Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS1994 ÇARŞAMBA 12 KULTUR Marlon Brando, otobiyografisini yayımlıyop • NEVVYORK(AA)- Hollywood'un efsanevi yıldızlardan Marlon Brando otobiyografisini yayımJamaya karar verdi. Ünlüyıldızın otobiyografisinin yayımlayacak Random House yayınevi, "Brando; Annemin bana öğrettiği şarkılar" adı verilen otobiyografik eserin 7 eylülde piyasaya çıkacağmı belirtti. Menekşegözlü yıldız Liz Taylor ile zamanında büyük bir aşk yaşamış olan Brando, şimdiye kadar kenisi ve çocuklannjn selameti için hep sessiz kaldığını söyleyerek, "Ancak şimdi 70 yaşındayım ve çocuklanmın masallan gerçeklerden ayırt edebilmesi için yaşam öykümü tüm çıplakhğıyla yayımfamaya karar verdim" dedi. Aziz Nesinr ODTÜ Mezunlan Derneği'nde • Kültür Servisi - ODTÜ Mezunlan Derneği'nin ayjık kitap sohbetleri sürüyor. ODTÜ Mezunlan Derneği'nin bu ayki konuğu ise Aaz Nesin olacak. Perşembe günü saat 19.30'da gerçekleşecek olan toplantıda Nesin, "Bir Tutam Aydınlık" adh kitabı üzerine okurlanyla söyleşecek. Toplantı ODTÜMezunlar Derneği İstanbul Şubesi "Baraka"da izlenebilir. (Yeni Krizantem sok. no:81 tç Levent/ İstanbul) 'Elde Yuvarlama Hikayeler' • Kültür Servisi - Tiyatro ve televizyon için oyun ve senaryolar yazan Gürcan Türeci'nin ilk öykü kitabı 'Elde Yuvarlama Hikayeler' Logos Yayınlan tarafındanyayımlandı. 1986 yılında Ortaoyuncular'ın amatör kolu olan Nöbetçi Tiyatro'da tiyatro çalışmalanna başlayan Gürcan Türeci. 1993 yıhnda Ortaoyuncular'ın ana kadrosuyla "Köhne Bizans Operası'nda rol alarak profesyonel oldu. Demet Akbağ, Necati Bilgiç ve Zeki Alasya - Metin Akpınariçin televizyon skeçleri yazan Türeci, 1992 yılında Levent Kırca Tiyatrosu"nda sahnelenen 'Hangi Yüzle" adh oyunun birinci perdesini yazdı. Halk Eğitim Seminerleri sona epiyop • Küitür Servisi - Çağdaş İstanbul Platformu ve Beşiktaş Belediyesi'nin ortakiaşa düzenlediği halk eğitim seminerleri dizisi cuma günü sona erecek. Çeşitli konularda uzman kişilerin verdiği seminerler ücretsiz olarak Beşiktaş Evlendirme Dairesi'nde gerçekleştirildi ve hallan ilgisini çekti. Seminerler kapsamında son olarak bugün saat 17.30'da Eflatun Nuri Erkoç'un karikatür, saat 19.00'da Tabipler Odası'nın çevre ve sağhk konulu seminerleri izlenebilir. Vakko'da öğpetim elemanlarının sergisi •ANKARA(AA)- Üniversitelerin güzel sanatlar fakültelerine bağh resim ve heykel bölümleri öğretim elemanlannın yapıtlanndan oluşan sergi, 1 eylül perşembe günü Vakko Sanat Galerisi'nde açılacak. Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü öğretim elemanlanndan Atilla Atar, Halim Çeliker, Abdullah Demir, Bilgehan Uzuner ve Ali İsmail Türemen'in yapıtlanndan oluşan sergi, 30 eylüle kadar başkentli sanatseverlerle birlikte olacak. Ahmet Polat:'Okullar ticarettıane değildip' • İSTANBUL (AA) - Kitapçılar Birliğı Başkanı Ahmet Polat, okullann eğitim ve öğretim yapılan yerlerolduğunu belirterek, buralarda kitap, kırtasiye ve her türlü okul malzemesinin satılmasının önlenmesini istedi. Polat, yaptığı yaah açıklamada, okullarda ticaret yapıhnasının kamu vicdanını rahatsızettiğini kaydetti. Okullarda bu tür faaliyetlerin kimi kez öğretmenlerin kendi adlanna, kimi kez de okul aile birlikleri ya da kooperatifler adına yürütülen bu ticari faaliyetlerin yasal olmadığını ifadeetti. Polat, şöyle devametti: "Adı kooperatif olan, ama Kooperatifler Yasası'na tabi olmayan bu kuruluşlann sokaktaki seyyar satıadan farkı yoktur. Fatura kesmezler, KDV ödemezler, elde edilen kazancın vergisini vermezler. Bu özellikleriyle okul kooperatifleri, kayıt dışı ekonomiye birer örnektir. Öğretmenlerin'Vergi ödemek vatan borcudur' özdeyişini öğrencilerine öğretirken, uygulamada tersini yapmalan çelişkidir. Okullanmız ticarethane değildir. Ders kitabının satılacağı yer kitapçı, okunacağı yer okuldur." Devlet Tiyatrolan'nda yeni sezon 'Sanata Evet' kampanyasıyla Bursa'da açıldı Var olabilmek için tiyatro.., ECE TEMELKURAN BURSA-Devlet Tiyatrolan'nda "Sanata Evet" kampanyası ile bir- likte başlayan sezonun açıhşına Bur- sa Devlet Tiyatrolan ev sahipliği yaptı. "Bütün dünyanın bir sahne ve bütün insanların da birer oyuncu" ol- duğu anımsatılarak açılan perdeler- de bu yıl, yeni bir yönetim biçiminin ve tutkulu insanlann soluklannı du- yacağız. Bursa'da güneş batıyor. Yerkabu- ğunun görkemli kayalıklanndan bi- rinde, insanın en çaresiz ve en küçük olduğu yerde dönüştürmenin ve sev- menin yazısı yaalıyor: "Sanata Evet!" Işıl Kasapoğlu'nun yönetliğı, çevre tasanmını Hakan Dündar'm yaptığı "happening"le Devlet Tiyat- rolan bu yıl. en görkemli açıhşla- nndan birini gerçekleştirdi. Ahşılmış resmi konuşmalan ve repertuvar açıklamasını redderek bu kez, ya- ratıcılığındoruk nok tasıolan"happe- mng"le sezonuna başlayan Devlet Tiyatrolan, önümüzdekı dönemde gerçekleştireceği etkinhklerin de ipucunu verdi. Bölge müdürleri katıldı Yöneticiler düzeyinde koordinas- yon toplanülannın düzenlendiği açıhşta vurgulanan, bütün sezonuna yayılacak olan "Sanata Evet" etkin- likleriydi. Bütün bölge müdürlerinin ve Devlet Tiyatrolan Genel Müdür Vekiü Tamer Levent'in katıldığı ko- ordinasyon toplantılannda yoğun olarak, bölgelerde ve genel müdür- lük düzeyinde "Sanata Evet" kam- panyası etkinliklen tarüşıldı. Kampanyaya ilişkin ilginç öneri- ler geliştirilirken bütün bölgelerde kampanya çerçevesinde yapılan çalışmalara ilişkin bilgi verildi. Kampanyanın yaygmlaştınhnasını amaçlayan etkinlerden bazılan şöyle sıralanıyor: Gazete toplama kampanyası Izmir Devlet Tiyatrosu Müdürü Cengiz Yıhnaz "Sanata Evet" slo- ganını bütün tiyatro izleyicilerinin yanı sıra İzmir'deki bütün kesimlere ulaştırmak için, Camel Sigara Fab- rikası ile anlaşarak 5 deveyi tanıtım kampanyasına katacak. Yılmaz'ın baştırdığı "Niçin Tiyatro? Birbirimi- ze Dokunabilniek İçin" yazılı t-shirt- ler, bütün bölge müdürlüklerine dağıtılacak. Aynca, uçaklarla kam- panyayı tanıtan bildiriler dağıtmayı planlayan Yıhnaz, "Sanata Evet" kampanyası çerçevesinde haarla- nan afişlerle, Ege Bölgesi'nin bütü- nüne ulaşmayı amaçhyor. Toplantıya katılanlardan Diyar- bakır Devlet Tiyatrosu Müdürü Ha- Bölge müdürleri kampanyaya ilişkin ilginç öneriler geliştirdi. İzmir'de 5 deve tanıtım kampanyası amacıylakullanılacak.'Niçin Tiyatro? Birbirimize Dokunabilmek İçin 'yazılı tişörtler ve uçaklarla bildiri dağıtılacak. Diyarbakır Kalesi'nin surlanna 'Sanata Evet' yazılacak. Görkemli açılışa ev sahipliği ya- caklannı belirten Özkula, yeni yöne-kan Çimenser ise, Diyarbakır Kale- si'nin surlanna "Sanata Evet" yaa- lacağını söyledi. Olağanüstü Hal Bölgesi sınırlan içinde kalan ve ol- dukça zor koşullann yaşandığı Di- yarbakır'da Devlet Tiyatrolan'nm temsilciliğini yapan Çimenser, kam- panyanın bütün bölgeler düzeyinde gerçekleştirilecek olan etkinliklerine de katılacak. Repertuvan bölgenin koşullanna ve bölge insanın yapısını da gözönünde bulundurarak belirle- meye çalıştıklannı belirten Çimen- ser, Diyarbakır'da tiyatronun öne- pan Bursa Devlet Tiyatrosu Müdü- rü Bora özkula da, "Sanata Evet" kampanyası çerçevesinde Bursa'da dağ yürüyüşleri, söyleşiler. sempoz- yumlar düzenleyeceklerini belirte- rek sezon boyunca yapacaklan bü- tün etkinlikleri, bu kampanya başhğı altında düzenleyeceklerini söyledi. Izleyicilere, tiyatroya yalnız oyun izlemek için değil "birbirimize doku- nabilmek ve var olmak' ıçın gelınebi- leceğini anlatmak istediklerini söyle- tim bıçimiyle çok daha verimli çalı- şmalar yapmayı planladıklannı be- lirtti. En uzun tiyatro tarihi olan kentlerden biri olan Bursa'daki Devlet Tiyatrolan'ndan yönetim bi- çiminde başlatılan değişikliklerin daha şimdiden birçok olumlu etkisi olduğunu anlatan Özkula, bundan sonraki çalışmalannda Devlet Ti- yatrolan'nda bir gelenek ve çalışma yöntemi olan özerklik ve demokra- siyi yaygınlaştırmaya çalışacak- lannı, böylelikle hem bütün insanla- mine değinerek, "Gûzel yaşamak adına çok az şeyüı yapılabildiği şehir- de, insanların var olinasını sağlaya- bilecek çok az şeyden biritiyatro.Bu yüzden insanları, teker teker tiyatro- ya getiriyoruz bazen. Kişilerle tek tek ilişki kurarak tiyatro izleyicisi yarat- maya çaltşıyoruz. Ancak bu aşama- da, tiyatronun evrensel aniamdaki düzeyini korumaya da çalışıyoruz. Bir komedi oynuyorsak, Macbeth'- den de ödün vermhoruz" dedi ven Özkula. "Fuayeyi oyundan bir saat öncesinden açacağız. Bövlelikle insanlar birbirteriyle korkusuzca iliş- ki kurmak için tiyatroya gelecekler. Çünkü tiyatro, insana kim olduğunu anlatır. Insan kendini anlamlandır- mak için gelir. Tiyatronun bu ana iş- levini anlatmak için, tiyatroyu yalnız o gece oynanacak oyunla değil bütün önceki ve sonraki etkinliklcriv le de- ğerlendireceğiz" dedi. Oyunlan birer tartışma platformu olarak kullana- ra hem de kurumlara ömek olacak- lannı belirtti. Devlet Tiyatrolan Genel Müdür Vekili Levent de, artık sanatın bires- tetik birikim ile anlatılması ve tanımlanması gerektiğini söyleye- rek, bu nedenle artistik bir kampan- ya başlattıklannı, "Sanata Evet" kampanyasının bu bilinçle yaygı- nlaştınlmaya çalışıldığını söyledi. Levent, kampanyanın öncelikle in- sanlan tiyatroya davet ettiğini. son- rasında birlikte olunmakla birçok şeyin ortaya koyulabileceğini belirt- ti. İlk aşamada yalnızca tiyatroya "dikkat çekmek ve ilgi uyandırmak" amaanı taşıyan kampanyanın, se- zon içinde gittikçe yoğunlaşan ve düzeyi yükselen bir etkinlikler bütü- nüne dönüşeceğini söyledi. Levent, bütün bu düşünceleri ve aynı doğ- rultuda yapılacak çalışmalann temel ilkelerini belirleyen "Niçin Sanata Evet?" başlıklı broşürün bütün bölgelerde olabildiğince büyük bir kitleye ulaştınlacağını da sözlerine ekledi. Devlet Tiyatrolan'nm yap- mayı planladığı çalışmalar için ek bir mali kaynağa gereksinimi oldu- ğunu söyleyen Levent, gazete topla- ma kampanyası başlatacaklannı da açıkladı. Şimdiden bir kamyon gazete topladıklannı açıklayan Le- vent, bundan sonraki dönemde bü- tün resmi ve özel kuruluşlarla iletişi- me geçerek, gazete alacaklannı, bu yolla ek brr parasal kaynak edıne- ceklerini belirtti. Kayalıklarda bir oyun "Bütün dünya bir sahnedir. Ve bü- tün insanlar birer oyuncu". Devlet Tıyatrolan'nın bu yıl benimsediği ve bütün calışalannda temel ilke edin- dığı U'illiam Shakespeare'in bu sözü açılışm en görkemli bölümü olan ka- yalıklardaki "happening" ile somut- iandı. Işıl Kasapoğlu'nun yönet- menliğini yaptığı "happening"'in çevre düzenlemesıni Hakan Dündar gerçekleşürdi. 30'un üzerinde oyun- cunun rol aldığı happening, bir dağın içinde, yaklaşık 200 metre yüksekliğindeki kayalıklarda ger- çekleştirildi. Shakespeare'in baa oyunlanndan bölümlerin yer aldığı kolaj niteliğin- deki çahşma, seyircileri gitgide tam ortaya koyan ve her yerde her an bir oyunun başlayacağını duyumsatan bir çalışmaydı. Kayalıklardan dökülen kanlar, dağdan yuvarlanan mankenler, bir- den bitiveren beyaz güvercinler, küçük sanşın kız çocuklan, flütün büyülü sesı ve diğer ögelerle güneşin batışını kutlayan happening'in en başında kayalıklann tepesinden inen bir dağcının kayalıklara "Sana- ta Evet" yazmasıyla Devlet Tiyatro- lan bu yıl, en özgün sezonunu açü. Oyunun sonunda uçurulan beyaz güvercinler de Devlet Tiyatrolan'- nm bu yıl vereceği banş ve sevgi ileti- lerinin ilkiydi. Devlet Tiyatrolan'nda genel mü- dürlük düzeyinde süren krizden uzak ve kurumun edindiği demok- ratik ve özerk yapının verimli bir göstergesi olan sezon açılışı. Devlet Tiyatrolan'nm bütün bölge müdür- lüklerinde yapılacak çalışmalann verimliliğine ilişkin bir ipucu verdi. Özdemir: Ben tiyatrodan anlamamKültür Servisi - Bakırköy Belediye Meclisi'nin 18.08.1994 tarihli karany- la kabul edilen Bakırköy Belediye Ti- yatrolan yönetmelik değişikliği tartış malara yol açarken. Bakırköy Beledi- ye Başkanı Ali Talip Özdemir, önceki gün bu konuda tiyatrocularla görüştü. TODER adına Halil Doğan, TO- BAV adına Orhan KurtuMu, İŞTİ- SAN adına da Başar Sabuneu ve Bur- çin Oraloğhı'nun katıldığı toplantının sonucuyla ilgili her iki taraf da olumlu konuştu. Burçin Oraloğlu, "Bakırköy Beledi- ye Tiyatrolan adına iyi şeyler olacak" derken. Ali Talip Özdemir de yönet- melikte bir takım hatalar olduğunu, ancak el birliğiyle düzeltileceğini be- lirtti: "Yeni yönetmelikte bazı hatalar olduğunu söyledi arkadaslar, ama eski- sindeıı de şikayetler vardı. Şimdi bu der- nekler bir araya gelip yeni bir yönetme- lik yapacaklar. Ben mühendisim, tiyat- rodan anlamam, sadece destek veririm. tstediğim, çok seyircisi olan bir tiyat- ro". Bu arada, Bakırköy Belediye Tiyat- rolan'nın yeni yönetmeliği tepkiyle karşılandı. Beyoğlu Platformu. yeni yönetmeliğin tiyatro tarihinde eşine rastlanmayan ganpliklerle dolu oldu- ğunu; ödenek verenin, tiyatronun fiili yöneüciliğini, mesleki uygunluk gözet- meksizin üstlendiği bir başka örnek olamayacağını belirtti: "Söz konusu yönetmeük, Bakırköy Belediye Baş- kanı'nı tiyatronun fiili vöneticisi olarak tayin etmekte, V önetim Kunılu'nun do- ğal başkanı saymaktadır. Aynı \önet- melik, Belediye Başkanı'nı Disiplin Ku- rulu Başkanı ve en önemlisi doğrudan ita amiri olarak da göre>lendirmekte- dir. Yönetmeliğin 21 .maddesi. kurum sanatçılarınuı Belediye hizmetlerinde çalıştırılabilmesinin önünü açmaktadır. Aynntılanna inildikçe dehşet verici ve hukuk dışı bir görümim arzeden bu yönetmeliğin, derhal, işleme konul- maksızın iptal edilmesi gerekmekte- dir". Beyoğlu Platformu, Bakırköy Beledi>esi yöneticilerinin Bakırköy'- ün sahibi olmadığını vurgulayarak, "Temsil >etkisi alnuş, Bakırköy halkı adına görev üstlenmiş teknik kişiler" olduklannı anımsattı: "Mesleki uz- manlık alanlarına fütursuzca müdahale edneye, bir tür tiranlık oluşturmaya yeltenerek amacım aşan davrantşlar içine girerek tehlikeli bir sürecin önünü açmakladırlar." Edinburgh Festivali'nde 'Osmanlı İmparatorluğu'ndan Görüntüler' sergisi ilgi çekti Deneyimlerî konu edînen yapıtlarKültür Servisi - Edinburgh Festivali çerçevesinde gerçekleştirilen sergiler bu yıl büyük ölçüde Alman romantik- leri ile Fransız empresyonistlerine ay- nlsa da, Osmanlı tmparatorluğu'na ilişkin yapıtlarla tskoç sanatını da içe- riyor. Edinburgh Festivali'nde İskoç sa- natçılara adanmış yapıtlardan oluşan birkaç serginin yer alması doğal karşı- lanırken, Osmanlı tmparatorluğu bir sürpriz oluşturuyor. Aslında 'Visions of the Ottoman Ejnpire - Osmanlı İmparatorluğu'ndan Görüntüler' sergisinin, Türk yaşam tarzı ve sanatına adanmış, Osmanlı împaratorluğu'nun Batıb sanatçılar tarafından nasıl algılandığını göstere- cek büyük bir sergiyle aynı zamanda gerçekleştirilmesi düşünülmüştü. Bu sergi ertelendi. Ancak Louvre'da bu yıl gerçekleştirilen 'Egyptomania' ser- gisi Edinburgh'da yineleniyor. En pahalı yapıt Poynter'ın 'Osmanlı împaratorluğu'ndan Gö- rüntüler' ile 'Egyptomania'da ortak yapıtlar var. Bunlardan biri E. J. Poy- nter'ın 'Israel in Egypt' adh yapıu. Bu resim yaşayan bir ressamdan satın ah- nan en pahalı yapıt olma özelliğini taşıyor. Sergide yer alan en canh re- simler ülkelerin ve insanlann deneyim- lerini konu eden yapıtlar. Bunlann arasında Holman Hunt'ın Ortadoğu'- ya yaptığı geziler sonucu ortaya çıkan yapıtlar, John Frederick Lewis'in Ka- hire'de uzun süre yaşadığı süre içinde ve daha sonra yapüğı, 19. yy. ortalan- nda Mısır'ı yansıtan resimleri bulunu- yor. Aynca VVHkie'nin Osmanlılara ilişkin İconulan içeren etkileyici yapı- tlan da sergide yer alıyor. Serginin en önemli yapıtlan arası- nda Fatflı Suhan Mehmet'in BeUini ta- rafından yapılan portresi ile 19. yüzyıhn rakip Fransız ressamlan De- lacroix ve Ingres'in Doğu'yu yan ger- çek yan mıtleştırilmiş olarak yansıtan resimlen bulunuyor. İskoç sanatçı- lann yapıtlannı içeren üç sergiden en çarpıası ise 'The Colourist Legacy' adını taşıyor ve Edinburgh kentinin sanat koleksiyonundan seçilmiş, 1890'lardan günümüze belirgin bir sü- Serginin en önemli yapıtlan arasında Fatih Sultan Mehmet'in Bellini tarafından yapılan portresi ile 19. yuzyılın rakip Fransız ressamlan Delaeroix ve Ingres'in Doğu'yu yan gerçek yan mitleştırilmiş olarak yansıtan resimleri bulunuyor. rekliliği gözler önüne seren 70 yapıttan oluşuyor. 20. yüz>ılın başından itiba- ren ünlü Peploe, Cadell, Hunter ve Fer- gusson dörtlüsünün yapıtlan dikkat çekiyor. Edinburgh Festivali'nin üyatro bö- lümü ise Fransız-Kanadab yönetmen Robert Lepage'in sahneye koyduğu Seven Streams of the River Ota' adlı oyunuyla açıldı.Oyunun başında öno- yun niteliğinde, karşılık görmeyen aşkın nasıl savaşa ve atom bombasına yol açtığını gösteren bir kukla oyunu var. Yaşlı bir Japon imparatoru, güzel bir kızla birlikte olmak istiyor. Ancak yatakta başansız olunca. iktidarsızbğı yüzünden kızı suçluyor. Sonra koca- kan ilaçlan hazırlayan bir kişi impara- torun emriyle cınsel arzu veren mad- delen kanştırarak genç kız için orgaz- ma yol açarak patlayan bir madde icat etmek üzere işe ko>r uluyor. Lepage, bu önoyunla izleyiciye Hiroşima ile aşk arasında belirsiz bir bağlantı olduğu- nu göstermek istiyor. Ota, oyunun büyük bir bölümünün geçtiği Hiroşima kentinin ortasından akan bir nehir. Genç bir Fransız Ka- nadalı sanatçı olan Pierre (Eric Bemi- er), bir zamanlar atom bombası kur- banlannın oturduğu, ancak şimdi 60 yaşındaki Çek Yana'nın (Ghislaine Vincent) sahibi olduğu evde bir oda ki- rahyor. Oyunda, sonunda Pierre ve Yana'yı yatağa sürükleyen bir cinsel çekim hüküm sürerken, Japonya'da hayat pahahlığı gibi konulara ilişkin, dramatik açıdan pek önem taşımayan diyaloglar yer alıyor. tkinci perdede, sahnede aynalar be- liriyor. Çoğu müzik aletleri taşıyan. 1940'h yıllann giysileri içindeki kadın ve erkekler, yerde yatan bir bedenin üzerinden atlayarak koşuyorlar. Adı- mlan giderek hızlanıyor. Bu sahne, Ja- na'nın bir düşünü oluşturuyor ve onu sarsan anılan kapsıyor. Araalar oyunda sürekli yinelenen' motif oluş- turuyor. Önoyunda genç kız, impa- ratora çirkinliğini göstermek için küçük bir ayna kullanıyor. Jana'nın küçük bir kızken Nazi kampında hap- soluşunu anımsadığı sahnede de ayna- lardan yararlanılıyor. Yatak odasın- daki aynada kendine bakan 60 yaşı- ndaki Yana birdenbire 11 yaşındaki halini görüyor. Lord Leighton'ın 'Büyük Şam Camii'nin tçinden Parçalar' adlı yapıtı. Erensya Sefaradi Müzik Topluluğu'nun konseri bu akşam Aya Irini'de Kültür Servisi-Erensya Sefaradi Müzik Topluluğu'nun konseri bu akşam saat 19.30'da Aya İrini'de dinlenebilir. Erensya Sefaradi Müzik Topluluğu; gitarda David Koen V anarocak, klavyeli çalgılar- da Eli Meriç, vunnalı çalgılarda Gery Erdemanar ve vokalde Sara Yanarocak'tan oluşuyor. Kendi- leri de birer Sefarad olan topluluk üyeleri, geleneksel Sefarad yön- tem ve normlanna uygun olması- na özen göstererek meydana geür- dikleri özgün şarkılannın sözlerini kendileri yaayor, beste ve düzen- lemeleri de genelde gitarist David Koen Yanarocak yapıyor. Bilindı- ği gibi Sefaradlar 15. yüzyıl sonla- nnda, İspanya ve Portekiz'den kovulan ve büyük bir çoğunlukla OsmanhTürk topraklanna sığınıp yerleşen İberik Yanmadası kökenli Yahudilerdir. Aya İrini konserlerinde tamarru özgün eserlerden oluşan 25 şarkılık bir repertuvar sunacak olan Erensya Sefaradi Müzik Topluluğu, bundan önce "Galata Şenlikleri" kapsamında, tarihi Galata Kulesi önünde ve Kınm Kilisesi'nde iki, Şişli Belediyesi'- nin düzenlediği etkinliklerde ve aynca tarihi Yerebatan Sarnıcı'- nda bir konser vermişti. Geleneksel Sefarad müziğini ge- niş kitlelere tanıtmak amaanı taşı- yan Erensya Sefaradi Müzik Top- luluğu, son olarak Kadıköy Kül- tür Sanat Merkezi'ndeki konse- rinde kalabalık bir dinleyici toplu- luğuna çalışmalanndan örnekler sundu. Ekim ayı içinde Avusturya Kül- tür Ofısi etkinlikleri çerçevesinde bir konser vermeyi planlayan Erensya Sefaradi Müzik Toplulu- ğu'nun "Dos Kandelikas" adh 12 şarkılık bir albümü bulunuyor. Topluluk, yeni şarkılannı topla- yacağı iki albümün de hazırh- klannı sürdürüyor. Başkent sinemalannda komedi fılmleri ağırlıkta ANKARA (AA) - Başkent si- nemalan sıcak yaz aylannın son günlerini yaşarken, Ankarah sine- maseverleri bırbırinden güzel kome- di filmleriyle ağırlıyor. Geçtiğimi hafta "Wayne's VVorid 2" ile başla- yan kahkaha tufanı, bu hafta da "An- gje" ve "Maverick" ile devam edi- yor. İlk bölümünde kendi televizyon istas>onlannı kuran iki kafadar Wayne ve Garth'ın maceralannı an- latan "Wayne's Workl" iki yıl ara- dan sonra tekrar izleyicilerle birlik- te. Ikınci bölümünde işlen büyütüp kasabalan olan Aurora'da. ünlü rock festivali "Woodstock"ın bir benzeri olan "Waynestock"ı düzen- lemeye karar veren VVayne ve Garth. rock festivali düzenİemenın şaşırtıa zorluklannı keşfederken. bir yandan da kendilerini birbirin- den olayb aşk hikayelerinin ortası- nda buluyorîar. 121 dolar hasılat ABD'de 121 milyon dolar hasılat \apan ve müzikleri albüm listelerin- de haftalarca bir numarada kalan filmde, Mike Myers ve Dana Car- vey başrolleri üstleniyorlar. Stepben Surjik'ın yönettiği film- de, Kim Basinger, Drew BaiTymore gibi ünlü oyunculann yanı sıra. dün- yaca ünlü Rock topluluğu Aeros- mith'in üyeleri de fılme konuk olu- yor. Her karesi birbirinden komik ve şaşırtıcı görüntülerle dolu film, Met- ropol Salon H'de izlenebilir. Ankara'da 26 ağustostan itibaren yepyeni bir komedi filmi gösterime girecek. "Thelma and Louise" fıl- miyle şöhretinin donık noktasma ulaşan ünlü oyuncu Geena Davis'in başrolünü üstlendiği "Angie", aldığı olumulu eleştirilerle göz doldu- ruyor. Daha önce ünlü şarkıcı-akt- rist Madonna için düşünülen "An- gie" tiplemesinde Geena Davis üs- tün bir oyunculuk yeteneği sergili- yor. Avra Ming'in "Angie I Says" adlı romanından uyarlanan fılm. sıra- dan bir bilgisayar dergisinde çahşan Angie'nin. yaşamın getırdiği hayal kınklıklannın üstesinden gelmeye çahşırken, kanşık aşk ilişkilerine girmesinı konu alıyor. Özellıkle Da- vis'in 9 ayhk hamileyken yılbaşı par- tisinde Noel Baba kıyafetiyle apla- ma ve ilgi çekici doğum sahnesiyle zihinlerde yer eden fılmin yönet- menliğini \1artha Coolidge üstleni- yor. Jodie Foster 'un başansı Hollywood Pictures'in daha önce 70 milyon dolan aşan filmi Moonst- ruck'ın hasılat başansına ulaşması beklenen "Angie", MegapoJ'de izle- nebilir. Başkent sinemalanndaki üçüncü komedi filmi ise ünlü aktör Meİ Gib- son ile Oscar ödüllü sanatçı Jodie Foster'ın rol aldığı "Maverick". Yönetmenliğini Richard Donner'- ın yaptığı filmde, her rolün alündan başanyla kalkmasıyla tanınan ve "Kuzulann Sessizliği" fılmiyle Os- car'a layık görülen Jodie Foster üs- tün bir performans sergiliyor.