05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 AĞUSTOS1994 PERŞEMBE CUMHURtYET SAYFA HABERLER Hükümetin önerisi kabul edilirse işçiler alacaklannı 5 ay sonra tahsil edebilecek Işçiye para yerine 6 çek' Boğaz Köprüsü'nde kirlilik ölçümü • tstanbul Haber Senisi - Hava kirlilığinin önemli bir bölümünü oluşturan egzoz kirliliğinin, araçların düzenli bakımıylaenaza indirilebileceği belirtildi. Makina Mühendisleri Odası Istanbul Şubesi'nce Boğaziçi Köprüsü'nde yapdan pilot ölçüm uygulamasında, özellikle eski teknolojinin uygulandığı çoğu yerli araçlann, havayı sınır değerlerin çok üzerinde kirlettiği görüldü. Makine Mühendislen Odası, egzoz gazlannın, tstanbul'daki hava kirliliğinin yüzde 70'ini oluşturduğunu ve bu kirliliğin oİümlere neden olabildiğini belirtti. Erdoğan'dan vize açıklaması • tstanbul Haber Servisi - Istanbul Büyükşehir Beledıye Başkanı Tayyip Erdogan, ABD gezisinden dönüşte.Atatürk Havaalanı'nda yaptığı basın toplantısında, lstanbul'a girişte vize uygulamasının zorunlu olduğuna ilişkin açıklamasının yanlış değerlendirüdiğini söyledi. Erdoğan, dün yaptığı açıklamada, "lstanbul'a göç sorunu yalnızca Istanbul'un sorunu değtldir. Kente girişte vize, çoğu Avrupa ülkesinde de uygulanmaktadır. İstanbul'da ıse merkezi hükümetin gerekli önlemleri almasından sonra uygulanması düşünülebilir. Olay, Osmanlı ya da Avrupa modeli gibi polemik konusu yapılmamalı" dedi. Şehit er toprağa verildi • İSTANBUL(AA)- Dağıtım izin belgesini onaylatmak için geldiğ; Fatih Askerlik Şubesi önünde, önceki gün meydana gelen patlamada şehit olan topçu er Hüseyin Usluca dün. Levent Camii'nde kılanan narnazdan sonra, Edirnekapı Şehitliği'nde toprağa verildi. Erotik filme ses bombası • tstanbul Haber Servisi - İstanbul dün de bombalı bir gece yaşadı. Beyoğlu'ndaki Fitaş Sineması'na konulan zaman ayarh ses bombası "Yumuşak Ten" adlı erotik Türkfilmininoynadığı sırada patladı. Olayın ardından bir ses bombası da sinemanın arka sokağındaki çöp kutusunda patladı.Seyircilerin paniğe kapümasına yol açan bomba hafif hasara neden oldu. Fitaş yetkililerinden alınan bilgjye göre, sinemanın arka kolruklannda, saat 22.45 sıralannda meydana gelen paüamanın ardından az sayıdaki seyirci hızla salondan dışanya çıktı.Patlamalarda ölen ya da yaralanan olmadı. Yayıncıların dayanışması • İstanbul Haber Servisi - Terörle Mücadele Yasası'na göre, para cezalannı ödemedıkleri gerekçesiyle tutuklanan. Ahmet Zengin ile İlyas Burak için dayanışma kampanyası başlatıldı. "Para Cezası Nedeniyle Tutuklu Yaymcılarla Dayamşma Çağnsı" başhkh bir bildiri yayımlayan yayınevi sahipleri Ragıp Zarakolu, Vedat Yeniçeri, Hüseyin Sönmez ve Mehmet Emin Sert; çok sayıda gazeteci, yazar, sendikaa ve bilim adamının düşüncelerinden ötürü tutuklandığını anımsatülar. Kampanyayı destelemek isteyenler, İstanbul'da 5116320,245 16 67 ve 522 37 56 ile Ankara'da 433 9609 numarak telefonlan arayabilecekler. TOKTAMIŞ ATEŞ •Türk-İş, hükümetin 'çekle ödeme'önerisine sıcak bakıyor. Türk-İş Genel Sekreteri Denizer 'Hükümet bu konuyu çok çirkin kullanryor, o nedenle bir an önce anlaşmaya vanlmasını istiyoruz' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) • Kamu sektöründe çalı- şan işçilerin, geçen yıl yapılan toplusözleşmeden doğan dör- düncü diliJm maaş zamlannın ödenmesine ilişkin yöntem ko- nusunda hükümet ile Türk-lş arasında uzlaşma umudu doğ- du. Hükümetin, Türk-lş'e, işçi alacaklan için beş ay sonra ödenmek üzere çek vermeyi önerdiği ve Türk-lş'in de buna olumlu baktığı öğrenildi. Türk- tş'in bugün hükümete ileteceği yanıün olumlu obnası duru- munda, toplusözleşme gereğın- ce ücret artışmı hak eden ışçıle- re çek verilecek ve işçiler ala- caklannı 5 ay sonra toplu ola- Hukumetten Turk-ls'e ödun 46 bin geçici işçi 1 ay daha çalışacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamu kesi- minde çalışan yaklaşık 700 bin işçinin toplusöz- leşmeden doğan alacaklannı ödemeyen hükü- met, tepkileri hafıfletmek amacıyla Köy Hizmet- leri Genel Müdürlüğü'ndeki 46 bin geçici işçinin çalışma sürelenni bir ay uzatacak. Geçici işçilerin bir ay daha çahşacağını müjdelemek için Türk- lş'e giden Devlet Bakanı Esat KıraÜıoğlu, sendı- ka başkanlanna, ekonomi ve siyaset dersi ver- dikten sonra. "tşçiler biziın başunızuı tacı, da- manmızda akan kandır" dedi. Köy Hizmetleri Genel Müdürlügü'nden so- rumlu Devlet Bakanı Esat KıraÜıoğlu, dün Yol- tş Sendikalan Başkanlar Kurulu toplantısının açüışına katıldı. KıraÜıoğlu, burada yaptığı konuşmada, iş- çileri ve işçi sendikalannı överek, ekonominin yoluna girdiğini, terörün de bitme noktasına gel- diğini söyledi. Sendikasız demokrasi. işçisiz de sanayileşme düşünülemeyeceğıni belirten KıraÜ- ıoğlu, "Sendikalaşmayı engeUeyenlerin, bir işçi gibi karşılarındayız" dedi. Koalisyon hükümetinin karşılaştığı sıkıntılar, 5 Nisan İCararlan, ekonomik sorunlar. terör ve bunun karşısmda sendikacılann gösterdiği özve- riler konusunda Türk-fş başkanlanna açıklama- larda bulunan KıraÜıoğlu, şunlan söyledi: "Bize bırakılan iktkiar sorunlan. 8-10 senenin çözülemeyen problemleriyle doludur. Bunun için sıkıntı »erici tedbirler almak zorundaydık. Hükü- metimiz bunu yaparken sevimsiz olacaktır. O se- vimsizliğe biz razıyız. Şu anda en büyük sonın iş- sizlikür. Güneydoğu Anadolu gezimiz sırasında vatandaşlannuz, gittiğiniiz ber yerde iş ve aş isti- yoruudı. Ama üretmeden açılan iş sahalan yeni- deo enflasyona götürür, gerçek manada ürerim şarttır. Kamu iktisadi tesebbüsierinin de en başta proMemieri, üretim ve teknolojideki eksiklik ve bunu Türk işçisinin başına yıkmaknr." Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral de geçi- ci işçilerin aylarca hıçbır sosyal güvence altındaol madıklannı belirterek "Yıllarca çalışan işçiler, 9 ay açlığa ve yoksulluğa mahkum ediunektedir" dedi. rak tahsil edebilecekler. Türk- lş Genel Sekreten Şemsi Deni- zer, hükümetin "çek" önerisine olumlu yaklaştıklannı belirte- rek konuyla ilgili yanıtı bugün vereceklerini açıkladı. Türk-İş yöneticilerinın, dev- let bakanlan Bekir Sami Daçe, Necmettin Cevheri, Esat KıraÜı- oğlu ve Aykon Doğan'la önceki akşam bir araya geldikleri öğre- nildi. Uzun süren görüşme son- rası hükümet, 4. dilim ücret artışından doğan farkm, sözleş- menin yürürlüğe girdiği tarih- ten itibaren 5 ay sonra ödenme- sini önerdi. Konuya ilişkin Cumhuriyet'in sorulannı yarut- layan Denizer, şu anda olumlu bir noktaya gelindiğini belirte- rek şunlan söyledi: "Hükümetin çek önerisini, bir anlamda işin garantiye alınması olarak değerlendirdik. Buna gö- re işçiler, toplusözleştnenin yü- rürlüğe girdiği tarihten itibaren doğacak ücretTarkını 5 ay sonra alacak. Şimdi bizde haziran, temmuz, ağustos gibi aylarda yürürlüğe girecek sözleşmeler var. Hükümetin önerisine göre haziranda sözleşmesi yürürlüğe giren işçiye 1 kasımda ödenmek üzere çek verilecek. Yine aynı şekilde, tenunuz için aralıkta, ağustos için ocak ayında öden- mek üzere çek verilecek. Bir yer- de işi kurtarmak gibi olacak. Sanıyorum anlaşma noktası bu- lacağız. Aslında biz bu konuda kamuoyunu rahatsız etmek iste- miyoruz. Çünkü hükümet bu ko- nuyu çok çirkin kullanıyor. İşçi şunu alıyor, memur şunu alıyor gibi spekülasyonlar yaratılıyor, husumet yaratılmak isteniyor. O yüzden sıkıntüarı da dikkate alarak bir an önce çözümlenme- sini istiyoruz." DemireL İkiteüi Organize Sanayi Bölgesi'nde incelemelerde bulımdu. Demirel, "Hiznıet aş demektir. Hizmet iş demektir, vergi demekrir. Üretim, ihracat demektir' diye konuştu. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) 'Ekonomikpazuyu şişirin'İstanbul Haber Servisi- Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel. ülkenin hizmete ihtiyacı oldu- ğunu belirterek "ekonomik pa- zunun" şışirilmesim ıstedı. De- mirel, "Hizmet aş demektir. Hizmet iş demektir, vergi de- mektir. Üretim, ihracat demek- tir. Benim ülkemin bunlara ihti- yacı var" dedi. Cumhurbaşkanı. dün İkitelli Organize Küçük Sanayi Bölge- si'nde incelemelerde bulundu. Burada, bölgede yaşanan so- runlar hakkında, İstanbul Vali- si Hayri Kozakçıoğlu ve koope- raüf yetkılileri. Süleyman De- mirel'e bnfıng verdi. Cumhurbaşkanı Demirel, ise konuşmasında, Türkiye'de böylesine büyük fazproje bu- lunmadığını. bu yüzden bölge- nin hızla ülkenin hizmeüne gjr- mesi gerektiğini vurguladı. De- mirel, "Türkiye'yi büyük yap- maya çalışan orta sûııf dedi- ğimiz esnaf ve sanatkarlann gü- cünü göriiyorum bu projede. Bu güce olan inancımı ber zaman söylemişimdir" dedi. Proje kapsamında, altyapı çahşmala- n için devletin 280 milyar lira ayırdığını anımsatan Demirel, "Hizmet aş demektir. Hizmet iş demektir, vergi demektir. Üre- tim, ihracat demektir. Benim ül- kemin bunlara ihti\ acı v ar. Güç- lülük sadece pazulan şişirmekle obnaz, ekonomik pazuyu şişir- mekle olur"dedi. Daha sonra, Balkan Tıp Bir- liği'nce, Harbiye Kültür Mer- kezi'nde düzenlenen "23. Bal- kan Tıp Haftası"nın açılış top- lanusında konuşan Demirel, Türk hekimlerinin übbın geri- sinde kalmamak için büyük çaba harcadığını söyledi. Türkiye'de az görülse bile AIDS'e karşı dikkatli olun- masını isteyen Demirel aynca Türkiye'deki çocuk ve genç anne ölümlennin fazlabğına dikkat çekerek sağlık politika- lannı hazırlayanlara büyük gö- rev düştüğünü belirtti. Basın Konseyi, kararını savundu tstanbul Haber Servisi - Basın Konseyi. "temiz medya" tartışmalannın yoğunlaştığı son günlerde, baa gazete ya- zarlan arasında süren taru- şmalar çerçevesinde. özellikle Hürriyet gazetesi yazan Emin Çölaşan'ın "kınanmasına" vö- nelık aldıp baa kararlann. "yanlış bilgilenme" nedeniyle "\anlış anlaşıldığun" açıkladı. Basın Konseyi Genel Sekre- terliği"nden dün yapılan yazıh açıklamada. "Medyada, son günlerdeki tarhşmalar sırasın- da. Basında Uzlaşma BildirisT- ni ihlal edip ermediği tarhşıla- bilecek hayli vazı yayımlandığı halde, Basın Konseyi'nin nîçin sadece Emin Çölaşan'ın yansı hakkında karar verdiğinin tarttşılmakta olduğu görülmüş- tür" anımsatmasına >er venldi. Açıklamada aynca. "Konsey Yüksek Kunılu'nun bir şikayet üzerine. bir y ay ınuı Basında Uz- laşma Bildirisi'ni ihlal etmiş olup olmadığını iiKelemesi için, o yayının ilgili basın organınuı bütününü hedef alıp almadığına bakılacaktır. İki sütun yazan birbirine yönelik saldınlarda bulunduklan takrirde, bu konu ancak ilgilinin şikayeti üzerine ve Basın Meslek İlkeleri'nin tabi olduğu usule göre ele alına- cakrır. Emin Çölaşan ile Meh- met Barlas arasındaki tartışma- lardan bu çerçeve içinde görfi- lenler, o nedenle, yani ilgilikr Basın Konseyi'ne şikayerte bu- lunmadığı için ele aİınmamıştır" denıldı. Açıklamada, oy çok- luğuyla alınsa bile, kamuoyu- na açıklanan kararlann, Basın Konseyi Yüksek Kurulu üyele- ria tarafından desteklendiği dile getirildi. Oğretmeııborsasıresıııeııkapandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'- ndeki illere ataması yapılan, ancak çe- şitli gerekçelerle burada görev yapmak istemeyen öğretmenlerin oluşturduğu 'öğretmen borsası' dün sona erdi. 1200 öğretmenin becayiş için başvurduğu be- lirtilirken Müsteşar Bener Cordan, para ve araba teklif eden kişilerin provoka- törler olduğunu söyledi. Milli Eğiüm Bakanlığı'nın yer değiş- tirmek isteyen öğretmenlere tanıdığı 5 günlük 'becayiş süresi' (karşdıklı yer de- ğiştirme) dün sona erdi. Bu süre içinde Iç Anadolu Bölgesi ülerine 50 milyon, Karadeniz ve Akdeniz Bölgesi ülerine 100-150 milyon değer biçen ve becayiş için pazarlık yapan öğretmenler 'kutsal mesleğe' gölge düşürdüler. Bu arada, Beşevler Şura Salonu'na araba ve para teklifı ilanlannın asümasının provokas- yon olduğu öne sürüldü. Milli Eğiüm Bakanlığı Müsteşan Be- ner Cordan, para karşıhğı becayiş olay- lanna karşı Emniyet Genel Müdür- lüğü'ne ihbarda bulunulduğunu ve mü- fettışlenn görevlendirildiğini söyledi. Cordan, bazı ilanlann incelendiğini be- lirterek "Bunlann çoğu sahte çıktı. Öğ- retmen para ile becayiş yaptıramaz. Bir öğretmenin maaşı bunu karşılamaz. Geçen yıllarda da becayiş yapuıyordu. Ama hiç böyle sorunlar çıkmıyordu. Bu ancak 'sizın öğretmenlerinız bu bölgeye gıtmek istemıyor" imajnu yaratmak iste- yenler tarafından yapılabilir" diye ko- nuştu. Milli Eğitim Bakanlığı panolan ile Beşevler Şura Salonu'nda günlerdir yaşanan karmaşa, "Diyarbakır verilir, Trabzon aİBnr" sesleri, yerini birkaç öğ- retmenin yan yırtılmış ilanlara son bir umutla sağa-sola bakışıyla sona erdi. Yorgunluktan duvarlara, gazete kağıt- lannın üstüne oturan öğretmen ve ya- kınlan becayiş yapamamanın verdiği sıkınüyla, atandıklan illere gitmekten başka çarelerinin olmadığını söylüyor- lardı. Becayiş olayının pazara dökülme- sinin kendileri için son derece utanç ve- rici olduğunu belirten öğretmenler, "öğ- retmenliği ayaklar altma aldılar. Be- cayiş yapacak, parayı alacak, ama istifa edecek. Böyle şey ounaz. Burada gör- düklerimizden sonra insanlığımızdan utandık. Bunlan gördükten sonra öğ- retmenlik yapabileceğimizi sanmıyo- ruz" diye konuştular. Aynı öğretmenler, Şırnak'a 100 mil- yon, Batman'a 50 milyon, Karadeniz ve Akdeniz ülerine 150 milyon lira değer biçildiğini de anımsatarak "Yer değişti- remedik. Ama görev yerlerimize gidece- ğiz. Biraz deneyeUm, eğer uyum sağla- yamazsak mecburen istifa edeceğiz" de- diler. 'Öğretmen borsası'ndaki her renkten ilanlar da dün öğle saatlerinde bakanhk görevülerince indirildi. Grvpteriv* Şirkıtltrt y«mıkli T ftmtksiz, yerım veya tem gi'n ttrlar, < üthtuf jfilltrl. Anadolu liseleriııde herkese ön kayıt HAREM teknemiıle Poyrazkoy'e deniz turu Het tumartesi ve pazar gruplora Rufîiflı Hisarı ndon kolkıs socMO-dcrms 18 00 Rezervosyon ve bilgi için . 0 (212) 251 88 97 Nûfus kâğıdınu kaybettim. Hûkümsuzdür SÜLEYMANBARIS İstanbul Haber Servisi - Ana- dolu liselerine ön kayıt başvu- rulan dün başladı. Bu yü yedek hste yayımlanmaması ve konten- jan açığı kalan okullara isteyen her adayın başvurabilmesi, yük- sek puanlı okullarda yığılmalara neden oluyor. Yetkililer velüere, öğrencinın aldığı puana göre ter- cüı yapmalan önerisinde bulunu- yor. ön kayıt için çok sayıda baş- vurunun yapıldığı Anadolu lı- selerinden biri de istanbul Lisesi. Kayıüar sonrasında 56 konten- jan açığı olduğu bildirilen okul, ön kayıüann Uk günü, velilerin yoğun talepleriyle karşı karşıya kaldı. Okulun müdür yardıması Kadriye Ardıç, u boş kontenjan var, ber isteyen ön kayıt yaptırabi- Br" biçiminde çıkan haberlenn velileri yanıltuğını belirterek. "Ön kayıt için düşük puanlılar da geliyor, burada velileri bilgüendir- mek zorunda kalıyoruz. Biz her- kese ön kayıt yapanz ama düşük ptıanlıların girme şansı yok. Bu tür olaylaria karşılaşnğımızda ço- cuğun girme şansının en yüksek ol- duğu okula ön kayıt vaptırması konusunda veliyi ikaz ediyoruz. Ama "mutlaka yapüracağım der- se' tabii ki yapıyonız" diyor. Yedek liste yayunlamayan Anadolu liseleri'ne, her adayın başvurabUmesi yığıunalara neden oluyor. Tıkır Tıkır Odemek Devlet, memurunu enflasyonun altında perişan etti. Yıllık fiyat artışları yüzde 100'ün üstünde, memur maaş- larındaki artış yüzde 50'lerde. Bahane hazır: Bütçede ödenek yok. "Olmayan birşeyi nasıl verelim?" diye so- ruyor bazıları. Haklılar. Olmayan bir şey verilmez elbei- te. Ama bütçe kanunu, gökten mi indi acaba? Bütçeye koyarsan, "para olur". Bütçe koyamazsan, "para ol- maz"... Biraz sıkıştırınca "halka soralım" diyorlar. Sanki her şeyi ve her zaman halka sorarlarmış gibi... Aynı şey kamu kesiminde çalışan işçilerin sözleşme- den doğan haklarıyla ilgili olarak da yaşanıyor. Birileri devlet adına imza atmış. "Size şu tarihte enflasyon ora- nında zam yapacağız" demiş. Ama şimdi "kıvırıyorlar". "Para yok" diyorlar, "enflasyon azar" diyorlar, "şimdi fedakarlık zamanı" diyorlar. "Fedakarlıkzamanı"... Hiç utanıyorlar mı bunu söyler- ken, hiç yüzleri kızarıyor mu? Kendileri en ufak bir bi- çimde fedakarlık etmeyecekler, başkaları fedakarlık edecek... Hastanelerde yemek çıkmayacak; SSK, işçi emeklilerinin ilaçlarını kısacak, okullara fon ayrılmaya- cak... Ama kendi "lükslerinden" bir milimetre, evet bir milimetre kısıntı yapılmayacak. Bankalar reklam veriyorlar. "Karlanmızı şu kadar art- tırdık" diyorlar. Şu kadar trilyon kar ettik diye övünüyor- lar. Peki ama neyin "pahasına" ve kimin "pahasına"? Eğer fedakarlıksa, neden hep "emekçi kesimlere" yük- lendi bu fedakarlık? Emekçinin sofrasındaki ekmek kü- çülürken, nasıl oldu da kimilerinin sofralarındaki ekmek- ter böylesine büyüdü? Acaba bu bilançolar övünülecek bir şey mi, yoksa tam tersine utanılacak bir şey mi? Maaşlar, ücretler söz konusu olduğu zaman "bütçede para yok". Ama sermaye kesiminin alacakları söz konu- su olduğu zaman, ortada sorun kalmıyor. Üç ay önce çı- karılan, üç ayda net yüzde yüz faiz getiren (yıllık yüzde 406 oluyor) tahvillerin trilyonlarca lira faizi "tıkır tıkır" ödenecekmiş. Sayın Başbakanımız, bir gazeteci arka- daşımıza bu müjdeyi vermiş. Vallahi içim rahatladı. Gö- zümüz aydın olsun, aydınlıklar içinde olalım. Acaba bu konuda bütçede kaynak var mıydı? "Olma- yan şeyi nasıl verelim?" diye sorgu sual eyleyenler, acaba bu faizleri odemek için, "olmayan şeyi nasıl vere- bilecekler?" Doğrusu merak etmeye değer. Hem bunu da halka bir sormak gerekmez mi acaba? Şööyle vurgu- ları uzata uzata, "Bu paraların faizlerini birkaç bin kişiye ödememizl ister misiniz?" diye sorup; sevimli sevimli gülümseseler, acaba halkımız bu soruyu nasıl yanıtiar- dı?.. Bu faizlerle kaç esnafa kredi verilebilirdi acaba? Kaç kişiye iş bulma olanağı sağlanırdı? işçinin memurun pa- rasıyla tasarruf ediliyor da, sermayedarın parasıyla ne- den tasarruf edilemiyor?.. "Faiz oranları çıldırmıştı, başetmenin başka yolu yok- tu" gibisinden bahaneler uyduruyorlar. Doğrudur, faiz oranları çıldırmıştı. Ama şimdi bu çılgınlık sona mı erdi? Birkaç hafta içinde piyasaya 60 trilyon çıktığı zaman gö- recekler faizlerin "çılgmlığının geçipgeçmediğini." Hiçbir hükümetin cesaret edemediği önlemleri aldık- larını söylüyorlar meydan mitinglerinde Ellerinden ne- redeyse tüm demokratik hakları ve örgütlenme özgür- lükleri alınmış emekçi kitlelerin ekmeğini, sermayedar- sofralarına böylesine peşkeş çekmeye hiçbir hükümet cesaret edememişti. Bu bakımdan söyledikleri doğru- dur. Ama eli-kolu bağlı bir boksörle ringe çıkıp dövüş- mekten ne farkı var bu yaptıklarının? Ziraat Bankası'ndan bir "yetkili", zorunlu tasarrufları- nı geri almak isteyenlere geri ödemelerin yapıldığmı söylemiş. Ben herhalde Ay'da yaşıyorum. Yahu, bu ko- nuda kendileri yasa çıkardılar ve kesintilerin yüzde 40'- ına razı olanlara paralarını Haziran 1994 basında ödeye- ceklerini ilan ettiler. (Yani yüzde 60 deve oldu.) Buna rağmen başvuranların çoğu ağustos 1994 sonunda pa- rasını alamadı. Bizim üniversiteden parasmı alabilen tek kişi yok. Ziraat Bankası Beyazıt Şubesi elimize birer kimlik tutuşturdu. "Tasarrufu Teşvik Personel Kimlik Kartı" yazıyor üzerinde. Fiyakalı bir kimlik ama, bir işe yaradığı yok. Zaten arkasında da "Bu kart kimlik yerine kullanılamaz"yaz\yor. Paranızı istediğinizzaman, "öde- me emri yok" diyorlar. Kendi çıkardıkları yasaya rağmen, (şimdilik) tam üç aydır "paraların ustüne yattı" devletimiz. Sermayedar- larımıza bu kadar süre için yüzde yüz faiz ödeyen devlet de aynı devlet. Ve bu devleti yöneten (artık nasıl bir yö- netmekse?) hükümetin ortaklarından birinin kendine "sosyal demokrat" sıfatını layık görmesi, insanı çıldırtı- yor. Biraz utanma olur insanda, biraz insaf olur... Otomotiv ve beyaz eşya sektörü krizi atlatmış. Gözü- müz aydın olsun. Ama bir de "emek kesimi" krizi atlata- bilse ne iyi olacak... Lüks tüketim mallarının ithalatında kısıntı olmamış. Maaşallah talep devam ediyormuş. Ne olmasını bekler- dinizki?Alınteriningaspedilmesininödülünüpaylaşıyor kimileri. Ve "emek" ayaklar altına alınmak istenen ideo- lojisiyle "suskun ve mahzun"... Acaba nereye kadar ve ne zamana kadar?.. ÖSYM Başkanı Özmen: Oğrendlere yeni hak söz konusu değil ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Atilla Özmen, ortaöğre- üm başan puanlanmn yeni- den hesaplanmasıyla, binlerce kişiye ek kontenjan tanı- nmasının söz konusu ol- madığını belirterek yalnızca postada kaybolan Karabük Teknik Lisesi'nin ortaöğretim başan puarumn yeniden he- saplandığını söyleyen Özmen "İtirazlar sonucu her yıl orta- öğretim başan puanı konusun- da, yeni hesaplamalar yapıyo- nız. Kılavuzdâ sınava kadar or- taöğretim başan puanlannı göndermeyenlerin puanlanmn 20 kabul edileceğini duyurduk. Buna karşın Zonguldak Kara- bük Teknik Lisesi'nden hiçbir öğrencinın ortaöğretim başan puanı bize gelmedi. Yapüan ya- zışmalar sonunda, bu okulun puanlanmn postada kay- boMugu öğrenildi. Velilerin ve öğrencilerin başvurusu ile bu öğrencilerin puanlannı yeniden hesaplıyonız."dedi. Yeni hesaplamanın hiçbir zaman binlerce öğrenciye ek kontenjan olanağı yaratma- yacağına dikkat çeken Öz- men, Karabük Teknik Lisesi'- nden üniversiteyi kazanama- yan öğrencilerin ÖYS puan- lannın tekrar hesaplandığmı, bunlann arasında da üniversi- te kazanan öğrencinin çıkmadığını açıkladı. PKK yandaşları 10 Alman polisini yaraladı Haber Merkezi • Almanya'- nın Freiburg kentinde, yasadışı bölücü örgüt PKK yandaşlan ile polis arasında çıkan çatışma- da, 10 polis yaralandı, olayla il- gili bin Alman 3 kişi gözaltına abndı. Almanya'nın Hannover kentinde 24 eylülde yapıhnak ıstenen"3. Halim Dener Kürt KültürŞenliği"ne izin verilmedi. AA'nın haberine göre Freiburg yerel mahkemesi, yasadışı bölü- cü terör örgütü PKK'yi sim- geleyen bayrak, afış ve sem- bollerin taşınmaması şartı ile bölücü örgüt yandaşlanna gös- teri izni verdi. Başlangıçta şart- lara uyan gösterioler, daha son- ra bölücü örgüt PKK'yi temsil eden bayraklan açarak, slogan- lar atülar. Bunun üzerine goste- riciler ile polis arasında çatışma çıktı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle