ahnmadığımı biliyorum. Çünkü ben Tür- kiye'de çok meşhur okhım" yorumunu yaptı. DEP'lileri taşıyan kapalı cezaevi aracı, adliyenin önündeki yola dizilmiş olan yaklaşık 500 kişilik bir grubun al- kışlanyla karşılandı. Grup, 09.30'da duruşmanın başlamasıyla. Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi önünde beklemeye başîadı. Kürtçe halk şarkılan söyleye- rek halay çeken gruptakilerin "zafer işa- reti" yapmalan dikkat çekti. Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelen 15 otobüs dolusu DEP destekçilerinin Ankara'ya girmelerine izin verilmedi. Sanıklann sadece eşleri, çocuklan ve kardeşlerinin salona alınmasına izin ve- rilirken. yerdirlığı nedeniyle gazetelerin ikiden fazla muhabir bulundurmasına da izin verilmedi. POLITIKA GUM^UGU HİKMET ÇETtNKAYA Eylül••• TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk "Bence ara se- çim için anayasa şartt oluşmuştur" deyip ekliyor: "Gelin Meclisimizin bu eksiğini tamamlayalım..." DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat KırarJıoğlu, eski kader arkadaşı' Hüsamettin Cindoruk'a sert bir yanıt ve- riyor: "O zaman sen de Meclis Başkanlığı 'ndan istifa et..." DYP içinde çalkantı durmuyor. O nedenle de DYP ile SHP birbirine çok benziyor. DYP içindeki muhaliflerin her an atağa geçeceğı söyleniyor. DYP Grup Başkanvekili İbrahim Saraçlar'ın çıkışı da ilginç. Şöyle diyor: "Türkiye'de kimsenin isteği doğrultusunda seçim ya- pılmaz..." DYP içindeki bir grubun ANAP'la ilişkisi sürüyor. Siya- si kulislerde bu 'ilişki' şöyle değerlendiriliyor: "DYP, ANAP'a çengel attı. Ama bu çengel başanlı ola- madı. Şimdi ANAP, DYP'ye çengel atacak..." Soruyoruz: "DYP'den istifa edecek milletvekili var mı?" Yanıt: "Şimdilik belli değil. Eylül ayını beklemek gerekir..." Soru: "Eylül ayında DYP-SHP koalisyonu bitecek mi?" Yanıt: ''Şuanda birşeysöylemek için çok erken..." MHP lideri Alparslan Türfceş'in Başbakan Tansu ÇII- ler ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'la konuştuğu doğru mu? Türkeş'in yakın çevresine şöyle konuştuğu söyleni- yor: "Hükümeti SHP'den kurtaracağız. Memleketin sela- meti için özveride bulunmaya hazırız. Eylül ayında koa- lisyona gireceğiz..." Ankara'da neler oluyor? Siyasette bir karmaşanın yaşandığı gerçek. Hüsamet- tin Cindoruk'un özellikle 'ara seçim' istemesi DYP için- deki tartışmanın varlığını kanıtlıyor. DYP'de ipler koptu kopacak. Acaba ANAP ile RP arasında gizli bir pazarlık' söz konusu mu? MHP lideri Alparslan Türkeş'in "Eylülde koalisyonda- yız" sözlerinin ANAP ve RP'yi harekete geçirdiği, bu ne- denle 'ara seçim' için düşünmeye başladıkları kesin. MHP Genel Başkan Yardımcısı Ofctay öztürfc dün dü- zenlediği basın toplantısında Türkeş'in Güneş Taner'le konuşup Tansu Çiller'e bilgi verdiğini yalanladı. öztürk şöyle dedi: ''Bu tür senaryolar nereden çıkıyor merak ediyoruz..." Ardından da ekledr "Sayın Türkeş, Tansu Çiller ile Yozgat'a ilişkin birko- nu üzerinde görüştü..." Herkes eylül ayını bekliyor... Eylül ayında ne olacak dersiniz? Hüsamettin Cindoruk'un yanıtı bu soruya açıklık getiri- yor: "Eylül ayında okullar açılıyor..." Soru: "Kimi senaryolara ne diyorsunuz?" Yanıt: "Her senaryoyu beğenecek değilim. Hülya Avşar da her senaryoyu beğenmiyor..." Bizde politika böyle yapılıyor... Bir bakarsınız Cem Boyner'in fitili eylül ayında patiar! Bugünlerde moda, Cem Boyner'i yazmak... Sahi Cem Boyner kimdir? Bir işadamı... Televizyonlarda sık sık görmeye başladık... Neler söylüyor? Ben fazla bir şey anlayamadım... 'Takkeli've 'takkesiz liboşlar'çok seviyor Boyner'i... Hiç kimse demokratikleşme paketinden, çağdaşlıktan söz etmiyor... Yazarlar, bilim adamları, sendikacılar hapiste, sesi- miz soluğumuz çıkmıyor... Nerede sendikalar, nerede demokratik kitle örgütleri? Bugün Tanju'nun dramını mı yazsaydım, yoksa lar- kan'ın öyküsünü mü? Ama yine politika yazdım... Dün sabah Sirkeci'den Cağaloğlu'na çıkarken insan- lara baktım... Şöyle dedim. "Burası Afganistan mı, Cezayir mi?" Içim sıkıldı. bunaldım... Ne diyor Cindoruk: "Ara seçim yapılsın." Kıratlıoğlu da yanıt veriyor: "O zaman sen de istifa et..." Bu akşam televizyonlarda neler var acaba? Herhalde Cem Boyner'i izleriz... Ve sorarız: "Cem Boyner, sağcı mı, solcu mu, dinci mi, faşist mi, orta yolcu mu, nedir acaba?" Sınır ötesi harekat PKK'niniki eğitiııı kaıııpıbombalandı Haber Merkezi - Türk Hava Kuvvetleri'ne bağlı uçaklar. teröristlere karşı dün Kuzey Irak'taki Harkuk ve Sinat- Haftanin bölgelerine iki ayn sınır ötesi hava harekatı ger- çekleştirdi. Hava harekatı sı- rasında teröristlerin eğitim kampının tamamen tahrip edildiği. 120'den fazla teröris- tin öldürüldüğü bildirildi. Şı- rnak. Bitlis, Hakkari. Van, Batman ve Sıvas'ta güvenlik güçleriyle çatışmaya giren 2'si kadın 14 terörisı öldürüldü, bir astsubay ve 2 köy korucu- su şehit oldu. AA'nın haberine göre, Ge- nelkurmay Başkanlığı Sözcü- sü Kurmay Albay Doğu Si- lahçıoğlu hava harekatlan ko- nusunda şu bilgiyi verdi: "Türk Hava Kunetleri, Şemdinli'nin güneyinde Irak topraklannda, sınırımızdan yaklaşık 28 kilometre mesafe- de bulunan Hakurk bölgesinde- ki eğitim kampını, 2 ağustos sa- bahı icra ettiği bir hava hake- ratı ile tamamen tahrip etmiş- tir. Harekat sonucu 120'den fazla teröristin öldüğü belirien- miştir. Sınırımızdan yaklaşık 10 kilometre mesafede bulunan Sinat-Haftanin bölgesinde Türkiye'ye geçiş ve eyiem hazırlığı içerisinde olduklan tespit edilen silahlı bir grup te- rörist de icra edilen hava hare- katı sırasında etkisiz hale geti- rilmişrir. 30 teröristin öldüğü, 44 teröristin de yaraiandığı an- laşılnııştır. Her iki hava hare- katı sırasında teröristlere ait çok miktarda silah, araç gerec, muhimmat ve malzeme tahrip edilmiştir." Kurmay Albay Silahçıoğlu, bir başka soruya karşılık da 26 temmuzda Mezi'ye gerçek- leştirilen sımr ötesi hava hare- katında öldürülen terörist sayısının 78 olarak kesinlik kazandığını söyledi. Adana Büromuzun haberi- ne göre, Şımak, Bitlis, Hakka- ri, Van, Batman ve Sıvas'ta güvenlik güçleriyle çatışmaya giren 2'si kadın 14 terörist öldürüldü, bir astsubay ve 2 köy korucusu şehit oldu. Ola- ğanûstü Hal Bölge Valiliği'- nden yapılan açıklamaya göre, önceki gün ve dün Cudi DağYnda 2'si kadın 5, Sanko- nak, Güroymak, Şemdinli, Çatak ve Batman' da toplam 14 terörist öldürüldü.