Katalog

17 AĞUSTOS1994ÇARŞAMBA CUMHURfYET SAYFA HABERLER Otobûste şüpheli çanta • tstanbul Haber Servisi - Zeytinburnu-Beyazıt seferini yapmakta olan, IETT'ye aıt bir otobûste unutulançanta vatandaşlar arasında paniğe yol açtı. Polisin müdahalesi sonucu bomba bulunmadığı anlaşılan çantanın içinden elektrikü kahve makinesi çıktı. (Fotoğraf:AYKUT KÜÇÜKKAYA) Sahte vize operasyonu • İSTANBUL(AA)- İstanbul Mali Şube Müdürlüğü'nün düzenledıği operasyonlarda, Kunuluş'taki bir matbaa ile Beyoğlu'ndaki birevde ] 70 adet sahte İngiltere vize pulu, 185 adet deneme vize pulu, "British Conculate General İOI" ibareli ve motifli soğuk mühür, çok sayıda sahte pasaport ile belge ele geçırildı. Matbaa sahibi Hikmet Çilekar ile basım ve piyasaya işıni üstlenen M. Cüneyt Açmazlale ve Halit Banş yakalanarak gözaltına alındı. Şebekeye üye Mehmet Korsan'ın ıse arandığı belinildi. Çocuklar evi yaktı • tSTANBUL (AA)- Pendik Dumlupınar Mahallesi'nde, 3-4 çocuk. Gözdağı Caddesı, Toros Sokak, 60 numarada bulunan Mehmet Kızmaz'a ait birevin kömürlüğünde yaküklan ateşin eve sıçraması yüzünden, tek kath ahşap binanın tamamen yanmasına neden oldular. Cezaevi cinayetinin duruşması • İSTANBLL(AA)- Bayrampaşa Cezaevi'nde, 5 kişinin boğularak ve şişlenerek öldürülmesiyle ilgili 6 kişi hakkında, 5'er kez idam talebıyle açılan davaya sürüyor. Eyüp 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmaya, Y.C. (17) adh sanık kaüldı. Zafer Erdoğan. İsmet Ateş. Caner Gökçe, Erdoğan Sezer ve Alpaslan Özkan adh dığer sanıklar ise başka cezaevıne nakledıldiklen içın duruşmaya katılamadılar. Suçsuz oldugunu söyleyen sanık Y.C.'nin tahliyeisteği reddedildi. Kaptan pilot öldö • tstanbul Haber Servisi - TH Y kaptan pılotlanndan Doğan Kızılyallı, önceki gün İstanbul-Telaviv-Antalya seferini tamamladıktan sonra, kalmakta olduğu Antalya Altis Otel'de geçirdiği kalp krizi sonucu öldü. Kızıryalh'nıncenazesi, bugün saat 11 00'de, Türk Hava Yollan Pilotlan Demeği (TALPA) önünde yapılacak törenin ardmdan, Levent Camii'nde kıhnacak namazdan sonra Zincırhkuyu Mezarüğı'nda toprağa verilecek. KompresöP hırsızlığı •İSTANBUL(AA)- İstanbulAsayişŞube Müdürrüğü Hırsızlık Büro Amirliği'nden dün yapılan açıklamada; İstanbul'un baa ilçelerinden, inşaat ve yol sökûm işlerinde kullanılan 15 kompresörü çalarak 2.5 milyar liraya satan Veysel Topal ile Yusuf Özturan ile bunlan satın alan Mehmet Yılmaz, Ali Dokuz, Arif Özkan ile AJiİhsan Demirel'in yakalandığı belirtildi. MevütKandih mesajı• ANKARA (ANKA) - Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, Mevlit Kandili nedeniyle yayımladığı mesajda, bugün insani ve ahlaki değerlere her zamankinden daha çok ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Sıvas davasında 56 tanığın ifadelerinin doğru olmadığı ileri sürüldü Yalancıtaıııklarasuçduyurıısu HAFrAYABAKIS AHMET TANER KIŞLALI Okul kimlik kartımı ve pasomu kaybettim, hükümsüzdür. ELİFATA HALİLNEBİLER Sıvas katliamında yanarak ölen 35 avdından Aşık Nesimi Çimen'in oğlu Mazlum Çimen. Sıvas davasında yargı- lanan 19 sanık lehıne yalancı tanıklık yaptıklan gerekçesiyle 56 tanık hakJa- nda Sıvas Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Davada yargılanan her sanığın taru- klan için ayn ayn dilekçelerle yapılan suç duyurulannda, sanıklann ifadeleri ile tanıklann ifadeleri arasındaki çelış- kiler vurgulandı. Avukat Ali Yaşar ve Şahide Üzûm Ateş tarafından hazırla- nan dilekçelerde, tanık ve sanık ifadeleri arasındaki çelişkiler dikkat çekti. örneğin, Sıvas davası sanıklanndan Muammer özdemir, olay günü Jstasy on Caddesi'nden kültür merkezine yû- rüdüğünü, Belediye Başkanı'nm ilk ko- nusmasmdan sonra aynldığmı mahie- meye verdiği ifadesinde belirtiyor. Bazı tanıklar da Ozdemir'i slogan atıp yürü- • Sıvas davasında yargılanan her sanığın tanıklan için Cumhuriyet Savcılığı'na yapılan suç duyurulannda, sanıklann ifadeleri ile tanıklann ifadeleri arasındaki çelişkiler vurgulandı. yüş yaparken gördüklerini anlatıyorlar ve sanık fotoğraflardan da saptanıyor. Ancak, Özdemir'in tanıklan Öıner Os- ınan Töre ve Turan Yddınm. sanığın yü- rüyüşte olduğunu kabul ettiği saatlerde işyerinde olduğuna tanıklık ediyorlar. Mazlum Çimen tarafından yapılan suç duyurulan arasında. Hanın Kavak adlı sanığın tanığı Saliha Abcı hakkında yapılan duyuru dikkat çekici. Harun Kavak'ın savunma tanığı Saliha Alıcı, Sıcak Çermik'te tatil için çadır kurdu- ğunu, sanık Harun Kavak'ın da olay günü akşam üzeri Sıcak Çermik'te bu- lunduğunu söylüyor. Ancak, Saliha Alıcı, bir kez de diğer sanık Ali Kurt hakkında tanıklık yapı- yor ve hemen hemen aynı sözcükleri Ali Kurt için kullanıyor. Mahkeme heyeti ifadelerde çelışki gördüğünde ıse, tanık Saliha Alıcı ısrar- la "Ben 55 yaşındayım, şu anda oruçlu- yum ve abdestliyim. Söylediğün her şey doğnıdur, yalan söylemiyorum" diyor. Mahkeme Saliha Alıcı'yı sıkıştırdığında ise tanığın ağzından şu sözler çıkıyor: "Ben sanık Ali Kurt'u ismen tanımı- yorum. Ancak tanıklık yaptığım şahsın annesi şu anda adliye koridorundadır. Belki isimleri kanştırmış olabilirim" Daha sonra durum aydınlanıyor. Sa- liha Alıcı'nın Ali Kurt için degil Harun Kavak. için tanıklık yaptığı ortaya çıkıyor. BÖylece tanıklığını yaptığı kişi- nin adını bilmeyen bir tanık ifade ver- miş oiuyor. Ancak diğer iki tanığın ifa- deleri de Saliha Alıcı'nın ifadeleriyle çe- lişiyor. Sıvas davasında yargılananlar- dan Bekir Çuıar, mahkemedeki sorgu- sunda 2 Temmuz günü cuma namazını Paşa Camii'nde kıldığını, buradan hü- kümet meydanma ve oradan da İstas- yon Caddesf ne ve kültür merkezine git- tiğını kabul ediyor ve daha sonra olay yerinden aynldığını belirtiyor. Emniye- tin ve valiliğin olay tutanaklan ve video tespitleri de sanığın saat 13.30-16.00 arasında tekbir getirerek olaylara ka- tıldığını doğruluyor. Sanık Bekır Çınar'ın savunma tanığı Osman Balta ise şunlan söylüyor: "Sanık Bekir Çınar benim komşum olur. İkimiz de duvar kağıdı işiyle uğraşınz. Olay tarihi olan 2 Temmuz günü sabahı Mevlana Cadde- si'nde bulunan bir şahsa ait dairede du- var kağıdı yapıyorduk. Cuma vakti ge- lince, bizim evimize yakın olan, olay ye- rinden oldukça uzak Çatalpınar Ca- mii'nde cuma namazı kıldık ve çalı- şmamıza devam ettik. Daha sonra, 19.00 sıralannda Bekir Çınar'ın evine gittik ve olaylanTV'den öğrendik." Kuru gıda toptancılan, Bedrettin Dalan'ın belediye başkanlığı döneminde iki yılltğma kışlanın duvar dibine yeıieştirilmişti. Toptancılar. şimdi ktşlarun duvarlannı yıkıp betondan dükkan \apnorlar. (Fotoğraf: CUMHURİYET) TarihiRarniKışlasıyok editiyor MEHMET DEMİRKAYA Birinci sınıftarihi eser olarak tescil edil- miş olan Rami Kışlası, kuru gıda toptan- cüan tarafından yok edilmek üzere. Top- tancılar, kendi gereksinimlerinecevap ve- recek şekilde, kışlanın taş duvarlannı yıkıp, inşaat tuğlası ve betondan dükkan- lar yapıyor. Şık sık tarihe sahip çıkmak- tan söz eden İstanbul Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Tayyip Erdoğan ile mezar taş- lan çalındığa ıçin basın toplantısı düzenle- yen Eyüp Belediye Başkanı Ahmet Genç ise tanhi Rami Kışlası'nın yok olmasına seyirci kalıyor. Eyüp Ilçe Belediyesi sınırlan içerisınde yer alan Rami Kışlası yok olmak üzere. Ramili bir grup yurttaş, geçen günlerde, son zamanlarda Rami Kışlası içerisinde hızh bir inşaat faaliyetı olduğunu Mimar- Iar Odası Istanbul Büyükkent Şubesine ihbar etti. Ihbar üzerine tarihi kışlada in- celemelerde bulunan oda yetkilileri şu ra- poru hazırladı: "Ana giriş kapısının aksının karşı duva- nnda genişce bir \ıkım >apümıştır. Kışlanın iç bahçesinde tarihsel mekanla- nn dmarlaruun yıkıldığı ve toptancüaruı kullanımına yönelik olduğu sanılan tadflat yapılmaktadır. İç bahçede beton malzeme kullanılarak çay bahçesi ve ek binalar yapılmaktadır. Ayrıca kışlanın dış duvarlarından içeri- ye bakan pencereler ktrılarak iç bölûmle- rin kullanımı için yıkun >apılmaktadır. Kışla dmarlarının >e mekanlarınuı iize- • Ramilî bir grup yurttaş, son zamanlarda Rami Kışlası içerisinde hızh bir inşaat faaliyeti olduğunu Mimarlar Odası istanbul Büyükkent Şubesi'ne ihbar etti. İhbar üzerine oda yöneticileri, tarihi kışlada incelemelerde bulunarak rapor hazırladı. ri, çelik taşıyıcılaria ve üzeri etermitle ka- patdmakta ve büyük bir k«sım örtülmüş bulunmaktadır. Yapılan bu çok yoğun inşai faaliyetin herhangi bir restorasyonla ilgisi bulunma- makta, sıradan bir vermiş gibi hızlı bir ça- ltşma sürmektedir. Kışlanın iç bahçesinde Eyüp Beiediyesi'- ne ait bir kontrol kulübesiran bulunduğu gözlenmiştir. Aynca, Eyüp Belediyesi ile yapdan gö- rüşmcmizde konu ile ilgili muhattap bulu- namamıştır. Yukarıda sözii edilen bu faaliyetlerle il- gili herhangi bir tabela\a da rastlanma- mıştur. Kaygunız, 1. sınıf tescil an/t eser olan ta- rihi Rami Kışlası'nın bu fıili durumla geri dönülmez kaybına neden olabüeceği so- nımlulannifl bulunamayacağıdır." Bu rapor. İstanbul Büyükşehir Beledi- ye Başkanbğı İmar Müdür Muavini Şa- kir Büvüktaşçı başta olmak üzere Eyüp Belediye Başkanlığı, İstanbul lNo'luBöl- ge Koruma Kurulu Başkanbğı, TBMMOB Başkanlığı. fstanbul Valıliği ve 1. Ordu Komutanlığı'na gönderildi. Konuyu Büyükşehir Belediye Başkan- lığı'na 12 ağustosta bildirdiklerini belir- ten Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yöneüm Kurulu sekreteri Sunay Ereren, "Bugün kışlaya yeniden gittik. İn- şaatlar aynen devam ediyor. Kimsenin 'dur° dediği yok. Birisi 'dur' diyene kadar yaptıklannm yanlanna kar kalacağını sa- ruyorlar ki büyük bir hızla çaltşıyorlar" dedi. Piv asada ctin kilosu 150-200 bin lira sınınna dayanınca, vatandaş denetimsiz olarak deıme çat- ma barakalarda kesikn sağlıksız etleri ahnaya başladı. Zabıta yetkilileri ise uyanda buluna- rak, bu tör yerlerden kesbdikk et alınmamasıru istedi. (Fotoğraflar: UĞUR GÜNYÜZ) Ruhsatsız işletilen 3 yerden 300 kilo kaçak et toplandı Kaçak et kesimine baskın • Ümraniye-Sangazi'de ruhsatsız olarak işletilen yerlerden toplanan etler, Selimiye'de irnha edüdi. Zabıta yetkilileri, İstanburda kaçak et satışının önlenmesi için çahşmalann hızlandınldığını belirttiler. İstanbul Haber Servisi - Ümraniyede kaçak et kesımi ve saüşı yapan ruhsatsız yerlere baskın düzenlendi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Ümraniye Belediyesi'nin ortaklaşa dûzenledik- leri baskınlarda, Ümraniye-Sangazi yolu üze- rinde ruhsatsız işletilen 3 yerden topiam 300 kilo kaçak et toplandı. Toplanan etler Selimi- ye'de imha edildi. İstanbul genelinde bu tür kaçak satışlan araş- tıran belediye ekiplerince, daha önce belirlenen kaçak kasaplar tarafından kesilip satılan etle- rin, insan sağlığmı tehlikeye attığı tespit edildi Derme çatma barakalarda yapılan et kesimi- nin, stenl özelliklerin aranmadığı araba lastik- lennin üzennde yapıldığı belirlendi. Piyasada etin kilosu 150-250 bin lira arasında değişırken kaçak etlerin kilosunun 90 bin lira olduğu öğrenildi. Fiyatlann düşük olmasından dolayı birçok hastalığa neden olmalanna karşın kaçak etleri genellikle günübırlik piknik yapanlann ve dar gelirli bölge halkırun devamlı olarak satın aldığı belirtildi. Belediye ekiplen, yapılan baskmlarda jan- darma ekıplerinın yardımını aldı. Operasyonu yöneten İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürü Muavini Rüstem Anılanmert. 5 mayıstan beri çalışan tespit ekip- lerinin, Avcılar'dan Tuzla'ya kadar bütün İstanbul'u tarayarak kaçak satışlann önünege- çibneye çalışıldığını söyledi. 2 ki5i serbest îkiÖYS kopyacısı tutuklandı İstanbul Haber Servisi - Öğ- rencı Yerleştirme Sınavı'nda (ÖYS), çağn cihazı ile kopya çektikleri gerekçesiyle dün İs- tanbul'da gözaltına alınan 4 ki- şiden ikisi, dün çıkanldıklan Nöbetçı Sulh Ceza Mahke- mesi'nce tutuklandılar. İstan- burda bulunduklan belirtilen 100 öğrencının de teker teker sorgulanacağı bildınldi. ÖSYM Başkanhğı'nca yapı- lan araştırmalar sonucu ünıver- site sınavlannın yapıldığı 26 Haziran 1994 tarihinde, sınav- da çağn cihazlanyla kopya çek- tikleri gerekçesiyle dün sabah saatlerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdür- lüğü tarafından gözaltına alı- nan Mehmet Soltay, Murat Şa- hinler, Atîlla Tuncer ve Mustafa İpek adlı öğrenciler. dün Şışli Adlıyesrne sevk edildiler. Nö- betçi Savcı Erol TannkuJu ta- rafından ilk sorgulamalan yapılan Soltay, Şahinler, Tun- cer ve İpek daha sonra Nöbetçı Sulh Ceza Mahkemesi'ne çıka- nldılar. Mahkemece ifadelen alınan sanıklardan Atilla Tun- cer ve Mehmet Soltay tutukla- nırken Mustafa İpek ile Murat Şahinler ise serbest bırakıldı. ÖYS'nin yapıldığı saatlerde geçilen tüm çağn cihazı mesaj- lannın bilgisayar dökümlerini, geçen günlerde, PTT Genel Müdürlüğü'nden, İstanbul Emniyet Müdürlüğü aracıhğıy- la alan ÖSYM Başkanlığı, ge- niş çaplı bir araştırma başlattı. ÖSYM Başkanı Prof. Atilla Özmen başkanhğında yürütü- len araştırmalar sonucunda, aralannda ünlü isimlerin ço- cuklannın da bulunduğu bazı kişilerin, çağn cihazlan ile kop- ye çektikleri ortaya çıkanldı. Istanbul'da bulunduklan bildi- rilen 100 kopyacının teker teker sorgulanacağı öğrenildi. 'Din Eğitimi Bakanlığı...' Milli Eğitim Kurultay Salonu'nun duvarında Atatürk - ün şu sözleri yer alır: 'Eğitimdir ki, bir ulusu ya özgür, bağımsız, şanlı, yuk- sek bir toplum olarak yaşatır; ya da bir ulusu köleliğe, yoksulluğa tutsak eder." Atatürk dönemi eğitim atılımı umut ve heyecan veri- ciydi. Kendine, yurduna, ulusuna inanç doğuyor; "kul- luk" yerini "yurttaşlık bilinci"ne bırakıyordu.. Ve Türki- ye, dünyada hızla çok saygın bir yer edinmekteydi. Avrupa'daki baskı rejimlerinden kaçan yüzlerce bilim adamının önemli bir kesimi, yoksul Kemalist Türkiye'yi varlıklı ABD'ye tercih ediyordu. (içlerinde uluslararası düzeyde üne sahip olanlar vardı.) Atatürk hiçbir yurtdışı geziye çıkmıyordu. Ama cum- hurbaşkanları, krallar (İngiltere Kralı dahil!), veliahtlar, başbakanlar, prensler, şahlar, Türkiye'yi ziyaret için kuyruğa giriyorlardı.. Eğitimdeki yozlaşma ile Türkiye'nin dünyadaki say- gınlığının azalması arasında "dolaylı" da olsa bir ilişki- nin bulunmadığını kim söyleyebilir! • • • Bir tarihte yazdığım "Milli Ihanet Eğitimi Bakanlığı" yazım çok gürültü koparmıştı.. Zamanın gerçeklenni görmeyen, duymayan, söylemeyen DYP'li eğitim baka- nı dışında oldukça ilgi çekmişti. Ama "Dini Eğitim Bakanlığı" başlığı bana ait değil.. "Öğretmen Dünyası" dergisinin son sayısına ait. Konu ile ilgili "öze/dosya"nınçizdiği görünüm, başlıkta hiçbir abartı olmadığını gözler önüne seriyor: • Ülkemizde 66 bin okula karşılık 68 bin cami var. Okullar tıkabasa dolu, camiler için aynı şeyi söyleyebil- mek olanaksız.. Üstelik okulların da önemli bir kesımi "imam-hatip" okulları. • Kuran kurslarına devam edenlerin sayısı, 1992-93 öğretim yılında 172 bin 579.. Bu kurslar artık bir tür "res- mi" eğitim kurumları haline gelmiş. Hemen her köyün il- kokulu bitirmiş öğrencilerinden bir bölümü Kuran kurs- larında "yeniden" eğitilip düzeltiliyorlar. Kursa gitme- yenlerin bir bölümü de zaten imam-hatip okuluna gidi- yor. • öğretmen liseleri ile Anadolu liseleri başta olmak üzere, öğretim kurumlarının "büyu/f"çoğunluğu şerıat- çıların yönetiminde. (Ayrı bir partinın önderı iken bu ko- nuda mangalda kül bırakmayan Sayın Bedrettin Dalan - ın kulakları çınlasın!) Öğrenciler toplu namazlara götü- rülüyor. • Yatılı okullarda mescitler eğitimin bir parçası duru- muna gelmiş öğrenci yurtlarında din eğitimi yapılıyor. "Mevlid-i Nebevi" törenleri, Diyanet işleri Başkanlığı, Ankara Valiliği ve Milli Eğitim Müdürlüğü'nün işbirliği ile bundan böyle başkent liselerinde de düzenlenecek. Ba- kanlık genelgesi ile bu uygulamanın tüm yurtta yaygın- laştırılması öngörülüyor. • Geçtiğimiz Ramazan ayında şeriatçılar birçok öğ- renci yurdunda tam bir egemenlik kurdular. Öğrenciler oruç tutmaya zorlandı. Tutmayanlar üzerinde, "mane- vi" baskı yanında, zaman zaman dayak ve hakaret olay- ları da görüldü. • Meclis'teki "kutsal ittifak"\n çabaları ile (RP ile ANAP ve DYP içindeki uzantılarının) 8 yıllık zorunlu eği- tim yasası çıkarılamadı. Çünkü 5 yıllık eğitimin üzerine 3 yıl daha zorunlu eğitim eklenirse, Kuran kursları ile imam-hatip liselerinin orta kısımları kalkmış olacaktı.. • • • Bu "manzara-ı umumi"öe sadece somut ve sayısal bilgiler var. Ama örneğin verilen eğitimin "çağdışı" içe- riği yok. Talim veTerbiye Dairesi'nin okullara nasıl laik- lik ve demokrasi karşıtı yayınlar "tavsiye"ettiği yok. Ke- malist öğretmenler üzerindeki baskılar yok.. Yani eksik var, fazla yok! Ama öğretmenlerin "imece" yöntemiyle çıkardıkları dergi, somut verilere bir yorum eklemeden edememiş- "27 Mart yerel seçimlerinde dincil&rin oylannm iki misline çıkması ve bazı büyük kentlerde belediye baş- kanlıklarını alıp taşkınlıklarını arttırmaları, Türkiye bü- yük burjuvazisini telaşlandırdı. Dinciler yoksa sömürü- nün bekçisi yedek bir güç olmaktan çıkıp doğrudan iktı- darı mı devralacaklardı? Sıvas'ta 35 aydının katledil- mesi karşısında kılını kıpırdatmayanlar, Atatürk ve laik- lik bayrağına sarıldılar. Okullarda Olağanüstü Atatürk Haftası ilan edildi. Anıtkabir'e öğrenciler taşındı." Ve sonra da "böyüklerimiz" huzur içinde uyudular! Sözcn başlatmıştı KaüAük Projesi, 3 ay sonra tamam tstanbul Haber Servisi - Mil- yonlarca insanın yaşadığı ve her gün tonlarca çöpün bınktıği Istanbul'da. cöp sorununa çö- züm sağlayacak "istanbul Katı Atık Projesi"run yaşama geçıril- mesı hızlandınldı. Gazetemizin yaymlannı dıkkate alan ilgıb ku- rumlar, müteahhit fırmaya "24 saat çahşma" talımatı vererek eski İstanbul Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Nurettin Sözen döne- minde başlatılan projenin, 3 ay ıçınde tamamlanacağını açıkladı- lar. Bilindiği gibi. Ümraniye"deki Hekimbaşı Çöplüğü'nde 28 Ni- san 1993 tarihinde meydana ge- len ve 39 kişinin ölümüyle sonuç- lanan korkunç faaadan sonra söz konusu proje daha da önem kazanmıştı. Eski İstanbul Bü- yükşehır Belediye Başkanı Nu- rettin Sözen döneminde başlatı- lan ve haarbk çabşmalan RP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi'- nce sürdürülen "tstanbul Katı Atık Projeş"ne göre iki imha alanında. hijyenik dolgu sistemi uygulanacak. Bu sıstem gereğı, söz konusu arazilerin gecirimsiz- bğı sağlanacak, sıantı suyu antı- lacak, metangaa, baca ve borula- ma sistemıyle toplanıp. elektrik enenisine dönüştürülecek ve çö- pün üzen günlük olarak kille ör- tülecek. İstanbul Katı Atık Projesi için, Anadolu yakasında, Ömerb Ba- rajı'nın 10 kılometre kuzeyindeki eski bir maden ocağı olan Kö- mürcüoda Mevkii'nde, Orman Genel Müdürlüğü'nden 49 yılbğına tahsis edilen söz konusu alan, su toplama havzalannın da dışında yer alıyor. Kamıı Çalışanlarınm Demokratik Hak ve Ozgürlükler , Mücadelesinin Yiğit Onderi TÜM BEL-SEN Genel Sekreteri ŞEMSETTİN KAYMAK'ı Memurzamlannı protesto eylemi dönüşünde geçirdiği trafık kazası sonucu yitirdik. Bizlere bıraktığı mücadele bayrağını onurla yükselteceğiz. Anısı mücadelemize önder olacak. Cenazesi, 17 Ağustos 1994 Çarşamba (bugün) öğle namazından sonra Kâğıthane Merkez Camii'nden kaldınlacaktır. TÜMBEL-SEN GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU